-
Silili yazar Luis Sepulveda'nin dogum gunu (4 Ekim 1949)
"Sen bir martisin. Sempanze bu konuda hakli ama sadece bu konuda. Hepimiz seni seviyoruz, Sansli. Seni seviyoruz, cunku sen bir martisin, cok sevimli bir martisin hem de. Sen bir kedi oldugunu haykirdiginda karsi cikmiyoruz, cunku bizim gibi olmak istemen bize gurur veriyor, ama sen farklisin ve biz senin farkli olmani seviyoruz. Annene yardim edemedik, ama sana edebiliriz. Yumurtadan ciktigindan beri seni koruduk. Seni bir kediye donusturmeyi dusunmeden sana butun sevecenligimizi verdik. Seni bir marti olarak seviyoruz. Senin de bizi sevdigini, bizim senin dostlarin, ailen oldugumuzu hissediyoruz ve bil ki senin sayende biz, gogsumuzu gururla kabartan bir sey ogrendik: Farkli bir varligi begenmeyi, sevmeyi ve ona saygi gostermeyi. Bize benzeyenleri kabullenmek ve sevmek cok kolaydir, ama farkli biriyle bu cok zordur ve sen bunu basarmamizda bize yardim ettin. Sen bir martisin ve martilarin yazgýsini izlemek zorundasin. Ucmalisin. Bunu basardiginda, Sansli, mutlu olacaksin, boylece senin bize karsi duygularin ve bizim sana karsi duygularimiz daha yogun ve guzel olacak, cunku birbirinden tamamiyla farkli varliklar arasindaki bir sevgi olacak bu." Luis Sepulveda, Martiya Ucmayi Ogreten Kedi
https://s3.amazonaws.com/photo.goodr...l/12981900.jpg
"Sei una gabbiana. Su questo lo scimpanzé ha ragione, ma solo su questo. Ti vogliamo tutti bene, Fortunata. E ti vogliamo bene perché sei una gabbiana, una bella gabbiana.Non ti abbiamo contraddetto quando ti abbiamo sentito stridere che eri un gatto, perché ci lusinga che tu voglia essere come noi, ma sei diversa e ci piace che tu sia diversa.Non abbiamo potuto aiutare tua madre, ma te sì.Ti abbiamo protetta fin da quando sei uscita dall'uovo.Ti abbiamo dato tutto il nostro affetto senza alcuna intenzione di fare di te un gatto.Ti vogliamo gabbiana.Sentiamo che anche tu ci vuoi bene, che siamo i tuoi amici, la tua famiglia, ed è bene tu sappia che con te abbiamo imparato qualcosa che ci riempie di orgoglio: abbiamo imparato ad apprezzare, a rispettare e ad amare un essere diverso.È molto facile accettare e amare chi è uguale a noi, ma con qualcuno che è diverso è molto difficile, e tu ci hai aiutato a farlo.Sei una gabbiana e devi seguire il tuo destino di gabbiana. Devi volare. Quando ci riuscirai, Fortunata, ti assicuro che sarai felice, e allora i tuoi sentimenti verso di noi e i nostri verso di te saranno più intensi e più belli, perché sarà l'affetto tra esseri completamente diversi."
https://pbs.twimg.com/media/Doppn1mXsAA_cv7.jpg
"Yanlizca cesaret edenler ucabilir."
-
-
-
1967 yilinda Pulitzer Odullu kazanan Amerikali sair Anne Sexton'in olum yildonumu (4 Ekim 1974)
https://pbs.twimg.com/media/C3uRnZUWEAAE-VF.jpg
Sozcuklere dikkat edin,
olaganustu olanlarina bile.
Cunku olaganustu icin yapabilecegimizin en iyisini yapariz,
kimi zaman sozcukler ari gibi sokarlar
ve bir opucuk birakirlar igne yerine.
Parmaklar gibi degerli olabilir sozcukler
Ve kaya gibi guvenilirdir sozcukler
kiciniza sokarsiniz onlari.
Ama hem papatyalar hem de bereler gibi olabilirler.
Yine de severim sozcukleri.
Tavandan dusen guvercinlerdir sozcukler .
Dizlerimde oturan alti kutsal portakaldir onlar.
Sozcukler agaclardir,
yaz'in bacaklari,
Ve gunes,
ve onun tutkulu yuzu
Ne var ki sozcukler siklikla yaniltir beni.
Soylemek istedigim o kadar cok sey var ki,
Bir suru oykuler,
betimlemeler,
atasozleri, vb.
Ama sozcukler yetersiz kalir,
yanlis olanlari gelip oper beni.
Kimi zaman ucarim bir kartal gibi
ama bir calikusunun kanatlariyla
Yine de sozcuklere dikkat etmeye ve kibar olmaya calisiyorum.
Sozcuklere ve yumurtalara ozenle dokunmali.
Bir kez kirildilar mi olanaksizdir
Onarilmalari.
-
John Lennon, 5.studyo albumu Walls and Bridges'i 4 Ekim 1974 tarihinde Ingiltere'de Apple etiketiyle piyasaya surdu.
https://images.genius.com/0d56d3435f....600x600x1.png
https://www.beatlesbible.com/wp/medi...nd-bridges.jpg
-
Bernardo Bertolucci'nin yonettigi, John Lone, Joan Chen ve Peter O'Toole'un rol aldigi Son Imparator (The Last Emperor - L'ultimo imperatore), 4 Ekim 1987'de Tokyo Uluslararasi Film Festivali'nde gosterime girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...3NDc@._V1_.jpg
-
-
-
-
Denzel Washington, John Lithgow, Ice-T ve Kevin Pollak'in rol aldigi aksiyon-suc-drama Suclu Kim? (Ricochet -Verdetto finale), 4 Ekim 1991'de Amerika'da vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...0Nw@@._V1_.jpg
-
Italyan operatik pop grubu Il Volo'nun tenoru, Italyan sarkici ve soz yazari Ignazio Boschetto'nun dogum gunu (4 Ekim 1994)
https://www.tp24.it/immagini_articol...de-il-volo.jpg
https://youtu.be/gd1l4Bj4WlA?t=1
-
Eddie Murphy, Jada Pinkett Smith ve James Coburn'in rol aldigi komedi Catlak Profesor (The Nutty Professor - Il professore matto), 4 Ekim 1996'da Ingiltere ve Irlanda'da vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...2,1000_AL_.jpg
-
Robin Williams, Connie Nielsen ve Michael Vartan'in rol aldigi drama-gerilim Baski (One Hour Photo), 4 Ekim 2002'de Ingiltere, Irlanda ve Sili'de vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...9,1000_AL_.jpg
-
Anthony Hopkins, Edward Norton ve Ralph Fiennes'in rol aldigi suc-drama-gerilim Kizil Ejder (Red Dragon - Drago Rosso), 4 Ekim 2002'de Amerika ve Kanada'da vizyona girdi.
https://pbs.twimg.com/media/Doo0bZ6UwAUaZ3l.jpg
-
-
-
-
Aydinlanma Cagi'nin en onemli kisiliklerinden Fransiz yazar ve filozof Denis Diderot'nun dogum yil donumu (5 Ekim 1713)
"Her seyi bilmek mumkun olmadigina gore, bir seyi iyi bilmekte mumkun degildir. Bir seyin nereye gittigi, bir baskasinin nereden geldigi; sunun bunun nereye yerlesmek istedikleri, hangisinin one gecmesi, hangisinin geride kalmasi gerektigi bilinemez. Yontem olmaksizin bir sey ogrenilebilir mi? Peki ama yontem nereden dogar? Sevgili filozof dostum, ben fizigin ucsuz bucaksiz okyanustan ignenin ucuyla alinacak bir su damlasi, Alplerden koparilan bir kum tanesi kadar zavalli bir bilim olarak kalacagina inanirim." Rameau'nun Yegeni
https://images.gr-assets.com/books/1...17l/531136.jpg
"There are so many of them that if you don't have the whole lot, you might as well not have any. We don't know where one thing is going, where another has come from, nor where one or the other thinks it should go, which one should go first, or which would be better off in second place. Can you be a good teacher if you lack method? And method, where does that come from? Listen, my dear philosopher, in my head, physics will always be a poor science, a droplet of water lifted out of the vast ocean on the point of a needle, a speck of earth removed from the Alpine range."
-
Irlandali yazar, oyun yazari ve hiciv ustasi Flann O'Brien’in (Brian O'Nolan) dogum yildonumu (5 Ekim 1911)
“Bir kitabin tek bir baslangici ve tek bir sonu olmasi hemfikir oldugum bir sey degildi. Iyi bir kitabin birbirinden tamamen farkli ve sadece yazarin ongorusunde birbiriyle iliskili uc ayri baslangici ve hatta tam da bu sebepten yuz farkli sonu olabilirdi.”
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“One beginning and one ending for a book was a thing I did not agree with. A good book may have three openings entirely dissimilar and inter-related only in the prescience of the author, or for that matter one hundred times as many endings.”
"Cocuklar icinde buyudukleri kotu cevrenin etkisiyle kirleniyor ve ********lere, suclulara ve gaddar insanlara donusuyorlardi. Kotuluk, ona göre, bilinen butun illetlerin en bulasici olaniydi. Bir hirsizi durust insanlarin arasina koy, er ya da gec adamcagizin saatini yurutuverirler.”
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“They grew up to be polluted by their foul environment and transformed — was not the word a feeble one! — into bawds and crimmals and harpies. Evil, it seemed to him, was the most contagious of all known diseases. Put a thief among honest men and they will eventually relieve him of his watch.”
-
Macar roman yazari Magda Szabó’nun dogum yildonumu (5 Ekim 1917)
“Hic kimseyi cilginca sevmeyin cunku kaybedersiniz, er ya da gec. En iyisi asla hic kimseyi sevmemek cunku o zaman hic kimsenizi parcalamazlar ve siz de hicbir vagondan asagi atlamazsiniz.”
https://images.gr-assets.com/books/1...69l/497499.jpg
“It is better not to love anyone, because then no-one you care about will get butchered, and you won’t end up jumping out of wagons.”
“Ben sana aittim ama sen benim degildin; kollarimin arasindayken bile benden uzaksin. Bazi geceler seni sarsarak uyandirip parolayi zorla agzindan almak, sana kavusmak icin nereye gitmem gerektigini nihayet soyletmek gelirdi icimden.” Iza’nin Sarkisi
https://cdn.shopify.com/s/files/1/07...g?v=1528394269
“I who was yours; you were never mine, you were distant from me even when you were in my arms. Sometimes at night I wanted to wake you from your sleep and shout, say the word that would allow you to be yourself, the word that would save you and tell me where to start looking for you so I might find you.”
-
Cek tiyatro yazari, dusunce adami, Cekoslavakya eski Devlet Baskani Vaclav Havel,’in dogum yildonumu (5 Ekim 1936)
“Beni sevdigine inaniyorum! Senin sevme yeteneginden yoksun biri olabilecegine inanmiyorum! Sevgimle, senin icinde sevgi uyandiramayacagima inanmiyorum! Ben yalnizca senin iyiligini istiyorum! Sevmeyen bir insan, yarim insan sayilir. Kendi ozbenligimizi, ancak karsimizdaki kisi sayesinde kazaniriz.”
https://images.gr-assets.com/books/1...l/27163466.jpg
“I believe you do love me! I don’t believe that you are incapable of love! Idon’t believe that my love is incapable of awakening love even in you! I’mon your side. Without love no one is a complete person! We only achieve anidentity through the person next to us!”
“Iliskimize bir ad bulmaya calisman ve konumunu kurumlastirmak icin bitmek tukenmek bilmeyen cabalarin. Kendi alanini koruma bicimin ve bu alani, belli etmeden, ama surekli olarak genisletmeye calisman. Bunlar uzerinde hep tartisma geregi duyman. Butun bunlar ben de bir korunma istegi uyandiriyor. Cekingenligimle,asiri dikkatimle, belki biraz igneleyici tavrimla, bilincaltimda yatan senden etkilenme ve hatta benligimin somurgelestirilmesi korkusunu bastirmaya calisiyor gibiyim. Bu davranislarim yuzunden kendimi SIK SIK sucluyor degilim, ama bunlari engellemeye gucum yetmiyor.”
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“Your ceaseless effort to give a name to our relationship, to make yourstatus somehow official, and the way you defend your territory while quietly but relentlessly trying to enlarge it – the way you have to discuss it endlessly– all that, quite naturally, makes me defensive. By my reserve, by wariness,perhaps even by a mild cynicism, I have been compensating for a subconscious fear of being manipulated, if not actually colonized – Ireproach myself bitterly for my behaviour but I can’t overcome it.”
-
-
Ingiliz biyografi yazari, roman yazari ve elestirmen Peter Ackroyd’un dogum gunu (5 Ekim 1949)
“Ben kafasiz Platon'um. Bana artik boyle sesleniyorlar. Biraz hak vermek lazim belki de. Size her zaman kendinizi bilmeniz gerektigini ogrettim. Ben de bu yuzden kendi icime baktim ve her zaman hakli olmadigimin farkina vardim. Hatalar yapiyorum. Hakikate dogru tokezleyerek gidiyorum. Bakin. Iste takilip tokezledigim taslardan biri. Yine de benim gibi tas kafali degil. Etrafa sacilmis taslardan biri degil. Akilli bir tas. Yanlarina kazinmis isaretleri goruyor musunuz? Eski insanlar bunun gibi taslara zar derdi. Bunu gelirken yanimda getirdim -nereden oldugunu biliyorsunuz. - Atalarimizin yaptigi gibi yapalim mi? Tasi atin. Simdi tekrar atin. Neden farkli yanlarin ustte kaldigini bana soyleyebilecek olaniniz var mi? Ucuncu atista hangi yaninin gizli kalacaginiý ongorebilen var mi? Elbette yok. Iste bu yuzden tokezliyorum. Iste bu yuzden durup dusunuyorum. Diyelim ki yuz, hatta bin atistan sonra bile hangi tarafin ustte kalacagindan emin olamiyoruz. Bu endisenin bizim kendi hayatlarimizi etkilemeye baslayacagindan suphe edebilir miyiz? Bu kucuk tas her seferinde ayagimizi celecekken, insana ait kesinlikten neden bahsederiz? Belki yine kafasizlik ediyorumdur. Belki de etmiyorumdur.” Platon Gunlukleri
https://images-na.ssl-images-amazon....1WwSo6ky5L.jpg
“I am Plato the witless. That is What they call me now. Perhaps there Is some justice there. I have always taught that you must know yourself. That is why I have looked into myself, too, and I realise I am not always right. I make mistakes. I stumble towards the truth. Look. Here is one of the stones I stumbled upon. It is not a witless Stone like me, however. It is not one of the Stones scattered around us. It is a witty stone. Do you see the marks carved upon its sides? Stones such as this were known to the ancients as dice. I brought it back with me from—you know where. Shall we follow the pattern of our ancestors? Roll the Stone. Now roll it again. Can any of you tell me why different sides appeared? Can anyone predict which side will be hidden on the third roll? Of course you cannot. That is why I stumble. That is why I stop and think. Let us suppose that after a hundred, or even a thousand, throws we could still not be sure which side it would turn upon. Can we doubt that the anxiety would begin to affect our own lives? Why do we speak of human certainty, when this little stone will always trip us up? Perhaps I am being witless again. Perhaps not.”
-
Irlandali sarkici-soz yazari, yazar, politik aktivist ve aktor Robert Frederick Zenon ‘Bob’ Geldof!un dogun gunu (5 Ekim 1951)
https://static.spin.com/files/2015/0...er-640x437.jpg
-
Ingiliz yazar, yonetmen, ressam ve yapimci Clive Barker’in dogum gunu (5 Ekim 1952)
— Yalnýzca senin istemedigin gunleri aldim ben,’ diye karsi cikti Hood. ‘Yagmurlu gunleri. Gri gunleri. Gecip gitmesini diledigin gunleri. Suc bunun neresinde?’
— Neler kaybettiðimin farkýnda degildim,’ diye karsi cikti Harvey de.
— Ah!’ dedi Hood, yumusak bir sesle. ‘Hep boyle olmaz mi zaten? Elimizdekilerin degerini ancak onlarý yitirdikten sonra anlariz. Ama giden gitmistir, Harvey Swick!’ Zamanin Hirsizi
https://images.gr-assets.com/books/1...541l/32638.jpg
— I only took the days you didn’t want,’ Hood protested. ‘The rainy days. The gray days. The days you wished away. Where’s the crime in that?’
— I didn’t know what I was losing,’ Harvey protested.
— Ah,’ said Hood softly, ‘but isn’t that always the way of it? Things slip from your fingers and when they're gone you regret it. But gone is gone, Harvey Swick.’
“Cehennem, her kusak tarafindan farkli bicimde hayal edilir. Arazisinde tuhafliklar aranir ve taze bir kalipla yeniden bicimlendirilir; dehsetleri incelenir ve gerekiyorsa, gunun vahset ortamina uydurulur, mimarisi modern lanetlileri soke etmek icin tekrar tasarimlanir. Daha eski bir cagda Pandemonium -Cehennem'in ilk sehri- bir lav daginin tepesinde dururdu ve surlarinda dusmus melekleri cagirmak icin isaret isiklari yanardi. Simdiyse boyle sahneler Hollywood'a ait. Cehennem baska bir yerde duruyor. Simsegin, alev cukurlarinin bulunmadigi bir yerde.”
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“Hell is reimagined by each generation. Its terrain is surveyed for absurdities and remade and, if necessary, reinvented to suit the current climate of atrocity; its architecture is redesigned to appall the eye of the modern damned. In an earlier age Pandemonium - the first city of Hell - stood on a lava mountain while lighting tore the clouds above it and beacons burned on its walls to summon the fallen angels. Now, such spectacle belongs to Hollywood. Hell stands transposed. No lightning, no pits of fire."
-
Charlton Heston, Yul Brynner ve Anne Baxter’in rol aldigi macera-drama On Emir (The Ten Commandments - I dieci comandamenti), 5 Ekim 1956’da Amerika’da vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...2,1000_AL_.jpg
-
Cilginlar kralicesi veya Tiffany'de Kahvalti (Breakfast at Tiffany's - Colazione da Tiffany) 5 Ekim 1961 tarihinde New York’ta gosterime girdi.
"Bu hayatta zengin ve unlu bir kisi olmayi istemezdim demiyorum. Bu benim planlarimda var ve gunun birinde bunu basaracagimi da umuyorum. Fakat oyle olsa bile, benligimin pesim sira gelmesini isterdim. Guzel bir sabah uyanip da Tiffany'de kahvalti ettigim zaman bile yine kendim olmak isterdim."
https://pbs.twimg.com/media/DLYEqmGX0AAqA_H.jpg
"I don't mean I'd mind being rich and famous. That's very much on my schedule, and someday I'll try to get around to it; but if it happens, I'd like to have my ego tagging along. I want to still be me when I wake up one fine morning and have breakfast at Tiffany's."
https://media.giphy.com/media/3ZmkCUNDVet8s/giphy.gif
https://media.giphy.com/media/qeMbj4CjaRgf6/giphy.gif
-
Sean Connery, Ursula Andress ve Bernard Lee’nin rol aldigi ilk James Bond filmi Doktor No, 5 Ekim 1962’de Londra’da gosterime girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...9,1000_AL_.jpg
-
The Beatles, ilk cikis single’i Love Me Do’yu 5 Ekim 1962’de Parlophone etiketiyle Ingiltere’de yayinladi.
https://www.beatlesbible.com/wp/medi...do-960x949.jpg
-
Ingiliz rock grubu Led Zeppelin, Led Zeppelin III albumunu 5 Ekim 1970’de Atlantic Records etiketiyle piyasaya surdu.
https://consequenceofsound.files.wor...jpg?quality=80
-
Elton John, 7.studyo albumu Goodbye Yellow Brick Road’u 5 Ekim 1973’de MCA (Amerika) ve DJM (Ingiltere) etiketleriyle piyasaya surdu.
https://images-na.ssl-images-amazon....L._SL1400_.jpg
-
Akademi, BAFTA, SAG, Emmy, Grammy ve Golden Globe Odulleri sahibi Ingiliz aktris Kate Winslet'in dogum gunu (5 Ekim1975)
https://68.media.tumblr.com/tumblr_m...f0Y1rtzlzf.gif
http://akns-images.eonline.com/eol_i...ie_dancing.gif
-
Ingiliz heavy metal grubu Saxon, 4.studyo albumu Denim and Leather’i 5 Ekim 1981’de Carrere etiketiyle piyasaya surdu.
http://ungtro.com/wp-content/uploads...nd-Leather.jpg
-
Ingiliz hard rock grubu Def Leppard, fantasitk derleme albumu Retro Active'i 5 Ekim 1993'de Mercury etiketiyle piyasaya surdu.
https://images-na.ssl-images-amazon....L._SL1400_.jpg
-
Ingiliz sair Seamus Heaney, 5 Ekim 1995 tarihinde ‘Her gun olan mucizeler ve yasayan gecmisle yukselttigi, calismalarinin lirik guzelligi ve etik derinligi icin’ gerekcesiyle Nobel Edebiyat Odulunu kazandi.
http://c1.thejournal.ie/media/2013/0...-2-752x501.jpg
-
George Clooney, Tilda Swinton ve Tom Wilkinson’in rol aldigi suc-gizem-drama Avukat (Michael Clayton), 5 Ekim 2007’de Amerika, Kanada(Toronto) ve Italya’da vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...8,1000_AL_.jpg
-
Amerikali girisimci, is adami ve Apple Computer, Inc.'in kurucu ortaklarinda Steve (Paul) Jobs’in olum yildonumu (5 Ekim 2011)
http://emilysquotes.com/wp-content/u...our-heart..jpg
“Bir gun gercekten oleceginizi bilmek, bir seyleri kaybedeceginiz fikrinden uzaklasmanin en kolay yolu. Zaten gercek anlamda bir seye sahip degilsiniz. Yani kalbinizden geceni takip etmemek icin hicbir sebebiniz yok.”
https://www.azquotes.com/picture-quo...s-14-71-51.jpg
“Isiniz, her zaman hayatinizin buyuk bir kismini dolduracaktir. O nedenle, hayattan tat almanin tek yolu, yaptiginiz isi sevmektir. Isinizi sevebilmenizin tek yolu ise, onun güzel ve yararli bir is olduguna inanmanizdir. Eger onu hala bulamadiysaniz, bakmaya devam edin. Kalbiniz, onu buldugunuzda size soyleyecek.”
-
-
Barok stilinin en etkili ve lider Italyan ressamlarindan Santi di Tito'nun dogum yildonumu (6 Ekim 1536)
Ritratto di ragazza (Portrait of Girl, 1584-1586)
https://68.media.tumblr.com/ab45d160...rvs1s0_540.jpg
-
Fransiz yazar ve dusunur Marie Le Jars de Gournay’nin dogum yildonumu (6 Ekim 1565)
“L'animal humain n'est homme ni femme à le bien prendre, les sexes étant faits non simplement, ni pour constituer une différence d'espèce, mais pour la seule propagation.”
https://upload.wikimedia.org/wikiped...de_gournay.jpg
“Insan esasen ne erkektir ne de disi. Cinsiyetin farkli olmasinin amaci, cinse ozgu bicim farkini olusturmak olmayip yalnizca uremeye yarar.”