PDA

View Full Version : Türkiye'de paranoyak siyasi korkular yaygın.



Red Kit
29-04-2006, 23:25
İspanya'nın en büyük ikinci bankası BBVA 13 ülkede "İnsanlar birbirine ne kadar güveniyor?" diye araştırma yapmış. Buna göre, "başkalarına en az güvenen" insanlar, Türkler!

Araştırmanın yapıldığı 13 ülke: İngiltere, İspanya, Almanya, Danimarka, Şili, Meksika, Türkiye, Fransa, İtalya, Japonya, İsrail, ABD ve Rusya...

Bu araştırmaya göre, 10 üzerinden 4.4 puanla Türkler, 4.6 puanla Şilililer başkalarına güvenme konusunda en alt sıralarda yer alıyor!

En çok güvenenler, 7.2 puanla Danimarkalılar, 6.5 puanla İngilizler.

Mesele çok önemli. "Birisine güvenmek" konusunda zorlanan şüpheci toplumlarda mesela "şirketleşme" zor oluyor! Modern toplumlar için fevkalade önemli olan "sözleşme kültürü"nün gelişmesi gecikiyor, sosyal ilişkilerde sürtüşmeler çoğalıyor, apartman yönetimi bile sorun oluyor!

Her 'öküzün altında buzağı' arandığı için, komplo teorileri etkili, paranoyak siyasi korkular yaygın oluyor. Bütün bu sebeplerle siyasi istikrar ve ekonomik gelişme zor sağlanıyor.

Taha Akyol / Milliyet

http://www.milliyet.com.tr/2006/04/29/yazar/akyol.html

Çetin Sürel
30-04-2006, 00:03
üçkağıtçısı en bol insan toplumu olabilirmiyiz belki ondan dolayıdır
güvenilmezliğimiz hemen her ülkede meşhur ne dersiniz

Matematikçi
30-04-2006, 00:04
Bulundugumuz bolgede yaklasik 300 yildir siyasi oyunlar dönüyor... Burası uzerinde oynanan oyun cok oldugu icin biz paranoyak da olsak aklıselim de olsak degisen fazla bir sey olmayacak. Ancak olayların kontrolu elimizde olursa birseyler degisebilir. Kısa ve orta vadede ise boyle bir beklenti yok.

Ayrıca bundan 20-30 sene oncesinin komplo teorilerinin bugun nasil gercek olduguna hep beraber sahitlik ediyoruz...

Sili vb. ulkelerde aynen bizim gibi cikmis. Dogaldir. ABD yillardir "arka bahcesini" elinde tutabilmek icin yapmadigini birakmadi. Darbelerden, siyasi oyunlardan, kardesin kardesi vurmasini saglamaktan geri durmadi...

Iste bu noktada bizlerin de yapabilecegi birsey var...

O da oyuna gelmemek... Anlık hislerimizle degil, egrisini dogrusunu, 5-10 yıl sonrasını dusunerek hareket etmektir... Asla bir piyon degil, vezir olamıyorsak bile en azından fil veya kale olmaktır.

_zamazingo_
30-04-2006, 00:18
http://img299.imageshack.us/img299/7536/komplo2kz.jpg

ÇELEBİOĞLU
30-04-2006, 01:02
Türk'ün Türkten başka dostu olmuş mu tarihte...Bu sonuçlar çok normal ve olması gereken de bu kanımca.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE...

JoNaThAn
30-04-2006, 01:07
üçkağıtçısı en bol insan toplumu olabilirmiyiz belki ondan dolayıdır
güvenilmezliğimiz hemen her ülkede meşhur ne dersiniz


japonlar bile aşağıladı bizi:)rüşvet konusunda,bilirsiniz.bizde kızıyoruz.hayır efendim,hakettik biz onu.kızmaya hakkımız yok bizim.güvenilmez bir milletiz.toplumumuzdaki bireylerin kafası üç kağıtçılığa çalışıyor her fırsatta.ben güvenmiyorum şahsen.rüşvetsiz iş yürümüyor gümrüklerde.en ufaktan en büyüğe kadar 10ytlye bile tenezzül ediliyor..türk milletinde rüşvetçilik okadar yaygın birşeydir ki,osmanlı devletinde dahi türklere yönetimde yer verilmemiştir.neden bilmiyorum ama fırsatçı bir milletiz biz.

not: aşağılama falan değil sakın yanlış anlaşılmasın.gerçek saptırılırsa aşağılama olur.bu gerçeğin ta kendisi ama.ve hepimiz biliyoruz.bir sorunun çözümü onu kabul etmekten geçer.çözülecekse,çözülmeliyse önce kabul etmeliyiz.

_zamazingo_
30-04-2006, 01:15
Türk'ün Türkten başka dostu olmuş mu tarihte...Bu sonuçlar çok normal ve olması gereken de bu kanımca.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE...

Bizi engin tarih bilginiz ve görüş ufkunuzla biraz daha aydınlatabilir misiniz?

SAGEN
30-04-2006, 01:26
ne yapalım ,güvenelim mi herkese yani.ellerinden gelse lime lime ederler.hiç tereddüt etmezler.

ÇELEBİOĞLU
30-04-2006, 01:32
Bizi engin tarih bilginiz ve görüş ufkunuzla biraz daha aydınlatabilir misiniz?

Ne diyosun zamazingo :mad: Nikinden de belli gereksiz birisin galiba he... Gecenin bu saatinde beni sinirlendirme...Ceza meza dinlemem sonra.forumdan atılma pahasına bile olsa.

ÇELEBİOĞLU
30-04-2006, 01:33
Sen o bizi arkadan vurmaya çalışan düşmanlarımızdan birisin galiba.

_zamazingo_
30-04-2006, 01:39
ilk önce terbiyeli ol, bu bir,

iki, sonra arkadan vurma meselesine gelelim bu düşünceye nerden vardınız?

üç, terbiyeli ol!

dört,bişey söylediğin zaman arkasında duracaksın. attığın sloganın altını dolduracaksın!

öle hamaset edebiyatına karnımız tok!

beş, nikim senin anlamayacağın kadar anlamlıdır,

altı, nikimle ilgili düşüncenden (düşünmek!!!) dolayı gerekli yaptırımı bekliyorum.

yedi, terbiyeli ol

sekiz, dokuz...:mad:

JoNaThAn
30-04-2006, 01:53
bir insanla kavga etmektense,sözlerine kızmaktansa,baktınız ki öyle oluyor..onu zihninizden soyutlayın.insanlıktan,varlık olmaktan çıkarın.bu bir insan için en ağır şeydir.ve ben bunu yaparım.varlık olarak görmem.

kırıcı-saldırgan tartışmayla olmaz.hiç hoş olmamış..

_zamazingo_
30-04-2006, 01:57
Peki sildiniz,

Yediğim hakaretler ne olacak?

2. Başka bir forum katılımcısını yada üçüncü bir şahsı küçültücü veya hakaret edici yazılar da kabul edilmeyecektir. Her türlü hakaret, aşağılama ve tehdit hiç bir şekilde tolere edilmemektedir ve forumda barındırılmamaktadır.

_zamazingo_
30-04-2006, 02:03
Hem aşağılama,:mad:

Hem hakaret,:mad:

Hem Tehdit,:mad:

Çetin Sürel
30-04-2006, 02:07
japonlar bile aşağıladı bizi:)rüşvet konusunda,bilirsiniz.bizde kızıyoruz.hayır efendim,hakettik biz onu.kızmaya hakkımız yok bizim.güvenilmez bir milletiz.toplumumuzdaki bireylerin kafası üç kağıtçılığa çalışıyor her fırsatta.ben güvenmiyorum şahsen.rüşvetsiz iş yürümüyor gümrüklerde.en ufaktan en büyüğe kadar 10ytlye bile tenezzül ediliyor..türk milletinde rüşvetçilik okadar yaygın birşeydir ki,osmanlı devletinde dahi türklere yönetimde yer verilmemiştir.neden bilmiyorum ama fırsatçı bir milletiz biz.

not: aşağılama falan değil sakın yanlış anlaşılmasın.gerçek saptırılırsa aşağılama olur.bu gerçeğin ta kendisi ama.ve hepimiz biliyoruz.bir sorunun çözümü onu kabul etmekten geçer.çözülecekse,çözülmeliyse önce kabul etmeliyiz.
aynen katılıyorum size
ilköğretim sistemine insana saygı sevgi dürüstlük gibi konuları genç beyinlere hararetle işlemek lazım belkide..

son_azrail
30-04-2006, 07:44
bu araştırmayı ilk bir radyoda dinlemiştim 4-5 gün evel...ilginç başka bir tespit daha vardı en güvendiğiniz kurum yada kurum çalışanı sorusba cevap ÖĞRETMEN lerdi....türkiyede yapılanlarda genelde asker çıkar ama Asker 3ncü sıraya gerilemiş....öğretmenlere neden bukadar güveniyoruzki çözemedim...

yeter
30-04-2006, 08:47
[QUOTE=Matematikçi]Bulundugumuz bolgede yaklasik 300 yildir siyasi oyunlar dönüyor... Burası uzerinde oynanan oyun cok oldugu icin biz paranoyak da olsak aklıselim de olsak degisen fazla bir sey olmayacak. Ancak olayların kontrolu elimizde olursa birseyler degisebilir. Kısa ve orta vadede ise boyle bir beklenti yok.

Ayrıca bundan 20-30 sene oncesinin komplo teorilerinin bugun nasil gercek olduguna hep beraber sahitlik ediyoruz...

Sili vb. ulkelerde aynen bizim gibi cikmis. Dogaldir. ABD yillardir "arka bahcesini" elinde tutabilmek icin yapmadigini birakmadi. Darbelerden, siyasi oyunlardan, kardesin kardesi vurmasini saglamaktan geri durmadi...

QUOTE]
Buna dair ilginç bir örneği Hasan Cemal köşesinde yazdı.

http://www.milliyet.com/2006/04/28/yazar/cemal.html

Yıl 1975, yer Çankaya Köşkü. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fuat Bayramoğlu'nu, Hukuk Başdanışmanı Fahri Çoker'i ve Basın Sözcüsü Ali Baransel'i yanına çağırır.
Toplantı Güneydoğu'yla ilgilidir.
Bölgede sıkıyönetim vardır.
Korutürk, ileride bir Kürt devletinin Ortadoğu'da kurulabileceğinden söz eder. Irak'ın kuzeyinde, Kerkük'ü de içine alan coğrafyanın akla geldiğini belirtir. Bu topraklarda kurulacak bir Kürt devletinin başta Amerika olmak üzere İngiltere ve Fransa'nın da desteğini göreceğini söyler.
Bu senaryonun gerçekleşmesinin Türkiye için büyük bir tehlike doğuracağını, bu çerçevede Türkiye'den de toprak istenebileceğini anlatır.
Ve sözü siyasetçilere getirir:
"Siyasi partilerin, oy avcılığı uğruna bu hayati tehlikeyi bir türlü görmek istememelerine doğrusu akıl erdiremiyorum."
Korutürk, bu arada CHP lideri Ecevit'i eleştirir ve "Belki önümüzdeki yıllarda Güneydoğu'da yaşayan Kürt vatandaşlarımızı kandıracaklar, ayaklandıracaklar, ellerine silah verip çatışmalara itecekler" diyerek noktayı koyar... (*)
1975'ten 2006'ya.
Aradan geçen 31 yıl.
Ve devleti âlinin değişmeyen kaygısı:
Kürt devleti!Ve bir başka değişmeyen:
Dış mihraklar!
Son çeyrek yüzyılın gelişmeleri, bir yerde, Cumhurbaşkanı Korutürk'ün öngördüğü gibi gerçekleşti. Kuzey Irak'ta bir Kürt devletinin oluşumu 1990'ların başından beri yaşanıyor. Güneydoğu'da da 1980'lerden bu yana sönmeyen bir yangın var.
Peki neden öyle?
Sadece dış mihrakların mı?
Siyasetçilerin oy avcılığı olmasa, dış mihraklar parmaklarını sokmasalar, hiçbir şey olmayacak mıydı? Dış mihraklar varsa, Türkiye'nin oyun plânı neydi?
Bu soruların gerçek yanıtları uzun yıllar Ankara'nın ilgi alanı dışında kaldı. Soruna fazlasıyla tek boyutlu yaklaşıldı. Çözümün sopa politikası ile mümkün olduğu yanılgısı ağır bastı.
Yıllar böyle geçti.
Ankara düşünmedi, düşünemedi.
Yıllar yılı Kürt yok dedi Ankara. Sonra Kürt var ama Kürt sorunu yok dedi. Sorunun adını bile koyamadı. Bir elde silah, bu sorunun çözüleceği yanılgısına kendini kaptırdı.
Ama artık öyle değil.
Olayların mantığı ve yaşanan acılar, soruna farklı pencerelerden bakılmasını da sağlamış durumda. Genç kuşaklar artık sorunu tarif edebiliyorlar, çok boyutlu olarak tartışabiliyorlar.
Bunlardan biri, Mustafa Akyol.
Daha 34 yaşında. Bir siyaset bilimci olarak ilk kitabında şu satırlar var:
"Bugün gelinen noktada artık Kürt sorununu, uzun süre söylendiği gibi 'dış mihraklar'ın kumpaslarına indirgemek pek mümkün değildir. Bu sorunu kışkırtan 'dış mihraklar' elbette vardır; ama onlar sorunun kaynağı değildir. Sorun, şu ya da bu 'dış mihrak' olduğu için değil, Kürtler var olduğu için vardır."
Kürtleri, Kürt kimliğini yadsıyarak bugün artık bir yerlere gidilemeyeceğini, sorunun demokrasi ve hukuk devleti çatısı altında ve de üniter devlet çerçevesinde çözülebileceğini, bu açıdan Avrupa Birliği'nin önemini anlatan, genç bir aydının soruna olgun katkısı niteliğinde bir kitap yazmış Mustafa Akyol...

