PDA

View Full Version : İnternet hukuku



yeter
04-09-2008, 03:20
İnternetde bazı sitelere (en bilineni youtube) yasalara aykırı görülen içerik ve yayınları nedeniyle erişim mahkeme kararı ile yasaklanmış durumda.

Bu durumda bu sitelerden faydalanmak isteyenler ya DNS ayarı ile ya proxy veya küçük bir programı kullanarak bu sitelere erişim sağlayabiliyor. Bir başka yöntem ise ktunnel gibi başka bir internet sitesi üzerinden programlara ulaşmak.


Hukukçu değilim. Ancak burada büyük bir çelişki olduğunu düşünüyorum. Bir mahkemenin yasakladığı bir siteye değişik yollardan erişmek de suç değil midir?

Bunun başka şekildeki örnekleri.. Sağlıksız gıda üretimi yapan bir işletme mahkeme kararı ile kapatılıp kapısı mühürlendiğinde, işletmecisi arka kapıdan bir yol açarak ya da bacadan girerek üretimine devam etse mahkeme ya da sorumlular "ön kapıdaki mühür yerinde" duruyor diye hiçbirşey yapmadan seyreder mi?

Ya da kaçak bir bina inşaatı durdurulmuşsa buna yasalara aykırı olarak devam etmek mümkün mü? Mahkeme kararına karşı çıkmanın ya da bu kararı bypass etmenin günlük yaşamda mutlaka bir karşılığı ve yaptırımı var. İnternet ortamında engellenen sitelere erişimin neden bir karşılığı olmaz.

Oysa çok değil bundan 2-3 yıl önce bazı yüksek eğitimli kişiler internetde müstehcen içerikli sitelere girdikleri için kelepçelenip götürüldükleri haberleri yayımlanıyordu ardarda. Aslında bu da apayrı bir ucube doğrusu bence. Herhalde dünyada ikinci bir örneği İran, Arabistan gibi molla rejiminde ya da Afrika ülkelerinde bulunabilir. Bu tür yayımları yapan sorumlulardan hesap sormak varken sadece erişimciye ceza vermek/verebilmenin hukuki mantığını anlamıyorum. Bu mantık diğer yasaklanan sitelere ulaşan internet kullanıcıları için uygulanabilir mi? Uygulanırsa ne gibi sonuçlar çıkar? Ya da bu tür sitelere erişim yöntemini açıklamak gibi kullanıcılara iyilik yapmanın hukuki karşılığı ne olabilir?

Yine başka bir ortamda verilebilecek binlerce örnek arasından birini vereyim. Bundan birkaç yıl önce seçimlerden bir iki gün önce çok satan gazetelerden biri seçim yasaklarına aykırı olarak seçim tahminleri yayımladı. Bu da yüzbinler satan gazetenin hem basın hem de internet yolu ile yasalara aykırı yayını milyonlara ulaştı. Ancak gazete hemen toplatıldı. Oysa iş işten geçmişti. Bilgi herkesin zihninde yer bulmuştu. Bu durumda bu bilgiye sahip olanlara ne yapıldı? Ya da istense de bir şey yapılabilir miydi? Bu zaten pratik olarak mümkün değil.

Kısaca pratik olarak hiçbir karşılığı olmayan internet ile ilgili hukuki düzenlemeler yeninden gözden geçirilmeli.

bironbir
04-09-2008, 03:29
google da da bir dünya aykırı yayın var onu da kapatsınlar.

GÜRKAN
10-06-2010, 10:41
İzmir'de dün başlayan Bilişim Hukuku Kurultayı (www.ubhk.org) öğleden sonra yapılan panelde "İnternetin Özgürlüğü" tartışıldı. Panele Gazi Üniversitesi adına katılan Prof.Dr.Korkmaz Alemdar, bizim özgürlüğünü tartıştığımız internetin aslında bir denetim aracı olduğunu söyledi.

"İnternet bunun en -enformasyonun-sonudur. Olağanüstü bir teknolojij destekle bugüne geldi. 2.dünya savaşı sonrası denizaltı kabloları, uydu olanakları vs derken gelişti ve pazarlanacağına inandıkları noktadan beri de yayılmaya başladı.

Herkes internet bizi bilgi çağına soktu diyor. Madem öyle, ABD'nin çok seçkin hukuk büroları işlerini internet üzerinden yapıyor mı? Bilgilerini buraya koyuyorlar mı? Hayır.
Onların bizden çok bildikleri şey şudur; “İnternet dünya üzerindeki en büyük denetleme aracıdır”.

İnternet, kime, nereye kadar yarıyor? Sözcük denetimi bile yapıyorlar.

İnternetin herkese sağladığı yararların dengesi olmalıdır.

Ama bizim nereye baktığımızı bile takip ediyorlar. Türkiye bunu çok dramatik bir şekilde yaşamaya başladı. Bir yarar var ama bunun nereye kadar olduğunu ayırdetmek lazım.

Microsoft bile bazen Amerikan hükümetini tedirgen edecek kadar çok şey biliyor. Çünkü herkes onların sistemi üzerinden mail yolluyor. İstese bakıyor.

İnternetin özgürlük meselesi bir ütopyadır

ITU 2 tane toplantı yaptı. 100 lerce uzman Cenevre ve Tunus'ta biraraya geldiler. İnternet'in her ülkeye, her eve, her bireye ulaşması hedefleniyordu. Amerikalılar bu toplantıya çok ucuz bir bilgisayar yapacakları sözü ile geldiler.

Orada İnterneti kim yönetecek sorusu soruldu. Bazıları BM ya da Unesco gibi bir şemsiye altında yönetilmesini istiyorlar ama interneti ABD'de bir şirket yönetiyor. ABD hukukuna bağlı bir şirket.

2005'den bu yana her yıl toplantı yapılıyor. Bu toplantılarda sonu gelmez tartışma kim yönetecek? Fransız De gaul'e Fransız gazetesinin statüsü konusunda soru sormuşlar, hükümetten bağımsız olma arzularını söylerken, de Gaul sormuş “bunlara parayı kim veriyor?” diye. Türk atasözü var “Parayı veren düdüğü çalar”. Fransız gazeteciler de hükümetin seçtiği genel müdür ile çalışırlar.

Gazetecilik Deneyimlerini, Radyo ve TV'na yansımasını anlamadan İnternet Anlaşılamaz

İnternet özgür mü? Hayır desem inanmayacaksınız. Basın özgür mü desem evet diyeceksiniz. Nasıl özgür olunacağıi, maddi koşullarla ilişkili.

İnternet özgürdür, çocuklar istedikleri gibi girip, istedikleri yere girerler. Ama ailesinin izin verdiği ölçüde.

Kendi ülkemizin internetini konuşurken, hayaller peşindeki teknolojiyi değil, ne ölçüde kullanılabileceğini, ne kadar alan bıraktığı üzerinden konuşmak lazım.

Sadece internet üzerinden kafa yormak değil. Gazetecilikteki deneyimleri, radyo TV'na yansımasını düşünmeden interneti anlamak kolay değildir"