PDA

View Full Version : Kalp ve Damar Hastalıkları



drcz
02-01-2009, 01:24
Kalp ve Damar hastalıkları ile merak ettikleriniz? Sorun cevaplayalım.:notr:

drcz
02-01-2009, 01:27
Kalp ve Damar Hastalıklarını artıran nedenler:
1. Sigara
2. Alkol
3. Obezite ( özellikle karın çevresin)
4. Sedanter (harektsiz) yaşam
5. Aile öyküsü ( Ailede 55 yaşından küçük kalp krizi geçiren olması)
6. Şeker hastalığı
7. Düzensiz Yüksek Kan Basıncı (tansiyon)
8. Yüksek Kolesterol
9. Bazı metabolik hastalıklar

GÜRKAN
02-01-2009, 19:14
Kalp ve Damar hastalıkları ile merak ettikleriniz? Sorun cevaplayalım.:notr:

Sn.drcz;

Öncelikle topik hayırlı olsun.

Ama kimse birşey sormazsa kimseye kırılmayınız...umutsuzluğa hiç kapılmayınız.

Topikte dikkatleri çekecek bir atraksiyon olmazsa işiniz zor.:notr:

Zira bu forumda ekonomistlerden daha çok doktor meslek grubu var.

Öyle yada böyle herkez doktor..herkez yanıtlanacak soru bekliyor işin aslı.

google herkezin elinin altında..kes/yapıştır!:mut:

Borsa konusunda ise üstad denilebilecek kişi sayısı iki elin parmaklarını geçmez bana göre.Kolu,bacağı kafası ve .aşşağı ile bütün bir Voltran çıkar mı ondan bile emin değilim.Parçalar birbirine gaz veriyor ama üflesen dağılacaklar gibi de bir izlenim alıyorum.Fazla detaya girmeyeyim,zira alınganlık desen var..narsistik öfke desen gani.Ama haklarını yemeyelim adam "ben şeyh değilim!"dese de müridler hiç değişmiyor.Bu kapıkulu askerleri günü gelince sonra herkese hesap sormaya başlıyabiliyor "vay efendim adam doları aldıktan bir saat sonra aldığı fiyatın da üstünde elinden nasıl çıkartabiliyor..üstelik de dolar düşerken..vay ki ne vay.." gibi geyik çevirenler buraya gelip doktorculuk da oynayabiliyorlar..Sanal alem böyle tuhaf birşey..adamın nutku tutuluyor vallahi.

"Nasıl işler bunlar?","sana sorduk mu?","atraksiyona ne gerek vardı bu topikte?"..demiyeceğinizi umuyorum.:)

Biz de kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz haliyle..biraz deşarj olmak için belki de.:he:

baba yadigarı "Zırdeli" titrimizden dolayı da pek sataşan olmuyor hani..


sevgi ve selamlar

MAS
06-01-2009, 00:08
Sayin Doktorum,

Öncelikle böyle bir topik actiginiz icin kendi adima cok tesekkür ediyorum. Ancak ben topiginizi göremeden diger topige, yine cevabini siz (Sayin Gürkan da dahil olmak üzere) sizlerden almak üzere sorumu yazdim.

Cevabinizi bekliyorum mümkünse.

Saygilarimi ve sevgilerimi sunuyorum.

Iyi geceler.

MAS

ELİF
15-01-2009, 02:31
Sayın Doktorum.Öncelikle böyle bir topik açtıgınız için kendi adıma çok teşekkür ediyorum.benim10.01.2009da bir oğlum oldu.çoçuk doktoru kalbinde bir üfürümvar dedi.Eko çekilmesi lazım dedi.Özel bir hastanede ekoyu çetirdik.oradaki doktor korkulacak bir şey yok dedi.Çekilen eko raporunu çoçuk doktoruna gösterdim.bana kalbinde delik olduğunu söyledi.Cuma günü çoçuğa hastaneye getirmemi söyledi.Cevabınızı bekliyorum mümkünse.Saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum.iyi geceler.ELİF

guneysu
15-01-2009, 04:30
Kalp ve Damar Hastalıklarını artıran nedenler:
1. Sigara
2. Alkol
3. Obezite ( özellikle karın çevresin)
4. Sedanter (harektsiz) yaşam
5. Aile öyküsü ( Ailede 55 yaşından küçük kalp krizi geçiren olması)
6. Şeker hastalığı
7. Düzensiz Yüksek Kan Basıncı (tansiyon)
8. Yüksek Kolesterol
9. Bazı metabolik hastalıklar

ilk 4 madde mevcut.. demek kalp krizi oranım %15 oluyor..

teşekkürler.. bilgiler için..

forges
15-01-2009, 10:08
Merhaba. Bana yaklaşık 3 yıl önce mvp teşhisi kondu.Mitral yetmezlik eser miktarda deniyordu raporda.Doktorum 6 ayda bir kontrole çağırmıştı.Geçen yıl doktorum vefat etti o tarihten bu yana kontrole de gitmedim.Arasıra gögüs ağrısı dışında hiçbir şikayetim yok.Neler önerebilirsiniz.Teşekkürler

ozbek1
16-01-2009, 11:44
stres & üzüntü
gerisi hikaye
yani kaybettim diye üzülme strese girme kazandım diye sevinme uçma
yüz yaşını devirirsin araba çarpmazsa tabi...

drcz
19-01-2009, 13:09
Sayın Doktorum.Öncelikle böyle bir topik açtıgınız için kendi adıma çok teşekkür ediyorum.benim10.01.2009da bir oğlum oldu.çoçuk doktoru kalbinde bir üfürümvar dedi.Eko çekilmesi lazım dedi.Özel bir hastanede ekoyu çetirdik.oradaki doktor korkulacak bir şey yok dedi.Çekilen eko raporunu çoçuk doktoruna gösterdim.bana kalbinde delik olduğunu söyledi.Cuma günü çoçuğa hastaneye getirmemi söyledi.Cevabınızı bekliyorum mümkünse.Saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum.iyi geceler.ELİF

Elif hanım raporu gönderebilirmisiniz? Tarayıcıdan tarayar. Size o zaman yardımsı olabilirim?

drcz
19-01-2009, 13:11
Merhaba. Bana yaklaşık 3 yıl önce mvp teşhisi kondu.Mitral yetmezlik eser miktarda deniyordu raporda.Doktorum 6 ayda bir kontrole çağırmıştı.Geçen yıl doktorum vefat etti o tarihten bu yana kontrole de gitmedim.Arasıra gögüs ağrısı dışında hiçbir şikayetim yok.Neler önerebilirsiniz.Teşekkürler

MVp toplumda %5-10 oranında gözükmektedir. Orta-ciddi kapakk yetmezliği olmayan hastaları 2 yılda bir ekokardiyografi için kontrole çağırıyoruz. Sizde yaptırsanız iyi olur. MVP li hastalarda ara sıra non kardiyak göğüs ağrısı olabilir.

MAYA
20-01-2009, 04:50
Selamlar..
2008'de enteresan bir haber vardı. İzmir Kent Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Cevad Şeküri, kulak memesindeki yatay derin çizginin kalp ve damar hastalıklarının habercisi olduğunu söylemişti.
Aynı olayı 15 sene önce muayene sırasında başka bir doktordan da duymuştum.
Benim hem sağ hem de sol kulak mememde bu çizgi var.
Sık sık muayene olurum. En son 10 ay önce (Efor testi dahil)
kardiyoloyi muayenesi olmuştum. 33 yıldır aşırı derecede sigara ve alkol tüketmeme rağmen.. (Şükür, geçtiğimiz Mayıs ayında sigarayı tamamen bıraktım. Alkolü de ciddi oranda [haftada bir] azalttım) gayet sağlıklı görünmüştüm.

Kulak memesindeki yatay çizgi hakında bilginizi paylaşırsanız sevinirim..

ozbek1
20-01-2009, 09:11
Sn Maya
alınmayın ama çok saçma bir bilgi bence bu, kulak memesi çizgisi haberi.

ENGINEER68
20-01-2009, 14:50
Kalp krizinin fotoğrafı çekildi!


Doktorlar ilk kez bir kalp krizinin fotoğrafını çekmeyi başardılar.

Telegraph'ın haberine göre, bu hayati anın fotoğrafını yakalayan ekip bunun kalbin bir krize nasıl tepki gösterdiğini anlamayı sağlayacağını ve böylelikle de hastaların tedavisinin de gerçekleştirilebileceğini iddia ettiler.

Fotoğraflar, doktorların hastanın kalp krizi geçirmesi esnasında oluşan iç kanamayı görmelerini sağlıyor.

Bu ekstra bilgi ile doktorlar müdahalelerini hastanın ihtiyacına göre ayarlayabilecekler.

Buluş hakkında Dr. Stuart Cook, şunları söyledi: "Kalp krizi esnasında ve sonrasında olan olayları ne kadar iyi anlarsak, kalp krizinin yol açtığı hasarlarla başa çıkmak için o kadar fazla tedavi yöntemi bulabiliriz."

MAYA
20-01-2009, 18:21
Sn Maya
alınmayın ama çok saçma bir bilgi bence bu, kulak memesi çizgisi haberi.

Saçma olmasını ben de canı gönülden dilerim.
Ama...

http://www.cnnturk.com/2008/saglik/03/24/kulak.memesi.kalbin.aynasi/440962.0/index.html
http://www.nethaber.com/Yasam/58976/AYNAYA-BAKIN-EGER-SIZDE-DE-O-CIZGI
http://kadin.superonline.com/haber/2008/10/22/65421.html
http://www.stargazete.com/yasam/kulak-memesi-kalp-krizi-habercisi-93123.htm

......Daha onlarca sayfa...

(google'da 'kulak memesi.. yatay çizgi' diye aratmanız yeterli..)

drcz
27-01-2009, 20:42
Sağlıklıyaşam için önce sigarayı bırakalım.

drcz
13-02-2009, 21:33
Sonra alkole ömür boyu ayrı kalalım.

drcz
17-02-2009, 18:49
Koroner Arter Hastalı risk leri:


1. Yaş (erkeklerde ≥45, kadınlarda ≥55 veya erken menopoz)
2. Aile öyküsü (birinci derece akrabalardan erkekte 55, kadında 65 yaşından önce koroner arter hastalığı bulunması)
3. Sigara içiyor olmak
4. Hipertansiyon (kan basıncı ≥140/90 mmHg veya antihipertansif tedavi görüyor olmak)
5. Hiperkolesterolemi (total kolesterol ≥200 mg/dl, LDL-kolesterol ≥130 mg/dl)
6. Düşük HDL-kolesterol değeri (<40 mg/dl)
7. Diabetes mellitus (diyabet bir risk faktörü olmanın yanısıra, koroner kalp hastalığı varlığına eşdeğer bir risk taşıdığından risk değerlendirmesinde ayrı bir yeri vardır)
daha fazlası: http://www.tkd.org.tr/kilavuz/k11/4e423.htm?wbnum=1604

ser53
17-02-2009, 19:27
sn DRCZ,ben 49 yaşındayım.Babamı yüksek tansiyondan 62 yaşında kaybettim.Annem de tansiyon hastası...dolayısiyle 3 sene önce birgün benim tansiyonumda 16/10 çıktı.haftada 14 kere ölçtükten sonra 2 kere bu değer çıktı.Doktor artık sende potansiyel tansiyon hastasısın dedei.Bende 3 yıldır diovan 80 kullanıyorum.şimdi saat gibi 12/8..benim sormak istediğim ben bunu ömür boyu kullanacakmıyım? Birde sol bacağımda 8 aydır yanma,hafif sızı ve ağrı var.Gitmediğim doktor kalmadı,dermatoloji,romatizma,psikolog,Fizik tedavi,Kalp damar hastalıkları...Ayağıma anjio bile yapıldı,temiz çıktı.sebebi belli değil ağrı devam ediyor.Ama sakın sigarayı bırak deme .Çünkü bu gittiğim doktorların hepside sigara içiyor.İçkiyi 5 senedir bıraktım.yemekler tuzsuz ve kırmızı et yemem....Ama yoğun bir iş stresi var.

drcz
17-02-2009, 21:55
sn DRCZ,ben 49 yaşındayım.Babamı yüksek tansiyondan 62 yaşında kaybettim.Annem de tansiyon hastası...dolayısiyle 3 sene önce birgün benim tansiyonumda 16/10 çıktı.haftada 14 kere ölçtükten sonra 2 kere bu değer çıktı.Doktor artık sende potansiyel tansiyon hastasısın dedei.Bende 3 yıldır diovan 80 kullanıyorum.şimdi saat gibi 12/8..benim sormak istediğim ben bunu ömür boyu kullanacakmıyım? Birde sol bacağımda 8 aydır yanma,hafif sızı ve ağrı var.Gitmediğim doktor kalmadı,dermatoloji,romatizma,psikolog,Fizik tedavi,Kalp damar hastalıkları...Ayağıma anjio bile yapıldı,temiz çıktı.sebebi belli değil ağrı devam ediyor.Ama sakın sigarayı bırak deme .Çünkü bu gittiğim doktorların hepside sigara içiyor.İçkiyi 5 senedir bıraktım.yemekler tuzsuz ve kırmızı et yemem....Ama yoğun bir iş stresi var.
Tansiyon ilaçlarını ömür boyu kullanman gerekiyor. Sigara konusunda başkasının yanlışı senın doğrun olamaz onun kesinlikle sigarayı bırakman gerekir. Ben içmiyorum. Ağrı için iyi bir beyin cerrahisine muayene olbilirsin. Bel fıtığı olabilir.

drcz
05-05-2009, 21:37
Kalp hastalıgını önlemek için kolesterolu düşürelim.....
Daha geniş bilgi: http://www.tkd.org.tr/pages.asp?pg=376

drcz
07-06-2009, 21:20
Efor sırasında göğüs bölgesinde rahatsızlık hissi oluşuyorsa doktora baş vuralım. Bu kalp hastalşığı belirtisi olabilir.

GÜRKAN
08-06-2009, 20:36
Sonra alkole ömür boyu ayrı kalalım.

Sn.drcz;

Bu ölçüde katı olmaya gerek var mı bilemiyorum..salt gözlemsel bilgilerle davranış kalıbı oluşturmak bizi bilimsellikten uzaklaştırarak bir açmaza götürmez mi?
Zira genel popülasyonla yapılan son çalışmalar ılımlı alkol tüketiminin kardiyavasküler hastalık mortalitesinde azalma ile ilişkili olduğunu göstermektedir.

İnançlarımıza ters gelse bile bu gerçeği kabul edip toplum önünde de ifade edebilmek aklın ve bilimin gereği olsa gerektir.

Bu vesileyle belirtmek isterim ki;hekimler toplum mühendisliğine soyunuyor görünmekten vazgeçmelidirler artık.Bugün hekim kökenli akademisyenler Ergenekon'un önemli aktörleri haline getirilmişlerdir.Cumhuriyete,laikliğe sahip çıkarak kötü örnek teşkil eden yurtsever dr.lar kitle psikolojisini kışkırtmanın bedelini en ağır şekilde ödeyeceklerdir..bundan kuşkunuz olmasın.

T.C keskin bir yol ayrımına gelmiş olsa bile..

İlgili olan veya olmayan herkesin konu hekimlik olunca ahkâm kesmekten büyük keyif aldıkları malûmunuzdur.Nedenlerini topiğimde uzun uzadıya yazdığım hekim nefretini aslında burada bile görebilmek mümkün.Bu,tüm hekimler yok oluncaya dek tükenmeyecek bir nefrettir..İmzam açık bir şekilde belirtiyor zaten..topikte polemik konusu olmasın diye anlayışınıza ve affınıza sığınarak burada kesiyorum.

sevgiler

Not: ılımlı alkol tüketimi ile erkeklerde günde 2 kadeh,kadınlarda 1 kadeh kastedilmektedir.

BORA YAŞAR
08-06-2009, 21:07
Başlıkta iki doktor önerilerde bulunmuş..

İkisini de okudum..

Doktorumu seçme özgürlüğüme dayanarak ben birini seçtim..

O benim doktorum.

Sadece tıp bilimine dayalı söyledikleri açısından değil, bir doktoru doktor yapan, içinde yaşadığı toplumun ve çağın gerçekleri açısından da söylediklerini sevdim seçtiğim doktorumun.

Şimdi kendimi daha iyi hissediyorum..

Sahipsiz değiliz.

Sağol doktor..

BORA YAŞAR
08-06-2009, 21:49
ANA'nın mönüsü

Dana kuşbaşı etli kuru fasulye... Bulgur pilavı... İslim kebap...
Mantı...
Hünkar beğendi...
Kuzu kapama...
Ispanak soslu ravioli...
Izgara palamut...
Kağıtta levrek.
Ordövr tabakları...
Meze tabakları...
Salatalar...
Deniz mahsulleri tabakları (somon, lakerda, karides)

Şimdi bu hangi restoranın mönüsü diyeceksiniz...
Bu çok lüks bir lokantanın değil, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Berlusconi eskisi uçağı TC ANA'nın mönüsü.
Başbakan yanında 17 kişiyle seyahate çıkacağı zaman tüm bu yemekler hazır bulunduruluyormuş uçakta.
Lale devrinde uçak olsa, ancak bu kadar yemek olurdu herhalde.
Birgün'den Güvenç Dağüstün'ün yazısından öğreniyoruz bunları.
Uçakla ilgili ikram yazısını bulmuş Güvenç kardeşim.
Hatta bir sabah uçuşunda simitlerle ilgili problem olmuş.
Simitler soğuk diye ısıtmak için mikrodalgaya konunca sanki bayatmış gibi bir görüntü oluşmuş...
Hazretler bundan şikayet edince bundan böyle simitlerin uçuştan hemen önce temin edilmesine karar verilmiş...
Ayrıca kereviz sapı isteğinde bulunulmuş...
Ama bütün olarak değil küçük küçük parçalar halinde verilecekmiş.
İçecekler arasında içki haliyle yok...
Ama çeşit çeşit kefir varmış...

http://www.aksam.com.tr/2009/06/08/yazar/13082/nihat_sirdar/ana_nin_monusu.html

Nasıl menü ama?

Ana'nın derken millet küfrediyoruz sanacak..

Bizim Başbakan'ın uçak seyahatindeki menüsü..Ne zaman vakit buluyorlar bu kadar tıkınmaya?

İnsana Tevfik Fikret'in meşhur şiiri geliyor..

"Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin"

Yesinler..İçsinler..

Onlar da ne yersen bu dünyada yiyeceksin diye düşünüyorlar ellaam..

İyi hoş da..

Kalp ve damar hastalıkları açısından nasıl bir diyettir bu menü?

Bu menüyü yiyen kaç zamanda ayrılır başımızdan?

Benim merak ettiğim bu..:)

drcz
09-06-2009, 11:27
Sn.drcz;

Bu ölçüde katı olmaya gerek var mı bilemiyorum..salt gözlemsel bilgilerle davranış kalıbı oluşturmak bizi bilimsellikten uzaklaştırarak bir açmaza götürmez mi?
Zira genel popülasyonla yapılan son çalışmalar ılımlı alkol tüketiminin kardiyavasküler hastalık mortalitesinde azalma ile ilişkili olduğunu göstermektedir.

İnançlarımıza ters gelse bile bu gerçeği kabul edip toplum önünde de ifade edebilmek aklın ve bilimin gereği olsa gerektir.

Bu vesileyle belirtmek isterim ki;hekimler toplum mühendisliğine soyunuyor görünmekten vazgeçmelidirler artık.Bugün hekim kökenli akademisyenler Ergenekon'un önemli aktörleri haline getirilmişlerdir.Cumhuriyete,laikliğe sahip çıkarak kötü örnek teşkil eden yurtsever dr.lar kitle psikolojisini kışkırtmanın bedelini en ağır şekilde ödeyeceklerdir..bundan kuşkunuz olmasın.

T.C keskin bir yol ayrımına gelmiş olsa bile..

İlgili olan veya olmayan herkesin konu hekimlik olunca ahkâm kesmekten büyük keyif aldıkları malûmunuzdur.Nedenlerini topiğimde uzun uzadıya yazdığım hekim nefretini aslında burada bile görebilmek mümkün.Bu,tüm hekimler yok oluncaya dek tükenmeyecek bir nefrettir..İmzam açık bir şekilde belirtiyor zaten..topikte polemik konusu olmasın diye anlayışınıza ve affınıza sığınarak burada kesiyorum.

sevgiler

Not: ılımlı alkol tüketimi ile erkeklerde günde 2 kadeh,kadınlarda 1 kadeh kastedilmektedir.

Alkol kullanmayan hastalara kötüye kallanıma yol açaçağından tavsiye etmiyorum. Kullanan hastalar için dediğiniz değer doğru. Ama bunun kırmızı şarap eçindeki alkolden bağımsız olarak bulunan anti oksidan maddelere bağlı olduğu bir gerçek.

drcz
09-06-2009, 11:31
ANA'nın mönüsü

Dana kuşbaşı etli kuru fasulye... Bulgur pilavı... İslim kebap...
Mantı...
Hünkar beğendi...
Kuzu kapama...
Ispanak soslu ravioli...
Izgara palamut...
Kağıtta levrek.
Ordövr tabakları...
Meze tabakları...
Salatalar...
Deniz mahsulleri tabakları (somon, lakerda, karides)

Şimdi bu hangi restoranın mönüsü diyeceksiniz...
Bu çok lüks bir lokantanın değil, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Berlusconi eskisi uçağı TC ANA'nın mönüsü.
Başbakan yanında 17 kişiyle seyahate çıkacağı zaman tüm bu yemekler hazır bulunduruluyormuş uçakta.
Lale devrinde uçak olsa, ancak bu kadar yemek olurdu herhalde.
Birgün'den Güvenç Dağüstün'ün yazısından öğreniyoruz bunları.
Uçakla ilgili ikram yazısını bulmuş Güvenç kardeşim.
Hatta bir sabah uçuşunda simitlerle ilgili problem olmuş.
Simitler soğuk diye ısıtmak için mikrodalgaya konunca sanki bayatmış gibi bir görüntü oluşmuş...
Hazretler bundan şikayet edince bundan böyle simitlerin uçuştan hemen önce temin edilmesine karar verilmiş...
Ayrıca kereviz sapı isteğinde bulunulmuş...
Ama bütün olarak değil küçük küçük parçalar halinde verilecekmiş.
İçecekler arasında içki haliyle yok...
Ama çeşit çeşit kefir varmış...

http://www.aksam.com.tr/2009/06/08/yazar/13082/nihat_sirdar/ana_nin_monusu.html

Nasıl menü ama?

Ana'nın derken millet küfrediyoruz sanacak..

Bizim Başbakan'ın uçak seyahatindeki menüsü..Ne zaman vakit buluyorlar bu kadar tıkınmaya?

İnsana Tevfik Fikret'in meşhur şiiri geliyor..

"Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin"

Yesinler..İçsinler..

Onlar da ne yersen bu dünyada yiyeceksin diye düşünüyorlar ellaam..

İyi hoş da..

Kalp ve damar hastalıkları açısından nasıl bir diyettir bu menü?

Bu menüyü yiyen kaç zamanda ayrılır başımızdan?

Benim merak ettiğim bu..:)

Menude var ama ne kadar yediği önemli. Sen merak etme başbakanı idrarına kadar takip ediyorlardır. Allah ne takdir ettiyse o geri sabır işi olsa gerek....

BORA YAŞAR
09-06-2009, 11:33
Alkol kullanmayan hastalara kötüye kallanıma yol açaçağından tavsiye etmiyorum. Kullanan hastalar için dediğiniz değer doğru. Ama bunun kırmızı şarap eçindeki alkolden bağımsız olarak bulunan anti oksidan maddelere bağlı olduğu bir gerçek.

Yazınız Türkçemiz açısından gene bir felaket doktor.

Neyse artık bunu görmezden geleceğiz. Çare yok. Eğitiminizi tamamlamış gözüküyorsunuz.:he:

Kırmızı şarap içindeki alkol değil de antioksidan maddelerin yararlı olduğunu ifade ediyorsunuz yazınızda eğer yanılmıyorsam.

Eğer dediğiniz doğru ise, kimyasal bir yolla kırmızı şaraptan alkolü alırız..Kalan sıvı baya yararlı olacak anlaşılan.

Eh pek bildiğimiz şaraba benzemese de islami usullere uygun bir içecek olacağı tartışılmaz.

Bilimsel hayatınızda size başarılar.:)

BORA YAŞAR
09-06-2009, 11:46
Menude var ama ne kadar yediği önemli. Sen merak etme başbakanı idrarına kadar takip ediyorlardır. Allah ne takdir ettiyse o geri sabır işi olsa gerek....


"Allah ne takdir ettiyse o geri sabır işi olsa gerek..."

Mesleki düsturunuz da bu olsa gerek doktor..

En iyisi, mesleki şeffaflık ve dürüstlük açısından bu kelamı büyütüp tabela haline getirin ve duvarınıza astırın.:)

Hay bin kunduz..

Tıp mesleği nerelere gelmiş.

BORA YAŞAR
09-06-2009, 11:47
Dün bir gazetede vardı..

Eşini döven sizin jenerasyondan bir hakim mahkemeye sunduğu savunma yazısında ayetlerden yararlanmış.

Üzüntü verici.

Her açıdan.

drcz
09-06-2009, 12:13
Bilsem adam beni öldürecek ama aynı zamanda hasta. Once tedavi eder sonra artık ne yaparsam.......

drcz
09-06-2009, 12:14
Türkçe konusuna geline zamanında öğretmenlerim çok uyardı ama artık boyle kafama gore....

drcz
09-06-2009, 12:15
Dün bir gazetede vardı..

Eşini döven sizin jenerasyondan bir hakim mahkemeye sunduğu savunma yazısında ayetlerden yararlanmış.

Üzüntü verici.

Her açıdan.

Bencede kötü kendi yaptığı yanlışları başka nedenlere bağlamak.

drcz
09-06-2009, 12:17
Yazınız Türkçemiz açısından gene bir felaket doktor.

Neyse artık bunu görmezden geleceğiz. Çare yok. Eğitiminizi tamamlamış gözüküyorsunuz.:he:

Kırmızı şarap içindeki alkol değil de antioksidan maddelerin yararlı olduğunu ifade ediyorsunuz yazınızda eğer yanılmıyorsam.

Eğer dediğiniz doğru ise, kimyasal bir yolla kırmızı şaraptan alkolü alırız..Kalan sıvı baya yararlı olacak anlaşılan.

Eh pek bildiğimiz şaraba benzemese de islami usullere uygun bir içecek olacağı tartışılmaz.

Bilimsel hayatınızda size başarılar.:)
İslam a uyar uymaz onu aramızda müftü varsa ona sorarız. Bireye saygı duymak lazım. Ne yapmak istiyorsa onu yapar....Sonucu görünce öğrenir. Sonra a ben yanlış yaptım kimse uyarmadı der yine başkasını suçlar....:super:

drcz
11-06-2009, 07:53
Damarda eriyen stentler sağlığınızı bozmayacak
daha fazlası:http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=857502&title=damarda-eriyen-stentler-sagliginizi-bozmayacak

NOT: bölümde bu stentlerin tanıtımı yaptılar fakat yeterli araştırma olmadığı için sıcak bakılmadı. İlerleyen günlerde yeni yayınlarla desteklenirse güzel bir gelişme....

i-ked
19-01-2015, 05:18
Kalp ve Damar Hastalıklarını artıran nedenler:
1. Sigara
2. Alkol
3. Obezite ( özellikle karın çevresin)
4. Sedanter (harektsiz) yaşam
5. Aile öyküsü ( Ailede 55 yaşından küçük kalp krizi geçiren olması)
6. Şeker hastalığı
7. Düzensiz Yüksek Kan Basıncı (tansiyon)
8. Yüksek Kolesterol
9. Bazı metabolik hastalıklar

Gece gece uyuyamadım, bir hıçkırık tuttu sormayın gitsin!

Kalktım foruma bakayım dedim. Şu an bu tozlu topikte -bu saatte- ben dahil 3 ziyaretçi ile 4 kişi varız.

Hıçkırık da kalp hastalıklarının önemli habercilerindenmiş. Babamı kalp krizinden kaybedeli 1 ay bile olmadı. Şubatın başında kırkını yapacağız.
Kalpten gitsem, aklımda papatya olacak. En büyük gururum ve pişmanlığım...


Hıçkırık, diyafram kasında birden bire meydana gelen kasılma ile ortaya çıkan ses tellerinin arasında bulunan açıklığın, istemsizce kapanması ile meydana gelen sesin dışarı çıkılmasıdır. Bu durumun frenik sinirin uyarılması halinde meydana geldiği düşünülmektedir. Solunum kasları ile diyaframda meydana gelen hıçkırık, tıp alanında singultus adı bile tabir edilir.

Hıçkırık bir çok farklı nedene bağlı olarak gelişebilir. Midede gaz olması, sıcak ve çok baharatlı gıdaların tüketilmesi, sinir sistemindeki bozukluklar, kalp hastalığı, karaciğer hastalıkları, bağırsak hastalığı, zatürre, pankreas hastalıkları hıçkırık şikayetlerine sebep olabilir.

Şayet hıçkırık 2 saat geçmesine rağmen devam ediyorsa, doktora başvurulması gerekir.


http://www.tedavisayfasi.com/wp-content/uploads/2012/04/H%C4%B1%C3%A7k%C4%B1r%C4%B1k.jpg

Bir çok kişi tarafından şikayet unsuru olabilen hıçkırık, ender de olsa 2 günden fazla sürdüğü görüldüğü gibi bazen inatçı hıçkırık olarak tabir edilen 1 aydan fazla süren hıçkırıklar gözlenebilir. Bu tür inatçı hıçkırıklar yetişkin erkeklerde daha çok görülür. Kadınlarda görülen hıçkırık ise çoğunlukla psikolojik etkenlere bağlı olarak gelişir.

Kısa süreli hıçkırıklar basit, geçici sorunların belirtisi olabildiği gibi, uzun süreli çok sık tekrar eden hıçkırıklar kalp krizinin belirtisi dahi olabilir. Bu sebeple uzun süre devam eden hıçkırık krizleri önemsenmeli ve doktora başvurulmalıdır.

Hıçkırığın diğer nedenleri arasında, yaşanan anlık heyecan, korku, sinir en dikkat çeken nedenler arasındadır. Ayrıca, alkol tüketimi, kullanılan bazı ilaçların yan etkileri, üremi, diyabet, genel anestezi ile yapılan ameliyatlar, travma, menenjit hastalığı, damar hastalıkları, mide şişmesi, mide fıtığı, karaciğer büyümesi, dalak büyümesi, göz tansiyonu, kulağa kaçan yabancı bir cisim hıçkırık sebebi olabilir.

Hıçkırık tedavisi

Genelde hıçkırık şikayetleri kendiliğinden geçer. Ancak uzun süre devam eden hıçkırıklar için doktora gidilerek, hıçkırığın altında yatan nedenler araştırılmalıdır. Hıçkırığa sebep olan etkenler belirlendikten sonra, doğru tedavi yolu seçilmelidir. Bunların yanında bazı ilaç tedavileri, akupunktur tedavisi, cerrahi tedavi yolları, psikoterapi, şeker emilmesi, torba içine soluk alıp verilmesi, buzlu su ile yapılan gargara gibi yöntemler, hıçkırık tedavisi için kullanılabilmektedir.


Kaynak: http://www.tedavisayfasi.com/hickirik



Hıçkırık ciddi hastalıkların belirtisi olabilir!



Pek çoğumuz gün içinde aniden hıçkırmaya başlayabiliriz.



http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2012/12/05/hickirik-ciddi-hastaliklarin-belirtisi-olabilir--2850094.Jpeg


Hıçkırık ciddi hastalıkların belirtisi olabilir!
Bazen nefesimizi tutar bazen de su içerek bu istemsiz durumdan kurtulmaya çalışırız. Ancak sebepsiz sanılan ve uzun sürebilen hıçkırıklar beyin ve kalp gibi hayati organlardaki bir hastalığın habercisi olabilir. Memorial Ataşehir Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Prof. Dr. Birsel Kavaklı, hıçkırık hakkında bilgi verdi.

Çok hızlı yemek yemek, aşırı alkol ve sigara kullanmak hıçkırığa neden olabilir

Hıçkırık, göğüs boşluğu ile karın boşluğunu birbirinden ayıran ve diyafram adı verilen kasın istem dışı kasılmasını takiben ses tellerinin bulunduğu gırtlak bölgesinin aniden kapanmasıyla oluşur ve bu sırada bir `hık` sesi duyulur. Dakikada 10-30 kez tekrarlayabilen bu kasılmalar diyaframdan başka kaburgalar arasındaki kaslarda da saptanabilir.

Hıçkırık çoğu zaman kısa süreli ve zararsızdır ve sağlıklı kişilerde geçici bir rahatsızlık olarak ortaya çıkabilir. Küçük bebeklerde ve çok hızlı yemek yiyen, bu sırada hava yutan kişilerde görülen hıçkırık buna iyi bir örnektir. Aşırı gülme, gıdıklanma, fazla sigara ve alkol kullanılması, histeri, hava yutulması gibi organik bir hastalığa bağlı olmayan durumlarda da geçici hıçkırık ortaya çıkabilir. Sinir sistemi ve mide rahatsızlıkları ihtimalini göz ardı etmeyin

Hıçkırık bazen günlerce-haftalarca kesilmeyip, hastayı ciddi şekilde rahatsız edebilir ve önemli bir hastalığın belirtisi de olabilir. Uzun süreli hıçkırıklar hastanın yemek yemesini, uykusunu, konuşmasını etkiler. Cerrahi girişim sırasında ve sonrasında ortaya çıkan hıçkırıklar da çeşitli rahatsızlıklara yol açar. Hıçkırığın merkez sinir sistemi hastalıklarından mide hastalıklarına kadar çok farklı nedenleri olabilir

Reflü ve hıçkırık ilişkisine dikkat!

Hıçkırık; menenjit, beyin içi kanama, beyin tümörleri ve beyindeki yaşlılıkla ilgili değişiklikler gibi merkezi sinir sistemini ilgilendiren hastalıkların bir bulgusu olabilir. Reflü hastalarında hıçkırık da olabilir. Sadece hıçkırık şikayetiyle doktora başvuran hastalar da olmaktadır. Bu kişiler uzun süre hıçkırık nöbetine tutulur ve başka reflü hastalığı belirtisi de göstermez. Bu hastaların reflüsü tedavi edildiği zaman hıçkırık da geçer. Herkesi zaman zaman hıçkırık tutabilir ama reflüsü olan hastalarda daha sık ve uzun süreli görülür. Tabii ki her hıçkırık tutan kişinin reflüsü vardır denemez.

Hıçkırık kalbinizi de işaret ediyor olabilir

Bunun yanında hıçkırığın farklı nedenleri de bulunmaktadır. Her iki akciğer arasında kalan ve içinde kalbin de bulunduğu “mediyasten” ismi verilen bölgenin hastalıklarında hıçkırık gelişebilir. Buradaki lenf bezlerinin tüberküloz, kanser veya başka nedenlerle büyümeleri, frenik sinirin travması, aşırı kalp büyümesi, kalp krizi ve yemek borusu tıkanıkları bu hastalıkların başlıcalarıdır. Zatürre ve akciğer zarları arasında sıvı toplanması da hıçkırığa neden olabilir. Diyafrağma kasının fıtıkları, karaciğer tümör ve apseleri, mide kanseri, dalak enfarktüsü, bağırsak tıkanıklığı, akut pankreatit gibi hastalıklarda hıçkırık saptanabilir. Ayrıca, üst batın operasyonları sonrasında da hıçkırık ortaya çıkabilir.

Hıçkırığı geçirmek için pratik öneriler

• Soluk elden geldiğince tutularak, diyafram yanıltılır ve yeniden normal soluklanma ritmine dönmesi sağlanır.
• Buzlu su, limon suyu veya sirke içmekle, gırtlaktaki glottis spazmı çözülebilir.
• Buruna bir tutam enfiye veya karabiber çekildiğinde oluşan hapşırık ardından gelen şok soluklanma, diyafram kaslarını etkileyerek yeniden normal soluklanma ritmine dönülmesini sağlar.
• 2-3 adet kesme şeker veya 1 kahve kaşığı tuz yemek de olumlu sonuç verebilir.
• Aç karnına birkaç karanfil çiğnemek, özellikle yaşlılarda iyi sonuç verir.
• Yemek yerken acele edilmemeli ve konuşulmamalıdır. Genelde yavaş konuşmaya özen gösterilmelidir.
• Meşrubatlar kesinlikle şişeden içilmemelidir.
• Aç karnına sigara kullanılmamalıdır.
• Aşırı gülmekten kaçınılmalıdır.

Uzmana başvurmanız gerekebilir

Bu yöntemlerle giderilemeyen hıçkırık için sakinleştiriciler, kas gevşeticiler gibi çeşitli ilaçlar etkili olabilir. Boyundaki karotis damarına hekim tarafından masaj yapılması da denebilir. Geçmediği takdirde hekime başvurulmalıdır. Durdurulamayan hıçkırık için son çare frenik sinirin bir anestezik ilaçla veya cerrahi olarak blokajıdır.

i-ked
19-01-2015, 07:51
Sadece yanımda bulundukları için (yoksa iyi ya da kötü geldiklerine dair bir fikrim yoktu) ginsengli & guaranalı %20 kafeini artırılmış kahve ve bitince de 1 kupa da papatya çayı içtim. Bu arada sabahın köründe Manhattan'da Sihir - Enchanted diye bir çocuk filmi izledim.

http://i.hizliresim.com/D8OAA1.jpg

Artık hangisi iyi geldiyse :) daha iyiyim. Geçti şu hıçkırık...

i-ked
23-01-2015, 12:52
5 yaşındaki Furkan evde oynarken kalp krizinden öldü (http://www.milliyet.com.tr/5-yasindaki-furkan-evde-oynarken-gundem-2002818/)



http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2015/01/23/5-yasindaki-furkan-evde-oynarken-kalp-krizinden-oldu-5224256.Jpeg



Cihan EMRE KARASU(Sakarya) (DHA) -


SAKARYA’nın Karasu İlçesi’nde 5 yaşındaki Furkan Bayraktaroğlu, evlerinde arkadaşlarıyla oynarken yere yığıldı ve kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Doktorlar minik Furkan’ın kalp krizi geçirerek öldüğünü belirlerken, ölümle ilgili olarak kesin rapor İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından verilecek.




Çocuklarda kalp hastalığının belirtileri nelerdir? (http://www.milliyet.com.tr/cocuklarda-kalp-hastaligi-pembenar-detay-cocuksagligi-1668314/)



http://icube.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2013/02/13/cocuklarda-kalp-hastaligi-3035762.Jpeg



Kalp rahatsızlığı olan bebekler, biberonu ya da annesini iyi ememez. Emerken terler, sık sık nefes alma ihtiyacı duyar ve ağlarken morarabilir. Tekrarlayan akciğer enfeksiyonu da kalp hastalığının belirtileri arasında...

Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Yönetim Kurulu Üyesi ve Özel Medline Eskişehir Hastanesi’nden kalp ve damar hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Serdar Günaydın, çocuklarda kalp hastalıklarının belirtileri hakkında bilgi verdi: “Normalde kan, damar içinde ve kalp boşluklarında düzenli olarak akar. Ancak bazı durumlarda bu akış bozulur, türbülans ve üfürümler gelişir. Muayene sırasında duyulan kalp üfürümleri, hastalığı işaret edebilir.

Üfürümün şiddeti genellikle ateş, kansızlık, heyecan gibi kalbin hızlı çalışmasına neden olan durumlarda artar. Üfürüm, ‘masum’ ya da ‘fonksiyonel’ olarak adlandırılır. İleri testlere, tedaviye ya da aktivite kısıtlamasına gerek yoktur. Genellikle kalp, gelişimini bütünüyle tamamladığında üfürüm de kaybolur. Ancak takip altına alınması gereken kalp üfürümleri de var.

Her yenidoğan, rutin olarak bir çocuk doktoru tarafından muayene edilmeli. Doktorun şüphelendiği bir şey olması halinde daha farklı tetikler uygulanmalı. Çünkü bazı kalp ameliyatlarının yapılabilmesi zamanla sınırlı.

Teşhis için gerekli tetkikler
Doğumsal kalp hastalığından şüphelenilen çocukların ayrıntılı kardiyolojik muayeneden geçirilmesi gerekir. Sonra EKG yapılır ve göğüs röntgeni çekilir. Kalpte üfürüm olup olmaması, röntgende kalbinde genişleme bulunup bulunmaması, akciğer damarlanması ve vücut oksijen satürasyonu gibi temel değerlendirmelerin ardından en kolay, güvenilir ve detaylı bilgi veren EKO yapılır. Çocuğa acı vermeyen EKO, kalbe gönderilen ses dalgalarının yansımalarının toplanması ve bunun görüntüye çevrilmesi esasına dayanır. Bu tetkikle kalbin odacıkları, karıncıkları, kalpten çıkan ve kalbe gelen damarlar, bunların boyutları, basınçları, fonksiyonları değerlendirilebilir.

Anjiyo müdahalesi
Bazı durumlarda anjiyo da gerekli olabilir. Genellikle kasık bölgesinden atar veya toplar damarlar içerisine yerleştirilip, kalbe kadar ilerletilen ince bir tüp vasıtasıyla gerçekleştirilir. Çocuklar genellikle anjiyo olacakları sabah erken bir saatte veya bir gün önce hastaneye yatırılır. Anestezi doktoru tarafından verilen sakinleştirici ilaç sayesinde çocuk, tüm işlem boyunca uyur ve rahatsızlık hissetmez. Anjiyodan sonra çocukta hafif ateş ve mide rahatsızlığı olabilir ancak bu şikayetler genellikle birkaç saat içinde kaybolur.


Teşhis için kullanılan bir diğer yöntem de efor testi. Test, çocuğun yürüme bandında hızlı bir tempoda yürütülmesi esasına dayanır. Bazı vakalarda tüm bu tetkikler yapılmasına rağmen kalp hastalığı tam olarak teşhis edilemeyebilir. Bu çocuklarda sorunun ne olduğunu tespit etmek için MR veya MR anjiyografi gibi bazı ileri incelemelerin yapılması gerekli olabilir. Bu tetkikler, özellikle kalpten çıkan ve kalbe dönen büyük damarlar ve akciğer damar yapısı hakkında çok iyi bilgi verir.”

EDiNSEL KALP HASTALIĞI
Çocuklarda enfeksiyon gibi başka nedenlere bağlı, sonradan ortaya çıkan kalp hastalıklarına ‘edinsel kalp hastalıkları’ denir. En sık görüleni, romatizmal kalp hastalıkları. Beta hemolitik streptekokla boğaz enfeksiyonu geçiren bazı çocuklarda 2-4 hafta sonra eklemlerde ağrı, şişlik, cilt döküntüleri gibi bulgularla romatizmal ateş gelişebilir. Streptekoklara bağlı boğaz enfeksiyonunda sık görülen belirtiler, ani başlayan ve yutkunmayla artan boğaz ağrısı, ateş, çene altı ve boyunda oluşan ağrılı şişliklerdir.

erich fromm
07-06-2015, 18:44
sn drcz, Koşuyolu kalp damarda aort anevrizması ameliyatı oldum.Aort köküm 5.4 cm olmuştu . Tesadüf check-up da çıktı.Dr en kısa zamanda bt anj.yaptır ve ameliyat ol demişti.Hala içimde beyhude ameliyat olmuşum hissi var.Çünkü aorta pek bakmıyorlardı hep kapaklar-tansiyon-efor-ritm holter ve hepsi normal çıkıyordu.
Sorum.,Ya bende yıllardır aort kökü ölçüsü hep aynıysa?Veya 6 sene evvel kalp tarafından bir trafik kazası geçirmiş 7 kaburgamı kırmıştı bir Kadıköy -pendik minibüsü.O kazada aortum genişlemiş olamaz mı ? Çünkü pek bir ağrım -sızım yoktu.
Baya zor bir ameliyatmış.Açık kalp amelyt.Dr Mehmet Tuncer Altuğ tarafından.

i-ked
07-06-2015, 18:53
Geçmiş olsun, ancak hemen cevap beklemeyin.

drcz en son siteye giriş tarihi : 29-12-2009 23:00

expertadvisor
07-06-2015, 19:06
Geçmiş olsun...Tesadüfen bulunsada ameliyat olmanız iyi olmuş....Anevrizmada .cidar zayıfladığı için eninde sonunda,orası patlayacaktı....Karın ve göğüs bölgesindeki anevrizmalara acil müdahele mümkün,ama sizin bölgeye acil müdahele oldukça zor....

erich fromm
11-06-2015, 14:14
Teşekkür ederim.Moral verdiniz. Size hisse önerisi vermek isterdim ama çeaş-kepezden uzan ve tayip tarafından batırıldım şimdi migros ve zoren var. Onlar da zararda..
saygılar.