Dolarda Yükseliş Kaçınılmaz III

Alıntı:

---

Originally Posted by rxpu

Türkiye bir kamu ekonomisi. Özel sektörün payı çok az.


3-4 milyon devlet memuru
12.5 milyon emekli
2milyonun üzerinde Belediye çalışanı
Ve en az 5-6 milyon kadar devlete bağlı iş yapan taşeron ve fasoncular

ile devlet kıstığı zaman hane halkının da geliri kısılır.

---

bence hukumetin aldığı vergilerin normal miktarda olduğu önemli bir varsayım argumanınızda..

oysa ben tam tersini söylüyorum..

vergiler yüksek.. yani a.k.p ve kadroları (belediyesinden bakanlıklarına stk larına kadar ) tasarruf yapmalı..bir kriz sürecinin yan etkilerinin az vergi ile vatandaşa daha az yansıtılması mümkün ..

diğer yandan.. evet bu ülke daha az vergi ile gayet güzel yönetilir.. zira şu anda yuksek vergiler ile yandaşlar ve mülteciler besleniyor..daha az vergi mümkün..

Alıntı:

---

Originally Posted by rxpu

Ne yazık ki bence çözüm o da değil.

Çözümün ne olduğu belli ama bu insanları çok kızdırabilir.

Politikacı ise halkı kızdıracak bir adım atmaktan imtina eder.

Halkı kızdıracak çözüm şu: Ağustos'taki gibi bir deval ve sakinleşmeden sonra diyelim ki dolar 3.50TL'den 6.00TL'de istikrar kazandı.

İşte bu noktadan sonra yeni ve büyük bir devalyerine 2-3 yıl asgari ücrete zam yapılmaması gerekiyor.

Mavi ve beyaz yaka dahil tüm reel ücretlerin de gerilemesine izin vermek lazım.

O zaman deval Çin'deki gibi bir rekabet gücü getirmese de belirli bir süre sonra olumlu çıktı üretmeye başlayacaktır.

Ancak bu çözüm politik olarak mümkün olan bir çözüm değil. Öfkeden çıldıran halk iktidarda kim varsa anında alır aşağıya.

---

bizden kıstıklarını zenginlere peşkeş çekerler, bence hiç bir işe yaramaz
önce eğitim adalat gelmeli
insanlara çalarak değil çalışarak zengin olma öğretilmeli
...
...
...

Alıntı:

---

Originally Posted by rxpu

7.8.2017: 3.53 TL
7.8.2018: 5.06 TL
7.8.2019: 5.56 TL


Yukarıdaki rakamlar çok ciddi bir devalüasyona tekabül ediyor. Kabaca 2 yılda %57 , 1 yılda ise %10. Yıllık %5 devale oynayıp ihracatını uçuran ülkeler var. (Çin)

Dünyanın hiçbir ülkesinde (Arjantin ve Venezuella gibi dünyadan kopmuş ve ticaretini kesmiş ülkeler hariç) böyle bir deval yok.

Buna rağmen ihracatçı potansiyelini işini arttıramıyorsa bence yapacak bir şey yok. O ihracatçının kendi düşük performansıdır.

Para birimi 2 yılda %57 son 1 yılda ise %10 gidecek ve ihracatçı TL'nin değerli olduğundan şikayet edecek, bu nasıl iş?

Bu işte size göre de bir gariplik yok mu?

Bal gibi bu üreticinin ve sanayicinin düşük performnsı ile ilgili bir konu. Deval ile dahi üretememiş ihracat yapamamış. Muhtemelen dolar 8TL-10TL olsa da yine aynı bahaneler ortaya sürülecek.

---

Katma değersiz üretim yapıyoruz anlamına mı geliyor ?
Diğer yandan bir çok sektörde köklü avrupalı firmaların köşe başını tuttuğu bu nedenle girişte zorluk yaşandığı yönünde bir şikayet duymuştum.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Alıntı:

---

Originally Posted by discretus

bence hukumetin aldığı vergilerin normal miktarda olduğu önemli bir varsayım argumanınızda..

oysa ben tam tersini söylüyporum..

vergiler yüksek.. yani a.k.p ve kadroları (belediyesinden bakanlıklarına stk larına kadar ) tasarruf yapmalı..az vergi ile vatandaşa daha az yansıtılması mümkün bir kriz sürecinin..

diğer yandan.. evet bvu ülke daha az vergi ile gayet güzel yönetilir.. zira şu anda yuksek vergiler ile yandaşlar ve mülteciler besleniyor..

---

Vergiler gelişmekte olan bir ülke için yüksek adeta gelişmiş bir ülke kıvamında. Daha yüksek vergi alınan ülkeler gördüm hatta böyle ülkelerde bizzat çalıştım. Ancak bunlar gelişmiş ülkelerdi.

Alınan vergi ile çok ciddi oranda sosyal güvenlik açıkları kapatılıyor. Evet fuzuli harcamayı kessek te yine de 2 çalışanın 1 emekliye baktığı bir sistemde sorun devam eder. (Gelişmiş ülkelerde emekli sayısı ve mmaşlar yüksek olmasına rağmen 4 çalışan 1 emekliye bakıyor.)

Alıntı:

---

Originally Posted by Macar

bizden kıstıklarını zenginlere peşkeş çekerler, bence hiç bir işe yaramaz
önce eğitim adalat gelmeli
insanlara çalarak değil çalışarak zengin olma öğretilmeli
...
...
...

---

Bu soygun 1969 da Demirel iktidara geldiğiden beri sürüyor.

Ne eğitimde ne adalette hiç bir şey değişmedi.

"Baskın erken seçim" iddiaları ayyuka çıktı. Yeni kurulacak parti ya da partiler olmadan, yılbaşından sonra kötüleşmesi muhtemel ekonomi ortaya çıkmadan baskın erken seçime gidileceği. Devlet Bahçeli'nin yaklaşımı kilit nokta olacak gibi duruyor.

Alıntı:

---

Originally Posted by Tinaz

Benzin mazot üzerindeki vergilere dokunma, araba satışları neden % 70 oranında düştü diye sor.

Bu soygun düzeni bunlar gitmeden bitmez.

---

Arabayı değiştireyim mi diye bir an düşündüm. Sonra toparlatıp aradaki farkla benzin almak daha mantıklı geldi.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

50 sene geçti, şu emeklilere bir parti dahi kurduramadık.

Kardeşim çok yüksek oy potansiyeliniz var, hiç yoksa toplu olarak emeklilere doğruları söyleyen bir partiye oy verin, diyorsun, olurmu ya ben MHP'liyim diyor.

Beter olsunlar ne deyim.