Sayfa 109/109 İlkİlk ... 95999107108109
Arama sonucu : 867 madde; 865 - 867 arası.

Konu: EGHOL - EGS Holding

  1. #865

    Esas

    EGS Gurubu şirketlerinde ne gibi gelişmeler olmaktadır? Bu guruba ait tahtası kapalı şirketlerin açılma ihtimali nedir?


    Cevap: Borsa Yönetim Kurulu geçtiğimiz kasım ayında aldığı kararla Egs Holding ve Egs Egeser Giyim Sanayi’nin hisselerini sürekli olarak işlem görmekten men ederek Borsa pazarlarından çıkardı. EGS Dış Ticaret ise 2002 yılında Borsadan atıldığı göz önüne alındığında çıkarılan şirket sayısı üç oldu.

    Grubun diğer halka açık şirketlerinden EGS GMYO Gözaltı Pazarı’nda işlem görürken, EGS Finansal Kiralama ancak aracı kurumlar vasıtasıyla alım satıma konu olma imkanına sahip bulunmakta. Ancak aracı kurumlar vasıtasıyla alım satıma konu olabilen hisselere ilginin olmadığını belirtmek isteriz.

    EGS Holding’in yönetiminin çoğunluğu geçtiğimiz aralık ayında Deniz A.Ş.’ye geçti. Ancak TMSF’nin yönetimde veto yetkisi hala devam ediyor. Şirket geçtiğimiz ocak ayında kayıtlı sermaye tavanını 250 milyon TL’den 750 milyon TL’ye çıkarmak için SPK’ya başvuruda bulundu. Kayıtlı sermaye tavanının yükselmesinin ardından bedelli sermaye artırımına gitme ihtimali gündeme gelecektir.

    EGS Holding’in bedelli sermaye artırımına gitmesi halinde yatırımcıların ciddi bir handikapla karşı karşıya kalacağı söylenebilir. Zira mevcut koşullarda Borsa’da işlem görme koşulu olmayan bir şirketin nakit sermaye artırımına katılmak yatırımcılar açısından verilmesi zor bir karar. Yatırımcılar geleceği belirsiz bir şirkete ilave para koyup koymamayı şimdiden düşünmelerinde fayda var.

  2. #866

    Esas

    ibel KÖKLÜ / YURT GAZETESİ

    Basmane Çukuru projesi, yaklaşık 20 yıldır tamamlanamadıysa sebebi ben değil, belediyeye açılan davalardır.

    TMSF’nin yeni ihaleyi Folkart’a vermesi üzerine, biz de ihalenin iptali için dava açtık.

    Aziz Kocaoğlu benimle mukavelesi devam ederken, projedeki haklarımı encümen kararı olmaksızın Folkart’a devretti.

    Başlarken…

    İzmir’in önde gelen işadamlarından Mazhar Zorlu Holding ve Güçbirliği Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Zorlu, Basmane Çukuru gerçeğini tüm yönleriyle Yurt Gazetesi’ne anlatırken, “Hayatımın en verimli 20 yılı bu işle uğraşarak geçti’ dedi ve çok bilinmeyenli bu sürece dair sorularımızı içtenlikle yanıtladı.

    İzmir’i bilmeyenler için Basmane Çukuru nedir? Kısaca anlatır mısınız?

    Burası İzmir’in eski otobüs garajı, sonra yıkıldı. Bir dönem Asil Nadir’e Sheraton Otel olarak verilecekti, sorunlar ortaya çıkınca Yüksel Çakmur zamanında iptal edildi. Sonra burası ihaleye çıktı. İhaleye çıkartan da İzmir’in o zamanki belediye başkanı Burhan Özfatura idi. İhaleye 5-6 firma katıldı, biz kazandık.

    Mahkeme sonucunu bekledik

    İhaleyi siz nasıl kazandınız?

    Biz burayı ihalede bize en yakın teklifi veren firmadan yüzde 50 daha fazla fiyat vererek aldık. Biz İzmirliyiz, yarın öbür gün polemik olmasın diye yüksek bedel verdik. Ayrıca belediye 37 bin 500 metrekarelik İzmir’in en büyük otoparkını yaptık.

    Basmane Çukuru’nda inşaata ne zaman başladınız?

