PDA

View Full Version : Türklerin en büyük icadı Türk dilidir.



FT-2
30-07-2005, 14:04
Türklerin en büyük icadı ya da Türk dili

Geçen haftanın dikkatimi çeken iki haberinden birisi “Türk çocuklarının Alman akranlarından yüzde şu kadar daha ahmak oldukları”na ilişkin “bilimsel” saptama; ikincisi, yine aynı Türk çocuklarının anadil öğrenimini iki-üç yaş gibi olmadık bir sürede tamamlıyor olmalarının çeşitli telmihleri.


Birinci iddianın sahiplerini, ikinci iddianın sahipleriyle bir araya getirip dinlemek lâzım, lâzım olmasına da, Batılılaştırmacı aydınlarımızın ilgisini “Türk dili” gibi milliyetçi ses veren bir konuya çekmenin mümkünmüş gibi durmadığı da muhakkak. Perdeyi biraz aralamaya çalışalım: Psiko-dilbilim, “psikolojinin dilbilimi” anlamında bir akademik uğraş olup, insanoğlunun dil edinme, kullanma ve anlama sürecini oluşturan psikolojik ve nörobiyolojik unsurları araştırır.

Psiko-dilbilim ve çocuklar...

Psikolojiyi kabaca bireyin davranışlarını, zihnini ve düşüncelerini; nörobiyolojiyi beynin biyolojik yapısını irdeleyen çalışmalar olarak tanımlayabiliriz. “Psiko-bilim” denilen akademik uğraş (ki, beynin nasıl işlediğine ilişkin verilerin olmadığı dönemlerde felsefecilerin işiydi) günümüzde psikoloji, biyoloji, nöroloji, iletişim teorisi gibi birden fazla araştırma dalını bütünleştirir; “kelimeleri” ve “gramer kurallarını” bir araya getirerek “anlamlı bir cümle” yapmamızı mümkün kılan “algılama süreçleri”ni araştırır. Bu bağlamda, konuşmaları, yazılı metinleri nasıl anlamlandırabildiğimizi çözümlemeye çalışır. Psiko-dilbilimin başlıca denekleri, çocuklardır. Doğumlarından itibaren dil öğrenmeye başlayan çocukların bu beceriyi nasıl elde ettikleri araştırılır.

Bu araştırmaların bir yan-ürünü de “konuşulan dil”e ilişkin bilgilerdir. Araştırmalar, çocukların dil öğrenme becerilerini etkileyen önde gelen unsurlardan birisinin anadillerinin yapısı olduğunu ortaya koymaktadır ki, bu da bizi ‘Türklerin en büyük icadıdır’ dediğim Türk diline getirir. Bu alanda Türkiye’de yapılan ilk kapsamlı araştırmalardan birisi, Prof. Dan I. Slobin yönetiminde gerçekleşmiştir. 1939 doğumlu Prof. Slobin, psikoloji lisansını University of Michigan’da; doktorasını 1964’te Harvard’da yaptı. Türkçe de dahil olmak üzere dokuz civarında dil bilen Slobin, halen UCLA’de hoca. ‘70’li yılların ortalarında Slav dillerine örnek olmak üzere eski Yugoslavya’da, Latin dillerine örnek olmak üzere Roma’da, Anglo-Sakson dillerine örnek olmak üzere ABD’de ve “Türkik dillerine” örnek olmak üzere İstanbul’da eşzamanlı çalışma yürütmüştür.

Hemen ifade etmeliyim: “Türkik dilleri”ni tırnağa alma nedenim, Türkçenin dünya dilbilim klasmanındaki “siyasi” konumlamasına dikkat çekmek. Şöyle ki, Türkiye Türkçesine “Türki” şeklinde giren “Türkik” kelimesinin mucidi, Çarlık Rusya’sı. Çarlık Rusya’sının Orta Asya halklarına ve dolayısıyla dillerine isim takmak ve siyasi gelişmelere göre bu isimleri değiştirmek gibi bir politikası vardı. Örneğin, “Kara Tatar” olarak bilinen Altay dilini “Oyrot” olarak değiştirmişlerdi ki Oyrot, Moğol oymaklarının birinin adıdır. Oyrot, bir süre sonra “Altay” olarak tekrar değiştirilmiş, “Uygur” yine bir süre için “Tarançi” olmuş, sonra tekrar “Modern Uygur” diye anılmış, Kazak’a “Kırgız” denmiş, vb. vb... Sonra zaman içinde, “Türk” kelimesi Osmanlılarla, “Türkçe” konuşanlar da İmparatorluğun Türk unsurları ile sınırlanıyor. Türkçe, “Türki” dillerin birisi konumuna indirgeniyor; “Altay dil ailesi” grubunun bir alt-başlığı telakki ediliyor. Dan I. Slobin başkanlığında yapılan o yıllardaki araştırmada 48 çocuk, 2 yaş 8 aydan başlanıp, 4 yaş 2 aylık oluncaya kadar üç ay arayla, her biri asgari altı saat süren incelemeye konu olmuşlardı. Çeşitli oyuncaklar kullanılarak, hangi komutu, ne kadar ve nasıl anladıkları saptanıyor, ayrıca sürekli açık olan kayıt cihazlarıyla kelime dağarcıkları, kendi kendilerine konuşmaları, gramer kurallarını uygulama biçim ve zamanlamaları kaydediliyor; dil öğrenme sürecinin basitten karmaşığa giden dönüm noktaları tesbit ediliyordu. Bu bağlamda, anlaşılması en zor komutlardan birisinin, örneğin, “kediyi besleyen bebeğin saçını okşa” şeklinde bir üçleme olduğunun söylendiğini hatırlıyorum. Profesör Slobin, Türk çocuklarının bu komutu araştırmanın yapıldığı diğer merkezdeki akranlarından çok önce öğrendiklerinin tesbit edildiğini söylemişti.

Türkçenin üstün nitelikleri

Nitekim, yabancı dillerle karşı karşıya gelen, yani bozulan Türkçede ilk düşen düzenleme de bu olur, “o bebek ki kediyi besledi, sen okşa saçını” gibi şekiller alırmış. Sonuç olarak, üç-dört yıl kadar süren değerlendirmeler bir araya getirildiğinde Türkçe konuşan çocukların dil becerisi edinme sürecini 3 yıl 8 aylıkken tamamladıkları, buna karşın, aynı koşullarda incelenen Slav çocuklarının öğrenme süreçlerinin yedi, İtalyan çocuklarının beş-buçuğu bulabildiğinin görüldüğü söylenmişti. Hiçbir araştırma sonucunun nihai ve mutlak olmadığı, benzer araştırmaların tekrarlanagelmesinin tasdikindedir. Buna karşın, süregelen araştırmalarda benzer sonuçlara varıldığı da geçen haftaki haberde de görülen bir gerçek. Türk çocuklarının üstün dil becerisine sahip olmalarının nedenlerine gelince, toplumsal ve dilbilimsel olmak üzere iki unsurdan bahsediliyordu. Toplumsal unsur, Türk çocuklarının büyük ailelerde ve büyüklerle birlikte büyüyor olmaları, kendi başlarına pek bırakılmamaları, hatta, uykusuz kalmaları pahasına da olsa, aile toplantılarının dışına itilmemeleri. Dilbilimsel unsur ise Türkçenin bizzat kendisi. Şöyle ki, Türkçenin her şeyden önce “logo” benzeri yapı taşlarından oluşan bir yapılanması var, yani, hecelerin yan yana getirilmesiyle oluşturulan “eklemlemeli” bir dil. Bu niteliği ile kelime türetmeye de fevkalâde müsait. Örneğin, “halı” kelimesini hatırlayamayan bir çocuk, “basmak” fiilinden yola çıkarak “bası” diye bir kelime türetebilir ve anlaşılabilir. Ya da, “diken” gibi bir bitkiden yola çıkarak, “dikenlenmek” gibi bir ruh halini ifade edebilir. Türkçenin bu özelliğinin bir telmihi sebep-sonuç ilişkisini tek bir kelimede ifade edebilmek, diğer telmihi de matematik dili olmasıdır. Burada, yıllardır bilgisayar dili ile Türkçe arasındaki ilişkiyi anlatmaya çalışan Oktay Sinanoğlu’nu saygıyla anmadan geçemeyeceğim. Türkçenin eklemlemeli bir dil olması kadar önemli bir diğer üstün niteliği de “ses uyumu”dur. Araştırmalar, kelime üretmede olduğu kadar, doğru cümle kuruluşlarında da ses uyumunun olağanüstü bir kolaylaştırıcı olduğunu göstermektedirler. Nitekim, Slobin’in araştırmasında kayıtlar dinlendiğinde Türk çocuklarının ses uyumunda hata yaptıklarına hemen hiç rastlanmamıştı; örneğin, dolaba, ‘dolep’ ya da saksıya ‘saksi’ diyen çocuk görülmediydi. “Türkik diller”e gelince; günümüzde “kabul gören” sınıflandırmalardan birisi de şöyle: (1) Güneybatı Türkik diller üçe ayrılırlar (a) Türkçe, Azerice, Türkmencenin oluşturduğu Oğuz grubu, (b) Kırım ve Kaşkay Türkçesinin oluşturduğu Gagavuz grubu, (c) Selçuk, Horasan grubu. (2) Kuzeybatı ya da Kıpçak grubu denilen Türkik diller dörde ayrılırlar (a) Kazak, Kırgız Türkçesinin oluşturduğu Arola Hazar grubu, (b) Karakalpak, Nogay grubu, (c) Karaçay-Balkar, Kamuk, Karayim Kırım Tatar grubu; sonra Tatar, Başkir Altay, Tuvin, Yakut... Sonra... Dilbilim uzmanlarını daha fazla (ve haklı olarak!) öfkelendirmeden burada bırakmalıyım!


