-
Belcikali yazar Georges Simenon'in olum yildonumu (4 Eylul 1989)
https://pbs.twimg.com/media/DIzJdInXoAAvUAC.jpg
"Aksamin sekizinde daha Kees Popingo'nin kaderi tespit edilmemisti. Demek daha vakit vardi. Vakit vakit diyoruz ama ne vakti, hangi vakit? Yani simdiye kadar yapmis oldugu seyleri yapmayacak miydi, simdiden sonra sanki? Yuzlerce, binlerce gun, otekinden hemen hic farkli olmayarak gecmeyecek miydi sanki?
Simdi ona hayatinin birdenbire degisecegini, konsolun ustunde bir eli sandalyenin arkaligina dayali, ailesinin tam ortasinda yer almis resminin, butun Avrupa gazetelerinde basilacagini soyleselerdi, guler, omuzlarýný silker, gecerdi."ť Trenlerin Gecisini Seyreden Adam
https://t0.gstatic.com/images?q=tbn:...VOaeSKAkiB3a_m
"As far as Kees Popinga was personally concerned, it shoudl be admitted that at eight in the evening there was still time: his fate, among others, had yet to be sealed. But time for what? And what else could he have done other than what he did do, convinced as he was that his actions were of no more consequence than during the thousands and thousands of days that had gone before?
He would have shrugged in disbelief had someone told him that his life was about to change radically, that the photograph on the side table showing him standing in the middle of his family, with one hand casually resting on the back of a chair, would soon be printed in every newspaper across Europe."
-
-
Hollandali ressam (Baba) Pieter Brueghel'in dogum yildonumu (5 Eylul 1525)
Matrimonio contadino (The Peasant Wedding, 1568)
https://www.ibiblio.org/wm/paint/aut...el/wedding.jpg
-
Italyan sair, yazar ve Platoncu filozof Tommaso Campanella'nin (Giovanni Domenico Campanella) dogum yildonumu (5 Eylul 1568)
"Bizi gelecek yuzyil yargýlayacak cunku simdiki zaman daima iyi insanlarina aci cektirir, ama daha sonra ucuncu gunden ya da ucuncu yuzyildan sonra onlari yeniden canlandiririz..."
https://4.bp.blogspot.com/-ugv0Iuj0_...campanella.bmp
"Il secolo futuro giudicherŕ noi perchč il presente crucifige i suoi benefattori, ma poi resuscitano il terzo giorno o il terzo secolo."
“Sevgi'nin gorevi ve kaygisi en basta ureme isidir; anlayacagin kadinlarin ve erkeklerin, birlikteliklerinden en iyi soyun ureyecegi bicimde aile kurmalarina gayret edilir. Gunes devletinin sakinleri, bizlerin kopeklerin ve atlarin cinsini islah etmek icin didinip dururken kendi insan turumuzu ihmal etmemizle dupeduz alay etmektedirler.”
http://www.feltrinellieditore.it/med...072_quarta.jpg
“Il terzo dei triumviri č l’Amore, ed uffizio primiero a lui spetta quanto riguarda la generazione. Principale suo scopo č dunque che l’unione amorosa accada fra individui talmente organizzati, che possano produrre un'eccellente prole, e si fanno beffe di noi, che affaticandoci pel miglioramento delle razze dei cani e dei cavalli, totalmente trasandiamo quella degli uomini.”
"Buyuk yoksulluk insani alcaltir, ikiyuzlu, hirsiz, yalanci hale getirir; zenginlik de insani kustah, kibirli, cahil, duyarsiz, uyusuk ve hain yapar."
https://imgv2-2-f.scribdassets.com/i...bf1/1500470927
"La povertŕ grande fa gli uomini vili, astuti, ladri, insidiosi, fuorasciti, bugiardi, testimoni falsi; e le ricchezze insolenti, superbi, ignoranti, traditori, disamorati."
-
-
Alman romantik ressam Caspar David Friedrich’in dogum yildonumu (5 Eylul 1774)
Vista di un porto (View of a Harbour, 1815)
https://www.settemuse.it/pittori_ope..._a_harbour.jpg
Il mare di ghiaccio (The Sea of Ice, 1824)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...halle_-_02.jpg
-
Giuseppe Verdi’nin 2 perdelik Bir Gunluk Kral (Un giorno di Regno / Il finto Stanislao - A One-Day Reign / King for a Day) operasi ilk performansini 5 Eylul 1840’da Milano, Teatro alla Scala’da sergiledi.
http://www.manimagazine.it/wp-conten...o-di-regno.jpg
http://www.san.beniculturali.it/fedo...T17:51:17.665Z
-
-
Fransiz sosyolog, matematikci ve filozof Auguste Comte’nin (Isidore Marie Auguste Francois Xavier Comte) olum yildonumu (5 Eylul 1857)
http://www.azquotes.com/picture-quot...e-89-88-22.jpg
“Genel cizgileriyle pozitivizm, deney konusu edilebilecek olgularla ilgili, yani en genis anlamiyla bilimsel bilginin saglam bilgi oldugunu vurgular.”
http://www.azquotes.com/picture-quot...e-70-49-73.jpg
''Pozitivizmin kutsal formulu: Ilke olarak ask, temel olarak duzen, amac olarak ilerleme''
-
Victor Hugo, 20 yildir surgunde yasadigi Guernsey adasindan Paris'e 5 Eylul 1870 tarihinde dondu.
https://1.bp.blogspot.com/-1yAtInKHd...and+family.jpg
http://www.visitguernsey.com/victor-hugo
-
Macar asilli Ingiliz yazar Arthur Koestler'in (Kösztler Artúr) dogum yildonumu (5 Eylul 1905)
"Vaktiyle bir matematikci soyle demis: Cebir, tembel insanlarin bilimidir-x'in ne oldugu bilinmedigi halde, sanki biliyormus gibi islem yapilir. Bizim durumumuzda, x isimsiz yiginlari, halki temsil ediyor.Politika, x'in gercek anlamini bilmeden islemi surdurmek demektir. Tarih yaratmak ne ise, denklem icinde x'in esas anlamini bilmek tanimaktir." Gun Ortasýnda Karanlik
https://t1.gstatic.com/images?q=tbn:...SnRkCVFLbDt3Nr
"A mathematician once said that algebra was the science for lazy people - one does not work out x, but operates with it as if one knew it. In our case, x stands for the anonymous masses, the people. Politics mean operating with this x without worrying about its actual nature. Making history is to recognize x for what it stands for in the equation."
-
Fransiz sair, denemeci ve editor Charles Pierre Péguy’nin olum yildonumu (5 Eylul 1914)
“Zorbalik daima ozgurlukten daha iyi organize edilmistir. / La tyrannie est toujours mieux organisée que la liberté.”
https://argoul.files.wordpress.com/2...ison.jpg?w=690
-
Silili matematikci, fizikci ve sair Nicanor Parra Sandoval’in dogum yildonumu (5 Eylul 1914)
Kursunla yaralanmis biri gibi kitapliklara suruklendim.
Ozel evlerin esiklerinden gectim,
Dilimin keskin yaniyla iletisim kurmaya calistim seyircilerle:
Onlarsa ya gazete okuyorlardi
Ya da yitip gidiyorlardi bir taksinin pesi sira.
Nereye gitmeli o zaman!
Bu saate dukkanlar da kapalidir;
Ben aksam yemekte gordugum bir dilim kuru soganiý dusunuyordum
Ve bizi oteki ucurumlardan ayiran uçurumu.
https://www.nuevatribuna.es/media/nu...1421884194.jpg
Like a man with a gunshot wound I dragged myself through the literary societies,
I crossed the thresholds of private houses,
With the sharp edge of my tongue I tried to communicate with the spectators:
They would read their newspapers
Or disappear behind a taxi.
Then where could I go!
By that time the store was closed;
I would think about a slice of onion that I saw at supper
And about the abyss that separates us from the other abysses.
Su solgun benizli adam bir balmumu
Muzesinden bir figure benziyor;
yirtik tullerin ardindan bakiyor:
hangisi daha degerlidir, altin mi guzellik mi?
Kristal kadeh onu yaratan insanin
elinden daha mi ustundur?
tukenmis bir atmosfer bu soludugumuz,
Kulden, dumandan, huzunden:
bir kez gorulen sey bir daha ayni
haliyle gorulmez, der bize kuru yapraklar.
Cay saati, kizarmis ekmekler, margarin
hepsi bir tur sisle kaplanmistir.
http://media.cervantesvirtual.com/s3...tada/Cover.jpg
Este seńor desvaído parece
una figura de un museo de cera;
mira a través de los visillos rotos:
qué vale más, żel oro o la belleza?
żEs superior el vaso transparente
a la mano del hombre que lo crea?
Se respira una atmósfera cansada
de ceniza, de humo, de tristeza:
lo que se vio una vez ya no se vuelve
a ver igual, dicen las hojas secas.
Hora del té, tostadas, margarina,
todo envuelto en una especie de niebla.
-
-
-
Ingiliz rock grubu Queen'in efsanevi solisti Freddie Mercury’nin (Farrokh Bulsara / Larry Lurex) dogum yildonumu (5 Eylul 1946)
https://media.giphy.com/media/ToK2R2FMudCzS/giphy.gif
https://31.media.tumblr.com/6f996bc6...jx6xo1_500.gif
-
-
Fransa-Kanada asilli Amerikali roman yazari ve sair Jack Kerouac (Jean-Louis Kéroua) Yolda (On The Road- Sulla Strada) romanini Viking Press araciligiyla 5 Eylul 1957 tarihinde yayimladi.
https://pbs.twimg.com/media/DI4S_90XcAAUcey.jpg
"Oraya varana kadar da durmamaliyiz."
"Nereye gidiyoruz ?"
"Bilmiyorum, ama gitmemiz lazim"
https://pbs.twimg.com/media/DFk-vwOXgAIC-VD.jpg
"Benim ilgimi ceken insanlar deli olanlardir. Yasamak icin deli olan, konusmak icin deli olan, her seye ayni anda ihtiras duyan, hicbir zaman esnemeyen ya da siradan bir sey soylemeyen! Ama gece boyunca maytaplar gibi yanan, yanan, yanan..."ť
"Basim donunceye kadar dolastim. Sanki ruyadaydim da ucurumdan yuvarlaniyordum. Icimden ah, sevdigim kiz nerede, diye gecirdim, asagidaki kucuk dunyada bakmadigim gibi bakindim etrafa. Onumde Amerika kitasinin buyuk dogal girinti cikintilari, uzaklarda bir yerlerde de havaya toz bulutu ve kahverengi duman puskurten manyak, heybetli New York. Doguda bir kahverengilik ve bir kutsallik vardi, California ise badana yapilmis gibi beyaz ve bos kafaliydi, en azindan o siralar boyle dusunuyordum."
http://indianapublicmedia.org/nightl...ad-611x940.jpg
"I spun around till I was dizzy; I thought I'd fall down as in a dream, clear off the precipice. Oh where is the girl I love? I thought, and looked everywhere, as I had looked everywhere in the little world below. And before me was the great raw bulge and bulk of my American continent; somewhere far across, gloomy, crazy New York was throwing up its cloud of dust and brown steam. There is something brown and holy about the East; and California is white like washlines and emptyheaded -- at least that's what I thought then."
-
Rus yazar Boris (Leonidovich) Pasternak'in Doktor Jivago (Doctor Zhivago) romani Amerika'da ilk kez 5 Eylul 1958 tarihinde yayimlandi.
"Yasami degistirmek! Ne kadar iddialý bir soz. Oysa yasami zerre kadar anlamamis olan bir insan, ancak boyle bir laf edebilir. Bunlar yasamin nasýl surdugunu, kalbinin nasil carptigini hissedemeyenlerdir. Onlar yasami kendileri tarafindan islenebilecek bir ham madde olarak goruyorlar. Dusunemiyorlar ki yasam hicbir zaman bir hammadde olmamistir ve olamaz."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Reshaping life! People who can say that have never understood a thing about life - they have never felt its breath, its heartbeat - however much they have seen or done. They look on it as a lump of raw material that needs to be processed by them, to be ennobled by their touch. But life is never a material, a substance to be molded."
-
Ayi Yogi (Yogi Bear - Orso Yoghi), ilk kez 5 Eylul 1958’de Joseph Barbera ve William Hanna’nin yarattigi Huckleberry Hound Show'da destekleyici karakter olarak Amerikan televizyonlarina cikti. (Cok sevildigi icin, daha sonra kendi isminde animasyon filmleri yaratildi.)
http://www.golfcomicbooks.com/HuckHound40.jpg
https://www.neoldu.com/d/other/cizgi-film-gif9.gif
-
-
“Istanbul buyuk bir ticaret merkezi, doguyla bati arasinda kozmopolit bir kopru, ticari ve dinsel ballarin olusturdugu mozaik duvarli bir kovan oldugundan, onlari her sabah yaldizli bir dirsegin durtusuyle, heyecan icinde uyandiriyordu.” Tom Robbins, Parfumun Dansi
https://prodimage.images-bn.com/pima...1_s550x406.jpg
“Neither of them had ever resided in a large city before, and Constantinople, a major trading center, a cosmopolitan link between East and West, a mosaic-tiled hive of commercial and religious honey, woke them daily with an excited nudge from its gilt elbow.”
-
“Clichy'de yasadigimiz o donem bana Cennet'te bir gezinti gibi geliyordu simdi. Gercek anlamda tek sorunumuz vardi, o da yemekti. Onun disinda butun dertler hayal mahsuluydu. Bazen, kole gibi yasamaktan yakindiginda, ona da soylerdim bunu. Iflah olmaz bir iyimser oldugumu iddia ederdi, fakat iyimserlik degildi benimkisi; dunya kendi mezarini kazmakla mesgulken hayatin tadini cikarmak, eglenmek ve gamsiz olmak icin hala zamanimiz olduguna yonelik derin bir kavrayisti sadece.” Henry Miller, Clichyde Sessiz Gunler
http://kbimages1-a.akamaihd.net/Imag...alse/image.jpg
"When I think of this period, when we lived together in Clichy, it seems like a stretch in Paradise. There was only one real problem, and that was food. All other ills were imaginary. I used to tell him so now and then, when he complained about being a slave. He used to say that I was an incurable optimist, but it wasn't optimism, it was the deep realization that, even though the world was busy digging its grave, there was still time to enjoy life, to be merry, carefree, to work or not to work."
-
Orion Pictures, Anna and the Apocalypse'nin fragmanini yayinladi.
https://youtu.be/dfWIfwKJ7vA?t=2
-
CBS Films, At Eternity’s Gate'in fragmanini yayinladi.
https://youtu.be/T77PDm3e1iE?t=2
-
20th Century Fox, Bohemian Rhapsody'nin teaserini yayinladi.
https://youtu.be/lVpq76lDLXA?t=3
-
Paramount Pictures, Instant Family'nin fragmanini yayinladi.
https://youtu.be/IUfZq3DUd3Y?t=2
-
Lionsgate, Bruce Willis'li Air Strike'in fragmanini yayinladi.
https://youtu.be/R2sYlgrIgOY?t=12
-
Fox Searchlight Pictures, Olivia Colman, Rachel Weisz ve Emma Stone'lu The Favourite'in fragmanini yayinladi.
https://youtu.be/2JcpGbXRLnI?t=2
-
Alman Aydinlanma Cagi filozofu Moses Mendelssohn'un dogum yildonumu (6 Eylul 1729)
"Evliliklerin cennette kararlastirildigina siz de inaniyor musunuz?"
"Kesinlikle" diye yanitladi filozof. Ve konusmaya devam etti: "Biliyorsunuz bir cocuk dogdugunda cennette seslenirler: 'bu cocuk, su kizi es olarak alacaktir.'ben dogdugumda da gelecekteki esim boyle belli olmustu. Sonra eklemislerdi: 'ne yazik ki bu kizin bir kamburu olacak. 'ben bagirdim:'yuce Tanrim, kamburu olan bir kiz kolayca acimasiz ve sert huylu birine donusebilir. Bir kiz guzel olmalidir. Iyi Tanrim, kamburu bana ver, onu guzel ve iyi sekillenmis olarak yarat.'"
https://www.mendelssohn-gesellschaft...-1600x1309.jpg
"Glauben Sie auch, dass Ehen im Himmel geschlossen werden?"
Er: "Gewiss." Bei der Geburt jedes Kindes werde im Himmel ausgerufen, wer später wen bekommt. "Wie ich nun geboren wurde, wird mir auch meine Frau ausgerufen, aber dabei hieß es, sie wird, leider Gottes, einen Buckel haben. Lieber Gott, habe ich da gesagt, gib mir den Buckel und lass das Mädchen schlank gewachsen und wohlgefällig sein."
-
Italyan tiyatrosunda soytarý karakteri Harlequin'i canlandiran Italyan aktor ve yazar Carlo Antonio Bertinazzi'nin olum yildonumu (6 Eylul 1783)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...llino_mask.jpg
https://media.gettyimages.com/illust...on-id162276209
-
Wolfgang Amadeus Mozart tarafindan yazilan La Clemenza di Tito (Titus'un Merhameti - The Clemency of Titus) operasi ilk kez 6 Eylul 1791 tarihinde Parg, Estates Theatre'da sahnelendi.
http://www.mozartpraha2006.cz/images...r_clemenza.jpg
https://static01.nyt.com/images/2012...INTO-jumbo.jpg
-
Italyan ressam Giovanni Fattori'nin dogum yildonumu (6 Eylul 1825)
Accampamento di soldati (Soldiers in a landscape, 1907)
http://www.artnet.com/WebServices/im...di-soldati.jpg
-
Nobel Baris Odullu Amerikali toplumsal reformcu, baris yanlisi ve kadin haklari savunucusu Jane Addams'in dogum yildonumu (6 Eylul 1860)
https://www.azquotes.com/picture-quo...s-35-43-46.jpg
"Hicbir sey, dunyayi kurtarabilecek, o umulmadik son harekete ramak kalmisken vazgecmek kadar kotu olamaz."
-
Maceristan dogumlu Avusturyali cocuk kitaplari yazari Felix Salten'in (Siegmund Salzmann) dogum yildonumu (6 Eylul 1869)
"Bambi ormanin kuytu bir kuytu bir kosesinde dunyaya geldi. Burasi, ancak annesine ve kendisine yetecek buyuklukteydi. Bugulu gozlerle etrafina bakindi. Henuz cevresindekileri net goremiyordu. Biraz zorlanarak da olsa once iki, sonra dort bacaginin uzerinde dikildi. Incecik bacaklari, tir tir titriyordu. Heyecanlandi; duseceđini sandi. Fakat dusmedi; ayakta durmayý basardi.
Az ilerideki agaca tunemis olan saksagan:
"Ne guzel bir yavru, diye bagirdi. Ne kadar guzel cesur ve becerikli bir yavru! Ah! Yeni dogmus bir yavrunun hemen ayaga kalkabilmesi gercekten cok ilginc. Aferin sana minik karaca! Aferin sana minik karaca!"
https://images-na.ssl-images-amazon....1816gRUnLL.jpg
Bambi came into the world in the middle of the thicket, in one of those little, hidden forest glades which seem to be entirely open but are really screened in on all sides. There was very little room in it, scarcely enough for him and his mother. He stood there, swaying unsteadily on his thin legs and staring vaguely in front of him with clouded eyes which saw nothing. He hung his head, trembled a great deal, and was still completely stunned.
The magpie perched on a neighboring branch.
"What a beautiful child,"cried the magpie. "What a beautiful child, How amazing to think that he should be able to get right up and walk! How interesting! I've never seen the like of it before in all my born days."ť
-
Amerikali – Fransiz roman yazari Julien (Hartridge) Green’in dogum yildonumu (6 Eylul 1900)
“Islemedigim bu gunahi islemeyi korkunc arzuluyorum. Bedenin acligi nedir bilemezsin. Bazen tenimle ayrilmis oldugum duygusuna kapiliyorum, icimde biri aci cekecek, digeri onun aci cekisini izleyecek iki insan varmis gibi sanki.”
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“Je désire horriblement ce péché que je ne commets pas. Tu ne sais pas ce que c’est cette faim du corps. J’ai quelquefois l’impression d’ętre séparé d’avec ma chair, et c’est comme s’il y avait en moi deux personnes, dont l’une souffrirait, et l’autre regarderait souffrir.”
-
Nobel Edebiyat Odullu Fransiz sair Sully Prudhomme’un (René Francois Armand Prudhomme) olum yildonumu (6 Eylul 1907)
http://www.assignmentpoint.com/wp-co...el-prize-1.jpg
Meneksenin soldugu su billurdan vazocuk
Yelpazenin ucuyla birdenbire catladi;
Hafiften mi, hafiften dokunmustu fiskecik,
Gozle gormek bir yana, ses bile duyulmadi.
Acilan hafif catlak gerci kucuk bir seydi,
Fakat ince billuru gunden gune yiyerek
Sinsi bir yuruyusle boyuna ilerledi.
Kusatti her yanini yavasca kemirerek.
Vazodaki taze su bosaldi damla damla
Menekse cicekleri kurudukca kurudu,
Ilgilenmedi kimse bu kucucuk olayla,
Dokunayim demeyin, billur vazo kirildi.
Seven el de cok defa, sevdigini oksarken,
Farkinda olmayarak, kalbinde yara acar.
Kirilir kalp sessizce, hic mi hic sezdirmeden,
Sevginin cicegi kisa zamanda solar.
Kimsecikler goremez olup biten bu isi,
Yara buyur gizlice, isler hep daha derin,
Kahredici derdine deva bulmaz o kisi:
Billur gonul kirildi, dokunayim demeyin.
https://upload.wikimedia.org/wikiped...-Prudhomme.jpg
Il vaso dov’č morta questa verbena
Per un colpo di ventaglio s’č incrinato;
Il colpo l’ha scalfito appena,
E nessun suono lo ha rivelato.
Ma il taglio pur se poco inciso,
Mordendo il cristallo ogni giorno,
Con moto invisibile e deciso
L’ha percorso tutto intorno.
La sua fresca acqua č colata via,
Il succhio dei fiori č interrotto;
Nessun dubbio ha piů chicchessia,
Non toccarlo, perché č rotto.
Spesso anche la mano amata
Sfiorando il cuore lo ferisce;
Poi dal cuore la ferita č ampliata,
Il fiore del suo amore perisce;
Sempre intatto agli occhi del mondo,
Sente crescere e piangere a dirotto
La sua ferita sottile e profonda:
Non toccarlo, perché č rotto.
-
Ilk gercek supermarket Piggly Wiggly, 6 Eylul 1916 tarihinde Clarence Saunders tarafindan Memphis, Tennessee'de acildi.
http://historic-memphis.com/biograph...gly-2-1916.jpg
http://www.onthisday.com/images/phot...wiggly-600.jpg
-
Ispanyol yazar Carme Laforet i Díaz'in dogum yildonumu (6 Eylul 1921)
"Ruhumun derinliklerini karmakarisik eden ama bir yandan da kara bulutlari silip supuren, aci veren kisa bir esinti gibi gecen o ateslenmeyi neye borçluyum, bilmiyorum. Onemli olan kimse doktor cagirmayi akil edemeden gecmesi, gecerken beni tuhaf ve halsiz bir rahatlik hissiyle birakmasiydi. Kalkabildigim ilk gun, ortuyu ayaklarima dogru atar atmaz, eve geldigimden beri elimi kolumu baglayan o bunaltici ortami da ustumden attigim hissine kapildim.
Angustias, yasli oldugunu belli eden manali bir yuzun derisi gibi kiris kiris olan ayakkabilarimi gozden gecirerek, su alan parcalanmis tabanlarina isaret etti ve islak ayaklarla dolastigimdan soguk kapmis oldugumu soyledi.
—Ayrýca, bak yavrum, insan yoksul olunca, akrabalarin merhametine siginarak yasamak zorunda kalinca, sahsi esyalarina daha iyi bakmak zorundadir. Daha az yuruyup daha dikkatli adim atmalisin. Hic oyle bakma bana, zira ben isteyken ne yaptigini gayet iyi bildigimi soyluyorum sana. Sokaga ciktigini ve seni yakalamayayim diye ben gelmeden once geri dondugunu biliyorum. Nereye gittigini ogrenebilir miyiz?"
https://carolineangusbaker.files.wor...-rez-cover.jpg
"No sé a qué fueron debidas aquellas fiebres, que pasaron como una ventolera dolorosa, removiendo los rincones de mi espiritu, pero barriendo también sus nubes negras. El caso es que desaparecieron antes de que nadie hubiera pensado en llamar al médico y que al césar me dejaron una extrana y débil sensation de bienestar. El primer dia que pude levantarme tuve la impresion de que al tirar la manta hacia los pies quitaba también de sobre mi aquel ambiente opresivo que me anulaba desde mi llegada a la casa.
Angustias, examinando mis zapatos, cuyo cuero arrugado como una cara expresiva delataba su vejez, senalo las suelas rotas que rezumaban humedad y dijo que yo habia cogido un enfriamiento por llevar los pies mojados.
— Ademâs, hija mia, cuando se es pobre y se tiene que vivir a costa de la caridad de los parientes, es necesario cuidar mas las prendas personales. Tienes que andar menos y pisar con mas cuidado... No me mires asi, porque te advierto que sé perfectamente lo que haces cuando yo estoy en mi ofďcina. Sé que te vas a la calle y vuelves antes de que yo llegue, para que no pueda pillarte. Se puede saber a donde vas?
"Kimileri yasamak icin doguyor, kimileri calismak icin, kimileri de yasami seyretmek icin. Benim kucuk ve onemsiz bir seyirci rolum vardi. Bundan kurtulmak imkansiz."
https://i1.wp.com/bodiesinthelibrary...clzzzzzzz_.jpg
"Unos seres nacen para vivir, otros para trabajar, otros para mirar la vida. Yo tenía un pequeńo y ruin papel de espectadora. Imposible salirme de él."
"Burasi batan bir gemi gibi. Bizler suyu goren zavalli fareler gibi ne yapacagimizi bilmiyoruz."
https://cdn-az.allevents.in/banners/...-h720-gmir.jpg
"Aquello es como un barco que se hunde. Nosotros somos las pobres ratas que, al ver el agua, no sabemos qué hacer."
-
Italyan yazar ve yonetmen Andrea (Calogero) Camilleri'nin dogum gunun (6 Eylul 1925)
"Ogretmenin de uslu oldugunda sana cikolata veriyor mu?"
Iste kurt Montalbano masum cennet elmasini esmeye basliyor.
"Hayir, eskiden bana seker veriyordu."
"Simdi artik vermiyor mu?"
"Hayir, ben istemiyorum. O artik cok kotu biri oldu."
"Neler diyorsun oyle? Annen bana ogretmeninin seni cok sevdigini soyledi, seni hep oksayip opuyormus..." Iste simdi de curumeye yuz tutmus elmanin icindeki kurt ortaya cikmisti.
"Evet, ama ben artik istemiyorum."
"Neden?"
https://images-na.ssl-images-amazon....1KMHOrDWCL.jpg
"Il tuo maestro te li dŕ i cioccolatini quando fai la brava con lui?"
Ecco a voi il verme Montalbano che inizia a scavare la mela dell'eden innocente.
"No, lui mi dava le caramelle."
"Ti dava? Perché, ora non te le dŕ piů?"
"No, sono io che non le voglio. Č diventato cattivo."
"Ma che dici? La tua mamma m'ha raccontato che ti vuole tanto bene, che ti fa le coccole, che ti bacia..." Eccolo il verme dentro la mela che comincia a imputridire.
"Sě, ma io non voglio piů."
"Perché?"
"Herkesin bildigi gibi anilar kiraz gibidir, biri digerinin yaninda bitiverir ama SIK SIK hos olmayan, anilmak istemeyenler de siraya girip, insani onu yoldan cikarip, ayakkabilarinin camurlandigi kirli ve karanlik sokaklara suruklerler."
https://img1.annuncicdn.it/61/8c/618...533bf_orig.jpg
"Le memorie, si sa, sono come le cirase, una se ne tira appresso un altra, ma ogni tanto s intromettono nella fila ricordi non richiamati e non piacevoli che fanno deviare dalla strata principale verso viottoli scuri e lordi dove come minimo sinfangano le scarpe."