Arkadaşlar,
Küçük, büyük şirket ayırımı yoktur. Önemli olan şirket büyüklüğüne göre ödenmiş sermayesinin zaman içinde enflasyondan dolayı küçük kalmasıdır.
SAHOL ve KCHOL ün ödenmiş sermayeleri şirket büyüklüğüne göre çok küçük kaldı. Artık onlar da küçük şirket katagorisinde. Bir yavru şirketinin bile kendinden büyük öz sermayesi var. Örneğin SAHOL ün sermayesi 2 milyar TL iken halka açık olan AKBANK sermayesi kendisinden 2,5 kat fazla. Enerjisa Üretim Santr. 10 milyar sermayeli. Akbank dışında SAHOL bünyesinde 18 şirket daha var. 18 şirketin yavruları ile 40 şirketi buluyor.
SAHOL ün sermayesi 2 milyar TL, şirketin reel (gerçek) öz sermayesine bölün bakalım kaç para etmesi gerekiyor. Enflasyona göre Sermaye arttırımı yapılmıyor. Yeniden değerlemeler, ana şirket bünyesinden şirket satıldığında bedel olarak ancak zoraki kar yazıyor.
Bu durumlar göz göre göre kasıtlı uygulanan hükümet tercihleri. Başka türlü uyduruk şirketleri nasıl milletin sırtına dayıyacaklar. ? Birkaç yıl sonra bu özelleştirilen şirketlerin bir çoğunun, gariban yatırımcı elinde duvar kağıdı olarak kalırsa hiç şaşırmayalım. Milleti hisse senedi yatırımından da soğutmalarına neden olacaktır. Halbuki bu piyasanın ayakta kalması gerekiyor.
Borsa, faize ve dövize alternatif bir yatırım aracıdır, korunmalı ve teşvik edilmeli. Borsa kötü olduğunda para öncelikle dövize kayacaktır. Döviz yatırım aracı olmamalı, değişim ve takas aracıdır. Döviz tutmak başka bir devlete faizsiz kredi sağlamaktır. Bizim halk olarak bu kadar lüksümüz yok.