-
"Kollarimi sana her sardigimda kendimi evimde hissediyorum. / Non riesco a dire come ogni volta che metto le braccia intorno a te, io mi senta a casa." Ernest Hemingway'den Marlene Dietrich'e / Hemingway a M. Dietrich
http://flavorwire.files.wordpress.co.../03/ernest.jpg
-
https://pbs.twimg.com/media/C-aDn03XUAEGRWS.jpg
"Okuyarak, duslere dalarak, yazmayi dusunerek, dusuncelerin kaprisli ruzgarina gore akan, tutkulardan arinmis, kulturlu bir hayat sursem, sikintinin kiyilarinda dolasacak kadar yavas, sikintiya hic dusmeyecek kadar iyi kurulmus bir hayat. Heyecanlardan ve dusuncelerden uzak o hayati, heyecanlarin dusuncesiyle ve dusuncelerin heyecaniyla yasasam. Ciceklerle cevrili, karanlik bir gol gibi gunesin altina uzansam, altin rengine boyansam. Golgelerin icindeyken, bireyciligin yasamdan hic ama hicbir sey beklememek anlamina gelen soyluluguna erissem." Fernando Pessoa, Huzursuzlugun Kitabi
-
Sana buyuk bir sir soyleyecegim
Her soz dudagimda bir dilenen zavalli
Acinacak bir sey ellerin icin kararan bir sey bakisinin altinda
Iste bu yuzdendir SIK SIK seni seviyorum deyisim
Boynuna takabilecegin bir tumcenin o parlakca kalp kristali
Kaba konusmamdan gucenme benim
Bu konusma ateste su tatsiz cizirtiyi cikaran sudur o kadar
Sana buyuk bir sir soyleyecegim bilmem ben
Sana benzeyen zamandan soz acmayi
Bilmem senden soz acmayi bilir gorunurum
Tipki uzun bir sure garda
El sallayanlar gibi gittikten sonra trenler
Bilekleri sonerken yeni agirligindan gozyaslarinin
Louis Aragon, Elsa'ya Siirler
https://s-media-cache-ak0.pinimg.com...2d45866a2c.jpg
Ti dirò un gran segreto Ogni parola
Sulle mie labbra è una mendica che chiede
Una miseria per le tue mani una cosa che s'oscura sotto il tuo sguardo
Ed è perché io dico così spesso che ti amo
Colpa di un cristallo troppo chiaro di una frase che porteresti al collo
Non t'offendere per le mie parole banali. È
L'acqua pura che fa questo brusio spiacevole sul fuoco
Ti dirò un gran segreto Io non so
Parlare del tempo che ti somiglia
Non so parlare di te fingo soltanto
Come quelli che da molto tempo sul marciapiede d'una stazione
Agitano la mano dopo che i treni sono partiti
E il polso cede sotto il peso nuovo delle lacrime
-
https://pbs.twimg.com/media/C-W69_gXUAAFkOe.jpg
"Kendime gelince, sadakatimi nasil adilane bir sekilde ifade edecegimi biliyorum.Keske kelebek olup uc yaz gunu kadar bir omur gecirseydik. Bu uc gunu seninle oyle dolu dolu yasardim ki, 50 yillik siradan bir hayata kiyasla daha buyuk mutluluklar sigdirirdim o kisitli zamana." John Keats'ten Fanny Brawne'a Mektuplar
http://cdn.images.express.co.uk/img/...4/139030_1.jpg
-
https://pbs.twimg.com/media/C-WPAXMXgAMehve.jpg
"Ne turlu olursa olsun surekli bir carpinti icindeyiz. Cek'ceni cok iyi anliyorum, gulusunu bile duyabiliyorum. Zaten sozlerinle guluslerinin arasinda bocaliyorum, sonra da sozlerini duyuyorum; hem ayrica benim ozum: korku. Carsamba,Persembe mektuplarimdan sonra beni bir daha gormek ister misin emin degilim, seninle olan iliskimi biliyorum (benimsin, seni bir daha goremeyecek olsam bile)Korkunun o ucsuz bucaksiz sahasina girmedigi muddetce biliyorum, ama senin bana olan ilgini kesinlikle bilmiyorum, senin ilgin tamamen korkuya ait." Franz Kafka, Milena'ya Mektuplar
https://img-s1.onedio.com/id-555c92d...4f6b643cd3.jpg
-
-
https://pbs.twimg.com/media/C-YBJVPXsAAlZlx.jpg
"Bir tapinaktir doga, sutunlari canli;anlasilmaz sozler duyulur zaman zaman.Sembol ormanlari icinden gecer insan; tanidik bakislar suzer gibidir sizi.Bir derin, bir karanlik birlik icinde aydinlik kadar sonsuz, gece kadar genis.
Uzaktan soylesen uzun yankilar gibi,renkler, sesler, kokular karisir birbirine.Kokular vardir cocuk tenlerinden taze; obua sesinden tatli, cayir gibi yesil; kokular da vardir azgin, zengin, gurul gurul.
Insana sonsuz seylerin tadini veren,misk, amber, aselbent, buhur gibi kokular,duyulari, dusunceyi alıp goturen." Charles Baudelaire, Coklukta Birlik
-