    Biz inşaata 1996-97’de başladık. 42 kilometre uzunluğunda kazık çaktık. Çok derin bir temel açtık, Amerika’daki Dünya Ticaret Merkezi’nin bir benzerini yapacaktık. Ancak İdare Mahkemesi’nden bize durdurma kararı geldi. Davayı Yüksel Çakmur ve arkadaşları açtı, burası yeşil alan olması gerekir dediler. Oysa Yüksel Çakmur bunu savunurken kendisi Asil Nadir ile Sheraton otel anlaşması yaptı. Önce Yüksel Çakmur kazandı, sonra biz kazandık, sonra yine o kazandı. Köşe kapmaca oynayarak bugüne kadar geldik. Halen bu davalar sürüyor. Bize ‘20 yıldır bir şey yapılmadı’ diyorlar. Ya kardeşim biz buraya 35 milyon dolar para sarf ettik. Burayı yapmak istemez miyiz? geri zekalı mıyız? Hala hukuki engeller varken nasıl yapacaktık? Başkalarının yaptığı gibi gökdeleni dikip sonra ruhsat peşinde mi koşacaktık? Buranın yapılmamasının tek nedeni idari mahkemelerde açılan davalardır. Bu süreçte imar planları da değişti. 20 yıldan beri imar planları, plan tadilatları buranın bakımı, güvenliği, korunması hep bizim emeğimizle, bizim paramızla oldu.

    Siz bu ihaleye kimlerle girmiştiniz?

    Biz bu ihaleye egeli sanayicilerden oluşan EGS Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ve yine çok ortaklı bir yapısı olan Güçbirliği Holding olarak girdik. Yüzde 50, yüzde 50 ortaktık. Güçbirliği Holding 2 bin 500 ortaklı bir şirket. Türkiye’nin her yerinden ortakları var. 18 yıl önce Türkiye’nin ilk rüzgar enerjisi santralını yapan şirket. İhaleyi berabe almıştık. Ancak mahkemeler sürerken, EGS iflas etti. TMSF tarafından el konuldu. Dolayısıyla bizim ortağımız TMSF oldu. TMSF acaba burayı aldıktan sonra bir lira harcadı mı? harcamadı. Hep biz yaptık. Burayla ilgili belediyenin yapması gereken bir takım eylemleri de biz yaptık. İmar plan değişikliklerini de belediyenin yapıp önümüze koyması lazım. İmar plan değişiklikleri 1 yıl sürdü. Arkadan davası 2 yıl sürdü. Nasreddin Hoca, eşeğin önüne bir havuç koymuş. Eşek havucu yakalayacağım diye hamle yaparmış, biz de hep böyle boşa koşturduk.

    Hayatımın en verimli 20 yılı, en güzel yılları burada boşu boşuna gitti. Ben yalnız burada para kaybetmedim. Güçbirliği Holding ve bağlı şirketleri batmasın diye cebimden yaklaşık 65 milyon TL para verdim. Onlar ayakta dursun diye, sıfır faizle. Kemal Zorlu şirketleri olarak 65 milyon lira cari hesapta benim alacağım var. Ben bunu bankaya yatırsaydım ne kadar faiz alırdım siz hesaplayın.

    Kazandığım helal parayı bırakmam

    Peki TMSF geldikten sonra ne oldu? Bu davalar devam ederken, TMSF burayı satma kararı aldı. TMSF diyor ki ‘ben burada iktisadi bütünlüğü satıyorum’. Ben de diyorum ki burada henüz iktisadi bütünlük oluşmamış. Bizim ihaleye girme hakkımız vardı ama girmedik. Satışa çıkarma nedenlerini kabul etmediğimiz için. Biz ihaleye çıkamazsınız, kadüktür dedik, girmedik. Onlar da bugünkü Folkart firmasına verdiler. Bu ihaleye çıkılırken, şartnamede alışılagelmişin dışında gelişmeler de oldu. Daha önce Folkart TMSF’ye
    teklif mektubu vermiş burayı satın almak için. Bu teklif mektubu daha sonra ihale şartnamesine dönüşmüş. Mesela siz hiç teminatsız ihale duydunuz mu? Ne teminat mektubu var, ne tahvil, ne bono… Hiçbir garanti almadan yaptılar. Bunlar ne garanti ne gösterdiler? Bankadaki paralarını... Yanlış anlamayın para bloke değil. Bir evrak olarak gösterdiler. Bugün bir bankaya para yatırıp, yarın gidip çekebilir o parayı. Bunu teminat olarak gösterdiler. İhaleyi alan 100 bin lira sermayeli bir firmaydı. İhale bittikten sonra firmanın sermayesini 2 milyon liraya yükselttiler.

    İhaleye başka yönden itirazlarınız var mı?

    Biz diyoruz ki bir kere yapılan ihale hiçbir şekil şartına ve kanuna uymuyor. İkincisi hem davalar devam ediyor hem de burası daha yüksek bedele satılabilecekken, en kötü şartlarda ihale edildi. 80 milyon dolara, düşük bir paraya satıldı. Diyecekler ki ‘125 milyon dolarla ihaleye çıktık ama kimse talip olmadı’. Niye olmadı? çünkü senin hukuki problemlerin var.

    Siz bu ihale bedelinden pay talep ediyor musunuz?

    80 milyon doların 40 milyon doları benim olması lazım değil mi? Çünkü benim ortağım EGS’nin yerine geçti TMSF. Yüzde 50 ortaktık biz. Ben ihaleden önce TMSF’ye ‘ihale olmadan size bunun bedelinin yüzde 50 sini ödeyeyim. İhaleye çıkmayın’ dedim. TMSF’ye borcum var benim çünkü EGS Bank’tan kredi almıştım. Bu 40 milyon doların içinden borcumu ödemek istedim. Ama onlar bana dediler ki sizin borcunuz 428 milyon lira. Yani normal borcumun 7-8 katı borç çıkardılar önüme. Bunların resmi yazıları var, her konuştuğum belgeli. Biz ihaleye itiraz ettik ve idare mahkemesine dava açtık. İhalenin iptalini ve yürütmenin durdurulmasını istedik. Mahkeme durdurma yönünü reddetti ama ana dava, ihalenin iptali davası devam ediyor. Kanunlara göre biz haklıyız. Ben iğne ile kuyu kazarak kazandığım helal parayı kimseye bırakmam.

    İhale nasıl Folkart’ta kaldı?

    Folkart’ın sahibi Ethem Sancak mı? Sancak Ailesi. Folkart’ın başındaki kişi Ethem Sancak’ın yeğeni ve İzmir’deki temsilcisi.

    Basmane Çukuru ihalesini 3’lü bir konsorsiyum kazanmamış mıydı?

    İhale nasıl tek başına Folkart’a kaldı? Konsorsiyum bitti, öteki ortaklar sözde ayrıldı. Ama arkada gizi bir protokol var. Devredildiği varsayılıyor ama bize göre devam ediyor ortaklıkları.

    Şu anda faaliyette bulunuyorlar mı?

    İstiyorlar ama başlayamadılar henüz. Burada Folkart’ın inanılmaz bir medya desteği var. Her gün gazetelere çıkıyorlar. Beyanat veriyorlar sürekli, İzmir’i kurtardık, yeni bir vizyon getirdik vs. diyorlar. Biz başka bir İzmir’de yaşıyoruz demek ki. Onlar 10 yıllık olabilir ama biz 145 yıllık İzmirliyiz.

    Başlayamamalarının sebebi ne? Davalar mı?

    Davaları pek dava diye saymıyorlar ama geldik şimdi belediyenin buraları devredecek olmasına. Belediyenin benimle sözleşmesi var. Benimle sözleşmesi varken, ben belediye ile olan mukavelelerin tamamına riayet etmişken, hiçbir şekilde temerrüte düşmemişken, ödemelerimi belediyeye kamu menfaati için hep ekstra yapmışken, belediye bizimle olan mukavelesini bunlara geçirdi. İhaleyi kazandı diye yeni mukavele yaptı onlarla. Ama bütün davalar devam ediyor. Dava bitmeden davayı bitirdiler. Bu proje ile ilgili çok ciddi bir teminat mektubum var benim. Bu irtifak hakkı benim projeme göre alınmış bir irtifak hakkıdır. Belediye irtifak hakkının belirlenmesi üzerindeki haklarımızı da bunlara devretti.

    Sizin İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden talebiniz ne?

