şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım 2

Alıntı:

---

Originally Posted by djoz

Nas nas dediler, döviz kurları zıplayıp sonra yataya bağladı.
Şimdi önceki sayfada dediğim gibi insanlar trene atlamış bekliyorlar doların 19'dan 29'a zıplamasını. :)
Oysa ki hiç bir şey yapmasalardı dolar şu an 12 idi.

Bu adamlar (ya da bunlara akıl verenler) sanıldığı gibi cahil veya aptal değil. Aksine çok uyanıklar.

Kiralarda da dediğiniz gibi varmak istedikleri bir nokta var, oraya varana kadar aynı "nas" gibi yapay bir fırtına yaratmaya çalışıyorlar.. Pes eden satar, dayanabilen dayanır..

Bu arada kiracılar hiç sevinmesin. Kiracı olsam bu haberle uykularım kaçardı.
%25 kısıtlamasının nelere sebep olduğunu gördünüz. Ev sahipleri ilerideki muhtemel kısıtlamaları hesaba katarak 5-8 bin liralık evlere "tedbiren" 10-15 bin istediler.
Bu sefer tamamen ilanları kaldırırlar, 20 bine bile ev bulunmaz.

Birçok kez tekrarladım. Ev sahiplerine vurulan her sopa, döner dolaşır kiracının kafasında patlar.

Sonraki aşamada da, yani varılmak istenen yeni düzende de kiracıya biçilen rol pek parlak değil.

---

aslında bu konuyu çok düşünüyorum, Naci Ağbal'ın görevden alındıktan sonra sanırım 4-5 ay faizlere hiç dokunulmadı. Sonrasında birden ne olduysa! Nas konusu çıktı ve neden uygulandığını anlamadığım bu ekonomi modeline geçildi. Ya ciddi bir büyük plan var ya da beceriksizlik.

Alıntı:

---

Originally Posted by pit

yalnız ayhan abi ayvalık merkez bölgenin sualtı kirliliği oldukça yüksektir. Bunu Ayvalığın birçok noktasında tüplü dalış yapmış biri olarak söylüyorum. Merkezden tekne ile 30-40 dk uzaklaştıktan sonra muhteşem dalış noktalarına ulaşırsınız ama dediğim gibi merkez bölge açık kanalizasyon desek çok da hatalı olmaz.

---

Nerkezde zaten kimse denize girmezki sarımsaklı açık deniz badavut öyle cundanın arkaları öyle. Çok eskiden merkezde tertemizdi.balık kaynardı iskele etraafı levrek çupra çıkardı. Şimdi kefali zor görüyoruz. Koyları bakir ve tertemizdir.

Alıntı:

---

Originally Posted by ayhan53

Nerkezde zaten kimse denize girmezki sarımsaklı açık deniz badavut öyle cundanın arkaları öyle. Çok eskiden merkezde tertemizdi.balık kaynardı iskele etraafı levrek çupra çıkardı. Şimdi kefali zor görüyoruz. Koyları bakir ve tertemizdir.

---

evet bende dedim zaten abi. Çok güzel koylar ve dalış noktaları var. Ama merkez kokuyor mu evet kokuyor

Alıntı:

---

Originally Posted by ayhan53

Ayvalıkta baya kötü hatıraların var demek ki

---

1 kez kışın Ayvalıga gittim kanalizasyon kokusu vardi, 1 kezde yaz aylarinda sarimsakliya denize gittim, rüzgar orayada ayni kokuyu getiriyordu, heralde kanalizasyonu denize veriyorlar...

Bir daha da ugramadim...

SM-N770F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Alıntı:

---

Originally Posted by djoz

Arsa değil tarla.
Yani imarlı yerleşim bölgesinde değil, bildiğimiz dağ başındaki tarım toprakları (hatta tarıma elverişli olmayanlar bile) milyon olmuş.

Medyada büyük şehirlerdeki konut yatırımı yerden yere vurulurken, dağ başına konteyner koyma belgeselleriyle halka sürekli şirin fanteziler pompalanmıştı.
Onun sonucunu yaşıyoruz sanırım.

Tabi bu fantezinin bir maliyeti var.
Konteyner koyacağımız imarsız toprak 1 milyon.
Üstüne konteyner parası.
Konteynerin tabanı için kalıp çak, beton at.
Betonun büyüklüğü kadar belediyeye ceza öde.
Yolun topraksa kışın çamur olur, kamyonla mıcır döktür, olmadı 4x4 araç al.
Su için artezyen açtır. (Su çıkmama ihtimali de var)
Foseptik çukuru açtır, lağım biriktikçe paranla vidanjör çağır, çukuru temizlet.
Elektrik için güneş enerji sistemine bir şahin parası ver, yine de kışın sorun yaşa.
En basit alışverişin için bile arabanla 20-30 km yol yap.
Kışın odun bul soba yak. Yazın sıcaktan fırın gibi olan konteynerde yaşam savaşı ver. Sivrisinekler de cabası.

Soran olursa şehirde evler pahalı diye şehirden kırsala kaçtık derler. Kim bilecek?

İşte bu yaşamı deneyecek olan üç beş deliyi avlayacağını sanarak herkes fiyatları roketlemiş.

Ha alan da vardır muhakkak. Enayi çok.

---

3. Seneden spnra o araziler genelde atıl kalır

SM-S908E cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Alıntı:

---

Originally Posted by djoz

Arsa değil tarla.
Yani imarlı yerleşim bölgesinde değil, bildiğimiz dağ başındaki tarım toprakları (hatta tarıma elverişli olmayanlar bile) milyon olmuş.

Medyada büyük şehirlerdeki konut yatırımı yerden yere vurulurken, dağ başına konteyner koyma belgeselleriyle halka sürekli şirin fanteziler pompalanmıştı.
Onun sonucunu yaşıyoruz sanırım.

Tabi bu fantezinin bir maliyeti var.
Konteyner koyacağımız imarsız toprak 1 milyon.
Üstüne konteyner parası.
Konteynerin tabanı için kalıp çak, beton at.
Betonun büyüklüğü kadar belediyeye ceza öde.
Yolun topraksa kışın çamur olur, kamyonla mıcır döktür, olmadı 4x4 araç al.
Su için artezyen açtır. (Su çıkmama ihtimali de var)
Foseptik çukuru açtır, lağım biriktikçe paranla vidanjör çağır, çukuru temizlet.
Elektrik için güneş enerji sistemine bir şahin parası ver, yine de kışın sorun yaşa.
En basit alışverişin için bile arabanla 20-30 km yol yap.
Kışın odun bul soba yak. Yazın sıcaktan fırın gibi olan konteynerde yaşam savaşı ver. Sivrisinekler de cabası.

Soran olursa şehirde evler pahalı diye şehirden kırsala kaçtık derler. Kim bilecek?

İşte bu yaşamı deneyecek olan üç beş deliyi avlayacağını sanarak herkes fiyatları roketlemiş.

Ha alan da vardır muhakkak. Enayi çok.

---

Şehir hayatı virüs gibidir. O virüs kana bir karıştıysa bir daha asla köy, kırsal vb yerde yaşayamazsınız. Özellikle İstanbul gibi metropollerde yaşanlar için Kuşadası, Çeşme, Marmaris, Bodrum gibi yerlerin dışında yaşamak hikaye.. Yapamazsınız boşuna uğraşmayın. Ben çok araştırdım o iş yaş.

Köylerde yaşamak öyle instagram, youtube fenomenlerinin size gösterdiği gibi ciciş bir hayat değil. Öyle doğudaki köylerden bahsetmiyorum, Trakya, egenin iç kesimlerdeki bazı köylerde bile yaşamanız için bazen köy ağalarından izin almanız gerekiyor. Bunun dışında da bir çok zorlukları göze almak isteyenler varsa bir şey diyemem.
Bakın aşağıda linkini gönderdiğim videoda adamın kendi arsasında tinyhouse yapmasına köylüler izin vermiyorlar. Ben videoyu izlerken bile sinirden dayanamadım, o gençlerin yerinde olmak istemezdim.


Video: https://www.youtube.com/watch?v=wGhF0Fbp4E4




-----------
Yazdıklarım kişisel görüşlerim olup asla yatırım tavsiyesi değildir.

Adam mülayim amca modunda...Kadın, tam cadı, köylü kadından az değil, kadının anası babası da, köylü teyze gibidir. Neyse.

Köyde ev vs zordur. Biz kendi köyümüzde kendi akrabalarımızla sorun yaşıyoruz. Sen gel 200m arsa al, sonra tinyhouse yap..yok öyle bir dünya...kimse heves etmesin, köyde büyümüş, hatta şu an yılın 6 ayı köyde yaşayan, ileride 9 ay köyde yaşayacak biri olarak söylüyorum...kendi köyümde zor huzur buluyorum, başka şehirlerde, başka kültürlerde zor oğlu zordur bu işler.

Ama, öyle sosyetik ayaklarla gelip, köy fantezisi kuran tiplere de gülüyorum...Bu tipler ileride havuz da yaparlar tiny haouse un yanına:) Ev alma komşu al konusu, köyde çok çok daha ön plandadır. Sen foseptik çukurunu mesela bana komşu 3-4 m mesafeye açamazsın..ya da çatının suyunu ve benim tarafa doğru veremezsin.

kanun, nizam vs sanki şehirlerde çok işliyor da..köyde kanun nizam arıyor bazıları...köyün kendi genel geçer oturmuş düzeni vardır...bir kere muhtarsız hiç bir iş yapmayacaksın..komşularla görüşüp böyle bir iş yapıyoruz demen lazım nezaketen vsvs.

150 mt2 bir bahçenin ekimi ve bakımı bile günlük bir amelelik iş gerektiriyor....Çünkü bir kaç yüz mt2 lik bir bahçe için makina yatırımı yapamiyorsunuz.....Her şeyi kol gücü ile yapaacaksınız....kendimdem örnek vereyim..150 mt2 bir bahçeyi 2 günde kürekle derin kazısını yaptım......Bu toprağın havalanması için...2 hafta sonra toprağı ufalatmak ve içindeki yabancı otları temizletmek için tekrar bir kez daha kazacağım...ondan sonra mis gibi kokan koyun gübresini toprağın üzerine dağıttıktan sonra içindeki azotun havaya uçmamamsı için toprak altı yapacağım......sonra toprağı tevsiye edip bölümlere ayıracağım...sonra tohum ve fide alıp ekeceğim...sonra sulama sistemi kurulacak....dikey büyüyen bitkiler ve meyveler için çıta yada ağaç dalı dikeceksiniz....sonra periyodik ilaçlamalar, sulamalar, ot temizleme, köklere boğazlama gibi günlük işler son bahara kadar devam eder....

Eğer harcadığın masrafı ve emeği hesaba katıp bahçeden elde edeceğin toplam mahsülü manav fiyatları ile karşılaştırırsanız büsbütün zarardasınız....Fakat işin zevki ve keyfi insanı cezbediyor....