PDA

View Full Version : Enerjide Ates Topu!



bender
11-01-2005, 07:29
O bir dedikodu yazari ama bugune kadar hic yanilmadi!! :D
Bu haber IMKB dekileri de ilgilendiriyor mu?Bunu zaman ve kulagi deliklerin tepkileri gosterecek :cool:
'Ateş topu' [email protected]


Bir gazetede, Enerji Bakanı Hilmi Güler'in, hakkında suç duyurusu yapıldığı için, sıkıntılı olduğunu okuyunca güldüm. Bakan Güler gerçekten sıkıntılı, ama bunun Meclis'te sorulan sorulara eksik veya yanlış cevap vermekle bir ilgisi yok. Mahkemenin geri çevirdiği bir konuyu niye kafasına taksın ki?

Bakanın sıkıntısı, masasının üzerinde duran TBMM'ye sunulmuş bir rapor... Sayıştay tarafından hazırlanan rapor enerji projeleri hakkında. Önceki hükümetler döneminde 'yap-işlet-devret' (YİD) ve 'yap-işlet' (Yİ) modeli kapsamında açılmış ihalelerde usulsüzlük yapıldığına, ihale sonrasında fiyat şişirildiğine, yüklenici firmaların devlet verdikleri sözleri yerine getirmediklerine dair dehşetengiz bir rapor bu. Sayıştay denetçilerinin epey vaktini aldığı hemen belli olan hacimli rapor, 'mart 2004' tarihinden beri bakanın masasında bekliyor. Raporun yılı dolmadan bir şeyler yapması gerekiyor Hilmi Güler'in; o da enerji sektörüne zarar vermeden bunu nasıl yapacağını bir türlü kararlaştıramadığı için kara kara düşünüyor...

Sayıştay raporu 24'ü YİD ve 5'i de Yİ modeliyle ihale edilen 29 santrali kapsıyor. Bunların bir bölümü hidroelektrik, bir bölümü çevrim santrali... Yüklenici firmalar çetin ceviz; içlerinde çok güçlü olduğu bilinen uluslararası müteahhitlik firmaları yanında medya sektöründe öne çıkmış gruplar da var. Medyası olmayan bile kendisine zor duruma düşmüş bir gazete ve kanal bulmuş, onları kullanabilecek durumda. Hilmi Güler, raporun kapağını ilk açtığında 'Pandora'nın kutusu'na baktığı izlenimini edinmediyse, ben ne olayım...

29 ayrı santralden söz etmiştim ya, bunlardan yalnızca raporun ilk sırasında yer alan biriyle ilgili sonuç tablosunu aktarayım: "158 milyon USD (dolar) tutarındaki bir yatırım için firmaya dört yılda 319 milyon USD tutarında satış hâsılatı ödenmiştir. (Kredi geri ödemeleri, özsermaye geri ödemeleri ve kâr ödemeleri karşılığı olarak). Firma yatırımda kullandığı 19 milyon USD tutarındaki özsermayesine karşılık yüzde 48,04 IRR (özsermaye getiri oranı) ile 73 milyon USD tutarında NNA (net nakit akışı) sağlamış (özsermayenin yaklaşık dört katı) ve 93 milyon USD kamu zararı oluşmuştur. Santralin, ayrıca, mücbir sebep veya risk sebebiyle geri alınması halinde, geri alınma sebebine bağlı olarak, 180 veya 190 milyon USD tutarlarında devir bedelinin ödenecek olması kamu zararını daha da artıracaktır."

Bakanın açmazını herhalde anladınız: Elinde geçmiş dönemlerden kalma bir 'ateş topu' var. Yüreği ve parti çıkarı, "Açıkla ve şunları rezil et" diyor; ancak gönlü ve aklı "Sonuçlarını düşün" uyarısı yapıp duruyor...

Türkiye'de enerji pahalı; bundan en fazla yakınanlar sanayi kuruluşları. Ak Parti seçim beyannamesi ve hükümet programında enerjiyi ucuzlatma sözü verdi. TRT'nin elektrik faturalarından tahsil ettiği pay bile ucuzluk sağlansın diye azaltıldı. Ancak, fiyatın yüksek oluşunun en önemli sebebi, bazısı aynı zamanda sanayi tesisine de sahip dev firmaların işlettiği santraller... Evet, şikâyetçiler, aslında, şikâyet ettikleri sorunun da müsebbibi durumundalar.

Fizibilitede öngördükleri rakamları proje gerçekleştiğinde çok farklı hale getirmiş firmalar; kâr oranları neredeyse katlanmış. Sayıştay, "Tarifeler yüksek kâr elde etme üzerine kurgulanmış; elektrik fiyatının yüksekliği, dolar cinsinden yüzde 60-80'lere varan özsermaye getirisi ile yakından irtibatlı" kanaatini rapora dercetmiş...

Size bir şey söyleyeyim mi ben: Allah enerji bakanının yardımcısı olsun. Kucağında bulduğu dertler üzerine kolay gidilecek soydan değil; üzerlerine gitmezse, ya da ihtiyatlı davranarak fazla acele etmezse kendisinin ve hükümetinin halka verdiği sözler havada kalacak... Yolsuzluğa, hırsızlığa karşı duyarsız görünmek de cabası...

Bir de tersinden yaklaşın olaya: Aceleci davranıp Sayıştay raporunun tavsiyelerini hemen uygulamaya koysa... Evet, kahraman olacağına hiç kuşku yok Hilmi Güler'in; ancak üzerine bodozlama gitmenin doğuracağı fizikî sorunlar bakana yine ter attıracak... 'İki ucu pis değnek' durumu yani...

Konuyla ilgilenmeye başladığım andan itibaren kafamda hep aynı soruyu taşıyorum: Acaba, haklarında rapor tanzim edilen yüklenici firmalar, en başlarda hangi düşüncelerle böyle bir yola tevessül etmiş olursa olsunlar, vaktiyle yaptıkları yanlışı şimdilerde telâfi etmenin yolunu arıyorlar mıdır? Firmalar fiyatları şişirmiş, ihale şartlarını eğip bükerek kendilerine yontmuş, bugüne kadar da kasalarını doldurmuş... Haklarında hazırlanmış rapor hukuk alanına intikal ettiğinde hayatlarının kayacağı, ele-güne rezil olacakları ortada... "Tamam, biz bir yanlış yaptık, ama şimdi bu yanlışı doğru hale getirebiliriz; anlaşalım" diyorlar mı acaba?

Akçalı konularda ne kadar saf olduğumu dünya âlem biliyor, bu yüzden eğer yüzünüzde tebessümlere yol açmışsam kusuruma bakmayın... Ancak, Kulis'i buraya kadar okuyup son soruma gülenler arasında o 29 ihaleye taraf şirketlerin yöneticileri varsa onları uyarmak da benim görevim: Bu rapor öyle kolayından savsaklanacak veya rafa kaldırılacak hafiflikte değil; bakanın sıkıntısını daha fazla arttırmadan telâfi yolunu bulun...

İşadamlarını akıllı bilirim; gerçekten öyleler mi, şimdi öğreneceğim...