    Ben diyorum ki tamam kardeşim, siz büyük belediyesiniz, bildiğiniz gibi yapın yalnız bana bir yazı verin. Deyin ki arkadaş biz senin sözleşmeni feshettik, Folkart’a devrettik. Ver yazıyı çıkayım, yoksa çıkmam buradan, beni çıkartamazsınız. Belediye bana yazı verecek, versin. Seninle mukaveleyi feshettik desinler, on dakikada çıkayım.

    Neden vermiyorlar?

    O kadar suçlular ki… Benimle mukavelesi devam eden bir adam, bana hiçbir tebligat yapmadan, hiçbir gerekçe sunmadan burayı başka yere devir teslim ederse kanuni sorumluluğu doğar. Hem kuruma hem de kararın altında imzası bulunanlara teker teker dava açma hakkım doğar. Görevi kötüye kullanmaktan dolayı. Artı, belediyeden herhangi bir yazı kabul etmem. İmzası olan adam kimdir, görevi nedir, yazılı olarak istiyorum. O kişi kimse, İzmir Büyükşehir Belediyesi adına devretmeye yetkilidir diye vekalet verdikleri bir isim olmalı.

    Aziz Başkan verse olmuyor mu?

    Veremez ki.

    Başkan Aziz Kocaoğlu neyi yanlış yaptı?

    Bu süreçte İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu hatalı gördüğünüz hangi noktalar var? Neyi yanlış yaptı?

    Aziz Bey daha önce yeni ihalenin yapılmasına müsaade etmemişti. ‘Siz bu ihaleyi yapamazsınız’ demişti, dava açmıştı. TMSF de ihaleyi geri çekmişti. Aziz Bey durdurmuştu yani ama şimdi bunu yapmadı. Ayrıca Aziz Bey bir takım imar plan değişikliklerini bizde bir yıl süreyle yaparken, onlarda çok kısa sürede bitirdi, işlerini kolaylaştırdı. Bizim mukavelemizi, belediyenin sorumluluğunu bilmesine rağmen nasıl böyle bir yanlış adım attı, bunu düşünemiyorum. Ben Aziz Bey’e bu olaylar olduğunda gittim, görüştüm. Başkanım şeriatın kestiği parmak acımaz, bu davalar bitmeden burası ile ilgili karar almayın dedim. Burada alınmış hiçbir meclis kararı yok. İmar planlarında, onaylarda encümen kararı yok. Belediyenin payının Folkart’a devrinde hiçbir encümen veya meclis kararı yok.

    Aziz Başkan’ın kendi kararı mı bunlar?

    Neyin kararı bilemiyorum çünkü bir yazı almadım. Aziz Bey benim dostumdur ama ben çok ortaklı, halka açık bir şirketin yönetim kurulu başkanıyım. Kimseye dostlukla farklı davranamam. 10 binin üzerinde insanın sorumluluğu varsa benim üzerimde, rahmetli babam mezardan çıksa gelse ben bu sorumluluklarımı yerine getiririm. Gayri kanuni her işle de sonuna kadar mücadele ederim. Beni tehdit ederek, başka bir takım aracılar koyarak, resmi kurumların üzerindeki yaptırımlarını farklı boyutlara getirerek elimden hiç kimse bir şey alamaz. Herkes bu emeğin karşılığı olan bedeli ödemek durumunda. Öyle benim arkamda şu güç var, bu güç var diyerek bu işler olmaz.

    Tehdit mi alıyorsunuz?

    Benim bir gücüm yok, tek gücüm yüce rabbim.

    Son olarak, bu işin yapılamamasının faturasını size mi çıkardılar?

    Bana çıkartamazlar çünkü Yüksel Çakmur yıllar önce davayı bana değil, belediyeye açtı. Ben davaya bu işte menfaati olan üçüncü şahıs olarak müdahilim. Şimdiye kadar açılan bütün davalar belediyelere açıldı. Son söz olarak; herkes kanunlar çerçevesinde hareket etmeli.

  3. Esas

    Halen ilgilenen varmı bilmiyorum ama elimde 300,000 lot eghol vardır. 2013 yılındaki alım satım hegomanyasını kaçırdım ama ilgilenen var ise mesaj atabilir

Sayfa 109/109 İlkİlk ... 95999107108109

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •