Burası Miami değil, Madrid değil, Şimşek reyiz herkese acı şerbeti içirecek, herkes haddini bilecek.
O kadarr
Printable View
Burası Miami değil, Madrid değil, Şimşek reyiz herkese acı şerbeti içirecek, herkes haddini bilecek.
O kadarr
Tersi senaryoda da "dolar bile bu kadar artmadı, ev fiyatı niye arttı" diyorsunuz.
Gerçi tek örnek üzerinden "evler yükseldi - evler düştü" demek ne kadar doğru, o da ayrı mesele.
Adam canı ister yükseltir, canı ister düşürür. Canı ister kurdaki yükselişi fiyata geç yansıtır.
İl il, semt semt bile fiyat artışları farklılık gösterirken, nereden ne sattığı bile belli olmayan tek bir kişinin davanışı istatistiksel açıdan bir şey ifade etmez.
Bütün emeklilerin evi yok.
benim memlekette 10 bin tl altına kira kalmadı.
9 bin maas alan emekli tas mı yesin --
bu kadar çarpıklığı ben ilk defa yaşıyorum.
Orada enflasyon ve faiz oranları düşük, refah yüksek ve alım gücü de olduğu için arz talebi karşılamayınca reel olarak artması normal.
Burada normal ekonomi paremetreleri işlemiyor. İnsanların alacak durumu yok. Kredi ödemeleri kiraların 1-2 katına gelmedikçe reel olarak düşmeye mahkum fiyatlar. Bu da en kolay dolar bazlı bakınca anlaşılıyor.
2 milyona araba alıp fiyatı artınca hemen elden çıkartabilen birinin 2 milyona ev alması salaklık. Memlekette fiyat dengeleri yok oldu. Avrupalının pahalı dediği yerde asgari ücretle yaşamaya çalışıyor insanlar.
İlk defa yaşıyorsanız yaşınız 20 falan olmalı :)
Aksine, ev kirasının bir işçi emeklisinin maaşından düşük olduğu "anormal" yılları ilk defa yaşadık. Neyse ki geçti sayılır.
Sıradan bir ev kirası, sıradan bir emekli maaşından her zaman fazlaydı.
Aşağıdaki fotoyu da bunu anlatmak için atmıştım fakat anlaşılmamış.
Hiç unutmam 2005 yılında kiraya verdiğimiz eski çürük bir 1+1 vardı, ve kirası asgari ücret kadardı.
Zaten kiracı ailelerde kendimi bildim bileli düzen "2 kişi çalışır, 1 kişinin maaşıyla geçinilir, 1 kişinin maaşı da kiraya ödenir" şeklindeydi.
Ha çok berbat bir yerde oturursan tek maaşla işler yürür.
Zaten bakkal dükkanından bozma 1+tuvalet şeklindeki yerlerde bile oturan aileler vardı.
Hani şimdiki yeni evli gençler 1+1'e sığmayız 2+1 olsun diyorlar ya, benim bir komşum tek odalı dükkanda 5 kişi yaşıyordu.
Biz de 4 kişi 1+1'de yaşadık 30 yıl.
Gençler şu son 2015-2020 arasında yepyeni evlerde 10 kilo peynir parasına oturmaya alıştıkları için, normali bu sanıyorlar.
"Ev alacağıma yurtdışında gezerim" kafası da belki bu sebeple yaygınlaşmıştır.
Nasıl olsa kiralar hep böyle ucuz kalacak ya, kim sallar evi, di mi? :)
Oysa ki ben ve birçok ev sahibi, emekli olup da halen kirada olan kişileri muhatap bile almıyoruz, değil ev vermek..
Bence tam tersi.
2 milyona araba alan birinin elinde o araba her an patlayabilir.
Çünkü birebir aynı araba, Türkiye dışında, bütün ülkelerde 500-600 bin TL.
1,5 milyon TL kol gibi giriyor.
Ev fiyatları, dünyadan kopuk değil.
Gerçek balon araba fiyatlarında.
Dünyanın hiç bir ülkesinde, ucuz arabalarda, %80 ÖTV + ÖTV'nin KDV'si yok
Buna birde kar marjını maksimum tutan aç gözlü bayileri ekleyince, araba fiyatları balon gibi şişiyor.
50 yaşı emeklilik alırsanız. 20 yaş işe başlangıç. Buradaki sorun 30 yıllık çalışma hayatında ev sahibi olunamamasıdır.
Burada devlet ilk kez ev alacaklar uygun faizli veya gelir vergisinden düşülecek şekilde bir çözüm üretebilir.
Emekli maaşlarını bu nedenle yükseltmek gelir durumu iyi olan emekliye gelir transfer etmektir. Bunun yerine sosyal yardım yapılmalıdır.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi