EKGYO yerine VAKBN veya ZİRAAT ile birleşmesi çok daha mantıklı olur eğer amaçları "kamu şirketleri arası bir birleşme" ise
Printable View
2018 yılında konsolide yıllık net kârın 5 milyar tl ye ulaşması bekleniyor. 2018 1Ç rakamlarından da görüleceği üzere banka kârlarında ciddi bir artış var. 3 ayda AKBNK'ın net kârı 1.7 milyar tl, GARAN'ın ise 2 milyar tl oldu. Bu bankaların aktifleri ile Halkbankınki arasında büyük uçurum yok, %10-20 gibi bir fark var sadece. AKBNK'ın 2018'de 7 milyar tl civarında bir net kâr açıklaması bekleniyor, GARAN'ın 8 milyar tl, YKBNK'nin 5.5 milyar tl. AKBNK ve GARAN'a göre %10-20 daha az aktifleriyle HALKB de 5 milyar tl gibi bir net kâr açıklayıversin bir zahmet 2018'de. 2017'e HALKB 4.04 milyar tl konsolide net kâr açıkladı. Aktiflerin %18 artış gösterip 321 milyar tl den 375 milyar tl ye çıkması bekleniyor. Şu anda borsadaki piyasa değeri 9.975 milyar tl dir, bu bağlamda an itibariyle 2018 "beklenti" F/K sı 2 nin altındadır.
Bilmukabele Yetkisiz kardeşim, benden de sana saygı & sevgiler. 16 yıldır TR'yi yöneten mevcut iktidar artık yoruldu, ayrıca halkta da bir bıkkınlık oluştu, dediğin gibi yandaş şirketlerle işadamları bu iktidar sayesinde çok palazlanıp nemalandılar. Öte yandan ekonomi bir süredir patinaj yapıyor, iktidar maalesef gereken önlemleri almaya yanaşmadı, artık önlemleri almaya yanaşsa bile çok geç kaldılar. Arjantin Merkez Bankasının son 1 haftalık icraatı onlara ders olmalı. Faizleri 2 kere arka arkaya 650'şer baz puanı artırarak %27'den %40'a çıkartmak zorunda kaldılar bir kaç günde. TR bu kadar artırmak zorunda değil doğal olarak ama yapılan 75 (%0.75) baz puanlık artış sonucunda GLP faizinin %13.5'e çıkarılması hiç bir işe yaramadı. Bu faiz asgari %15 olmalıdır. Bu tür gecikmeler sonucunda ekonomi zarar görüyor. Yapılan yanlışların faturası bir şekilde iktidara çıkacaktır.
Linkteki yazıda "OFAC'ın HALKB'ye mali ceza kesme yetkisi yok" deniyor. Bu mevzu ile ilgili çok farklı görüşler var ancak yerli ve yabancı uzmanların görüşlerinin büyük çoğunluğu "OFAC'ın HALKB'ye mali ceza kesme ve/veya yaptırım uygulama yetkisinin bulunduğu" yönündedir. Kaldı ki OFAC bugüne kadar dünyanın 4 köşesindeki bankalara/şirketlere halihazırda mali ceza kesmiş & yaptırım uygulamış bir kurum, Lichtenstein bankasından tut da Beyrut'taki bankaya kadar ceza uygulamışlar. Eğer OFAC mali ceza keser de TC "bu cezayı tanımıyorum" derse işler o zaman sarpa sarar çünkü meselenin çözümü gelecekteki bilinmeyen bir tarihe ötelenmiş olur ve hissedeki belirsizlik hali devam eder. Onun yerine üzerinde uzlaşılmış makul bir ceza gelmesi veya da karşılıklı tavizler sonucunda hiç ceza gelmemesi çok daha uygundur.
TR'de yıllık GSMH'nın %15 gibi devasa bir düşüş gösterdiği 2008 yılındaki krizde HALKB 9.5 ten 2.7 ye %70'lik çok sert bir düşüş yaşadı. En tepeden en dibe bu düşüş 10.5 ay almıştı ama o zamanki piyasa tam bir depresyon ortamıydı. Şu anda depresyon da yok, resesyon da. Ama buna rağmen 15.37-7.89 düşüşü vuku buldu son 8.5 ayda yani hemen hemen %50 düştük. Eğer depresyon ortamına girmiyorsak 8.5 aydır devam eden mevcut düşüşün buralarda sona ermesi icap eder, hissedeki "yatay / hafif aşağı yönlü" eğilim bilemedin 1 ay kadar daha devam eder o kadar.
Bakın, dünyada likidite bolluğu hala tam gaz devam etmektedir. Bunu söylerken kulağa hoş gelsin diye işkembeden atmıyorum. Benim her yorumumun, belirttiğim her görüşün bir dayanağı vardır, boş konuşma huyum yoktur. Batı Afrika'daki Angola Cumhuriyeti'ni duymuşsunuzdur. Adamlar pratik anlamda batıktır, ayrıca ülke hiç de güvenli bir yer değil; anarşi, rüşvet, hırsızlık, iktidar boşluğu kol geziyor. Moody's bu ülke için "çöp" sınırının 6 kademe altında bir reyting vermiş olup (B3 reytingi) "yüksek kredi riski taşıyor, spekülatif ülkedir" diye uyarıyor Angola'da yapılacak yatırımlarla ilgili yani "ülke çöpün önde gidenidir, pratik anlamda batıktır" diyor. Buna rağmen geçen hafta Angola 3 milyar dolarlık tahvil arzı yaptı, 10 ve 30 yıl vadeli devlet tahvilleri sattı. Sonuç ne oldu? Yüksek talep geldi, evet yüksek talep. 10 yıllık tahvilleri yıllık %8.25 faizden arz ettiler, 30 yıllıkları ise yıllık %9.375 faizden. Yüksek kredi riski taşıyan, spekülatif olduğu gibi çöp sınırının 6 kademe altında bir reytinge sahip olan yani pratik anlamda batık olan bir ülkenin 30 yıl vadeli dolar bazlı tahvillerini yıllık %9.375 faizden satın almak için yatırımcılar kuyruğa girdiler. Alın size küresel likidite koşulları ve risk iştahı ile ilgili güzel bir delil. Likidite yüksek, risk iştahı da gayet yüksek çünkü yatırımcılar batık bir ülkenin tahvillerini hem de 30 yıl vadeli tahvilleri satın almaktan çekinmiyorlar.
İşte hep diyorum ya, piyasa karakter itibariyle "manik depresiftir" diye. Angola gibi batık bir ülkenin tahvil arzı durumunda "maniklik" durumu söz konusudur, HALKB hissesi durumunda da "depresiflik" ön plandadır.