PDA

View Full Version : Domuz gribi ve diğer gripler arasındaki farklar



Red Kit
08-11-2009, 15:50
http://img687.imageshack.us/img687/6894/domuz.png

DrX
08-11-2009, 16:02
Çok güzel özetlenmiş bir tablo. Her kez okumalı..
Bize gelmeden tanıyı koyarlar...:)

EURO/USD
08-11-2009, 16:29
yazar Ece TEMELKURAN domuz gribine yakalanmış

pinky
08-12-2009, 01:21
http://img9.imageshack.us/img9/3653/att00050.gif (http://img9.imageshack.us/my.php?image=att00050.gif)

Finlandiya eski Sağlık Bakanı Dr. Rauni Kilde’den domuz gribi hakkında çor cesur açıklama.Domuz gribi aşısının bir aldatmaca olduğunu itirafa eden Dr. Kilde, “Bu aşı ile mümkün olduğunca dünya nüfusunun çoğu öldürülmek isteniyor” dedi.

Bu düşüncenin eski ABD Başkanlarından Henry Kissinger’e ait olduğunu söyleyen Dr. Kilde, 14-15 Mayıs 2009 tarihinde yapılan Bilderberg toplantısında bu kararın alındığını belirtti.Dr. Kilde, bir televizyona yaptığı açıklamasında, “ABD, hiçbir maddi kayıp yaşamadan hatta milyarlarca dolar kazanarak dünya nüfusunu üçte iki oranında azaltmayı hedeflemektedir” diye konuştu.Dünya Sağlık Örgütü’ne domuz gribinin ölümcül bir salgın olduğu yönünde beyanda bulunması için baskı yaptıklarını belirten Rauni Kilde, “Böylece aşıyı tercihli değil zorunlu yapmak istiyorlardı. Özellikle hamile kadınların ve çocukların ilk önce aşı ile zorunlu tutulması gelecek nesilleri hedeflediğini göstermektedir” açıklamasında bulundu.Finlandiya hükümetinin sınıflandırmayı kabul etmediğini ve hastalığın derecesini normal hastalık olarak gösterdiğini ifade eden Kilde sözlerini şöyle sürdürdü; “Hiç kimse aşının bir yıl, beş yıl ya da 20 yıl sonra ne gibi etkilerinin olacağını bilmiyor: Mutlak kısırlık mı? Kanser mi? Ya da ölümcül herhangi bir hastalık mı?” Dr. Rauni Kilde, “Amerikan yönetimi ileride bundan dolayı doğacak herhangi bir sıkıntıdan dolayı ilaç şirketlerine bir sorumluluk yüklenmemesi için şimdiden önlemini aldı ve onları tüm sorumluluklardan muaf tuttu. Bu bile işin ciddiyetini göstermeye yeter” dedi.

balaban
08-12-2009, 01:24
Sn.Pinky, gönderdiğiniz mesaj çok ilginç. Paranoyak denmesinde sakınca yok ama ben bunun doğruluğuna inanıyorum.

GÜRKAN
08-12-2009, 10:29
.......
“Hiç kimse aşının bir yıl, beş yıl ya da 20 yıl sonra ne gibi etkilerinin olacağını bilmiyor: Mutlak kısırlık mı? Kanser mi? Ya da ölümcül herhangi bir hastalık mı?” Dr. Rauni Kilde, “Amerikan yönetimi ileride bundan dolayı doğacak herhangi bir sıkıntıdan dolayı ilaç şirketlerine bir sorumluluk yüklenmemesi için şimdiden önlemini aldı ve onları tüm sorumluluklardan muaf tuttu. Bu bile işin ciddiyetini göstermeye yeter” dedi.


:):)

1 yıl,5 yıl veya 20 yıl..

Evet,ben de inanıyor ve iddia ediyorum ki bu aşıyı yaptıranlar en geç 100 yıl sonra ölecekler.

:he::he:

drcz
08-12-2009, 10:44
http://img9.imageshack.us/img9/3653/att00050.gif (http://img9.imageshack.us/my.php?image=att00050.gif)

Finlandiya eski Sağlık Bakanı Dr. Rauni Kilde’den domuz gribi hakkında çor cesur açıklama.Domuz gribi aşısının bir aldatmaca olduğunu itirafa eden Dr. Kilde, “Bu aşı ile mümkün olduğunca dünya nüfusunun çoğu öldürülmek isteniyor” dedi.

Bu düşüncenin eski ABD Başkanlarından Henry Kissinger’e ait olduğunu söyleyen Dr. Kilde, 14-15 Mayıs 2009 tarihinde yapılan Bilderberg toplantısında bu kararın alındığını belirtti.Dr. Kilde, bir televizyona yaptığı açıklamasında, “ABD, hiçbir maddi kayıp yaşamadan hatta milyarlarca dolar kazanarak dünya nüfusunu üçte iki oranında azaltmayı hedeflemektedir” diye konuştu.Dünya Sağlık Örgütü’ne domuz gribinin ölümcül bir salgın olduğu yönünde beyanda bulunması için baskı yaptıklarını belirten Rauni Kilde, “Böylece aşıyı tercihli değil zorunlu yapmak istiyorlardı. Özellikle hamile kadınların ve çocukların ilk önce aşı ile zorunlu tutulması gelecek nesilleri hedeflediğini göstermektedir” açıklamasında bulundu.Finlandiya hükümetinin sınıflandırmayı kabul etmediğini ve hastalığın derecesini normal hastalık olarak gösterdiğini ifade eden Kilde sözlerini şöyle sürdürdü; “Hiç kimse aşının bir yıl, beş yıl ya da 20 yıl sonra ne gibi etkilerinin olacağını bilmiyor: Mutlak kısırlık mı? Kanser mi? Ya da ölümcül herhangi bir hastalık mı?” Dr. Rauni Kilde, “Amerikan yönetimi ileride bundan dolayı doğacak herhangi bir sıkıntıdan dolayı ilaç şirketlerine bir sorumluluk yüklenmemesi için şimdiden önlemini aldı ve onları tüm sorumluluklardan muaf tuttu. Bu bile işin ciddiyetini göstermeye yeter” dedi.

Çok geri zekalı bir açıklama. Bayanda yer, zaman, kavram vb oryantasyon bozukluğu gelimiş.

pinky
10-12-2009, 18:26
http://img691.imageshack.us/img691/5462/vaccingrippea1.jpg (http://img691.imageshack.us/my.php?image=vaccingrippea1.jpg)

Dostlar,

8 Aralik 2009 Sali günü, yani 48 saat önce, Fransa'daki Sosyal Sigorta'dan gerekli belgeyi nihayet edindikten az sonra, bunun için bazi okullarin spor salonlarinda özel olarak açilan asi merkezlerinden birinde Türkiye'de "Domuz Gribi", Fransa'da "H1N1 virüslü A Gribi" adi verilen hastaliga yakalanmaktan beni kismen olsun koruyabilecek olan asiyi yaptirdim.

Bu satirlari yazdigim sirada Fransa'da 4 milyon kisi bu gribe yakalanmis durumda. Bunlardan bir kismi hastahanelerin yogun bakim bölümlerinde ölüme karsi çok zor kosullar içinde savas vermekte. Geçen hafta bu gripten ölen 19 kisi eklenince, salginin baslangicindan beri bu ülkede ölenlerin sayisi 150'ye yaklasti.

Daha çok kisinin bu gribe yakalanmasi ve bunlardan kimilerinin ölmesi bekleniyor, çünkü bugüne dek Fransa'da asi olanlarin sayisi sadece 2 milyon civarinda.

Asi merkezinin girisinde önce Sosyal Sigorta'nin belgesini ve Kimlik Belgenizi göstermeniz isteniyor.

Onlar gözden geçirildikten sonra yanitlamaniz gereken sorular içeren bir kâgit veriliyor.

O kâgitta simdiye kadar geçirdiginiz hastaliklara, simdiki saglik durumunuza, halen aldiginiz ilâçlara, allerjilerinize falan iliskin sorular var.

Onu doldurduktan sonra oradaki doktorlardan birinin yanina gidiyorsunuz.

Yanitlarinizi inceledikten ve size baska sorular yönelttikten sonra asi olup olmamaniz gerektigine karar veriyor.

Karari olumlu ise bos olan asi odalarindan birine giriyorsunuz, hemsire igneyi kolunuzun omuza çok yakin bir yerine batiriyor.

Ardindan oraya yakin olan bir masada olan görevliler size asi oldugunuzu kanitlayan (asinin hangi lâboratuvardan geldigini de belirten) bir belge veriyorlar.

Asi olduktan sonra iki gün boyunca belirebilecek olan yan etkiler hakkinda da bilgi veriliyor size : asinin yapildigi yer kizarabilir, kasinabilir, sisebilir ; o omuzunuz sancilanabilir ; basiniz siddetle agriyabilir ; atesiniz yükselebilir...

Bütün bunlarin endise verebilecek belirtiler olmadigi, sadece günde en çok 4 gram parasetamol yutarak hafifletilebilecekleri de ekleniyor.

Ben asi olali 48 saatten fazla oldu. Bu süre boyunca o yan etkilerden bir tanesi bile belirmedi.

Bir hastahanede görevli olan bir dostuma telefon ettim. Oradaki saglik görevlilerden 32 tanesi iki hafta önce bu asiyi yaptirmis. Onlarin da hiç birinde yan etki belirmemis.

Ama asi olanlarin bazilarinda belirmeseydi bu uyarilarda bulunulmazdi. Demek bünyeden bünyeye degisik olabiliyor asiya reaksiyon.

Asi olali henüz iki gün geçtigi için daha bagisiklik kazanmis degilim. En azindan 10 gün, belki de iki hafta geçmesi gerekiyormus bunun için.

Aslinda, benim gibi yasini basini çoktan almis kimselere simdilik pek bulasmiyor bu hastalik. Simdiye kadar Fransa'da yakalananlarin da, ölenlerin de tümü, bildigim kadari, genç. En yaslilari 50 civarinda...

Bunlari dostlarima anlatmak geldi içimden, belki kimilerini ilgilendirebilir düsüncesiyle.

Hosça kalin simdilik,

Coskun

pinky
12-12-2009, 14:38
Dostlar,

"ASI" baslikli mektubuma bir çogunuzdan yanit aldim, tesekkür ederim.

Aranizdan kimilerine, birkaç hafta önce, "Asi olabilmemi saglayabilecek belgenin gelmesini sabirsizlikla bekliyorum, sen asi oldun mu, ya da olacak misin ?" dedigimde birkaç kez duydugum yanit "Bana domuz gribi bulasamaz, çünkü ben kendim domuzum" türünden olmustu. Bu sefer ayni seyi yazmadi hiçbiriniz. Bilinçlendiginizi yansitiyor bu.

Demin Türkiye'deki doktor dostlarimdan biriyle görüstüm. Cevresinde bu hastaliga yakalananlardan da, ölenlerden de haberdar tabii ama ülke çapindaki durumu ancak medyalar araciligiyla ögrenebildigini belirttikten sonra, onlara inanilirsa halen Türkiye'de milyonlarca kisinin bu gripe yakalanmis olduklarini, düne dek ölenlerin sayisinin 350 civarinda oldugunu, sadece son üç gün içinde 57 kisinin öldügünü, yani salginin gittikçe siddetlenerek yayildigini ve çok ürkütücü boyutlara ulastigini ekledi.

Halkin ezici çogunlugunun asilanmaya yanasmayisinin ve meskenlerinde her odaya sogan koymak, bol bol maydanoz yemek gibi sayilamayacak kadar çok garip girisimlerle kendini korudugunu sanmasinin ülkenin ne denli bilinçsiz oldugunu yansittiginin altini çizdi.

"Baska ülkelerde asi olmaktan kaçinanlar, asinin içerdigi maddeler hakkinda söylenen ve yazilan yanlis seyler yüzünden böyle davraniyorlar, ama bizdeki gibi bir takim sebzeler ve meyveler sayesinde bu virüsün bünyelerine sizamayacagini ileri sürebilecek denli cahil degiller" dedi.

Asili olmadikça uygulanabilecek baslica önlemin sik sik (ve genellikle farkinda bile olmadan) agzimiza, burnumuza, gözlerimize dokundurdugumuz ellerimizi araliksiz olarak temiz tutmak oldugunu animsatti.

Meskenin içinde sik sik sabunla el yikamanin, meskenin disindayken ise yine sik sik elleri eczanelerde satilan jellerle dezenfekte etmenin en yararli önlemlerin ilk safinda oldugunu belirtti.

