Türkiye Ekonomisi, Faiz, USD,BIST, Büyüme ve Makro Ekonomik Değerlendirmeler

Değerli arkadaşlar,

Comrad Celal'in detaya inmeden temelde savunduğu husus Atatürk'ün bir ingiliz casusu olması, finansal ve siyasi desteği ingilizlerden alıp Türk Milletini İngilizlerin istediği gibi İslam ve Şeriattan uzaklaştırıp, hilafeti yıkması idi.. Ve ingilizler bunu Atatürk ile başardı deyip, sağdan soldan Sn.Ahmetg'nin de dediği gibi cımbız ile bazı ingiliz yada yunan kaynaklı referanslı haberleri alıp yapıştırıp savlarını güçlendirmeye çalışmasıdır...

Derin düşünüp detaya inmemekte fayda vardır.. Çünkü, 2150 yılının Türk milleti dünya siyaseti ekonomisi nasıl 2019 yılından farklı ise 2019 Türkiye si de 1919 Türkiye'sinden kat be kat farklıdır...

100 yıl önceki dünya siyaseti, ekonomisi ve konvansiyonel savaşları ile, oturuduğumuz koltuklardan 100 yıl önceki yunan ve ingiliz meşeili haberleri okuyup internetten rahat koltuklarımızdan ahkam kesmek ne denli yanlış ise 2019 dan bakıp; 2119 u değerlendirmek de o kadar yanlış olur..

Mesela;

1930 lar da İngiltere de Churccill, Almanyada Naziler... İtalya da Mussolini, Rusya da Stalin gibi FAŞİST liderler hızla yükseliyordu.. Batı, Kuzey, Doğu, Güney her yönde FAŞİSİM zirvede idi..
Her yerde sonsuz ve son derece güçlü bir FAŞİZAN akım tam gaz tazyikleniyorken Atatürk'ün kafasında tamamen DEMOKRASİ, CUMHURİYET, ÖZGÜRLÜK VE TAM BAĞIMSIZ LAİK TÜRKİYE imajı inanılmaz gelmiyor mu?

Atatürk kurtuluş savaşı öncesi parası olmayan orduyu rehabilite edebilmek için Pakistan ve kısmi müslüman Hindistan dan nakit yardım istedi..

Pakistan ve Hindistan inanılmaz nakit toplamıştı... Ama ingiliz bankaları transfere izin vermemiş toplanan paralar Pakistan da kalmıştı.

Rehabilite edilemeyen ordu savaşı kazanamazdı.. Atatürk mecbur idi.. Para bulmalı idi.. Araplar vermez, İtalya, Fransa, İngiltere zatn işgal ediyor.. Geriye bir tek Rusya kalmıştı...

Atatürk Türkiye'nin Kominist olacağını, Anadoluya Komünüzm in getirileceğini söylerek Rusya dan nakit yardım talep etmişti...

Hatta RUS kaynaklarına bakarsanız Atatürk ün bizzat el yazısı ile Rusya ya yazdığı mektup u bulabilirsiniz... Ancak; olayın bu denli olmadığı sonradan ortaya çıkmıştır...

Atatrük Rusya dan parayı aldı, orduyu rehabilite etti ve Kurtuluş Savaşı sonrası Kominist bir devlet değil; Cumhuriyet ilan etti...

O sebeple derim ya;

Konuşulandan ziyade, davranışlara ve yapılanlara bakın diye....

Çünkü kaynak dahi olsa; onun hangi amaç ve ne gaye ile yapıldığını 100 yıl sonra sıcak koltuklarımızda oturup anlayacak bir kafamız; maalesef hiçbirimiz de yok...

Tıpkı; İsmet Paşanın hanımının Venizelosun koluna girmesi gibi..

Bu resime bakıp bazı şeyler söyleyebilirsiniz ama yanlış olur...

Doğru olan batı cephesi komutanı olan İsmet Paşa'nın İç Ege de

Venizelosun Ordusundan onbinlerce işgalci yunanlıyı Anadolu'ya mezar etmesidir...

Siz neye inanırsanız inanın....

Ben sonuçlara inanırım....

Alıntı:

---

Originally Posted by selka

Değerli arkadaşlar,

Comrad Celal'in detaya inmeden temelde savunduğu husus Atatürk'ün bir ingiliz casusu olması, finansal ve siyasi desteği ingilizlerden alıp Türk Milletini İngilizlerin istediği gibi İslam ve Şeriattan uzaklaştırıp, hilafeti yıkması idi.. Ve ingilizler bunu Atatürk ile başardı deyip, sağdan soldan Sn.Ahmetg'nin de dediği gibi cımbız ile bazı ingiliz yada yunan kaynaklı referanslı haberleri alıp yapıştırıp savlarını güçlendirmeye çalışmasıdır...

Derin düşünüp detaya inmemekte fayda vardır.. Çünkü, 2150 yılının Türk milleti dünya siyaseti ekonomisi nasıl 2019 yılından farklı ise 2019 Türkiye si de 1919 Türkiye'sinden kat be kat farklıdır...

100 yıl önceki dünya siyaseti, ekonomisi ve konvansiyonel savaşları ile, oturuduğumuz koltuklardan 100 yıl önceki yunan ve ingiliz meşeili haberleri okuyup internetten rahat koltuklarımızdan ahkam kesmek ne denli yanlış ise 2019 dan bakıp; 2119 u değerlendirmek de o kadar yanlış olur..

Mesela;

1930 lar da İngiltere de Churccill, Almanyada Naziler... İtalya da Mussolini, Rusya da Stalin gibi FAŞİST liderler hızla yükseliyordu.. Batı, Kuzey, Doğu, Güney her yönde FAŞİSİM zirvede idi..
Her yerde sonsuz ve son derece güçlü bir FAŞİZAN akım tam gaz tazyikleniyorken Atatürk'ün kafasında tamamen DEMOKRASİ, CUMHURİYET, ÖZGÜRLÜK VE TAM BAĞIMSIZ LAİK TÜRKİYE imajı inanılmaz gelmiyor mu?

Atatürk kurtuluş savaşı öncesi parası olmayan orduyu rehabilite edebilmek için Pakistan ve kısmi müslüman Hindistan dan nakit yardım istedi..

Pakistan ve Hindistan inanılmaz nakit toplamıştı... Ama ingiliz bankaları transfere izin vermemiş toplanan paralar Pakistan da kalmıştı.

Rehabilite edilemeyen ordu savaşı kazanamazdı.. Atatürk mecbur idi.. Para bulmalı idi.. Araplar vermez, İtalya, Fransa, İngiltere zatn işgal ediyor.. Geriye bir tek Rusya kalmıştı...

Atatürk Türkiye'nin Kominist olacağını, Anadoluya Komünüzm in getirileceğini söylerek Rusya dan nakit yardım talep etmişti...

Hatta RUS kaynaklarına bakarsanız Atatürk ün bizzat el yazısı ile Rusya ya yazdığı mektup u bulabilirsiniz... Ancak; olayın bu denli olmadığı sonradan ortaya çıkmıştır...

Atatrük Rusya dan parayı aldı, orduyu rehabilite etti ve Kurtuluş Savaşı sonrası Kominist bir devlet değil; Cumhuriyet ilan etti...

O sebeple derim ya;

Konuşulandan ziyade, davranışlara ve yapılanlara bakın diye....

Çünkü kaynak dahi olsa; onun hangi amaç ve ne gaye ile yapıldığını 100 yıl sonra sıcak koltuklarımızda oturup anlayacak bir kafamız; maalesef hiçbirimiz de yok...

Tıpkı; İsmet Paşanın hanımının Venizelosun koluna girmesi gibi..

Bu resime bakıp bazı şeyler söyleyebilirsiniz ama yanlış olur...

Doğru olan batı cephesi komutanı olan İsmet Paşa'nın İç Ege de

Venizelosun Ordusundan onbinlerce işgalci yunanlıyı Anadolu'ya mezar etmesidir...

Siz neye inanırsanız inanın....

Ben sonuçlara inanırım....

---

:ok::ok::ok: aynen..............

VERGİ ADALETSİZLİĞİ

Geçen gün 15 yıllık berberime gideceğim...

Abi randevusuz olmaz, dedi... Gelirsen alamam... Ona göre diye de tembihledi.. Şaşırmıştım.. Olur deyiverdim...

Sonraki traşa randevu aldım.. Sabah 10:15 ' e .. Ancak gittiğimde 10:35 idi.. Abi alamam, geç kaldın dedi... Almadı da..

Geçen gün çocuk hastalandı... Çocuk doktrunu aradım.. Sabahtan gelin dedi.. Ne zaman dedim? Sabahtan dedim ya dedi... Bende saat kaçta dedim.. Saat önemli değil ki; alırız.. Siz gelin dedi...:Sad:

Sabah 11 gibi gittik.. 2 dk sonra muayene olduk ve çıktık...

Berberin 3 adet koltuğu var.. 30 dakikada bir koltuk boşalır. 30 TL traş ücreti vardır. Bunun 5 TL si masraflarına gitse kalır NET 25 TL traş parası..

Sabah 8 de açılır.. Akşam 19:00 da kapatır.. Pazarları çalışmaz.. Ayda 26 gün.. Günde 11 saat bir koltuk 22 müşteri alır.. 3 koltuk 66 adet müşteri..

Son iki yıldır istediğim saatte berberime gidemedim.. Ama diyelimki maksimum kapasitesi 66 adet. Günlük 50 adamı rahat traş eder..

50*25= 1,250 TL net kar..

1,250*26= 32,500 TL Net kar...

3 berber var ki bir tanesi kalfa diğer ikisi ortak.. Diyelim ki bu NET PASTA yı 3 e bölüyorlar...

10,800 TL eder... Kişi başı aylık net kazanç...

Peki bunun ne kadarı vergiye gider...

SIFIR...

Bugün kamuda 5,000 TL maaş alan birisi aylık NET 1,250 TL vergi verir.. Maaşı Net 3,750 Tl dir...

Berber Dr dan önemli hala gelmiştir..

Peki berberden, dr dan, dericiden, kuyumdan nasıl vergi alıyorlar...? Alamıyorlar...

Arkadaşım pilot..

Aylık maaşı 50,000 TL .. Ödedikleri gelir vergisi aylık 2020 TL net asgari ücret üzerinden..

Yani aylık %30 olan dilimde olup 15,000 TL vergi vermesi gerekirken, %15 dilimde 305 TL vergi veriyor...

Emlak vergisi adil mi? Ya da servet vergisi?

Yazılacak çok şey var...

Ülkede bütçe ZARARDA:.. Ve bu zararı az kazananlar değil, çok kazananlar kapatsın derim...

Sağlıcakla..

Pilotun maasini asgari ucret olarak gosterebileceklerine inanmiyorum.
Ben berberime duvarda asili ucret tarifesi uzerinden kredi karti ile odeme yaparim.
Nakit odemeden her yerde kacinirim.
Illa nakit diye tutturursa en az %25 indirim isterim.
Syg,

Alıntı:

---

Originally Posted by Dudu

Pilotun maasini asgari ucret olarak gosterebileceklerine inanmiyorum.
Ben berberime duvarda asili ucret tarifesi uzerinden kredi karti ile odeme yaparim.
Nakit odemeden her yerde kacinirim.
Illa nakit diye tutturursa en az %25 indirim isterim.
Syg,

---

Pilotlar kaçmasın diye belli oranda istisnaları var diye biliyorum.

1/2/2019 tarihinden itibaren nakden veya hesaben ödenen aylık ücretlerinin gerçek safi değerinin %70'i gelir vergisinden istisna edilmiştir.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Alıntı:

---

Originally Posted by Dudu

Pilotun maasini asgari ucret olarak gosterebileceklerine inanmiyorum.
Ben berberime duvarda asili ucret tarifesi uzerinden kredi karti ile odeme yaparim.
Nakit odemeden her yerde kacinirim.
Illa nakit diye tutturursa en az %25 indirim isterim.
Syg,

---

Sn.Dudu pilotların kazançları bence bordroda yok. Kızları kolejde idi.. Benim iki adet çocuğum kolejde idi..

Destek onlara çıkmış, benim çocuklarımdan birisine dahi çıkmamıştı..

Hatta o pilot arkadaşımın hanımı benim çalıştığım yerde aynı işi yapıyoruz...

Bordro larını direkt görmedim, ama kızlarının kolej destek müracat formunu görmüştüm. Kızın babasının aylık gelirini beyan ettiği bölümce en yüksek puanı almıştı.. (En yüksek puan =en düşük gelir beyanı)

Durgunluk nüfus artış hızı kontrollü olan ülkeler için sorun değildir. Nüfusu artan ülkeler için ise hayati bir durumdur. Nüfusu kontrol altına alabilmiş ekonomiler büyüme yerine kalkınmayı tercih ederler...

Bende ülke yönetimin söz sahibi olsa idim, doğum kontrolünü getirirdim. Büyümek yerine kalkınmayı tercih ederdim...

Alıntı:

---

Originally Posted by selka

Durgunluk nüfus artış hızı kontrollü olan ülkeler için sorun değildir. Nüfusu artan ülkeler için ise hayati bir durumdur. Nüfusu kontrol altına alabilmiş ekonomiler büyüme yerine kalkınmayı tercih ederler...

Bende ülke yönetimin söz sahibi olsa idim, doğum kontrolünü getirirdim. Büyümek yerine kalkınmayı tercih ederdim...

