Sayfa 3/21 İlkİlk 1234513 ... SonSon
Arama sonucu : 166 madde; 17 - 24 arası.

Konu: 30 Ağustos Zafer Bayramımız Kutlu Olsun

  1. #17
    Duhul
    Feb 2004
    İkamet
    ev:Istanbul/suadiye iş: marmaraereğlisi
    Yaş
    56
    Gönderi
    2,405

    Esas

    Hepimizin Zafer Bayramı kutlu olsun...

  2. #18

    Esas

    zafer bayramımız kutlu olsun....o gunun ruhunu herdaim yaşatabilmemiz dileğiyle....

  3. #19

    Esas

    bu arada şimdi tv de gorunce aklıma geldi..yarın (perşembe)saat 22de show tvde "kınalı türkü" belgeseli var..haberiniz olsun

  4. #20

    Esas

     Alıntı Originally Posted by mali Yazıyı Oku
    30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI KUTLU OLSUN(ŞANLI TARİHİMİZİ BİR KEZ DAHA HATIRLAYALIM)

    GÜNÜN ANLAMI VE ÖNEMİ
    Gazi Mustafa Kemal'in başkomutan-lığını yaptığı ordumuz, 26 Ağustos 1922'de düşmana saldırdı. Bir saat içinde düşman mevzileri ele geçirildi. 30 Ağustos'ta düşman çember içine alındı. Sağ kalanlar esir alındı. Esirler arasında Yunan Başkomutanı Trikopis'te vardı.Bu savaş, Atatürk'ün başkomutanlığında yapıldığı için Başkomutanlık
    Meydan Muharebesi olarak adlandırıldı.

    KURTULUŞ SAVAŞI’NIN GENERAL TRİKUPİS’E EŞ DEĞER NEFERİ:

    “GÂVUR MÜMİN”

    “İşgal kuvvetleri subayları ile sıkı ilişkilerim göze batınca bana ‘Gâvur Mümîn’ dediler

    Gâvur…

    Yani ‘Kâfir’!..

    Yani ‘Hain’ Mümîn!...

    O zamanlar benim için böyle bir karara varanlara kin ve öfke duymuş değilim. Onları haklı buluyorum. Öyle ya!.. Herkesin ölüm kalım kavgası yaptığı bir sırada ordu saflarında çarpışacağıma, başımda gâvur şapkası ile dolaşıyordum. Düşmanla sarmaş dolaş yaşayan bir haine, namussuz bir kavga kaçağına ben de olsam, kin dolu gözlerle bakardım. Kurtuluşu için ölesiye, öldüresiye dövüştüğüm İzmir’de yüzüme bile tükürenler oldu. İtiraf edeyim ki o tükürükler, çarpıştığım cephelerde yediğim kurşunlardan daha ziyade acı ve ızdırap verdi bana…
    Ama ne yapayım ki, o sıralarda içinde bulunduğum durum ve şartlar gerçekteki durumu açıklamama engeldi. Ölmekten değil a, bir tek şeyden korkuyordum: Gerçeği anlatamadan ölmek ve tarihe bir vatan haini olarak geçmek…”Bu adam Kafkas Savaşı sırasında henüz gencecik bir teğmen idi. Çanakkale’de, Mustafa Kemal Paşa komutasında çarpışırken üsteğmen; Kurtuluş Savaşı’nda ise yüzbaşıydı.
    Yunan’ın kirli çizmeleriyle güzelim İzmir topraklarına kara çaldığı günlerde Mustafa Kemal Paşa’nın birliklerine katılamamıştı.(Ya da öyle zannediliyordu.)
    Kaymakam Şükrü’nün, Hasan Tahsin’in, Süleyman Fethi’nin toprağa devrildikleri zamanlarda o, tek başına ayakta kalabilmeyi becerebilmişti. Giritli Cafer Takımı birer birer toprağa serilip, ölüm fidanlarına siyah çiçekler açtırırken onun silahı henüz belinden çekilmemişti….
    Savaştığı her cephede bir kurşun yemişliği, bin ızdırap çekmişliği vardı. Gelgelelim onun vatansever bir ruhu, verilen her emre bir topuk selamı, bir esas duruşu, bir “Emredersin Komutanım!”ı vardı. Deselerdi ki, “Vatan için denizin üstünde yürüyeceksin!”, vallahi biri ikisi yok, Ege Denizi üzerinden gözünü kırpmadan koşardı Atina’ya dek!
    Ama işte gel gör ki, tüm bölge halkının, tüm bölge istihbaratçılarının gözünde, başında Frengistan özentisi bir şapka, İzmir işgal altındaymış değilmiş umursamaksızın ortalarda dolaşan, üstüne üstlük Mustafa Kemal Paşa’nın Ankara kuvvetlerine katılmadığı gibi bir de gavur subaylarıyla da haşır neşir olmuş tiksinti verici bir yılandı o. Geçtiği yollarda onun arkasından bakan vatan severlerin bıraktığı göz izleri, bir tarlaya ekilen nefret tohumlarının saban izlerini andırıyordu adeta. Kendisinden öylesine nefret ediliyordu…
    Onu cepheden tanıyanlar, savaştaki kahramanlıklarını bilenler bir türlü anlam veremiyordu bu duruma. Öylesine civanmert bir asker, böylesine bir hain olsun da... Haram olsun bre!... Haram zıkkım olsun!...
    Mustafa Kemal Paşa haricinde bir iki kişi dışında hiç kimse, General Trikupis’in esir edilişine kadar işin gerçek yüzünü öğrenemeyecekti …İşin gerçeği şuydu: Mümin Bey vatanın savunulması için tam Anadolu’ya geçeceği sırada Mustafa Kemal Paşa tarafından gelen bir emirle bu geçiş askıya alınmıştı. Üsteğmen Mümin’in cephedeki yararlılıklarını çok iyi bilen Mustafa Kemal Paşa, bu sefer ondan çok ağır bir görev bekliyordu: Bu vatan mücadelesinde Mümin’in görevi, silahsız mücadele olacaktı. İzmir’deki işgal kuvvetlerinin ve yardakçılarının her türlü faaliyet ve etkinliklerini izleyecek, bu bilgilerin salimen kendisine ulaştırılmasını sağlayacaktı. Bunun için gerekirse gâvur’ bile olacak ama kimseye tek laf etmeyecekti…
    Yüzbaşı Gâvur Mümin, Büyük Taarruz’un hemen öncesine kadar görevini başarıyla yerine getirdi. Ama sonra bir gün, birdenbire ortadan kayboluverdi. Yunanlılar tarafından tutuklanmıştı çünkü.
    Sonrasında, katlanılması zor Yunan zulmü başladı. Atina hapishanelerinde tarifi imkânsız baskı ve işkencelere uğradı. Senelerce sefalet ve zulüm gördü.
    En sonunda General Trikupis, General Dmarras, General Kladas, General Digennis ve diğer kimi yüksek rütbeli subaylar derdest edilip Kırşehir’e götürüldüler. Yunanlılar ile değiş tokuş görüşmeleri başladı.
    Yunanlılar, General Cafer Tayyar (Sadıklar) karşılığında kendi ordu komutanlarını istiyorlardı. Mustafa Kemal Paşa bu talebe kulak bile asmadı. Derhal reddetti. Görüşmeler kızıştı. Paşa, General Kladas karşılığında Cafer Tayyar’ın değiş tokuşunu kabul etti. Ama diğer Generaller hakkındaki görüşmeler tam bir yıl sürdü. Mustafa Kemal Paşa, Trikupis ve diğer tüm generallere karşı bir tek Yüzbaşı Mümin’i istedi!.. Çünkü Yüzbaşı Mümin, onun gözünde Yunan ordusunun tüm generallerine bedeldi
    Gâvur Mümin, memleketine, General Trikupis’in kendi memleketine dönüşünde olduğu gibi şaşaalı törenlerle dönmedi. Onun yaşamı, ta en başından beri, Anadolu’nun isimsiz diğer binlerce vatan kahramanı evladı gibi son derece mütevaziydi çünkü. Ölümü de öyle oldu. 25 Ocak 1946 tarihli Demokrat İzmir Gazetesi’nin üçüncü sayfasında, çerçeve içine alınmış ufacık bir ilan… Unutulmuş, eski bir askerin ölümünü duyuruyordu…
    Hayatının aşkı Munise Hanım’la asla evlenemedi. Gâvur Mümin hayatının hiçbir evresinde iki parmağın şaklatıp, kendi düğün meydanında dizlerini toprağa vura vura Zeybek oynayamadı…
    Ruhu şad olsun.
    Bilsin ki, bugün onu bilenlerin ve varlığından haberdar olmasalar da onun kavgasını ruhlarında hissedenlerin yüreklerinde dövülen davullar onun düğün davulları, yere vurulan dizlerin gümbürtüsü ise onun türküsünün, bu vatan toprakları üzerinde asla son bulmayacak ebedi yankısıdır…
    Selam olsun ‘Gavur Mümin’lere!...

    30 ağustos zafer bayramı hepimize kutlu olsun.
    Son düzenleme : adnanfd; 30-08-2007 saat: 02:28.

  5. #21
    Duhul
    Mar 2004
    İkamet
    Avrupa Yakasi / İSTANBUL
    Yaş
    42
    Gönderi
    1,677

    Esas Zaferler ayı Ağustos…

    Hepimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlu olsun.
    Arkadaşlar ağustos ayı tarihte Türk ordusunun zaferler kazandığı bir aydır. Bu konuda bir yazıyı sizlerle paylaşmak istiyorum.

    Zaferler ayı Ağustos…

    Kemal ÜRKMEZ http://www.malatyaguncel.com/author_...ail.php?id=103

    “Her safhası vatan için, evlâtlarımızın torunları için şerefli hadiselerle dolu büyük bir kahramanlık menkıbesi teşkil eden Anadolu muharebelerinin heyecan veren tafsilâtını tarihin diline terk ediyorum.
    Millet, milletin ruh sanatı, musikisi, edebiyatı ve bütün estetiği, bu kutsal mücadelenin ilahî nağmelerini sonsuz bir vatan aşkının coşkun heyecanlarıyla daima şakımalıdır.”
    1923 (Atatürk"ün S.D.V., s: 104)
    * * *
    Türklerin 1071'de Anadolu'yu girişlerinden bu yana geçen tarihi süreç içerisinde Ağustos ayına ait cereyan eden savaşlar ve sonuçları açısından kısa bir araştırmayı siz değerli okuyucularımızla paylaşmak istiyorum.
    30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısı ile bu ay içinde meydana gelen olaylar, elbette sıradan değildir.
    Kendi dönemi açısından siyasi, sosyal, ekonomik, kültürel ve güvenlik açısından çok önemli noktalar vardır. Ayrıca Ağustos ayı, Türk Askeri Tarihi açısından da öneme haizdir. Böyle olmasaydı Mustafa Kemal Atatürk "Başkomutanlık Meydan Savaşı", Dumlupınar Zaferini 20 Ağustos 1922 tarihi ile taçlandırır mıydı; bunlar tesadüflerle açıklanabilir mi?
    Neden Ağustos ayı “zafer” ayıdır. Kısaca bu ayda gerçekleşen Türk tarihi bakımından her Türk evladının bilmesi ve öğrenmesi gereken zaferlerden bir kaçını tekrar bilgilerinize sunmak istiyorum:
    MALAZGİRT ZAFERİ: 26 AĞUSTOS 1071 - Anadolu'nun kapılarını Müslüman Türklere açan ve zaferle sonuçlanan bu olay bütün İslam aleminde derin yankılar meydana getirmiş, o günün Abbasi Halifesi Kaim Biemrillah kaleme aldığı bir hutbeyle, zaferi kutlamıştır.
    Bana göre bu zafer Anadolu'daki Türk varlığının bir kültür sürecindeki değişikliğidir.
    HAÇLI ORDULARINA KARSI ZAFERLER: 1075 yılında Kutalmışoğlu Süleyman Şah tarafından Anadolu'da kurulan Selçuklu Devletinin Hükümdarı 1. Kılıçarslan (1092-1107) Bizans kapılarına dayanınca Bizans İmparatoru Aleksis Komnes, Papa"dan yardım istedi. Papa 2. Urban 1095 yılında Fransa'da Clermount Konsilini topladı, alınan kararla Avrupa'da büyük bir haçlı ordusu toplandı. Bu ordu İstanbul'a geldi. 1096 yılının Ağustos ayında Anadolu'ya geçti. Türkler tarafından İznik'te karşılanan haçlılar kılıçtan geçirildi. Sağ kalanlar ise İstanbul'a kaçtı.
    KOSOVA ZAFERİ: 10 Ağustos 1389 - Bu savaş Osmanlı'ların Balkanlara egemen oluşlarını kesinleştiren önemli bir tarihi dönemeçtir. Bu savaş Osmanlı Devleti'nin kuruluş döneminin doruk noktasını oluşturur.
    MERCİDABIK ZAFERİ: 24 Ağustos 1516 - Osmanlı Sultanı 1. Selim (Yavuz) Memlûk Devletine savaş ilan ederek, sonuçta kazanır. Bu savaştan sonra Suriye, Lübnan, Filistin alınır. Böylece Arabistan ve Mısır yolu açılmış olur.
    BELGRAD ZAFERİ: 30 Ağustos 1521 - Kanuni Sultan Süleyman tahta çıkışını Macar Kralına bildirmek üzere Behram Çavuş'u gönderir. Ancak Macar Kralı elçiyi öldürtür. Bunun üzerine savaş açılır ve Belgrad alınır. Bu savaştan sonra İstanbul'a getirilen Sırplar Yedikule'ye yerleştirilirler. Bu, doğru sonuç vermemiştir.
    MOHAÇ ZAFERİ: 29 Ağustos 1526 - Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman, Macarların Eflak ve Buğdan'da karışıklıklar çıkarması üzerine Macaristan seferine çıkar. 28 Ağustos'ta Budin'in (Buda) güneyindeki Mohaç Kasabası yakınlarında konaklar. Savaş da burada olur. Kazanılan savaş sonucu 29 Ağustos 1526'da Budin'e girildi.
    KIBRIS"IN FETHİ: 1 Ağustos 1571 - Osmanlı, Akdeniz ve Kuzey Afrika'daki toprakların güvenliği için Kıbrıs'ın alınmasını zorunlu görüyordu. Ada 1489 yılından beri Venediklilerin elindeydi. 1570 yılında 2. Selim devrinde Lala Mustafa Paşa komutasında Kıbrıs kuşatıldı. 16 Mayıs 1570 tarihinde kuşatma başladı. 9 Eylül 1570'de Lefkoşe alındı. 1 Ağustos 1571'de Magosa teslim oldu. 1573'te Venediklilerle yapılan barış antlaşması ile Kıbrıs'ın Osmanlı Devletine geçişi tescil edildi.
    ÇANAKKALE ZAFERİ: 18 MART - 21 AĞUSTOS 1915 - Türk tarihinin şanlı, destanlarından, Türk vatanseverliğinin manevi zenginliğinin somut örneklerinin belki de en önde olanı… Şanlı ve büyük kahramanlar "Peygamber sevgisini kazanan şanlı asker" için Mehmet Akif Ersoy bakınız ne diyor:
    "Avuşunu açmış bekliyor Peygamber...”
    Ne büyük şan, ne büyük iman...
    1914-1918 yıllarında Birinci Dünya Savaşında dokuz cephede Türk evlatları can veriyor. Müttefikler Almanya, Avusturya, Macaristan, Bulgaristan, yanında savaşa giren Osmanlı, Çanakkale cephesi dışında yenildi. İngiltere ve Fransa Rusya'yı da yanlarına alarak Çanakkale'yi aşıp İstanbul'u işgal etmeyi denediler. 18 Mart 1915 tarihinde bunu başaramadılar. İtilaf Devletleri 25 Nisan 1915'den itibaren Gelibolu yarımadasına asker çıkarmaya başladılar. Mustafa Kemal'in komuta ettiği birlikler 25 - 26 Nisan1915'te Arıburnu ve Conkbayırı"nda düşmanın çıkışını durdurdu. Mustafa Kemal 9 Ağustos 1915'te Birinci Anafartalar, 17 Ağustos'ta ikinci Anafartalar zaferleri ile düşmanların ümitlerini kırdı. Bu savaşta düşman 285 bin ölü, Türk Ordusu ise 253 bin şehit verdi. Şehitlerimizi ve komutanlarını minnet ve saygı ile anıyorum.
    BAŞKOMUTANLIK MEYDAN SAVAŞI - DUMLUPINAR ZAFERİ: 30 Ağustos 1922: Sakarya Meydan Savaşından sonra T.B.M.M. Hükümeti kesin bir taarruzla düşmanları kovmak üzere son hazırlıklarını gerçekleştirdi.
    "Elde ne varsa" Gazi Mustafa Kemal'in kontrolünde ve bizzat nezaretinde 27 Ağustos 1922'de Afyon Kocatepe'de başlayan taarruz düşmanın bozulmasını gerçekleştirdi. Afyon'dan kaçarak geçen düşman 30 Ağustos 1922 günü Dumlupınar'da son kez direnir. Sonuç "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir ileri" emri ile palikaryalar İzmir'de denize dökülür.
    24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurulması yönünde artık hiçbir engel kalmamıştır.
    Evet Ağustos ayı mânâ itibariyle tarihimizin Türk milletine yüklediği önemli bir görevi hatırlatmaktadır. Kısaca tarihi bilgilerimizi yenilemeye çalıştığım Ağustos ayındaki savaşlar, korunma ve güvenlik derinliği ile ilişkilendirilebileceği gibi, insan haklarının o dönemde ne denli istismar edildiği de gözden ırak tutulmamalıdır.
    Bu gün daha iyi anlıyoruz ki atalarımız salt hükmetmek ya da hakim olmak noktasından hareket etmemiştir. Dünyanın içinde bulunduğu özellikle Türkiye Cumhuriyeti'nin sıkıştırılmaya çalışıldığı bu dönemde Ağustos ayındaki tarihi olaylar dikkatle incelenmeli, değerlendirilmeli ve tedbirler geliştirmelidir.
    30 Ağustos Zafer Bayramımızın uyuşan kafaların uyanmasına sebep olmasını dileyerek; Mustafa Kemal Atatürk'ün "Aziz Türk milleti bundan sonraki hayatında sana mutluluklar esenlikler dilerim" sözü ile yazımı bitirmek istiyorum.

    Hoşça kalınız...



    Kemal ÜRKMEZ http://www.malatyaguncel.com/author_...ail.php?id=103

  6. #22
    Duhul
    Apr 2007
    İkamet
    İstanbul
    Gönderi
    1,523

    Esas

    Zafer bayramımız öncelikle bu vatanın bekası için şehadet şerbetini içmiş tüm ecdat şehitlerimize ve ulusumuza kutlu olsun...

  7. #23
    Duhul
    Aug 2005
    İkamet
    Ayazmana-Kasaplar Mah.
    Yaş
    17
    Gönderi
    906

    Esas

    Bu mutlu günde, zaferi bize yaşatan Atatürk ve silah arkadaşları ile kahraman Türk Ordusu’na şükran ve minnetlerimizi sunarken, ulusumuza da Zafer Bayramı kutlu olsun...

  8. #24

    Esas

    30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun.Atamızın ve silah arkadaşlarının ve tüm şehitlerimizin ruhu şadolsun.

Sayfa 3/21 İlkİlk 1234513 ... SonSon

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •