Hangi ürünün ne kadar üretileceğine kim karar verecek?
Ekonomide bütün mesele bu.
''Afrika'da şunu bunu ektirdiler sömürgeciler'' diye paylaşım yapılmıştı.
Gücün varsa ne üreteceğine kendin karar verirsin.
Akp bence çok önemli ve bir taslak hazırlamış.
https://www.ekonomim.com/kose-yazisi...verecek/677414
Çiftçilerin ne üreteceğine devlet karar verecek.
İdari ceza ve teşvik sistemiyle üretim kontrol edilecek.
Doğru bir uygulama, 'tarlada bu sene patates kaldı, seneye de soğan kalır' gibi haberler görmeyiz.
Günümüz teknolojisiyle ekilen bir nar ağacının bile kaydını tutabilirsin.
Devlet bunu kontrol etmesi gerekir diye zaten ben yazmıştım.
Elinde her türlü veri var, tüketim belli, ihracat belli, rakip pazarlar belli.
Sadece belli analizler yapacaksın.
Ricardo'nun teorisini çalıştırmak senin elinde.
Çiftçi de vatandaş da ülkemiz de kazanacak.
Birçok üründe dünyada ilk 10'a, ilk 5'e giriyoruz.
Ne üreteceğine sen karar verirsen bu kanun çok güzel olur.
Ama yabancı tekeller ne üretileceğine karar verirse çok kötü olur.
Pancar piyasası, fındık piyasası, tütün piyasasında şaibeli haberler okumuştum, tam bilmiyorum bu piyasaları, kesin konuşmayayım.
Açık tütün satışı yasak örneğin.
Ne üreteceğine kendin karar veremiyorsan, yabancı sigara tekelleri karar veriyorsa o zaman sömürgesin demektir, yabancı tekellere değil önce kendi iktidarına kızacaksın.
Çoğu tarım ürününde bir sorun olmaz ama yabancı tekeller şunu ektirme derse, GDO'lu ürünü ben sana satarım derse sorun olur.
Afrika'nın ağaçlarını kesip götürmüşler, çölleştirmişler, gemiler dolusu insanı götürüp köle olarak kullanmışlar.
Tamam bu hikayeleri anlatalım güzel de kendimize de bakalım.
Birçok bölgede siyanür ve başka zehirli kimyasalları toprağımıza döküyorlar, Fırat'ın doğduğu İliç bölgesinde siyanür havuzu patladı, 20 ton siyanür Fırat'a karıştı. Bu şekilde altın çıkarmak Batı'da yasak, Kanadalılar defolup gidip kendi ülkelerinde çıkarsınlar.
Kim izin veriyor buna? Kanadalılara mı kızalım?
(Ben bu yüzden altın almam, altın talebinde bulunmam.)
Diğer madenlerini, kaynaklarını aynı şekilde alıyorlar.
İktidar değişince de bu altın, maden işleri değişmez.
Aynı şekilde şirketlerini satın almışlar, asgari ücretle vatandaşımız çalışıyor.
Ömür boyu çalışsa, 5 bin lira 30 yılda 1 milyon 800 bin lira yapıyor.
Yemek yemeden su içmeden, fatura, kira ödemeden biriktirse kentlerde orta halli bir ev alamıyor.
Afrika'dan götürdükleri kölelere kalacak yer veriyorlardı, barakaları vardı.
Şimdiki zamla asgari ücretliye yiyecek ve su parası verilecek sadece. Kalacak yer yine yok.
Kime kızalım? Yabancılara mı kızalım?
Afrika hikayeleri anlatalım da önce kendi ülkemize, insanımıza dönüp bakalım.
Afrika'da ne yaptılarsa aynısını yapıyorlar.
Bunlara ses çıkarıp eleştiriyorsak o zaman tamam, sömürgeciliğe gerçekten karşısınız demektir.
İktidar ve muhalefet ikisi de aynı bu konuda, farkları yok.
Eylem ve söylemlerinden belli.
Önce kendimize kızalım, iktidara ve muhalefete de kızalım.