PDA

View Full Version : kendi şiirlerimiz



Pages : [1] 2 3

selçuk efendi
17-01-2007, 03:19
daha önce de aklımdan geçti ama birşeyler sebep oldu, açamadım bu zamana kadar... gecenin bu saatinde rastgele şarkılar doldururken odamı, birşeyler dürtükledi, açasım geldi.. kısacası nasip oldu, hisse.net'in bir de şiir başlığı oldu... ben fırsat oldukça buraya değer gördüklerimi gönderiririm. eminim, diğer arkadaşlar da katılacaklardır... olmazsa da selçuk efendi'nin yazdıkları topiği olur:)

bu arada kendi yazdıklarım için ben edepsizlik edip de şiir diyemiyorum, benimkiler ancak şiirimsi olabilir... bunu da küçük bir not olarak düşeyim...

katılan veya okuyan herkesin keyif alması dileğiyle... haydi bismillah...

selçuk efendi
17-01-2007, 03:24
birşey var senin gözlerinde;
içimi ısıtıyorlar, sağolsunlar.
değişik bakıyorlar,kimseninkine benzemiyor...

sonra; içimi acıtıyor.
desem ki aşkın ta kendisi bu gözler;
öyle ki kapatsan ben üzülürüm,
-masan senin canın yanar.

iki ucu bokludur bazen aşkın, evet,
senin sevincin yeri gelir, beni üzer...

15.05.05

selçuk efendi
17-01-2007, 03:27
yitirdiğim kelimemsin sen benim,
seni gördüm de hatırıma geldi.
hatırladım o ne muhteşem kelimeydi...

yitiğimi buldum ben,
az kaldı kendimi kaybediyordum...
hiç kalmasaydı keşke...

19.07.05

selçuk efendi
17-01-2007, 03:43
az önce saçlarını havalandıran rüzgarı ben yolladım cancağızım.
içim kıpır kıpır oldu ya, ben sevgimi uçurdum sana da ondan...

hani bazen dalıp gidiyorsun, ne düşündüğünü de hatırlamıyorsun;
ben çok özlediğim için oluyor öyle...

beni arayıp 'gel hadi' dediğinde, ben zaten yolda oluyorum hep.

uzatmayayım:
ben senin sebebinim,
sen benim müsebbibim...

29.07.05

selçuk efendi
17-01-2007, 03:51
3 gün geçti, koca 3 gün.
yazıyla üç...

ben üç gün seni düşündüm,
başka birşey değil.
üç gün yandım yokluğunla.
yazıyla ateş...

denedi beni sessizliğin, boşluk, yalnızlık.
yazıyla hasret...

05.08.05

selçuk efendi
17-01-2007, 04:00
bilerek ya da -meyerek talep ettim ve öğreniyorum:
aynı mekan aynı şeyleri görmemizi sağlamıyor işte
çünkü öğrenicilik gayet öznel bir mevzu.

herkese karşılıkları dağılıyor haksızlık edilmeden,
herkes kendinde karşılığı olanları farkedebiliyor...

bir kişi bile hariç değil...

31.08.05

selçuk efendi
17-01-2007, 04:04
nasıl birşey bu ki kapılınca yüz defa tecrübe etmiş de olsak,
yine aynı yalana inanıyoruz.
doğrusu, inandırıyoruz kendimizi.
en doğrusu, inandırılıyoruz...

inanan biz, inandıran biz, inandırılan biz...

05.09.05

Smyrna
17-01-2007, 09:26
çok tebrikler, benim daha önce çok girişimim oldu yazdımm da kendim beğenmeyince millet nasıl beğensin deyip yırtıp attım;

sonra bir daha dedim, bir daha dedim, malesef sonuç hep aynı:)

sonra; içimi acıtıyor.
desem ki aşkın ta kendisi bu gözler;
öyle ki kapatsan ben üzülürüm,
-masan senin canın yanar.

iki ucu bokludur bazen aşkın, evet,
senin sevincin yeri gelir, beni üzer...

lütfen beni yanlış anlama ama yukardaki dizeler çok hoşuma gitti:)

tekrar eline yüreğine sağlık...

lutas
17-01-2007, 10:13
3 gün geçti, koca 3 gün.
yazıyla üç...

ben üç gün seni düşündüm,
başka birşey değil.
üç gün yandım yokluğunla.
yazıyla ateş...

denedi beni sessizliğin, boşluk, yalnızlık.
yazıyla hasret...

05.08.05

Yazıyla alkış...

17/01/2007

ekselans
17-01-2007, 10:34
Hiç bir şey kalmadı senden geriye
O kitabın içine yazdığın Not tan başka....

“Hayatı Güzelleştirecek olan kendinsin”


Onu da Buldum Yıllar sonra
Seni Deliler gibi Ararken Hayallerimde
Ne Kadar Mutlu Olmuştum.


Olmuş muydum acaba
Dalıp gittiğimde uzaklara
Göz bebeklerimin yaktığı yerde bile bulamıyorken seni......


08.03.2002

selçuk efendi
17-01-2007, 14:58
çok tebrikler, benim daha önce çok girişimim oldu yazdımm da kendim beğenmeyince millet nasıl beğensin deyip yırtıp attım;

sonra bir daha dedim, bir daha dedim, malesef sonuç hep aynı:)


bazen beğenmediğin şiiri beğenir millet, bazen de beğendiğini beğenmez... siz gönderin biz bi bakalım:)

Smyrna
17-01-2007, 15:02
valla kendimi hiç rezil etmeye niyetim yok, sadece off topikte oynanan bi oyun için yazdığım iki dizeyi yollayım(cümle kurma oyunu):)

İnce Yaralar, Naralar Kopuyor Zeytin Habbesi Nurunda,(habbe=tane)

Umulurki Beni Hapsedesin Vecdivücuduna....(vecdivücud=bedeninin vicdanı)

selçuk efendi
17-01-2007, 15:06
şimdi şimşekler çakıyor, gök gürlüyor uzaklarda,
taa dağların arkasında.
çok uzaklarda ki gürültüsünü duyamıyorum,
hoşuma gidiyor yine de seyretmek...

bir ihtimal, sen de beni çağırıyorsun işte tam bu vakit
ama çok uzaklardan ki gelmiyor sesin.
hoşuma gidiyor yine de farz etmek...
hasrettendir diyorum beni büyüttüğünün sebebi gözlerinde;
gülüp geçiyorum hem sana, hem kendime...

selçuk efendi
17-01-2007, 15:10
biz bir başkasının elbisesini giymeye çalıştık hep,
her zaman bizim olmayan bir hikayeye soyunduk.

29.02.00

Smyrna
17-01-2007, 15:11
perfect:tamam:

türkçem biraz kıtta:)

selçuk efendi
17-01-2007, 15:17
hikaye: çantam ağır olsa da ben rahat taşıyorum: olay değil, durum:

niye yavaş yürüyorum biliyor musunuz? çünkü ileride, yürüyen merdivende sıra var ve ben hızımı öyle ayarlamalıyım ki hiç bekleme yapmadan adımımı atayım merdivene ve fakat önümdeki basamakta da birileri olsun. yani, kesinti olmamalı. arkamdan da uzak ara (bu iki kelimeyi kullanmak istediğim için uzattım:)) insanlar geliyorlar ama ne çantaları var, ne yavaş yürüyorlar. benimki gibi üstün ya da salak bir amaçları yok onların. kafalarına göre...

ben yavaş yürüyorsam bir amacım var da ondan. değilse, çanta ağır falan değil.:oley:

03.03.00

Smyrna
17-01-2007, 15:31
işte şiir bu sanat bu; şöyleki insani duyguların her türlüsü vardır her insanda, ama her türlüsü, bu duyguları edebiyat prof.leri bile anlatamazdıki;

ŞİİR ve EDEBİYAT olmasaydı...

selçuk efendi
17-01-2007, 15:48
akşam olunca herkes kendi evine gider. bazısı geceye kalır ama değişmez, sonuçta gider herkes... bi milyondan iki kişi (ikiyüz binden) parası kesip üstünü vermek çok güzel; bi yüzlük verirsin bi de beşyüzlük... keşke dolmuşçu olsaydım...:)

09.09.2000

PARK
17-01-2007, 16:03
şimdi şimşekler çakıyor, gök gürlüyor uzaklarda,
taa dağların arkasında.
çok uzaklarda ki gürültüsünü duyamıyorum,
hoşuma gidiyor yine de seyretmek...

bir ihtimal, sen de beni çağırıyorsun işte tam bu vakit
ama çok uzaklardan ki gelmiyor sesin.
hoşuma gidiyor yine de farz etmek...
hasrettendir diyorum beni büyüttüğünün sebebi gözlerinde;
gülüp geçiyorum hem sana, hem kendime...

sevgili selçukefendi çok güzel bir şiir olmuş efendim kutlarım sizi.....:tamam:

tekniker
17-01-2007, 16:33
Bilinmeyen

Ağlıyorum
Sebebini bilmediğimden
Düşünüyorum
Varolduğumu bilmek için
Seviyorum
Hesapsız,nedensiz
Yürüyorum
Nereye gittiğimi bilmeden
Uyuyorum
Rüyalardaki bilinmezliklerdeyim
Gülüyorum
Acıları bilmeden
Arıyorum
Ulaşmak için bilinmeyenlere
Yaşıyorum
Ama biliyorum!

21.05.1998

PARK
17-01-2007, 16:35
Bilinmeyen

Ağlıyorum
Sebebini bilmediğimden
Düşünüyorum
Varolduğumu bilmek için
Seviyorum
Hesapsız,nedensiz
Yürüyorum
Nereye gittiğimi bilmeden
Uyuyorum
Rüyalardaki bilinmezliklerdeyim
Gülüyorum
Acıları bilmeden
Arıyorum
Ulaşmak için bilinmeyenlere
Yaşıyorum
Ama biliyorum!

21.05.1998

sevgili tekniker dostum inan her yazdığın topiğe renk katıyorsun bu ne içten bir şiir böyle...........tebrikler:tamam: :tamam: :tamam:

tekniker
17-01-2007, 16:41
sevgili tekniker dostum inan her yazdığın topiğe renk katıyorsun bu ne içten bir şiir böyle...........tebrikler:tamam: :tamam: :tamam:


teşekkür ederim sayın EXPERT.bu topiği de açtığı için sayın Selçukefendi'ye teşekkür ederim.:)

tekniker
17-01-2007, 17:26
Su

Hayat bir su misali
Akıp gidiyor mu
Diye düşünürken
Bardağımdaki suya baktım
Baktım çiçeğin toprağının susuzluğuna
Karşımdaki denize
İçimdeki çağlayana
Yaşama sevincini suya benzettim
Sevdiğimi de
Su gibi berrak gözlerine
İyi niyetli olmak istedim su gibi duru
Ninem derdi bana
Su gibi aziz ol
Sonsuzluktu suyun anlamı bende
Duygularımı suya bıraktım
Hep yaşasın diye

tekniker
17-01-2007, 17:34
Çırpınış

Balığın sudan çıktığı an
Nasıl nefes alır bilirsiniz
Bir ümitle çırpınır yaşar mıyım diye
Açtım ağzımı yaşamaya
Birkaç saniyelik yaşama aç duygularla
Çırpındım
Kendimi şanslı kıldım
Farkettim bilerek nefes almayı
Şanslıymışız meğer.

sardes
17-01-2007, 18:01
Topik hayırlı olsun.
Bizimde çorbada tuzumuz olsun.

Sen gittin
günler geçti ardından.
Yollarındaki çiçekler kurudu
Yazda geçti oralardan

karagözlüm
Uzadıkça geceler
dudağından dökülemedi heceler
hayalin oluşurdu bende
yastığa gömmeden dudaklarımı
sabaha uyanmadan
gülüşün ve sesin yayılırdı güne

gittiğinde tıpkı bu şiir gibi
anlamsız ve yarım kaldım
oysa sen yarımmışsın
alışkanlığım
sen ailemmişsin aslında
dönüp dolaştığım
ardından ağladığım

sen ne çokmuşsun meğer
yüzlerce yüz gördüm
hepsi sana benzer

birden yitirmedim seni
gençliğimi heyecanımı yitirdiğim gibi
tek tek gitti
kifayetsizce harcandı
sabrın ve sevgin

sen tutkuymuşsun oysa
hiç tatmadığım
nasılda alışmış kulağım
senin kelimelerine

şimdilerde sonbahar
pencereden bakıyorum
dostlar senden bahsediyorlar
her gelişlerinde seni bana taşıyorlar

onları görmek istemiyorum
hep o soru son kez aklımda
tekrarlıyorum
sahi onu daha çok mu sevdin?

tekniker
17-01-2007, 21:29
Kapı

Evimizin eski kapısının
Önündeki tokmağına asılan bir torba ekmek
Akşama yenecek
Sobanın üzerinde pişen çorba
Kapıdaki ekmekle paylaşılacak
Sıcak,sıcacık evim
Kapısına boyumu ölçtüğüm çizgilerle
Anacağım seni
Boyum kapı kadar oldu
Gıcırdayan sesi gibi de
Dizlerim

tekniker
22-01-2007, 16:12
Nedenim

Neden diye düşündüm
Toprak var,insan var
Güneş var,çiçek var
Hep varolanı görmek ve sevmek

Varolandan çıkarmak
Hayatı kendimize güzel kılmak

Neden diye düşündüm
Savaş var,açlık var
Ölüm var,acı var
Hep varolanı görmek ve yıkılmak

Varolandan çıkarmak
Hayatı kendimize zehir etmek

Neden diye düşündüm
Hep düşündüm,sordum
Sorguladım evet
Her canlı hakediyor güzel olanı
Bu güzelliğin içinde kayboldum

Varolandan çıkarmak
Hayatı kendimize varetmek

Neden diye düşündüm
Nedenleri çıkardım
Keşkeleri çıkardım
Adına yaşamak denilen
Nedenimi insanlık yaptım

tekniker
28-01-2007, 23:06
Ağırlık

Kelimeler boğazımda kaldı
yutkundum ama gitmedi
ağır mıydı diye düşündüm
çok düşünmüştüm
nerden de buldum bu kelimeleri
yutamadım
kalbim hızla çarptı
yoruldum
hayat çok ağırdı
sevmekte öyle

Çetin Sürel
28-01-2007, 23:52
seni unutmak çok zor
yapraklar sallandığındasaçlarını
güneş parladığında gözlerini
kar yağdığında yanaklarını
yeşiller üstünde ellerinin yumuşaklığını
aynaya baktığımda çaresizliğimi görüyorum
1992 çetin sürel...

ÇAKAL
27-02-2007, 20:59
Selçuk efendi duyu organlarıyla ilgili şiir lazım,varsa bi zahmet.Ufaklık başımın etini yiyor,öğretmeni ödev vermiş.Kurtar beniiiiii.:)

zamanlama
27-02-2007, 23:19
Selçuk efendi duyu organlarıyla ilgili şiir lazım,varsa bi zahmet.Ufaklık başımın etini yiyor,öğretmeni ödev vermiş.Kurtar beniiiiii.:)

bende bizim hemşo şiir yazamaz bu topicde ne yapıyo diyorum :D istekler ücrete tabi hemşooo :p

ÇAKAL
27-02-2007, 23:23
bende bizim hemşo şiir yazamaz bu topicde ne yapıyo diyorum :D istekler ücrete tabi hemşooo :pAdamım şu şiiri gönder valla kafamın etini yedi,zorla uyuttum:clown: sabah başımın etini yer,ödeme sorun değil.:bad: Hallederik.:)

zamanlama
27-02-2007, 23:56
Adamım şu şiiri gönder valla kafamın etini yedi,zorla uyuttum:clown: sabah başımın etini yer,ödeme sorun değil.:bad: Hallederik.:)

Aşk şiiri olarmı :D dur hemen yazayım 2dklık bişey :p

Önce kendimi gördüm gözlerinde
sonra Sesin buz gibi havayı ısıttı
Arkasından kokun bütün heryeri sardı
sana dokunduğumda
dünyanın en güzel tadını tattım

(tatma olayı farklı ama olsun)
:D :D bundan iyisini bulamazsın bu saatde :D
(SAÇMA OLDUĞUNU BİLİYOM HEMŞO ) :D :D

ÇAKAL
28-02-2007, 01:24
Aşk şiiri olarmı :D dur hemen yazayım 2dklık bişey :p

Önce kendimi gördüm gözlerinde
sonra Sesin buz gibi havayı ısıttı
Arkasından kokun bütün heryeri sardı
sana dokunduğumda
dünyanın en güzel tadını tattım

(tatma olayı farklı ama olsun)
:D :D bundan iyisini bulamazsın bu saatde :D
(SAÇMA OLDUĞUNU BİLİYOM HEMŞO ) :D :D

Ula hemşo öğretmeni bayan:yes: ,sen bizi hanımla papaz edecen.:grrr:

ÇAKAL
28-02-2007, 01:26
Dow la beraber selçuk efendi de çöktü demekki.:)

Baba engindenizzzzzzz,imdaaaaaat,help,help.:arf:

balaban
28-02-2007, 01:31
Ancak okudum şiirleri. Topik güzelmiş, hoşuma gitti.:) Arada ziyaret eder okurum:)

ÇAKAL
28-02-2007, 01:38
Ancak okudum şiirleri. Topik güzelmiş, hoşuma gitti.:) Arada ziyaret eder okurum:):arf:

Oooof oof,gece yolda otostop çeken yolcu gibi hissettim kendimi,gelen korna basıp geçiyo.:cry: :cry:

tekniker
05-04-2007, 01:14
Ders

Kelebeğin ömrü
Güzelliği kadardır
Kısadır
Kozasındayken
Beğenilmez
Kanatları renklenince
Hayran olur herkes
Ama onun verdiği ders
Tokat gibidir yüzlerde
Güzellik gelip geçicidir
Kalan hayatta
Verebildiğin mutluluktur diye

mutlu
05-04-2007, 10:29
zıtlıklar

nefeslerin pamuk ipliğiyle bağlı olduklarını biliyorum,
yaşantı oluyorlar.
yemeklerin canımı çektirmelerini arzuluyorum,
bulantı oluyorlar.
insanların nasıl mutlu olduklarını meraklanıyorum,
bunaltı oluyorlar.
ölümün göz önünden silindiğini görüyorum,
görüntü oluyorlar.
her şeyin havada yüzdüğünü zannediyorum,
çöküntü oluyorlar.
gönül dünyama saraylar yaptırıyorum,
yıkıntı oluyorlar.
havuzlardaki suların durgun olduklarını öğreniyorum,
akıntı oluyorlar.
büyük borçlarımı kolayca ödüyorum,
takıntı oluyorlar.
tek başıma kalmak istiyorum,
sarkıntı oluyorlar.
bulutlara sessiz, gökyüzüne sakin diyorum,
çakıntı oluyorlar.
misafirlerin birkaç günlük kalışlarını düşünüyorum,
sığıntı oluyorlar.
eşyaların düzenli dizilişlerine hayran kalıyorum,
yığıntı oluyorlar.
fertlerin kopuk yaşadıklarını fark ediyorum,
bağıntı oluyorlar.
sükûta hasret sessizlerle anlaşıyorum,
bağırtı oluyorlar.
heveslerim, kursağımdan geçsin diye üğütüyorum,
irinti oluyorlar.
çocukların oynarken kahkahalarını işitiyorum,
inilti oluyorlar.
müziğin tatlı nağmelerini dinliyorum,
uğultu oluyorlar.
hayallerimin nasıl gerçek olduklarını hatırlıyorum,
beklenti oluyorlar.
yukarıdakileri alt alta topluyorum,
birikinti oluyorlar.
boşlukta nasıl yaşadığıma şaşırıyorum:
yanıltıdır, diyorlar.
-mutlu-

mutlu
05-04-2007, 10:53
Yıllar önce öğretmenlik yaptığım bir özel okulda bana takmış, gıcık bir bayan veliye hitaben yazdığım bir hicivdi. (Affınıza sığınarak şiirde geçen ismimi gizliyorum.)
Beğenilerinize sunuyorum:

SİTEM

Sabrettim, yılmadım, yok demedim size ben.
Bağırmadım, kızmadım, tek söyledim dize ben.
Önlerde oldum yine, bak geliverdim göze ben.
Bin bir türlü sebepten, çok inemedim öze ben.

Yok saygı büyüğe, öğretmene ise asla!
Değerliydi gramın, şimdi kilo ile tasla.
Un olur en sert demir, girersen içine pasla.
Öldü öğretmenlik dostlar, belki dirilir yasla.

Söyleyemezdi kimseler öğretmene bir çift lâf,
Hoca önde olurdu, veliler arkasında saf.
Vardı muallime hürmet, yapamazdı kimse gaf.
Hoca “pervane” veli “Kâbe” şimdi, idare için eder tavaf.

Ömrümde az gördüm, diz boyu karı ben.
Bindiği dalı kesen, biz boyu karı ben.
Az gördüm vallah, kalkmış burnu yukarı ben.
Kısa günün kârı dedin arpa boyu kârı sen.

Ne zaman ki gıybet kesilir, yolumuz açılır,
Sınıfımız şenlenir, bereketler saçılır.
Düşünürsünüz o vakit bu nasıl bir iştir?
En büyük talihi Mevla size ihsan etmiştir.

Mutlusun, durmadan okuyorsan yazıyorsan,
Ey düşünen adam, ey Güneş’in öptüğü insan!
Şöhret, şan, para, makam, ar, namus aramazsın,
Anlayanların yanında da yok denecek kadar azsın.

Veliler alınmasın .........'nin sözüne,
Giremez böyle giderse kimselerin gözüne.
Belki ekmeğim kuru, suyum da biraz acı,
Yine de bendedir çocuklarınızın ilâcı.
-mutlu-

kut
15-04-2007, 15:04
Üç Kalp İki Kelime

Gerçekler acıysa,
Yalan olmadığından
Eğer doğruyu sevdiğini söylüyorsan
Acıyı da sevmeyi bileceksin

Zor olmamalı bu kadar
Söylemek ne hissettiğini
Karşındakini üzecek de olsa
Sevindirecek de…

Ağzından çıkacak kelime iki
Çok değil bak, üç kalpten de az, iki
Biri seviyorum, diğeri sevmiyorum seni
Korkacak ne var anlamıyorum

Onlar senin sevgin
Kime vereceksin sen bilirsin
Ama sahip çık sevgine, sevdiğine
Adım adım kayıp gidiyor bak ellerine

kut
16-04-2007, 12:56
SİLEMEDİM

Sildim senden gelen mail’ları
Hani her tartışmamızdan sonra attıklarını
Sildim seni hatırlatan şarkıları
Aşk ve ayrılık şarkılarını
Sildim gözyaşlarımı
Hani her kavuşur gibi olup da
Kavuşamadığımız zamanlardakileri
Sildim senin için yazdığım her şeyi
Gönderilmemiş mektupları ve şiirleri
Bu da senin için yazdığım son mısralar
Sildim seni andıran her şeyi
Ama silemedim seni kalbimden
Nasıl yapılır bilemedim

kut
17-04-2007, 22:44
Onu sevsem seni öpemem diyorsun ya
Peki, sevmiyorsan sevgilin olabilir mi o
Yâda beni seviyorsan onu öpebilir misin acaba?
Öyleyse sen sevgi nedir biliyor musun ki?
Bilmiyorsan söyleyeyim
Sevmek insana özgüdür
Çok da anlayamazsın sen

Belki döner de yine her şey unutulur
Diye düşünürüm kendimden utanmadan
İçindeki umutsuz adam haykırır
Sevseydi gerçekten, dönerdi çoktan
Ama en çelişkilisi içimdeki adamların
Âşık adamla gururlu olan
Çünkü hep görmezden gelinir gururlu
Bilirsin yine dönse yine eyvallah

kut
17-04-2007, 23:17
Kime denir sevgili?
Birbirini seven iki insana değil mi?
Öyleyse ya sevmedin beni
Yâda yalan söyledin bana

Kime denir seven?
Engel tanımayana değil mi?
Öyleyse ya sevmeyi bilmiyorsun
Yâda yalan söyledin bana

Kime denir insan?
Sevene değil mi?
Öyleyse ya insanlık kalmamış sende
Yâda yalan söyledin bana

Kime denir dürüst
Yalan söylemeyene değil mi?
Öyleyse ya yalancısın
Yâda yalansın sevgilim

elektrik-çi
12-05-2007, 13:29
çorbada bir tuzda benden olsun.

sus ne olursus
bırak kalsın elerin elermde
gözlerim senin gözlerinde
bir parça mutluluk bana yeter
yeter senin yanında olmak
nefes aldıgını bilmek
yanlızlıgın mahkumu bana
sensizligin hasreti yeter

asagir
19-05-2007, 00:46
küçüğüm

aşk dediğin yağmur misali
yağınca biter küçüğüm
damlalar teker teker
düşünce geçer küçüğüm

umutlar batıl zati
çoğunluk alır küçüğüm
gün gelir ellerinde
kötülük kalır küçüğüm

ömür dediğin gün gibi
batınca gider küçüğüm
bazen de bulut gelir
erkenden biter küçüğüm

A.S.

(zati: kişisel, şahsi)

HAŞAT
23-05-2007, 22:34
Bir beni şair yapamadı bu kent
Materyal-i müstesna bolluğunda
Odunluğuma formika kıyağı
Biliyorsun ki kalbim haciz kaçağı

Arpa suyuyla koalisyonum
Seni anımsamak yağmurlu havada
Yuvamız henüz imar aşamasında
Dişi kuş zemin etüdü muzdaribi

23.05.2007
ENGK

HAŞAT
19-09-2007, 21:14
Şehvet-i aks-i yalnızlıklı
Aynalı dolaba iliştirilmiş
Hatta kuğu güdümlü çirkin
Yavru ördek

Ölmeni dilemek Tanrı'dan
Tapınağında sevmek seni incitme
Korkusu olmadan usulca
Niye ile başlayan
Neden ile biten ve her yeni
Sabahta perde gerisinde okşamak
Prens referanslı kurbağayı

19.09.2007
ENGK

selçuk efendi
27-03-2008, 23:51
Zaman geçer; geceler uzar, düşersin bir kuyuya, yalnız, çaresiz...
Seni kuyuya düşüren de yardım edemez...
Zaman geçer: Anlarsın tek kurtarıcının kendin olduğunu...

Zaman durur; ne gece kalır, ne gündüz...
Tek sen; varlığınla ufku kaplayan, başkaya yer bırakmayan sen...
Zaman durur: Anlarsın tek kurtuluşun yok olmak olduğunu...

Zaman akar; sevişemeyeceğini anlarsın, memeleri gözünün önündedir
ama dokunamazsın, senin değildir çünkü onlar...
Zaman akar: bakakalırsın...

Zaman kalmaz: uzak bir günde, ne o kalır ne de diğerleri gözünde...
Fark edersin ki ufku da kaplayan senmişsin, başka diye bir şey yokmuş...
Zaman kalmaz: Anlarsın; kurtaran da sensindir, kuyuya atan da...

Bu sözlerin meali: Kişi, kendi uydurur her bir şeyi...
Uydurduğu da kendisidir, uyduğu da kendisi...
Ancak onca zaman debelenmesi, hikayedir hikaye:
Okunur ve geçilir...

27.03.2008

marlboro
01-04-2008, 11:33
Boynu bükük sokak lambası
Belli, onun da var bir yası
Ayakları beton içinde
Boynu bükük sokak lambası
Çiçek açmaz, yaprak dökmez
O biçare demir parçası
Boynu bükük sokak lambası
Hem yaşatır hem çürütür
Gönlüne düşen o su damlası
Gözü yaşlı sokak lambası
Eli bağlı sokak lambası
Göz yaşını silemez
Boynu bükük sokak lambası

Geçen yaz sonunda bir akşam vakti balkondan etrafı seyrederken dikkatimi çeken sokak lambamıza ithaf ediyorum...korkarım ki biraz da kendime yazmışım :(
Bu arada, ilk kez bir siteye şiir gönderiyorum. eleştirilerinizi beklerim...

yosun
01-04-2008, 13:35
Boynu bükük sokak lambası

Geçen yaz sonunda bir akşam vakti balkondan etrafı seyrederken dikkatimi çeken sokak lambamıza ithaf ediyorum...korkarım ki biraz da kendime yazmışım :(
Bu arada, ilk kez bir siteye şiir gönderiyorum. eleştirilerinizi beklerim...

Eleştiri beklediğinizi yazmanızdan cesaret alarak naçizane fikrimi belirteyim.

Anlatımınız net, sözcükleriniz yalın. Biraz da betimlemelere özen gösterirseniz ve aynı dizelerin tekrarından kaçınırsanız (belki vurgu yapmak amacındasınız ama fazlası yanlış) harika şiirler çıkar bence...
Kolay gelsin. :)

selçuk efendi
13-04-2008, 11:23
Kendime Güzelleme

Baştan anlaşalım bak, sonra şaşırma:
Aşk bir delirme haliyse, ben kafayı çok pis çizerim...
Kontrolün elinde olmamasıysa aşk, ben acayip kontrolümü kaybederim.
Sade sevdiğini düşünmekse ya da düşündüğünü sevmekse
veya güzel elbiselerini giyinmekse, ben istersem çok şık gezerim...

Şartları göz önünde bulundurunca,
mantıklı bir zihin temkini elden bırakmamak gerekir diyecektir;
Ben temkini elden şahane bırakırım...
Diyorum ki; aşk eğer geçmişi bir an bile hatırlamamak ve
geleceği aklına getirmemekse, ben harika sünger çekerim...

Aşk şayet seni izlemek; bakmaya doyamamak; hatta aradan çekilip
sadece sen kal, ben yok olayım demek ise ben bunu bağıra bağıra söylerim...
Ve ben öyle güzel aşık olurum ki,
senin sevmene gerek bile kalmaz; ikimize de severim...
Tam yerine geldin vallahi, aşk bende bir yıl garantilidir;
olmazsa yenisiyle anında değiştiririm...

selçuk efendi
26-05-2008, 17:13
Nasıl 'güzel insan' olunur, biliyor musun?
Evliymişin, bekarmışın fark etmez. Böyle bakarsın boşluğa, dalarsın sık sık, neler düşünürsün kim bilir. İşte öyle anlaşılır 'güzelce yanan insan' olduğun.

Dünyalık düşünenle 'güzel insan' nasıl ayırd edilir, biliyor musun?
Onun derdi kısa sürer. 'Güzel insan' müdahale edilmezse, daldıkça dalar.
Bazen müdahale de kar etmez.
İş ki daldığı çıkarsın seslenip...

26.05.08

selçuk efendi
26-05-2008, 17:19
Çok heba ettiğim olmuştur saatlerimi, seni türlü şekillerde beklerken.
Hebadır çünkü belli değildir gelip gelmeyeceğin.
Şu saatte desem, o zamana kadar şu işle uğraşayım derim.
onla uğaraşayım dersen, o saat gelir başladığın iş bir boka benzemez, kalır yarım.

Beklemek de tuhaftır. Beş-on dakka, yarım saat, bir... Daha aramaz bu dersin, birşeyin başına oturursun; aklına yoracak, nöronlarını işlemekten ısıtacak bir şey gelir aklına...
Dalarsın...

26.05.08

selçuk efendi
28-05-2008, 19:18
ARAFTA BİR BİRLİKTELİK


[Hayat geçer, biz ölürüz...
Oyunlar ölmez, onları
oynayacak yenilerimiz gelir.]

Bu güneş batar birazdan
ama batarken beni de karartır sen olmayınca.
Bu suyu kendim de içerim ben tek başıma
ama gülen gözlerine bakarak yaparsam
içtiğim artık su olmaz yalnız...

Aynı kilometrekarede bulunup da aynı metrekarelere düşememek,
düşsek bile sosyal kurallar ve roller gereği sana yeterince bakamamak
- ki hiç bir zaman yetmeyecektir aslında -
bazen o kadar ağır geliyor ki omuzlarımı kaldıramıyorum...

Aynı yerde bulunduğumuzda da bir gıdım daha görebilmek için dudağının rengini,
o kısıtlı mekanda, o sınırlı zamanda,
çıkıp da ışık hızına zamanı durdurmak,
olmadı, ışığı kendime uydurmak için neler verirdim.

Böyle durumlarda olmayacak işler sıradan hale geliyor insanın gözünde ki
aslında olacak-olmayacaklar değil konumuz...

Ben sana sarılmak,
sarılıp da bırakamamak,
dahası, içime katmak isterdim.
Olmadı, beceremedim henüz.
Demek isterdim ki sana:
"Ben geldim canım, seni o dipsiz kuyulardan çıkarmaya.
Çıkaramazsam da az kenara çekilirsin, ben inerim yanına." ama anca geldi aklıma.

*******************************

Elinin elime dokunduğu ilk gece,
elektronlarım savruluyordu sana doğru.
Korktum, herkes görecek de anlayacak diye...
Sonra...
Sonrası 'eli elime değdi de hem ben yandım, hem kendi.'

*******************************

r harflerini bastırarak konuşan çocuk ve arkadaşları,
ellerinde çekirdek sokağı seyreden kadınların arasından geçip
tozun toprağın içinde oynayan, bir gülüp bir ağlayan,
gülüşünün izi kalmayan çocuğun gözyaşının yanağında açtığı yolda
oturup bir güzel ağladım.
Sonra saçını okşayıp ayrıldım çocukluğumun yanından...

Sigaramın dumanını salıp seni ciğerimde tutarken ya da
yüzünün sana göre solunda kalan saçların salınırken,
kalabalığın içinde birbirimizin gözlerini ararken ve her defasında bulurken,
gülümserken bir fotoğraf makinesine,
elele tutuşurken gizlice, omzuma dayamışken sen o güzel başını,
okşarken ben güzel yüzünü
o küçük çocuğun ağlaması kesilir,
yanağında açılan yol silinir de sıcak bir gülümseme yayılır yüzüne...

*******************************

Sensizlik ne kadar da yoruyor beni.
Senden değil, sensizlikten kaçırmak için fikrimi; ucuz şiirleri düşünüyorum.
Vurucu olsun diye gereksiz yere, abartılı tonlama yapılarak okunan...
Sevgilinin adına yazılan o gereksiz akrostişleri...
O kendini anlatmaktan ziyade beğendirme çabasını...
Ve dahi söylendiğinde karşılıkları hiç değişmeyen, angutça gülünen,
neredeyse bu muamelenin kaderleştiği, başka kaçışı olmayan kelimeleri...
Liselileri; daha kalbinin ilk pırpırlarını aşk sanan
ve bu yanılgıya tüm hayatını adayabilecek çocukları...
Eğlenmedik mi ama zaman zaman? Tabii ki...
Zaten insan ne zaman büyür ki?

*******************************

9-10 yaşında bir çocuk düşün;
sevdiği kızı görmüş aniden
ama o kadar da aniden değil çünkü
sürekli karşısına çıksa neler söyler,
ne şirinlikler yapar, onun hesabında.
Yine de görür görmez unutuyor aklındakileri,
her şey birbirine karışıyor...
Farkettirmeden geri çekilip toparlanmaya çalışıyor.
Birazdan karşısına çıkacak kızın;
düşünürken kırk yıllık mahpus gibi volta atıyor kuytuda.
Sonra hazır olduğunda bir bakıyor ki kız gitmiş...
O çocuğun rolü benimdi bir gece...

Otururken seninle halka açık bir mekanda
derin bir sessizliğe yakalanırdık bazen.
Bundan ilk rahatsız olan da, rahatsız bir söze girişle
kurtulmaya çalışan da ben olurdum hep.
Sanki sessizlik, sensizlik demekti.
Sensizlik ise ölümden beterdi.
Yanardı içim, kimyam neredeyse fiziğimi değiştirirdi...

*******************************

İnsan avunmak için aynı şehirde, aynı ülkede ve hatta aynı güneşin altında olmayı
bile nimet sayabilir ama bu, kişiyi ne kadar oyalayabilir?
Kaldı ki can, teni ister.
Nereye kadar hayalle besleyebilir kendini?

Senin elinden olsun benim terlemem, susamam, yutkunmam senin yanında olduğumdan olsun da
aynı güneş olmuş, burada olmamışız fark etmez.

Yediği önünde, yemediği arkasında
yanmayı unutan, yanmaktan kaçan bu insanoğluna ben nasıl anlatayım onun güzelliğini?
Bu ateşi söndürmek varken niye yanmaya devam etmeyi seçtiğimi...
Belki bir gün, bir yerlerde yanarlarsa
ve bunun zevkine varırlarsa, anlarlar zorumun ne olduğunu...

***********************************

Sarıldığımızda gömleğime bulaşan
-bulaşmak ne kelime; gömleğime yerleşen ve hatta hoşgelen, sefalar getiren-
makyajın, sadece o da değil kokun da var ya;
işte onu kokladım ben ilk iş sabah uyandığımda.
O gömlek bir kez yıkandığında kokun çıkar da
ben kiremit eritsem çıkmayacak senin kokun benden.

***********************************

Hayat bazen sıcak gelse de, kandırsa da insanı
bu senin prensiplerini, kurallarını koruyabilmeni sağlayacağı anlamına gelmez.
Güvenilecek bir şey değildir çünkü hayat. Kötüdür demiyorum dikkat et;
ama benim kurallarım vardır dersen,
sana kurallarını öyle bir çiğnetir ki şaşar kalırsın.
'Böyle' bir adamla hayatta birlikte olamam, öpüşemem,
makyajım gömleğine sefalar getiremez desen de kalbine söz geçiremezsin.
Bakma benim böyle artislik yaptığıma, benim de vardı onlardan; azalttım...
Hayatın getirebileceklerini hesaba katmazsan ilkelerin yerle bir olur, altında kalırsın.
Kuralların olsun tabii, değilse nereye tutunacaksın?
Bazen de tutunduğunu sanırsın, birşey gözünü açar;
tuttum zannettiğin şeyin olmadığını, boşlukta güzelce süzüldüğünü dehşetle anlarsın.

***********************************

Ben bir gün salıncakta bir kız gördüm;
sallayan bendim onu ama
salladığım sadece o değildi...
Kalbimdi, geleceğimdi ve de geçmişim...
Şimdimdi...

Kararlar alınır, kararlar verilir ama
hiçbir karar sadece senin değildir.
Yapılan seçimler her zaman başkalarını da ilgilendirir.

Bizden geriye kalacak olan
uzun bir zaman önsevişilmiş,
o kadar uzun ki sevişmeye gerek kalmamış ya da vakit bulunamamış
yahut da erken boşalınmış,
keşke doyulsaymış, keşke hiç başlanmasaymış bir birleşme...

Hatırlanacak çok şey bırakmamak yerinde oldu yine de...
Mesela, dilinin tadını bilmiyorum ben;
öğrenmediğim de iyi oldu belki...

Bu hikaye burada bitmez esasında
çünkü etrafını belki ama kendini kesin yakıcı olan ateşin
içte yanması bir süre daha devam edecektir, tahminlerimize göre.
Yanması ihtimal dahilinde olup da buna gereği bulunmayan etrafın ise
hikayenin devamını duymasına lüzum da yoktur haddi zatında.

Ha bu bildirge de ister yırtılsın,
ister en gizli yerde itinayla korunsun
ya da saklansın yıllar sonra da bir vesileyle karşına çıksın,
çıksın ki aklından geçen ihtimallerden birisi olduğumu hatırlatsın...




Not: işbu yazıda yazarın, insanların kolaycacık aşk dediği
şeye ad vermekte zorlanması ama aklından geçeni kelimeye
dökmek için sevgi türevi sözcükleri kullanması, bilenlerin 'Allah'
kelimesini kullanmaktan imtina etmesi ile aynı sebeptendir. Ve
yine işbu notu düşmekteki amacı, 'herkesler aşkın ne olduğunu
bilmez, kullanır fakat ben ne olduğunu biliyorum.' demek olmayıp
aşkın ne olmadığını bildiğini ifade sadedindedir.


Malzeme toplama + Üstünü tamamlama: Ekim 07 - Mayıs 08
Yazıya dökme: 15.05.08 - 28.05.08
İdareten Düzenleme: 28.05.08

naylon vicdan
02-06-2008, 18:46
şakağımı osmanlı'ya yasladım
cumhuriyet'i çarşaftan sıyırırken
içoğlan, cariye ve aruzu
arzularken bir bir bıçakladım
kul ile fert arasında bolca kandım
kanımı kanıksadım, kandırıldım
yalnız bir ülkenin kalabalık uzaklarında
ceylan bakışlı bir nuru kucakladım
üçümüz de maymunuz
insanlık kaydı
mahsunuz

naylon vicdan

not: osmanlı gerçeği'ni okurken yazıverdim.
affola!

selçuk efendi
07-06-2008, 21:12
Günler geçer, eskiden seni yakan bakışlar karanlık birer kuyudur artık.
Kavga, gürültü, yüreğinin orta yerinde bir pazar, o pazarda bir vaveyla...
Son kez gözlerine bak emin olmak için,
olduysan al ceketini, vur kapıyı, çık git, durduğuna sebep mi var?
Korkarsın düşününce, düşünme.

Eşya dediğin yeniden alınır, anı dediğin tekrar kazanılır.
Kitaplarına yanma, filmlerine yanma.
Kitap sende yüklüyse, kitap yüklü eşek olmaya çabalama...
Yürü git, göm gitsin o şerefsiz kaybetme acısını da.
o kaypak hislerini de at uçurumdan aşağı.
Bakma sen onlara, yarın bir güzel göz daha görür,
yine ömrünü serer yoluna.
Korkarsın düşününce, düşünme...

selçuk efendi
10-06-2008, 13:21
Müşahade odası.
Acil girişinin soldan birinci odası.
Tanıdığım insanlar. Tanımadığım insanlar.
Sakinleştiricinin etkisinde bir akraba. Motorsiklet kazası.
Kendisi kurtulmuş ama eşi kamyonun tekerleri arasında kalmış.
Feci manzara. Bir geçmiş olsun, başın sağolsun diyemiyorum.
Sürekli 'ne zor, ne zor, ne zor' diye geçiriyorum içimden.

Arada bir ağlama geliyor fakat devamını getiremiyor,
sakinleştiricinin etkisinden olsa gerek. kaşı yarılmış,
pansuman yapılıp temizlenmiş. Tanıdığım, tanımadığım insanlar
da benim gibi kendini onun yerine koymaya çalışıyor mu acaba,
'ne zor' diyor mu içinden?

Sonra başka bir hasta geliyor. 'geçmiş olsun' diyorlar.
Bir tane daha. ayakları çekmek gerek, sedye geçecek.
O tuhaf durumda ben kendisi için geldiğim kişiye kaşla göz arasında bir-iki
kere baktım. Hepsinde de hemencecik çektim bakışlarımı. Göz göze gelirsek
ne diyeceğimi bilemediğimden. onun dışında hep yere. İnsan acısını da yaşayamaz orada.
Sen yatıyorsun ama başkaları da geliyor o odaya. Ama senin karın
ölmüş, senin yüzünden ölmüş. 'ne zor, ne zor, ne zor'.

Herkesin acısı kendine büyük, herkesin acısı da kendine.
Benim karım ölse, hem de benim yüzümden ölse diyorum, neler düşünüyorum.
O anda karar veriyorum; ölümün kendini yakınında hissettirmesi
duyguların en etkilisi. Yakınına yıldırım düşmüş gibi oluyor insan. 'ne zor.'...

selçuk efendi
13-06-2008, 00:07
Bir gece balkonda oturup sigaramı içerken,
sokak lambası altında oynayan genç çocukları gördüğümde
aklıma çok sevdiğim bir cümle düştü:
'İkimizin de kedi olduğu bir başka hayatta görüşürüz..'.
Bu söz aklıma gelmeden önce de biliyordum ben;
sen cennetimde, aşık olduğum kadınlar arasında yerini alacaksın.

Olacağın olmaktan başka bir çaresi olmadığını,
olmayacağın da meydana gelmek için yolunun bulunmadığını çok iyi bildiğim halde,
olmuşların; olabilecekken olamamışların derdine düşüp
pıtır pıtır gözyaşı döktüm.
Görsen sen de ağlardın...

'Geçen her saniye, işleri düzeltmek için bir şanstır',
bunu biliyordum ama karşıdaki bunu bilmeyince,
çoğunlukla yapacak bir şey kalmıyordu.
Senin görülmez engellerin vardı ve anlatacak çok şeyin.
Anlatmaya ne vakit vardı oysa, ne de isteğin.
Hadi, görülmez demeyeyim, belki de ben göremedim.

selçuk efendi
13-06-2008, 00:17
[Sevda denen şey bir bakışla başlayabilse de aslen bir yanıştır ki
insanın yeteneğine bağlıdır. Yetenektir elbette; varsa vardır, yoksa yoktur.
Ve yangının büyüklüğü kadardır sevdanın boyu.]

Gözyaşım sakallarımın arasından bir yol bulup akarken,
elimde duran izmarite bakışlarımı indirmiş bakıyorken
bir rüzgar gelir, saçını dağıtır senin;
çıkartır seni indiğin kuyudan...
Bir yağmur bastırır aniden,
seni ancak izleyebilen beni uzaktan bile sensiz bırakır.
Belki sadece daldığın anlarda,
kuyunun dibinde birlikte olma şansımız vardır
ama alır o esinti benden seninle belki görüşme şansımı ve gerçeği hatırlatır.
Halbuki o bile yetmezmiş, ben kendimi avuturmuşum.
Bekliyorum ki bir ney beni benden alsın, seni koysun yerime...

Seni herkesten farklı kılan neydi diye düşünüyorum şimdi:
Her sevgilinin gülüşü sevene güzel gelir,
şansım mı, -sızlığım mı; ben senin gülüşün kadar güzel bir şeye sahip bir sevgiliyi görmedim ömrümde.
Bak güneşe bir süre. Sonra dön de etrafına bak, varlığın ışığını kısılmış göreceksin.
Benim gülüşünü görüşüm, diğer herkesinkini karanlıkta bırakır öylece.

Şimdi soğukta it gibi titrerken ve sıkarken dişlerimi,
hayat bu kadar zor değil deyip karar verdim:
Benim aklımdan çıkmayanların çıkasıca akıllarından beni bir an bile
geçirmediklerini iyice bildikten sonra şöyle bir baktım etrafıma da yürüyüp gittim.
Artık tasımdan bağıran bağırsın, çağıran çağırsın...


Not: (sesleri kısılsın inşallah... hahaha...
bi laf daha söyleyip gideyim:
Çevrimimin içindeysen bile umrumun dışındasın.
e komik oldu bu şindi ama...
olsun, anasını satiyim...)

selçuk efendi
14-06-2008, 17:46
N.B'ye

Hangi isimler hüküm sürer sende ki beni de peşinden sürükler? Simanı oluşturan harflerin toplamı kaç eder? Hangi mertebeden seslenir, hangisini dillendirirsin? Sayfaların üstüne düşürdüğün kelimeler, üstünde gezen parmaklarımı yakar. Harf sen, ses sen iken söz senden; yangın da benden olsun, çok değil.

selçuk efendi
15-06-2008, 19:49
geceleyin inmişim ilk defa gördüğüm şehre,
ışığa yanan evler var tek tük,
geçiyorum dar sokaklardan arnavut kaldırımlar üstünde
rahatsız etmeyeyim diye kimseyi
usul usul atıyorum adımlarımı.
kısa süreli yarenlerim kediler, köpekler...

belki de evinin önünden geçiyorum bir ara,
kalbim nedensiz çarpıyor, oradan anlıyorum...
adrenalindi, peptitti; kimyasal reaksiyonlar işte.
yine de insanın bir anlam yükleyesi geliyor.

Sende hüküm süren isimler nelerdi,
bende hangileri eksikti de beni sana çekti?
Hangi dermanımın derdisin sen ki
seni çekip kendimde açığa çıkarmam gerekti?

6 harf, 1 gülüş insanın canını bu kadar mı yakarmış?
istediklerin olmayacak, istemediklerin olacakmış;
kedi dolaştıracakmışım koynumda,
tek yardımcım onlar kalacakmış...
fazlasıyla cesurmuşum, uzak durmam lazımken
kendimi ateşin içine içine atarmışım...

selçuk efendi
25-06-2008, 14:15
Bu sevmediğin, küçük şehre ilk geldiğinde kiminle geldin acaba?
İlk adım attığında neler hissettin?
Bak şimdi de gidiyorsun karayolları haritası verilerine göre
600 kilometre civarı yolu geriye.
Kaç saatte gidilir? Sen kaç saat hissedersin acaba?
Yolda ne düşünürsün? Ben gelir miyim aklına?
Sorular uzar gider de cevap gelmez.
Kişi muhattabına değil de kendine sorarsa bunları,
gelmemesi de çok normaldir.

Ben sana yalın ayak gelmiştim de
sen önüme dikenlerini sermiştin.
Fark etmedin oysa,
ben sende acı eşiğimi, sabrımı yükseltmeye gelmiştim.

Bizim dinlediğimiz şarkılar farklıydı.
Hayat sana güzel, bana acıydı.
Senin gündüzün, benim gecem vardı.
Ben hükmün altında inlerken
senin bana öğretmen olan sevincin ayyuktaydı.

Senin yandığın başka, benim yandığım aşkaydı...
Gülüşünü görmek için ölürken bir zaman,
gülüşün öldürmeye başladı beni gün döndüğünde.

Bölerken ekmeği, yakarken bir sigara daha diğerinin ucuna ekleyip,
el ederken dolmuşa, gülerken hiç bu kadar eski gelmemiş bir eski zamana,
aklımın sende oluşuna, hep sana gelişine,
giderken bile senden götüremeyişime
nasıl da acıyarak bakıyorum şimdi sebeplerime...

Sanki annem, 'iyi sev ha, akşama kadar başka sevmek yok' demiş de
ben de yumulmuşum aşka...

selçuk efendi
03-07-2008, 14:33
Bu, bütün işi gücü bırakıp da aşk mesleğiyle iştigal etmeyi bırakmak lazım be kuzum.
Kimseye faydası yok ki bunun.
Kısmi zamanlı ilgilenmek gerek.
Mütemadiyen denecek kadar seni düşünmeyenleri ne diye rahatsız eder durursun?
Her şeyi münasip zamanda, uygun yerde yapmalı.
Her önüne geleni koynuna saklamamalı, her gördüğünün boynuna sever sanıp sarılmamalı.
Demem o ki; kar kışın yağmalı, güneş yazın ısıtmalı.

Söylediklerim, aşkın zamanı var diyenlere tabii.
Sevda öğün müdür ki belli vakitte yenecek,
kalbe söz mü geçer ki istediğinde atacak diye düşünenlere bakma sen.
Onlar deli...

kut
16-07-2008, 02:01
ÇELİŞKİLER

Resmine baktığım bir anda
Işte o anda
An?

İçimden geçirdim ikimizi
Ama nasıl oluyor da…
Anlamıyorum oluyor işte
Olanlar oluyor…

Düşünüyorum seni
Gözlerinden akan saflığı
O kendine haslığı
Kıvır kıvır simsiyah saçlarını
Içimi rahatlatan tavırlarını

Sımsıkı sarasım geliyor bedenini
Evet evet sarasım,
Bağrıma basasım
Sade parmakların,
Tatlı aksırışın
Düşünüyorum seni
Seni!

Yok yok!!

Galiba öpesim de var seni
Saçlarını okşayasım da
Baş tacı edesim de

Yoksa hiçbişeyim yok da
Korkum da bu kahrolası,
Sadece birini sevesim mi var

Öyleyse hislerim senle ilgili değil
Sana karşı ama sensiz
Seni düşünüyorum fakat ben
İkimizi hayal ediyorum
Ama hayal benim!

Seviyorsan haykır dediler,
Bu yalana inanmam.
Sevmeyi seven adam,
Haykırmaz aşkını.
İçten içe sever,
Büyütür durur aşkını
Tabi gün gelir açık eder
Ama okadar büyütmüştür ki aşkı
Artık hiçbir gerçek tatmin etmez
Tek çare reddedilmektir
Ki aşk ölümsüz olsun
Aşk?

kut
16-07-2008, 02:10
.................
.............

Sanki annem, 'iyi sev ha, akşama kadar başka sevmek yok' demiş de
ben de yumulmuşum aşka...

selçuk efendi,
anlam yüklü şiirlerinizi okuduğum için kendimi şanslı hissediyorum
aşık insanın yazdığı her kelime, ağzından çıkan her söz anlam yüklüdür...
bu duyguları, kelimeleri en anlamlı şekilde birleştirse de tam yansıtamaz.
yansıttığmız kadar artık:D

selçuk efendi
16-07-2008, 02:27
selçuk efendi,
.............................
yansıttığmız kadar artık:D

Aynen öyle, yansıtabildiğimiz kadar artık:)

Aslında yapmaya çalıştığım şey, bende açığa çıkanları, halimi kale dökmek ki çok zor iş. Bir de Murathan Mungan'ın 'Yalnız bir opera' şiirinde anlattığı gibi, yazmaya başladıktan sonra artık iş sadece duygu olmaktan çıkıp sanata dönüşüyor.

Bu hal başıma geldikten sonra bende oluşan şey eser vermek isteği. Şiir, belki şarkı ama güzel bir şiir, güzel bir şarkı. Onun için de yazmaya devam etmek gerek.

Hülasa; aşk dediğimiz kalıcı bir şey değil. En azından benim başıma geldiğini sandığım şeyler. Zaten yanıyoruz anasını satayım; bari geriye bir şeyler bırakabileyim, di mi?:)

HAŞAT
18-08-2008, 22:37
Yalan yok
Korkuyorum doğduğum şehre dönmekten
Neme lazım
Pazar dönüşü
Elinden tutmuş bir çocuk
Oğlum yaşlarında

Amca diyecek bana
Baba diyecek değil ya!
Yine de sen bilirsin.

18/08/2008

HAŞAT
26-08-2008, 23:10
*Sn. Penguen'e kucak dolusu sevgilerimle.

Sesler duyduğum oluyor
İkiz görüş anlarımda, kırılan
Yarı buğulu simetrik kadeh
Dharma dağınık bir odada


Yum gözlerini
Usulda,
Bir cinayet planlanıyor ama
Katilimiz azâd peşinli

Sonlanma heveslisi bir aşk bu
Mürselizâde mecaz hatta
Tamlama yanlışına garezli

26/08/2008

ÖZDOĞAN77
16-11-2008, 21:10
İlkbaharda doğmuşum,
kelebeklerin renkli kanatlarında,
kar suları erirken yamaçlarda,
çağıl çağıl ırmaklara taşınırken buz gibi sular,
kırlangıçlar oradan oraya,
papatyaların,gelinciklerin ve tüm çiçeklerin,
başdöndürücü kokusuyla,
merhaba demişim dünyaya,
beni bahar karşılamış,
börtü böcek,yeşeren doğa,
uyanırken yeniden,
beraber doğmuşum onlarla,
çok şanslıyım ben çok,
ben her bahar yeniden doğarım,
tabiatla aynıdır yaşgünüm...

Ümit Özdoğan

gizemliduygular
18-11-2008, 10:07
SORGULARKEN YALNIZLIKLARIMI



Pastel karası akşamların
Olmayan sabahlarında aranan
Neon ışıklarının göz kamaştırcılığında
Sen yoktun...olamazdın da


Göz kapaklarımın kaldıramadığı
Antiakos testilerinden içtiğim şarapların
İsyansı feryatlar hegamonyasında
Başsız kadın heykellerini sorguladım


Dönerken huşu içinde semazen
Döndüm etrafında kıblegahımsın diye
Masamdan başım dik kalkıyorum yine
Asla sabahlamadım bir konsomatristin kasıklarında


Kimileri deli diyor bana
Adım Veli, götürüyor aşkın seli
Kim Veli, kim deli, kim geri
Mutlak tartacaktır.... Hakkın terazisi

18/11/2008 04:13

korkut
18-11-2008, 13:51
Abıhayat ve Gonca Gül

Bir yanda
Mavi okyanusun kucağında
Yemyeşil bir ada
Abıhayat pınarı çağlıyor ortasında
Nefsim beni çağırıyor
Çıkmaya hazır yola
Tek kişilik sandalında
Öbür yanda
Yanan ormanların bağrında
Kan kırmızı kalbim
Sen bir gonca gülsün ortasında
Gözlerin beni çağırıyor
Ölümsüz gerçek aşka
Arzulu ıslak dudaklarında

Düşünmeden ikisinin arasında
Narin bir kelebeğin kanatlarında
Uçuyorum gönül çiçeğime
Ne de olsa
Sensiz ölümü de özlerim
Seni gördükten sonra
Kapansa da olur gözlerim

Korkut

ÖZDOĞAN77
08-01-2009, 22:20
Mavi Kelebek

Bir mavi kelebekti,
kanat çırpmakla meşgul,
gökyüzü onundu,kırlarda onun,
her çiçeğe konarken özgür,
bir gün ölümsüzlük çiçeğine rastladı,
onun tozları bulandı kanatlarına,
ve o günden sonra,
kanat çırptı sonsuzluğa...

Ümit Özdoğan 08/01/2009

makber
08-01-2009, 22:28
S E V D İ M ...


Hayatta;

Hayatta hep sevdim,

ADAM gibi ...

Ve

Ve sevdiklerim;

Hep terk etti ,

Her KADIN gibi....


MAKBER...

ÖZDOĞAN77
08-01-2009, 22:35
Keşke

Yaşıyormuyuz biz.
Yaşamak mı bu.
herşey hızlı,
herşey ambalajlı,
plastik ve metal yığınlara döndü hayatımız.
Hani benim gazete kağıdından uçurtmam,
ve genzimi yakan oksijen dolu tepelerden aşağı koşturmam.
Nerede o karların boyuma kadar geldiği altı yaşım,
bakkal amcadan aldığım leblebi tozum,
iki bisküvi arası sade lokum,
komşu teyzenin gönderdiği bakkala,
uçar gibi gidişim,
elinde yükü olanlara,
bayır,yokuş çıkamayanlara,
oflayıp puflayanlara,
terleyip nefessiz kalanlara,
yardım edişim.
Nerede,nerede,nerede?
otuzbeş sene sonra özleyeceğimi bilseydim,
iki kere yaşardım,tadını değil,
suyunu çıkarırdım o yılların,
hem gözlerim yaşla dolmaz,
hemde kafam karmakarışık olmaz,
hemde yüzümde hasret dolu kırışıklar kalmazdı...


Ümit Özdoğan 08/01/2009

selçuk efendi
11-01-2009, 02:57
9 Gün

1. gün

Sen ölürsün, ben ölürüm, şu an canlı olan herkes ölür.
Bizden kalacak olan budur geriye.

Her kelimen ateş giyinmişti,
cümlelerinin kollarında can verdim ben.
Oysa nasıl akardım ben sana,
nasıl da dönerdim etrafında.
Gözlerim hep seni arardı da
bulamayınca uydururdu ortaya bir sen.

2. gün

Sensizlik bir koca boşluk ki simsiyah...
zifiri... katran... zehir...
baldıran ağusu ki yokluğun ağır...
acı... ateş... yangın...

Kısa cümleler, bilirsin ki acını gidermeyecektir ama
azaltıyor sanki.
Dünyayla bağlantını en düşükte tutmak gerek ki
asıl yarayı iyileştirmeye yoğunlaşasın. Herhal ondan...

3. gün

Güzel bulduğum şarkılar daha bir güzel mi gelmeye başladı ne?
Beğenmediğim şarkıları da anlamaya başladım sanki.

4. gün

Alevim görünmez şekilde insanlar arasında dolaştım.
Bir tek çocuklar anlar gibi oldu halimi.
Ateş müşterilerini demek bir tek onlar fark ediyordu,
bir de sanki daha önce bu dükkandan alışveriş edenler,
acıyan bakışlarıyla.

5. gün

Lüzumundan çok alışkanlıktan ışıklarını yanık bırakıyorum kalbimin.
Bir karanlıkta kalmışa, korkusuna yenik düşmesin diye
aydınlık sunuyorum.
Aynalarda suretini görebilsin için, gördüğünü tanıyabilsin için.
Tanıyınca da tanıtsın diye başka aynalarda kendilerine bakan aynılarına.


6. gün

Benim olmanı ne kadar da istiyordum
ama o kadar da biliyordum bunun imkansızlığını.
Yüzbin alıcım da olsa her biri başka tarafa bakan
bir tanesi senin kokunu getiriyordu olmadık zamanda, olmadık yerde.

Artık ismin geldiğinde aklıma, kalbimin ortası yangın yeri.
Söndürmeye çalışanlar mı dersin, ateşe körükle gidenler mi?
Bir yanım yanacak, bir yanım sönecek bir süre artık
bunlar bu kadar hevesliyken.

7. gün

seğirttim ki göreyim yüzünü,
tanıyayım diye aynanda özümü
maalesef ki sen daireni tamamlamak için
daha önce geçtiğim yolda ilerlemedesin
bildiğim halde o basamakları,
ben bir de senle çıkayım istemiştim.

Mesnedim yok bu yangını kimin başlattığına dair.
Olur olmaz zamanda gelen kokun keşke
yokluğunu değil de varlığını hatırlatabilseydi.
Vesayetim aklımı korumaya yönelik.
Kalbim varlığının değil de olmayışının yasını tutabilseydi.

Adım yazılmadı ortalık yere, himayesizim.
Benim gülüşü güzel, ağlayışını bilmediğim...

8. gün

İnsan, hatalarını yapmadığında değil de
yaptığı şeylerde arasa daha iyi olacak galiba.
Bugününü belirleyen dünkü yaptıkları oluyor çünkü.
İnşaa etmediği dünü düşüneceğine,
eserini nasıl bu hale getirdiğine kafa yormalı.

Elimle yaktığım bir ateşi seyreder gibi yanışımı seyrediyorum rikkatle.
Bir çaresi bulunur zamanla elbette ama benim zamanım yeter mi acaba görmeye?

Yaralı bir hayvan gibi bakıyordun bana,öyle geliyordu.
Zamanında farkına varamadım senin bana değil, boşluğa baktığının.

Bir klarnet çığlığında bastım sana en güzel küfürlerimi
gülen yüzümü tersine çevirdiğin için.
benim ne güzel sevgililerim olmuştu da halbuki,
gitmemem için sıcak gözyaşlarını göğsüme bırakan ama anlayan.
zorundaydım, terk ettim ama yıllar geçse de görüşmeden
gidince yanına araya giren yıllar sanki hiç olmamış
gibi gelecek ikimize de, eminim.

Şimdi anlıyorum ki
esasında olmaz bir işin peşinde koştum ben,
olmadı da zaten.

Böyle kimyanın değiştiği günlerde, insan artık kısa cümleler kuruyor.
İsteyerek değil ama, mecbur kalıyor.
Bir içgüdü gibi sanki. Böyle yaparsa acısı hafifleyecekmiş gibi geliyor.
İşe yarıyor da aslında, biliyor musun?

Bu günde kısa kalsın cümlelerim.
Hatta tamamlamayayım, eksik olsun mesela yüklemim.
Şöyle kendime geldiğimde, farkında olmadan yine uzamaya başlarlar ama
öncelikle biraz vakit, biraz zaman...

9. gün

Baktığımız gök aynı bile olsa
Gördüğümüz bir değil artık.
Hiçbir zaman da olmadı ya, neyse.
Sen yıldız istersen ışıl ışıl,
ben bir hilal olsun derim benimkinde...

Sevdiğin ve sevmediğinin,
beni üzdüğün ya da üzüldüğünün
artık bir değeri yok gözümde.
Ağlamışsın, gülmüşsün
parçalanıp bölünmüşsün;
kalmamış efalinle ilgilenen bir his bende.

Şerhi şudur yazdıklarımın ki;
bendesiydim bir vakit kalbimin,
şimdi tekrar sahibiyim.
Kalbimi işgal, zihnimi meşgul eden, lüzumsuz bir konuydu,
bitti, gitti...

Bir hataydı ama güzel bir hataydı.
Hata olması güzel olmasına;
güzel olması hata olmasına mani değil...

kut
11-02-2009, 14:00
Çok Şey mi İstiyorum


Acımak istiyorum
Ve acınmak
Üşümek istiyorum
Ve terlemek
Kaybetmenin üzüntüsünü yaşamak
Ve kazanmanın gururunu
Alın teri dökmek istiyorum
Ve akabinde bir sigara içmek
Haz duymak, hissetmek istiyorum,
Ve acı çekmek

Hüzünlü bir müzik dinlemek
Kederlenmek
Ve coşup eğlenmek sabahlara kadar

Hoş sohbet muhabbet istiyorum
Ve yalnız bırakılmak

Çakırkeyif olmak istiyorum
Yeni güne akşamdan kalmış olarak başlamak
Yeşil caminin avlusunda oturmak
Sait Faik olup dumanlanmak istiyorum
Biri gelip ne taraftan ineceğimi göstersin
Ama çıkmasını da şaşırmamak istiyorum

Yaşamak istiyorum
Çocuk olmak
Sorumsuzca dar sokaklarda koşmak
Dayak atmak, mahalle kavgası çıkarmak
Ve kutlu olmak istiyorum
35 yaşına gelmek istiyorum
Ve arkama dönüp bakmak
Tadını çıkarmışım geçen yılların demek
Hiçbir pişmanlık duymamak
Ve keşke dememek

Belirsizlik istiyorum
Etrafımızı sarıverecek
Bir boşluk ki asla bitmeyecek

Heybelide olmak istiyorum
Sandallarımız neşe dolsun, keyfe varalım,
Mehtaba çıkalım istiyorum
Ve mehtaba çıkılamayacağını bilmemek

gizemliduygular
10-03-2009, 03:01
Uykusuz Aş/ı/k


koynunda sabahlarken acılar
yorgunum sabahtan akşama
akşamdan sabaha....seni.....
biliyorsun ufuk çizgimizi

yatağım hala dağınık... toplamam
sigaramın külü kalmadı sakallarım uzadı
eski radyoyu dinlemez oldum/sen gideli
devşirme aşklar yaşayanlara şaşıyorum

yosun
11-03-2009, 01:40
Vakitsiz Aşk

vakit çok geç deme sakın!
goncalar açmazmış
üstelik
güz yağmurları bastırırmış
umurumda mı?

Bahar Ş. Gülşen

yosun
11-03-2009, 01:41
Korkarım

gül misafirmiş dikene
halbuki sen sonsuzluksun bende
ayıkladım dikenlerini sevdamın ki
acıtmasın diye...

sana gülüm diyemem
korkarım!

Bahar Ş. Gülşen

yosun
11-03-2009, 01:46
BEKLERİM

kırkikindi yağmurlarında
yıkarım yüzümü her dem
kan düşer güle
gittiğin vakitlerde

beklerim...

Bahar Ş. Gülşen

gizemliduygular
27-03-2009, 11:39
o/nurlu aş/ı/k


umutsuzluk uzak
sevda yakın
yollar uzun
aşk kısa... yürek güzel

bozulmuş tövbelerin
binbirinci günahını işlerken
belki... şarap içenin cennete
belki... zemzem içenin cehenneme

gitme vaktidir...
kimbilir...

battaniyeye sarmışlardır
şakaklarımdan akan
onurumun sıvısıdır
öp beni alnımdan

gül...
gülüm...
gülümse/n...

yosun
28-03-2009, 00:13
o/nurlu aş/ı/k


umutsuzluk uzak
sevda yakın
yollar uzun
aşk kısa... yürek güzel

bozulmuş tövbelerin
binbirinci günahını işlerken
belki... şarap içenin cennete
belki... zemzem içenin cehenneme

gitme vaktidir...
kimbilir...

battaniyeye sarmışlardır
şakaklarımdan akan
onurumun sıvısıdır
öp beni alnımdan

gül...
gülüm...
gülümse/n...

Kaleminize sağlık Sayın gizemliduygular. Yüreğiniz dert görmesin.
Dünyevi aşkın ilahi aşkla buluştuğu dizeleriniz enfesti... :yes:

yosun
29-03-2009, 01:04
DOĞUM

aşk boyandı güle...
binbir sancıyla
patladı tomurcuk sevgiye
kırmızı değilki bu sevda
ak umutlar değsin yüreklere

her gidişin bülbülüm
akıllara ziyan ölüm nafile...

"doğum günüm bana geldiğin gündür"

Bahar Ş. Gülşen

yosun
29-03-2009, 01:34
DÜŞLER


hani olur ya...
ansızın bir şey düğümlenir boğazında
kor olur yanar, baştan aşağı bedenin
aniden bir sağanak tutar ardından
ve
nihavent makamında başlar düşler yeniden
öylesi bir şey işte...
zamanın içinde, zamanın ötesinde, zamansız
derinlerde bir yerlerde mekansız
ümitler ahhh!
ne? niçin? ne zaman?
düşünmeden geçmişi hesapsız geleceği
ardıma bakmadan yürüyorum
rüzgarın önünde gül yaprağı misali...

Bahar Ş. Gülşen

makber
04-04-2009, 18:08
Git
Oysa senden tek bir damla istemiştim
Sana kocaman bir deniz sunmak için
Şimdi gidiyorsun
Git


Ne zaman başladı bu hikaye
Anımsamak zor
Gençtim
Hazırda fırtınalarım vardı dört nala sevdalarım
Komazdı öyle üç-beş nöbetleri
Geceler içimi acıtmazdı böyle


Bir insan bu kadar eksilebilir mi


Hatırlarsan sesine uyku kaçmış bir adam vardı
Bu şehrin biryerlerinde
Düşler ormanının gece bekçisi derdin sen ona
Gözlerinde gizledi o seni sen bilmedin
O adam bendim unuttun mu
Bak sevdiğin adam gülmeyi bile unuttu
Seni unutamadı


İşin kolayına kaçmadım
Uğruna ölmedim yani
Uğruna ölünecek sandığım biri için yaşadım hep
Sen bunu da bilmedin
Ben bir bakışına bin anlam yükledim
Sen aşka kestirmeden gittin
Bir hayatın özetini bırakıp avuçlarıma
Şimdi gidiyorsun
Git
Bana karanlığın ne demek olduğunu öğretmeden
Bütün ışıklarımı söndürüyorsun


Bu cehennem cinayetlerini işliyorsun
Sonra bunlara intihar süsü veriyorsun
Yazıklar olsun yazıklar olsun
Susuyorsun susuyorum susayacaklarım bitmiyor
Hani sen sevdiğini
Yarı yolda bırakacak kadar yüreksiz değildin
Düşmemeyi öğretecektin nerdesin nerdesin


Uzun lafın kısası yoktur
Anlatacağım çok şey var
Hoyrat bir rüzgar gibi geldin
Aklımı hayatımı dağıttın
Şimdi gidiyorsun
Git


Daha ayrılığa bile çarpmadan
Aşk bize döndü
Bir yılan gibi soktun koynuma kimsesiz geceleri
Artık ölüm sana dokunamamaktan kötü değil
Ama sana dokunmak da yasak bana
Göz çukurlarımdaki karanlık bunu anlatır
Sen var ya sen
Allah kahretsin


Yani şimdi
Gözleri sana benzeyen bir kızım olmayacak mı
Yani şimdi başkaları mı sevecek seni
Ben saçlarını okşadığım zaman
Ellerin öksüz kalırdı
Şimdi gidiyorsun git



Kahraman Tazeoğlu

gizemliduygular
04-04-2009, 18:33
Git


Bir insan bu kadar eksilebilir mi

Yazıklar olsun yazıklar olsun




Sen var ya sen
Allah kahretsin

Şimdi gidiyorsun git



Kahraman Tazeoğlu


Saygıdeğer makber.

Şiiriniz gerçekten harika.

Ancak naçizane fikrim, benim kadınım bana bunun yüz, bin, yüzbin mislini de yapsa, beni kendi elleriyle darağacına çıkarsa, yağlı ilmeği boynuma geçirse yaşanmış bir ''AN'' ın hatırına bunların milyarda birini söyleyemem.

Kadınım bana olan sevgisini eksi sonsuz olarak bildirse bile, benim ona olan sevgim x'in n'inci kuvveti kadardır.

Mutluluklar anlatan, güzel aşk şiirleri tadında sevgiler yaşamanız dileklerimle.

HAŞAT
30-05-2009, 00:03
Patlak bir aporlo çığırtkanlığı
Yalıtılmış her bir köşenin keyifli iniltisi
Elimden yere düşen bir sigara paniğiyle sevdiceğim
Ben hazırım



F sırası
Şeytanın avukatı malulen emekli
Sanırım bu son filmimizdi
Sıkı hatundu be senden iyi olmasın



Bir sarhoş kavgası temennisi
Canımın acımadığı
Ya da senin kadar acıtmadığı

kut
07-06-2009, 10:43
Seni seviyo olmamın hiçbi anlamı yoktu oysaki
Aşkın hiç bi anlamı;
Düşünce tutucak, düştüğümde tutucak biri olmadıkça
Vefa olmadıkça.
Olmadı
Hem de hiç olmadı

kut

gizemliduygular
28-06-2009, 18:39
Yolculuk Mırıldanmaları



Ölüm çok yakın insana
Bana daha çok dost azrail
Randevular istiyorum sürekli
Zamanın çok acele etme diyor

Bağbozumu fırtınaları dudakları kuruturken
Aşk galip.....sen mağlup......ben.....
Beni boşver, tüldeki desenlere baksan yeter


Her gitmeliyim dediğimde üzülürdün
Bütün gidişlerin dönüşü mutlaka var nasılsa, öyle ya da böyle
Giden benim, kalan da benim aslında
Gelen sensin göz kapaklarımdaki rüyada
Sen de.... sen de beni rüyanda görüyor musun sahi?


Güle güle giy yeni bir elbise almışsın haberini aldım
Şeker çuvalı bile geçirsen sırtına yakışır
Yakında saçına gül takmaya geliyorum
Saçlarını tarama, öylece dursun
Bekle beni
Aşkım

gizemliduygular
09-04-2010, 15:10
YİTİR/ME/DİKLERİMİZE

adanmış hayatların umursamazlığında
göz kırparken son buluşma
yakalanamamış mutluluklar elde var bir
sevgiliye merhaba derken

gönderirken seni bir sabah ezanında
çok sevinçliydin... gözlerin parlıyordu
''çıkageldim diyeceğim duru gözlüme'' demiştin
evet çıkıp geldin.... bekle/me/diğimiz şekilde

yorgun ve hüzünlü bir Nisan gününde
her zamanki gibi heybetli bir vücut
madalyalarla doldurmuşsun kuşağını
kanatsız melektin, manevi ailen kanatlandırdı seni

hep dalga geçerdin hayatla.... yine geçtin dalganı hayatla
''bu poz da yakıştı'' hakikaten yakıştı be amcaoğlu
o/nurlu hakanlar gibi oldun
gittiğin yollara, yerlere, yarenlerine selam olsun
adanmış hayatların umursamazlığında

gizemliduygular
22-05-2010, 23:40
gözler uykuya yol vermezken
pençgah ayini böler gecemi
saba makamında ezan sesine kadar
ney'in dem sesinin huşu verişinde

YANKIBERKE
23-05-2010, 01:18
Ali Asker - Zordur - Memleketim

Memleketim
Bahçesine baykuş konmuş
Gül bülbüle yaban olmuş
Güzellikler bir bir solmuş
Memleketim memleketim

Dağlarında kuzu meler
Ovasında duman tüter
Iraz ana dirlik diker
Memleketim memleketim

Harmanında ter savrulur
Yüreklerde aşık kavrulur
Otuzunda can yorulur
Memleketim memleketim

Gönül ferman ile yanar
Pir Sultanı gül yaralar
Seneler ömür oyalar
Memleketim memleketim


Söz: Erol As
Müzik: Ali Asker


radyomunzur...

MÜTEMADİYEN
13-06-2010, 17:45
Bak yüzüme
dök içindeki kara zehiri..... Abı hayat-ım senin olsun abad ol....
Darat sen ol bedbaht ben olurum.. Gitme yeterki !!!kal ruhum için.....


mütemadiyen...

MÜTEMADİYEN
13-06-2010, 17:48
Nerdesin hayatım sarardı.....
İsminin içinde hapsolup kaldım...
Lalemsin sen,gözlerine hapisim..

Deniz gözlerin; beni yuttu..... ..
Enginim sen ol,rüzgarın ben...
müptela ettin günahlarına...
İsmini kalbimden geçiremedim...
Renk verdin dünyama karanlıktaydım..
Ezelim ebedim sende kayboldu...
Ruhuma dokunma!! o halen garip....


..mütemadiyen...

MÜTEMADİYEN
22-06-2010, 10:14
Leyla etti gözlerin beni......
En derin denizin vurgunu.....
Yakma gemimi rıhtımındayım..
Lütfet gözlerine bakayım..
Ay yüzünde yakamoz....

Yollarındayım düşlerinin.......
Issız toprakların,sahibi sensin..
Lal oldum,sözlerimdesin..
Deryam sen,nehrin benim....
Işıgım'ın ren noktası sen....
Zümrüt tanelerinin en degerlisi.......


.........mütemadiyen......

compass
22-06-2010, 13:57
ölüm en vefalı dostum , bilemezsin..
O beni yıllardır bekliyor , bekleyemezsin..
Bekleyen ölüm değil mi? Beklesin varsın..
ölüm en sonunda, sen hep varsın.
1996...

okeymi
07-10-2010, 21:44
NE OLUR BANA GÜVEN

Eğer bana güvenmiyorsan , ellerimi ve ayaklarımı kelepçeleyebilirim,
Fakat gözlerim, senin o müthiş güzelliğini görmeye,
Kulaklarım ,o güzel sesini duymaya,
Burnum, o enfes kokunu koklamaya,
Dudaklarım,dudaklarıma gelince onlar ,yanlız ve yanlızca sana iltifat etmek için bana lazım,
LÜTFEN ONLARA , SAKIN AMA SAKIN DOKUNMA...
okeymi 1994...

ÖZDOĞAN77
08-12-2010, 01:00
Simurg'a uçmak...

Yavru bir kuştum,

kanatlarım körpe,

uçmayı bilmezdim çok istediğim halde,

dediler ki bir gün simurg'a gidiyoruz,

kaf dağındaki ölümsüz bilge kuşa,

gözüm korktu önce,korkumu yendim,

bıraktım geride herşeyi,

bir çılgın kanat çırpışla yaptım bir hamle,

yol uzundu,günler geceler uzun,

çoğumuz döndü,çoğumuz yolda öldü,

havadaki dikenleri bir bir aştık,

vardık bilgenin huzuruna,

topu topu otuz kuştuk,

gördük ki karşımızda dev bir ayna,

simurg demek ''otuz kuş'' demekmiş farsça,

bilgenin karşısında kendimizi gördük,

önemli olan kanat çırpmakmış durmadan,

deha kendi ateşini yakmakmış yılmadan...


Ümit Özdoğan

07.12.2010

ŞEMS
13-02-2011, 15:43
Yanarım geçen vakitlere..
Ah günlerim saki'siz bardagım boş..
Varoldugun günlerde,yokluguna alışmadım..
İttin beni boşluga vakitsiz bir anda..
Sorsaydım diyecekmiydin,gidecegini?
Bağandım sensiz olmadım hiç bir an..
Kıyamet gibi,ansızın yok oldun..
Oysa kıyamet gelmeden haber verirmiş.
Yok Yok kıyametten daha kötü yokluğun...

şems..

zarareden
17-03-2012, 00:01
VATAN UĞRUNA
Sen öl yavrum vatan sağ olsun,
Yurduma uzanan eller kahrolsun,
Vatan için canlar veren şehitlerimiz,
Cennet nimetleri size tad olsun.

Bize emanet bu aziz vatan,
Rahat uyusun altında yatan,
Her biri yazmış birer destan,
Fatihayla an isimleri yad olsun.

Allah'ın Resulü hep bizimle,
Hizmet et vatana azimle,
Salatü selam gönder tazimle,
Peygamberlerin ruhları şad olsun.

Bilirim vatan sevgisi imandandır.
Uğruna can vermek fermandandır.
Şehitler ölmez hitabı Kur'andandır.
Kahramanlık milletime ad olsun.
Osman Ali AYDIN

zarareden
17-03-2012, 00:02
İSTİKLAL MARŞI
Türk milleti düşmana karşı,
Cephanesiz ama göğsünde inancı.
Dualar titretirken arşı,
Yazılır İstiklal Marşı.

Şehitler toprağa karışırken,
Mehmetler ölmek için yarışırken,
Melekler milletimle barışırken,
Okunur İstiklal Marşı.

Zor günlerdi o günler,
Üstümüze geliyordu nice binler,
Türk bu hangi düşmanı dinler,
Duyulur İstiklal Marşı.

Bu topraklar bizimdir bilinsin,
Düşman ayak basmışsa izi silinsin,
Acılar geride kaldı şimdi gülünsün,
Söylenir İstiklal Marşı.
Osman Ali AYDIN

zarareden
17-03-2012, 00:02
ÇANAKKALE

Çanakkale'de savaş,
Gözlerde dinmeyen yaş,
Yok Mehmedime sıcak aş,
Analar basmış bağrına taş.

Çanakkale'de acı,
Türk askerinin gücü,
Cepheye mermi taşıyan bacı,
Milletimin inancı.

Çanakkale'de Seyit,
Kaldırmış gülleyi yiğit.
Ochen zırhlısıdır batan,
Anadolu Türklere vatan.

Çanakkale'de destan,
Yıllara meydan okuyan,
Beş çayını İstanbul'da uman,
Kaçıp gitti perişan.