---

Elektrik, internet sonrası robot kırılımı gelirse zaten nüfüsün anlamı kalmayacak.
Bundan 50 yıl sonra ortadoğuya müdahaleye robot askerler gelirse şaşırmam


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Alıntı:

---

Originally Posted by Egeli

Elektrik, internet sonrası robot kırılımı gelirse zaten nüfüsün anlamı kalmayacak.
Bundan 50 yıl sonra ortadoğuya müdahaleye robot askerler gelirse şaşırmam


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

---

Sn.Egeli,

Robot askerler ile "Boston Robotics" in youtube kamuya açık bazı videoları var. İnanılmaz. Takla atabilen, zıplayabilen, ip atlayan dahi robotlar var.. İstediğin kg ağırlığı istediğin yere koyabiliyor ve bir insanın yapabildiklerinden kat be kat fazla işler..

İzlemenizi tavsiye ederim..

Bir de teknolojik gelişme şu şekilde oluyor..

1920-1950 arasndaki gelişme dünyada sadece 1960-1970 arasında olmuş. 1980-1990 arasındaki gelişme ise sadece1995-1998 arasında.. 2001-1998 arasındaki teknolojik geliş ise sadece 2002 olmuştur..

Yani anlatmak istediğim şey teknolojik gelişme ivmesidir.. Şİmdi 2019 dayız.. Mesela, Sadece 2020 yılında teknolojik gelişmeyi 2005-2015 arasında geçirdiğimiz yıllarda ancak yakalayabilirdik..

Şİmid İHA lar yada sürücüsüz kirpi benzeri araçlar, zaten bir nevi robotik araçlar...

O sebeple bence en fazla 20 yıldır.. 50 yıla kalacağını sanmam...

Alıntı:

---

Originally Posted by selka

Sn.Egeli,

Robot askerler ile "Boston Robotics" in youtube kamuya açık bazı videoları var. İnanılmaz. Takla atabilen, zıplayabilen, ip atlayan dahi robotlar var.. İstediğin kg ağırlığı istediğin yere koyabiliyor ve bir insanın yapabildiklerinden kat be kat fazla işler..

İzlemenizi tavsiye ederim..

Bir de teknolojik gelişme şu şekilde oluyor..

1920-1950 arasndaki gelişme dünyada sadece 1960-1970 arasında olmuş. 1980-1990 arasındaki gelişme ise sadece1995-1998 arasında.. 2001-1998 arasındaki teknolojik geliş ise sadece 2002 olmuştur..

Yani anlatmak istediğim şey teknolojik gelişme ivmesidir.. Şİmdi 2019 dayız.. Mesela, Sadece 2020 yılında teknolojik gelişmeyi 2005-2015 arasında geçirdiğimiz yıllarda ancak yakalayabilirdik..

Şİmid İHA lar yada sürücüsüz kirpi benzeri araçlar, zaten bir nevi robotik araçlar...

O sebeple bence en fazla 20 yıldır.. 50 yıla kalacağını sanmam...

---

Boston dynamicsi izlemiştim. Şu aşamada o kadar kompleks çözümlere bire gerek yok.
Benim beklentim birinci fazda ana araca kablo ile bağlı düz alan şehir mücadelesi robotları

garip bir sürece giriyoruz. Robotik sonrasında gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere ihtiyacı kalmayacak (hammadde dışında). Ancak ortak bir kürede yaşadığımız için iklim değişikliği konusunda birbirine göbekten bağlı olacak. Bu durumda ülkelerin birinci sınıf ve ikinci sınıf olarak ayrılmaları muhtemel.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

29 Ekim...

Youtube da ortadoğu ile ilgili belgeselleri izliyorum. İnanılmazlar.. Bir sürü millet şii'leri bir tarafta, cihatçıları diğer tarafta, ezidiler bir yanda, Türkmenler başka bir yanda, araplar ise cabası...

Batı istediği gruba silah, mühümmat ve erzak yardımı yapıp, diğer tarafın kafasını uçurmasını izliyor. O kadar net.. Önce IŞİD i yarattılar, sonra PYD yi.. Bir ona finansal ve askeri destek bir diğerine...

Ortadoğu tam bir hayvanat bahçesime dönmüş durumda. Elinde batının finansal gücünü alan, diğerini kafasını bıçakla kesip kazığa oturtuyor..

Işıd PYD ye, PYD IŞID a bilmem kim bilmem kime...

Buradan alınacak dersler olmalıdır.. Sonuçlar neticeler olmalıdır...

Cumhuriyet bir ERDEMDİR, FAZİLETTİR..

Kuru kuruya değil, inanarak, içinde yüreğinde hissederek.. Ortadoğuyu görerek... Cumhuriyeti kuranlara dualar ederek...

Cumhuriyet ortadoğuya bakarak özgürlük demek, bağımsızlık demek, kardeşçe beraberce yaşamak demek olduğunu erdemine ulaşmak demektir...

Bu topraklarda sünnisi, alevisi, şii si, kürtü, türkü, lazı, çerkesi, pomağı, ermenisi, hristiyanı hepimizi eşit şartlarda gören ve ağırlayan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımıza sahip çıkmaya davet ediyorum..

Çünkü hepimizin beraberce yaşayabileceği başka toprak, ülke yada coğrafya yok...

Bu ortak ve hep beraberce hür ve özgürce yaşamamızın TAPU SENEDİ ise CUMHURİYET BAYRAMIMIZ...

Hepimize kutlu olsun...

Ortadoğuda Neler Oluyor?

Uzun bir hikaye.. Ama bugün tatil.. Benim de vaktim var.. Siz okumak isterseniz, bende yazacağım.. Sorun yok yani...
Yazdıklarım asla bir yerden alıntı değildir.. Tamamen, haberlerden, günlük siyasi gelişmelerden aklımca derleyip, yorumladığım bir sonuçtur..
Kısaca benim fikrimdir.. Asla bir kurumu yada kişileri bağlamaz..

ABD Saddama kuzeyden cephe açmak için; Adana körfezine geldi.. Amacı İncirlik gibi 2.ci bir üssü Malatya'da açmak idi.. TBMM başta yeşil ışık yakmıştı. ABD savaş gemilerinde 100,000 ABD askeri inmek için saat bekliyordu. Ama TBMM den gece yarısına kadar sonuç çıkmamıştı.. Gecenin bir yarısı sonuç çıktı..

ABD askeri Türkiye'ye giremezdi.

ABD 'de soğuk duş etkisi yarattı.. ABD dış işleri bi'şey dememişti.. Ama çok kızmışlardı. Unutmamak üzere, bir yere yazmışlardı. ABD 100,000 askerini Adana Körfezinden geri çekti. Sanırım Ürdün'e konuşlandırmışlardı..

Doğu Akdenizde trilyon USD lık gaz bulunmuştu. Ardından K.Irak Kürt petrolünün Akdenize taşınması olayı vardı. Peki boru hattı TR den geçemezmiydi? Hükümet birkaç uluslararası toplantılarda "Vanalar bizde; kapatırız vanaları" deyince AB ve ABD de ikinci soğuk duş olmuştu..

O sebeple kendilerince "Türkiye iyi bir müttefik ve gaz koridor hattı olamaz" düşüncesi yerleşmişti..

Ama Doğu Akdeniz ve K.Irak kürt petrolü batıya nasıl geçecekti.

ABD nin bir şekilde K.Suriye'de konuşlanması gerekiyordu, ama nasıl? Pattadanak Suriye giremezdi ki..

Obama pastanın büyüklüğünü fark etmişti.. Aslan payı ABD nin olacaktı. 1.ci şart Suriye'ye ABD askerini sokmak idi..

2015 yılı idi.. Bir anda medya basılı olanı, görsel olanı, sosyal olanı IŞİD aşağıya IŞİD yukarıya haberleri vermeye başlamıştı. IŞİD kelimesini ben ilk ozaman duymuş hatta GOOGLE dan açılımı nedir diye bakmıştım...

"Irak Şam İslam Devleti" imiş.. Sanki Irak yada Suriye gavur.. BATI VE abd DESTEKLİ IŞİD hilafeti getirecekmiş ama işe ne hikmetse Yahudi ve İslam düşamnı olan İSRAİL den değil de; Irak tan başladı. Irak ordusuna bir çaktılar, konvansiyonel Irak Ordusu güneye zor kaçtı..

Kuzeyde ki seküler kürtleri IŞİD kesmeye başlamıştı. Bıçakla kafalarını kesip, kazıklara oturtuyordu. Ezidler, Yezidileri bilmem neler hepsi K.Iraktan K.Suriye ye sürüldüler.. PYD PYJ bilmem kendini savunmaya çalıştı ama IŞİD da inanılmaz bir finansal ve askeri destek vardı...

IŞİD PYD nin %70 ini doğramıştı.. Suriyeli araplar Türkiye'ye kaçmıştı... Türkiye ise hala olayı IŞİD ve PYD arasında kanlı bir hesaplaşma olarak görüyordu. Anlamamıştık, yani...

IŞİD Rakka yı aldı. Başkent yaptı. Hilafeti ilan ettiler.. Suriye Ordusu güneye kaçtı.. Kuzeyde IŞİD e direnmeye çalışan PYD PYJ vardı.

ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa bir tarafta; Rusya, Çin ve İran diğer tarafta idi..

Türkiye olarak biz kendimiz ABD tarafında sanmış; oysa ABD ve AB tarafından bu işte ortada bırakılmıştık..

Obama yüzünden ESAD bizler için ESED olmus, ve ABD ve AB den ziyade biz Suriye'de Esad a ESED deyip yüksek tondan vuruyorduk..

Sonra şartlar olgunlaşınca OBAMA ortaya çıktı. IŞİD vahşet yaratıyor ve Kuzey suriyede arap, kürt, türkmen demeden kesiyor, dedi..
Kısaca Suriyedeki mazlumları ortada bırakamayız dedi...

Suriye'deki mazlumları kurtarmak için Suriye ye girdi.. Biz hala esede yüksek tondan vurmaya devam edip, ABD yi müttefik olarak göryorduk.. Oysa ABD Türkiye'yi çok tan terörist bir oluşum olan PYD ye tercih etmişti bile..

ABD doğu akdenizde ki gaz ve K.Irak taki petrolden aslan payını almak üzere "PYD yada PYJ yada SDG yada bilmem ne örgütlerine sözde Kürdistan karşılığında anlaşma yapmıştı, bile...

O sebeple PYD ye bir anda 1000 lerce tır silah ve ağır mühimmat desteği yaptı...

PYD arkasında finasal destek ve ağır silahları bulunca bir anda IŞİD i imha etti. Irak'ın içlerine kadar sürdüler.. IŞİD ABD tarafından kullanılmış finansal ve askeri desteği kesilmiş bir şekilde PYD nin önüne bırakılmıştı..

Geçenlerde de Bagdadi çığlık atarak ölmüş galiba.. Trump öyle dedii...

Türkiye bu noktada ayıldı.. Esed ile uğraşırken terörist bir OLUŞUM, ABD ile petrol karşılığından bağlanmıştı. Terörist bir devlet kurulamazdı. Olaylar sertleşti..

Zeytin dalı operasyonu ile Kuzey Suriye Arap coğrafyasına kavuştu. PYD fıratın doğusuna gidecektii.. Gittiler de...

Türkiyede 3,5 milyon Suriyeli arap vardı.. Oysa Kürtlerin yeri K.Irak tı. PYD Fıratın doğusuna çekilmeliydi ki Suriyeli araplar yerlerine dönebilsinler...

Barış Pınarı harekatı ile şimdi bu süreç yapılmaya düzeltilmeye çalışılıyor..

Türkiye çok yoruldu. Çok emek ve çaba sarf etti.. 3,5 milyon Suriyeliye 6 yıldır bakıyor. Bu kadar millet sadece hergün 1 ekmek yese günde 3,5 milyon adet ekmek eder...

Türkiye AB ye bunun parasını verin bari dedi, o da gelmedi....

Türkiye mülteci belası ile baş başa bırakıldı ve bu harekat kaçınılmaz oldu.. Şimdi o bölgelere gerçek sahipleri olan Suriyeli Araplar Türkiyeden geri gidecekler...

ABD geri adım attı.. Ama ABD unutmaz.. Yazar bunu yine bir köşeye.. Türkiye itirazlarını sürdürürken ABD bu kuzey ırak petrolünü nerden geçirir izleyip göreceğiz...

Umudumuz ülkemizin bu işlerden en az zararla kurtulup, oradaki vatan evladlarımızın bir an önce sevdiklerine kavuşmasıdır..

Türk Milleti olarak bizlerin kimsenin ne toprağında ne petrolünde ne de gazında gözümüz vardır.. Biz çalışır, çabalar gazımızıda, petrolümüzüde paramız ile SAHİBİNDEN alırız...

Zenginlik paçalarından akarken ib...k yapan, sömürgecilik yapan ve bu coğrafyada milleti birbirine kırdıran ABD ve AB dir...

CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN..

Saygılarıma..

Alıntı:

---

Originally Posted by selka

Ortadoğuda Neler Oluyor?

Uzun bir hikaye.. Ama bugün tatil.. Benim de vaktim var.. Siz okumak isterseniz, bende yazacağım.. Sorun yok yani...
Yazdıklarım asla bir yerden alıntı değildir.. Tamamen, haberlerden, günlük siyasi gelişmelerden aklımca derleyip, yorumladığım bir sonuçtur..
Kısaca benim fikrimdir.. Asla bir kurumu yada kişileri bağlamaz..

ABD Saddama kuzeyden cephe açmak için; Adana körfezine geldi.. Amacı İncirlik gibi 2.ci bir üssü Malatya'da açmak idi.. TBMM başta yeşil ışık yakmıştı. ABD savaş gemilerinde 100,000 ABD askeri inmek için saat bekliyordu. Ama TBMM den gece yarısına kadar sonuç çıkmamıştı.. Gecenin bir yarısı sonuç çıktı..

ABD askeri Türkiye'ye giremezdi.

ABD 'de soğuk duş etkisi yarattı.. ABD dış işleri bi'şey dememişti.. Ama çok kızmışlardı. Unutmamak üzere, bir yere yazmışlardı. ABD 100,000 askerini Adana Körfezinden geri çekti. Sanırım Ürdün'e konuşlandırmışlardı..

Doğu Akdenizde trilyon USD lık gaz bulunmuştu. Ardından K.Irak Kürt petrolünün Akdenize taşınması olayı vardı. Peki boru hattı TR den geçemezmiydi? Hükümet birkaç uluslararası toplantılarda "Vanalar bizde; kapatırız vanaları" deyince AB ve ABD de ikinci soğuk duş olmuştu..

O sebeple kendilerince "Türkiye iyi bir müttefik ve gaz koridor hattı olamaz" düşüncesi yerleşmişti..

Ama Doğu Akdeniz ve K.Irak kürt petrolü batıya nasıl geçecekti.

ABD nin bir şekilde K.Suriye'de konuşlanması gerekiyordu, ama nasıl? Pattadanak Suriye giremezdi ki..

Obama pastanın büyüklüğünü fark etmişti.. Aslan payı ABD nin olacaktı. 1.ci şart Suriye'ye ABD askerini sokmak idi..

2015 yılı idi.. Bir anda medya basılı olanı, görsel olanı, sosyal olanı IŞİD aşağıya IŞİD yukarıya haberleri vermeye başlamıştı. IŞİD kelimesini ben ilk ozaman duymuş hatta GOOGLE dan açılımı nedir diye bakmıştım...

"Irak Şam İslam Devleti" imiş.. Sanki Irak yada Suriye gavur.. BATI VE abd DESTEKLİ IŞİD hilafeti getirecekmiş ama işe ne hikmetse Yahudi ve İslam düşamnı olan İSRAİL den değil de; Irak tan başladı. Irak ordusuna bir çaktılar, konvansiyonel Irak Ordusu güneye zor kaçtı..

Kuzeyde ki seküler kürtleri IŞİD kesmeye başlamıştı. Bıçakla kafalarını kesip, kazıklara oturtuyordu. Ezidler, Yezidileri bilmem neler hepsi K.Iraktan K.Suriye ye sürüldüler.. PYD PYJ bilmem kendini savunmaya çalıştı ama IŞİD da inanılmaz bir finansal ve askeri destek vardı...

IŞİD PYD nin %70 ini doğramıştı.. Suriyeli araplar Türkiye'ye kaçmıştı... Türkiye ise hala olayı IŞİD ve PYD arasında kanlı bir hesaplaşma olarak görüyordu. Anlamamıştık, yani...

IŞİD Rakka yı aldı. Başkent yaptı. Hilafeti ilan ettiler.. Suriye Ordusu güneye kaçtı.. Kuzeyde IŞİD e direnmeye çalışan PYD PYJ vardı.

ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa bir tarafta; Rusya, Çin ve İran diğer tarafta idi..

Türkiye olarak biz kendimiz ABD tarafında sanmış; oysa ABD ve AB tarafından bu işte ortada bırakılmıştık..

Obama yüzünden ESAD bizler için ESED olmus, ve ABD ve AB den ziyade biz Suriye'de Esad a ESED deyip yüksek tondan vuruyorduk..

Sonra şartlar olgunlaşınca OBAMA ortaya çıktı. IŞİD vahşet yaratıyor ve Kuzey suriyede arap, kürt, türkmen demeden kesiyor, dedi..
Kısaca Suriyedeki mazlumları ortada bırakamayız dedi...

Suriye'deki mazlumları kurtarmak için Suriye ye girdi.. Biz hala esede yüksek tondan vurmaya devam edip, ABD yi müttefik olarak göryorduk.. Oysa ABD Türkiye'yi çok tan terörist bir oluşum olan PYD ye tercih etmişti bile..

ABD doğu akdenizde ki gaz ve K.Irak taki petrolden aslan payını almak üzere "PYD yada PYJ yada SDG yada bilmem ne örgütlerine sözde Kürdistan karşılığında anlaşma yapmıştı, bile...

