teşekkür ederim sayın @pilavli
Printable View
teşekkür ederim sayın @pilavli
Ben aylık alacağım tutarı dörde bölerek haftada bir alım yapıyorum. Bunun sebebi de oluşabilecek gereksiz sat isteklerini dizginlemek.
Her hafta özellikle ani düşen hisselerden almak ayrı bir keyif veriyor ve uzun vadeli olarak hisse biriktirmek zevk haline dönüşüyor.
Bir şey soracağım bir hisse geçmiş 10 yılda temettü verdiyse gelecek 10 yildada yada 10 yılın 7 sinde verirmi. ..yada şuana kadar hı temettü vermemiş ama ilerisi yillarda verebilecek şirket bulmak zormudur ..sonuncu olarak ta çok kar eden firmalar var ama temettü veriyorlar sebebi nedir ..syg
SM-G800H cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Temettü bir ahlak, kültür meselesidir.
Bir hisse geçmiş 10 yılda düzenli olarak temettü vermiş ise bu gelecek yıllarda da vereceğine işarettir.
Şu ana kadar hiç temettü vermemiş ise ( şirketin kar açıkladığı varsayımı ile) temettu vermek kültüründe yoktur. Büyük ihtimal ilerde de vermez... 😂
Dikkat ederseniz düzenli temettü veren şirketler de genelde ya belli gruplarındır yada yabancı ortağı vardır...
Koç, sabancı, işbankası, oyak grupları gibi...
SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
teşekkürler sayın @haykırıs
Bana kalırsa şirketin büyüme fırsatı varsa parayı orada değerlendirmesi gelecek için daha iyidir. Ancak olgunluğa ulaşmış şirketler karının bir kısmını dağıtabilir. Önemli olan bunun dengeli olmasıdır.
Büyük yatırıma imza atan şirketler belli dönemde temettü vermek yerine borç ödemeyi seçebilir. Bu nedenle temettü ödemeyebilir.
Benim temettüyü sevme nedenim hisse fiyatına belli bir istikrar getirdiğine inanmamdan geliyor.
iPhone cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Öncelikle gelecekle ilgili kesinlik hiç bir konuda olmadığı gibi burda da yoktur; genel kurulun her yıl karar alması lazım bu konuda. Ayrıca kar payı dağıtım politikası önceden açıklanır ama bağlayıcılığı yoktur. Temettü iyi mi kötü mü bile hala tartışmalıdır. Bu konu finans literatüründe üzerinde uzlaşılmış bir konu değildir. Sayfalarca yazı yazılabilir ama bir kesinlik idda edilemez her tezin kesinlikle antitezi vardı yani her durumda tek doğru yoktur duruma göre hareket etmek gerekmektedir. Sorunuzun özüne gelirsek işler son on yıldaki gibi giderse verme ihtimali yüksektir ama vermeme ihtimalini de asla göz ardı etmemek gerekir.
Tasarruf önemine vurgu yapmıştık. Bu konuda deneyimlerimizi aktarıyoruz zaman zaman...Bu konuda gerek bu başlıkta, gerekse web ortamında çokça tavsiye bulunabilir...Ama önemli olan bunları uygulayabilmek..Bu işin püf noktası nedir diyenlere, can alıcı 1-2 önerim olacak.
i-) Evli değilseniz, evleneceğiniz kişinin tasarruf kültürü almış, savurganlıktan uzak bir kişi olup olmadığına dikkat edin..Hatta eş adayları için bu koşul ilk üç madde içinde olmalı görüşündeyim..dediğim gibi bu kültür zamanında oluşmadıysa, sonradan kazanılması kolay değildir...hele kendiniz bu eğilimde değilseniz, eş adayının durumu daha da can alıcı hale geliyor...tasarruf etmeyi bilmeyen, savurgan bir karı-kocadan oluşan bir ailenin finansal olarak düzlüğe çıkması İM-KAN-SIZ...eğer aileden zengin değilseniz tabii ki.
ii-) hali haızrda evli olanlar için de...verebileceğim en önemli tüyo çocuklarınızı bu kültürde yetiştirin...eşlerden birinin bu kültürde olması aileyi finansal olarak korur ve geleceğe dönük yatırımlara fırsat verir..ama çocuklar bu kültürle yetiştirilmezse bu da büyük risk oluşturur...özellikle ilerleyen yaşlarda.
Mesela kredi kartı çağımızın en güzel buluşlarından biri...ben çok faydalı buluyorum...ama eğer kullanmasını bilmiyorsanız, dürtülerinizi kontrol edemiyorsanız cebinizde bir bomba taşıyor pozisyonuna gelebilirsiniz...erkek arkadaşlarımdan biri kendimi kontrol edemiyorum diye kredi kartı kullanmazdı...ki kadınlar bu konuda biraz daha kontrol dışına çıkmaya meyillidir.
Yani nerede nasıl tasarruf yapılacağı kişiden kişiye aileden aileye değişir...öncelikler farklıdır, kişiler mutlu olmak için farklı eğilimlere yönelebilirler...ama ailede eşlerden en az birinde bu eğilim varsa, ümitvar olabilirsiniz:)
Kendimden bir örnek vereyim...tasarruf kültürü olan biriyim ve 5-10 tl tasarruf bile beni mutlu eder...ara ara yazmıştım bu konuda...ama ev hanımı olan eşimin teşlefon tutkusu var...iphone un son modelini alır ve en fazla 2 sene kullanır...o yenisini alırken ben onun eskisini kullanırım...şu an iphone 6s plus kullanıyor...ve 8 plus alacak yakında...bu onu çok mutlu edecek, ben de bu zaafına ya da zevkine saygı duyuyorum...o da benim ortalamanın çok üzerinde fiyata aldığım arabama laf etmiyor...yani eşler aile bütçesini kullanırken birbirlerine bazı oyun alanları bırakabilmeli...ama bu durum faturalardan tasarruf etmeye, kredi kartı puanı toplamaya...sezon sonu indirimlerini bekleyip kıyafet alış verişi yapmaya engel değil.
neden bu detaya girdim...ne zaman tasarruf desek, bazı arkadaşlar burun kıvıırp...bir daha mı gelecez dünyaya diyor..ondan kıs, bundan kıs...bu yaşta harcamayacağız da ne zaman harcayacağız diyor...bu kadar basit değil mevzu..bir spor ayakkabıya 500 tl vermem diyen biri, hiç bir konuda kendisini şımartmıyor diye düşünmeyin...yıllık harcamalarınızda da aile bireylerin kendilerini şımartma bütçesi koyun mesela...yeter ki şımartma işini bile planlı, programlı yapın, belli bir bütçe kapsamında yapın.