Insan yaptiklarindan daha cok yapamadiklarindan pismanlik duyarmis..
Syg,
Printable View
Insan yaptiklarindan daha cok yapamadiklarindan pismanlik duyarmis..
Syg,
Katılıyorum kesinlikle. Yanlış yaptıklarından ders alıyor daha temkinli oluyor insan. Daha büyük yanlışlardan da koruyor kendisini.
Öte yandan insanın yapmakla da isabetli davrandığı şeylerin verdiği huzur paha biçilemez.
Önceki hafta il dışında 10 saatlik mesafedeki aile büyüğümüzü ziyarete gittim.
Hastalığı ağırlaşmıştı...
Geçtiğimiz pazar günü ölüm haberi geldi. Cenazeye iştirak etmek için gittiğimdeki iç huzuru tarif edilemez. Peygamberimizin
hayırlı işlerde acele edilmesi gerektiği yöndeki hadisini de ayrıca şerh düşmek isterim. Hepimizin hayatında onca iş güç koşturmaca var. Ama bazı şeyler ötelemeye gelmiyor.
Size katılıyoum. Herkesin hayata bakış açısına göre doğruları değişir. Sadece mutluluğu para harcamak getirmez. Paranın nereye harcandığıda önemli.
Babalara fazla haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Yokluktan gelmişler. Üretimin doğru düzgün olmadığı bir dönem. Bu şekilde düşünmeleri çok yanlış olmayabilir.
25 yaşından sonra evlatlara birşey vermek zorunda değiller bence. Bir şirket gibi çocuklar ailelerini ikna edip paraları düzgün yerlere harcayacağını göstermeleri gerekir. Bu perspektifi ve güveni sunmayan çocuğa para verilmesi çok doğru olmayabilir. Parayı doğru yere harcayacak yada kullanacak cocuğa da aile cimrilik yapıyorsa problem.
Emrah sefa gürkan mesela babası tarafından fonlanmış bir insan. 30 yaşına kadar doğru düzgün çalışmamış. Ama parayı doğru harcamış.
Bence yaşlılıkta servet ya da belli bir miktar güvence gerekiyor. bir eviniz bir arabanız ( bu şartlarda arabaya benzin yetiştirmek de cesaret istemeye başladı) iyi kötü bir emekli maaşınız var ise kenarda duran sizi kimseye muhtaç etmeyecek, çıkabilecek bir sağlık veya diğer sorunlarda kullanabileceğiniz bir miktar, hatta mümkünse ne eşinizin, ne çocuğunuzun bile haberi olmayan ayrı bir miktar ile birlikte güvence olmalı... zaten standardınız bellidir alışkanlıklarınız dışında harcama yapmanın da tadı olmaz. ama kesinlikle bir hal olduğunda birisi sizi adam belleyip ihtiyacını arzettiğinde, ya da birinin halinin iç açıcı olmadığını gördüğünüzde destek olabileceğiniz bir birikim yeterli (tabii ki siz herkese yetemezsiniz, herkese yardım etmeniz de gerekmez ama hem başkasının haliyle hallenmek hem dua almak iyidir her zaman, belli ölçüler içinde bunlar zor değil)... ben dünyayı gezmek istemiyorum artık, ya da tanımadığım lezzetler ( mesela komik ama ejder meyvesi merak ettim ama almadım) olmasa da olur...
çocuğuma eğitim verdim kendi bildiğim eğitimi verdim ayakları yere basabilen ve kendi ayakları üzerinde durabilen biri olması yeterdi ve sanırım oldu da.
Enerji krizi ile birlikte bu şekilde sürerse ısınma ve elektrik giderleri muhtemelen yarım asgari ücret kadar tutacak aya bölündüğünde. hayat pahalılaşacak, kış şartlarında kısa kolla gezmeden hırka ile de olsa evimi ısıtabilecek geçinmemi sağlayabilecek bir miktar yeter desem de korkarım çoğu insan için kışın kömürsüz ve ödenemeyen faturalar dönemi başlayacak... öyle bir ortamda zaten para harcamak da zor olacak. geçen hafta pazardan alınan şeyleri kimsenin canı çekmesin diye gizleyip getirmek gerekti ( istenmesi halinde verebilmek önemli ama bazen isteyemeden siz farkedemeden birilerinin canı çekebilir ve gerçekten pazar dehşet pahalı hale geldi). becerebilir miyim bilmem ama kurulan soframda Osmanlı gibi açık konak yapamasam da isterim ki aç kalan gelsin hiç olmazsa karnını doyurabilsin... isterim diyorum becerebilirim ya da yaparım demiyorum dikkat lütfen...
bu da para harcamanın bir başka yolu...
Su mubarek gunlerde ne de guzel yazmissiniz be hocam! Yureginize, gonlunuze saglik. Zaten birilerinin yarasina melhem olamadiktan, bir garibin sacini oksayip, duasini alamadiktan sonra kenarda kosede bekleyen servetin kime ne faydasi olur ki!!
Cumle dostlarin Ramazanlarini tebrikkk ediyorum, saglik ve afiyet icerisinde gecsin insallah...
free
S
K
Y
Çok güzel yazılar okuyorum,son dönemde en keyif aldığım yazılar ( son 1,2 sayfada okuduklarım sanıyorum.)borsa ise hobim ve mesleğim olunca sizlerden biraz daha farklı hareket ediyorum (portföy çeşitlendirmesi hiç yapamadım malesef buna rağmen fena bir getiri elde etmedim,) ancak açıkçası yatırım displini ile bu kazancı elde edenlere daha çok saygı duyuyorum.başığı açan kişi cauiti’de müthiş disipli yatırımcı, tanımasam da kendisini doas ttrak toaso gibi senetlerde 2018 fiyatlarındaki alım startejisi (aylara bölerek alım) vs hala aynı displin ile devam ettirmesi müthiş.
Yüksek enflasyon ortamında birikim yapmaya çalışan herkese bol kazançlar diliyorum,konuşmanın kolay uygulamanın neredeyse imkansız olduğu ülkemizde yapılan bu fedakarlıklar İNŞALLAH çok ama çok pozitif sonuçlanır.
Hocam babalara haksızlık yapmıyoruz. Onlar bizim canımız. Bu nedenle, kiracılardan GOL yediğinde üzülüyorum. Yapma baba diyorum. Elektrik su aboneliği üstüne al diyorum. Almıyor.
Mesela eşya sigortası yap eve dedim yapmadı. 7-8 yıllık tv , 2 defa ekran değişti. Geçen hafta 3.500 TL ödedi. Ya baba yap, 200-300 TL yıllık sigorta rahat et. Yapmıyor.
Ya diyorum ki, 20-25 senelik evde oturma, sat, 100-200 mt ötede yeni ve az katrlı evler var. Depremden korkuyorum. Oraya geç. Aradaki farkı ben ödücem. Yapmıyor.
Baba diyorum emekli memursun, marmaris bodrum gez. Tatil parasını vereyim. Gezmiyor.
En son ikna ettim 6-7 sene önce, Kuşadasında daire aldık. Şimdi yılın 8 ayı kuşadasında kalıyor. İyi ki almışız diyor. Yahu, daha neler dedim. İmkanı var. ama yapmıyor.
ah,ah..yaramı deştin:) burada az doas muhabbeti yapmadık, bu millet alman araba sevdasından vazgeçmez dedik, o sırada sözde alman hükümeti ile papaz olmuştu bizimkiler..nesfocagrı ile çok yazdık bu konuda...sonra ttrak da, tarım önemli dedik, bu fırsatlar kaçmaz dedik...ama ben ne yaptım, belli karlardan sonra yeter bu kadar dedik, yanlış yaptık..doas o zamanlar 5 tl idi, şimdi 70....ttrak 30 tl altında bile alımım vardı, şimdi 240 filan..bunlar 4 senelik hikaye ve temeli sağlam, çok az risk ile taşınabilecek hisselerdi...zaten spekülatif, saçma sapan hisselerle hiç işim olmadı.
Neyse...kaçanlara değil, önümüzdeki fırsatlara bakacağız...o zamanlar daha kısa vade yatırım yapıyordum, şimdi biraz daha vadeyi uzattık..gerekirse 4-5 yıl bekleyeceğim inandığım kağıtlarda.
Benim en önemli özelliğim planlama...meslek hastalığı bir yerde...buna bağlı olarak da çeşitlendirme...konutları bile deprem nedeniyle farklı şehirlerden aldım...arsa da aldım, tarla da aldım..hisse zaten var, altın da var:) riski bu kadar dağıtınca, getiri de ortalamalarda kalıyor...ama akşama rahat uyuyorsun, kafan rahat oluyor, her türlü olumsuzlukta bir şekilde ayakta kalıyorsun:)
Millet hep geçmişte nasıl battığını vs anlatır, ben de hep şunu derdim...Ben istesem de batamam, yapım müsait değil:)
Bu arada en büyük dezavantajım da para kazanma konusunda çok istekli olmamam..yani çok kazanayım diye büyük bir motivasyonum yok, bağ bahça işleriyle uğraşmayı, doğada vakit geçirmeyi seviyorum..böyle olunca çok para kazanılamıyor, ama sonuçta bu benim tercihim ve böyle daha mutluyum:)
Hayırlı evlat olarak en güzelini yapıyorsun:) Aslında sen kendi ayakların üzerine durabildiğin için şu an çok daha iyi konumdasın, ve baban en büyük eksikliği kendine yapıyor...yani bu yazdıkların kendinle alakalı değil, daha çok baban ve annenin yaşadığı eksikliklerle alakalı.
Ben kesinlikle bu durumda olmam, yeni nesil bu konuda biraz daha bilinçli..en fazla birer ev bırakırım çocuklara, bir de iyi bir eğitim, güzel ahlak..diğerlerini kendileri becerip yapsın..ben de belli bir yaştan sonra bol bol para harcayayım, bu konularda çoğu kişiye göre biraz bencil düşünüyor olabilirim.
Mesela ben bir çok farklı yatırım türünü eş zamanlı yapıyorum. Mesela, oglum universiteye başlayınca şunu veririm, 25-30 yasında şunu verırım, evlenınce şunu veririrm gibi. Kısacası, hayata atacağı her büyük adımda, bir destek olmak lazım diye düşünüyorum. (IMF Kredisi gibi, dilimleri serbest bırakıyorum gibi). Ama eski kafalar, ölene kadar en ufak bir paylaşım da bulunmuyorlar. Teyzem rahmetli oldu, onlarca evi kaldı, çocukları mirastan paylarına düşenle ev sahibi oldular. Düşünün anne babaların evleri oluyor, cocukları kirada sürünüyor, ama sorsanız, ben bu evleri cocuklarım için yaptım, onlar için çalıştım diyorlar. 40-45 yaşında adama ev versen nolur. Önemli olan 20-40 yaş arası destek olmak.
Tam tersi durumda var. Yakın arkadasım. Sürekli ailesi destekledi. Ev alırken, ciddi nakit verdi, arabasını aldı v.s. 3 liralık bir şey alıyorsa, 1 lirasını banka, 1 lirasını kendisi, 1 lirasını da ailesinden aldı. Adam da hayırsız evlat değil elbet. Adam her zaman ailesini arkasında hissetti, biz hissedemedik. Öyle olsa, cok daha önceden f.özgür olurduk. Çok çok gereksiz ihtiyatlı olduk.
Bu başlığı sürekli okurum, güzel konular konuşulur. Ben kendime özgü geliştirdiğim yatırım stratejimden bahsetmek istiyorum. Bu stratejimim hem başkalarına örnek olur, yada ilave tavsiyelerle geliştirebilirim diye düşünüyorum.
100 000 tl 15 tane hissede 10 bin tl lik alımlar yapıyorum. Kafanız karışmasın 10 bin tl lik 10 hissede alım yapınca portföy doluyor, diger 5 hissenin 10 binlik alımları gerçekleşmiyor.
Bütün alım satımlarımı spot hisselere kurdugum algoritmik sistemlerimle yapıyorum. Çok gelişmiş sistemler degil , basit sistemler. Fakat işin güzel yanı iyi hisselerde güzel ş çıkarıyor.
Aksa,Aksen,Alark,Hektas,Doaş,Tüpraş,Logo,Thy,Toaso ,Froto,Sasa,Kordsa,Kozaa,Deva,Eregli,Vestel,Algyo
Şuan sistemlerinin çalıştığı hisseler bunlar . Sürekli bunları alıp satar. Burada şu var bazı haftalar portföy ful dolu olur. Bazı haftalar 2-3 hisse olur, hissenin yada endeksin durumuna göre hareket eder. 10 hisse alda ise portföy dolu olur . Diger hisselerin emirleri gerçekleşmez. Sistemi sat veren olursa yeni al emri gerçekleşirse sat verenin yerini yeni al verenler girer. Hisse sayısı ve ismi sürekli değişir .
Hissede trend oldumu sonuna kadar sömürür önceki aylardaki kozaa, eregli ,Alark vb trendlerde güzel paralar kazandırdı
Sistemin olumsuz yanıda var bazen portföy dolu olunca tavan giden hisseleri kaçıra biliyor. Mesela bu haftaki Doas, Aksa,Hektas yükselişini kaçırdı.
Rusya-Ukrayna şavaşında full portföyle yakalandım. Portföy %10 eriyerek en dibi gördü , Oradan mart ayındaki trendde katılarak Portföyü tekrar toparladığı gibi , şuan için %10 kara geçti. Sistemlere ve şirketlere güvendiğim için korkmadan sistemlere
dokunmadım.
Endeks düzeltme- trend döngüsü içinde senede 3-4 defa hareket yapabilir. Düzeltmenin başlagıcında portföy boşalıyor. Düzeltme bitip , trend başlangıcında portföy doluyor. Dip yada zirveden alım satımı kastedmiyorum. Düzeltme yada trendin %3 dönüşünde kesinlikle sinyal oluşuyor. Tabi sert gablı açılış olursa ona bir şey yapamıyorum. Senelik 3-4 adet döngüde sistemimin başarılı sonuçlar çıkaracagını biliyorum ve güveniyorum.
Yıllık bazda hedefim rakamsal olmasa bile İyi yönetilen mac,nnf , tacirlerin fonunun yıllık getirisini geçmek gibi bir hedefim var.
Rakamsal olarakta en az %50 kazanmayı umuyorum.
Hisselerimi seçerken basit düzeyde temel analiz ile
Son 5 yıldaki yıllık Satış, Net Kar, Esas Faliyet karı, Öz kaynak büyümesi pozitif olan hisseleri seçtim. İleri zamanlarda bu verileri bozulanı çıkarıp, başkalarını ekleyecegim.
Yıllardır kafamda tasarladığım bir stratejiydi. Fakat başarılı kayddadeger algoritmalar üretemediğim için uygulamaya koyamadım. Model olarak küçük denemeler yaptım, fakat endeksin kötü zamanlarına denk geldiği için usandım bırsktı uğraşmayı. Fakat geçmiş testleri inceleyip başarılı olduğunu gördüm.
Portföydeki hisseleri seçerken Bist 100 dışına çıkmadım. Hatta benim bist 60 listem vardır. Onlardan başka hisse takip etmem onlar arasından seçtim.
Bilişim, Çimento hisseside eklemek istiyorum fakat porföy dolunca sokamadım. Çimsa , Oyakc takibimde olan hisseler. Algyo ,Logonun hareketlerini sevmesemde çeşitlilik oluşturmak adına içine kattım.
Algoritmalarım düşük periyodda , trende yapışan, zararda fazla durmayan yapıda olduğu için güveniyoru. Hisse yataysa sararsa kesnlikle çuvallar. O yüzden hisse seçimim çok önemli trend olacak, degerini bulacak hisseler eklemem stratejinin başarısı için çok önemli.
Şuda var 10 hisse ile 10 bin tl lik alımlarda yapabilirsiniz , fakat endeks yatayda olunca portföyde 4-5 hisse olmadı yerine fazla hisse ile portföyü trendde olan hisseler ile fullemek istiyorum . Marta göre momentum biraz düştü fakat bazı hisseler güzel yükselişler yapabiliyor. Onları portföyüm bazen yakalayabiliyor bazen kaçıraniliyor. Portföy full dolu iken, portföy dışı hisselerde sinyal oluşursa tabi portföye girmiyor. Portföyde çıkan hisseler olsa bile o hisseler sinya ürettiği için tekrar giremiyor. Sat- al sinyali döngüsüyle portföye girme şansı yakalıyor. O yüzden bu haftaki doas ve hektas portföy dolu iken sinyal üretti giremedi.
Bu stratejim hedeflerim doğrultusunda ilerlerse bir ömür uygulamayı, kendim ve çocuklarım için pasif gelir yaratması umudundayım.
Stratejim teknikcilerin , temelcilerin, Algocuların, Temettücülerin , Para ve risk yönetimi yapanların hepsinden bir demet alınmış giriş seviyesi bir strateji. Saydığım analizler konusunda ileri düzeyde bir bilgim yok, temel düzeyde hepsini bilirim.
Hedefimi seçerken özellikle İyi yönetilen fonları esas alıyorum . Az önce baktım son 5 yılda Türk hisselerinde yatırım yapan iyi fonlar % 600 civarı kazandırmış. O çok yüksekmiş ben bunu nasıl yakalarım diye umutsuzluğa düşerken işin içine bileşik getiri giriyor bu fonlar bileşik getiri ile bu rakamları elde etmiş.
Bende hesapladım bileşik getiri ile yıllık %50 ile 5 yıl sonunda 8 kat % 900 gibi bir getiriye ulaşıyorum.
Benim seçtiğim hisseler ile fonların seçtiği hisselerin benzerliği yüksek.
Portföyü sürekli büyütüp ilk 100den 1000 ne çıkmak çok zordu.1000 den 5000 ne çıkmak daha zor derlerdiya . Ben bu psikoloji yada korkudan hiç etkilenmiyorum . Çünkü algolarıma ve seçtiğim hisselere sonuna kadar güveniyorum. 100.000 de olsa 1 milyonda olsa 5 milyonda aynı strateji ile korkmadan uygularım.
Stratejimin full portföyümle 2-3 ayındayım. Daha önce model portföy ile kısa süreli denemelerim oldu. Başarıya ulaştığını görünce full girmeye karar verdim. Çeşitlendirme tavsiye eden olabilir altın yada usd tavsiyesi olabilir. Dolar ve gram altın içinde tamamen spot piyasada işlem acacak algolarımda hazır. Bizzat gram ve usd yi baz alan yatırım araçlarında çalışacak. Fakat ben bundan sonra tamamen hisse ile götürmeyi düşünüyorum. Kar ettikçe paranın az bir kısmı ile viop tarafında çift yönlü işlem açan pay vadeli algolarım devreye girecek. Az az minik lotlar ekleyecegim pay vadeli hisselerdem. Çift taraflı olacak işlemleri.
Aslında kafamda bu stratejiyi 2-3 hisse ile swing trade tarzında uygulamak yatıyor fakat kendimi bildiğimden üsteki tarz daha uygunu diye düşünüyorum .
Zarar edince stop olma , Kardan erken çıkma , Hisse çok yükseldi alamama korkusu, Endeks çok gitti hisseler pahalandı korkusu gibi yatırımcının yıllarca beynini kemiren korkulardan tamamen kendimi soyutladım, beynimden attım. O Yüzden portföyüme bağlayacagım miktardan hiç korkmuyorum. Strateji hedeflerime ulaştıkca dahada güveneceğim.
Tebrikler..
Nefesimi tutarak okudum.
Bol ve hayirli kazanclar dilerim.
Su elemanin sistemini de bir inceleyin derim.
https://twitter.com/necip_tansel?t=5...azTKg1aKw&s=09
Syg,
Merhabalar.
Oncelikle toptikteki onceki mesajim uzerine verilen tavsiyeler icin herkese cok tesekkur ederim. Onlara geri donus yapamadim, fakat hepsini okudum ve faydalandim. (Asosyal bir insan olarak yazmak bana cok zor geliyor. Su kisa mesaj icin bile dakikalarca yazip yazip siliyorum :) Not: O kadar da kisa olmadi.)
Merhaba sayın atakanözbaki. Sisteminiz icin hangi alt yapiyi kullaniyorsunuz? Bir programci olarak bu konu ilgimi cekiyor. Kucuk bir portfoyle denemeler yapmak isterim.
Sizce baslangic olarak su strateji mantikli midir?
- Portfoye uzun vade icin ilgilendigin hisseleri al. Malda kalmak asla sorun olmasin.
- Hatta ilk alimlari gerceklestir. Enflasyon nedeniyle TL'de kalmaktan korkuyorum.
- Nakit olmadigi icin satis + alis firsatlari oldugunda islem yap.
- "Asla zararina satma" diye bir kural koy. Bu sekilde para en azindan nominal olarak eksilmez. Hatta belki enflasyonu da bu kurala ekleyebiliriz. Maliyetleri enflasyonu baz alarak otomatik olarak artirip, buna gore artmayan hisseyi satmayiz.
4. kural islemleri bir sure sonra kitleyebilir diye tahmin ediyorum. Bu durumda durumu kabullenebilir, veya kendimiz programa mudahale edebiliriz. O arada bir seyler ogrenmis olurum.
Burada benim icin en bilinmezi 3. nokta. Henuz teknik analiz hakkinda yeterince bilgiye sahip degilim. Gecen gun EMA, MACD ve RSI algoritmalarini arastirdim. Bir veri setinde bu degerleri hesaplayip grafigini cizdirdim. Tabii algoritmalarin kendisi yetmiyor, nasil yorumlayacagim konusundaki nuanslari da ogrenmem gerekecek.
Bir de 3. durumda satisi gerceklestirip alis yapamamak da var. TL'de kalmak veya hisseyi istedigimiz degerden degil de daha yukaridan almak 4. kurali cignemek anlamina gelecek. Bunun icin de bir strateji belirlenmeli.
İdeal kullanıyorum , 4 saydıgın stratejide kullanılabilir. 3 madde sistem mantıgına ters alış -satış fırsatını bulsak zati algo işine girmezdim. Manueli beceremedigim için alo ile uğraşıyorum. 4- maddeyide sisteme tanımlar bilirsin fakat sonuçlarını görmen lazım, karşılaştırman lazım. Sistem işine girdinmi sürekli iyiyi arıyorsun, boğulup gidiyorsun. O yüzden hemen işe girişsen bile sonuçlar tatmin etmeyip başka arayışlara gireceksin.
Sayin atakanözbaki.
Cevabiniz icin tesekkur ederim.
İdeal oneriniz uzerine arastirmaya basladim. Anladigim kadariyla kendi programimizi yazmaya izin vermiyor.
Biraz daha arastirinca Denizbank'in Algolab'ini buldum. Kolayca uye olabiliyorsunuz. C# ile bir trade algoritmasi yazip belirli bir zaman araliginda islemleri simule edebiliyorsunuz. Onunla biraz denemeler yaptim.
Sonuc olarak 3. ve 4. noktalarin cok naif olduguna karar verdim. 4. noktadaki gibi zarar etmemeye cok odaklaninca trade imkani da cok kisitlaniyor anladigim kadariyla, ve ugrasildigina degmiyor. Sanirim trade icin biraz daha riske acik olmak gerekiyor.
Algolab piyasada pek kullanılmaz, denizbankdanda iyi komisyon alamazsın.
Sen programcıymışın, İdeal tam sana göre
4. maddedeki saçma , alg işinde bol bol zarar edeceksin. 10 işlemin 3-4 ü kar 6-7 si zarar olur. 35 den thy yi aldım , terse düştün 32-31-28-25 düşüyor hisse senin algonda zarar olmadıgı sürece zarar etme diyorsun. Bu serbest düşüse nasıl dayanacaksın.
Aslinda cikis noktam suydu: portfoydeki hisseler zaten uzun vade olarak dusundugum hisseler. Beklenti (gerceklesir veya gerceklesmez) hepsinin uzun vadede degerini korumasi. Bunun takip sorumlulugu algoritmada degil, bende.
Algoritmadan beklentim dusuk frekansli al-satlarla getiriyi iyilestirmesi idi.
Mesela dun DOHOL tavan yapti. Bugun %4 dustu. Portfoyumde bir miktar o hisseden de vardi. Dun satilip baska hisseye gecilebilirdi.
Fakat simdiki hissiyatim algoritmalarin daha yuksek frekansli islemler icin daha uygun oldugu yonunde. (bilmemekle beraber) Uzun vadede teknik analizin urettigi sinyaller cok kaliteli degildir diye tahmin ediyorum. Yanlis sinyallerle hareket ettikce bazi kurallarla fiyattan zarar etmemeyi garantilesek bile getiriyi dusurebiliriz.
90'ları iyi bilen birisine bir sorum var?
o yıllarda enflasyon ve faiz oranları %50-%100 arasında giderken, uzun vadeli (5-10 yıl) -sabit faizli- konut kredileri var mıydı? Ev fiyatları artışı nasıldı? Biz o zamanlar öğrenci olduğumuz için, bunları takip etmezdik :)
hayır, yoktu sadece kooperatif bataklıkları vardı...
döviz üzerinden bazı krediler vardı ve bu kredilerin çoğu 1994 krizinden sonra kurtarıldı. o dönemin Boğazicili Prof başbakanının ( önce Demirelin ekonomi bakanıydı) vaadi 2 anahtardı. aslında mortgage sistemini bildiği için getirmek istiyordu ama 20li yılların ikinci yarısına kadar olmadı bu sistem... tabii yanlış hatırlamıyorsam...
yaşım tam kurtarmıyor ama 96 gibi ev aldığımız için hatırlıyorum.
evi 460 birime almıştık, 300 peşin aylık 13 ten 12 tane mi elden senet vardı, banka falan yok ortamda.
hatta bankalar bırakın ev kredisi vermeyi, kredi kartı vermek için memur kefil istiyordu.
zaten matematikte olmaması gerektiğini net söylüyor, enflasyon 50% olsun ilk sene kredi tutarın maaşa eşit olsun 3 sene sonra kredi maaşın üçte birine düşüyor.
bu arada zaten bizim gibi sabit faiz zaten dünyada yok diye biliyorum bir noktada enflasyone bağlanıyor krediler (bildiğim kadarıyla İngiltere öyle)
Selam,
ABD ipotek kredileri icin soyleyeyim bayagi bir urun var. Alim gucunuze, kredi gecmisinize yonelik urunler mevcut.
Genellikle konvensiyonel ipotekler revacta. Bunlarin vadesi genelde 15, 20 ya da 30 yil sabit faizli (%20 pesinat).
Degisken faizli krediler mevcut. 5 yilda bir faiz degisiyor. Vadesi yine yukaridaki gibi (%20 pesinat).
%20 pesinat veremiyorsaniz "esnek ipotek" urunleri var. Bunlar da sabit faiz ama aldiginiz ipotegin geri odemesi belli bir seviyeye ulasana kadar ilaveten ipotek sigortasi yuku ile karsilasiyorsunuz.
İlk evimi 1993 te almıştım. Peşin para.
1994 de kooperatife girerek 2.evimi. 11 yıl sürdü teslimatı. Girdiğimde 5 yılda teslimat demişlerdi. 5 yılda kaba inşaatın anca yarısı bitmişti. Sonra 99 depremi oldu. 2,5 sene İstanbul da inşaatlar tamamen durdu , beton dökülmedi inşaatlara , yasaklanmıştı.
90 larda uzun vade-kısa vade konut kredisi diye bir şey hatırlamıyorum.
3 şekilde ev alınabilinirdi.
1.Peşin
2.Kooperatif
3.Muteahhitden . Bir miktar peşin . kalana senet yapılırdı.
Şu anki emlak ilanları gibi gazetelerde boy boy kooperatif ilanları çıkardı. Çok batan olmuştur. Zamanında inşaatı bitiren nadirdir herhalde . Şahsen , benim de girdiğim kooperatif in yonetimi ilk yıllarında yolsuzluk yapmış , sonra genel kurulda yönetim değişmiş , gelen yönetim inşaatı bitirmişti. Ödediğim parayı döviz bazında kayıt ederdim , şükür ki döviz bazında fazla olmasa da bir miktar karlı çıkmıştım. Kredi olanağı olmadığından , aile desteği de olamayınca , ev almanın temel yollarından biriydi kooperatifçilik.
Bu iş de voliyi vuranlar , yerleşim yerlerinde arsa alanlar olmuştu. 2000 li yıllardan sonra inşaat işinin patlaması ile de , kat karşılığı arsalarını ,kendi sermayeleri olmayanlar müteahhitlere vererek , yerine göre onlarca daire sahibi oldular. Çok net hatırlıyorum , kooperatife 1 daire almak için girmiştim. Yaklaşık 3 katı bir para ile evin yapıldığı yerin daha kötü bölgelerinde 1,5 dönüm arsa alınabiliyordu. Öyle bir arsası olanın , şu an 32 dairesi oldu. 16 kat , her kat da 4 daire , toplam 64 dairelik apartmanın %50 sini aldılar arsa sahipleri. Lokasyon Beylikdüzü
Daire konusunda başarabilirsem son bir hareket yapmayı planlıyorum. 2010'da aldığım evi satıp, (üzerine konut kredisi çekip), 2 ay sonra teslim edilecek bir daire alacağım. Seçimlere konut kredisi yüküyle girmek istiyorum.
Ek olarak, 2023 seçimlerine odaklandım. Normal şartlar altında, açık ara iktidarın kaybetmesi gereken bir seçimken, özellikle 2milyon göçmenin oy kullanacak olması ve geçmiş dönemde yaşamayan/ölü/hiç yaşamamış insanların oy kullanması ve parmak boyası geçersizliği gibi durumları dikkate alırsak, seçimlerin başa baş geçeceğini düşünüyorum.
Çok klasik bir arguman olacak ama, bence yakın cumhuriyet tarihinin en önemli seçimi.
Herkesin siyasi tercihi farklı olabilir ama bu seçim sonucuna göre, hem finansal kararlarım hem de hayatla ilgili bazı kararlarım değişecek. Yavaş yavaş onu düşünmeye ve planlamaya başlıyorum.
Yukarıdaki sorumu da biraz bu açıdan sormuştum.
Umarım memleketimiz ve insanlarımız için en hayırlısı olur.
o yılları cok iyi bilmiyorum ama zaten mortgage'in ülkeye gelişi 2000li yıllar, 90larda bırakın sabit faizli konut kredisini ihtiyaç kredisi bile yoktu.
doksanlarda kooperatifler modaydı, çok kişi dolandırılsa veya mağdur olsa da baya bir ev yapıldı öyle. ama asıl mahalle arası mütahitler ev yapardı, o mahallede güvenilirsen senetle v.s satış olurdu.
Selamlar,
sırf bu ortamda konut kredisi kullanmak için konut almak istiyorum sizin gibi. yalnız ev fiyatları reel olarak ve dövize karşı baya yükselmiş durumda.
geçmiş 2-3 yıla bakıp gelecek yıllar için çıkarım yapmak ne kadar doğru bilmiyorum. evet kredi ucuz fakat ya aldığımız konut pahalı ise ve uzun süre yerinde sayarsa?
bu arada yazdıklarım sizin yapacağınız yatırımı etkilemesin. sadece kendi düşüncelerim.
Konutlara karşı özel bi ilgim var. Her gün düzenli takip ederim. Sarısitede herhalde haftada 10-15 saat harcarım. Yaklaşık 5-6 senedir böyle. Son aldığım ya da almaktan vazgeçtiğim evlerde, doğru karar verme oranım çok yüksek. İzmir'deki bazı ilçelerdeki hemen hemen her evi biliyorum.
Belirlediğim noktalar var. Mesela 3,150mio TL'ye ev satıldı hafta içi, hemen ardından aynı binada bir daire 4,0mio tl ye çıktı. E, şimdi ben bunu almam elbet. Yani takip ettiğim yerlerden ve uyguna denk getirmem lazım.
Ayrıca, Kira çarpanları çok yükseldi. İzmir'de 500-600 aya kadar çıkıyor. Ben en son 207 ve 225 aylardan almıştım. Şu anda 350 aya kadar alım yaparım. şu anda da evimi 365 kira çarpanı ile satıyorum. Göçmen ve faiz politikası değişmedikçe, (yani seçimlere kadar) bu iş böyle devam edecek. Daha da yükselecek.
Sağlıklı mı değil? Ama maalesef böyle. Sorgulamak yerine (o kısmı geçtik), doğru pozisyon almaya odaklanıyorum.
başımızdaki musibetlerin en önemli sebebi malum damatın 0,64 ile verdiği ev kredileri.
o zamanlar böyle saçma iş olur mu diyerek hiç topa girmemiştim.
Ocak ayında bir tane evi açıkçası fiyatına çokta dikkat etmeden aldım.
iki tane temel motivasyonum vardı.
-artık enflasyon zıvanadan çıkacak dolayısı ile 90 lar gibi kredi alma imkanı çok azalacak.
-buna karşın 90 larda olmayan yabancının peşin para ile ev alımı çok artacak.
ev fiyatlarının TL cinsinden düşme ihtimali sıfırın bile altında, normalde kredi faizleri artsa ev fiyatları düşer ama yabancı alımı artık bu denklemi de bozdu.
dolar cinsi ne olur bilemiyorum ama ne kadar zarar edilebilir ki bir ev alımından.
günün sonunda bekler satarsın.
Benim odaklandığım nokta artık 2023 Haziran sonrası ne olacak? Siyasi partizanlığa girmeden, bu konu hakkında herkesin fikrini almak isterim.
Benim ev 12 senelik. Yeni evler ve marka projeler o çarpanlara kadar çıkıyor. (Genelde yabancılara yönelik fiyatlar).
Bir de ben hızlı sat ve yenisini al yapmak istediğim için, satılabilir fiyat koydum. Pazarlık payı yok gibi.
Ayrıca 365 ile satıp , 350 çarpan ile yeni ve markalı bir yerden alacağım.
Yani yerine koyacağım evi, (görece olarak) uyguna almış olacağım. Fiyatı sabitlettim.