Batı Kürdistan da Tamam, Sıra Kuzeyde.

[madenci1]

bunlara pabuç bıraksa ortada İran kalır mıydı?

Öncelikle İran'ı önünü gören insanlar yönetiyor. Sizin İran'ı eleştiren onlarca yazınızı buraya kopyalarım. Şimdi, İran'ı savunuyorsunuz. Kendinizle bu kadar çelişmeyin.

Sonuçta kendi varlığına ters düşen politikalara çanak tutarak, öyle bölgesel güç, büyük dünya devleti palavraları ile karın doymuyor.

Ben hükümeti savunmuyorum. Bu hükümeti eleştiren belki yüz tane yazı yazmışımdır bu foruma. Siz olayların vehametini anlamıyorsunuz.

Alman Milleti, Hitler gibi bir manyağın peşinden sonuna kadar gitti. Beğensek de beğenmesek de hükümet bu ve bu hükümet yakın zamanda da değişmeyecek. Saygı duymak lazım.

[iNdiKaTÖr]

Esad'ın tek bir şansı kaldı. Lazkiye-Tartus hattında kurulacak bir Alevi Devleti.

Bunun olmaması için Türkiye'nin askeri gücünü de kullanarak, Alevi Devletinin kurulmasını engellemesi gerekir.

Bu durum ise, Türkiye'deki Alevi-Sunni fayını harekete geçirecektir.

Çok kötü bir durumdayız.

Not: Bu durumu iç politika malzemesi yapıp, hükümeti eleştirmek çok yanlıştır. Yukarıdaki mesajda bir dünya savaşının eşiğinde olduğumuz kehaneti verilmiş. Artık bunları görmek için kehanete gerek yok, düşünerek bu sonuçlara ulaşmak mümkündür.

Bu olanlar, Küresel mücadelenin sonuçlarıdır. Hükümetin suçu yok. Hükümeti, dışişleri bakanını eleştirmenin sırası değil, birlik olmak lazım.

Şimdi bütün suçu getirip, Akp hükümetine yıkamayız.

Yapmamız gereken şey şudur : Kazanacak tarafı tespit edip, ondan yana olmak. Başka birşey yapamayız. Çünkü irademiz yok.

Gelen tehlike yani Türkiye ve İran'ın bütünlüğüne kast eden tehlike emperyalist uşaklığı ve işbirlikçiliği yapan Irak'ta dünün peşmergeleri ve bunların Türkiye temsilcileridir. Şimdi kuvveden fiile geçmiş (kürdistan) olanları bir kenara bırakıp daha ortaya çıkmamış bir devlete engel olmaktan bahsetmişsiniz. Önce tehdit sıralamanızı gözden geçirin bence.

Panik yapıp "engel olamayız, yapamayız" diye teslimiyet çağrıştıran kelimlerden nefret ederim. 90 yıl önce emperyalizmin planlarına karşı Türkiye'yi kuran, emperyalizme teslim olmuş İran'da (rejim şeriatta olsa) devrimi yapanlar, yapılan planların önünde duran iki millet ve devlettir.

Evet tüm suçu AKP'ye yıkamayız ama o partinin başkanı çeşitli vesilelerle uygulanan Büyük Ortadoğu Projesi'nin eşbaşkanlığını yaptığını defalarca telaffuz etmiş, ve 10 yıldır da koalisyon ortağı olmadan istediği gibi dış politikaya yön veren iktidardır. Hak ettiği pay kadar eleştirilmesi doğaldır, olması gereklidir.

Peki bu durumlardan dolayı AKP'yi ne zaman eleştimeyi düşünürsünüz. İttihat ve Terakki'nin, devleti II. Abdülhamit'in 30 sene denge siyasetiyle asla savaşa sokmamasına karşı, ilk fırsatta Türk milletinin başına gelmiş en büyük felaket olan I. Dünya savaşına sokmasını 100 yıl sonra gibi bir zaman sonra mı eleştirelim.

[BORA YAŞAR]

Bu ülkede İran'ı bir model olarak alanlar açısından İran'ı daima eleştiririm.

İran'ın benim dünya görüşümle, yaşamak istediğim dünya ile bir ilgisi yok.

Benim vurgulamak istediğim İran'ın kendisi açısından sağlam bir dış politika, bir duruş sergilediğidir.

Bunu da bizim iddialı, neredeyse dünyayı yönetmeye talip yöneticilerimiz ve politikalarımızla farkı ortaya koymak için ifade ettim.

[expertadvisor]

Dış politikada yola ,komşularla sıfır sorun diye çıkıldı...
Varılan sonuç : sıfır komşu...

[madenci1]

90 yıl önce emperyalizmin planlarına karşı Türkiye'yi kuran,

Siz, tarihi daha dikkatli ve tarafsız okumaya çalışın...90 yıl önce, ortadoğudaki sınırları İngiltere çizdi. Sınırın diğer tarafı Suriye, Irak, bu tarafı ise Türkiye...

2.Abdulhamit indirildiği gün, bu halk iradesini kaybetmiştir.

Panik yapıp "engel olamayız, yapamayız" diye teslimiyet çağrıştıran kelimlerden nefret ederim.

Panik falan yok, ben durumun vehametini anlatmak istedim(bana göre böyle, yaptığım analiz yanlış olabilir). Yani bana göre zaman, hükümeti eleştirme zamanı değil, birlik olma zamanı.

Artık olacaklara engel olamayız, bu çok açık net bir bilgidir. Şayet bu yazdığım yanlış olsaydı, senelerce önce pkk terörünü bitirmemiz gerekirdi.

Bitiremedik, çünkü irademiz yok.

Durumu net, açık tespit etmek durumundayız. ''Bir Türk dünyaya bedeldir'' masallarıyla ileriye gidemeyiz.

Son 50 yılda, Kürtler, tavşan gibi çoğalırken, 1978'de pkk yı kurarlarken ve binlerce askeri, polisi şehit ederlerken, hepimiz, 20 yıl önce çekiç güçe izin vermedik mi?

Yapacak olan 30 yılda yapardı. Şimdi ne yapacaksın?

Gerçek şu :Kürtler, kellerini koltuklarına alıp, savaşıyorlar. Irak'ta da savaştılar, şimdi Suriye'de de savaşıyorlar.

Biz, ancak edebiyat yapıp, masal anlatırız.

Bu forumda görüldüğü üzere, meydana gelen gelişmeler iç politika malzemesi yapılıp, hükümeti, dışişleri bakanını eleştirmek için kullanılıyorsa, yine hiç birşey yapamayacağız, kafalarımızı kuma gömeceğiz demektir.

[BORA YAŞAR]

Bir ufak not da yazıdaki "alevi" terimine.

Belki "alevi-şii ne fark var? İkisi de aynı" gibi bir savunmayla karşılaşılabilir ama Sufriye'dekilerden bahsederken "alevi değil şii" demek en azından içimizdeki alevileri ayrıştırmak açısından doğru olurdu diye düşünüyorum.

Suskunluk nedeniyle eklemek isterim:

Suriyedekilere "alevi" demek niye. Hemen herkes şii demekte.

Bir kast-ı mahsusa yoksa tabi...

[karaboğa]

suriye konusunda batılı medyanın yalanlarından sıkıldıysanız suriye haber ajansının türkçe yayınıda mevcut oradan takip edebilirsiniz:
http://www.sana.sy/index_tur.html
bazen siteye erişim engelleniyor bu durumda şuradan erişebilirsiniz;
http://208.43.232.81/index_tur.html

[BUSHIDO]

Bu zamansiz gelismelerin ekonomik boyutunuda unutmamak lazim. Tum dunyadaki kriz ortaminda bir vaha gorumunde olan ulkemizin elde etmis oldugu bu avantajli durum bu son gelismeler ile sekteye ugratilmistir. Irak, Iran ve hatta Irak'a yapilan ticaretin yakin bir gelecekte durma noktasina gelecegini tahmin etmek zor olmasa gerek. Turkiye'nin bu tum dunya ekonomilerinin durma noktasina geldigi bir surecte arayi kapatmasini engelleyecektir.