Originally Posted by
deniz43
Rakamlar üzerinden giderek ülke ekonomisinin nasıl bir enkaza döndüğü ve nasıl devasa bir yükümlülük okyanusu içinde yüzdüğünü önceki sayfalarda birçok defa tartıştık.Bu durumdan çıkmanın ve ekonomiyi tekrar sağlığına kavuşturmanın maalesef kolay,acısız bir yolu yok.Toplumun acı bir fatura ödemesi gerekiyor,bu defa temennimiz bu faturanın zaten satınalma gücü dibe vurmuş emeği ile geçinenlere çıkarılmaması,diğer kesimlerin ödemesi.
Nasıl bir yöntem kullanılması gerektiğine gelince;bu tartışmaya açık bir konu.Deprem geçirmiş ve ağır hasara uğramış bir bina var,-bana göre-,bu binanın tamir veya güçlendirme ile yeniden ayağa kaldırılması artık pek mümkün değil,binayı sıfırdan yeniden bilimin kritirlerine uygun olarak sağlam şekilde inşa etmek gerekiyor.Bunun için de yeni hükümetin hem geniş kapsamlı bir ekonomi paketi hem de yapısal reformlarını aynı anda duyurusunu yaparak yürürlüğe koyması gerekir.
Ekonomi kısmı olarak,yeni yönetimin her türlü ucube kısıtlamayı kaldırarak döviz kurlarının ve faizlerin piyasada arz ve talebe,beklentilere göre,kendi içinde dengesini bulmasından yanayım.Bu yola gidilirse tahminim,dolar ilk anda 30 L civarına gidebilir,sonra faizlerin yıllık enflasyonun üzerine çıkmasıyla geri gelerek 26-28 TL arasında dengelenebilir.Enflasyonun kontrol alınabilmesi için de,1 yıl süre ,belediyeler dahil,kamunun acil olanlar dışında her türlü yatırımı durdurması,cari harcamaları kısmalı,israfı durdurmalı. (Kur ve faiz artışlarının enflasyonu maliyet açısından ilk anda yükseltici bir etkisi olacaktır ama faizlerin reel bölgeye geçmesiyle tüketici harcamalarını kısacaktır,piyasada dönen para azalacaktır,kredi maliyeti de yüksek olduğundan nakit para değerli hale gelecek,işletmeler bilançosunu döndürebilmek için nakit paraya ulaşmak isteyecek,fiyat artışlarına ara verecektir) Bu arada kötü yönetildiği verimsiz ve kar üretmeyen bir iş modeli olduğu halde "servet transfer"i"bedava para" banka kredileri koltuk değneğiyle yaşayan onbinlerce şrket batacaktır.Uzun vadede bu ülke ekonomisinin çok faydasına olacaktır,bu şirketlerin pazar payını iyi yönetilen verimli şirketler alacaktır.Verimlilik artışı yoluyla ülke ekonomisi sağlıklı olarak büyüdüğü gibi,verimlilik artışı yoluyla ücretler enflasyonist olmadan reel olarak artması ve şirketlerin rekabet gücünün yükselmesi gerçekleşecektir.Bu geçiş döneminde işsizlik fonu tam da amacına uygun hale getirilmeli,işsizlik maaşı ödemeleri 1 yıldan 3 yıla çıkarılmalı ve asgari ücretten aşağı olmamak şartıyla son alınan net maaşın %70'i işsiz kalanlara ödenmelidir.
Yeni dönemde tüm gelirlerin vergilendirilmesi,gelişmiş ülkelerde olduğu gibi ,herkesin gelir beyannemesi vermesi,herkesin sahip olduğu varlıkların hangi gelir ile elde edildiğinin gösterilmesinin uygulanmaya konması gerekir.Esasen yolsuzluk ekonomisinin deliklerinin kapatılması,verimsiz yatırımlara kaynak ayrılmaması da önemli bir tasarruf sağlayacaktır.