Printable View
Bir de İstanbul'da gaz indirim haberine pek değinildiğini görmüyorum bir tek bana mı çok şaçma geldi acaba?
https://www.cumhuriyet.com.tr/ekonom...dirimi-2016565
Şehirler arası maliyetlerden bağımsız böyle bir yola girilebilecek mi acaba? belediye kurumları ayrı ayrı sübvansiyon mu yapacak?
Konuyu uzatma.Alıntı:
Originally Posted by dimitris
Yani demem şu ki, dimitris defol git bu başlıktan.
Borç merkez bankasının değil Botaş'ın borcu,Botaş'ın sahibi de Hazine olduğu için dolaylı olarak Hazine'nin borcu.Merkez bankası ile ilgisi,botaş borcunu öderken merkez bankasından döviz satın alıyor.Rusya ile nasıl bir anlaşma olduğunu bilmiyoruz,eğer alınan doğalgaz ile ilgili fatura seçimden sonra kesilecekse şimdilik borç olarak gözükmez,ama fatura kesilmiş ödeme için vade belirlenmişse hem hazinenin dış borç rakamında hem de merkez bankasının dış borç verisinde gözükür,ama veriler 3 ay geriden yayınlanıyor ,o zaman görürüz.Alıntı:
Originally Posted by Batman
Sen defol git lan..!Alıntı:
Originally Posted by KaaN-
Sinir ettin milleti.
Kufur etsek, Guneysu seni adam yerine koyar, kufredeni atar.
Bu konuda Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK)'nın açıklaması:Alıntı:
Originally Posted by Batman
"Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kararıyla, İstanbul Gaz Dağıtım Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nin (İGDAŞ) sistem kullanım bedellerinde 1 Ocak itibarıyla indirime gidilecek. Bu indirim, nihai faturaya yüzde 12.13 oranında yansıyacak."
"Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ise doğalgaz toptan satış fiyatlarının taraflar arasında serbestçe oluştuğunu ve bu fiyata kurumun herhangi bir müdahalesinin söz konusu olmadığını bildirdi.
EPDK'den yapılan açıklamada, doğalgaz perakende satış fiyatının, "sistem kullanım bedeli" ve "birim gaz alım fiyatı" bileşenlerinden oluştuğu ifade edildi.
Birim gaz alım fiyatının toptan satış şirketlerinin dağıtım şirketlerine uyguladıkları toptan satış fiyatı olduğunun belirtildiği açıklamada, kanun gereği taraflar arasında serbestçe oluşan bu fiyata kurumun herhangi bir müdahalede bulunamayacağının altı çizildi.
"Sistem kullanım bedeli" olarak tanımlanan dağıtım bedelinin ise belirlenmiş faaliyet alanlarında şehir içi doğalgaz dağıtım faaliyeti yürüten doğalgaz dağıtım şirketlerinin şebeke yatırım ve işletmesi kapsamında sundukları dağıtım hizmeti karşılığında aldıkları bedel olduğu ve EPDK tarafından belirlendiği kaydedildi."
Yorum:Bu açıklamadan anlaşılacağı gibi,istanbul belediyesinin doğal gaz dağıtım şirketi İGDAŞ'ın BOTAŞ'tan temin ettiği doğalgaz fiyatında bir düşüş olmayacak,fiyat düşüşü İGDAŞ'ın dağıtım şirketi olarak ; şebeke yatırım ,bakım onarım,finansman,okuma,satış gibi hizmetler için aldığı %12.13'lük payını kaldırıyor.
Tabii,haber biz tüketiciler için güzel bir haber ama BOTAŞ bir fiyat indirimi yapmadan , dağıtım payı EPDK tarafından kaldırıldıktan sonra İGDAŞ bu hizmeti nasıl verecek soru işareti.Bu indirim kararının sadece istanbul için yapılması kararın seçim öncesi istanbul belediyesinin gelir kaynaklarını kesen ellerini kollarını bağlayan siyasi amaçlı bir karar olduğunu gösteriyor.Kısa bir süre önce de yine KDV vergisi yerinde dururken, belediyenin bir başka gelir kaynağı tiyatro,konser,sinema,spor müsabakaları gibi faaliyetlerden aldıkları belediye payı da sıfıra indirilmişti.
Topigi temiz tutmak için üşenmeden girip şikayet butonuna basalım.
Başkasının düşüncesine saygı göstermemek, hakaret normal ise, başkalarının da sizin düşüncelerinize saygı göstermemesi normal olur.
İşin sonunda da tartışma ortamı bozulmuş olur.
Yaşınız küçükse bunları anlamaya, kendinizi geliştirmeye çalışın.
Satın alma paritesine göre "adil değer" hesaplamasını ülkeler arasındaki enflasyon farklarına göre yapıyoruz.Ama genel kanaat olarak TUİK'in enflasyon verileri pek güvenilir değil.ENAG verileri bizim çarşıda pazarda piyasada karşılaştığımız fiyatlarla daha uyumlu ama onun da sadece 2 yıllık geçmişi var.Bu nedenle sağlıklı bir hesaplama yapmak zor.Alıntı:
Originally Posted by cennetyolu
Ama yıllık 100 milyar doların üzerinde bir dış ticaret açığı veren bir ülke olarak paramızın aşırı değerli olduğu aşikar.Bir ülkenin parasının "adil değeri"nin ekonomisinin normal büyüme hızında (Türkiye için %4-%5) dış ticaret açığı vermediği bir döviz kuru olduğunu söyleyebiliriz.
Yüksek teknolojili ürünlerimizin bu yılın ilk 11 ayında ihracattaki payı %3.0,ihracatımızda kg başına satışımız 2021 yılında 1.2 usd.Bu oranlar düşük olduğu için rekabetçi kalabilmek için paramızın değerinin bir miktar düşük olması gerekir.Ama ihracatımızda katma değer oranını ve yüksek teknolojili ürün payını yükselttiğimizde o zaman hem dış ticaret açığı vermeyiz hem de paramız daha değerli olabilir.Bunun için de nitelikli işgücü,işgücü için nitelikli eğitim,teknolojik yatırımlar,verimlilik artışı,innovasyon başlıklarına ağırlık vermemiz gerekiyor.
Lozan'ın gizli maddeleri kalktı bayram yapacağınıza kavga ediyorsunuz...:party: