7280 ve 7278 nolu gönderilerimi baz alarak grafik çalıştım. Grafiğe göre BİST 100'de 2200 hedef olabilir, 1400 altında üç günlük kapanış stopum: https://invst.ly/wax4p
Printable View
7280 ve 7278 nolu gönderilerimi baz alarak grafik çalıştım. Grafiğe göre BİST 100'de 2200 hedef olabilir, 1400 altında üç günlük kapanış stopum: https://invst.ly/wax4p
- BİST 100 2200 mü? Şey, iyi.
Yazım, beğeninize:
SONSUZLUK HATIRASI
Çevrelerine güneş panelleri gibi usulca enerji veren insanlar vardır. Tavırları her koşulda pozitiftir, her daim mütebessimdirler. Hâl dillerinde bir kütüphane sükûneti vardır onların. Hayatlarının her karesi sıcacık bir sonsuzluk hatırasıdır.
Çikolata kavanozunu kucaklayıp kasaya bırakan çocuğa babası, "Onu sonra alalım kızım." dedi. Sıradaki bir kadın, çocuğun saçlarını okşarken kasiyere seslendi: "Çikolatayı ben hediye edebilir miyim bu güzel kıza?"
Tatlı arabaları devrilen iki kardeşten biri arabayı kaldırmaya çalışıyor, diğeri yola saçılan tatlıları topluyordu. Yoldan geçen birisi aracı kenara çekip yardımına koştu çocukların ve bütün tatlıları satın aldı.
Kadın bir poşet ilaç bıraktı eczacıya: "Kızım, dedi, ben çok paraya aldım bu ilaçları, üstelik zor tedarik ettim. Bu ilaçlara ihtiyaç duyan birileri illaki geliyordur sizin yanınıza."
Adam pamuğu iğne izine bastırırken, "Ben babamın hastalığı için gittiğimiz hastanede hematoloji bölümündeki bambaşka dünyayı gördükten sonra, 'Üç ayda bir Kızılay'a kan vereceğim.' diye kendime söz verdim. Gençliğimden beri insanları kanımla sularım. Kızılay beni bugüne değin iki kez plaketle onurlandırdı." dedi şükürle.
Köpek ansızın fırladı arabanın önüne. Adam frene sonuna kadar bassa da kurtulamadı köpeğe çarpmaktan. Arabadan indi, yerde kanlar içinde hareketsiz yatan köpeği arabanın koltuğuna yavaşça bıraktı. Veterinere sürdü arabayı.
Üniversite öğrencisiyiz. Pazarda beğendiğim yeleği param çıkışmadığı için alamamıştım. Hiç aklımdan çıkmaz arkadaşımın yeleği alıp bana hediye edişi.
Rüzgârların esişi iyi insanları bir kez öpebilmek içindir.
https://i.hizliresim.com/h8w550d.jpg
Tek abi sağlığın sıhhatin yerindedir umarım. 10 günü geçti ne bi şiir ne de bir selam alamıyorum :)
Abi yüksek müsadenle yazılarını alıntılayarak bir buket yaptım.
Abi borsa coştu, endekis 1533 rekor üstüne rekor kırdı ama senin ekgyo bi arpa boyu yol alamıyor.
senin gibi çok sevdiğim bi abimiz var adı seçbul belki tanırsın. (ben ona seçbul ayusu derdim) geçmiş senelerde aynı senin gibi rallide endekisi en dipten aldıydı ve ralli olduydu ama dediği senet hulk hiç gidemediydi, senin kaderinde büüüle oldu.
neyse abi sağlık olsun.
benim aslında konuyu bağlayacağım yer şu kısım;
Yeni bi formasyon buldum abi, hisse seçemeyenler için yada hissede şansını yakalayamayanlar için farklı bir tarz olabilür mü
endekisin yükseleceğini düşünen hisse yerine viob 30 alsa daha garantili olmaz mı abi ne diyon bu işe, formasyonun adını aşağı yazdım abi
"senin aldığın hisse yükselmeyebilür ama viob mecbur yükselir"
Abi EKGYO'da bekliyorum, neredeyse dört aydır. Günlük alım satım kağıt üzerinde daha fazla kazandırsa da gerçekte beklemek kazandırıyor bizim gibi acemi çaylaklara. Uçuşan hisseler beni ahu gözlü ceylan gibi çağırmıyor değil, ama günlük alım satıma bir dalarsam başıma ne geleceğini biliyorum. Kendimi zorlayacağım, hissemde beklemeyi sürdüreceğim. Sabretmeyi öğrenmek için de sabır gerektiği için çoğu kişi sabrı bilemeden gidiyor dünyadan. "Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır." denmiş.
Abi, bir de ettiğimiz bir tahmin bazen tutar bazen tutmaz... Nasıl ki sekiz ay önceki düşüş yavaş başlayıp hızlanmışsa şimdiki yavaş başlamış yükselişin hızlı sonlanacağını, sonlandıktan sonra geri düşüşün olmayacağını ve BİST 100'ün 2000'in üstünde tutunacağını tahmin ediyorum.
Hikâyem Bozkurt Hoca'mın şahsında forumdaşlarıma gelsin:
ASANSÖR
Asansörün ışıklarına dalıp gitmiş; arada bir kendi kendine gülümseyen, gözyaşı döken onlarca kişi vardı etrafımda.
Asansör bulunduğumuz katta durdu. Herkes hafif doğruldu, asansörden çıkacak kişiye dikkat kesildi. Bizim doktordu kapıdan çıkan! Doktora doğru koştum:
- Doktor Hanım!
Durdu, bana döndü, gülümseyerek:
- Heyecana kapılmayın, ameliyat gayet başarılı geçti. Hastamızın durumu iyi. Elimizden geleni yaptık... Ben sadece doktorum, Allah her şeyin üstündedir.
Acele adımlarla uzaklaştı yanımdan. Bembeyaz saçları doktor önlüğüne karışıyordu. E, profesör olmak kolay değil tabii. Kimbilir kaç bininci ameliyattan çıkıyordu... İçim öyle rahat etmişti ki gülümseyerek döndüm koridorda hasta yakınları için ayrılmış bölmeye.
- Gözünüz aydın!
- Geçmiş olsun!
- Allah şifa versin!
- Doktor olacağına vaize olsaymış doktorunuz!
- Hastaneye boşuna geldik, camiye gidecektik aslında.
- İnsanı iyileştiren ilaçtır, ameliyattır.
- Hastanın iyileşme sürecinde Allah'ın ve insanın yeri vardır.
- O bizim tasavvurumuzun ötesindedir.
- Aklımız Allah'ın lütufkârlığından. Aklı bize kim vermişse şifayı da o veriyor.
- Ah, bir bilim insanının ağzından duyulduğunda bir başkadır Allah kelimesi!
- Doktor olununca ne oluyor?
- Allah her şeyin üstündedir, tıp da.
- Hastaya duayla dokunan doktorları seviyorum. Bir gün hastalanırsam bana da böyle bir doktor dokunsun isterim.
- Doktor; hastaya beşerî vasıtalarla müdahale eder, Allah da ona ilahi vasıtalarla eşlik eder.
- Ha gayret bir kavşakta buluşacaksınız.
- Geçip gitmeyi öğrenin size sataşanların önünden.
- Donup kaldım ben ya doktorun sözünü duyunca! İnanın bana, dinleyemedim şu ana kadarki tartışmalarınızı. Doktor, annemin bana söyleyegeldiği sözü söyledi arkadaşa!
- O mükemmel bir doktor. Allah onun şanını artırsın.
Asansör ara vermeden çalışıyordu. Kendi yakınından bir haber bekleyenlerin kimi gülerek dönüyordu aramıza kimi hıçkırıklar içinde merdivenlere koşuyordu...
https://i.hizliresim.com/kycbamx.jpg
Tahmin tutar tutmaz bilemeyiz abi geleceği gösteren bir teknoloji henüz icat edilmedi.
sesini duymak güzel
Endekis te tepeye yaklaştık gibi hissediyorum abi, ruhum ayu ondan olabilü belki,
bugün den itibaren gademeli endekiste şort biriktirip emekli olmayı planlıyorum
Şiirim forumdaşlarıma gelsin:
YAŞADIĞIM GİBİ
Bir gün uyuyacağım
Bahtımın yıldızı kayacak gökyüzümden
Hafifleyecek rüzgârların yükü
Bir gün uyuyacağım
Son kez bırakıp nefesimi toprağa suya
Ömrümü üfleyeceğim avuçlarımdan
Ben sokaktan geçerken nefessiz
Hakkımda konuşacaklar insanlar
Yaşadığım gibi
https://i.hizliresim.com/mwjozez.jpg
BİST 100 için bu seviyelerden yorum yapıp yapmamak arasında kararsız kaldım, ama BİST 100 hakkında düşüncelerimi paylaşmak ağır bastı. Bozkurt Hoca'ma da belirttiğim gibi ettiğimiz tahminlerde yanılabiliriz... BİST 100'de 1550 altında ardışık kapanışlar stop kaydıyla, grafikta dikey mavi çizgiyle işaretli 27.05.2021 benzerliğini de masama aldım: https://invst.ly/wiy20 Bu benzerlik grafiğim 7278, 7280, 7281 nolu gönderilerimle üç aylık vadede uyumlu... İki yıl gibi uzun vadedeyse BİST 100 3500'e yükselebilir: https://invst.ly/wiy44
- BİST 100 iki yılda 3500 mü? Şey, iyi.
En iyi strateji, temkinliliktir...
Bu arada 364 şiirimi içeren dosyayı dün yayınevine gönderdim. Dosya yayımlanmaya değer görülüp kitaplaşsın, gözümde başka bir şey yok... 912. sayfasına geldiğim bu başlık da yazmak konusunda çok besledi beni, hisse.net'e de teşekkürü bir borç bilirim.
Borsa yüzünden ailenizi sakın ihmal etmeyin.
Şiirim bütün çocuklarımıza gelsin bir dua gibi:
SESİN DOLAŞSIN ODALARDA
Sen kendini iyi hissettiğinde
İyi hissederiz kendimizi
Bize sen günaydın dersen
Gün aydın olur yavrum
Sen şarkı söylediğinde
Koşar güneş tepelerden aşağı
Barakada yaşar
Yavan ekmek yeriz
.........Sesin
..............................Dolaşsın
......Odalarda
Esenlikler içindeyiz
https://i.hizliresim.com/mgs8r9b.png
Geçmiş olsun Konya'm...
BİST 100, 21 yıllık kanalı kırmıştı geçen yıl aralıkta. O kanalın üst çizgisinde yaklaşık bir yıl yatay hareket etti. Şimdilerde sert bir şekilde kanalın üstüne geri yükseldi: https://invst.ly/wjubl Bazen ara sokaklarda boğulup büyük fotoğrafı gözden kaçırıyoruz. Bizim gibi acemi çaylakların tek çıkar yoludur büyük fotoğraf.
Sözü şuraya getireceğim: BİST'te çok sert yükselişler olabilir. Mart 2021'de nasıl ki BİST tarihinin en uzun kırmızı aylık barı gerçekleşmişse, grafikte dikey mavi çizgiyle işaretli: https://invst.ly/wjujv aralık ayında da BİST tarihinin en uzun yeşil aylık barı gerçekleşebilir.
En iyi strateji temkinli olup eşimiz çoluk çocuğumuzun parasını zayi etmemektir... Borsada kaybetmiş gergin bir eşin aileye vereceği zararın boyutu tahmin bile edilemez... Allah aşkına söyleyiniz bana, bireysel dünyamızda ailemizden başka kimimiz var? Kapınızı kaparsınız, o yüz metrekarelik alanda mutlu olursunuz.
"...Beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak." diye biter bir Kızılderili atasözü, bilirsiniz...
Bilmek yerine düşününüz...
Geçen Bozkurt Hoca'm mesajlarımdan alıntılarla tahminlerim için beni tebrik etmiş, o mesajlara öyle sevindim ki... Bozkurt Hoca'ma teşekkür ederim... Kesinliğin hiçbir zaman söz konusu olamayacağı, bu yüzden stopun hedeften daha önemli olduğu borsada bir tahminimde yanılırım diye tir tir titriyorum. Tahminim hasbelkader gerçekleştiğindeyse için için seviniyorum; çünkü bir garibin, bir mazlumun, bir mağdurun takdirini kazanmaktan daha büyük kazanç yoktur...
koçari Hoca'mla ettiğimiz muhabbet hikâyeye dönüştü, beğeninize:
TAZİYE
Yan apartmandaki komşumdu vefat eden. Elli dokuz yaşındaydı, gençti; hayat dolu, güler yüzlü bir adamdı. Kızlarımız okulda aynı sınıfta olduğundan rahmetliyle okul yolunda sürekli karşılaşır, selamlaşır, sohbet ederdik.
Evimizin pencere işlerini de kendisi yapmıştı. Yapılan işten memnun olup olmadığımı öğrenmek için beni kaç kez aramıştı.
İnsanın yüzüne gerçeğin rüzgârı çok sert esiyor... Kendi kum saatimizin yukarı bölmesinde ne kadar kum kaldı acaba?
Sağa sola dağılarak gruplar halinde sohbet eden insanların arasından geçtim. Salgından dolayı alana aralıklı yerleştirilmiş sandalyelerden birine oturdum...
Mekâna ölümün ağırlığı çökmüş, buğulu bakışlar yere çevrilmişti...
Kalabalıktan izin isteyip Yasin suresinin son yedi ayetini kıraat ettim ve ayetlere Türkçe anlam verdim: "İnsan kendisini bir damladan yarattığımızı görmez mi ki bize düşman kesilir. Kendi yaratılışını unutur da 'Çürümüş kemikleri kim diriltecek?' diyerek bize misal vermeye kalkar. De ki: 'Onları ilk kez yaratan diriltecek. O, her yaratmayı bilir.'..."
Hüzünlü kalabalığın sakinleştiğini gördüm ve kızımın arkadaşı Ayşe'nin gözlerinin nasıl da parıldadığını...
https://i.hizliresim.com/14cl2t8.jpg
- TEK; önceleri espri filan yapardın, şimdi bir ciddiyet bir ciddiyet! Olmuyor.
- Doğru söylüyorsun abi!
- Analizi çok kasıyorsun.
- Evet abi.
İyi akşamlar Sn.TEK.
Yıllardır bu piyasanın içindeyim, çok terste kaldım, çok zopa yedim, çok mücadele ettim eğriye eğri doğruya doğru
Sizin sabrınız, soğukkanlılığınızı ve de teknik analizinizi ve başarınızı tebrik etmeden geçemezdim.
ky dostu olmak apayrı bir duygu
İnsanların güvenini kaybetmektense para kaybetmeyi yeğlerim, siz yine de dikkatli olun, piyasalar acımasızdır, müzik durduğunda sandalye bulmak zor, nolur nolmaz
Düşünce betona masumların gözyaşı
Zindanlarda ağlar
Abi, aslında borsa konusunda donanımlı değilim. Biliyorsunuz benzerlikçiyim sadece, yani bugünkü hareketlerin izlerini geçmiş grafiklerde arıyorum. Tarih tekerrürden ibaret derler. Bu borsa için de geçerli. Aralık ayında büyük bir ralli olabileceğini 7280 nolu gönderimdeki TASI grafiğindeki benzerlikten yola çıkarak seziyorum. Bugünkü hareketlerin kanallarını çiziyorum, kanallar benzerlikle örtüşüyorsa tamam diyorum. Borsanın yönü konusunda yanılmaktan korktuğum için stopu çok ama çok vurguluyorum. Şu anki pozisyonumda stopum BİST 100'de 1550 altında ardışık kapanışlar... Özgün esprilerinizle forumda gönüllerde taht kurmuş, bu zamana kadar borsada ayakta kalmış birisiniz. Sizi bir kez hüzünlü görmüştüm, kızınızın ameliyatıyla ilgili forumdaşlarla istişare ediyordunuz. Allah kızınıza ve tüm çocuklarımıza baht açıklığı, sağlık versin...
Birine bin lira borcum var, iki sene önce. Her gün beni telefonla arayıp, "Nasılsınız?" diyor. Para da istemiyor, sadece "Nasılsınız?" diyor, her gün. Kafayı yemek işten bile değil. İş güç yok, para yok. Borsada 800 lira param var, şortta, şubat 2020... Hani avcı hikâyeleri olur ya, "Aslan yaklaştı, yaklaştı..." Benim 800 lira 24 bin lira oldu, iki ayda... Gittim alacaklıma, borcumu dolar üzerinden ödedim. Sağa sola başka borçlarım vardı cüzi miktar, onları da dolar üzerinden ödedim. Kendim rahatladım... Bir sürü para kaldı hesapta. Onları da inanın fakir fukaraya dağıttım. Borsa hesabımda sadece bin lira bıraktım. Onunla oynayıp duruyorum iki yıldır. Bir daha öyle katlayabildim mi parayı? Ne gezer!.. Umudum aralık.
Sağlık olsun tek abi, gerisi mühim değil bi şekilde telafisi oluyor, birazda nasip bu işler.
kızım ameliyat oldu yaklaşık 1 yıl önce, şuan sağlığı yerinde çok şükür
Para mevzuu na gelince bende hiç katlıyamıyorum ama katlayanları gördükçe mutlu oluyorum, hergün para dağıtıyorlar burda bi bizi es geçiyor :kahkah:
Evet abi. Hep derim: Elimizdeki en kıymetli nimetler bize beleşten verilenler... Ben de çok şükür kız babası olduğum için acınızı, telaşınızı içerimde hissetmiştim. Allah onları başımızdan eksik etmesin, çünkü biz büyüyemedik.
Birader geçen hafta saat aldı. İki tane saati vardı hatta üç taneydi birini bana hediye etmişti. Ben de bir haftadır saatlere bakıyorum sitelerde. Saat alacağımdan değil, saat hastalığı başladı bende. Saatlere internette çok baktığımdan hisse.net'i ne zaman açsam ekranın sağında solunda saat reklamları.
Küçüktüm, seyyar bir saatçi babamın yanına gelmiş Rado marka bir saate bugünün parasıyla bin lira istemişti. Babam yok dedi. Adam 750 ver dedi. Babam yok dedi. Adam 500 ver dedi. Adam elli liraya kadar düştü saati. Babam da gariban bir adam cebinde elli lirası da yok, alamadı saati... Şimdi o günleri yad ederek Rado saatlere baktım. Ortalama bir Rado saat 20 bin lira.
Kardeşimin bana hediye ettiği saate ne mi oldu? İki sene önce Yenimahalle'ye kayınbiraderi ziyarete gitmiştim, saati orada unutmuşum... Kayınbiraderin kolundaydı saat. Saati çıkarmaya yeltendi. Yok, dedim, çıkarma. Sana hediyem olsun, yakışmış!... Casio'ydu. pahalı bir saat değil, 300 lira filan şu anki fiyatı, ama sağlam saat, ömürlük. Pili iki üç senede bir değiştireceksin.
Babamın Seıko 5 serisi bir saati vardı, otomatik. Şimdi ortalama 1000 lira fiyatı. Ne zaman o markayı görsem babam gelir aklıma.
Japon askerlerinin taktığı bozulmayan siyah dijital saatleri bilirsiniz. Hâlâ üretiliyor o saatler. Fiyatları 100 lira civarında.
Eski bir saatimi çekmeceleri karıştırıp buldum, saatçiye götürdüm. Saatçi, "Bunun içi hep paslanmış, Bu saat onarılsa bile düzen tutmaz. Saatin bir hatırası varsa elli liraya onarayım, yoksa bunun yenisi elli lira zaten." dedi. Hatırası yok abi, dedim.
Muhabbetimiz hikâye oldu Bozkurt Hocam, forumdaşlarımızın beğenisine:
HATIRA
Kardeşimin iki tane kol saati vardı, birini bana hediye etmişti. Geçen hafta kendine spor bir saat aldı... Saati epeyce inceledik... Saatin kendi kolunda duruşuna, benimkinde duruşuna baktı...
Saat alacağımdan değil, bir saat tutkusu başladı bende de. Yatıp kalkıp saatlere bakıyorum sitelerde. İnternette saatleri sık incelediğimden açtığım sayfaların sağında solunda saat reklamları çıkıyor boyuna.
Saatlere ilgim aslında çok eskiye dayanır... Küçüktüm. Seyyar bir saatçi babamın yanına gelmiş, Rado marka bir saate bugünün parasıyla bin lira istemişti. Babam, "Yok!" dedi. Adam, "Yedi yüz elli!" dedi. Babam, "Yok!" dedi. Adam, "Beş yüz!.." dedi... Elli liraya kadar indirdi fiyatı saatçi! Babam gariban bir adam, elli lirası da yok!.. O günleri yâd ederek Rado marka saatlere baktım sitelerde biraz önce. Yirmi bin lira ortalama bir Rado!
Babamın Seıko 5 serisi bir saati vardı, otomatik. Ne zaman bir Seıko görsem babam düşer aklıma.
Japon askerlerinin taktığı simsiyah dijital saatler herkesçe bilinir. Lise yıllarımda benim de kolumdaydı. Hâlâ üretiliyor o ucuz ve bozulmayan saatler.
Kardeşimin bana hediye ettiği saate ne mi oldu? İki sene önce Yenimahalle'ye kayınbiraderi ziyarete gitmiştim, saati orada unutmuşum... Kayınbiraderimin kolundaydı saat. Saati bana geri verecek oldu. Yok, dedim, sana hediyem olsun!.. Casıo'ydu. Pahalı bir saat değil, ama ömürlük. Pili iki üç senede bir değiştireceksin.
Eski bir saatimi çekmeceleri karıştırıp buldum, saatçiye götürdüm. Saatçi, "Mekanizması komple paslanmış, onarılsa bile düzen tutmaz. Saatin bir hatırası varsa elli liraya elden geçireyim saati, yoksa bunun yenisi elli lira zaten." dedi. Hatırası yok abi, dedim.
Ben saatleri sevmiyorum tek abi, bana zamanı hatırlatıyor
Zaman ise en değerli servet, harcamaya kıyamıyorum
Onunücün saatsiz dolaşırım, sonsuzluk hissi veriyor