Bu da Kısa amanda olacak bir şey değil!
Döviz de bir tepki yükselişi beklenebilir mi o zaman?
Tşk
Printable View
Anayasanız,yasalarınız,yönetim biçiminiz,temel hak ve özgürlükler,hukukun üstünlüğü,bağımsız ve adil mahkemeler,herkese eşit muamele eden kurumlar ve kurallar,oyun devam ederken değişmeyen kurallar,harcanan her kuruşun hesabını veren nereye niçin harcandığını izah eden şeffaf ve hesap veren bir yönetim,kaliteli işgücü yetiştiren bilimin ve aklın ışığında çağdaş bir eğitim,birbirini dengeleyen ve denetleyen yürütme yasama ve yargı erklerinin düzgün bir şekilde işlemesi,devletin ekonomide sadece denetleyici olduğu serbest piyasa mekanizmasına müdahale etmemesi,vergi idaresinin bir politik silah olarak kullanılmaması,istatistiklerin bağımsız ve yetkin bir kurum tarafından yayınlanması,düzenleyici kurulların bağımsız olması ve liyakat sahibi kişiler tarafından yönetilmesi Almanya,Hollanda,İsveç gibi ülkelerde olduğu gibi olursa ülkeye milyarlarca dolar doğrudan yatırım yağar.
2008 Yılından önceki 3 yıl, IMF anlaşması ve Avrupa Birliği ile müzakerelerin başlama kararının alınması ve müzakereler tamamlanmasına kadar Türkiye'nin de demokrasinin işlediği diğer avrupa birliği ülkeleri gibi olacağı umudu ve beklentisiyle
Türkiye'ye 2006 yılında 20.185 milyar dolar,2007 yılında 22.047 milyar dolar,2008 yılında 19.851 milyar dolar toplam milyar dolar 3 yılda toplam 62.083 milyar dolar doğrudan yatırım yağdı.
Türkiyeye yukarıdaki şartlar sağlanırsa hayal bile edilemeyecek tutarda doğrudan dış yatırım yağar ama bu yönetimle imkansız çünkü yukarıdaki ilkeler mevcut iktidar partisinin varoluş felsefesine ters.
Doğrudan dış yatırımlar niçin önemli.(Daha önce yazmıştım):
Ekonomi sadece ekonomi değildir.Eğitim sistemin kötüyse,iyi eğitimli,donanımlı,bilimde icat ve keşifler yapan,teknoloji geliştiren ,yüksek katma değerli ürünler üretebilen bir işgücün yoksa,yatırım yapacak sermaye birikimin yoksa , bunlar sağlanıncaya kadar kısa-orta vadede ülkenin gelişmesi,toplumun refahının artması için ülkeye yüksek teknoloji getiren,üretileni dünya çapındaki dağıtım ağını kullanarak ihracatı arttıran,istihdam sağlayan,bilgi birikimini geliştiren doğrudan dış yatırımlara ihtiyaç vardır.
https://www.hisse.net/topluluk/showt...57#post4920857
Durduk yere Turkiyeye böyle bir giriş herhalde hiç birimiz beklemiyoruzdur,
Hikaye lazım, reformlar güvenceler. Sözler verilmeli ve tutulmali çünkü güven kolay kaybedilen zor kazanılan bir şey.
Ama şunu da söylemek lazım genel olarak EM lere bir ilgi oluşursa mutlaka pay alırız konjonktür icabı. Burada da bize oluşan ilginin mesela brezilya ve Güney Afrika ile oran orantısı yine bizim politikalara göre şekillenir. Genel olarak böyle bir trend olusabilecegine dair bazı emareleri görebiliyoruz ama kantitatif yöntemlere bağlı kalmak, alti boş spekülasyon üzerine yatırımdan uzak durmak gerekir. Tahvil kalıcı ve ikna edici olarak düşüyorsa mesela haber umurumda olmaz ister coşku pompalasın ister korku. Tersi durumda da tam tersi geçerli. Önümüzdeki 2 aylık süreçte resim netleşir diye umuyorum.
