Sayfa 1530/7020 İlkİlk ... 53010301430148015201528152915301531153215401580163020302530 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 12,233 - 12,240 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Amerikali roman yazari John Steinbeck,25 Ekim 1962 tarihinde “sempatik mizahin ve sosyal keskin alginin kombinasyonu, gerçekci ve yaratici yazilarindan dolayi” gerekcesiyle Nobel Edebiyat Odulunu kazandi.





    "Denize bakti, ne kadar yalniz oldugunu dusundu. Suda hareler vardi, biraz ileride gerilmiş ip duruyordu. Sessizlik hafif hafif dalgalaniyordu sanki. Bulutlar, neredeyse cikacak ruzgar icin bir araya toplanmaktaydilar. Biraz ileriye bakinca, suyun ustunde, arkalarindaki gokle birlikte bir tablo gibi duran bir yaban ordegi surusu gordu, bu tablo bir an karisti, sonra gene ayni durgun gorundu. Denizde kimsenin tek basina kalamayacagini anladi."Yasli Adam Ve Deniz

  2. Fransa dogumlu Turk yazar Elif Safak'in dogum gunu (25 Ekim 1971)

    "Cogu zaman onu bahcede bir orumcek aginin dokusunu yahut gece acan bir cicekteki cig tanelerini inceler halde buluyordum. Bocekler, bitkiler, kristaller, recineler, dikenler ve cumle doga, Sems'e kitaplardan ve risalelerden daha ilgi cekici, daha ilham verici geliyordu. Ama tam da ben kitap okumaya duskun olmadigini dusunurken, bir bakiyordum elinde asirlik bir el yazmasi, ozenle tek tek cozuyor harflerin manasini; daha fazla okumak ugruna gunler gecelerce uykusuz kaliyor. Sonra gene bir bakiyordum tek bir kitabin kapagini acmadan haftalar gecirmis. Bu durumu kendisine sordugumda soyle dedi: "Insan, aklini ac ve muhtac bir bebek farz edip kasik kasik bilgiyle doyurmali. Ama nasil ki bazi yiyecekler bebege agir gelirse, bazi bilgiler de akla agir gelir, onu da unutmamali." Meger kirk kuralindan birisi bu konudaymis. Besinci Kural: Aklin kimyasi ile askin kimyasi baskadir. Akil temkinlidir. Korka korka atar adimlarini. "Aman sakin kendini" diye tembihler. Halbuki ask oyle mi? Onun tek dedigi: "Birak kendini, koy gitsin!"Akil kolay kolay yikilmaz. Ask ise kendini yipratir, harap duser. Halbuki hazineler ve defineler yikintilar arasinda olur. Ne varsa harap bir kalpte var!" Ask



    "Nutriva una grande curiosità per tutto ciò che era nuovo e insolito, ed era un grande osservatore della natura. Quante volte l'ho sorpreso in giardino ad ammirare la simmetria di una ragnatela o lo scintillio delle gocce di rugiada su un fiore notturno. Insetti, piante e animali sembravano interessarlo e ispirarlo più di libri e manoscritti. Ma proprio quando iniziavo a pensare che leggere non gli interessasse, lo trovavo immerso in qualche antico volume. Poi, di nuovo, era capace di starsene settimane intere senza leggere o studiare alcunché.Quando lo interrogai al riguardo, disse che bisognava tener soddisfatto l'intelletto, ma stando attenti a non viziarlo. Intelletto e amore sono fatti di materiali diversi, spiegò. L'intelletto lega le persone con i suoi nodi, senza rischiare nulla. L'amore, invece, scioglie ogni vincolo, e tutto rischia. L'intelletto è sempre prudente, e consiglia: "Attento agli eccessi dell'estasi"; l'amore invece dice: 'Oh, non ci pensare troppo! Buttati! '. l'intelletto non si spezza facilmente; l'amore invece in un attimo si riduce in briciole. Ma tra le rovine si nascondono tesori. Un cuore infranto nasconde tesori preziosi."



    “Bir elmanin bir meyve oldugu, bir babanin baba, bir savasin savas oldugu, bir gercegin gercek oldugu, bir yalanin yalan oldugu, bir askin ask oldugu, bir bikmanin bikma oldugu, bir baskaldirmanin baskaldirma oldugu, bir sessizligin bir sessizlik oldugu, bir haksizligin bir haksizlik oldugu, bir duzenin bir duzen ve bir evliligin evlilik oldugu, olacagi gunler gelecekti, inaniyordu Tante Rosa.” Siyah Sut



    “Tante Rosa credeva che sarebbe arrivato il giorno in cui una mela sarebbe stata una mela, un padre sarebbe stato un padre, la guerra sarebbe stata la guerra, la verità sarebbe stata la verità, una menzogna sarebbe stata una menzogna, l'amore sarebbe stato amore, essere stufi sarebbe stato essere stufi, ribellarsi sarebbe stato ribellarsi, il silenzio sarebbe stato silenzio, l'ingiustizia sarebbe stata ingiustizia, l'ordine sarebbe stato ordine e un matrimonio sarebbe stato un matrimonio.”

  3. Jamaika asilli Ingiliz yazar Zadie Smith'in dogum gunu (25 Ekim 1975)

    "Insanlari asla kucumsemeyin, kendilerinin olmayan aciyi izlerken, kotu haber verirken, televizyonda bombalarin dususunu izlerken, telefonun obur ucundaki bastirilmis hickiriklari dinlerken aldiklari keyfi de asla kucumsemeyin. Aci tek basina sadece Aci'dir. Fakat Aci + Mesafe = Eglence, rontgencilik, insani ilgi, gercekci sinema, keyifli bir kahkaha, anlayisli bir tebessum, kalkik bir kas veya gizlenmis nefret olabilir." Inci Gibi Disler



    “Don’t ever underestimate people, don’t ever underestimate the pleasure they receive from viewing pain that is not their own, from delivering bad news, watching bombs fall on television, from listening to stifled sobs from the other end of a telephone line. Pain by itself is just Pain. But Pain + Distance can = entertainment, voyeurism, human interest, cinéma vérité, a good belly chuckle, a sympathetic smile, a raised eyebrow, disguised contempt.”

  4. Fransiz sair, roman ve oyun yazari Raymond Queneau'nun olum yildonumu (25 Ekim 1976)

    Havre'da dogmusum Subatin yirmi birinde
    Yil bin dokuz yuz ucmus,
    Babam tuhafiyeci, annem deseniz oyle,
    Tabii ben dogunca ikisi de sevincten havaya ucmus.
    Tuhaf bir bicimde haksizligi kavramismisim
    Bu yuzden gunun birinde
    Vermisler beni bir sutnineye,
    Bu obur ve alik kadın da
    Dayamis hemen memesini agzima,
    Aman efendim o ne gur sut oyle
    O saat anlamisim solene kondugumu
    Isim ismis yani em Allah em
    Armudu andiran o kadin nesnesini.
    Azicik daha buyuyunce
    Yirmi besinci yirmi altinci ayimda
    Beni alip kendi sofralarina oturttular
    Eh, ondan sonra daracik korseli gunahkar meleklerin
    Ve huzunlu seytanlarin lagimlara ici saman dolu kuclar attiklari
    Koskoca bir ulkede
    Peder Kral bendeniz de veliaht.
    Cekmeceler tiklim tiklim
    Abadan, kagittan ciceklerle
    Demet demet cicekler
    Sapkalari suslemek icin
    Bir suru zimbirti iste.
    Babamin masasinin ustu
    Metrelerce ipekli
    Bir araba dugme,
    Raflar desen dinine imanina dolu,
    Ekstrforlar, turlu turlu kurdele ...
    Birkaç da kiz vardi bu tatsiz iste ona yardim eden
    Kupon mupon kesen,
    Merdivene ciktilar mi
    Hic sakinmadan oralarini buralarini gosteren.
    Zavalli anacigimsa
    Muzige bayilirdi
    Ve boyuna piyano calardi,
    O caladursun
    Bir yandan da satis yapilirdi: sapkalar, danteller...



    Je naquis au Havre un vingt et un février
    en mil neuf cent et trois.
    Ma mère était mercière et mon père mercier :
    Ils trépignaient de joie.
    Inexplicablement je connus l'injustice
    et fus mis un matin
    chez une femme avide et bête, une nourrice,
    qui me tendit son sein.
    De cette outre de lait j'ai de la peine à croire
    que j'en tirais festin
    en pressant de ma lèvre une sorte de poire,
    organe féminin.
    Et lorsque j'eus atteint cet âge respectable
    vingt-cinq ou vingt-six mois,
    repris par mes parents, je m'assis à leur table
    héritier, fils et roi
    d'un domaine excessif où de très déchus anges
    sanglés dans des corsets
    et des démons soufreux jetaient dans les vidanges
    des oiseaux empaillés,
    où des fleurs de métal de papier ou de bure
    poussaient dans les tiroirs
    en bouquet déjà prêts à orner des galures,
    spectacle horrible à voir.
    Mon père débitait des toises de soieries,
    des tonnes de boutons,
    des kilogs d'extrafort et de rubanneries
    rangés sur des rayons.
    Quelques filles l'aidaient dans ses fade besogne
    en coupant des coupons
    et grimpaient à l'échelle avec nulle vergogne,
    en montrant leurs jupons.
    Ma pauvre mère avait une âme musicienne
    et jouait du piano ;
    on vendait des bibis et de la valencienne
    au bruit de ses morceaux...

  5. John Carpenter’in yonettigi, Donald Pleasence ve Jamie Lee Curtis’in rol aldigi korku filmi Yabanci (Halloween - La notte delle streghe ), 25 Ekim 1978 tarihinde Kansas City, Missouri'de gosterime girdi.


  6. Amerikalis sarkici ve sarki sozu yazari Katy Perry’nin (Katheryn Elizabeth Hudson) dogum gunu (25 Ekim 1984)






  7. Amerikali roman yazari Mary McCarthy'nin olum yildonumu (25 Ekim 1989)



    "Seksi askin isini yapmaya, aski da seksin isini yapmaya zorlamamalisiniz."




    "Kimsenin yonetimi olmayan burokrasi, despotizmin modern bicimi haline geldi."

  8. Madonna, 6.studyo albumu Bedtime Stories’i 25 Ekim 1994 tarihinde Maverick ve Sire etiketleriyle piyasaya surdu.




Sayfa 1530/7020 İlkİlk ... 53010301430148015201528152915301531153215401580163020302530 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •