Sayfa 3/527 İlkİlk 123451353103503 ... SonSon
Arama sonucu : 4211 madde; 17 - 24 arası.

Konu: BYSAN Boyasan Tekstil

  1. #17
    Duhul
    Mar 2004
    İkamet
    istanbul-küçükyalı..FENERBAHÇE CUMHURİYETİ.
    Yaş
    50
    Gönderi
    8,088

    Esas

    denız+alan=-632 bın lot cıvarı alfa nın su an elınde 570 bın cıvarı var senaryoya gore alfa denız ve alan ucgenını su an 62 bın lot eksıde eger patron satmadıysa eksıde kalmasına nıye ızın verdı anlasılmaz eger patron sattıysa o baska ama takasa bakıldıgında dun 15 aracı kurum yanı pıyasaya dagıtılmıs gozukuyor hısseler sanırım 1100 dogru ınıs basladı gıbı gozukuyor .tsk

  2. #18

    Esas

    yardımlarınız için teşekkür ederim arkadaşlar

  3. #19

    Esas

    tabanda kaç lot olduğunu yazabilecek bir arkadaş varmı

  4. #20

    Esas

    tabanda 400bin lot vardı, alan satış yazdı alfa aldı..
    bu adamlar herhalde bütün gece oturup nasıl yapsakta milleti kandırsak katekulliye getirsek diye düşünüyorlar.

  5. #21

    Esas

    yzarken gene taban olmuş 56bin lot var şuan alfa satışta

  6. #22
    CARLOS Guest

    Esas

    Jedi sende bana bu Boyasan Tekstil'i anlat???Tabandan trilyonlarca hisse alımına rağmen aşağı gidiş sürüyor, ilginç takas yöntemleri uyguluyorlar, şirketin mali yapısında büyük sorunlar var deniyor.....v.s.? Ayrıca bu fiyat ucuz değil mi?

  7. #23

    Esas

    Tümteks ve Boyasan'da ortak satışı baskısı

    Boyasan ve Tümteks ortakların rüçhan hakkı kısıtlanarak yaptığı sermaye artırımı
    ile borçlarını ödeme yolunu seçti. Bu yolla hisse alan Maisonette hisseleri
    satmak istediğini bildirdi. Şimdi diğer hissedarların da aynı yolu seçip
    seçmeyeceği merak ediliyor.
    Son günlerde Boyasan ve Tümteks'in takas saklamalarına giren 10 milyon 882 bin
    lot Boyasan ve 8 milyon 983 bin lot Tümteks hissesi yatırımcıların kafasını
    karıştırdı. Kısa bir süre öncesine kadar şirketlerin halka açıklık oranları
    yüzde 32 ve 35 olmasına rağmen dolaşımda olan yani Takasbank'ta görülen hisse
    sayılan bunların 10'da l'i kadardı. Takastaki bu değişimler ile dolaşımdaki
    hisse tutarı Tümteks'in 4, Boyasan'ın ise yaklaşık 6 katına yükseldi. Ancak bu
    artışa rağmen her iki şirket için de dolaşımdaki hisse tutarı hala halka açıktık
    oranına ulaşmış durumda değil.
    Boyasan ve Tümteks hisselerindeki bu hareketliliğin ardından, krize giren bu
    şirketlerin 6 ay önce yaptıkları bir dizi anlaşma yatıyor. Zor durumda kalıp
    bedelli sermaye artırımı yapan iki şirket de sermaye artırımı ile ortaya çıkan
    hisseleri alacaklı banka ve şirketlere devretmişti. Bu hisseleri alan
    şirketlerden birisi hisseleri satmak istediğini bildirip Takasbank kayıtlarına
    geçirdi. Eğer bu hisseler satılmaya başlanırsa, ya da artırımdan hisse alan iki
    banka da aynı yolu seçerse hisselerin önümüzdeki dönemde nasıl bir seyir
    izleyeceği merak ediliyor.

    Havlucular Kralı'nın çöküşü
    Kamuoyunda "Havlucular Kralı" olarak bilinen Abdülkadir Uslu'ya ait Boyasan ve
    Tümteks Tekstil bir dönemin yıldızı parlayan şirketlerindendi. 90'lı yıllarda
    havlu ve bornoz üretimindeki agresif büyümesiyle dikkat çeken Tümteks, Mehmet
    Ali Erbil ile tanıtımını yaptığı Maisonette markasıyla tüm Türkiye'de
    tanınmıştı. Ancak şirketin bu hızlı büyümesini borçla finanse etmesi sonunun da
    başlangıcı oldu.
    2001 yılındaki devalüasyon nedeniyle faizlerin hızlı yükselişi, Tümteks ve
    Boyasan'ı iflasın eşiğine getirdi. Önce Maisonette markası Sanko Holding'e
    satıldı. Ardından bankalardan alınan krediler nedeniyle şirket ödeme güçlüğü
    içine düştü, ilk olarak Emlak Bankası, Boyasan Tekstil'e verdiği borçları tahsil
    edebilmek için bu şirketin iflasını istedi. Boyasan Tekstil'in kullandığı
    kredilere Tümteks Tekstil kefil olduğu için aynı iflas davası Tümteks'e de
    açıldı. Sadece Emlak Bankası'ndan alınan borç 1998 yılı fiyatları ile 700 milyar
    liraydı. Bunun yanında 126 milyar lira ana faiz ve 826 milyar lira temerrüt
    faizi vardı. O dönemde de Abdülkadir Uslu temerrüt hesaplaması için uygulanan
    yüzde 180'lik oran için "bu haksız bir oran" demiş ve topu bankalara atmıştı.
    Şirketin iflasının istenmesi alacaklı diğer bankalann da aynı yolu seçmesine
    neden olmuştu, iki şirket Emlak Bankası dışında, Tekfenbank ve Yapı Kredi
    Bankası'ndan da yüklü miktarda kredi kullanmıştı.

    Hisselerimi al, borçlarıma say
    Emlak Bankası ile olan iflas davası sürerken, şirketlerin istanbul yaklaşımı'na
    alınması kurtuluş yolunda adeta bir can simidi oldu. 14 Ekim 2002 tarihinde
    BDDK önderliğinde oluşturulan Alacaklı Bankalar Konsorsiyumu ile Finansal
    Yeniden Yapılandırma Sözleşmesi (FYYS) imzalandı. Bu sözleşme gereğince
    şirketlerin sermayesi artırılacak ve artırımdan ortaya çıkan tutar bazı
    şartlarla alacaklı bankalara verilecekti. Uslu'ya ait şirketler ilk olarak 6
    Şubat 2003 tarihinde kayıtlı sermaye sisteminden, esas sermaye sistemine geçmeyi
    kararlaştırdılar. Boyasan 6.7 trilyon olan sermayesini 34.4 trilyona, Tümteks
    ise 8.2 trilyon olan sermayesini 82.4 trilyona yükseltme kararı aldı.
    Sermaye artırımları 29 Mayıs 2003 tarihinde gerçekleştirildi. Rüçhan hakları
    kısıtlandığı için küçük yatırımcılar bu sermaye artırımlarına katılamadılar.
    Sermaye artırımına sadece Yapı Kredi Bankası, Tekfenbank ve Maisonette Pazarlama
    katıldı.
    En büyük orana sahip alacaklı olan Yapı Kredi Bankası, alacağına karşılık 58
    milyon 230 bin lot Tümteks, 16 milyon 843 bin lot Boyasan hissesi aldı.
    Maisonette Pazarlama da aynı şekilde 8 milyon 983 bin lot Tümteks, 10 milyon 882
    bin lot Boyasan hisse senedi aldı. Tekfenbank ise 6 milyon 533 bin lot Tümteks
    hisse senedi aldı.
    Yapılan anlaşmaya göre alınan bu hisseler 6 ay boyunca, yani 29 Mayıs 2003
    tarihinden 29 Aralık 2003 tarihine kadar satılamayacaktı. Verilen bu hisse
    senetlerine karşılık Boyasan ve Tümteks'in gayrımenkulleri ipotek altına alındı.
    Böylece şirketlerin borçlarının büyük bir kısmı geçici olarak ödenmiş oldu. Aynı
    zamanda alacaklılar da kendilerini güvence altına almış oldular.

    İlk adım Maisonette'den
    Uzmanlara göre yeni hissedarların süresi dolduktan sonra bu hisseleri satmaya
    başlamaları bir tür ikincil halka arz olacak, ilk olarak Maisonette Pazarlama 17
    Kasım 2003 tarihinde hisse satışı talebini İMKB'ye bildirdi. Maisonette
    Pazarlama'nın elinde olan ve satacağını bildirdiği hisseler 6 aylık sürenin
    dolmasının ardından Takasbank kayıtlarına girdi. FYYS sözleşmesine göre
    Maisonette'in sattığı hisselerde bir fiyat sınırlaması yok. Yani hisseleri
    istediği fiyattan satabilir. Ancak bu hisselerin Maisonette Pazarlama için
    maliyeti bin lira. Bu durumda alacağını, zarara uğramadan tahsil edebilmesi için
    elindeki hisseleri bin liranın üzerinde satması gerekiyor. Ancak en büyük
    alacaklı olan Yapı Kredi için aynı durum sözkonusu değil. Bu nedenle önümüzdeki
    dönemde bu hisselerin borsadaki performansı Yapı Kredi'nin elindeki hisseleri
    satmayı isteyip istememesine bağlı olarak değişecek.
    Şimdi bütün gözler Yapı Kredi Bankası'na çevrilmiş durumda. Çünkü tam 75 milyon
    74 bin 740 lot hisse senedi her an Boyasan ve Tümteks'in takaslarına girebilir.
    Boyasan'ın 2 milyon lot civarında olan Takasbank kayıtlarındaki hisse tutarı
    Maisonette Pazarlama'nın satacağı hisseleri bildirmesinden sonra 13.2 milyon
    lota, Tümteks'inkiler ise 2.6 milyon lottan 11.6 milyon lota yükselmişti, işte
    uzmanlara göre bu hisse senetleri takasa girdiği andan itibaren "Demokles'in
    Kılıcı" misali senetleri baskı altında tutacak. Sadece küçük yatırımcılar değil
    büyük yatırımcılar da bu tahtalarda işlem yapmaya korkacak.

    Satılamayanlar geri iade
    FYYS çerçevesinde Yapı Kredi Bankası ile yapılan sözleşme gereği, bankanın
    elindeki hisseler Yapı Kredi Yatınm aracılığı ile piyasada satılacak. Yani Yapı
    Kredi Yatırım'ın takasını takip etmek gerekiyor. Ancak sözleşmenin can alıcı
    noktası Uslu ile ilgili. Anlaşmaya göre bankanın elinde hisselerin satılmaması
    durumunda Uslu'nun şirketleri Boyasan ve Tümteks Tekstil bu hisseleri satın
    almayı "Garantör" sıfatı ile taahhüt etmiş. Bu garantinin süresi 30 Haziran 2002
    tarihinden itibaren 7 yıl. Yani aslında Yapı Kredi, elindeki hisseleri 30
    Haziran 2009 tarihine kadar borsada satmaya çalışacak. Bu tarihten sonra
    satılamayan hisseleri Uslu almak zorunda kalacak.
    Yapılan anlaşmaya göre Yapı Kredi'nin elindeki hisselere 30 Haziran 2002
    tarihindeki döviz kuru baz alınarak, yıllık libor faizi uygulanacak.
    Hisselerin alacaklılara devredildiği dönemdeki fiyatı dolar bazında 0.63 cente
    denk geliyordu. Bu rakam bugünkü kurla 900 lira seviyelerinde.
    Hisselere uygulanacak Libor faizi oranı için, her yılın 16 Eylül tarihindeki
    Londra İnterbank piyasasında sabah saat ll:00'de 3 büyük bankanın bir yıllık
    vadeli borçlanma faiz oranlarının ortalaması esas alınacak ve bu oran bir dahaki
    yılın 16 Eylül tarihine kadar sabit kalacak. Bu durumda satılamayan
    her hisse için hem dolar bazında bir yük gelecek hem de üzerine faiz eklenecek.

    Ya Yapı Kredi de satarsa...
    Sözleşmenin diğer maddelerine göre hisse senetlerinden elde edilen satış
    gelirinin hisse başına bin liralık kısmını banka borçlanna karşılık olarak
    alıyor. Satış fiyatı bin liranın üstünde olursa aradaki fark, şirketin bankaya
    olan borcuna mahsup ediliyor. Eğer hissenin satış gelirinden elde edilen rakam
    bu borç tutarının da üstündeyse banka tarafından şirkete ödeniyor.
    Anlaşmanın yapıldığı dönemde verilen hisseler haricinde Boyasan'ın 4 milyon
    dolar, Tümteks'in ise 32 milyon dolar borcu bulunuyordu. Bu durumda Boyasan,
    borçlarını ne kadar erken öderse, hisse satışından gelir elde etme şansına sahip
    olacak. Tümteks ise borcu 32 milyon dolar seviyelerinde olduğu için Boyasan
    kadar şanslı değil.
    Peki Yapı Kredi elindeki hisselerini maliyeti olan bin liranın altında satmak
    isterse ne olur? Bu durumda da Uslu'nun şirketleri bu zararı karşılamayı garanti
    etmiş. Ancak Boyasan Tekstil Muhasebe Müdürü Feray Ertuğrul "böyle bir durumun
    yaşanması halinde zaten zor durumda olan şirketlerin mali olarak iyice zor
    durumda düşeceğini, Yapı Kredi Bankası'nın tercihini zararına satıştan yana
    kullanmayacağım düşündüklerini" söylüyor. Ertugrul, hisse satışı için piyasa da
    konuşulan bazı fiyatların gerçeği yansıtmadığını, bu tip söylentileri spekülatif
    olarak değerlendirdiklerini de sözlerine ekliyor.

    not: bu yazı başka bir borsa sitesinden alıntı olarak bu topic'e eklenmiştir, doğruluğu teyit edilmemiştir.

  8. #24

    Esas

    takasa bakıldığında ise çok ilginç bir durum var: sanko menkul'un korkunç satışı piyasaya dağılmamış, dört aracı kurum tarafından karşılanmış, Finans yatırım, Deniz, Koç ve Oyak.. bu dört kurum birbirlerine çok yakın oranda malı almışlar, belki uzman arkadaşlar buna bir yorum getirebilir....

Sayfa 3/527 İlkİlk 123451353103503 ... SonSon

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •