-
25 Mart 1991de duzenlenen 63. Akademi Odulleri toreninde, Kurtlarla Dans (Dances with Wolves , 1990. Yon: Kevin Costner) En Iyi Film; Kathy Bates, Olum Kitabi (Misery, 1990) filmi ile En Iyi Kadin Oyuncu; Jeremy Irons, Talihin Donusu(Reversal of Fortune, 1990)filmi ile En Iyi Erkek Oyuncu odulunu aldilar.
https://ia.media-imdb.com/images/M/M...6,1000_AL_.jpg
http://www.formulatv.com/images/noti...f64c9e9064.jpg
https://media.gettyimages.com/photos...0627?s=612x612
-
25 Mart 1996da duzenlenen 68. Akademi Odulleri toreninde, Cesur Yurek (Braveheart, 1995. Yon: Mel Gibson) En Iyi Film; Susan Sarandon, Olum Yolunda (Dead Man Walking, 1995) filmi ile En Iyi Kadin Oyuncu; Nicolas Cage, Elveda Las Vegas (Leaving Las Vegas, 1995) filmi ile En Iyi Erkek Oyuncu odulunu aldilar.
https://ia.media-imdb.com/images/M/M...7,1000_AL_.jpg
https://media.gettyimages.com/photos...ure-id51584444
-
25 Mart 2001de duzenlenen 73. Akademi Odulleri toreninde, Gladyator (Gladiator, 2000. Yon: Ridley Scott) En Iyi Film; Julia Roberts, Tatli Bela (Erin Brockovich, 2000) filmi ile En Iyi Kadin Oyuncu; Russell Crowe, Gladyator filmi ile En Iyi Erkek Oyuncu odulunu aldilar.
https://ia.media-imdb.com/images/M/M...5,1000_AL_.jpg
https://media.gettyimages.com/photos...Ji1wbAEeTE59U=
-
Italyan oyun yazari, cevirmen ve Portekiz dili ve edebiyat ogretim uyesi Antonio Tabucchi'nin olum yil donumu (25 Mart 2012)
Portekizceye ve bu dilin edebiyatina yonelmesindeki en buyuk etken, Fernando Pessoa'nin yapitlarina olan hayranligi ve onu ana dilinden okuma arzusu oldu.
"Ya sonra diye sordu Pessoa.
Sonra gercegi cozme hevesine kapildim.Sanki gercek cozulebilirmis gibi.Ardindan cesaretimi yitirdim.Cesaretimi yitirince de nihilizm geldi.Daha sonra hicbir seye inanmaz oldum, kendime bile.Bugun gereksiz bir pacavra gibi senin basucundayim.Hicbir yere gitmemek uzere topladim bavullarimi ve yuregim artik bos bir saksidan ibaret."
https://pbs.twimg.com/media/C7sp6dYX0AAa4ZW.jpg
"E poi?, chiese Pessoa.
E poi ho cominciato a voler decifrare la realt, come se la realt fosse decifrabile, ed venuto lo sconforto. E con lo sconforto, il nichilismo, poi non ho pi creduto a niente, neppure a me stesso. E oggi sono qui al tuo capezzale, come uno straccio inutile, ho fatto le valigie per nessun luogo, e il mio cuore un secchio svuotato."
-
Ah! Tuket beni ey sevgili,
Sonuna kadar tuket ki,
Uykuya dalayim
Ve sevebileyim.
Hissediyorum olumun
Genclestirici akisini, kanim
Merheme ve uzama donusmekte
Yasiyorum gunduz vakitlerinde
Inan ve cesaretle
Geceleri ise
Kutsal ateste oluyorum.
https://images-na.ssl-images-amazon....d%2BFg3DIL.jpg
Oh draw at my heart, love,
Draw till I'm gone,
That, fallen asleep, I
Still may love on.
I feel the flow of
Death's youth-giving flood
To balsam and ether
Transform my blood
I live all the daytime
In faith and in might
And in holy fire
I die every night.
Novalis
-
-
Francis Ford Coppolanin yonettigi, Matt Dillon, Patrick Swayze, Rob Lowe ve Tom Cruiseun rol aldigi Sokaktakiler / Dislanmislar (The Outsiders - I ragazzi della 56 strada) 25 Mart 1983de Amerikada vizyona girdi.
https://ia.media-imdb.com/images/M/M...zNDI@._V1_.jpg
https://media.giphy.com/media/1t8Mg6Ng6HlTi/giphy.gif
https://runila15.files.wordpress.com...59-500-200.gif
-
"Onu hala cok seviyorum tum yaptiklarina ragmen onu hala cok seviyorum. / I still love her. even more than before.After all she did, i still love her."
https://youtu.be/xECEAPfdqic?t=2
Uc Renk: Beyaz (Three Colors: White, 1994) Yonetmen: Krzysztof Kieślowski
-
-
-
-
171 yil once bugun, Buyuk besteci Ludwig van Beethoven, sahneyi terk etti. (Olum yildonumu, 26 Mart 1827)
https://pbs.twimg.com/media/C7xPRm5XkAAuCIB.jpg
"Muzik, her bilgelik ve felsefeden daha yuksek esin verir."
https://pbs.twimg.com/media/C70oa2-VwAA2alh.jpg
"Hicbir zaman san sohret icin yazmayi dusunmedim. Kalbimde ne varsa ortaya cikmak zorunda; iste bunun icin yaziyorum ben."
-
Amerikali sosyalist yazar Edward Bellamynin dogum yildonumu (26 Mart 1850)
Tartistigimiz sorun hak etme sorunu. Bu ahlaki bir sorun, uretimin miktari sorunu ise maddi bir sorun. Ahlaki bir sorunu maddi bir olcuyle saptamaya calismak ilginc bir mantik yurutme olurdu. Hak etme sorununa temel olan, gosterilen cabanin miktaridir. Elinden gelen cabayi gosteren herkes esit caba gostermis demektir. Bir kisinin yetenekleri ise, kisi ne denli ustun olursa olsun, ancak onun gorevinin olcusunu saptar. Elinden gelenin tumunu ortaya koymayan ustun yetenekli bir kisi, elinden gelen tum cabayi gosteren, az yetenekli birinden daha cok is yapmis olsa bile, daha az sey hak etmi olur ve insan kardeslerine borclu kalarak olur. Gecmise Bakis
https://3.bp.blogspot.com/-1St3782hT...g-backward.jpg
"But the amount of the resulting product has nothing whatever to do with the question, which is one of desert. Desert is a moral question, and the amount of the product a material quantity. It would be an extraordinary sort of logic which should try to determine a moral question by a material standard. The amount of the effort alone is pertinent to the question of desert. All men who do their best, do the same. A man's endowments, however godlike, merely fix the measure of his duty. The man of great endowments who does not do all he might, though he may do more than a man of small endowments who does his best, is deemed a less deserving worker than the latter, and dies a debtor to his fellows."
-
Ingiliz bilgin ve sair A. E. Housmanin dogum yildonumu (26 Mart 1859)
https://image2.slideserve.com/3763272/slide5-n.jpg
Tam yirmi bir yasimda isittim
Akilli bir adamin dedigini:
Tacini, tahtini, malini mulkunu ver de
Fakat sakla beynini kendine
Incilerini dagit, elmaslarini
Fakat duslerinden vazgecme.
Ne yazik ki yirmi bir yasinda
Kavak yelleri eser insanin basinda.
Tam yirmi bir yasimda
Bilgenin yine dedigini isittim
Gogsunun altinda carpan kalp
Bosuna verilmemeli
Niceleri ic cekerek bunu odedi
Pismanlikla satarak yureklerini.'
Bugn tam yirmi iki yasindayim
Ah, bu sozlerin dogrulugunun simdi farkindayim
-
Amerikali sair Robert Frost'un dogum yildonumu (26 Mart 1874)
https://www.poemhunter.com/i/poem_im...d-can-stay.jpg
Doganin ilk yesili altindir,
En zor renk tonu onun elde tutmak icin.
Onun onceki yapragi bir cicektir;
Fakat yalniz oyle kalir bir saat icin.