Doktor dostum el sikmaktan ve öpüsmekten bu tehlikeli dönemde kesinlikle kaçinilmasi gerektigini söylemedi ama ben bundan emin oldugum için buraya ekliyorum.

Asilandiktan sonra bagisiklik kazanmak için geçmesi gereken süreye iliskin açiklamalar birbirlerinden degisik Fransa'da. On günle üç hafta arasinda degisiyor. Bu nedenden ben yilbasina dek domuz gribine yakalanmazsam ancak o zaman içim rahatlayacak.

Bu hastalik öldürmeden önce çok feci günler, hattâ haftalar geçirtiyor yakalananlara. Yogun bakimda görevli bir hemsire bana orada gördüklerini ayrintili olarak anlatti. Onlarin bellegimden ömür boyu silinebilmesi olanaksiz.

Hosça kalin hepiniz.

Ve Türkiye'de ancak birkaç yildan beri yayginlastigini gözlemledigim deyimle : "Kendinize iyi bakin".

Sevgiyle, dostlukla, özlemle,

Coskun

ooz
12-12-2009, 15:20
Finlandiyalı Eski Bakanın açıklamaları biraz komplo teorisi gibi geldi bana..Yani önce grip için biyolojik silah dendi..şimdi aşı için başka şeyler çıktı..

Ben de doktor bir yakınımla görüşmüştüm geçen ay..bu aşı risksiz değil ancak her sene olduğun normal grip aşısında veya tetanoz aşısında da aynı riskler mevcut dedi..

Ben şahsen aşıyı oldum..Ankara'da oldum..malum en riskli illerimizden birisi..ve rağbet çok azdı..doktorlar neredeyse kapıya çıkıp milleti ikna etmeye çalışıyor..

herhangi bir yere imza atmadım..doğum yeri ve yaş grubu bilgilerini çok sıkı alıyorlar..her gün düzenli olarak bakanlığa bildiriyorlarmış, bakanlık da istatistikleri tutuyormuş..sağlık bakanlığı bu işi sıkı tutuyor..

yanlız yan odadaki doktor ben aşı olmayacağım dedi..yani bizler arasında kafa karışıklığı olması normal..doktorların bile kafası karışık..

En azından şu an kafam biraz rahat..otobüste metroda vs insanlarla yan yana durmaktan bile çekinir hale gelmiştim..50 sene sonra ne olur bilemem..zaten maalesef evden dışarı çıkmakla bile yüksek düzeyde ölüm riski aldığımız bir ülkede yaşıyor olduğumuz için uzun vadeyi pek de düşünmüyorum..

selçuk efendi
12-12-2009, 15:43
Vallahi 1-2 haftadır tv izlemiyorum, domuz gribi gündemimden düştü. Aklıma bile gelmiyor...

GÜRKAN
14-12-2009, 22:12
http://img9.imageshack.us/img9/3653/att00050.gif (http://img9.imageshack.us/my.php?image=att00050.gif)

Finlandiya eski Sağlık Bakanı Dr. Rauni Kilde’den domuz gribi hakkında çor cesur açıklama.Domuz gribi aşısının bir aldatmaca olduğunu itirafa eden Dr. Kilde, “Bu aşı ile mümkün olduğunca dünya nüfusunun çoğu öldürülmek isteniyor” dedi.

Bu düşüncenin eski ABD Başkanlarından Henry Kissinger’e ait olduğunu söyleyen Dr. Kilde, 14-15 Mayıs 2009 tarihinde yapılan Bilderberg toplantısında bu kararın alındığını belirtti.Dr. Kilde, bir televizyona yaptığı açıklamasında, “ABD, hiçbir maddi kayıp yaşamadan hatta milyarlarca dolar kazanarak dünya nüfusunu üçte iki oranında azaltmayı hedeflemektedir” diye konuştu.Dünya Sağlık Örgütü’ne domuz gribinin ölümcül bir salgın olduğu yönünde beyanda bulunması için baskı yaptıklarını belirten Rauni Kilde, “Böylece aşıyı tercihli değil zorunlu yapmak istiyorlardı. Özellikle hamile kadınların ve çocukların ilk önce aşı ile zorunlu tutulması gelecek nesilleri hedeflediğini göstermektedir” açıklamasında bulundu.Finlandiya hükümetinin sınıflandırmayı kabul etmediğini ve hastalığın derecesini normal hastalık olarak gösterdiğini ifade eden Kilde sözlerini şöyle sürdürdü; “Hiç kimse aşının bir yıl, beş yıl ya da 20 yıl sonra ne gibi etkilerinin olacağını bilmiyor: Mutlak kısırlık mı? Kanser mi? Ya da ölümcül herhangi bir hastalık mı?” Dr. Rauni Kilde, “Amerikan yönetimi ileride bundan dolayı doğacak herhangi bir sıkıntıdan dolayı ilaç şirketlerine bir sorumluluk yüklenmemesi için şimdiden önlemini aldı ve onları tüm sorumluluklardan muaf tuttu. Bu bile işin ciddiyetini göstermeye yeter” dedi.


