-
Amerikali yazar ve ilahiyatci William Ellery Channing'in olum yildonumu (2 Ekim 1842)
"Ufak seylerden zevk alabilmek; luks yerine zarafet aramak; saygi istemek yerine degerli olmak; zengin olmak yerine kimseye muhtac olmamak; SIKI calismak, sessizce dusunmek ve dusust konusmak; yildizlari, kuslari, bebekleri ve bilgeleri acik kalple dinlemek; iste benim senfonim."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"To live content with small means; to seek elegance rather than luxury, and refinement rather than fashion; to be worthy, not respectable, and wealthy, not, rich; to listen to stars and birds, babes and sages, with open heart. This is my symphony."
-
Hindistan Bagimsizlik Hareketi'nin siyasi ve ruhani lideri Mahatma (Mohandas Karamcand) Gandi'nin dogum yil donumu (2 Ekim 1869)
https://www.goalcast.com/wp-content/...-Happiness.jpg
"Mutluluk dusundugunuz, soylediginiz ve yaptiginiz sey uyumlu oldugunda ortaya cikar."
https://i.ppcdn.it/pp/pictures/f/236_630x630f.6e78f.jpg
http://aforismi.meglio.it/img/frasi/...ta-destino.jpg
"Dusunceleriniz pozitif olsun, cunku dusunceleriniz sozleriniz olur.
Sozleriniz pozitif olsun, cunku sozleriniz davranisiniz olur
Davranislariniz pozitif olsun, cunku davranislariniz alliskanliklariniz olur
Aliskanliklariniz pozitif olsun, cunku aliskanliklariniz degeriniz olur
Degerleriniz pozitif olsun, cunku degerleriniz kaderiniz olur."
-
Arthur Conan Doyle, Musgrave Toreni hikayelerini 2 Ekim 1879'da yazmaya basladi.
https://d1466nnw0ex81e.cloudfront.ne...600/702873.jpg
-
Amerikali modern sair Wallace Stevens'in dogum yildonumu (2 Ekim 1879)
https://pbs.twimg.com/media/CnmizP1WcAE8kiw.jpg
Cagir buyuk purolari sarani,
O iri kiyimi, ve emret ona
Isterik kaymaklari cirpsin mutfak kaplarinda.
Oyalansinlar giymeye aliskin olduklari
Boylesi giysilerde hizmetci kizlar, oglanlar da
Getirsin cicekleri gecen ayin mecmualarinda.
Gorunen bitisin kendisi ola.
Yegane sultan, sultan dondurma.
Al cam komodinden sifoniyeri,
Noksandir uc cam yumrusu, ki
Carsaf ustune islemisti bir zaman kumrulari
Ve ort onunla o kadinin simasini.
O nasirli ayaklari pirtlarsa disari, ne denli
Soguk ve suskun oldugunun delili.
Lamba taksin takistirsin isigini.
Yegane sultan, dondurma sultani.
https://www.azquotes.com/public/pict...ens-693606.jpg
Bilemiyorum neyi secmeli
cekim eklerinin inceligi ya da
ustu kapali sozlerin guzelligi
karakus fisildiyor:
ya da sadece artlarindan geleni.
-
-
Ingiliz yazar, illustrator ve doga bilimci Beatrix Potter, Tavsan Peter'in Maceralari (The Tale of Peter Rabbit - Il racconto di Peter Rabbit) romanini 2 Ekim 1902 tarihinde yayinladi.
"Tavsan Peter dul kalan annesi ve diger kardesleri ile bir evde yasamaktadir. Babasi yakinlarindaki Yesil Bahce'ye girmek zorunda kaldigi icin hayatini kaybetmistir. Bu bahcenin sahibi Mc Gregor bitkileri yuzunden tavsanlari hic sevmemektedir. Annesi Peter ve diger kardeslerine o bahceye girmelerini yasaklamistir. Tavsan Peter annesinin yasaklamis olmasina ragmen karni agriyan kardesinin tedavisi nedeniyle maydanoz lazim oldugu icin Bay Yesilbahce'nin bahcesine girer, bir guzel karnini da doyurur. Fakat Bay Yesilbahce'ye yakalanir. Bay Yesilbahce tavsan Peter'i kovalamaya baslar. Tavsan Peter Mc Gregor'un elinden kurtulmak icin kacarken elbislerini de kaybeder. Daha sonra Tavsan Peter Bay Yesilbahce'nin elinden kurtulmak icin oradan oraya saklanarak kacmaya calisir. Bu kovalamaca ve kacislar sonrasinda pek cok macera yasar."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Peter lives with his family "in a sand- bank, underneath the root of a very big fir-tree." Mrs. Rabbit tells her children where they're allowed to go and warns them not to go into Mr. McGregor's garden. But that is just what Peter does. That is how Peter's father lost his life; Mr. Rabbit went into the garden. While Flopsy, Cotton- tail, and Mopsy are picking blackberries and their mother is at the baker's Peter goes into the garden. Peter starts stuffing himself with delicious food to the point where he feels ill. Peter searches for parsley when he sees the gardener, who starts chasing him around. A chase is on, Mr. McGregor is after Peter. Peter loses his shoes and can't remember how to get out of the garden. Next Peter loses his jacket and dashes into the tool shed. Mr. McGregor hears him so Peter quickly jumped out of a nearby window. Peter catches his breath and tries to calm down."
-
Ingiliz oyku ve roman yazari Henry Graham Greene'nin olum yildonumu (2 Ekim 1904)
"En kotu dusmanlarimiz cahil ve basit insanlar degil, okumus ama ahlaklari bozuk olanlardir. Ogrenmis ama olgunlasmamis insanlardir." Meselenin Kalbi
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Our worst enemies here are not the ignorant and the simple, however cruel; our worst enemies are the intelligent and corrupt."
"Hepinizin kalbinde acimasiz bir diktator yasar. Sevdigi birkac insan icin binlerce yabanciyi dusunmeden harcayabilecek bir diktator."
https://images.gr-assets.com/books/1...6l/1044996.jpg
"In our hearts there is a ruthless dictator, ready to contemplate the misery of a thousand strangers if it will ensure the happiness of the few we love."
https://quotefancy.com/media/wallpap...the-cinema.jpg
"Zalim adami kolayca taniyabilirsin. Sinemada aglar."
-
Rus asilli Ingiliz matematikci ve filozof Petr Demíanovich Uspenskii’nin olum yildonumu (2 Ekim 1947)
“Insanin, gercegi konusmayi ogrenmesinin kacinilmaz oldugunu fark etmiyorsun. Bunu yapabilmek icin istemenin ve karar vermenin yeterli oldugunu saniyorsun. Sana sunu soyleyebilirim ki, insanlar ender olarak maksatli yalan soyler. Cogu kez gercegi konustuklarini sanirlar. Ancak gerek yalan soylemeyi istediklerinde gerekse gercegi konusmayi arzuladiklarinda daima yalan soylerler. Bundan oturu de ne kendilerini anlarlar ne de baskalarini... Dusun: eger insanlar birbirlerini anlayabilselerdi, baskalarinin gorus ve kanaatlerine karsi boylesine karsi koyus, boylesine derin bir anlayissizlik ve boylesine bir nefret var olur muydu? Ama yalan soylemeyi onleyemedikleri icin birbirlerini anlayamazlar. Gercegi konusmak, dunyada en zor seydir. Gercegi konusabilmek icin insan cok fazla ve uzun bir sure calismalidir. Sadece istemek yeterli degildir. Gercegi konusmak icin gercegin ne oldugunu, yalanin ne oldugunu bilmek ve oncelikle kendindeki yalani bilmek gerekir. Bunu ise hic kimse bilmek istememektedir. "
https://images-na.ssl-images-amazon....1lYBJrYUBL.jpg
“You do not realize that one has to learn to speak the truth. it seems to you that it is enough to wish or to decide to do so. and i tell you that people comparatively rarely tell a deliberate lie. in most cases they think they speak the truth. and yet they lie all the time, both when they wish to lie and when they wish to speak the truth. they lie all the time, both to themselves and to others. therefore nobody ever understands either himself or anyone else… think - could there be such discord, such deep misunderstanding, and such hatred towards the views and opinions of others, if people were able to understand because they cannot help lying. to speak the truth is the most difficult thing in the world; and one must study a great deal and for a long time in order to be able to speak the truth. the wish alone is not enough. to speak the truth one must know what the truth is and what a lie is, and first of all in oneself. and this nobody wants to know.”