ALEV ALATLI
30.07.2005 CUMARTESİ

kasved
08-09-2005, 11:18
Cumhuriyet 08.09.2005
MEDYA NOTU
EMRE KONGAR

Sık Kullanılan Yabancı Sözcükler
Türkçemizdeki kirlenme iyice arttı.

Geçenlerde elektronik postama

www.turkcetopluluklari

adresinden bir liste geldi.

Listede basınımızda ve televizyonlarımızda sık sık kullanılan bazı yabancı sözcükler belirtiliyor ve birtakım Türkçe karşılıklar öneriliyordu.

Önerilen karşılıklar arasında benim de katıldıklarımı sizlerle paylaşmak istedim.

START ALMAK BAŞLAMAK

CENTER MERKEZ

RELAX OLMAK RAHATLAMAK

E-MAIL E-POSTA

KOMÜNİKASYON İLETİŞİM

CV ÖZGEÇMİŞ

OKEY TAMAM

OKEYLEMEK ONAYLAMAK

TREND EĞİLİM

SPONTANE KENDİLİĞİNDEN

LİNK BAĞLANTI

CHECK ETMEK KONTROL ETMEK

FEEDBACK GERİBİLDİRİM

FULL-TIME TAM GÜN

KOORDİNASYON EŞGÜDÜM

ABSÜRT SAÇMA

ADAPTE OLMAK UYUM SAĞLAMAK

LAPTOP DİZÜSTÜ BİLGİSAYAR

PROVOKE ETMEK KIŞKIRTMAK

JENERASYON NESİL, KUŞAK

OBJEKTİF NESNEL, TARAFSIZ

DEKLARE ETMEK BİLDİRMEK

STAR YILDIZ

PERSPEKTİF BAKIŞ AÇISI

ENTEGRE OLMAK BÜTÜNLEŞMEK

NICK NAME TAKMA AD

PARTNER EŞ

MANTALİTE ANLAYIŞ, ZİHNİYET

İLLEGAL YASADIŞI

TIMING (Tayming) ZAMANLAMA

CATERING YEMEK HİZMETİ

DEPARTMAN BÖLÜM

REVİZE ETMEK YENİLEMEK, DÜZELTMEK

GLOBAL KÜRESEL

SECURITY GÜVENLİK

PRINTER YAZICI

ELİMİNE ETMEK ELEMEK

İZOLASYON YALITIM

DATA VERİ

PREZANTASYON SUNUM

DOWNLOAD ETMEK İNDİRMEK

FULL TAM, DOLU

EMERGENCY ACİL, İVEDİ

AMBİYANS HAVA, ORTAM

EKSTRA FAZLADAN

İMİTASYON TAKLİT

SAVE ETMEK KAYDETMEK

ADİSYON HESAP FİŞİ

PRINT OUT ÇIKTI

ANONS ETMEK DUYURMAK

BODYGUARD KORUMA

DOKÜMAN BELGE

DİZAYN TASARIM

ANALİZ ÇÖZÜMLEME

ONLINE ÇEVRİMİÇİ

KRİTER ÖLÇÜT

PART-TİME YARI ZAMANLI

EMPOZE ETMEK DAYATMAK

DRIVER SÜRÜCÜ



[email protected];



www.kongar.org

BORA YAŞAR
21-03-2011, 14:24
Türkçemize yeni kelimeler :))




Çayyaş
Çay bağımlısı kimse.


Dekılte
Erkeklerin gömleklerini yarıya kadar açarak sergilediği kıllı ve altın kolyeli görüntü.


Hiç çamaşırı
Transparan kadın çamaşırı.

Cinekolog
"İçine cin girmiş" kadınlara cinsel tacizde bulunan hoca, üfürükçü,

Kankamatik
Yolsuz kaldığınızda borç para aldığınız yakın arkadaş.

İçerdöver
Her akşam eve sarhoş gelip karısını, çocuğunu döven koca veya kötü baba.


Sinirbaz
sizi her defasında sinirlendirebilen özel kimse.


Lafıza kaybı
Söyleyeceğiniz sözü unutmanız.

Keldiven
Saçı olmayan erkeklerin, kafalarını soğuk hava, yağmur gibi dış etkilerden korumak için kullandıkları şapka, peruk gibi gereçler.

Markalemun
Saç şeklini ve rengini üzerindeki marka giysiye göre değiştiren, dış görünüşüne aşırı önem veren boş ve sığ insan.

Jeloğlan
Saçlarına jöle sürmeden asla dışarı çıkmaya genç erkek.

Tö be or not tö be…
kötü alışkanlıkları olup da bir türlü bırakma cesareti gösteremeyen

Keşportacı
Sokağa tezgâh açmış uyuşturucu satıcısı.

Shopşal
Alışveriş merkezlerinde saatlerce aylak aylak dolaşan, boş boş vitrinlere bakan işsiz, güçsüz kimse.

Şenformasyon
İyi, müjdeli haber.

Tükürükçe
Konuşurken ağızlarından çok fazla tükürük saçan kişilerin ana lisanı.

Tıntınager
13-19 yaşlarında boş ve cahil genç.

Keneffüs
Ders aralarında verilen hacet molası.

Notlakçı
sınavlara başkalarının notlarından fotokopi çekerek hazırlanan beleşçi

erolcelik
30-12-2011, 01:49
Güzel konu

sar
19-07-2013, 18:39
http://image.haber7.com/haber/haber7/bigmanset/turk_tarihini_aydinlatacak_buyuk_kesif13742255150_ h1051754.jpg

Ulan Batur'da bir süredir kazı çalışmaları yapan Japon profesör, Göktürkler'e ait şimdiye kadarki en büyük yazılı iki anıtı gün yüzüne çıkardı.

http://www.haber7.com/arkeoloji/haber/1051713-turk-tarihini-aydinlatacak-buyuk-kesif

http://image.haber7.com/fotogaleri/haber7/album/basliksiz-8402813808.jpg

Moğolistan'ın başkenti Ulan Batur'a 400 kilometre uzaklıktaki bir bölgede kazı çalışmaları yapan Japon profesör, büyük bir keşfe imza attı. Osaka Üniversitesi'nde eski Türk Tarihi uzmanı olarak görev yapan Profesör Takashi Osawa, Göktürkler'e ait şimdiye kadarki en büyük yazılı iki anıtı gün yüzüne çıkardı. İki yazıtın boyutları, 4 metre eninde ve 3 metre uzunluğunda.

http://image.haber7.com/fotogaleri/haber7/album/basliksiz-940388872.jpg

http://image.haber7.com/fotogaleri/haber7/album/basliksiz-10924563006.jpg