Originally Posted by
varsayım
Bu konuda denge bulunması taraftarıyım. İmkan varken de, çocuklar ile o imkanlar paylaşılmalı.
Mesela, babam 5 dairesi var. Abim 40-45 yaşında kirada oturuyordu. Babam, evlerden birisini satıp, abimin oturacağı ev almadı. (kendi alsın biz kendimiz yaptık diyor). İmkanın var, paylaş. E ne oldu? Evler 30-40 senelik. Kiracılar sürekli borç takıp gidiyor. En son kiracı elektrik faturasını ödememiş. (Abonelik babamın üstüne). babam gitti 1.200 TL fatura ödedi. Kirayı da çok düşük tutuyor. Ne demek istiyorum? Çocuklarından sakınıyorlar, aman şımarmasın diye, varlık içinde yokluk çekiyorlar. Ben herşeyi kendim yaptım. Evlenirken bile, hep eşimle birlikte yaptık her şeyi. Aileler elini cebine atmadı.
E ne oldu? 20-25 yaşına kadar, çekingen, ezik, güçsüz ve özgüvensiz büyüdük. Sadece cebimiz değil, ruhumuz da fakirdi. Dışarıda yemek yemeyi bilmezdik. İmkan var ama yapmadılar. Mesela, eşimin babasının arabası var. Ama eşime hiç vermezmiş arabayı. Kendin çalış kazan diye. Anlamsız. Her 2 anne babamızın da, 5-6 tane dairesi var. Totalde 10 daire. Ama çocuklar ile paylaşmıyorlar. Ya 1er tanesini sat, çocukların hayata atıldıklarında, 25-30 yaşlarında ver. Ya da onlara 1 ev al. Yapmadılar. Abimle biz, 2 kardeşiz. ÇOcukluğumuzda hep borç içinde büyüdü ailemiz. (Neden ev yapıyorduk?). 30 sene geçti, evler çürüdü ama bize faydası olmadı. Muhtemelen çocuğuma faydası olacak. Arada bizim nesil (Abimle biz) kaynadı.
Kısacası, denge olmalı bu hayatta.