Sonra coker yaprak yapragin dibine.
Cennet boyle batti kedere,
Safak boyle soker gune.
Altin hicbir sey kalmaz geriye.
https://image.slidesharecdn.com/robe...?cb=1375524065
Sari bir ormanda ikiye ayrildi yolum,
ikisinden birden gidemedigim ve yazk ki
tek yolcu oldugum icin uzgun, uzun uzun
baktim gorene kadar birinci yolun
otlar calilar arasnda kivrildigi yeri;
sonra oburune gittim, o kadar iyiydi o da,
ve belki cimenlik oldugu, asinmak istediginden
gidilmeye daha cok hakki vardi; oysa
oradan gelip gecenler iki yolu da
es olcude asindirmisti hemen hemen,
-
Amerika'nin ilk unlu sairi Walter (Walt) Whitman'in olum yildonumu (26 Mart 1892)
Dilim, kanimin her atomu, bu topraktan olusma, bu havadan,
Burada dogmu ana babalardan dogma, onlarn da ana babalari
burada dogmu, onlarin da, onlarin da,
Ben, otuz yedi yasimda bugun, saglik icinde basliyorum,
Olunceye kadar durmama umuduyla.
Inanclar, mezhepler ara verdi,
Geri cekilip oylece kaldilar, ama hic unutulmayacaklar,
Ben hem iyinin, hem kotunun limaniyim, ne pahasina olursa
olsun izin veriyorum konusmaya,
Denetlenmeyen doga, ozgun enerjisiyle.
http://etc.usf.edu/clipart/18200/182...n_18240_md.gif
My tongue, every atom of my blood, form'd from this soil, this air,
Born here of parents born here from parents the same, and their parents the same,
I, now thirty-seven years old in perfect health begin,
Hoping to cease not till death.
Creeds and schools in abeyance,
Retiring back a while sufficed at what they are, but never forgotten,
I harbor for good or bad, I permit to speak at every hazard,
Nature without check with original energy.
https://pbs.twimg.com/media/C-cqzuvW0AEWaLo.jpg
"Birlikteydik. Gerisini unuttum. / Eravamo insieme, tutto il resto del tempo l'ho scordato" Walt Whitman
-
Gaston Leroux'nun yazdigi Le Fantme de l'Opra'nin ilk baskisininin ilk bolumunun ilk sayfasi, kitap olarak 26 Mart 1910 tarihinde basildi.
https://pbs.twimg.com/media/Cuh1rebWgAABdGP.jpg
-
Amerikali bir mitolojist ve yazar Joseph Campbellin dogum yildonumu (26 Mart 1904)
Yuce bir dagin ustunde durdum ve devasa bir adam ve bir de cuce gordum; ve bir gok gurultusu duyar gibi oldum ve duymak icin yaklastim ; benimle konustu ve dedi ki: ben senim ve sen bensin, ve nerede olursan ol oradayim. Her seyde yayilmisim , ve ne zaman istersen, sen toplarsin Beni; ve Beni toplayarak Kendini toplarsin. Kahramanin Sonsuz Yolculugu
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"I stood on a loftly mountain and saw a gigantic man and another a dwarf; and I heard as it were a voice of thunder, and drew nigh for to hear; and He spake unto me and said: I am thou, and thou art I; and wheresoever thou mayest be I am there. In all am I scattered, and whensoever thou wiliest, thou gatherest Me; and gathering Me, thou gatherest Thyself."
Sonucta kaderin cocugu uzun bir belirsizlik donemiyle yuzlesmek zorundadir.Bu asiri tehlike , engel ya da utanc donemidir. Ice, kendi derinliklerine ya da disa, bilinmeyene firlatilir; ne olursa olsun dokundugu kesfedilmemis bir karanliktir. Ve bu, beklenmedik, zararli olduklari kadar merhametli varliklarin alanidir: bir melek belirir, yardimsever bir hayvan, bir balikci, bir avci, kocakari ya da koylu. Hayvanlar arasinda , Siegfried gibi asagida yasam agacinin koklerini koruyan gnome'lar arasinda ya da hatta kucuk bir odada bir basina yetismis olan genc dunya ciragi , olculmus ve adlandirilmis olan alanin hemen otesinde duran tohum halindeki guclerin dersini ogrenir.
https://moly.hu/system/covers/big/co...jpg?1395470501
In sum: the child of destiny has to face a long period of obscurity. This is a time of extreme danger, impediment, or disgrace. He is thrown inward to his own depths or outward to the un- known; either way, what he touches is a darkness unexplored. And this is a zone of unsuspected presences, benign as well as malignant: an angel appears, a helpful animal, a fisherman, a hunter, crone, or peasant. Fostered in the animal school, or, like Siegfried, below ground among the gnomes that nourish the roots of the tree of life, or again, alone in some little room (the story has been told a thousand ways), the young world-apprentice learns the lesson of the seed powers, which reside just beyond the sphere of the measured and the named.
-
Amerikali oyun yazari ve yazar Tennessee (Thomas Lanier) Williamsin dogum yildonumu (26 Mart 1911)
"Bir sair olarak benim simgelere karsi bir zaafim oldugundan, bu karakteri de bir simge gibi kullaniyorum; cok gec kalan ve bizim hayatta pesinden kostugumuz beklentilerimizi simgeler o.
Oyunda bir de besinci karakter var; kendisi sominenin uzerinde asili olan ve gerceginden daha buyuk bu fotografinin disinda, oyunda asla gorunmez. Bizi yillar once terk eden babamizdir bu kisi. Telefoncuydu, ama uzak diyarlara asikti, calistigi telefon firmasindan ayrilip, isik delisi bu sehirden sivisip gitti...Ondan aldigimiz en son haber, Meksika'nin Pasifik kiyilarinda Mazatlan'dan gonderilen adressiz bir kartpostaldi ve uzerinde sadece iki kelime yaziliydi-
Merhaba - Hosca kalin!
Sanirim oyunun geriye kalani kolayca anlasilabilir." Sirca Hayvan Koleksiyonu
http://www.sothebys.com/content/dam/...9131_7898B.jpg
https://pbs.twimg.com/media/C71Z7LeXUAAGJ6O.jpg
"I have a poet's weakness for symbols, I am using this character also as a symbol; he is the long-delayed but always expected something that we live for. There is a fifth character in the play who doesn't appear except in this larger-than-life-size photograph over the mantel.
This is our father who left us a long time ago.He was a telephone man who fell in love with long distances; he gave up his job with the telephone company and skipped the light fantastic out of town. . . .The last we heard of him was a picture postcard from Mazatlan, on the Pacific coast of Mexico, containing a message of two words -
'Hello - Good-bye!' and no address.
I think the rest of the play will explain itself."
-
Dunyanin simdiye kadarki en unlu aktrisi olarak anilan, tum zamanlarin en iyi oyuncularindan biri olarak kabul edilen ve The Divine Sarah diye anilan Fransiz sahne oyuncusu Sarah Bernhardt'in olum yil donumu (26 Mart 1923)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...ix_Nadar_2.jpg
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._of_France.jpg
-
Amerikali sair Gregory Corsonun dogum yildonumu (26 Mart 1930)
https://media.poetryfoundation.org/m...h=1200&fit=max
Cocukkent, Nisankent
Kapi araliklarina comelmis melekler,
Sairler, saclari dizelerle kemirilmis, buyuk Baudelaire
Artaud, Rimbaud, Apollinaire,
Gecekente bakiyor -
Rehberler ve kapicilar
Huzun ve Montparnasse olumu andiran Notre Dame
Gecenin cemberine bakiyor, aile kubbesi,
Hugo ve Zola birlikteler mezarda
Arlequin'in olum tuzagi
Seine'in ugursuz camuru,
Eiffel asagi bakiyor - goruyor Apokalipsin tirmanan karincasini
New York'suz kent
Yitik ve olu Almanlar kenti
Savas Ananin bebek yuvasi.
http://lopezbooks.com/static/images/kl/026720.jpg
Childcity, Aprilcity,
Spirits of angels crouched in doorways,
Poets, worms in hair, beautiful Baudelaire,
Artaud, Rimbaud, Apollinaire,
Look to the nightcity
Informers and concierges,
Montparnassian woe, deathical Notre Dame,
To the nightcircle look, dome heirloomed,
Hugo and Zola together entombed,
Harlequin deathtrap,
Seine generates ominous mud,
Eiffel looks down -- sees the Apocalyptical ant crawl,
New Yorkless city,
City of Germans dead and gone,
Dollhouse of Mama War.
-
Star Trek'in Spock'u, Amerikali oyuncu Leonard Simon Nimoy'in dogum yildonumu (26 Mart 1931)
http://images.mentalfloss.com/sites/...ic/spock_0.jpg
-
-
Minnettar ispanak ciftcileri, 26 Mart 1937'de Texas, Crystal City'de Popeye The Sailor Man (Temel Reis) heykelinin acilisini yaptilar.
https://pbs.twimg.com/media/C71WAysXwAA7UlU.jpg
-
-
Amerikali sair, roman yazari ve ogretmen Erica Jongin dogum gunu (26 Mart 1942)
http://www.azquotes.com/picture-quot...-15-3-0350.jpg
Yaninda aptal bir kadin olan bir suru zeki adam gorursunuz ama yaninda aptal bir adam olan zeki kadin kolay kolay goremezsiniz.
https://quotefancy.com/media/wallpap...where-both.jpg
Iyi evlilikler biliyorum. Iki insanin her gunu birbirlerine yardim ederek birbirlerine iyi davranarak yasadiklari.
http://izquotes.com/quotes-pictures/...ong-284049.jpg
Herkesin bir yetenegi vardir. Nadir olan, bu yetenegin sizi goturebilecegi en karanlik yere kadar gitme cesaretidir.
-
-
-
26 Mart 1958de duzenlenen 30. Akademi Odul toreninde, Kwai Koprusu (The Bridge on the River Kwai, 1957. Yon: David Lean) En Iyi Film; Joanne Woodward, Uc Ruhlu Kadin (The Three Faces of Eve, 1957) filmi ile En Iyi Kadin Oyuncu; Alec Guinness, Kwai Koprusu filmi ile En Iyi Erkek Oyuncu Odulunu aldilar.
https://ia.media-imdb.com/images/M/M...0,1000_AL_.jpg
https://vickielester.files.wordpress...newoodward.jpg
http://www.filmreference.com/images/sjff_03_img1117.jpg
-
Amerikali roman yazari ve senarist Raymond Chandlerin olum yildonumu (26 Mart 1959)
Bir kere oldukten sonra nerede yattigin ne fark ederdi? Ha pis bir bataklikta ha yuksek bir tepede mermer bir kaidenin altinda? Oluydun, buyuk uykuyu uyuyordun, boyle seyler seni uzemezdi artik. Petrol de su da birdi insana, ruzgar da hava da. Sadece buyuk uykuyu uyurdun, nasil oldugun ya da nerede can verdigin belasina aldiris etmeden. Bense, ben bu belanin parcasiydim simdi. Buyuk Uyku,
https://2headstogether.files.wordpre...hebigsleep.jpg
What did it matter where you lay once you were dead? In a dirty sump or in a marble tower on top of a high hill? You were dead, you were sleeping the big sleep, you were not bothered by things like that. Oil and water were the same as wind and air to you. You just slept the big sleep, not caring about the nastiness of how you died or where you fell. Me, I was part of the nastiness now.
-
Dirty Dancing (Ilk Dans, Ilk Ask, 1987. Yon: Emile Ardolino) filminin Frances Baby Housemani Jennifer Greyin dogum gunu (26 Mart 1960)
http://big.assets.huffingtonpost.com...stdancingg.gif
https://media2.giphy.com/media/hVlO1...K0/200.webp#19
-
Olumunden 12 yil sonra Pulitzer Odulu'nu kazanan Amerikali roman yazari John Kennedy Tooleun olum yildonumu (26 Mart 1969)
" Bu kent cagdas dunyanin ahlaksizlik baskentiyken polisin beni rahatsiz etmekten baska isi yok mu? Ignatius magazanin onundeki kalabaliga dogru bagirarak konusmustu. Bu kent kumarbazlari, fahiseleri, teshircileri, alkolikleri, escinseller, uyusturucu bagimlilari, tapinmacilari, sapiklari, acik sacik film oynaticilari, dolandiricilari, yasli ******lari, kamuya acik yerleri kirletenleri ve sevici kadinlariyla unludur; hepsi de verdikleri rudvetlerle gayet guzel korunurlar. Zamaniniz varsa sizinle suc sorunun uzerinde derinlesmek isterim, ama sakin beni rahatsiz etme hatasina dusmeyin. " Aliklar Birligi
http://www.idoc.co/files/3fd59cdb2297f415de-0.jpg
Is it the part of the police department to harass me when this city is a flagrant vice capital of the civilized world?" Ignatius bellowed over the crowd in front of the store. "This city is famous for its gamblers, prostitutes, exhibitionists, alcoholics, sodomites, drug addicts, fetishists, onanists, pornographers, frauds, jades, litterbugs, and lesbians, all of whom are only too well protected by graft. If you have a moment, I shall endeavor to discuss the crime problems with you, but don't make the mistake of bothering me.
-
Dans dunyasinda tapinaklarda dans eden, Italya'nin ilk baleti Roberto Bolle'nin dogum gunu (26 Mart 1975)
https://68.media.tumblr.com/745c1600...7lvro1_500.gif
https://lh3.googleusercontent.com/-B...le%2Bc5465.gif
-
Fransiz edebi teorisyen, filozof, dilbilimci, elestirmen ve isaret bilimci Roland Barthesin olum yildonumu (26 Mart 1980)
"Yasamimda milyonlarca bedenle karsilasirim; bu milyonlarca bedenden ancak birkac yuzunu arzularim; ama bu birkac yuzden yalnizca birini severim. Asik oldugum oteki bana arzumun ozgurlugunu gosterir.Bu secim - oylesine titizdir ki yalnizca Tek'i alikoyar-, soylediklerine gore, cozumsel gecisimle ask gecisimi arasindaki ayrimi olusturur; beriki evrenseldir, oteki ozgul. Binlerce Imge arasinda arzuma uygun Imge'yi bulabilmem icin, nice rastlantilar, nice sasirtici rastlasimlar (belki de arastirmalar) gerekmistir. Cozumunu hicbir zaman bilemeyecegim bir buyuk bilmecedir bu: Neden Sunu arzuluyorum? Neden onu surekli olarak, kendimden gecerek arzuluyorum? Butunuyle o mu (bir golge, bir bicim, bir hava mi) arzuladigim? Yoksa bu bedenin yalnizca bir parcasi mi? Peki, bu durumda, bu sevilen bedende, benim icin "fetis" iccagrisi tasiyan ne? Hangi parca, hangi rastlanti? Belki de inanilmaz olcude ufak bir sey. Bir tirnagin kesilis bicimi, azicik egrilemesine kirilmis bir dis, sacin bir kivrimi, konusurken, sigara icerken, bir parmaklari acma bicimi mi? Bedenin butun bu kivrimlari konusunda, onlarin tapilasi oldugunu soyleme istegi duyuyorum. Tapilasi demek: onun tek olmasi bakimindan, arzum budur demektir. Bununla birlikte, arzumun ozgullugunu ne denli cok duyarsam, o denli az adlandirabilirim onu: hedef kesinlestikce ad titrer; arzunun yerindeligi olsa olsa sozcugun uygunsuzluguna yol acar. Bu dil basarisizligindan tek bir iz kalir geriye: "tapilasi" sozu." Bir Ask Soyleminden Parcalar
https://pbs.twimg.com/media/DF0dpj-XUAA1iY1.jpg
"Nella mia vita, io incontro milioni di corpi; di questi miloni io posso desiderarne delle centinaia; ma di queste centinaia, io ne amo uno solo. L'altro di cui io sono innamorato mi designa la specialit del mio desiderio. Per trovare l'Immagine che, tra migliaia, si conf al mio desiderio, ci sono volute molte combinazioni, molte sorprendenti coincidenze (e forse molte ricerche). E' un enigma che io non riuscir mai a risolvere: perch mai desidero il Tale? Perch lo desidero persistentemente, languidamente? E' tutto lui che desidero (una sagoma, una forma, un'aria)? O solamente una parte di quel corpo? E, in tal caso, che cos' che, in quel corpo amato, ha per me il valore del feticcio? Quale porzione, per quanto esigua sia, quale sua caratteristica? Il taglio di un'unghia, un dente leggermente rotto di sbieco, una ciocca di capelli, un certo modo di muovere le dita mentre parla, mentre fuma? Di tutte queste caratteristiche del corpo, ho voglia di dire che sono adorabili. Adorabile vuol dire: questo il mio desiderio, in quanto esso unico: "E' questo! E' esattamente questo (che io amo)!". Tuttavia pi provo la specialit del mio desiderio, meno sono in grado di precisarla; alla precisione di ci che voglio dire corrisponde uno sfocamento del nome; il proprio del desiderio non pu che produrre un improprio dell'enunciato. Di questo fallimento linguistico, resta soltanto una traccia: la parola adorabile."
