Evet demokratlar olacaktı.Yanlışlıkla Cumhuriyetçiler yazmışım.
SM-N920C cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Printable View
Tuesday November 15 2022 Actual Previous Consensus
02:50 AM
JP
GDP Growth Rate QoQ Prel Q3 -0.3% 1.1% ® 0.3%
02:50 AM
JP
GDP Growth Annualized Prel Q3 -1.2% 4.6% ® 1.1%
Japonya ekonomisi üçüncü çeyrekte beklenmedik şekilde daraldı.
05:00 AM
CN
Industrial Production YoY OCT 5% 6.3% 5.2%
05:00 AM
CN
Retail Sales YoY OCT -0.5% 2.5% 1%
05:00 AM
CN
Fixed Asset Investment (YTD) YoY OCT 5.8% 5.9% 5.9%
Çin verileri;covit kapanmalarıyla nedeniyle beklentilerin de altında geriledi.
https://www.cnbc.com/2022/11/15/chin...ectations.html
China's October retail and industrial data miss expectations
EYT:
-Türkiye şartlarında 40'ın üzerinde yaşlarda fiziksel gücü ile çalışan mavi yakalılarda ve 50'nin üzerinde yaşlarda beyaz yakalılarda yeniden iş bulmanın çok zor olduğunu gözlüyoruz.Bu kişiler iş bulamadıkları gibi bir de üzerine SGK prim ödemesi yapmaya zorlanıyorlar.Bu nedenle çalışma süresi ve prim ödeme şartlarını sağlayan ve yeniden iş bulamayanlara kanundaki yaş sınırından önce erken emeklilik imkanı sağlanması özünde doğru ve adil uygulama olur.
-Ama böyle bir sorunu olmayan halihazırda bir işi olan kişilere bu yolla emeklilik sağlanması yanlış olur,zaten prim ödemesi yapmayan kesimlere karşılıksız sosyal yardımlar ve transferler nedeniyle çok büyük açıklar veren sosyal güvenlik sisteminin daha da batağa saplanmasına yol açar,artan emekli sayısı ,mevcut emeklilerin pastadan aldığı dilimi daha da küçültür,zaten "sefalet ücreti" olan emekli maaşlarını reel olarak daha da azaltır.
-Bu nedenle,-bana göre- doğru olan;Bu hakkın kanun yürürlüğe girdiği tarihte ,en az 1 yıldır işsiz olanlara tanınması,mevcut durumda iş sahibi olanlara tanınmaması ama herhangi bir nedenle işten çıkartılır veya kendisi ayrılırsa ve işten ayrılma tarihinden itibaren 1 yıl boyunca yeni iş bulamaz ise, bu durumda bu kişlere de erken emeklilik hakkı tanınmasıdır.Ayrıca emekli olduktan sonra bordorolu bir işte çalışanların da ,çalıştığı sürece emekli maaşlarının kesilmesi,işten ayrıldıktan sonra ise yeniden emekli maaşlarının bağlanması doğru olur.
Mevcut iktidar denedi, kayıtdışı çalışmalar sonrası geri adım attı.
Mevcut durumda ise gelir vergisi ve SGK prim ödemeleri ile kayit altına alınıp çalışılmasına müsade ediliyor.
Ben bu kapsamda bir emekliyim ve emekli maaşımdan %125 oranında devletime ödeme yapiyorum.
-Dünya genelinde süresiz ve sınırsız bir işsizlik sigortası konsepti yok,istismar edilmeye açık.Edildiğini de başta Almanya olmak üzere avrupa'da yaşayan türk işçilerinde görüyoruz.
Esasen şu anda bile 6 milyon 630 bin hane sosyal koruma kapsamında, maaş alan kişi sayısı da 14 milyonu aşmış durumda,bunların tamamına yakını hayatında hiç çalışmamış üretmemiş prim ödememiş kişiler ve siyasi hedeflerle ağır şekilde vergilendirilen toplumun diğer kesimlerinden gelir ve servet transferi yapılıyor.
https://www.odatv4.com/guncel/cumhur...r-artis-225778
-Ama işsizlik sigortasının da daha fonksiyonel hale getirilmesi konusunda hemfikirim,burada maaş bağlanma şartları ağır,çalışırken aldığın maaş ne olursa olsun asgari ücretin %80'nini geçemiyor ve en fazla 10 ay ödeme yapılıyor.Burada asgari ücretin değil son alınan maaşın %80'inin ödenmesi ve ödeme süresinin ,prim ödeme süresine göre 3-4 yıla kadar uzatılması doğru olur.
Halbuki şu anda siyasi iktidarlar yıllarca prim ödeyen işsizlere değil, hayatı boyunca hiç çalışmayan prim ödemeyenlere transfer yapıyorlar.İşçilerin her ay ödedikleri işsizlik fonu kesintileri de devlet tahvilleri yoluyla Hazinenin çok ucuz biçimde borçlanmasına ve çok yüksek enflasyon ortamında işsizlik fonundaki işçilerin maaşlarından kesilen paranın reel olarak eritilmesine yol açıyor.İşsizlik fonunda biriken paranın Hazinenin borçlanmasına değil işsiz kalan işçilere akması gerekir.
https://www.sinerjias.com.tr/pdf/iss...sil-alinir.pdf
https://twitter.com/atk_1881/status/1592555511295410177
Reuters: "According to banker's calculations, the central bank sold back into the market the $100 billion to obtained in order to stabilise the forex rate."
Büyük avrupa bankalarının piyasa /defter değerleri
Deutsche bank:0.32
Barclays:0.40
HSBC:0.64
Credit Suisse:0.27
Banco Santander:0.50
BNP Paribas:0.55
Societe Genarale:0.30
Unicredit:0.42
Intesa:0.70
ING:0.80
https://ycharts.com/companies/DB/price_to_book_value
https://ycharts.com/companies/BCS/price_to_book_value
https://ycharts.com/companies/HSBC/price_to_book_value
https://ycharts.com/companies/ING
https://ycharts.com/companies/BNPQF
https://ycharts.com/companies/SCGLF
https://ycharts.com/companies/UNCRY
https://ycharts.com/companies/ISNPY
https://ycharts.com/companies/SAN/price_to_book_value
Bizim büyük bankalarımızın piyasa/defter değerleri ise:
İş bankası:0.67
Akbank:0.68
Yapı kredi:0.82
Garanti:0.84
AMA:
Bankalarımızın mevcut kredi notları,bu kredi notuna karşı tutulmak zorunda olan ilave karşılıklar ve teminatlar,çok yüksek enflasyona rağmen enflasyon muhasebesi uygulanmaması nedeniyle bankalarının sermayesinin ağır biçimde vergilendirilmesi;-yüksek dış ticaret ve cari açığı,1 yıllık kısa vadeye yığılmış 185.85 milyar dolarlık kısa vadeli borç,yüksek CDS ülke risk puanı,yüksek döviz cinsinden borçlanma maliyetleri ve yetersiz merkez bankası rezervleri nedeniyle- her an çıkabilecek bir ödemeler dengesi krizi riski ve çok yüksek enflasyon ortamında uzun vadeli olarak alınması zorunlu tutulan ,çok düşük faizli, bankaların bekasını tehdit eden hazine tahvilleri riskleri iskonto edildiği zaman, bizim bankalarımızın piyasa değerlerinin aşırı primli olduğu sonucuna ulaşabiliriz.