Bülent Ortaçgil, Baba Konser serisi kapsamında 30 Mayıs Salı akşamı Baba Sahne’de en sevilen şarkılarını hayranları için seslendirecek.
Bülent Ortaçgil, Baba Konser serisi kapsamında 30 Mayıs Salı akşamı Baba Sahne’de en sevilen şarkılarını hayranları için seslendirecek.
https://i.hizliresim.com/X0OrXj.jpg
Zeugma Mozaik Müzesi rekor üstüne rekor kırıyor.
http://www.ntv.com.tr/sanat/zeugma-m...?_ref=infinite
Benim ufaklik yeğenlerin Şevket Çoruh aşki icin Baba Sahne'yi daha acilmadan önce bir ziyaret ettik. Calismalar devam ediyordu :) tesadufen karsilastik Coruh'la fotograflar falan cok mutlu oldular. Gecen hafta zar zor bir araç park etme macerasindan sonra " bir baba hamlet " tiyatro edildi efenim :) yolu açık olsun Sahne'nin.. Rast gitsin..
SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Cok tesekkürler Sayin adsiz.. ayrica yukaridaki borges'i yine cok severek ve gülumseyerek okudum.. kelimeleriniz hic tükenmesin emi :) Tanpinar Merkezi'nin bu ara gezilerini takip ettim. Bir tatli "Huzur" birakiyorum buraya sizin icin.. :)
" İnsan zekâsı, insan kalbi, insan ruhu, insan hafızası... İnsan çekilince orta yerde hiçbir şey kalmıyordu."
SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
"Mutsuzum ama keyfim yerinde" .. :)
Büyük Ev Ablukada
https://youtu.be/eJaR7bLaq84
SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
"Huzur", bir yandan okuruna kendi huzursuzluğunun derin zihinsel kökenlerine dair ipuçlarını seyredebileceği bir ayna sunarken, bir yandan da içinde yaşadığı toplumla olan aşılmaz duvarlarında küçük gedikler açmaya namzet incelikli doğu/batı tahlilleriyle düşündüren, anlamaya çağıran ve belki de bir tür katarsisle huzur veren bir roman olabilir zannımca.. :)
"Doğu, oturup beklemenin yeridir.."
beni orada en çok çarpan.. yada aklımda yer eden cümle diyeyim, budur.. Mümtaz, bir hasta bakıcı mı ne arıyordu ve fekat tahmin edileceği üzere ha deyince de bulamıyordu.. sağa sola haber salınıyor, aranıyor taranıyor ama yok..
Tanpınar buradan hareketle söylüyordu o cümleyi.. bir coğrafya olarak değil ama bir düşünme biçimi olarak "Doğu"nun zaman algısı, zamanla olan ilişkisi babında..
ben galiba bu şahane cümleyi.. ıssız tren garlarında hemen her zaman tehirli olan trenleri beklerken, beklemeye isyan edip hareket memuru ile cebelleşirken ve sonra çabalamanın anlamsızlığını kabullenip çaresizce volta atarken.. nasıl olup da bu denli aldırışsız, şikayetsiz, sükunetle beklediklerine akıl sır erdiremediğim sair yolcuların hallerine dair yaklaşık yüz mumluk bir aydınlanmaya gark olduğum için sevdim..
evet dedim "huzur" içinde: doğu, oturup beklemenin yeridir..
hasılı, beklemeyi bilmeyen "doğu"yu ne bilsin deyip kaçayım.. :)
https://i.hizliresim.com/1L8GZD.jpg
(Foto: Serkant HEKİMCİ)