Bizlerin aklı da kısıtlı bilgiye erişimimiz de en az 6 ay gecikmeli. Dolayısıyla bizim konumumuzda spekülasyon ve beklenti ile trade etmek komik kaçıyor bilmediğiniz/ geç haber aldığınız şeyden para kazanamazsınız. Dolayısıyla kazananları/ akıllı parayı takip etmeye çalışmak, Deniz hocamızın verdigi üzere halka açık net rakamlardan hareketle durum tespiti yapıp poz almak bireysel yatırımcı için yapılabilecek tek şey. SM-N985F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
“Bizlerin aklı da kısıtlı bilgiye erişimimiz de en az 6 ay gecikmeli. Dolayısıyla bizim konumumuzda spekülasyon ve beklenti ile trade etmek komik kaçıyor bilmediğiniz/ geç haber aldığınız şeyden para kazanamazsınız. Dolayısıyla kazananları/ akıllı parayı takip etmeye çalışmak, Deniz hocamızın verdigi üzere halka açık net rakamlardan hareketle durum tespiti yapıp poz almak bireysel yatırımcı için yapılabilecek tek şey. “
Diğer kısımlar önemli ama en vurucu cümleniz bu bence
EM’lerin aşıya ulaşımında sorun yaşanacak gibi görünüyor. Gelişmiş ülkeler aşıların büyük bir bölümünü zaten satın aldılar. Bunu bir diplomasi aracı gibi mi kullanacaklar göreceğiz.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Sn Deniz Hocam
2020 ay bazında yabancıların hisse satılışlarını gösteren bir tablonun varsa paylaşılmasınız
Ocak 2020 xxxxx usd
Şubat 2030 xxxxxusd gibi
Teşekkürler
SM-G975F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
https://evds2.tcmb.gov.tr/index.php?/evds/serieMarket
merkez bankasının yayınladığı linkteki serilerden rakamları görebilirsiniz.
menkul kıymet istatistikleri>>yurt dışı yerleşiklerin menkul kıymet portföyü>>Hisse Senedi Net Hareketler(Milyon ABD Doları)
BDDK'nın bugün yayınlanan son günlük verisine göre yerli yatırımcılar,geçen haftanın ilk 4 günü de yoğun şekilde döviz alarak döviz tevdiat hesaplarını arttırmışlar:
Pazartesi:128
Salı:338
Çarşamba:91
Perşembe:900
----------------------
yerliler toplamda 1.457 milyar dolarlık döviz alımı yapmışlar.
Güven çok zor kazanılan ve çok kolay kaybedilen bir şey hocam.SM-N985F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
https://twitter.com/kerimrota/status...54052114214912
Kerim Rota alıntı yapmış:
"BDDK'nın bankaları daha çok kredi vermeye zorlamak için uygulamaya koyduğu "Aktif rasyosu"nun geliştirilmesinde "baş aktör" olan kamu yetkilisiyle görüştüğünü belirten Dr. Artunç Kocabalkan, amacın ellerinde döviz bulundurduğu halde kredi vermeyen özellikle yabancı bankalar ile bazı yerli bankaları kredi vermeye zorlamak olduğunu öğrendiğini belirtti.
Artunç Kocabalkan'ın verdiği bilgiye göre aktif rasyosunu geliştiren kamu yetkilisi, yıllık 40-50 milyar dolar turizm gelirinin pandemi nedeniyle aşağıya düşmesi nedeniyle planı "bozduğunu" söyledi.
Dr. Artunç Kocabalkan'ın görüştüğü yetkili, Merkez Bankası'nın rezervlerindeki erimeyle ilgili olarak ise "Biz rezervleri boşa harcamadık, yabancının daha sonra isteyeceği parayı ödedik. Düşüncemiz yabancı yatırımcının sıcak para hareketini engellemekti" dedi. Merkez Bankası'nın faizleri düşürmesinin doğru olmadığını söyleyen aynı yetkili, "O dönem kredi vermek yanlış değildi ama kredinin fiyatı yanlıştı" diye konuştu."