-
-
26 Mart 1990da duzenlenen 62. Akademi Odul toreninde, Bayan Daisy ve Soforu (Driving Miss Daisy, 1989. Yon: Bruce Beresford) En Iyi Film; Jessica Tandy, yine ayni film ile En Iyi Kadin Oyuncu; Daniel Day-Lewis, Sol Ayagim (My Left Foot: The Story of Christy Brown, 1989) filmi ile En Iyi Erkek Oyuncu Odulunu aldilar.
Ayni Odul toreninde Japon yonetmen Akira Kurosawa, Akademi Yasam Boyu Basari Odulu aldi.
https://ia.media-imdb.com/images/M/M...6,1000_AL_.jpg
https://media.gettyimages.com/photos...cture-id797903
https://images-na.ssl-images-amazon....3,1000_AL_.jpg
https://media.gettyimages.com/photos...3EsATuCTIcfZw=
-
26 Mart 2000de duzenlenen 72. Akademi Odul toreninde, Amerikan Guzeli (American Beauty, 1999. Yon: Sam Mendes) En Iyi Film; Hilary Swank, Erkekler Aglamaz (Boys Don't Cry, 1999) filmi ile En Iyi Kadin Oyuncu; Kevin Spacey, Amerikan Guzeli filmi ile En Iyi Erkek Oyuncu Odulunu aldilar.
https://ia.media-imdb.com/images/M/M...2OTU@._V1_.jpg
http://image.boomsbeat.com/data/imag...816651-jpg.jpg
-
https://pbs.twimg.com/media/C3lYmwnWQAASkoa.jpg
Tek insanin sarkisini soyluyorum, herkesten ayri, basit bir insan,
Gene de Demokratik kelimesini, yiginlar kelimesini kullaniyorum.
Tepeden tirnaga butun vucudun sarkisini soyluyorum,
Ne yalniz yuz, ne de yalniz beyin degerlidir ilham perisi icin,
ben vucut butunuyle cok daha degerlidir diyorum,
Erkeklerin yani sira kadinlarin sarkisini soyluyorum.
Duygu, heyecan, kuvvet yuklu hayatin,
Neseli, en hur hareketler icin, tanrisal yasalara uyarak yaratilmis
Modern Insanin sarkisini soyluyorum.
Walt Whitman
-
https://pbs.twimg.com/media/C7qzkZbVAAEXslC.jpg
"Ey Kaptan! Canim Kaptanim! korkulu yolculugumuz sona erdi. Butun tehlikeleri atlatti gemi, kavustuk istegimize kavustuk." Walt Whitman
-
Van Halen, 3.studyo albumu Women and Children Firstu 26 Mart 1980de Warner Bros. Records etiketiyle piyasaya surdu.
http://www.vhnd.com/wp-content/uploa...First_VHND.jpg
https://img.cdandlp.com/2012/11/imgL/115758417.jpg