Eski yöneticimiz de böyle şeyler söylüyorsa, vardır Bişeyler. O sezon çok ilginçti gerçekten. Aziz yıldırımın td ve futbolculara, siz mi yaptınız şampiyon demesi de ilginç.
Para tekniği yapar.
Printable View
Eski yöneticimiz de böyle şeyler söylüyorsa, vardır Bişeyler. O sezon çok ilginçti gerçekten. Aziz yıldırımın td ve futbolculara, siz mi yaptınız şampiyon demesi de ilginç.
Para tekniği yapar.
PFDK, sportmenliğe aykırı açıklamaları sebebiyle Ali Koç'a 45 gün, Semih Özsoy'a 60 gün hak mahrumiyeti cezası verdi.
Bunun fetö tarafından bir kumpas olduğu mahkemece tescillenmiştir daha da oraya buraya çekmek sacmaliktir . O şahıs o yıl yönetimdeydi kendi iddia ettiği şey olduysa onun su an TFF başkanlığında işi ne ? Başkan yardımcısıydı o sezon bir şey olsa haberi olmaz mi ? Mahkemece feto kumpası olduğu ortaya çıkan konuyu devam ettirmek mahkemeyi tanımamaktır
sn BACON böyle büyük bir olaya kişilerin söylemleri değil de daha geniş çerçeveden bakmakta fayda var.
kısaca belirtmek gerekirse;
bildiğiniz üzere süreç 3 temmuzda başladı, tamda turnuvanın başlama arefesinde, uefa dönüp tff ye dedi ki, takımınız turnuvaya başlayıp suçluluğu ıspatlanırsa turnuvaya şike karışmış olacak, bize hemen cevap verin fenerbahçeyi men edelim mi etmeyelim mi? mahkemeyi bekleyemeyiz dedi.
aydınlar sağolsun hemen, men edin, şike var dedi.
sonra aziz yıldırım ve ali koç konuyu cas a götüreceğiz bu bizim namus davamızdır dedi, bizi haksızca yargılıyorsunuz dedi.
burada fenerin haklı olduğu varsayımıyla hareket edersek, fener cas a gitti, haklılığı ıspatlanırsa birinci suçlu tff olacağı için tff dönüp fenerbahçeye ve uefaya ceza ödeyecekti, kaldı ki hatırlayın suçlu tff ile tüm kulüpler riske girecekti. döndü aydınlar fenere konu yargı da haksızsanız tüm parayı ben vereceğim namus sözü dedi ve memleket meselesine çevrildi iş, fener bu sözlere güvenerek cas tan davayı geri çekti ve yargıtayda bitmek bilmeyen davaya dönüştü. hatırlayın geçen sene yargıtay fenerin suçsuz olduğunu onadı ama kararı usulen bozdu (bilerek uzatılıyor).
burada fenerin haksız olduğu varsayımına gidersek, her kulvarda fenerin bu kadar üzerine gidilirken o kupa o müzeye girer miydi? aydınlar verdiği sözü tutup neden sponsorluk anlaşması yapsın?
özetle fenerin cas ta, uefa da, tr de cezasının onandığı hiçbir mahkeme, kurum, kuruluş yoktur.
olayın kumpas olduğu apaçık ortadadır.
son olarak bu söylemlerin durup dururken maçlar zamanında tekrar gündeme getirilmesi arı kovanına çomak sokmaktan başka bir şey de değildir.
sayg,
Fenerbahçe Beko'da yönetim ile uzlaşma sağlayan Obradovic, 3 milyon Euro yıllık ücretinde indirime giderek 2 milyon Euro’yu kabul etti. Obradovic, 30 milyonluk takım bütçesinin ise 20 milyona indirilmesini onayladı. (DHA)
Size Aziz Yıldırım lazım ruhsuzlar ordusu ..
İlk yarı bitecek macı kaybettiniz ..
Takım Tahir hoca mi , Emre mi , aurello mu Volkan mi kim idare ediyor ? Yazık Fenerbahçeyi ne hallere düşürdüğünüz .. Tek yol istifa ..
Obradovic ailesiyle görüştükten sonda 1 yıl takim çalıştırmayacağım Fenerbahçe’ye iletti ve Fenerbahçe Beko ile yolları ayrılmış oldu .
https://uploads.tapatalk-cdn.com/202...b57edd87f0.jpg
Sportando'nun haberine göre Fenerbahçe Beko, Gigi Datome’yle karşılıklı anlaşarak yollarını ayırdı.
mançıstır sitiyi nasıl yendik 2-1 ...
Fenerbahçe : Fenerbahçe: 2015-16 sezonundan bu yana formamızı giyen ve bu süreçte elde ettiğimiz tarihi başarıların en önemli mimarlarından biri olan Gigi Datome, mevcut sözleşmesini Kulübümüz ile anlaşarak sonlandırmış ve kariyerine farklı bir takımda devam etme kararı almıştır. Fenerbahçe basketbolunun unutulmazları arasındaki yerini çoktan almış olan Gigi Datome’ye, Kulübümüze yaptığı katkılardan dolayı teşekkür eder, kariyerinin geride kalan bölümünde kendisine sonsuz başarılar dileriz.
[IMG]https://r.resimlink.com/tqSEx.png[/IMG]
. efsane . kült . kitsch .
Hoscakal Datome. Adam gibi adamdin. Ozleyecegiz
Fenerbahçe Beko, Sırp antrenör Igor Kokoskov ile 3 yıllık anlaşmaya vardı (beIN Sports)
İşte Fenerbahçe eski Başkanı Aziz Yıldırım'ın mahkemede yaptığı konuşma;
Sayın Başkan,
Sayın Üyeler,
Sayın Cumhuriyet Savcısı,
Türkiye Cumhuriyeti Devleti içinde yaklaşık 50 yıldır yaptığı yuvalanma neticesinde başta eğitim, emniyet, yargı organları olmak üzere devletin her kademesine sızan ve nerdeyse dünyanın 160 ülkesinde benzer faaliyetlerde bulunan FETÖ/PDY TERÖR ÖRGÜTÜNE mensup hainler tarafından 15.07.2016 tarihinde DEMOKRASİMİZE VE MİLLİ İRADEYE KARŞI GERÇEKLEŞTİRİLEN hain darbe girişiminin 4. Yıl dönümünü yaşıyoruz. Ülkemizin her yerinde yapılan törenlerle şehitlerimiz anıldı. Bu vesileyle başta 15 Temmuz olmak üzere ülkemize hizmet ederken şehit düşen vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, mekanları cennet olmasını, gazilerimize acil şifalar, ailelerine de sabırlar diliyorum.
Bir yandan Sayın Cumhurbaşkanının önderliğinde, Milli Güvenlik Kurulunda alınan kararlar doğrultusunda güvenlik güçleri, yargı teşkilatı mensupları başta olmak üzere tüm kurum ve kuruluşlar FETÖ/PDY Örgütü ile mücadele ederken öbür yandan FETÖ/PDY Terör örgütü ile iltisaklı olmaları nedeniyle emniyet ve yargı teşkilatından ihraç edilen kişilerce hazırlanan fezlekeler, iddianameler ve usulsüz kararlar yüzünden bir kez daha huzurunuzdayız. Nerdeyse 10 yılı bulan bu sürecin halen sonuçlandırılmamış olması vatandaş olarak adil yargılanma hakkımızı ihlal etmektedir. Bu durumu adalet kavramıyla açıklamak ne yazık ki mümkün değildir.
İLK İFADELERİMDE SÖYLEDİĞİM GİBİ BU DAVA SADECE KENDİ BAŞINA AZİZ YILDIRIM VE FENERBAHÇE DAVASI DEĞİLDİR. BU DAVA ŞİKE DAVASI DEĞİLDİR. FETÖ TERÖR ÖRGÜTÜNÜN DEVLETİ ELE GEÇİRME PROJESİNİN VE DÜŞÜNCESİNİN BİR PARÇASIDIR. BU DAVA BÖYLE GÖRÜLMELİDİR.
14.02.2012 TARİHİNDE SİLİVRİ’DE DURUŞMA SALONUNDA “NE ŞİKESİ MEMLEKET ELDEN GİDİYOR” dediğimde ve TEMMUZ 2015 TARİHİNDE HABERTÜRK TELEVİZYONUNDA “…BU ÖRGÜT 50 BİN KİŞİYLE SİVİL İHTİLAL YAPACAK…” dediğimde bu gerçeği anlamayanlar oldu. Halen dahi anlamayan ve anlamamış gözüken hainler var. Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan ve Cumhurbaşkanlığı resmi internet sitesinde (www.tccb.gov.tr) raporda; 15 Temmuz Darbe Kalkışmasına giden süreçte, kurulan tuzaklar; kumpas davaları listesi ilan edilmiştir. Bu listedeki davalar Türkiye Cumhuriyeti Devletinin RESMÎ KARAR VE KARARLILIĞINI göstermektedir. Huzurdaki davada bu listede yer alan davaların bir tanesidir.
Yurtlar, dershaneler, okullar üzerinden ülkenin imkanları olmayan çocukları devşirildi. Bunlarla oluşturulan yeni yapılarla en yetenekli çocuklara ulaşıldı. Manevi olarak borçlandırılıp şartlandırılan ve yeteneklerine göre ayrıştırılan bu gençler; Devletin Ordu, Yargı, Emniyet, Mülkiye ve Maliye kurumlarına hain emellerin icrası için yerleştirildi.
Devletin önemli kurumlarına yasal görünümlü hilelerle; GİZLİ, KOD ADLARI KULLANILARAK HÜCRELER şeklinde yapılandılar.
Televizyonlar, gazeteler, sosyal medya destekli kanaat ve propaganda unsurları güçlendirildi. Üniversitelerin akademik kadroları dahi kaydırmalarla dolduruldu. Bu kişileri topluma KANAAT ÖNDERLERİ olarak sundular. Bir kısım yazar ve düşünürü dahi değişik vakıf, dernek ve organizasyonlar içinde vitrine çıkarttılar. Önce bürokratik ve sivil görünümlü operasyonlar yapıldı.
Bu operasyonlarla toplum ürkütüldü ve korkutuldu. Adli ve bürokratik imamları vasıtasıyla devletin içinde ihalelerden davalara ve vergi sorunlarından sınavlara kadar her konudan rant ve güç elde ettiler. Bundan istifade etmek isteyenlerde bunlarla beraber olmuşlardır.
Tümamiral Semih Çetin’in öz ifadesiyle;
“….Aziz Yıldırım'ın, Fenerbahçe üyelerinin ve Fenerbahçe camiasının ördüğü sarı lacivert duvar, doludizgin ilerleyen Fethullahçı örgütün tosladığı ilk duvar olduğunun altını çizmek lazım….” Bu duvardan sonra da, yenilmez olmadıkları anlaşılmıştır.
Bu dava başı dışarıda olan işbirlikçi örgütlere başkaldırıp direnmenin bedelini ödetme davasıdır. Tamamı hukuk dışı yöntemlerle oluşturulan bir kurgu üzerine kuruludur.
Bu davanın her yönüyle hukuka aykırı olduğu, birden fazla davanın (Ergenekon davası, FETÖ ÇATI DAVASI) kararı içinde hükme bağlanmıştır.
Hukuka aykırı soruşturmalar ve kurgu deliller üzerine tamamı birbiriyle irtibatlı özel yetkili mahkeme ve yüksek yargı içerisindeki kolları vasıtasıyla geldiğimiz nokta şu an önünüzde durmaktadır.
SAYIN BAŞKAN, DEĞERLİ HEYETİNİZİN ÖNÜNDEKİ BU DAVADA;
-Ya Türkiye Cumhuriyetinin dürüst ve yürekli vatandaşları olarak FETÖ ÖRGÜTÜNE hak ettikleri ağır tokat vurulacak
-Veya FETÖ kumpasları sürüncemede bırakılarak canlı tutulacak ve bu hain örgüte can suyu verilmiş olacaktır.
Türk adaletinin vereceği karar buna ilişkin olacaktır.
Yukarıdaki açıklamalarım ışığında şunu açıkça ifade etmeliyim ki, yargılanmamıza dayanak gösterilen iddianame şekli olarak bir hukuk metni olarak kabul edilse de gerçek anlamda bir hukuk metni olarak kabulü mümkün değildir. Zira bu metnin hukuki bir metin olabilmesi için öncelikle bir Cumhuriyet Savcısı tarafından düzenlenmiş olması gerekmektedir. Mahkemenizdeki 2020/21 esas sayılı davanın iddianamesi, HAKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU GENEL KURULUNUN, 24.08.2016 tarih ve 2016/426 sayılı kararı ile ihraç edilen ve halen firari durumda olan Mehmet Berk isimli kişi tarafından hazırlanmıştır.
HSYK; Mehmet Berk (İddianameyi hazırlayan savcı), Mehmet Ekinci, Hikmet Şen, Bülent Kınay, Ufuk Ermertcan (02.07.2012 tarihinde İlk kararı veren heyet üyeleri ve duruşma savcısı) Mehmet Vehip Ekinci, Dursun Altınöz, Mesut Kundakçı (17.01.2014 günü Yargıtay Onama Kararı veren üyeler) hakkında verdiği ihraç kararında şu tespitlerde bulunmuştur.
“….örgütün yargı ayağındaki uzantısı tarafından Hüseyin KURTOĞLU, Askeri Casusluk, Şemdinli, Balyoz, Ergenekon gibi proje soruşturma ve kovuşturmaların üretildiği,….. özel yetkili mahkemelerin, örgütün elinde tüm toplumu dizayn edecek bir silaha dönüştüğü …. örgütün, yargıyı her açıdan etkin bir silah olarak kullandığı, sadece rakiplerini bertaraf etmek için değil, siyaseti tanzim etmek, siyasi partilerin yönetimlerini değiştirmek, toplumdaki etkinliğini artırmak, toplumu kontrol etmek, herkesle ilgili bilgi toplamak, ticari faaliyet alanlarını ve kamu kurumlarını ele geçirmek, HATTA HÜKÜMETİ YIKMAK VE KENDİ FELSEFESİNE UYGUN BİR SİYASİ YAPI OLUŞTURMAK İÇİN DE BİR ARAÇ OLARAK KULLANDIĞI, YARGININ, SORUŞTURMA UNSURLARIYLA, ALT YAPISIYLA VE POLİSLE DESTEKLENDİĞİNDE ÖRGÜTÜN KULLANABİLECEĞİ MUAZZAM BİR SİLAHA DÖNÜŞTÜĞÜ, YÜKSEK YARGIDAKİ DEĞİŞİMLE ÖRGÜTÜN ELİNDEKİ BU SİLAHIN ETKİ ALANININ ZİRVE YAPTIĞI, YARGIYI TEKELİNDE VE YEDİNDE TUTAN FETÖ/PDY SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNÜN, KENDİSİNE ENGEL OLACAĞINI DÜŞÜNDÜĞÜ HÂKİM-SAVCI, ASKER, EMNİYET PERSONELİ, MÜLKİ AMİRLER VE DİĞER KAMU PERSONELLERİ HAKKINDA UYDURMA TAHKİKATLAR, TUTUKLAMALAR YAPARAK SAF DIŞI BIRAKTIĞI, BU YOLLA AYNI ZAMANDA DİĞER KİŞİLERE DE GÖZDAĞI VERDİĞİ, SİLAHLI KUVVETLER MENSUPLARI İLE İLGİLİ UYDURMA SORUŞTURMALAR, TOPLU TUTUKLAMA VE DAVALARLA TSK’NIN ETKİSİZ HALE GETİRİLDİĞİ, BÖYLECE KENDİ ÖRGÜT MENSUPLARININ TERFİ ETMESİNİN YOLUNUN AÇILDIĞI, NETİCETEN ÖRGÜTÜN CEZA VE HUKUK DAVALARINDA EN BÜYÜK BELİRLEYİCİ GÜÇ OLDUĞUNU GÖSTERDİĞİ,….
…..Darbe girişimi üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında itirafçı yahut gizli tanık olarak ifadeleri alınan hâkim ve Cumhuriyet savcılarının beyanlarında belirttikleri bazı hususlar, Cumhuriyetin ilk yıllarından beri yurdun her köşesinde insanüstü bir gayretle, tüm zorluklara göğüs geren onurlu ve sağlam vicdanlı hâkim ve savcılar sayesinde toplumun yargıya duyduğu güvenin kısa bir süre içerisinde neden dibe vurduğunu ve örgütün toplumdan gizlediği kirli yüzünü gözler önüne serecek mahiyettedir.
- “İstanbul’a tayinim çıkınca lojman işleri ile … isimli İstanbul hâkimi ilgilendi. Kendisi de Gülen Cemaati mensubuydu. Kendisiyle aynı lojman bloğunda kaldık. İşyerinde de … çevresindeki Gülen Cemaati mensupları ile tanışmaya başladık. … bir süre sonra İstanbul Adliyesinde CMK 250'nci maddesi kapsamında kalan suçlara bakan özel yetkili mahkemeye atandı. Bir süre sonra da onun tavsiyesi üzerine bende özel yetkili savcı olarak görevlendirildim. 2011 yılı Haziran ya da Temmuz ayında Beşiktaş Adliyesinde Özel Yetkili (CMK 250 maddesi) Savcı olarak göreve başladım. 1,5 – 2 ay kadar burada çalıştım. Hiç iddianame yazmadım. Sadece bir kez bir hafta nöbet tuttum. ARAMA, EL KOYMA, GÖZALTINA ALMA, TELEFON DİNLEME, TEKNİK ARAÇLARLA İZLEME, VB. TÜM TALEPLERİ TEM ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREVLİLERİ FLASH BELLEKLE HAZIR OLARAK GETİRİYORDU. BEN DE İMZALIYORDUM. GELEN YAZILARI OKUMAK İSTEDİĞİMDE BİRLİKTE ÇALIŞTIĞIMIZ CUMHURİYET SAVCISI … “BAŞSAVCI VEKİLİ… KIZIYOR, ONUN TALİMATI VAR, OKUMADAN İMZALA GEÇ” DİYE SÖYLÜYORDU. BEN DE TATSIZLIK ÇIKMASIN DİYE İMZALIYORDUM. KENDİM FİİLEN HİÇ MÜZEKKERE, TALİMAT, KARAR YAZMADIM. POLİSİN GETİRDİĞİ VE BİZİM İMZALADIĞIMIZ SORUŞTURMA İLE İLGİLİ TALEP, MÜZEKKERE VE KARARLARIN KİMLER HAKKINDA UYGULANACAĞINI BİLE BİLMİYORDUM. KİMİN İÇİN İLETİŞİM TESPİTİ KARARI VERDİK, KİM İÇİN ARAMA EL KOYMA, GÖZALTI VB. KARARLAR VERDİK HİÇ HABERİM YOKTUR…..”
İfadeleri FETÖ/PDY Terör örgütünün mensuplarını nasıl birer kurşun askere dönüştürdüğünü ortaya koymaktadır.
KURŞUN ASKER HALİNE GETİRİLEN FETÖ/PDY MENSUPLARINCA HAZIRLANAN METİNLERE DAYANILARAK YARGILANMAMIZ BİLE BAŞLI BAŞINA HUKUKA AYKIRI BİR DURUMDUR VE BU DOSYADA BERAAT DIŞINDA VERİLECEK HER KARAR FETÖ/PDY TERÖR ÖRGÜTÜNE CAN SUYU OLACAKTIR. SAYIN MAHKEMENİZ BERAAT DIŞINDA VERECEĞİ HER KARAR FETÖ/PDY TERÖR ÖRGÜTÜ TARAFINDAN KENDİ MEŞRUİYETİ İÇİN BİR PROPAGANDA FAALİYETİ OLARAK KAMUOYUNA LANSE EDİLECEKTİR. HUZURDAKİ YARGILAMANIN BU BAKIŞ AÇISIYLA YAPILMASI GEREKTİĞİNİ HATIRLATMAK İSTERİM
Hakkımızda yürütülen kumpas sürecini kısaca özetlersek 03.07.2011 günü gözaltına alındıktan sonra 09.12.2011 günü hakkımızda iddianame düzenlendi ve suç örgütü kurma, yönetme, dolandırıcılık yapma, şike yapma, teşvik primi verme suçlarından yaklaşık 156 yılla cezalandırılmam talep edildi. Henüz ifade bile vermemişken hastane raporlarına adresim METRİS Cezaevi olarak yazıldı. Emniyet Müdürü tarafından 19 maçta şike yapıldığının tespit edildiğine dair kamuoyuna açıklama yapıldı. Tüm bunların birer örgüt propagandası olduğu, bu işlemleri yapanların FETÖ/PDY Terör örgütüyle iltisaklı olduğu yargı kararlarıyla ortaya çıkmıştır.
14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6222 sayılı yasa öncesi şike/teşvik suçu diye bir suç henüz yokken 17.02.2011 tarihinde Şike ve teşvik suçu işlemek için örgüt kurduğumuz iddia edilerek ben ve arkadaşlarımı dinlemeye aldılar. Polis ve savcı, Aziz Yıldırım ve arkadaşlarını dinleyelim nasılsa bir şey uydururuz anlayışıyla hareket ettiler. Daha soruşturmanın en başında sonu belli olan bir yargılamanın hedefi haline getirilmiştik.
Videoyu Oynat
Bunun içinde GİRSESUNSPOR, OLGUN AYDIN VE TFF ESKİ BAŞKANI MAHMUT ÖZGENER BAHANE EDİLEREK BEN VE ARKADAŞLARIM SORUŞTURMAYA DAHİL EDİLDİ. Mehmet BERK bu seferde 12.10.2015 günü 360 TV isimli kanalda yayınlanan TELEGOL programında Serhat Ulueren’e verdiği röportajda ise; “……Özgener ile ilgili bir şey yoktu, telefon konuşmaları vardı ama bir suç işlememiştir. Doğal olarak Özgener’in ceza almasını gerektirecek bir şey yoktu…..” diyerek şahsıma ve Fenerbahçe’ye yönelik kumpası itiraf etmiştir. Gerçekten de benim Sn. Özgenerle olan konuşmalarımda her hangi bir suç unsuru yoktu. Biz kulübün resmi internet sitesinde hakemler ve hatalı uygulamaları hakkında açıkladığımız görüşmeleri telefon görüştük. Futbolda her hafta kulüpler ve idareciler, bu konuları medya üzerinden konuşmuyor mu? Tabi ki konuşuyorlar. Peki kulüp idarecisinin bu sebeple telefonu dinlendi? Soruşturmaya dahil edildi? Hiç kimse dahil edilmedi. Çünkü bu konuşmalar sadece bahane yapıldı. Tıpkı Olgun Aydın’ın ve “PEKER” isminin bahane edilmesi gibi. Bu dava da Olgun Peker ve hakkındaki iddialar ne oldu? Olgun Aydın sayın mahkemenizin 09.10.2015 tarih ve 2014/147 esas 2015/212 sayılı kararı ile beraat etti. Bu beraat kararı kesinleşti. Nitekim bugün kendisi sanık olarak bu salonda bulunmamaktadır. Çünkü ilk günden beri belirttiğim üzere savcı, bu isimleri bahane olarak kullandı. Zira hedef ben ve arkadaşlarımdık. Soruşturmanın en başından sonu belli olan bir yargılama süreci hakkımızda işletildi.
Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü, ne kupa büyüklüğüdür.Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte; adı konamaz. Dünya Fenerbahçeliler günümüz kutlu olsun !
https://uploads.tapatalk-cdn.com/202...1e492666cf.jpg
Rıza Çalımbay: "Mert Hakan Yandaş, Fenerbahçe ile anlaştı. Önümüzdeki sezon bizimle birlikte olmayacak." (Radyospor)
Luis Gustavo sakatlığı sebebiyle Beşiktaş macı kadrosundan çıkarıldı
Ali Koç: "Bayramdan sonra, ayın 4-5'inde transfer ve teknik direktör konusuyla alakalı her şeyi açıklayacağız."
2020/2021 sezonu takımların harcama limitleri :
https://uploads.tapatalk-cdn.com/202...8a813ae14b.jpg
Mert Hakan Yandaş Fenerbahçe ile 4 yıllık sözleşme imzaladı.
Fenerbahçe Caner Erkin ve Gökhan Gönül ile anlaşma yapıldığını açıkladı
Fenerbahçe Trabzonspor’dan ayrılan Novak ile anlaşma sağladı .
Hasan Alı Yıldırım takımdan ayrıldığını açıkladı
Sosyal medya hesabımızdan yapılan paylaşım .. Yeni transfer geliyor ..
https://uploads.tapatalk-cdn.com/202...9af1101d22.jpg
Fenerbahçe Sosa ile 2 yıllık anlaşma sağladığını açıkladı
https://twitter.com/fenerbahce/statu...687085569?s=21
Fenerbahçe'de bir futbolcunun yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testinin pozitif çıktığı açıklandı.
Kap : Futbol A Takımı oyuncularımızdan Vedat Muriqi'in İtalya'nın S.S. Lazio kulübüne transferi konusunda görüşmelere başlanmıştır.
Yatırımcılarımızın bilgisine sunarız.
Kap : Sağlık kontrollerinin tamamlanması ile p rofesyonel futbolcumuz Vedat Muriqi'in İtalyan Kulübü S.S. Lazio'ya, oyuncunun tarafımızla olan sözleşmesinin 17.500.000 Avro net bedelle feshi karşılığında transferi konusunda taraflarca anlaşma sağlanmıştır.
Transfer bedeline ilaveten, S.S. Lazio kulübünün sportif sonuçlarına bağlı olarak S.S. Lazio, Kulübümüze aşamalı olarak azami net 2.500.000 Avro bonus bedeli ödeyecektir.
Ayrıca, S.S. Lazio tarafından Futbolcunun ileride diğer bir kulübe transferi halinde S.S. Lazio tarafından elde edilecek transfer bedeline bağlı olarak Kulübümüze %5 bonus bedeli ödeyecektir.
Kap : Profesyonel futbolcu Mbwana Samatta'nın transferi konusunda Futbolcu ve Kulübü Aston Villa FC ile görüşmelere başlanmıştır. Yatırımcılarımızın bilgisine sunarız.
Kap : Profesyonel futbolcu Mbwana Samatta'nın 31.05.2021 tarihine kadar kiralanması ve sözleşme sonunda transferi konusunda kulübü ve kendisi ile anlaşmaya varılmıştır.
Aston Villa FC kulübüne toplam transfer bedeli olarak ise sözleşme boyunca 6.000.000 Avro ödenecektir.
Transfer bedeline ilaveten, sportif sonuçlarımıza bağlı olarak azami 750.000 Avro bonus bedeli Aston Villa FC Kulübüne ödenecektir.
FIFA talimatları gereği doğacak olan dayanışma katkı bedelleri her iki kulüp tarafından eşit oranda paylaşılacaktır.
Fenerbahçe, Papiss Cisse'yi kadrosuna kattığını açıkladı.
Kulübümüz, Diego Perotti ile görüşmelere başlamıştır. Oyuncu, görüşmeler, sağlık kontrolleri ve transfer süreçlerinin ilerletilmesi kapsamında bugün İstanbul’a gelmiştir.
Camiamızın ve kamuoyunun bilgisine sunarız.
Beşiktaş 74-83 Fenerbahçe Beko
Fenerbahçe Kemal Ademi ve Dimitris Pelkas’i transfer ettiğini açıkladı
Fenerbahçe : Bir sonraki transferimiz, saat 19.30’da .
:halay:
Fenerbahçe : Ailemize hoş geldin Diego Perotti! [emoji169]