************************************************** ********
Bu memlekette her gün yeni bir şey duyuyor şaşırıyoruz.....İnanılır gibi değil....Ekonomi bürokrasinin tepesinde nasıl görev yapabiliyorlar acaba!...
Biz rezervleri boşa harcamadık, yabancıların daha sonra isteyeceği parayı ödedik ne demek acaba?
Günün yorgunluğundan olsa gerek beynim yandı anlamadım bunu.
Oldu olacak dövizi peşin aldıkları için uygulanan kurda iskonto yaptık deseydi.
Maksat müşterinin ayağı alışsın.
JonDowes MB dolar mı almaya başladı der...
https://twitter.com/e507/status/1331351202253205506
short24'e eklesem zaten kaybolur gider, gerekli teknik bilgiye sahip zaten toplasan kaç kişi çıkar da... yine de yorum yapmak isteyen olursa diye ekledim buraya...
Merkez rezervler icin doviz alimi yapacakmis... o talebi önceden karsilayan arkadas gitsin alsın 6.85ten sattiklarini bakalim kactan fiyat verecekler...ugur gurses yangina benzin döker dolarizasyon durdurulamaz diyor... bakalim görelim...
Şu anda piyasaya döviz arzı az ama sistemden aylık ortalama 5 milyar doların üzerinde cari açık finansmanı ve net dış borç ödemeleri için yoğun döviz çıkışı var.Pandemi nedeniyle,önümüzdeki 6 ay muhtemelen turizm döviz geliri yok denecek kadar az olacak,en büyük ihracat pazarımız avrupa pandemide ikinci dalga ve vaka sayılarının zirve yapmasıyla yeniden kısıtlayıcı tedbirler aldı ve ekonomik aktivite yavaşladı,aşı uygulaması başlayıp vaka sayıları azalmaya başlayınca kadar önümüzdeki birkaç ay muhtemelen ihracat gelirimiz de azalacak,Buna karşı önümüzdeki 1 yıl içinde 182.5 milyar dolarlık dış borç ödemelerimiz var.
İlave olarak da dövizin gördüğü tepe noktaya göre ucuzlaması ve faiz oranlarının hissedilen enflasyon oranının kabaca yarısı civarında olması nedeniyle ,yerlilerden yoğun döviz alımları var.Önceki haftaki veride 1.518 milyar dolarlık alım vardı,Bugün açıklanacak veride de ,BDDK'nın öncü verilerine göre yine haftalık 1.5 milyar dolar civarında yerlilerin döviz almış olduğunu göreceğiz.
Bu kadar yüksek döviz çıkışı ve talebi varken,merkez bankasının da döviz talep edenler arasına eklenmesi,"kıt bir mala yüksek talep olursa, fiyatı talepte dengelenme olmadıkça yükselmeye devam eder" temel ekonomi yasasına göre ,dövizin fiyatları öngörülemez yüksek seviyelere gidebilir.Dolayısıyla böyle bir şeye ihtimal vermem.Ama böyle bir teşebbüs olursa,Ekonomi Yöneticileri,faturasını halkın ödeyeceği,çok pahalı A101 ekonomiye giriş dersini deneysel olarak almış olurlar.
Bu arada ekonomi dışında,piyasaları dalgalandıracak jeostratejik riskler de önümüzdeki 2 ayın ajandasında bulunuyor:
3 Aralık:Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü İspanyol asıllı Nacho Sanchez Amor'un " AB ile Türkiye arasında müzakere sürecinin sona erdirilmesinin gerçekçi olduğuna inanıyoruz" final ifadesinin bulunduğu rapor Avrupa Parlamentosu dış ilişkiler komitesinde oylanacak.