İnternet üzerinden erişilen ilk bilgilerde UFO'larla uğraştığı anlaşılan ve Finlandiyanın Sağlık Bakanlığını yapmamış bir hekime ait olduğu savlanan söylem hemen herkesi bu denli ikileme sokabiliyor?
Belki de alanın uzmanları ve kurumlar, topluma erişmeye çalışırken etkili bir dil kullanamıyorlar.


Doç.Dr.Alp Ergör'den A L I N T I D I R
(DEÜTF Halk Sağlığı AD, İzmir)

Von
14-12-2009, 22:28
Benim anladığım kadarıyla halktaki kafa karışıklığı doktorlarımızda da var. Bugün iki uzman doktor arkadaşım ile sohbet ederken, biri aşı olmanın faydasının daha çok olduğunu öne sürerken diğeri aşıya karşı çıktı.

GÜRKAN
14-12-2009, 22:38
Benim anladığım kadarıyla halktaki kafa karışıklığı doktorlarımızda da var. Bugün iki uzman doktor arkadaşım ile sohbet ederken, biri aşı olmanın faydasının daha çok olduğunu öne sürerken diğeri aşıya karşı çıktı.

Evet,haklısınız.

Hekimler arasında bile bunu gözlemlemek mümkün.Hadi vatandaşın kafası karıştırılmış,onu anlarım .Oysa ki bilimsel kanıtı olmayan bu tür iddialara bilim insanı olarak inanmamalıydık.

Merak edeceğim geçerli bir gerekçeleri olduğunu sanmıyorum doğrusu.

Von
15-12-2009, 08:39
Evet,haklısınız.

Hekimler arasında bile bunu gözlemlemek mümkün.Hadi vatandaşın kafası karıştırılmış,onu anlarım .Oysa ki bilimsel kanıtı olmayan bu tür iddialara bilim insanı olarak inanmamalıydık.

Merak edeceğim geçerli bir gerekçeleri olduğunu sanmıyorum doğrusu.

Bir uzman arkadaşım, sonuçta bunun bir aşısı olduğunu ve ölüm riski olan bir grip için aşılanmanın her zaman daha anlamlı olduğunu söyledi.

Diğer arkadaşım ise aşının uzun dönemde neler yapabileceğine dair eldeki bulguların yetersiz olduğunu dile getirdi. Ve sonuçta büyük bir yaygara koparıldığını, koparılan yaygara kadar ciddi bir pandeminin de aslında olmadığını ileri sürdü.

DrX
17-12-2009, 09:52
H1N1'den ölenlerin 415'e ulaşmasıyla birlikte uyarıda bulunan uzmanlar "Avrupa’da aşılama yüzde 50. Bizde yüzde 5’i geçmedi. Bu gidişle ölü sayısı daha da yükselecek" dedi.

Türkiye’de domuz gribinden ölenlerin sayısında her hafta yaşanarak katlanarak artışla, bir kaç hafta önce listede son sıralarda yer alan Türkiye şimdi Avrupa’da domuz griplerinden en çok ölümün yaşandığı ülke haline geldi.

AB’DE AŞILANMA YÜZDE 50

Türkiye’deki vaka sayısındaki patlamayı aşılanma oranlarına bağlayan biliminsanları “AB ülkelerinde aşılanma oranı yüzde 50’lere çıktı, bizde yüzde 5’lerde kaldı” diye konuştu. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre dünyada toplam 1 milyon 329 bin kişiye hastalık bulaştı. Türkiye 415 ölüm ile Avrupa’da en çok ölümün görüldüğü ülke oldu. Bu sayılar Rusya’da 351, İngiltere’de 283, İspanya’da 208 ve Fransa’da 171. Marmara Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Önder Ergönül, bu durumu aşılama oranının bizde çok düşük kalmasına bağladı.

