Originally Posted by
zagos
Erhan hocam kendince bir yol çizmiş. Sanırım günlük al-sat değil de 3 ayda bir tabloya göre yapıyor. Saygı duyarım, her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır. Para kazanabiliyorsan sorun yok zaten.
Benim izlediğim yol ise; ortak olacağım şirketin son 5-10 yıllık verilerine bakarım, daha sonra sene başındaki bilançosuna ve faaliyet raporuna bakarım. (Özellikle sene başı faaliyet raporu çok önemli, şirketin gelecek planları yani hikayesi burada olur.) Daha sonra şirkete ortak olmaya karar vermişsem her ay düzenli bir şekilde hisseyi toplarım. Şirket ile ilgili haberleri takip etmeye başlarım. her bilanço dönemimde faaliyet raporunu ve bilançosunu en ince ayrıntısına kadar incelerim. Şirketin temel göstergeleri bozulmadığı sürece ortaklığımı bozmam. Şirketin vermiş olduğu temettüyü de yine hisseye çeviririm. Böylece ortaklığımı büyütmüş olurum.
Al unut stratejisini zaten yanlış. Ortak olduğun şirketi her zaman takip edeceksin. Ortak olduğun şirket karını artırırsa senin kazancında artacak, o yüzden takip önemli. Baktın 2-3 çeyrek karlılığı, satışları, yönetim yapısı bozulmaya başladı işte ozaman ortaklığını bitireceksin. O yüzden köklü, yıllardır iyi yönetilen, dürüst şirketleri seçmek önemli.
Ben ve benim gibi beyaz yakalılar için günlük, haftalık, aylık al-sat işi çok mantıklı değil. Benim amacım tasarruf ettiğim parayı akarı olan bir işe kanalize ederek artırmak. Yani benim asıl işim borsa değil. Benim zaten bir işim var. Ben biriktirdiğim paranın hem değer kaybetmemesini hem de büyümesini istiyorum. Birikimimi faiz ve türevleriyle değerlendirmek istemiyorum. Benim için en mantıklı yatırım temeli sağlam, satışları ve karı büyüyen ve bunu yatırımcısıyla paylaşan şirketlere ortak olmak. Tabi şirketin faaliyet gösterdiği alan da çok önemli. Bankacılık, alkollü içecekler vb. sektörleri tercih etmiyorum.