11 Aralık:Avrupa Birliği liderler zirvesinde Türkiye ile ilişkiler masaya yatırılacak,yaptırım teklifleri oylanacak.
European Council, 10-11 December 2020
External relations
In line with its conclusions of October 2020, the European Council will come back to the situation in the Eastern Mediterranean and relations with Turkey. Leaders will also discuss EU relations with the Southern Neighbourhood.
https://www.haberturk.com/ab-den-tur...lamasi-2875420
https://www.bloomberght.com/merkel-t...acagiz-2269063
11 Aralık:ABD Kongresi'nin Aralık ayı ortasına kadar yasalaştırmayı öngördüğü 740 milyar dolarlık 2021 Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası, Rusya'dan S-400 satın alan ve denemesi de yapan Türkiye'ye yaptırım uygulanmasını içeriyor.
https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-54793534
Ancak Başkan Trump'ın muhtemelen kongrenin yaptırım kararını uygulamayacağı,bunu 20 Ocak tarihinde görevi devir alacak Biden'a bırakacağı tahmin ediliyor.
20 Ocak:Biden'ın ABD Başkanlığı görevini devir alması.
Avrupa birliğinden ciddi bir şey çıkacağını düşünmüyorum.
Hatta avrupa birliğinin ne yapmak istediğini bile çözemiyorum. Bugün sahip oldukları refahı barışa borçlu olan bir topluluğun Rusya’nın her geçen gün agresifleşen ve tahminen amerikanın yüzünü çine döndüğü dönemde dahada agresifleşecek politikasına karşı Türkiye’yi yanına çekmek varken karşı tarafa itmeye çalışmasını şaşkınlıkla izliyorum.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
20 Kasım haftasında
-Yurt dışı yerleşikler 389.7 milyon dolar hisse senedi,175.5 milyon dolar hazine tahvili aldılar.
-Merkez bankası brüt rezervi 3.337 milyar dolar arttı.
-Yerlilerin TL mevduatı %1.77 azaldı( 27.6 milyar TL), döviz tevdiat hesabı 2.386 milyar dolar arttı.(Gerçek kişiler 2.771 milyar dolar artış,şirketler 385 milyon dolar azalış(vadesi gelen dış borç ödemeleri)
Merkez Bankası net döviz rezervleri
*BİN 25 Kasım 2020 Çarşamba
Dış varlıklar 675,665,112
Dış yükümlülükler 44,556,604
Bankalar döviz mevduatı 485,923,307
Kamu döviz mevduatı 81,212,125
NET DÖVİZ REZERVİ(TL) 63,973,076
1USD 7.9558
NET DÖVİZ REZERVİ(USD) 8,041,061
Altın rezervi 27,780,010
Swap ile merkez bankasına 62,887,000
emanet gelen para
Swap hariç net rezerv(altın dahil) -54,845,939
Swap hariç net rezerv(altın hariç) -82,625,948
Deniz hocam, geçtiğimiz iki haftada totalde 1.5 milyar dolara doğru giden ve bu haftaki hareketlere bakarsak da 2 milyara yakinsama ihtimali olan bir yabancı girişi görünüyor verilerde. Sizce nasil yorumlamak gerekir? Daha önce yazmıştık ama verileri görelim demiştik, veriler geldi düşünceleriniz neler özellikle tahvil, kur ve borsa için nasıl bir öngörünüz var müsait olunca yazabilirseniz merakla okuruz. Selamlar...SM-N985F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Türkiye'nin ülke ratingi yatırım yapılabilir seviyenin 5 kademe altı.Bu nedenle, kurumsal avrupalı ve amerikalı yabancı yatırımcıların Türkiye'ye yatırım yapmaları mümkün değil.2 farklı kaynaktan giriş olmuş olabilir.Birincisi Katar gibi körfez sermayesi ve iktidar partisine yakın iş adamlarının yurt dışında oluşturduğu fonlardan giriş,ikincisi ise ismi gibi yüksek risk alan ve kurumsal yatırım şirketlerinin kısıtlamalarına tabii olmayan bir veya birkaç "hedge" fon girişi olmuş olabilir.İkinci gurubun Türkiye'de kalış süresinin kısa süreli olacağını tahmin ediyorum.Önümüzdeki 2 ay zorlu bir dış politika maratonu olacağını da dikkate alarak,muhtemelen yılbaşından önce karlarını realize eder çıkarlar ve bonuslarını alırlar.Birinci gurup ise uzun süre kalmaya devam edebilir.
Önümüzdeki dönem için borsa ,tahvil kur ne olur diye tahmin ederken öncelikle Türkiye'de çok yüksek bir enflasyon olduğunu dikkate almak gerekiyor.Enflasyon düzeltmesi yapılmamış orta/uzun vadeli teknik analiz öngörülerinin hepsi sakattır hatta çöptür,orta ve uzun vadede hiç bir şeyi göstermez hatta yanlış gösterir.
Tabii burada TUİK'in yayınladığı enflasyonu değil,gerçek üretim maliyetleriyle oluşan ve piyasadaki fiyatlamaya esas olan enflasyonu dikkate almak lazım.O ne olabilir,bu konuda daha önce 2 örnek vermiştim:
************************************************** ****************************
************************************************** ****************************
Bütün alışverişini kendi yapan ve piyasayı da yakından gözleyen birisi olarak benim ampirik hesaplarıma göre de %28-%30 civarında yıllık bir enflasyon var.ABD'de yıllık enflasyon %1.2,Euro bölgesinde yıllık enflasyon (-)%0.3,(euro+dolar)eşit ağırlıklı kur paketinin yıllık ortalama enflasyonu da %0.45 civarında.
Yani önümüzdeki 1 yıl içinde "nötr koşullarda" Türkiye'deki varlık fiyatlarının ve döviz kurlarının "fair value'ye göre (Türkiye'nin enflasyonu -(ABD+Euro bölgesinin enflasyonu/2)) kadar artması makul.Bu da %28 civarında olabilir.
Ama "nötr koşulllarda" dedik.Eğer hukuk,eğitim,ekonomi başta olmak üzere avrupa müktesabatına uygun reformlar yapılırsa ,bunun sonucunda Türkiye'nin kredi notu yükselir,dışarıdan yoğun dış yatırım ve portföy yatırımı gelirse,o zaman paranız reel olarak değer kazanır döviz kurlarındaki nominal artış bölgeler arası enflasyon farkından az olur,borsanız da daha yüksek oranlarda değer kazanır.Tersi durumda ,ekonomiyi düştüğü kuyudan çıkaracak yapısal reformlar yapılmaz makroekonomik göstergeler mevcut kötü halini sürdürürse o zaman döviz kurlarındaki artışın bölgeler arası enflasyon farkından daha fazla olması beklenir ve borsadaki nominal fiyat artışının daha az olması beklenir.
Dolayısıyla "nötr koşullarda",1 yıl sonra 2021 Aralık ayı için tahminim
-(euro+dolar)eşit ağırlıklı döviz kuru paketinin yıllık ortalama %28 civarında artabilir.(enflasyon mevcut seyrinde giderse)
Yani euro/usd kuru şu andakiyle aynı olursa,ve 8-8.25 bandı da dolar için adil değerse(fair value),2021 aralık ayında 1 usd:8(8.25)*1.28=10.24(10.56) TL bandında bir yerlerde olabilir.
-Tahvil piyasasında kamu bankalarının ve işsizlik fonu gibi kamu kuruluşlarının hakimiyeti var,ayrıca hem merkez bankası da bilançosunun belli bir oranında tahvil alıyor hem de piyasa yapıcı bankaların her ihalede belirli tutarda tahvil alma zorunluluğu var.Bu nedenle tahvil fiyatlarında Hazine, daha az faiz ödemek için ,faizlerin belirli bir bandın üzerine çıkmasına müsaade etmeyecektir ve getirisi reel enflasyonun altında kalacaktır.
-2021 yılında başta ABD, çok primlenmiş dünya borsalarında genel bir düşüş bekliyorum.Türkiye'de ise yüksek enflasyon olduğu için ,reel olarak enflasyonun altında bir getiri olsa da ,hisse senedi borsalarında şartlara bağlı olarak bir miktar nominal fiyatlarda artış bekliyorum.
Merkez Bankası zorunlu karşılık oranlarını değiştirdi ve resmi gazetede yayınlandı.
https://www.resmigazete.gov.tr/eskil...20201127-6.htm
not:merkez bankası internet sitesinde yeni oranları henüz girmemiş,eski oranlar:
https://www.tcmb.gov.tr/wps/wcm/conn...ilik+Oranlari/
Değerli yorumlariniz icin cok tesekkurler Deniz bey... iyi günler iyi haftasonları dilerim saygılar :)
Kredi kanalı kapanmaz ama,doğru fiyattan kriterleri sağlayan kişi ve şirketlere verilmeye devam eder.Sonuçta bankalar mevduatlara bir faiz ödüyor ve onları krediye dönüştürmez ise bankaların elini yakar ,zarar yazar.Daha önce BDDK'nın aktif rasyosuyla ve merkez bankasının yüksek oranda kredi vermeyen bankalara yüksek oranlı zorunlu karşılık uygulamasıyla, bankalar gelen geçen geri ödeme yapabileceği oldukça şüpheli herkese düşük faizli kredi vermek zorunda kalmıştı.
Hocam iyi ki sormuşum :) Merakla ve keyifle okudum, teşekkür ediyorum cevabınız için.
Merkez Bankasının bugün yayınladığı 30 Ekim 2020 tarihi itibariyle aylık verisine göre,30 Ekim 2020 itibariyle merkez bankasının bankalardan swap yoluyla aldığı ve net rezervlerinde gösterdiği emanet dolarların tutarı:61.270 milyar usd.Vade olarak ise;19.031 milyar dolarlık kısmı 1 aya kadar,20.944 milyar dolar 2-3 ay arası ,21.295 milyar dolarlık kısmı ise 4 ay-1 yıl arasında.Ayrıca 5.583 milyar dolar altın swap var,bunu da dahil edersek döviz swap+altın swap:66.853 milyar dolar toplam swap tutarı oluyor.
https://www.tcmb.gov.tr/wps/wcm/conn...1ffe16-no8w6vI
Bu veriyi merkez bankasının en son Cuma günü yayınladığı 25 Kasım 2020 tarihli analitik bilançosunda yerine koyarsak,merkez bankasının net döviz rezervleri:
*BİN 25 Kasım 2020 Çarşamba
Dış varlıklar 675,665,112
Dış yükümlülükler 44,556,604
Bankalar döviz mevduatı 485,923,307
Kamu döviz mevduatı 81,212,125
NET DÖVİZ REZERVİ(TL) 63,973,076
1USD 7.9558
NET DÖVİZ REZERVİ(USD) 8,041,061
Altın rezervi 27,624,746
Swap ile merkez bankasına 66,853,000
emanet gelen para
Swap hariç net rezerv(altın dahil) -58,811,939
Swap hariç net rezerv(altın hariç) -86,436,684
Not:merkez bankası bankalardan aldığı swap miktarını geçen ay da 3.966 milyar dolar arttırmış.
Yani merkez bankasının net döviz rezervi olarak, 27.625 milyar dolar altın varlığı,piyasaya da 1 yıla kadar vade içinde (-)86.437 milyar dolar döviz yükümlülüğü var,nette ise (-)58.812 milyar dolar döviz yükümlülüğü manasına geliyor.
Deniz kardeş, mevcut döviz rezervi ile önümüzdeki yıl için kür tahmininiz her şeyin rayında hiç bir sorun yaşamazsak ve ülkeye akın akin yatırım gelirse rezerv denkleşir. Ayrıca çoğunlukla iyi yönetilmeyen mali yapı var. Ülkede üretim olmadan ihracat olmadan bu yapı kolay kolay da tamir olmaz. Şuan ki faiz oranları ile ve Pandeminin git gide yeni bir ivme kazanmasi ile piyasaya yeni kredi likidite vermeden yürümesi de bana göre mümkün değil. Ülke vergi ile yaşar. Kazançtan harcamadan vergi elde eder. Üretim ve tüketim sektörü bu durumda ayakta kalması devam etmesi için an be an takip edilmeli özellikle bankacılık sektöründe bir panik oluşmamali. Tüm dünyayı etkileyen bir süreç yaşıyoruz. Bu süreçte acemilik panik ve zıt kararlar alınması sıkıntıya sebep olur. Ytd
Mart ayında Fed'in faizleri sıfıra indirmesi ve parasal genişleme kararı almasıyla altının ounce/usd fiyatı 1500 usd'in altına inmişken yukarıda yazdığım nedenlerle altının yatırım portföy sepetine dahil edilmesini gerektiğini yazmıştım.24 Temmuz tarihinde yukarıda yazdığım yazıda ise ,altın yıl içinde hedef gördüğüm 1900-1950 usd bandına gelince bu seviyeleri düzeltme bölgesi olarak gördüğümü ,buralardan kar alınabileceğini ancak 2021 yılı için ,"daha önce gördüğü en yüksek seviyenin enflasyonla düzeltilmiş bugünkü değeri 2204 usd/ounce'in görülebileceğini öngörüyorum" diye yazmıştım.
Ben o yazıyı yazdıktan sonra altın öngördüğüm düzeltme bölgesini de hızla geçerek ,2089 usd/ounce seviyesine kadar yükseldi ve daha sonra teknik düzeltmesini yapmaya başlayarak şu anda 1800 usd'in altına kadar geldi.Fiyat düzeltmesinin hangi seviyeye kadar olacağı için net bir şey söylemek zor çünkü çok fazla sayıda değişken var ama -temel analiz olarak- gelecek yıl altın için 2200 usd/ounce civarında hedef fiyat beklentim devam ediyor.Çünkü majör merkez bankalarının para arzını büyük ölçüde arttırmaları ve faizi sıfıra hatta negatif bölgeye çekme koşullarında bir değişiklik yok.
Bu öngörümü değiştirecek tek faktör, ABD Hazine tahvillerinin faizinin hem gerçekleşen hem de beklenen enflasyonun üzerinde reel getiri sağlayacak bir yüksekliğe çıkması olur.
TUİK'e göre:
-Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) 2020 yılı üçüncü çeyreğinde %6,7 arttı.
-2019 yılında 760.778 milyar dolar olan gsyih ,son 12 ay olarak yıllık 736.098 milyar dolara geriledi.
https://tuikweb.tuik.gov.tr/PreHaber...80119?id=33606
TUİK'e göre:
Ekim ayında genel ticaret sistemine göre ihracat %5,6, ithalat %8,4 arttı
Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan genel ticaret sistemi kapsamında üretilen geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2020 yılı Ekim ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre %5,6 artarak 17 milyar 329 milyon dolar, ithalat %8,4 artarak 19 milyar 703 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Ocak-Ekim döneminde ihracat %9,1 azaldı, ithalat %2,2 arttı
Genel ticaret sistemine göre ihracat 2020 yılı Ocak-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %9,1 azalarak 135 milyar 617 milyon dolar, ithalat %2,2 artarak 175 milyar 888 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Geçen yılın aynı dönemine göre:
-Ekim ayında dış ticaret açığımız %34.4 artarak 2.374 milyar dolar,
-Ocak-Ekim yılın ilk 10 ayında dış ticaret açığımız %76.2 artarak 40.272 milyar dolar,
oldu.
Üretimimiz ne kadar düşmüşse yıllardır şu kur ile bile halen net ithalatçıyız. Turizm gelirlerinin olmadığı veya düştüğü bunun gibi yıllarda maalesef kuru kontrol etmek çok zor olur.
su kurlarla dıs tıcaret acıgı verıyor olmak ınanılır gıbı degıl hakkaten...
İhracat aşırı derecede ithal girdi mallara bağlı olup, bir de aşırı aşırı hortumlama olunca dış ticaret ve bütçe açığı vermek kadar doğal ne olabilir. Gerçek bir üretim ekonomisine geçemedikçe yüksek faiz, yüksek kur, dış ticaret ve bütçe açıklarına, fakirleşmeye devam.
Sn Deniz bey , Dolar / CAd için 2021 yılı için bir öngörünüz var mıdır ? Teşekkürler ,