yeter
30-04-2006, 08:50
Peki bu neyi gösteriyor? Tam 30 sene önce devletin en üst zirvesinde konuşulan sorunlardan biri 30 yıldır hala aynı şekilde hiç çözülemeden duruyor.

yeter
30-04-2006, 09:35
bu araştırmayı ilk bir radyoda dinlemiştim 4-5 gün evel...ilginç başka bir tespit daha vardı en güvendiğiniz kurum yada kurum çalışanı sorusba cevap ÖĞRETMEN lerdi....türkiyede yapılanlarda genelde asker çıkar ama Asker 3ncü sıraya gerilemiş....öğretmenlere neden bukadar güveniyoruzki çözemedim...

Benim de ilginç bulduğum bir gözlemim var. Genelde hemen her anketde en güvenilir kurum olarak asker çıkar. O zaman şu soruyu sorsak hem genel olarak hem de anket bazında sorulan soruları cevaplayan halka...

1960 da darbe oldu.DP devrildi. asker yönetiminde iken İnönü nün başbakan olduğu CHP bir hükümet kurdu. Sonra seçimler yapıldı. ve yeni kurulan Adalet Partisi (başkanı Süleyman Demirel) meydanlara çıktıklarında halktan asker tarafından devrilen ve kimi siyasi yasaklı, kimi hapiste kimi idam edilmiş üyeleri olan bir partinin adına oy istediler. ve ezici çoğunlukla iktidara geldiler.

1970 muhtırası yine benzer.

1980 askeri darbesinde ise Demirel başbakandır. Askeri yönetim bitmek üzere iken ve yeni partiler kurulmakta idi. Bunlardan biri solu temsil eden HP yani halkçi parti diğeri de emekli Orgeneral Turgut Sunalp ın kurduğu MDP. Diğer yandan Turgut Özal daha önce MSP den milletvekili adayı olduğundan seçimlere girememe riski ile karşı karşıya gelmişti. Son anda seçimlere katılabildi. Kenan Evren seçim öncesi TV de açıkça iktidarda kendi görüşlerinden olan bir partinin olmasını istedi. Yani açıkça oyların MDP de olmasını talep etti. Hiç istenmeyen parti ise Özal ın ANAP partisi idi. Seçim sonuçlarında ne oldu? Hiç istenmeyen ANAP birinci olurken MDP meclise giremedi.

Şimdi bunlar geçmişte kaldı denecekse yakından bir örnek verelim. 28 şubat 1997 postmodern darbesi ile Refah Partisi iktidardan gitmek zorunda bıurakılırken yerine desteklenen ANAP MHP DSP koalisyonu geldi. Yakında da seçimler olduğundan ve de APO nun yakalanması gibi olumlu gelişmelerden dolayı ilk seçimlerde bu koalisyon devam etti.

Ancak daha sonra ülke gündemindeki yolsuzluklar, ekonomik kriz vs nedenlerle 2003 seçimlerinde iktidardaki koalisyon partileri ve hatta muhalafet partileri tam bir hezimete uğradı. Hepsi meclis dışında kaldı. ve daha önce Refah Partisi kadrolarında yeralan kişilerin kurduğu AKP askeri taraftan en istenmeyen parti olmasına rağmen iktidara geldi. Buna en basit örnek AKP nin iktidara gelmesi ile RP döneminde 28 şubat sürecinde kurulan batı çalışma grubunun asker tarafından tekrar faaliyete başlatılmasıdır. İktidarda görmek istedikleri partiler ise (başta CHP) hepsi hezimete uğradı.

Soru şu. Halkın en güvendiği kurum ordu olmasına rağmen ordunun en istemediği partiler birinci olup iktidara gelirken olumlu baktığı partiler hezimete uğramaktadır. Buradaki çelişkinin nedeni nedir? Anketlerin hazırlanışında objektiflik, sonuçların gerçekle mümkün olduğu oranda birebir uyuşması için doğru soru sorma, örnekleme vs gibi birçok kriterlere dikkat edilmesi gerekir ki sonuçlar da gerçeğe yakın olsun. Acaba anketlerin hazırlanışında mı bir eksiklik var?

Not: yazımda siyasi parti isimleri geçmekte. Bu hali ile biraz siyasete kaçmakta ancak yazdıklarım sadece aramış olduğum soruda da bahsettiğim bir çelişkyi göstermek içindi. Eğer konu siyasete kayacaksa eğik yazı ile işaretlediğim yerlerin silinmesi daha faydalı olacaktır.

özgün
30-04-2006, 11:11
bazı siyasi korkular pekte paranoyak değil bence:mad:

minik yatirimci
30-04-2006, 20:03
Soru şu. Halkın en güvendiği kurum ordu olmasına rağmen ordunun en istemediği partiler birinci olup iktidara gelirken olumlu baktığı partiler hezimete uğramaktadır. Buradaki çelişkinin nedeni nedir? Anketlerin hazırlanışında objektiflik, sonuçların gerçekle mümkün olduğu oranda birebir uyuşması için doğru soru sorma, örnekleme vs gibi birçok kriterlere dikkat edilmesi gerekir ki sonuçlar da gerçeğe yakın olsun. Acaba anketlerin hazırlanışında mı bir eksiklik var?



Sn.Yeter burda bahsedilen guvenilirlik, yolsuzluk para yeme vs vs vs gibi seyler, halk askeriyede yolsuzlugun olmadigini dusunuyor sadece...

son_azrail
01-05-2006, 07:51
yada anketlerr güvenilir değil...

özgün
01-05-2006, 10:12
bazı siyasi korkular pekte paranoyak değil bence:mad:


haremlik selamlık uygulamasını haber yapanlara birileri " SANA NE YA" diye karşılık vermiş. :mad:

bir an önce nutuk okunup hazmedilmeli...

Atatürk'ün 1921 yılındaki maarif şurasında yapılan haremlik selamlık uygulamasına verdiği tepki öğrenilmeli...

takkıyeciliğe son verilmeli....

bunları yapmadanda Atatürk bir daha ağıza alınmamalı

1SEL
02-05-2006, 02:46
Sn Özgün bana şuan dünya üzerinde herkesin hemfikir olduğu bir demokrasi bir Cumhuriyet gösterebilirmisiniz?Mesela isviçre ,bizde onlar gibi her düşüncemizi referanduma götürsek belki çoğu şey halkın istediği gibi olurdu.Yada Amerika gibi eyaletlerimiz olsa belki Kars ın bağlı olduğu eyalet sizin kızdığınız olayı hoşgörürdü.Demek istediğim Atatürkü bence o zamanki şartlara göre tekrar değerlendirmeliyiz .Sanayi devrimini yaşayamamış, rönesansı yaşayamamış son iki yüzyılda bilime ciddi katkıda bulunamamış bir ülkenin insanlarını bu sıkıntılardan kurtarmak için kız çocuklarının okumasını sağlamak için Atatürk bazı devrimler yaptı.Bence bu devrimler halkımızca benimsendi ve ciddi bir sıkıntı yok.Kars taki olay yerel kültürle de alakalı olabilir ben Manisalı yım orda bu tip bir olay olmuyor mesela.Yani biraz hoşgörü iyi olur.Yada ne yapacaksınız mahkemeye gidip suç duyurusun da bulunacaksınız bakalım sonuç istediğiniz gibi mi çıkacak.:düsün:

özgün
02-05-2006, 09:47
Sn Özgün bana şuan dünya üzerinde herkesin hemfikir olduğu bir demokrasi bir Cumhuriyet gösterebilirmisiniz?Mesela isviçre ,bizde onlar gibi her düşüncemizi referanduma götürsek belki çoğu şey halkın istediği gibi olurdu.Yada Amerika gibi eyaletlerimiz olsa belki Kars ın bağlı olduğu eyalet sizin kızdığınız olayı hoşgörürdü.Demek istediğim Atatürkü bence o zamanki şartlara göre tekrar değerlendirmeliyiz .Sanayi devrimini yaşayamamış, rönesansı yaşayamamış son iki yüzyılda bilime ciddi katkıda bulunamamış bir ülkenin insanlarını bu sıkıntılardan kurtarmak için kız çocuklarının okumasını sağlamak için Atatürk bazı devrimler yaptı.Bence bu devrimler halkımızca benimsendi ve ciddi bir sıkıntı yok.Kars taki olay yerel kültürle de alakalı olabilir ben Manisalı yım orda bu tip bir olay olmuyor mesela.Yani biraz hoşgörü iyi olur.Yada ne yapacaksınız mahkemeye gidip suç duyurusun da bulunacaksınız bakalım sonuç istediğiniz gibi mi çıkacak.:düsün:

1sel kardeş

yazdıklarının ilk cümlelerinden bir şey anlayamadım açıkcası. kusura bakma:o

atatürkle ilgili kısmına ise hiç katılmıyorum. yeniden değerlendirmek filan şöyle dursun,tam tersine şu anda devrim ilkeleri uygulanmalıdır. içinde bulunduğumuz durumdan ancak o şekilde kurtulabiliriz.

hoşgörü kısmına ise hiç hiç hiç hiç katılmıyorum. kadını ikinci sınıf insan yerine koyan ve onla oturduğu yeri ayıran zihniyetemi hoşgörü tanıcam? bugün haremlik selamlık uygulamasına destek veren anlayış yarın laik cumhuriyeti de yıkar yerine din devletini de kurar.

bir de demişsinki manisada olmuyor bu tür şeyler. böyle giderse orda da olur merak etme. bir anda olmaz böyle şeyler. yavaş yavaş olur. bugün kars ta yarın başka bir yerde öteki günde manisada.

bak sana bir fotoğraf daha gönderiyim. bunada hoşgörü gösterebilecekmisin bakalım

minik yatirimci
04-05-2006, 01:27
Benim anlayamadigim asil nokta, bir insan nasil olurda kendini alt olarak kabul eder ve bunun dogru oldugunu savunabilir. Bu gun islam dinine inanan bir kadin erkege gore 2.sinif insandir, erkegin altinda yer alir, nasil olurda bir kadin bunu kabul etmektedir? Ben sahsen bir yere davetli olsam, orda bir grup benimle ayni ortamda bulunmayi istemese ve boyle bir ayrilik soz konusu olsa 1sn dusunmeden orayi terkederdim ve bunu bana edilmis bir hakaret olarak sayardim. Bu organizasyonu kadinlar yapmissa erkeklerin, erkekler yapmissa kadinlarin salonu terk edip protesto etmesi gerekirken gayet hallerinden memnun katilmalaridir ilginc olan...

Siz birinin sizi ezmesine assagilamasina izin verirseniz o da dogal olarak assagilar. Benim kafami kurcalayan nasil bir karakter yapisi buna izin vermektedir. Bugun hepimiz Turklerin belirli ulkelerde 2.sinif insan muamelesi gordugunden sikayet etmiyor muyuz? Bundan nasil memnun olabiliyor peki insanlar:düsün: bence tamamen bir sosyolojik vakadir bu olay.

akuarist
04-05-2006, 02:16
konuyla ilgili USA in şu anki devlet politikasının belirleyicileri arasında olan
FRANCIS FUKUYAMA nın GÜVEN isimli kitabını tavsiye ederim.bir çok toplumu ayrı ayrı ele almış ve olayları sadece sosyal içerikli değil bunun getirdiği ekonomik durumla beraber incelemiştir.

Çetin Sürel
04-05-2006, 02:39
1sel kardeş

yazdıklarının ilk cümlelerinden bir şey anlayamadım açıkcası. kusura bakma:o

atatürkle ilgili kısmına ise hiç katılmıyorum. yeniden değerlendirmek filan şöyle dursun,tam tersine şu anda devrim ilkeleri uygulanmalıdır. içinde bulunduğumuz durumdan ancak o şekilde kurtulabiliriz.

hoşgörü kısmına ise hiç hiç hiç hiç katılmıyorum. kadını ikinci sınıf insan yerine koyan ve onla oturduğu yeri ayıran zihniyetemi hoşgörü tanıcam? bugün haremlik selamlık uygulamasına destek veren anlayış yarın laik cumhuriyeti de yıkar yerine din devletini de kurar.

bir de demişsinki manisada olmuyor bu tür şeyler. böyle giderse orda da olur merak etme. bir anda olmaz böyle şeyler. yavaş yavaş olur. bugün kars ta yarın başka bir yerde öteki günde manisada.

bak sana bir fotoğraf daha gönderiyim. bunada hoşgörü gösterebilecekmisin bakalım
karışık veznede ford yapıyodurlar belki hani şu otobüslerdeki sapıklardan...

abdi
04-05-2006, 06:37
* Bu gibi topiclerde margin call yemiş biri olarak dikkatli ve az yazacağım.
Hepsi genç arkadaşlar yazıyorlar. Çoğu İzmirli....İstanbullu.....oturdukları "aydın" mekanlardan bakıp...karsı....ağrıyı.....anadolunun dağlarını yazıyorlar?????
Nurullah Ataçın koltuğundan bakıp roman yazdığı gibi.......
Ben 47 yaşındayım mesleğim gereği anadoluyu hep gezdim....öğretmendim..gümüşhanede.......karsta... ..siverekte.....onların nefesini bilirim ben....
Fotoğraflarını yayınladığınız alay ettiğiniz insanların duygularını biliyormusunuz siz!
Gümüşhanede 70 yaşında bir nine elimi öptü benim; "Öğretmen gelmiş torunumu okutacakmış" diye biliyor musunuz?
Ama ben ""AYDIN İZMİR'in" seçimlerde UZANA oy verdiğini biliyorum.
Eli nasırlı Anadolu analarının elini öperim ben ne giydiğine bakmadan çünkü onlar şehit analarıdır hem de bin yıldır öyledir.

LUCKY INVESTOR
15-09-2015, 02:40
horttttt....... aynadaki suratıma bakınca kendi kendime güvenemiyorum , başkasına neden güveneyim ki

LUCKY INVESTOR
18-09-2015, 20:42
horttt 2

LUCKY INVESTOR
21-11-2015, 23:39
hort 3.......