BİRAZ GEÇ KALINDI

Ergönül “Okullardaki aşılama oranları da çok küçük bir oranda kaldı. Çocuklar bulaştırma açısından önemli bir etmen. Aslında aşılama kampanyasına da biraz geç kalındı. Ölüm hızı bakımından bizdeki rakamlar binde 1 oranına uygun görünüyor” dedi.

Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Haluk Eraksoy da “Ülkemizde yoğun bir enfeksiyon sözkonusu. İnsanların bir kısmı hastalanacak, bir kısmı ayakta farkında olmadan geçirecek bir kısmı da maalesef ölecek. Amaç, bu duruma düşmeden aşılayarak bağışık hale getirmekti” diye konuştu.

Etkisiz aşılar bize gelmedi

Sağlık Bakanlığı’ndan ABD’de hamilelere yapılan aşıların etkisiz çıktığı iddialarına ilişkin ‘O aşıyla ülkemizde kullanılan aynı değil’ açıklaması geldi. Yayınlanan bir haberde ABD’de antijen içeren aşının 4 serisindeki antijen miktarının düşük olması nedeniyle 800 bin aşının geri çekildiği belirtilmişti.

STAR

Ek olarak, yukarıdaki alıntıda değinilmemiş bir husus, aşılamanın düşük oranda olmasının, virüsde mutasyona uğrama riskini arttıran bir faktör olduğunu bilmemizin gerektiğidir...Bu da anlam itibari ile, daha hızlı yayılabilen ve daha ölümcül suşların ortaya çıkabilmesi ihtimali demek oluyor..DrX

Bir not,

Bu 415 ölüm sayısı ki muhtemelen şu anda bu rakam daha artmıştır, gerçek rakam da değildir..

Periferde domuz gribi veya buna bağlı komplikasyonlar sonucu ölen ve kesin tanı testleri sadece belli merkezlerde yapılabildiği için, veya, cahil ve yoksul aileler hastayı hastalık sürecinde doktora götürmediği ya da terminal dönemde götürmüş olabileceği için, ya da gidilen Dr. domuz gribi tanısı koyamayıp, pnömoni vb. tanılarla takip ve tedaviye başladığı ve ölümle sonlandığı için H1N1 tanısına bağlı ölüm olarak rapor edilmemiş çok sayıda vaka mutlaka olmuştur..Özetle muhtemelen H1N1 e bağlı ölüm sayısı resmi rakamın oldukça üzerinde olabilir..DrX

DrX
20-12-2009, 11:53
Domuz gribinde korkutan gelişme

DHA 20 Aralık 2009

Almanya’da domuz gribinin tedavisinde kullanılan Tamiflu adlı ilaca yanıt vermeyen ilk domuz gribi vakası tespit edildi. Münster Üniversite Hastanesi'nden yapılan açıklamaya göre, “virüsün ilaca dirençli hale geldiği” bildirildi.

Deutsche Welle'nin haberine göre Münster Üniversitesi Hastanesi Mikrobiyoloji Enstitüsü Başkanı Georg Peters, “domuz gribi teşhisiyle hastaneye kaldırılan bir hastaya uygulanan terapi kapsamında hastaya verilen Tamiflu ilacının hiçbir etki yaratmadığının belirlendiğini” söyledi.

Yapılan açıklamada Tamiflu'nun herhangi bir etkiye sebep olmamasının, virüsün ilaca karşı dayanıklılık kazandığının bir işareti olduğu belirtildi. Söz konusu hasta Tamiflu ile tedavisi öncesi ve süresince gözlem altında tutularak, hastalığın seyri incelendi. Mikrobiyoloji uzmanı Georg Peters, “İnceleme sonucunda virüsün, şu an eldeki az sayıdaki Domuz gribi tedavisi için kullanılan ilaçlara kısa sürede dirençli hale geldiğini” tespit ettiklerini belirtti.

“AŞI EN İYİ KORUNMA YÖNTEMİ”

Münster Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Norbert Roeder de son araştırma sonuçları ışığında Domuz gribi tedavisinde gündeme gelen ilaçların dikkatli şekilde kullanılması gerektiğini belirtti. Roeder, Tamiflu adlı ilacın sadece A tipi H1N1'in (domuz gribi) tespit edildiği kronik hastalarda kullanılması gerektiğini vurguladı. Norbert Roeder, “En başından beri belirttiğimiz gibi, Domuz gribi aşısı hastalığa karşı en etkili korunma yöntemidir” diye konuştu. Münster hastanesi uzmanları, Almanya'da çoğunluğun henüz domuz gribine yakalanmadığını belirterek, bu yüzden “henüz virüs bulaşmamış kişilerin aşı yaptırmalarının doğru bir yöntem olacağını” vurguluyor.

Uzmanlara göre, söz konusu virüsün gelecekte nasıl bir değişim göstereceği henüz bilinmiyor.

Ladino
29-12-2009, 04:57
Sağlık -Domuz Gribi
Dr. Hilmi AKŞAMOĞLU
http://www.irfanmektebi.com/YaziDetay.php?YaziId=1287&AnaDergiNo=37&AileDergiNo=37&Baslik=Sağlık%20-Domuz%20Gribi

Neden oluyor?

Domuz gribi hastalığı, mevsimsel grip olarak bilinen her yıl genelde kış aylarında sıkça görülen grip hastalığına sebep olan İnfluenza A virüsünün H1N1 adı verilen bir tipi ile olmaktadır. O yüzden mevsimsel gribe çok benzemekle beraber bazı farkları vardır.

Pandemi ne demektir?

Tüm dünyayı aynı dönemde etkisi altına alan bulaşıcı hastalık demektir. Ayrı bir hastalık değildir. Bu özelliğinden dolayı domuz gribine pandemik grip de denmektedir.

Nasıl bulaşıyor?

Öksürük ya da hapşırık sırasında saçılan damlacıklar yoluyla insandan insana bulaşmaktadır.

Belirtileri nelerdir?

-Ateş (38 derece ve üstü)
-Öksürük
-Boğaz ağrısı
-Yaygın vücut ağrısı (kas ağrısı)
-Baş ağrısı
-Üşüme - titreme
-Yorgunluk, halsizlik hissi
-Bazen kusma ve ishal

Risk grubu kimlerdir, kimlerde ağır seyrediyor?
Bağışıklık sistemi zayıf olan kimseler, kronik akciğer hastalığı olanlar, kronik böbrek hastalığı olanlar, kronik karaciğer hastalığı olanlar, kanser tedavisi görenler, organ nakli yapılmış kimseler, şeker hastaları, kan hastalığı olanlar, aşırı şişman kişiler ve kalp-damar hastalığı olan kimseler risk grubudur. Bu grup hastalarda bazen çok ağır seyredebilmekte ve seyrek olarak da ölüme neden olmaktadır. Hastalığın ağır seyretme ihtimali olan diğer gruplar ise gebeler ve 2 yaş altı çocuklardır.

Mevsimsel gripten farkı nedir?

Mevsimsel grip, sağlıklı kişilerde 5-7 gün içerisinde istirahat ve destek tedavisi ile tamamen düzelen bir üst solunum yolu hastalığıdır. Domuz gribinin klinik seyri mevsimsel gribe çok benzemektedir. Mevsimsel gripte üst solunum yolu rahatsızlıklar hep ön planda iken domuz gribi sadece kusma ve ishal ile kendini gösterebilmektedir. Mevsimsel grip için riskli grup olan kişiler domuz gribi için de aynıdır. Ancak mevsimsel grip yaşlılarda daha ağır seyrederken, domuz gribi farklı olarak 60 yaşın üzerindeki yaşlarda daha hafif seyretmektedir. Bir diğer farkı ise mevsimsel grip sağlıklı kimselerde ölüme neden olmadığı halde domuz gribi sağlıklı kişilerde de ölüme sebep olabilecek derecede ağır hastalık yapabilmektedir.

Çok mu tehlikeli?

Ülkemiz için paniğe sebep olacak bir durum yoktur. Ancak önlem alınması ve ciddiyetle takip edilmesi gereken bir hastalıktır. Hastaneye yatırarak tedavi edilmesi gereken hasta oranı tüm hastaların %2’sidir. Bunların ise %90-95’i uygulanan tedavi ile tam olarak iyileşmektedir.

Ne olursa hastaneye gitmeliyiz?

Erişkinlerde:

-Nefes darlığı veya zor nefes almak
-Bilinç bulanıklığı
-Sık ve uzun süreli kusma olursa…

Çocuklarda:

-Hızlı veya zor nefes alma
-Vücutta solgunluk ya da morarma
-Beslenememe
-Uyarılara cevapta azalma ve uykuya meyil
-Ateşle beraber döküntü görülmesi
-Huzursuzluk olursa derhal hastaneye başvurulmalıdır.

Tedavisi nasıldır?

-İstirahat şarttır.
-Sıvı alımının artırılması gerekir.
-Ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar kullanılır.
-Çocuklarda aspirin kullanılmaz.
-Antibiyotiklerin etkisi yoktur, o yüzden kullanılmaz.
-Hastalığı ağırlaşanlar hastaneye yatırılarak tedavi edilir.
-Hamilelerin özel tedavi alması gerekir.

Korunma yolları nelerdir?

-Öksürme ve hapşırma sırasında ağız mutlaka kâğıt mendil veya sol el ile kapatılmalıdır.
-Hastalıklı kişilerle yakın temastan kaçınılmalıdır. Hastalara yaklaşmak için kritik mesafe 2 metredir. Daha yakın mesafede bulaşma ihtimali çok yüksektir.
-Öpüşmek kesinlikle yapılmamalıdır.
-Hastaların okula, işe ve kalabalık ortamlara gitmemesi gerekir. 7 gün süreyle bulaşma devam eder. O yüzden hasta olan kişi 1 hafta evde istirahat etmelidir.
-Bardakta, havluda, masada, kapı kollarında ve benzeri yüzeylerde virüs, yaklaşık 2-8 saat canlı kalabilmektedir.
-Eller sürekli olarak temiz tutulmalı, en az 20 saniye süresince sabunlu su ile yıkanmalıdır.
-Çok insanın yaşadığı mekânlar sürekli havalandırılmalıdır.
-Yüksek riskli kişiler cerrahi maske takmalıdır.

Aşı kimler olmalı?

-Sağlık personeli
-Risk grubuna giren hastalar
-6 ay ile 3 yaş arası bebekler
-Hamileler
-Tüm öğrenciler (Okul öncesi, ilköğretim, lise ve üniversite)

Kimler aşı olmamalı?

-6 aydan küçük bebekler
-Yumurta alerjisi olanlar
-Formaldehit alerjisi olanlar
-Gentamisin alerjisi olanlar
-38 dereceden yüksek ateşi olanlara aşı yapılmaz.

60 yaşından büyük olanların ve hastalığı geçirenlerin aşı olmasına gerek yoktur.

Aşı korur mu?

Mevsimsel grip aşısı ile domuz gribi aşısı birbirinden farklıdır. Birbiri yerine geçmez. Her iki grip aşısı da yüksek riskli gruplara yapılmaktadır. Oldukça yüksek koruma oranına sahiptirler.

Domuz gribi aşısı tehlikeli mi?

Tüm aşıların bazı istenmeyen etkilere yol açma ihtimali vardır. İstenmeyen durumların ciddi olması ihtimali milyonda birden azdır. Hastalık sebebiyle olabilecek komplikasyonlar ise buna göre çok daha fazladır. Aşılama zaten tüm topluma değil yüksek riske sahip kesimlere yapılmaktadır. Yani aşı, toplumda hastalıktan kötü şekilde etkilenme miktarını belirgin derecede azaltmaktadır. O yüzden aşılama tehlikeli değil bilakis yararlıdır.

Aşı domuzdan mı elde ediliyor?

Hayır. Yumurta kültüründen elde edilmektedir.

Aşıda cıva var mı? Varsa ne olur?

Cıva koruyucu bir kimyasal madde olarak sadece domuz gribi aşısında değil, tüm aşılarda çok uzun yıllardan bu yana mevcuttur. Aşılarda kullanılan miktardaki bu tür kimyasalların zararsız olduğu kabul edilmektedir.

neon06
10-03-2011, 00:37
Deli dana,Kırım kongo(kene),kuş gribi,domuz gribi derken şimdide keçi gribi musallat oldu..
Adam gibi grip olamayacağız bundan sonra herhalde:)