-
Amerikali fantezi, bilimkurgu ve korku yazari Theodore Sturgeon’in olum yildonumu (8 Mayis 1985)
“Yavasca dedim ki, "hepimiz ayni saatte uyanir, baskasinin istedigi seyleri yapardik. Bir gunu baskasinin yasayacagi gibi yasar, baskalarinin dusuncelerini dusunur, baska insanlarin sozlerini soylerdik. Janie, baska birilerinin resimlerini yapar, Bebek de kimseyle konusmazdi. Ve bu durumdan mutluyduk. Simdi anliyor musun?" Insandan Ote
https://pictures.abebooks.com/VOLUNT...8469904327.jpg
“I said slowly, "We all woke up at the same time. We all did what somebody else wanted. We lived through a day someone else's way, thinking someone else's thoughts, saying offher people's words. Jane painted someone else's pictures, Baby didn't talk to anyone, and we were all happy with it. Now do you see?"
“Agacin ozu akar, ayi uyur, kuslar guneye ucar, hepsi bunlari beraber yapar, ayni seye ait olduklari icin degil, ayni sey tarafindan incitilmis yalniz varliklar olduklari icin.”
https://i.gr-assets.com/images/S/com...i/23583641.jpg
“The sap falls and the bear sleeps and the birds fly south, not because they are all members of th same thing, but only because they are all solitary things hurt by the same thing.”
-
Amerikali bili kurgu roman yazari Robert A. Heinlein’in olum yildonumu (8 Mayis 1988)
“Currie Kampi'nda cok onemli bir kesfim oldu. Mutluluk yeterince uyumaya baglidir. Sadece bu, daha fazlasi degil. Tanidiginiz zengin ve mutsuz insanlarin hepsi uyku ilaci kullanir; Cevik Piyade'de bunlara ihtiyac yoktur. Kapsul erine bir yatak ve uyuyabilmesi icin biraz zaman verirseniz, bir elma kurdu kadar mutlu olacaktir.” Yildiz Gemisi Askerleri
https://images-na.ssl-images-amazon....1LFWqiZaVL.jpg
“I made a very important discovery at Camp Currie. Happiness consists in getting enough sleep. Just that, nothing more. All the wealthy, unhappy people you’ve ever met take sleeping pills; Mobile Infantrymen don’t need them. Give a cap trooper a bunk and time to sack out in it and he’s as happy as a worm in an apple—asleep.”
“Insan kalbinin derinliklerinde digerlerinin istedigi seyi yapmasini engellemeye yonelik bir arzu olsa gerek. Kurallar, kanunlar -hep 'obur' insanlar icin. Agactan inmeden once icimizde olan, ayaga kalktigimizda da koparip atamadigimiz karanlik bir parca. Cunku o insanlardan biri bile cikip: ‘Lutfen bunu (kanunu) gecirelim ki birakmam gerektigini bildigim seyleri artik yapamiyor olayim!’ demedi. Nyet,yoldaslar, her zaman komsularinin yaptigini gormekten nefret ettikleri bir seydi. 'Onlarýn iyiligi icin' onlari durdurmak -konusan kisi ondan zarar gordugunu iddia ettigi icin degil.” Ay Zalim Bir Sevgilidir
https://pictures.abebooks.com/isbn/9780425030134-us.jpg
“Must be a yearning deep in human heart to stop other people from doing as they please. Rules, laws — always for other fellow. A murky part of us, something we had before we came down out of trees, and failed to shuck when we stood up. Because not one of those people said: "Please pass this so that I won't be able to do something I know I should stop." Nyet, tovarishchee, was always something they hated to see neighbors doing. Stop them "for their own good" — not because speaker claimed to be harmed by it.”
-
Amerikali cocuk edebiyati desinatoru ve yazari Maurice Bernard Sendak'in olum yildonumu (8 Mayis 2012)
https://s3.amazonaws.com/sitecdn/quo...y-says.fw_.png
"Ben cocuklar icin yazmiyorum. Ben yaziyorum ve birisi cikip, 'bunlar cocuklar icin' diyor."
https://www.raptisrarebooks.com/imag...ned-1963-2.jpg
-
"Emma aska inandi. Ne var ki bu asktan dogmasi gereken mutluluk bir turlu gelmediginden, aldanmis olabilecegini dusundu. / Emma aveva creduto di essere innamorata, ma la felicità che avrebbe dovuto nascere da questo amore non esisteva, ed ella pensava ormai di essersi sbagliata." Gustave Flaubert, Madame Bovary
https://pbs.twimg.com/media/C9NlFmWXYAAsE-0.jpg
-
"Fakat saadet bulunur mu hic?"
"Evet," diye cevap verdi; "Saadete rast gelinir bir gun." dedi Rodolphe.
"...Saadete rast gelinir bir gun, diye tekrarladi; ansizin, tam umitsizlige dusuldugu bir gunde. O zaman ufuklar aralanir, sanki, "Iste o!" diyen bir sestir bu. O kimseye icinizi dokmek, her seyinizi vermek, her seyi feda etmek ihtiyacini duyarsiniz! Karsilikli uzun uzadiya konusmazsaniz, birbirinizin icindekileri sezersiniz, birbirinizi ruyalarda gorursunuz. (Bunu soylerken Emma'ya bakiyordu.) Nihayet, o kadar aranilmis olan bu hazine, suraciga, karsiniza gelir, parildar, kivilcim sacar. Ama yine de tereddut edilir, inanmaya cesaret edilmez, sanki karanliktan birdenbire isiga cikmis gibi, insanin gozleri kamasir." Gustave Flaubert, Madame Bovary
https://images.gr-assets.com/books/1335676143l/2175.jpg
"But does one ever find happiness?"
"Yes, one day," he replied.
"...Yes,' said Rodolphe, 'you don't have to think about it; one day you meet someone, and the horizon opens up in front of you. There are no more question. It's as if you have already met one another in your dreams. (Here he looked at Emma.) 'There in front of you is the jewel you have been looking for; there before your eyes. Nevertheless, you dare not believe it; you cannot see clearly, it is as if you had just stepped out of the darkness into the light."
-
"Her sabah bu duyguyla kalkiyordum yataktan. Simdi kendime bir is bulmam lazim, lanet olsun. Kahvalti ediyor, kolumun altina bir kitap yerlestirip ceplerime kalem doldurduktan sonra kapidan cikiyordum. Merdivenden indigim gibi kendimi disari atiyordum. Bazen sicak oluyordu hava, bazen soguk, bazen sisli, bazen acik. Koltugumun altinda kitapla is aramaya ciktigim icin onemi yoktu havanin.
Ne isi, Arturo? Ha, Ha! Sana is, oyle mi? Kim oldugunu bir dusunsene, oglum! Yengec katili. Hirsiz. Elbise dolaplarinda ciplak kadin fotograflarina bak, sonra da is bulmayi umut et! Ne kadar gulunc! Ama gidiyor iste, salak, koltugunun altinda kocaman bir kitapla ustelik. Hangi cehenneme gittigini saniyorsun, Arturo? Neden o sokaga sapiyorsun da bu sokaga sapmiyorsun? Neden batiya gidiyorsun neden doguya degil? Cevap ver bana, hirsiz! Kim is verir senin gibi bir domuza kim? Ama kasabanin oteki ucunda bir park var, Arturo. Banning Parki adi. Harikulade okaliptus agaclari var orda, yemyesil bir park, Arturo. Ne kitap okunur orda! Oraya git, Arturo. Nietzsche oku. Schopenhauer oku. O muhtesem adamlarla gecir zamanini. Is mi? Peh! Oraya git ve okaliptus agaclarinin altinda kitabini oku is ararken." John Fante, Los Angeles Yolu
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Ogni mattina mi alzavo con questo stato d'animo. Ora devo trovarmi un lavoro, mannaggia l' inferno. Facevo colazione, mi mettevo un libro sottobraccio e le matite in tasca e mi avviavo. Giù per le scale, in strada, a volte c'era freddo a volte caldo, a volte c'era nebbia a volte era sereno. Non aveva mai molta importanza, con un libro sottobraccio, andare in cerca d'un lavoro.
Che lavoro, Arturo? Oh oh! Un lavoro per te? Ma ti sei guardato, ragazzo? Un killer di granchi. Un ladro. Che guarda le donne nude nello stanzino dei vestiti. E tu ti aspetti di trovare un lavoro! Che ridere! Eccolo qua, l'idiota col suo grosso libro. Dove diavolo stai andando, Arturo? Perché fai questa strada e non quell'altra? Perché a est e non invece a ovest? Rispondimi, ladro! Chi vuoi che te lo dia un lavoro, porco che sei, chi? Ma c'è un parco dall'altra parte delta città, Arturo. Si chiama Banning Park. E' pieno di magnifici eucalipti e di prati verdi. Un gran posto per leggere! Vacci, Arturo. Leggi Nietzsche. Leggi Schopenhauer. Stattene in compagnia dei potenti. Un lavoro? Puah? Vatti a sedere sotto un eucalipto a leggere un libro cercando un lavoro."
-
Italyan sair ve filozof Dante Alighieri'nin dogum yildonumu (9 Mayis 1265)
http://funes.ytyoun.net/wp-content/u...3/06/dante.png
Yasam yolumuzun ortasinda
karanlik bir ormanda buldum kendimi,
cunku dogru yol yitmisti.
Ah, icimdeki korkuyu
tazeleyen, balta girmemis o sarp, guclu
ormani anlatabilmek ne zor!
Oyle aci verdi ki, olum acisi sanki;
ama ben, orada buldugum iyilikten soz edecegim,
gordugum, baska seyleri soyleyecegim.
https://image.slidesharecdn.com/linf...?cb=1305468047
Sevileni sevmeye zorlayan sevda
oyle guzellikler tattirdi ki bana,
gordugun gibi, eli hala yakamda.
Dante Alighieri, Ýlahi Komedya, Canto V, Paolo Ve Francesca
https://pbs.twimg.com/media/C36LurYXAAEneC8.jpg
Guido, sen, Lapo ve ben
buyulenip bir sandala konsak,
ruzgarlarin onunde
gonlumuzce savrulsak
firtina, kotu hava bizi engellemese
bir arada yasama gucuyle arzumuz buyuse.
O iyi yurekli buyucu,
bayan Vanna'yi, bayan Lagia'yi,
Ve benim otuzuncu siradaki guzelimi de aramiza katsa
hep asktan konussak
onlar da mutlu olsa
biz de mutlu olsak.
-
Ronesans ve Barok doneminin Italyan opera bestecisi, muzisyen ve sarkici Claudio Monteverdi, 452 yil once bugun dogdu. (9 Mayis 1567)
https://pbs.twimg.com/media/C_XcRVeXsAIrltU.jpg