Çanakkale'de düşman,
Geldiğine bin pişman,
O tepeler ki Türk doğuran,
İbret alır aklı olan.
Osman Ali AYDIN

BORA YAŞAR
28-08-2012, 11:44
Cemre Umudu


Zifiri karanlıklar ardında kaldı sesimiz.
Renk vermez sislerle geldi esaret..
Umut dediğin şu dağın ardında
Kar, tipi, boran.
Yol iz kurda emanet.

Az kaldı cemre düşer bilirim
Havaya, suya, toprağa
Isınır doğa, güneşli ışıklarda
Filiz filiz yeşerir umutlar.
Karanlıklar aydınlığa.

Sevdamız büyük sayımızdan
Korkuyu siler gölgemiz.
İnancımız çığlıktır bağrımızdan
Ses olur yıkar geçeriz.

Bora Yaşar

12.02.2008 İzmir

Maltioglu
18-03-2013, 09:50
Yollara düştüm gurbetin başladığı yerde
Kumruları dinledim gitmediğim köy yollarında
Yağmurlar yağdırdım bilmediğim kasabalara
Uykuya daldım yıldızların kucağında
Islak dudaklarınla adımı fısıldarken
O hüzam şarkıydın başuçumda.


Meleğim.

Maltioglu
18-03-2013, 09:55
Hatırlar mısın
Tahta kaşıklar vardı boyalı
Kiminin üstü cilalı
Yer sofrası kurulurdu
Ortada tarhana çorbası
Beş kaşık on kaşık, sıcacıktık
Duvarda titrek gaz lambası
Aylardan ocak, mevsimlerden kış olmalı.

Maltioglu
18-03-2013, 09:57
Bir zamanlar bizimde saçlarımızı tarardı ondördün rüzgarları
Mevsimler gelin gibi gelir geçerdi başımızdan
Pembe , beyaz
Badem dallarında kuş sesleri
Televizyonlar gibiydi hayat dizimiz
Renkler siyah beyazdı anılarda
Şıpsevdiydi gönlümüz
Aşık oluverirdik komşu kızına
Bir zamanlar bizim de siyahtı saçımız
Mermere değerdi, hissetmezdi alnımız
Çocuktuk koşardık, coşardık
Urbam eski de olsa , cep delik
Cepte durmazdı hiç metelik
Biz de bu dünyada mutlu yaşadık.

Maltioglu
22-03-2013, 09:53
-Dersini yaptın mı ? dedi annem
Hopladım birden, oturduğum sedirden.
-kepim nerde ,anne ? dedim
Şaşkın bakakaldı
-İki ay oldu ya oğlum askerden geleli..
-Tamam anne...
Dersimi yaptım ben.

Maltioglu
22-03-2013, 09:55
Eskiciymiş,
Eskiler alırmış.
-Gel beni al dedim
-Daha eskisini bulamassın
Bu mekanda ,
Eskilerden kim kaldi ki ...

Maltioglu
22-03-2013, 09:59
Bir Oktay kaldı mahalleden, bir de Hayri
Arayıp soramaz oldum kaç zamandır
Hep aklımda , arasam mı acaba ?
Ya gitti derlerse geçen bıldır...
Sonra kim arar sorar beni ?
Mahallede yalnız ne yaparım ?

ayse_k
22-03-2013, 17:59
bayıldımmm.. ofis arkadaşlarıma okudum, okurken gözlerim doldu


Bir zamanlar bizimde saçlarımızı tarardı ondördün rüzgarları
Mevsimler gelin gibi gelir geçerdi başımızdan
Pembe , beyaz
Badem dallarında kuş sesleri
Televizyonlar gibiydi hayat dizimiz
Renkler siyah beyazdı anılarda
Şıpsevdiydi gönlümüz
Aşık oluverirdik komşu kızına
Bir zamanlar bizim de siyahtı saçımız
Mermere değerdi, hissetmezdi alnımız
Çocuktuk koşardık, coşardık
Urbam eski de olsa , cep delik
Cepte durmazdı hiç metelik
Biz de bu dünyada mutlu yaşadık.

ayse_k
22-03-2013, 18:01
Sen hiç çocuk oldun mu
Ağaçlarda karnını doyurdun mu
Dolarken gözüne yaşlar
Koşunca uzaklaştı mı ezanlar

ayse_k
22-03-2013, 18:04
Sen hiç aşık oldun mu
Birlikteyken koşan saatleri
Yokluğunda çıkarıp cebinden
Gözkapaklarına doldurdun mu

Maltioglu
25-03-2013, 10:29
Yıllar ezdi geçti beni
Ömür bir yanda, posam bir yanda
Kara kışlar, kasırgalar geldi geçti
Yıprandı bu tekne
Ne mizana kaldı, ne de yelken
Son limanda vurdum karaya
Gün senin için doğuyor
Senin için daha çok erken
Bülbülleri dinle gün batarken
Sen yeni baharla
Yeni sevdalar yaşamalısın.

Maltioglu
25-03-2013, 10:35
Teyzem benim, haşlardı biberi
Koyardı sirkeli suya
Bayılırdım o turşuya.
Ne tavanda ziyayı severdi,
Ne ay sonu faturasını
Şinanay yeterdi ona
Postekide keyifli tekir kedisi
Bahçesinde maydanoz, tere
Bir de öksürmese pos bıyıklı enişte
Değmeyin teyzemin keyfine

Maltioglu
26-03-2013, 10:27
Kurban
Kuzularımız vardı , biri capar diğeri karagöz
Çapar Yusuf un, karagöz benimdi.
Üzümle beslerdik
Onlar çocuk biz çocuktuk
Zıplar, yuvarlanırdık kırlarda
Koşar oynardık.
Ot yolardık birlikte
Çok yesin , büyüsünler diye.
Arife geldi çattı bir gün
Elbiseler yeni, pabuçlar yeni
Kuzularımızın başında kurdalyeleri
Sabahtı...
Bayram dediler uyandık
Bayramlıkları giymeden bahçeye fırladık
onlar yoktu.. Bayrama gitti dediler
Önümüze yeni pişmiş et sündüler
....

Maltioglu
28-03-2013, 14:22
Yeni geldim bu akşam bu kasabaya
Sıraladım gideceklerimi
Önce sen ,sonra sen ...Sonra yine sen
Bir yerlerim burkuluyor
O sokaktan geçmesem.
Evinin önünde güzelim sümbül kokuları
Pençerelerinde aynı tüller
Hala ordasın biliyorum
Hiç değişmedin
İlkbaharım, baharımsın her mevsim
Ben o aşıklardan değilim
O aşklardan değil benimki
Hiç bir tarafa yazmadım adını
Ne saçının rengini
Ne gözlerinin...
Oralarda bir yerindesin yüreğimin
Hala öyle hayal ederim
Uçarı, aşık.

Maltioglu
29-03-2013, 09:40
Güldürmedi beni kimse
Ne piyango ne de borsa
Yerde serili kuru hasır
Ne çektiysem sizden çektim
Ayağımda nasır, kıçımda basur.

Maltioglu
01-04-2013, 08:28
Bağrımda ektiğin çiçekler soldu
Bir zamanlar gözyaşlarınla sulardın
Hergün
Öksüzüm, sana susadım
Bir ibrik su olsun dök toprağıma
Karacaahmet te karaselviler altında
Mutsuzum

moneycash
01-04-2013, 08:33
sürrealist şiir severmisiniz....


KENDİNİ BEĞEN
İzin verme, onların seni beğenmesine.
Sen kendini beğen.
Onlar seni beğendiklerinde,
Aslında kendilerini beğenir ve severler.
İçlerindeki buz dağı taşır kendilerini, su üzerinde,
Ateş değil…
Bu yüzden derine batamazlar.

Yaptığın hiçbir şeyden pişman olma:
Onlar yeterli etkiyi yaratmak ister üzerinde
Bir adım daha geri atasın diye, negatif.

Kanma iltifatlarına da,
Kendi sesine dön ve hatıralarını karıştır közde.
Sönmek üzere olan en küçük köz parçasının,
Sana ne söylediğine kulak ver:
Bazen sen, sevildiğin bir anı düşünürdün,
Bazen de hoşuna giden, kendince soruları severdin:
“Hiç değişmeyeceksin, öyle değil mi?” diye başlayan
“Ve vaz geçmeyeceksin.”
Diye, hükmünde kesinliğini kazanmış bir cümleyle biten.


okurken bunu da dinleyebilirsiniz :
http://www.youtube.com/watch?v=aOt0_Thx52M

ayse_k
04-04-2013, 08:41
Aynı şehrin ışıklarına bakamamak
Aynı yağmurun altında ıslanamamak
Aynı havayı soluyamamak
Bu kadar mı acıtır yüreği

Çok mu geç kaldık
Ya da çok mu vakitsiz çaldı saatler
Erken mi uyandık sabaha
Doyamadan sevdaya
Bu kadar uzak mı
Nefes kadar yakın olmak
Bu kadar yakar mı
Baska kollarda uyanmak

Maltioglu
04-04-2013, 16:05
Bir sabah uyandığında
Tek başınasın bu yatakta.
Dört mevsim bir araya gelse de
Bir sen etmezdi
Kışın ayazın ayrı, yazın yakışın ayrı
Dalımda çiçektin her bahar
Hazanımda son yaprağımdın
Sol yanıma asılı
Ölemiyorsam sebebi sendin
Sevemiyorsam bir güzeli
Çok mu sevmiştim
Sever miydik gerçekten birbirimizi
Adet yerini bulsun misali miydi
Evliliğimiz
Bitti, boşandınız dedi hakim
Evlenirken o na mı sormuştuk ki
Ya bu çocuklar
Onlara ne demeliyiz
Yüzümüze neden böyle bakıyorlar
Kendi geleceklerine mi
Bizim beceriksizliğimize mi
O bakışlarla anlattıkları ne
Birbirimize öylesine sarılıp
Kendimizden geçtiğimiz geceler
O dağınık yatakta öldürdük aşkı biz

ayse_k
04-04-2013, 18:34
O kadar çok şey soylemek istiyorum ki bazen sana
Icimdekileri koyvereyim diyorum olmuyor
Soylesem aklım razı degil

Bir yanım al götür, tut elini bırakma diyor
Diğer yanım korkudan ürkmüş kuş misali
Sığınacak çatı aramakta

ayse_k
04-04-2013, 18:59
Bu sehrin yollarında yurumek yalnız başına
Doldurmak koynuna kırılganlıkları iki büklüm
Sıkıca kapatmak ele gune karşı fermuarı
Kaçırır saklar mı hüzünlerini karanlıklara

Maltioglu
05-04-2013, 09:52
Okumasını bilmeyene şiir yazdıysan
Dinlemeyi bilmeyene beste yaptıysan
Sevmeyi bilmeyene gönül verdiysen
Ölmeyeni bilmeyene mezar yaptıysan
Senin yatacak yerin var mı
Senden bana kaldıysa sıcak bir an
Tenindir inan her dokunduğumda
Kıvranan bedenin, her şeye susamışcasına
Daha sıkı sarıl ,doymak istiyorum sana
Gittiğinde değil, kollarımdayken özlemeliyim seni

Maltioglu
05-04-2013, 13:55
Tütün rengi akşamlarda
Eteklerinde ne varsa dök
Duygularını da at bir kenara
Üstündekiler gibi
Çırılçıplak
Boğulacaksan bu denizde boğul
Yüzmeye çalışma
Ya da kulaç at
Bir avuç kurallar havuzunda
Belki kurtulursun ,kimbilir
O çok korktuğun
Tütün rengi akşamlarda

Maltioglu
05-04-2013, 16:15
Uzansam şöyle dizlerine
Okşasam saçlarını usulca
Belki hıçkırmassın
Çocuk gibi
Uyur kalırsın göğsümde
Ya da sen yatır beni dizine
Gözlerimi de ört siyah bir bezle
Sonra okşa saçlarımı
Kanlı bayram sabahlarında
Hiç bir şey hissetmem
Uyurum dizlerinde
Uslu bir çocuk gibi

ayse_k
06-04-2013, 00:39
Neden hep iz birakir acıtan seyler?
Neyin bedelini ödüyoruz?
Bir nefeslik cana
Bu kadar yük ağır değil mi?

Maltioglu
08-04-2013, 10:26
Elinde kuru toprak
Nasır tutmuş bir yerlerin
Nisan yağmuru olsam
Yağsam çisil çisil
Beni içine alır mısın
Yeşersek yeniden birlikte
Baş versek buğday gibi
Yeşil ovalarda
Sarı başaklar
Hasadıma gelir misin

Maltioglu
12-04-2013, 11:07
Sanal alemde konuşmak ne güzel
Güzelsen güzel derim, çirkinsen çirkin
Saçını hiç sevmezdim bir kere
Hiç diyemedim o tokayı takmamanı
O renk hiç gitmezdi sana
O ruju sürme hiç diyemedim
Kaş çatman bir alemdi, kıskançtın
Öfken de öyle
Bilmem niye hep sen bilirdin
Sever miydin ki beni çirkinim
Çatık kaşlı kıskanç kadınım
Nerene aşık oldum ben senin
Aynı kökte iki sarmaşık olurduk
Her gece okşardım oçirkin saçını
Ellerimle takardım o tokayı
O rengi ben isterdim sürmeni
Hiç bir koku tutmazdı yerini
Tenini koklardım yalnız tenini
Çirkinim benim

Maltioglu
15-04-2013, 16:47
En uzunuydu mahallenin, en de yaşlısı
Sabah namazı kalkardı giderdi hale
Akşam oldu mu bir elinde gazete
Diğer elinde file,gelirdi aheste aheste
Mangal külünde pişerdi orta kahvesi
Sobanın arkasıydı onun köşesi
Ajansı dinler yatardı erkenden
Yine kalkardı gün doğarken
Denize bakan bahçesinde çardak
Asmada koruklar salkım salkım
Sağda solda çiçekler, karanfiller
Leylak kokusu gelirdi tepelerden
Ortada masa,masada rakı ,yanında kavun
Beyaz peynir demirbaşıydı sofranın
Nihavent faslı yayılırken radyodan
Ud sesleri gelirdi aşağılardan bir yerden
Hicazdan giderdi bir kadın sesi
Mutlu muydu yoksa mutsuz muydu
Rıfat amca yı hiç anlayamadım

Maltioglu
16-04-2013, 13:34
Ürkmüş kuş
Sığınacak çatı buldun mu
Eteğindekileri döküp
Hüznünden kurtuldun mu
Güvendiğin eli tuttun mu

Maltioglu
18-04-2013, 11:30
Dutlara kargalar dadanmış
Kır menekşelerine eller
Sokak lambalarına pervane oldum
Vesikalık resmin elimde
Patikalardan geçtim kırlara doğru
Uçurtmalar uçurdum bulutlara
Cennetin kapılarını araladım
Sordum bilene bilmeyene
Gittin gözlerimin önünde
Seni , bırakmadığın adreslerde aradım.

Maltioglu
19-04-2013, 15:52
Bu gün çok efkarlıyım
Biraz da serseri
Aylar yıllar sonra da olsa
Kapına gelmiş yaşlı bir dilenci
Derdim yok , dermanı olasın
Gidenler unutulur derlerdi
Geri geldim beni hatırlar mısın
Artık elime yakışmıyor kırmızı güller
Üstüm başım dökük derbeder
Beyaz mermer gibi durma öyle
O sevdanın günahı bensem söyle
Susma artık konuş, azat et beni
Şuraya, yanıbaşına bükülüp uzansam
Öylesine yorgunum ki

Maltioglu
22-04-2013, 08:57
İçimde kıpır kıpır bir şeyler
Götürme bizi gittiğin ötelere dedi
Gideceksen sen git bir avuç toprakla
O gün yazmaya çalıştım, olmadı
Geçen ,sen aşım mı oldun dedi birisi
Arada karalar oldum bir iki satır
Dünden bu güne ne kaldıysa heybemde
Başladık bir kere, son nefeste biter son satır

Çocukluğum, sevdalarım aşina olduğum
Kitaplara sığar mı burların hepsi
Kuzularımız vardı kurban deyip kestiler
Dokuzundaydı daha Yusuf um
Kanlı bir bayram sabahı
Küçücük tabuta koyup gittiler
Dut zamanıydı bir sabah
Çivili tahtaya basmış dut için
Karanlık, sessiz odalarda yattı
Son gecesiymiş beni ayırdılar
O gece iyneli fıçılarda yattım
Gül dikenleri kanattı her yanımı
Sabahtı , eve koştum patikadan
Son görüşümdü o nu akasyalar arasından

Onbeşimde aşık oldum,platonikti biraz
Saçı bir yana kendi bir yana , incecik
Savruluyordu evine koşarken
Kadınlar tanıdım farklı farklı
Kimi anam kimi bacım, kimi aşktı yatsı vakti

Maltioglu
22-04-2013, 09:57
Kimine müebbed deyip sonra salıverdiler
Kimine ifade deyip müebbed verdiler
Adaleti batasıca beyinler
Kazısan ne olur o başı
Sarıp sarmalasan, kundaklasan ne olur
İçinde adalet olmayınca
Ben değil okyanus ötesinden dediler
Ahımın ahında boğulacaksın bir gün
Züriyetin de tadacaktır bunu
Aklını başına al nerende taşiyorsan
Gönderde bez parçası değil
Onurlu, ayyıldızlı adaleti taşı

Maltioglu
23-04-2013, 23:28
Eski fer kalmadı gözlerimde
Eski güç kalmadı dizlerimde
Ama seven kalbim hala yerinde
Seni bekler ümitsizce

Maltioglu
23-04-2013, 23:30
At gibi kişnesem, kızarsın
Kuzu gibi melesem, kesersin
Möö desem, inek dersin
Benı de Allah yarattı desem
Sever misin

Maltioglu
23-04-2013, 23:33
Elin kızı sokakta görmüş oğlanı
Baksana demiş, sevdim seni
Kocam olur musun ? Olmuşta
Ne delikanlılar var dünyada
Onlar şimdi çok mutlular

Maltioglu
23-04-2013, 23:37
Şehrin yosmalarıdan kaçtım
Geldim adanın asmalarına
Şişelerde şarap olmuş üzümler
Sarhoş oldum ,ayıldım ayazmada
Serapmış gördüğüm güzeller
Bozuk arnavut kaldırımlaraıdan çıktım
Dibek kahvesi içtim madamda
Ayin sabahı sohbet ettim papazla

Maltioglu
23-04-2013, 23:39
Altmış beş yaş yolun sonu eder
Uzatmalarındayız ömrün
Bundan sorası sağlık, iki büklüm
Elbet göçeceğiz bir gün
Bu el kalem tuttukça
Ben daha çok döktürürüm

Maltioglu
24-04-2013, 12:20
Yağmurda yürüdüm, ıslanmayı öğrendim
Derin suya attılar , yüzmeyi öğrendim
Eski pabuçlarla bozuk düzende
Yürümeyi öğrendim de ,rahmetliye dedim
Çalmayı neden öğretmedin

Maltioglu
24-04-2013, 12:24
Araçlar komvoy olmuş Karacaahmet te
Bir kalabalık bir kalabalık ki , sorma
Belli ki gariban değildi giden
Oysa hepsinin gideceği yer aynı
Hepsinde aynı model kefen

Maltioglu
25-04-2013, 16:08
Ambar darısız, petek arısız, yatak sensiz
Olur mu
Yanımda gölgem oldun, tenimde ben
Kahrımı çektin bunca yıl, gık demeden
Soframda çiçektin en güzelinden
Şakadan da olsa kıyamazdım üzmeye seni
Köşe başlarında beklerdim özlemle
Üşümüş ellerinle koşarak gelişini
Biri ayıracaktı sanki bizi, sarılmasam
Saatlere aldırmazdık, dalardık sabahlara
Dün mü benim olmuştun, yoksa
Otuz yıl mıydı geçen aradan
Farkına varamadık
Bağ bozumu gelmiş, göçmüş kuşlar yuvadan

Maltioglu
26-04-2013, 10:24
Sabah gözümü açtım, yine güneş doğuyor
Değişmemiş ,yine doğudan
Sular donmuş
Nankörler sıraya dizilmiş
Yorgun düşmüş bunca insan
Bu toprağa vatan diyen millet
Uykuda
Kitabe yazmada birileri büyü bozulmadan
Türkçe olmuyordu da bu topraklarda
Şimdi hangi dilde okunacak ezan

Maltioglu
30-04-2013, 10:09
Herkesi dost bildim, herkesi yaren
Hissettirmedim kimseye darda da kalsam
Büktüm boynumu anlar diye insan oğlu insan
Çaresiz , eşşek gelmiş eşşek gidecekler dünyadan
Güneşe döndüm yüzümü gördüğüm yerde
Aydınlığa hasretim, ariflerin içinde
Komşunun gölgesine hasret, nerde o insanlar
Aşk deyip, sarılsaydım dün toprağa
Yeşerirdi , çiçek verirdi bu gün bana
Bazıları çok mukadderdi bir zamanlar
El üstündeydiler, yoktu kibirleri
Gel gör ki kimleri değiştirmedi zaman
Duymaz oldular, eşi , dostu kardeşi

Maltioglu
03-05-2013, 08:32
Nadire teyze

Ahşap, iki katlı evi üç basamaklıydı
Bir yanı siyah tahtalı, bir yanı çinko kaplı
Çatının köşesinde kerkenez yuvası
Cigarası dudağında ,çekerdi efkarlı efkarlı
Hep yerde yatardı yatalak kocası
Evde kalmış kızı kimseyi beğenmezdi
Mahallenin hocasıydı ağır mı ağır
İstediğini sor hemen bilir
Sonunda bir komsere kaçtı körolası
Kocası da ölünce tek başına kaldı
Nadire teyzem boza alırdı bize
Mısır patlatırdı uzun kış gecelerinde
Sırtında hep o eski hırka
Çektikleri buruşuk yüzünde saklıydı
Ama şikayet etmezdi hiç, bazen tuttururdu
Yalnız bırakıp gitme diye bir şarkı
Güleçti, cömertti Nadire teyze
Öyle de gitti bir gece yarısı

Maltioglu
07-05-2013, 09:14
Dün akşam klinikte gördüm seni
Bakışlarımdan rahatsız olduğun belliydi
Sonra bana doğru geldin kızgın, öfkeli
İşte o an bir şeyler karaladığımı gördün
"ressam mısınız" dedin önce, cevap yok
Yüzüne baktım yakından sadece
Keşke burun kıvırıp gitseydin
Ben" ressam değilim " dedim
Seni çizdim mısralarla hece hece
Gençsin ,güzelsin desem ne olur
Tutuldum güzelliğine kendimce
Neler geçti aklından kimbilir
Hayat seninle yaşansa güzel olur
Sonra öfkeni bende bıraktın
Arkanı dönüp gidiverdin sessizce
Duvarlar beyaz, herkes bembeyazdı
Elimde beyaz bir kağıtla kalakaldım.

Maltioglu
07-05-2013, 15:59
Tut elimi , birlikte gidelim enginlere
Kafa tutalım biraz da biz rüzgara, güneşe
Çalalım eşin dostun tanıdıkların kapısını
Tanrı misafiri olalım anılar ülkesinde
Oraların yeşilliğine doyalım bu mevsimde
Sonra da çıkarız yaylaların serinliğine
Kuşları, arıları, kuzuları görelim seninle
Kana kana içelim gördüğümüz pınarlardan
Islanalım yağmurundan her bulutun
Huzur içinde dönelim evimize elele

Maltioglu
08-05-2013, 08:32
İğne iplik bulup dünyanın söküğünü diken bizdik
Umutlarımız uğruna barikatları yıkan da
Aşık olan da bizdik, arardık onu
Bir gülün yaprağında bazen,bazen de betonlar arasında
Yaban güllerinin kokusunda arardık aşkı
Şu kızın gamzelerinde, dudak büküşünde
Arardık belamızı uçurum diplerinde
Ölüm nedir bilmezdik, sadece sevgi, sadece sevgi
Aşkı beklerdik kilometre taşlarında

Maltioglu
08-05-2013, 10:14
Işıklar kesildiğinde neler hissedersin
Kayan yıldızlara bakarım ben karanlıkta
Korkan yüzleri ararım kuytularda
Diplerdeysem, bitkilerin köklerine bakarım
Karıncaların , böceklerin yuvalarına
Denizlerde yakamozlara göz kırparım
Doğuştan ama isem dalga geçerim
Gökkuşağının tüm renkleriyle
Çölde bir vahada ,beyaz asa elimde
Uyurum hurma ağaçlarının gölgesinde
Düşümde seni görürüm, akyşam da olmuş
Çekiver artık siyah perdelerini İstanbul

Maltioglu
09-05-2013, 13:37
Herkesin bir derdi var
Kiminin başında kel,
kiminin karnında yel
Sakin sakin yaşarken bazıları
Yaratırlar kendilerine olmadık dert
Dostluklar bitti gitti
Mesafeler girdi araya
Özgürlüğümü çaldı birimleri
Yine de yürekliyim, hem de hevesli
Dünya omuzlarıma çökse
Ne dertliyim, ne kederli

Maltioglu
13-05-2013, 08:53
Kimsin sen

Sabahın sessizliğinde bir telaşla geldin
Yıkandın, paklandın, kundaklandın
O sessizlikte yumuk gözlerinle uyuya kaldın
Sonra, aşina olduğumuz cılız sesle ağlamalar
Altını kirlettin, baktık temizledik
Gazını da çıkarttık emdikten sonra
Emeklerken yerde ,attığın kahkahalar
Evimi şenlendirdin, geceleri de ağlamasan
Düştün ,oran buran üf oldu, acıdı
Ne güzel oyuncakların vardı, kırardın
İlk adım, ilk patik, ilk anne baba deyişin
Sonra oldun bir deli fişek ,tut tutabilirsen
Önlükler,defterler, çanta derken , birden
Büyüdün, okullu oldun, eve sığmadın
Yaramaz mı yaramaz, ama çalışkandın
Okullar sona erdi , çalışmaya başladın
İşin eşin çocukların derken , bir gün
" Ne çabuk geçti zaman " dedin
Ne çabuk geçiverdi zaman, özledim
Arka bahçedeki ağaçta yine seni sallasam
Düştüğün yerden " üf " oldu diyerek gelsen
Sarılsan kollarıma da ,çocukça ağlasak

Maltioglu
16-05-2013, 15:13
Çıkmazlardayım

Anam Kapusuz Çıkmazı nda doğmuş kasabanın
Tek katlı evleri, tozlu sokakları, kör lambaları
Uykusuzluğun sabahında, gün doğmada karşıda
Tanyeri kıpkızıl. Sahilde yürürken yalınayak
Güvercinler geçiyor, posta nedir bilmeyen
Hiç uçmamışlar, karşı kıyıya yaban
Bu yakada doğmuşum, Şengül Çıkmazı nda
Kuşlar tanıdım gitti mi dönmesini bilmeyen
Çıkmazlardayım, nadasa bıraktım kendimi.

Maltioglu
19-05-2013, 22:30
Sigaramın dumanı

Dün seni bırakmaya karar verdim
Sonra saymaya başladım sensiz günleri
Üç gün oldu, beş gün oldu ayrılalı diye
Olmazki, bırakmak değil aksine özlem bu
Hasret günlerini saymak durmadan
Adını anmamalıyım sileceksem gönlümden
Cebimde tütün kibrit kalmamalı
Odamda kül tablası da olmamalı
Duvarlar sararmışsa dumanından
Yeniden badana olmalı kireçlen
Perdeler is kokmuşsa değişmeli
Odamda ne varsa senden kalan
Üç gün oldu beş gün oldu ayrılalı
Evi, semti değiştirmeli sayıklıyorsam hala
En iyisi taze kan olmalı damarlarda
Yeni bir sevgili olmalı
Ellerim saçlarını taramalı

Maltioglu
21-05-2013, 08:36
Dün bir şey olmadı hayatımda
Bu gün de böyle geçti sessiz sedasız
Bilriz acısını tatlısını
Kahrını çekeriz yaşadıklarımızın
Yarın mı ?
Yarını hangimiz yaşadı ki
Yaşamadıklarımızı hayal ederiz
İşine gelirse , durum bu

Maltioglu
23-05-2013, 10:44
Dün salınarak geçiverdin yanımdan
Peşinden sürüklendim gazel misali
Derinlere daldım sonra ,vurgun yedim
Karıncalar sardı bedenimi, beynimi
Bir kadeh olmadı bir kadeh daha
Yetmişliği diksem kafama az gelir
Nerede o rakı kadehleri nerede sen
Ey İstanbul, ey koca şehir
Yedin bitirdin beni

Maltioglu
27-05-2013, 10:23
Doğumhanede dünyaya gelmeyi bekleyenler
Gelinlik giymiş genç kızlar, damatlar
Akşam olmuş, sofrada iftar bekleyenler
Mekanize olmuş zamanla yarışanlar
Dut yemiş bülbül gibi ,suskunlar
Hasta olup da doktor bekleyenler
Yeşil araçlarla son yolculuğa çıkanlar
Bir yanda acıkmış mama bekleyenler
İktidar benim diyen, gitmeyenler
Karadan havadan, yeraltından
Asla bir yere varamıyanlar
Çok mu sevdiniz bu dünyayı
Alın başınıza çalın, ben yokum artık

brokerüstad
27-05-2013, 12:57
bugün hava güzel
tebessüm edelim dostlar
kimseye kızmayın
mutlu olun, dünya kısa
kimse kimseyi üzmesin
mutlu olup mutlu kalalım

(içimden geldi bencede anlamlı bir şiir oldu :) )

Maltioglu
27-05-2013, 15:54
Hava güzel, temenniler güzel, içimiz hepten güzel
Bir de eşimiz dostumuz, yakınlarımız güzel olsa
Yüzlerde tebessümleri görebilsek ne olurdu
Yirmibeşinde kızını kaybetmiş,eliyle vermiş toprağa
Kontrole gittiydi geçen, geri dönmedi hastaneden
Duydum ki yoğun bakımdaymış, uykudaymış
Eylül sabahıydı selam verdiydi hafiften
Sıcak, dostça bir bakış gözlük üzerinden
Anladım ki bana hoşgeldin demiş
Duvarlar beyaz, çarşaflar beyaz, yüzü bembeyaz
Bildik buraları ,her köşesini tanırsın
O derin uykunda gelinlik kızınlasın
Bir yerlerden aşinasın acıya, kedere
Asuman Hanım dualarımız seninle

brokerüstad
27-05-2013, 20:52
sabah yediğim bir simit
elimde bir çay bardağı
yaz geliyor neyleyim
çayım sıcak simit sıcak
hava nemli hafif bir rüzgar var
bulutlar bembeyaz
geceler ayaz mı olur bilemem artık
akşam yiyeceğim soğan ekmeği düşünüyorum
bir aşkmı sevgimi bilemem
karnımı doyurmam lazım
hiç bir turistik geziye gidemem

Maltioglu
28-05-2013, 13:17
Kuytuda oturmuştum bir gün kedi gibi
Son güneşle kemiklerimi ısıtıyordum ki
Uzuklardan, çok uzaklardan tebessüm etti
Şaşkın ümidini kaybetmiş, biraz da kederli
Önce gönül meselesi sandım, takıldım biraz
Gördüm ki muhteremin gözleri biraz nemli
Yolunu gözler olmuştum, nerelerdeydin
Sonra aksak yürüyüşü dikkatimi çekti
Biraz küsmüş, biraz dargın, keyfim yok dedi
Yıllar ucuza gitti sabır sabır diyerek
Tam şans benden yana dediğimde, yanıldım
Hayal peşinden koşmuşum bunca yıl
Şaşkınım, yalnızlık yakışır oldu bana
Kim yaklaştıysa kuzeyden esti, poyraz gibi
Dondum...
Birini sevdimdi günün birinde ,o da bana kızıp gitti
İlk teklife evet deyip evleniverdi
Bizim hikayemiz güneyden başlar, kuzeyde biter
Dalıver biraz da yarınlara ,hayaller kur sen
Önce ısıt kendini güneşimde biraz
Sonra da kedi gibi gerin, açılsın eklemlerin
Haydi yakışıklım o gün bu gündür
Öteleme hayallerini ,şans yarın seninledir.

Maltioglu
29-05-2013, 13:22
İpler kimin elinde

Sol tarafımda bir şişlikle uyandım bir sabah
EKG çekelim dediler, sonra bir telaş başladı
Kimi anjio istedi, kimi acilen by-pas dedi
Benim bir şikayetim de ydktu aslında , ama
Şansına güvenme dedi doktorun biri, sınırdasın
Bomboş kafayla yatağa attım kendimi
Ne kadar gazete dergi varsa devşirdim
Döndüm durdum yatakta, çarşaf eskittim
Dosyama göz attım bir ara, bakmaz olaydım
Yusufçuk başladı bende ama belli etmedim
Arayanlara biraz dolaşıp gelicem öte tarafı
Bakarsın burda kal derler, dönmem kimbilir
Sabah biri geldi,gün doğarken önlük giydirdi
Diğeri nasıl becerdi anlayamadım birden
Çaktı arkadan iğneyi, sonra sedye...
Hiç bir şey hatırlamıyorum, biraz bitkin
Yine aynı yataktayım, göğsüm bantlı
Oramda buramda sondalar ,iğneler
Dalıp dalıp giden gözlerim bir uyku bir uyku
O gün de akşam oldu, meğer üç gün geçmiş
Yirmi yıl önce bebeğimi kollarımda taşırken
Göğsüm daralırdı , yokuş çıkamazdım
Bana bir şey olmaz derdim içimden
Günaydın dünya, hayırlı sabahlar dostlar
Çiçeği kapan gelmiş, biri de sordu ; Nasıldı ?
Bir şey göremedim ki , sadece kapkaranlıktı
Ne huri, ne Nuri, ne çiçek ne de böcek
İpek böceği geliverdi birden aklıma
Nasıl da yerdi dut yapraklarını hışır hışır
Topu topu iki aylık bir ömür koza içinde
Üretilen bin metrelik ipek iplik
O an düşündüm ,ben ne üretebildim bunca yıl
Bu hayat benim mi, aslında ipler kimin elinde

Telefonlar çaldı ; Geçmiş olsun , sağ mısın ?
Hal hatır soranlar, günaydın arkadaşlar
Dördüncü ayaktaydım, doktora bile asıldım
-Hadi leyn dedi, gülüp gitti.

Maltioglu
30-05-2013, 13:42
Biliyor musun

Ömrümce hiç mektup yazmadım
Ama yazdıklarını hatırlıyorum, geri alsanda
Her şey daha dün gibi
Kışımda yazımda , orak zamanında
Hep yanımdaydın, gönülden prangalı
Taze gelindin bir zamanlar ,hani
Rıhtımlardan yolcu ederdin birini
Kimseye boyun eğmeden yaşadım
Beni sevenle oldum, sevdiğimle
İstedim ,derledim kendi bağımdan
Kulaklarına kirazdan küpeler takardım
Şimdi ufka bakıyorum, uzaklara, çok uzaklara
Sen de anarsın belki gün batımlarında beni

Maltioglu
01-06-2013, 13:37
Vatan aşkının KDV si, ÖTV si ne kadar ?

Yurt sathında Vatan için Cumhuriyet için
Taksim edilemeyen meydanlarda
Vatan aşkıyla sarhoş olmuş ayyaşlar

brokerüstad
01-06-2013, 21:19
hava sıcak yazda gelmiş
meyveler çeşit çeşit
sebzeler bol bol
deniz masmavi gökyüzü açık
yazı seviyorum ne güzel
orman ne güzel

Maltioglu
02-06-2013, 21:37
Yurt sathında vatan için Cumhuriyet için
Taksim edilemeyen meydanlarda
Vatan aşkıyla sarhoş olmuş ayyaşlar
Ben yüzde elliyim diyen şaşkın
Sen bastıkça gazı uyandırdın milleti
On yıldır süren uykusundan
İki ayyaş koymadı bu Cumhurıyetin kurallarını
Bir milleti yeniden şahlandırdın salaklığınlan
Her şeyine ses çıkatmadıysa aptal mı sandım
Türk Milleti bu, yazık tanıyamamışsın
Al takkeni önüne saygıyla eğil onun önünde
Yoksa kötü eğecekler başını darağacında

Maltioglu
04-06-2013, 10:49
Titanik gemisini bildiniz mi ?
Güvertede danslar, şevkli orkestra
Geminin dibi aheste aheste batmada
Gezi parkında ise gençlerdi haykıran
Ağaçlar mıydı, yoksa özgürce yaşam
İstedikleri demokrasi miydi neydi
Dedeleri savaş görmüş, babalar ihtilal
Zalim maskesi takmış üniformalar
Öfkeli, ıslaktı heryer acı biber tadında
Kuşlar bile barınamadı yuvalarında
Kadınlar kızlar gençler meydanlarda
Gündoğdu ,uyandı kabusla ahkamcılar
Kışkırtmaya ne gerek vardı halkı
Damdan düşercesine adi laflarla
Şafak vakti savaşmış bu millet
Torunlar şimdi kendi parklarında
Bir ellerinde gaz diğerinde bomba
Yakıştırabildirn mi kendi vatanında
Beton şehirleriniz sizin olsun, yeter ki
Dokunma ormanıma , gururuma.

brokerüstad
04-06-2013, 11:21
hava sıcak çok sıcak
yazın acaba kaç derece olacak
deniz plaj kum
acaba denizde eğlenebilecekmiyim
ben ne yapacağım yahu
bu sene yine tatil yapamayacakmıyım
bari bir leğen alsam içine tuz atıp
deniz suyu niyetine tatilmi yapsam
çok saçma demeyin bu şiire
ben denizde tatil yapamayacakmıyım
ben tatil yapamayacakmıyım
havai istemiyorum hava temiz bir hava istiyorum
sıcak bir mevsim güzel bir rüzgar
börtü böcekleri görmek istiyorum
denizde balık tutmak istiyorum
dalgalara bakıp ellerimi sallamak gemilere
merhaba demek istiyorum
ben tatil istiyorum

Maltioglu
05-06-2013, 09:08
Benim adım Hıdır, seninki nedir ?
Bazıları ilginç isimler saymada duruşmalarda
Adım Fenasi diyor biri hakime ,arkası malüm
Ne kadar saygın bir duruşma, adil mahkeme
Bir başkası müebbetle içeri alınmış, vak 'ası çok
Hadislerle, ilahi cümlelerle savunur kendini
Sonra da ekler ; Hakimim ,öylesi de var böylesi de
Siz onlardan değilsiniz, biliyorum bunu
Karar ; tahliye
Olmaz ama bir yerlerden hatırlıyorum, okudum
Yaşlandım galiba ,tam olarak nerede ;
Bilemiyorum.

Maltioglu
26-06-2013, 13:20
Bu gün 26 Haziran

Bu gün kükremeye başladı aslanım yine
Dördüncü dünya savaşını kazanmış
Allah Allah nidalarıyla saldırmış düşmana
Allah onları muzaffer eylemiş küfaar karşısında

Kahramanlarım diye bağrına basmış her birini
Kimi sakat kimi yaralı uzanmış yerlere
Düşman değil mi , başı böyle ezilmeli
Allah ın adıyla saldırmişlar düşmana

Bu kadar mı küçük, bu kadar zavallı mıdır ki
O yeri göğü kainatı yaradan, ne büyük sabırmış
O zavallının tekelinde kalmış din, iman
Allah ın adını her yerde kullanıp da insanları
Dinden imandan çıkaran, ey zındık
Hiç mi korkmassın Allah ın gazabından

Maltioglu
09-07-2013, 18:37
Bu sabah dünyamı ben yarattım
Dağları denizleri, kuşları böcekleri
Sonra da boyadım yeryüzünü
Gökkuşağında ne kadar renk varsa
Boyadım.
Gökyüzüne pembe yakıştırdım
Bulutlar bembeyaz kaldı
Karanlık denizlere düşmüştü ay
Bulutlardan olta salladım
Kurtardım.
Yeşil ormanlarda ürkek geyikler
Karacaların gözlerinde bakışların
Yokluğunun hüznü çöktü içime
Kırmızıyı aldım tan yerini boyadım.
Kirpiklerini araladın, bakışlarını özledim
Akşamın karanlığı çökerken odama
Yorganı usulca çekiverdim başıma

brokerüstad
13-07-2013, 13:17
limon nane maydanoz
havuç elma tere
severim sebzeleri
severim meyveleri
hava güneşli
kuşlar ötüyor
deniz berrak
güneş çok sıcak
serinleyecekmi havalar
tatil istiyorum
fakat tatil yapamıyorum
en iyisi sebze ekmek
temiz hava ve tabiat
ormanları seviyorum

Maltioglu
15-07-2013, 18:09
Eğer içinizden '' sen resim çizemessin '' diyen bir ses duyarsanız, her şeye rağmen çizin ve o ses susacaktır.

Vincent Van Gogh

Maltioglu
15-07-2013, 18:33
Recep Şaban derken Ramazan geldi
Beşte ondan evveli diyerek başlardık söze
Çocukluk değil mi şekeri severdik, akideyi
Lokum da bisküvit arasında iyi giderdi hani
Akşam oldumu bozacılar elde boza güğümleri
Bozam kaymak...
Ne güzeldi ramazan geceleri.
İftardan sonra esselaya çıkardık mahalleyi
Para verirdi kimi, kuru yemiş
Kimi de defolun veletler deyip kovalardı
Santral elektriği kesildiğinde kararırdı sokaklar
Hava sanki daha bi ayaza çekerdi
Çoğu kez tekire sarılır uyurdum
O da alışkındı mübarek, tam yatak kedisi
Bir gün radyoda ajans dinlerken susuverdi herkes
Bir korku bir telaş yayıldı yüzlere
'' Başvekili asmışlar '' Ne demekse
O kış hayli sert geçmişti, sonra mayıs sıcakları
Gelmişti uçurtma zamanı
Şeytan uçutmaları yapardık
Çıta alabilirsek marangozdan kasnaklısını da
Deniz zamanı tenekeden gemiler yapardık
Yelkenli
Kaptan olurduk kıyıdan kıyıdan giderdik
Karpuzlar yığılırdı hepsi kesmece
İnanmaya hemen kesilirdi bir tane
Kan kırmızıydı çoğu,arada kelek de çıkardı
Bahçe sinemasını beklerdik cumartesileri
O zamanlar kimler varsa hepsi gitti birer birer
Çekirdek paketi elde, arada sade gazoz gelirdi
Güzelim yaz gecelerinde
Erikleri kirazları dalından toplardık
Talihi tutmak isterdik saçlarından
Çocuk aklımızla ,içinde günah olmayan

Maltioglu
12-08-2013, 16:59
Daha dün gördüm, bir kaç kelime yazmışsın
Bir iki satır, okumuşsun da gözlerin dolmuş
Bilmem neden ağlamışsın onbeşindeki gibi
İlk aşkın mıydı yoksa ilk acın mıydı
Hatırladığın
Boş ver geçmişi her ne yaşadıysan
Şimdi mutlu musun

AAMATÖR
12-08-2013, 17:01
Helal olsun yaratıclığınıza hayran kaldım.Ne de olsa Türküm insanı...:bravo:

brokerüstad
24-08-2013, 22:58
yaz geldi gidiyor
kış gelecek yine
her yer soğuyacak
yağmur yağacak
kar yağacak
belki çok soğuk olacak
sıcakta olabilir
hem sıcak hem soğukta olacak
havalar şimdiki gibi olmayacak
çünkü kış gelecek
şimdi hava sıcak
bakalım kış geliyor
yakıtların fiyatı ne olacak

i-ked
25-08-2013, 00:33
Daha dün gördüm, bir kaç kelime yazmışsın
Bir iki satır, okumuşsun da gözlerin dolmuş
Bilmem neden ağlamışsın onbeşindeki gibi
İlk aşkın mıydı yoksa ilk acın mıydı
Hatırladığın
Boş ver geçmişi her ne yaşadıysan
Şimdi mutlu musun

Alintiladigim satirlar hakkinda
I-ked de karalasin iki satir da
Terkeden, simdi mutlu musun
Geride kalan, gelecekten umutlu musun

Sent from my ME172V using hisse.net mobile app

Maltioglu
25-08-2013, 14:42
Memleket çocuklarıydı onlar
Ya dağa gittiler ya da bağa
Hep kandırıldılar birilerince
Kimi de asgari ücretle fabrika köşelerinde
Aiçincımasızdı onlar acımadılar da
Asgari ücretle yok edilen emeklere
Memleket çocuklarıydı onlar, zehirlediler
Siyaset denen dişlilerle öğüttüler kimini
Cezaevleri yaptılar onlar için
Darağaçları kurdular , astılar
Memleket çocuklarıydı onlar slogan yarattılar
Adalet tokadı yediler direndiler, ağlamadılar
Demokrasiye inanarak beklediler
Parmaklıklar ardında
Memleket çocuklarıydı onlar Bodrum da
Yatlarda katlarda servet katladılar
Rantiyeci oldular da doymadılar
Doyuramadılar aç ruhları
Öldüler, öldürdüler demokrasiyi katlettiler
Memleket gitti , evlatlar sağ olsun

brokerüstad
25-08-2013, 17:15
portakal dalında güzel
limon sarı sarı
tarlada eksem darı
portakal çok güzel nefis
suyu faydalı içmak lazım
kış geliyor c vitamini küpü
akşama çay içicem bitmiş mutfak tüpü

i-ked
25-08-2013, 17:37
akşama çay içicem bitmiş mutfak tüpü

Üstad, mutfak tüpü mü kaldı. 10-15 bin nüfuslu ilçelere bile doğalgaz götürdüler..

Maltioglu
25-08-2013, 21:49
Hani akşam çöker ya gün batar
Bir efkar bastı yorgun argın
Çıkamaz oldum artık karşı yokuşu
Kestanenin dibindeki taşa oturuverdim
Cebimdeki tabakadan biraz tütün sardım
Dumanlar bir tarafa ben diğer tarafa savruldum
1949 un ocak ayı, ocağın da birinde doğmuşum
Öyle derdi rahmetli anam
Temmuz geçti ağustos da geçiyor
Deniz mevsimiymiş, yaz bitiyormuş
Ben şimdi nasıl çıkarım bu yokuşu
Bekliyorum doğduğum günü
Tatile çıkmak, denize gitmek var sonunda

brokerüstad
08-09-2013, 12:32
portakal dalında güzel
limon sarı sarı
tarlada eksem darı
portakal çok güzel nefis
suyu faydalı içmak lazım
kış geliyor c vitamini küpü
akşama çay içicem bitmiş mutfak tüpü



Üstad, mutfak tüpü mü kaldı. 10-15 bin nüfuslu ilçelere bile doğalgaz götürdüler..

portakal dalında güzel
limon sarı sarı
tarlada eksem darı
portakal çok güzel nefis
suyu faydalı içmek lazım
kış geliyor c vitamini küpü
mevsim yaz
akşama çay içicem bitmiş doğalgaz


:)

Maltioglu
09-09-2013, 20:17
Yevmiye döneminde gelmişsin dünyaya
Orta direk yaşamışsin ömrün boyunca
Bildiğimiz açlık sınırında
Gidiyoruz musalla taşına
Dünyanın ekseni hiç şaşmaz döner durur
Kirletmişler denizleri ama yine girerler
Yüzerler misk-ü amber diye bok çukurunda
Siyasetçi ol kurtar kendini sülaleni
At bir kaç nutuk kükre ki bilsinler efendilerini
Olmayan şeyin cimriliğini yapma çalış
Duymasın neyzen alır elindekini
Ne itfaiyenin hortumunu bırakmış
Ne de Leyla nın deli eden şeyini
Konuya bir yerden girmeli amma
Böyle de girilmez lağım çukuruna girer gibi

Maltioglu
17-09-2013, 11:13
Benim karanlığımda
Benim yalnızlığımda
Benim kadehimde anason koksan...
Sana yine zam yapmışlar birader
İçilmiyorsun artık

Maltioglu
17-09-2013, 11:16
Bana acıma
O gözyaşları benim içinse ,boşuna akıtma
Yaşadığımı yaşadım kendimce
Bak hala yaşıyorum seninle
İçindeyim..
Farkında değil misin ?

Maltioglu
17-09-2013, 11:18
Firari
İlk defa okuldan senin için kaytardım
Snra da hesap verdim soran bakışlara
Anlatamadım...
Ben aşıktım sana, sense dünyadan bi haber

Maltioglu
17-09-2013, 11:22
Geldin mi ?
Dur hemen gitmeyelim
Vedalaşmadım daha
Herşeyi o na bıraktığımı bilsin
Kağıdı kalemi
Buraya döktüğüm sevgimi
O havai saçlarını savursun dursun
Madem geldin , hadi kalk gidelim

Maltioglu
17-09-2013, 14:06
Yatalak
Bu gün biter yarın biter derken dört buçuk yıl geçti
Uzunca bir zaman
Posta güvercini oldum er mektubu taşıdım
Top mermileri sekerken sağımdan solumdan
Büyüklerim baş göz edelim dediler, everdiler beni
Askerden dönmüştüm daha yeni
Oğullar oldu, evim şendi. Anam baş köşede
Seksenimdeydi gözlerine yıllar önce karasu indiydi
Bir gün gelip düşecek mişim ben de o köşeye
Düştüm de .. Oldum yatalak ,sayıkladım durdum;
Ben bu hallere düşecek adam mıydım ?
Kaç kez gün soldu karşı dağlardan
Kulağım kapıda oğullar geldi gelecek
Bir de şu ağrılar bitse, gebertiyor meret
Kapıyı çalan da kalmadı
Bir zamanlar en genciydim mahallenin
Dedesi oldum, unutuldum kapı ardında
Eşikten adım atamaz oldum geleceğe
Geçmişle avunur oldum, onu da bir hatırlasam
Aynasın bir odada soğuk bir yatak
Dizlerde derman kalmamış artık
Ben bu hallere düşecek adam mıydım

Hasan.
17-09-2013, 14:15
portakal dalında güzel
limon sarı sarı
tarlada eksem darı
portakal çok güzel nefis
suyu faydalı içmek lazım
kış geliyor c vitamini küpü
mevsim yaz
akşama çay içicem bitmiş doğalgaz


:)

hahaha SA:DSAD

Maltioglu
27-09-2013, 10:44
Selam,
Seni hiç tanımıyorum, bir yerde de görmedim
Hiç karşılaşmadık, tanıştırılmadıkta
Sana şimdi seni anlatsam kalem tükenir
Bilirim yirmili yaşların hafifliğini
Ayakların yere basmaz bir türlü
Koşarsın, akıl bir karış havada
Herşeyi bilirsin
Güzelsin üstelik
Hızlısın, damarlarındaki kan gibi
Seni sana anlatmamı ister misin

Maltioglu
04-10-2013, 10:25
Ambarda darı, ev de karı yoksa
Pençerede perde,yerde kilim olmasa da olur.
Tencere boş, duvarda badana nahoş
Keyfim olmasa da olur.
Bekleyenim yoksa bir yerde
Ayaklar gitmese de olur.
Sobada kömür, başta akıl,
Enginde hiç gemi yoksa
Fener çaksa ne olur, çakmasa da ne olur.

Maltioglu
04-10-2013, 10:30
Ambarda darı, ev de karı yoksa
Pençerede perde,yerde kilim olmasa da olur.
Tencere boş, duvarda badana nahoş
Keyfim olmasa da olur.
Bekleyenim yoksa bir yerde
Ayaklar gitmese de olur.
Sobada kömür, başta akıl,
Enginde hiç gemi yoksa
Fener çaksa ne olur, çakmasa da ne olur.

Maltioglu
08-10-2013, 13:57
MASALLAR

Bir varmış bir yokmuş diye başlayan masallar
Soğuk kış gecelerinde patlayan mısırlar
Pamuk prenses gulyabani neler neler
Kapanan gözlerimiz devler ülkesinde açılırdı.

Mangaldan yayılan ılık bir rehavet
Orman kıralı aslan, tilki kurnazdı derken
Gecelerimiz lambanın gazıyla biterdi.
Sabah bahçeden kınalı horozun sesi gelir
Siyah önlükler annemin kömür ütüsüyle ütülenirdi.

Simit parası ortası delik iki buçuk kuruş
Delikten bağlardık kaybolmasın diye.
Günaydın.
Her sabah yeniden tanıştığım okul.

Maltioglu
23-10-2013, 13:26
SON KIŞ SON AYRILIK

Yüzün solgun,sonbahardı o gün
Mektuplarımı dedin..Resimlerimi
Bir mektubun vardı bende
Bir de fakülteden vesikalık bir resmin.
Aslında her akşam limanda vedalaşırdık
Sen martılarla kalırdın bense enginde.
Ne güzel anlatmıştın tek mektupta kendini
Her akşam rıhtımda kalan dul sevgili
Güya gittin
Ayrılmak böyle mi olacaktı seninle
Hala o bakışlar, alyanssa başka birinin
Son kez ayrılırken limandan
Ayaz yüklü bir akşam gibi çöküyor ayrılık
Hüzün bir başka türlü gözlerinde

brokerüstad
27-10-2013, 21:01
Kış geliyor havalar soğuyacak
herkes yakacak derdine düşecek
kimi odun yakacak kimi kömür yakacak
doğalgazı olanlar gaz alacak
ağaçlar yapraklarını döküyor
saçlarda dökülecek
çünkü kış geliyor kar yağacak
kışında güzelliği var
sonra bakacağız bahar ve yaz gelecek

i-ked
27-10-2013, 21:21
Kış geliyor havalar soğuyacak
herkes yakacak derdine düşecek
kimi odun yakacak kimi kömür yakacak
doğalgazı olanlar gaz alacak
ağaçlar yapraklarını döküyor
saçlarda dökülecek
çünkü kış geliyor kar yağacak
kışında güzelliği var
sonra bakacağız bahar ve yaz gelecek

Akşam üzeri balkon kapısı açıktı, bizde doğalgaz olsa da havada ağır bir kükürt dioksit (odun-kömür kokusu) vardı.

Maltioglu
30-10-2013, 11:29
Bu sabah İstiklal Marşını dinleyerek güne başladım
Çocuk sesleri oldukça coşkuluydu
İnsanların duyması gereken sesler
Bahçedeki akasya ağacı ürpermezki
Okaktan geçen kedi
Daldaki serçe için sadece biraz ürkütücü
Elindeki güğümü yere bıraktı ihtiyar sütçü
Beli bükülmüş olsa da dimdik durdu

Gönderdeki bayaraktaydı gözü
Çocuklar oldukça coşkulu
Bu gün o gün
Cumhuriyetin kuruluşu

Maltioglu
31-10-2013, 14:17
ÜÇ AYLIK

Üç ay sonra nihayet geldi maaş günü
Akşamdan siparişler listelendi
Nereye ne kadar ödenecek o da belli
Çekeceğim para yetse bari
Siyasetçilerin hiç ilgilenmediği kesim
Bankalarda numara alıp beklersin
Veznedar da sorar hepsini mi çekeceksin
Nedir bu emeklinin çilesi
Maaş açlık sınırında, ödemelerse iki katı
Üç ay bekle aldığım sanki elimde kalacak
Bir iş bulup çalışsan isterler katkı parası
Ayıptır yahu, inşallah yaparsınız kefen parası
Düşmez kalkmaz bir Allah tır demiş eskiler
Yaşlılar iş arar hale geldi demiş gazeteler
Kendileri de bir gün bu günü görecekler
Diyecekler nedir bu emeklinin çilesi

Maltioglu
07-11-2013, 17:17
Benden şair olmaz be güzelim

Yuvaya dönüş başka olur sanmıştım
Meyvelerini taşıyamayan dallar gibiyim
Omuzlarım çökmüş kapıdan girdim
Eşikte aynı gıcırtı aynı inleyiş
Loş bir ev etrafta rutubet kokusu
Duvarlarda renkler kirlerle sevgili olmuş
Soluk,karalanmış,buruşuk kağıtlar odanda yerlere savrulmuş
Parktaki gazeller gibi
Özledim elim eline değsin istedim
Seni yazmaya başladım
Gözlerini ellerini saçının rengini
Geceleri yürüdüğümüz yollarda nöbet tutan
Gökteki kıpır kıpır kandilleri
Sen şiir mi yazıyorsun dediler bana
Ben ne zaman şair oldum ki
Seni anlatıyorum seni tanımayanlara
Onbeşindeki halini
Seni yazıyorum gördüğüm o günden beri
Karanlıklarda gemilerin yol bulduğu çakar gibi
Ay ışığında ışıldayan gözlerini yazıyorum
Ben şair olamam, aşık olmadım henüz
Ağlamayı bile beceremem ki
Pençerende ışık görmediğim geceler geçer giderim
Sokak serserisi olurum sensiz, çaresiz
Seni anlatır dururum,adını sayıklarım
Ölümü bekler gibi
Ecel benimle , ben onunla sevgili
Bir gün yerde bulsalar, ölmüş derler de
Kimse bana şair demez ki

Maltioglu
13-11-2013, 10:21
Bunu sen istedin

Küçük çırpınışlarla kıyıya vuran dalgalar üzerinde
başlamışsa inceden bir fasıl
Mazi kanamaya başlar mezbaha gibi
Kanar yüreğim kanar, durduramaz sek rakılar bile
İlk aşk mı desem kimbilir
Kimbilir kiminle evli
Hayatta mı onu bile bilmem
Ayrılık kader miydi bilmem ama
Bunu sen istedin.

Maltioglu
13-11-2013, 10:35
ÇILGINLIK BU

Ne eski mektuplar kaldı, ne de o eski postacılar
O eski aşk mektupları da yok artık elden ele gelen
Posta kutuları zarf dolu. Hepsi fatura.
İcradan mahkemeden gelenler de var arada
Bir kaç firmadan reklam kataloğu, tomarla
İndirim varmış güya
Ben de borçlanmak istiyorum
Gel bir çılgınlıkta biz yapalım seninle
Benimki eskidi,kalbini verir misin bana ?
Söz ,geri öderim
Birazda biz borçlanalım dünyaya

Maltioglu
13-11-2013, 16:13
İmalat hatası

Yalan üstüne kurulmuş yaşam
Adım adım yürüdüğün yolda gördüğün yalan
Ağaçlar yalan çiçekler gibi
Hastanede gördüğün hastalar yalan
Bir hata var bu işte
Gün gelip de ortaya çıkan
İmalat hatasısın sen

Maltioglu
14-11-2013, 11:06
YETİM

Sonbaharda, yaprakları dökülen ağaçlar vardır ya,
Hani göç ederler leylekler, yuvaları kalır bacalarda
Giden sevgililer vardır hani, gözyaşı bırakırlar arkalarında
Çocuklar vardır,yetim kalmış sokaklarda
Yalınayak koştuğum yollarını özledim köyümün
Kurnalarından kana kana sular içtiğim çeşmelerini
Çatısı çökmüş, bacasında leylek yuvası bile kalmamış
Ben evimi özledim.

Maltioglu
19-11-2013, 10:01
Sevdalar gördüm kalplere sığmayan
Mısralarda nakış gibi işlenmiş
On beşinde bir şair göremedim aşka tutulmuş
Tüm aşklara inat, aşıklara ortak olmuş otuzunda
Kimi de yetmişinde yazmaya başlamış
Hatırını soran kalmayınca kapısında.

Maltioglu
19-11-2013, 13:38
Aşk delice bir istektir doyulmayan
Seven pervanedir aşk peşinde yorulmayan
Zaman bir ırmaktır akar gider durmadan
Öyleyse sev gönül bıkmadan usanmadan
Şu üç günlük dünyada, üç günü boşa harcamadan

hanımeli
20-11-2013, 15:53
Dün geceki en güzeliydi düşlerin
Orkidelerin içinde sarı papatyam
Gönül bahçemde herşeyden ırak
Sevgiden aşktan da uzak
Elinde en güzel şarkılardan bir demet
Sarhoşluğu içinde aşk şarabının
Görmeden geçti
Gitti ta uzaklara
Bir kez bile dönmedi
Bakmadı arkasına
Belli bir hoş
Bir hayli sarhoş.
Yolculuk uzun
Sarp kayalar dikenlerle dolu
Hayat kısa
Gün seli akıp gidiyor
Uzaklara
Ta çok uzaklara

Maltioglu
21-11-2013, 17:01
VEDA

Gözyaşı da olsam dökme beni yerlere
Ben seninim hala anlayamadın.
Rengi ellerin olsa da
Hep ben varım o gülün kokusunda.

Yol göründüyse akşamdan
Talih bu ne çıkarsa bahtına.
Elveda diyebileceksen giderken anılara
Üzülecek ne kaldı bizim için (yarına).

brokerüstad
21-11-2013, 20:46
kış geldi havalar soğumaya başladı
patates soğan telaşı başladı
şimdi yağmurlar başladı kar yağacak
dert başladı kömür doğalgaz yakacak
belki kırık kiremitlerden yağmur akacak
denize girilmez artık, suda yüzülmez
çünkü havalar soğuk hasta oluruz
pazara gitsek, meyve olsada
yazın ucuzdu şimdi pahalı buluruz
ben şiirmi yazdım bilmiyorum
fazla detaya girmiyorum
gitti gitmek üzere sıcak havalar
herkese iyi akşamlar

brokerüstad
21-11-2013, 20:52
akşam olunca karanlık çöker
gündüz olunca hava aydınlık
elimde bir bardak aklım çayda
bu dörtlüğü yazdım bir anda

brokerüstad
21-11-2013, 20:55
şiir yazmakmı ,okumakmı zor
aklımda sevgilim içimde bir kor
sevmekmi kolay sevilmekmi zor
gelde aklını bu işlere yor

mandalina
21-11-2013, 21:14
Adımdır mandalina,
Sağlık veririm sana.
Pek sevimli meyveyim,
Bol bol yiyin bakalım.

i-ked
22-11-2013, 03:33
"Sırf birisi "İyi geceler" demediği için, İyi geçmeyen geceler vardır" der Pablo Neruda,
İyi geceler, her neredeysen ayran gönüllüm :) iyi geceler diyorum BİZ katili olsan da
"Sırf birisi "Seni seviyorum hayatım" demediği için, İyi geçmeyen hayatlar vardır" der i-ked
Seni seviyorum, seni seviyorum, seni seviyorum yanlış zaman, yanlış mekan ve yanlış insan

Düz yazı gibi oldu şiir, şiir de ne ola ki?
i-ked şu an izliyor Almost Human dizisini ancak aklı başında değil
Yine eski defterleri karıştırıyor, peki ya bu eski ne demek?
Neye, kime göre eski? Hala birşeyler hissettiriyor, gülümsetiyor, kısacası etkiliyorsa eski ya da yeni klasik olmuştur.

Sender: "Papatya" <+90...>
Recipients: i-ked
Time: 2009-04-17 21:32:40
Content:
Seni coooooooooook seviyoruM

Sender: "Papatya" <+90...>
Recipients: i-ked
Time: 2009-04-17 23:54:20
Content:
... datar iyi geceler mavish pcli djemil muck kcum seni seviyorum

Sender: "Papatya" <+90...>
Recipients: i-ked
Time: 2009-03-11 02:37:56
Content:
Iyi geceler tatli ruyalar mujjjk kjuuum biricigiM

Maltioglu
22-11-2013, 09:29
Yaş odunu koydum sobaya
Çıra bile yakmaz
Pireler yandı sansın
Gerisi fark etmez

Maltioglu
01-12-2013, 21:29
Var mı aranızda bir delikanlı denize girelim aralık ayında
Diplerdeki en büyük faylara girelim
Dünyayı ikiye bölelim bir kürdanla.
Var mı içinizde bir uçuk, uçalım hadi
Hava olmasın varsın, uzayda yüzmeyi öğrenelim.
Yıldızları toplayalım birlikte
Sepet sepet samanyolu dolduralım
Kış geldi bak biraz da güneşe gidelim,
Gitmişken ateş dolduralım mangalımıza.
Var mısın ?

Maltioglu
02-12-2013, 12:04
İnsanız biz
Seven
Gülüşümüz aynı
Gözyaşımız aynı
Acımız aynı
Cinsiyetimiz de aynı olur
İnsan gibi severken birbirimizi
İnsanız biz
Acımasız
Bazen de hayvanlaşırız
İnsanlığımızdan utanmadan

Maltioglu
11-12-2013, 14:15
Sakın küçümseme
Her şey o bakışta saklıdır
Bazen aşk
Bazen bin pişmanlık
Yada anlayamadığın gizli bir düşmanlıktır.
24-08 nöbetinden çıkmışsa gözlerim
Bilki perde dün hiç kapanmamıştır.

Maltioglu
11-12-2013, 14:52
Uzun uzun anlatmaya ne gerek var
Karar verdiysen gitmeye elinde bir valizin olacaktır.
Anmak istediğinde eski dostları
Anılar önünde boy boy sıralanacaktır.

Maltioglu
11-12-2013, 14:56
./.
Ekmek istersen toprağı
Tohumlar sıra sıra saçılacaktır
Hasat zamanı geldiğinde ister gülü kokla
İster biçiver tarlandaki başakları.
Vade gelmişse gideceksin
Kullanılmamış esvaplar içersinde
Elinde ne valiz olacak
Ne de buğday başakları.

Maltioglu
23-12-2013, 10:33
Onur savaşı

Ne günlere kalmışız ekmek yok un yok,
Ambar tamtakır, içersinde fare bile yok.
Bir gün daha biterken, gökyüzünde güneş
İnsanlarda haysiyet yok şeref yok.

Çocuklar yalınayak, elbiseleri yırtık
Saçlar tarumar, ruhlar şımarık.
Adamaın oğlunda palto beş bin liralık.
Biri sekiz milyon dönüm arazi kapatmış

Vergi soran yok.
Diğeri rakip, altı milyon dönümcük almış,
Dur, ne yapacaksın bunu diyen yok.
Duysan hiç düşürmüyorlar ağızlarından da Allah ı,
Dedeleri nerede , biri onlara hatırlatmalı.
Dönümlerce arazilere mi gömülmüş mezarları .

Erasure
23-12-2013, 15:45
Sn.Maltioglu, metro fm'de aragaz isimli bir program var.
Kadir Çöpdemir ve Pascal Nouma sunuyor. Vaktiniz olursa Podcast'ten veya
metro fm üzerinden sabah 07:00 - 09:00 arasında yayınlanan şiirleri bir dinleyin.

Kesinlikle gülme krizine gireceğinizi düşünüyorum. En uydurma şiirler orada :he:

Maltioglu
24-12-2013, 11:23
"HERKESİN" POLİSİ...


ne "kaldırımda yatmak" destan;

ne "eldeki tespih" hüsran..


ne "küflü kumanya" yiyen kahraman;

ne "lahmacun" yiyen oyunbozan..


utanmaz rüşvetçinin

haksız rekabetçinin

doymaz sitasetçinin

suçuna polisi çekmeyin..


karaların akların

gasp edilen "hakların"

kirli ittifakların

içine polisi çekmeyin..


birisi ordan gaz verdi

biri "komplo" dedi durdu

herkes göreceğini gördü

boşuna polisi çekmeyin..

İmza:

"bir yerin" değil, HERYERİN,

"birinin" değil, HERKESİN polisi...

Can Özçelik

Odatv.com

Bu da bir şiir. Amaç o an ki duygular. Bazen öfke oluyor bazen sevgi ama sonuçta yazılıyor bir kere.

brokerüstad
24-12-2013, 19:46
akşam oldu karanlık bastı
hava soğuk buz gibi
limonata yazın içilir buz gibi
nar suyu portakal suyu
çok severim çok
boza içilir kışın
boza güzeldir nefis
bu şiiri yazdım
çayımı içerek çok güzel

brokerüstad
24-12-2013, 19:47
elma nar portakal maydanoz
içerim güzel bir gazoz
faydalı şeyler ne güzel
içeriz güzel güzel

brokerüstad
27-12-2013, 21:55
patates bu sene çok pahalı
havalı da havalı
yazın güneşten
kış zamdan kızarmış domates
yiyemem artık pahalı çünkü
ben de yaparım plates
spor faydalı yaparım yürüyüş
takma kafana herşeyi en güzeli spor

Sn hocam dahi anlamindaki de da ayri yazilsin :-)
Pilates topumu kestim attim, sporsuz bir hayati da :-) spor olsun diye devam ettiriyorum.

i-ked
29-12-2013, 08:43
Uyandirdin beni sabah sabah
Hem de yalanlarinla her sabah
'BIZ'im olmadigimiz dunyada
Guncel ne olmus okuyorum vah vah

Yazmak, bana gore degil siir yazmak
Yazilmak, bana uymaz sarisina, kumrala yazilmak
Yazmaksa melonkolik ani yazmak
Ya su an? An itibari ile usuyor ve ozluyorum...

Sent from my ME172V using hisse.net mobile app

brokerüstad
29-12-2013, 17:07
içimden geldi döktüreyim biraz :)

adam gibi çıkıpta ,'' seviyorum seviyorum ''diyen varsa
sevene de sevilenede helal olsun derim
sevipte, sevilmeyip keder çeken varsa
sevene helal, sevmeyene yamansın derim

brokerüstad
29-12-2013, 17:20
Meyveler meyveler
Nerde kaldı sebzeler?
Elma ,Armut ,Kivi
Bir elimde çekiç ,bir elimde çivi
Şarkı söylüyorum içimden geldi
Beni aşka çeken yumuşak bir eldi
Sevdiğim kız bana hiç söylemedi
Saçları gerçek değil aslında keldi
Aşka inanmıyor artık sevmiyorum
Ben sevsem ne olur sevilmiyorum
Bu nasıl şans ben bilmiyorum
2014 geliyor şans diliyorum
Aşka bilet aldım, amorti çıkmaz

''Aşka bilet aldım amorti çıkmaz '' yav bu söz belki asrın sözü olabilir yahu :kahkah:

i-ked
29-12-2013, 17:21
Severken iyiydi de
Sevmezken mi kötü oldu
Hayır!
Anlamak istiyorum

Neden sevmezken "Seviyorum" ya da
Neden severken "Sevmiyorum" dedi.
Adam gibi çıkıp da söylendi mi?
Hmmmmmm. Hayır!

Bu daha uzar gider
Çekilenin adı, keder?
Yıllarca hep kaçınıldı "Eller ne der?"
Ne olduğu gibi görünüldü ne de görünüldüğü gibi olunuldu.

brokerüstad
29-12-2013, 17:31
geliyor ikibin ondört
ikibin onüçün üstünü ört
yeni sene geliyor gene
eski sene gidiyor yine !
anlamadım bu ne iş?
gidiyorsa neden geldi ?
geliyorsa neden gidecek
gelirken iyide !
giderken neden kötü !

i-ked
29-12-2013, 17:43
2014

2 anlamı korku bu rakamın
Daha da kötü bir yıl olmasından korkuyorum

0 anlamı ben yani i-ked bu rakamın
Ben, "0'a 0, elde var 0" bir başıma anlamsız oluyorum

1 anlamı sevgi bu rakamın
Küçük kızımızın adı olacaktı; Mayıs 2009'dan beri kimse söylemedi, sevilmiyorum.

4 anlamı öpücük bu rakamın
Ilk kez 5 Kasım 2006 akşamı 19:00'da öpüldüm ve 6 Kasım 2013'te alınan mahkeme kararına göre sevilmiyor, istenmiyor, özlenmiyor, öpülmüyorum...


iPad 'den Tapatalk (http://tapatalk.com/m?id=1) aracılığı ile gönderildi

i-ked
30-12-2013, 08:08
Günaydın yalandolan dünya

Şiir ne eklesem Hmmmmmmm

2 satır yazmak gerekirse
Hatunlar erkeklerin elindeki kirse
Birçok ele bulaşan benimkisi çıkmıyor
Her ne menem kimyasal içerirse...

Sakız yazısı gibi oluyor bunlarda neyse
1 gün daha gereksiz yere yer işgal edilecek
7/24 yazıyoruz...
07:24 30.12.2013 koskoca 1 yıl daha yalnız geçti

Gıcık...
iPad 'den Tapatalk (http://tapatalk.com/m?id=1) aracılığı ile gönderildi

i-ked
31-12-2013, 08:08
Anı yazmak,
Ölümün elinden kurtarılanlar
Şiir yazmak,
Duygulardan arta kalanlar


iPad 'den Tapatalk (http://tapatalk.com/m?id=1) aracılığı ile gönderildi

Maltioglu
31-12-2013, 15:40
Hastayım sana

Bu gece elimde maşa, mangaldaki külleri eşeledim
Hatırlarmısın ilk eve gelişini, genceciktin
Bakıyorum yıllar yüzümüzde çizgiler çizmiş
Çalışıp çabaladın, arada çocuk da yaptın
Bazen darılıp küssen ,sonra döner öperdin
Zaman zaman da başımın etini yerdin
Arada bir şarkı tuttururdun makamını bilmeden
Kızdın mı bir başka olurdun
Çocukça doldururdun tuzu en sevdiğim yemeğe
Ah be kadınım
Hastayım sana
Bilirim kimler kimler istememişti ki seni
Beni de bilirsin, gençlikte uçarıydım hani
Onunla düşmüşüm, bununla kalkmışım
Sonunda da sana abayı yakmışım
Ah be kadınım
Hastayım sana.

i-ked
31-12-2013, 18:15
İnsanlarda tatlı bir telaş
Özel günlerde takip edilen gelenek görenek
Aile bile zorluyor ya iş ya eş
17:13 Bitti 17:14'e yolculuk
Hala dersteyim bugün 10 saat

EvoPAD V1022 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

i-ked
01-01-2014, 08:59
Nasıl başlarsa öyle biter.
Öyle mi sevdiğim Bihter
Askerlikte en düşük rütbe er
İlişkilerde de i-ked hala rütbesiz asker

İngilizce öğretimindeki kurlar
Beginner, elementary, intermediate, advanced
Beginner i-ked kısıtlı kelime dağarcığıyla ne yaparsa yapsın
Yetmedi, yetmeyecek advanced papatyaya

EvoPAD V1022 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

brokerüstad
01-01-2014, 12:00
yeni yıl geldi yine
eski yıl gitti yine
What is yor name
nasıl geçti anlamadım bu sene
This is a pencıl
This is a door
bu sene galiba
geçecek yine zor

brokerüstad
01-01-2014, 12:06
elimde çay bardağı birde kek
seni düşünüyorum aklımda sen
elmalı turtamı yesem portakallı kazmı?
boşverdim bunları en güzeli çiğköfte
anlamıyorum bilmiyorum pizzada ne var
lahmacun en güzeli tadı çok güzel
ben eski yolunmuş leziz tavukları istiyorum
hazır tavuklarda lezzet yok anlamıyorum bilmiyorum
fakat neden bu lezzetler yok
neden hormonlu gıda çok
sağlıklı yiyecekler istiyorum
ağaç dikelim fidan dikelim
ormanları sevelim kuşları sevelim

i-ked
02-01-2014, 08:10
Sadakat
Sad = üzgün
Ak = beyaz
At = avrat, pusat

Sadakat
Sad uzgun
A adi lazim degil
Kat giyinir lahana gibi kat kat

Kimde sadakat arıyorsun ki
Karakterini, gecmisini biliyordun
Oyle bir durumda sadakat aramak
Genelevde bakire aramak gibi

Tabletim de ''O'' gibi
Aramizdaki elektrik
Burunlarimiz degdiginde bile kivilcimlar cikarken
Artik sadakatsizin sarji bitti.

10.1 inc tabletimin sarji bitti
7 inc ile birseyler ekledim
Iliskide oyle degilim
Beklerim sadakatle, gun gelir fis takilir sarj olunur, desarj olunur.

Sadakat
Guven saygi sadakat
Olmazsa olmaz
Guvenmiyorum, saygi duymuyorum sadece sadakat mi bekleyecegim

EvoPAD V1022 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

i-ked
02-01-2014, 09:11
http://i.hizliresim.com/e5G1DK.jpg

1 saatimi aldi bu sacmaliklar ise gec kalacagim

Maltioglu
02-01-2014, 11:27
GELDİ GİTTİ

Bir geldi bir gitti soyadı gibi
Hiç ütü yüzü görmemiş pantolonu
Her zaman guruldydn karnı ile.
Üçüncü sınıf yaşadı
Zaten üçüncü sınıftaydı
Bir üst sınıfa geçemeden göçtü gitti.
Tabutunu taşıyan kendi gibi dört kişi.
Oysa darphane gibiydi umutları
Soyadı gibi geldi gitti
Tokların yanında şimdi mezarı.

i-ked
02-01-2014, 12:00
GELDİ GİTTİ
Üçüncü sınıf yaşadı
Zaten üçüncü sınıftaydı
Bir üst sınıfa geçemeden göçtü gitti.


:) 2'den 4'e atlayan, 3. sınıfı okumayanlar da var
Sanki geriye kalanlar sürüdeki davar
Sınıf farkı, kast farkı, cinsiyet, köke, dil, din, mezhep farkı
Ne kadar da çoklar, aslında hepimiz değil miyiz etten kemikten mürekkep! Farkı?

02/01/2014 11:00 Guk guk, saat? Unutmaya yüztutmuş duygular : çift sıfır, hiçlik, boşluk i-ked.

Maltioglu
02-01-2014, 12:38
İnsandan geriye ne kalır, hoş bir seda belki.
Dün ; benim memurum, benim işçim, benim köylüm... diyenler yönetti
Bu gün ; benim lazım, benim kürdüm, benim şoparım diyenler varken
yetmedi ; benim sünnim, senin alevin, yezidin...

Ben ne yapmışım ki bu dünyaya ?
Üç kuruşa beş takla
Otuz beşe taze bakla
Mevsimi de geldi, yoğurtlusu güzel olur.

i-ked
03-01-2014, 08:12
Hayat

Niye yasiyoruz
Hsyat ne? Heyhat!

Sent from my ME172V using hisse.net mobile app

i-ked
04-01-2014, 08:24
04.01.2014 07:24

Maskeli Dunya

Herkesin içinde gizlediği bir kendisi vardir.
Sizin gerçek hayatinizla yaşamak istediğiniz hayat arasinda farklilik var midir?
Yani hemen hepimiz sokaga ya da iste diger insanlarin onune cikarken maskeliyizdir.
Hatta kimi zaman kendimizden hatta ve hatta tanridan bile gizlenmisizdir

Cizmeli kedi, maskeli kedi
Maskeli papatya sevdi, sevmedi
07:07 de kulaklarima, oradan da beynimin icerisinde yankilanan ''seni seviyorum'' geldi mi gelmedi mi
Yoksa hepsi de maskeli dunyada, ideler dunyasinda, holografik evrende yanilsama mi?

Bilmiyorum, anlayamiyorum
Maskelerin ardindakini goremiyorum
Sevdigim ve seven yerli mali papatyaM misin; aldatan, kullanan, kandiran, terkeden, sadakatsiz yalanci el'mali misin
Nankor kedi miyim neyim, bilmiyorum. Ne zaman maskeliyim ne zaman sade makyajsizim kendi kedi mi bile bilmiyorum



Küçükken aldığım dışı güzel,
İçi hep çürük çıkan elmalı şekerler gibisin.
Aranızdaki tek fark; O elmalı,
Sen ise el'malı.

Cemal Süreya





Sent from my ME172V using hisse.net mobile app

i-ked
05-01-2014, 08:50
07:49 05/01/2014 pazar sabahı. Tamam çalışanlar da var ama birçokları için sabahın körü... i-ked için de Çalıntı Hayat

http://www.antoloji.com/calinti-hayat-siiri/

"Seni seviyorum" yalan sözleri ile gözlerimi açtım
S@@T oldu 07:7x7 ne kadar da yalancı küpü, hadi kaçtım

EvoPAD V1022 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

i-ked
06-01-2014, 08:11
Sesler

En güzel seslerin
Para, su ve senin sesin
Olduğunu söyledin
Yine günlerden pazartesin

Ve sessizliğin sesi
Tüm sahip olabildiği
Ve sensizliğin pesi
Tüm hissettiği

07:11 06/01/2014 yalandan sevgi saati, bir de Talas Savaşı galiba... Yok değilmiş o 751'miş. 711 Tarık Bin Ziyad ile ilgiliymiş hani şu gemileri yakan...

http://tr.wikipedia.org/wiki/Dosya:Tarik_ibn_Ziyad_-_.jpg

Bizim gemileri kim yaktı acaba?


iPad 'den Tapatalk (http://tapatalk.com/m?id=1) aracılığı ile gönderildi

i-ked
07-01-2014, 01:19
Artık şiir yok, saçmalamak yok artık!
Küçükken giydiklerim bile abimden artık
"Seni seviyorum" deyip öpen dahi öğrencilerimden artık
Ne gereği var, sessizliğe gömülür i-ked artık!

https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.net/hphotos-ak-frc3/530813_10151376124447417_1564648667_n.jpg

Gözlerimi kapar, olmak istediğimi olurum. Kah konuşur, kah sevişirim. Hayallerimde...





Benim için bu konu kapanmıştır. Artık ne şiir, ne de yazı yazacağım. Sevgi yerine nefret beslemeye çalışacağım. Artık dua filan da etmeyeceğim, boş işler... Şimdiye kadar tanıdığım bütün insanlara kısa kısa mektuplar hazırlayacağım. Bu zaten birkaç ayımı alır. Sonra gidebilirim hayallerime...

07/01/2014 00:19

Maltioglu
08-01-2014, 16:25
Çok acıkmıştım
Alt tarafı ortaya bir karışık istedim
Memleketi karıştıracaklarını nerden bilirdim