O sebeple PYD ye bir anda 1000 lerce tır silah ve ağır mühimmat desteği yaptı...

PYD arkasında finasal destek ve ağır silahları bulunca bir anda IŞİD i imha etti. Irak'ın içlerine kadar sürdüler.. IŞİD ABD tarafından kullanılmış finansal ve askeri desteği kesilmiş bir şekilde PYD nin önüne bırakılmıştı..

Geçenlerde de Bagdadi çığlık atarak ölmüş galiba.. Trump öyle dedii...

Türkiye bu noktada ayıldı.. Esed ile uğraşırken terörist bir OLUŞUM, ABD ile petrol karşılığından bağlanmıştı. Terörist bir devlet kurulamazdı. Olaylar sertleşti..

Zeytin dalı operasyonu ile Kuzey Suriye Arap coğrafyasına kavuştu. PYD fıratın doğusuna gidecektii.. Gittiler de...

Türkiyede 3,5 milyon Suriyeli arap vardı.. Oysa Kürtlerin yeri K.Irak tı. PYD Fıratın doğusuna çekilmeliydi ki Suriyeli araplar yerlerine dönebilsinler...

Barış Pınarı harekatı ile şimdi bu süreç yapılmaya düzeltilmeye çalışılıyor..

Türkiye çok yoruldu. Çok emek ve çaba sarf etti.. 3,5 milyon Suriyeliye 6 yıldır bakıyor. Bu kadar millet sadece hergün 1 ekmek yese günde 3,5 milyon adet ekmek eder...

Türkiye AB ye bunun parasını verin bari dedi, o da gelmedi....

Türkiye mülteci belası ile baş başa bırakıldı ve bu harekat kaçınılmaz oldu.. Şimdi o bölgelere gerçek sahipleri olan Suriyeli Araplar Türkiyeden geri gidecekler...

ABD geri adım attı.. Ama ABD unutmaz.. Yazar bunu yine bir köşeye.. Türkiye itirazlarını sürdürürken ABD bu kuzey ırak petrolünü nerden geçirir izleyip göreceğiz...

Umudumuz ülkemizin bu işlerden en az zararla kurtulup, oradaki vatan evladlarımızın bir an önce sevdiklerine kavuşmasıdır..

Türk Milleti olarak bizlerin kimsenin ne toprağında ne petrolünde ne de gazında gözümüz vardır.. Biz çalışır, çabalar gazımızıda, petrolümüzüde paramız ile SAHİBİNDEN alırız...

Zenginlik paçalarından akarken ib...k yapan, sömürgecilik yapan ve bu coğrafyada milleti birbirine kırdıran ABD ve AB dir...

CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN..

Saygılarıma..

---

Ellerinize sağlık, viop ve dolar toğiği müdavimleri de okumalı.

abd ortadoğuda yaptıklarını yalnız başına yapmadı ! ya da yalnız başına mı yaptı ? hay bin kunduz..


bir zamanlar birileri "BOP eşbaşkanıyım" diye konuşuyordu.. bu noktalar belirtilmeden yazılan bir tarih doğru olur mu?

ortadoğuda olanlar petrole ve doğalgaza indirgenemez..

herkesin yıllardır ağzına sakız olan "petrol ve abd" ilişkisini son dönemde trump çok güzel kullandı, "petrolü kurtardık" dedi, suriyedeki petrole atıfla..gerçek amaçlarını gizleyerek..

oysa petrol olayın küçük bir kısmı.. suriyenin kuzeyinde etnik temizlik yapıldı, yeni bir uydu devlet kurmak için-israile eklemli, oradan kaçanlar TR ye geldi.. hatta oradan kaçmayanlar, yani aslında hiç bir problemleri olmayan daha guneydeki suriyeliler bile geldi, süper zeka "açık kapı" politikası nedeniyle..

olaylar edilgen anlatılamaz.. bu olayların özneleri var.. olay abd planlarına balıklama atlayan osmanlı kurma heveslisi siyasal islamcıların marifetidir.. bu ülkenin 10 yılına ve milyarlarına neden oldular..

* köprü..?

ben yaptım..

* tünel ?

ben yaptım..

* iyi olan her şey ?

kesin ben yaptım.. benden önce ülke bir köydü..evlerde buzdolabı yoktu..

* ortadoğu politikası ?

ben değil.. ama kim ? bilmiyorum ? abd mi ? dış mihraklar orası kesin..

* diğer kötü şeyler ?

yine ben değil.. ama kim.. bilmiyorum..hatta bazılarında belki aldatılmış olabiliriz..


evet hayali bir ülkedeki hayali bir diyalog ancak nedense aynı zamanda çok tanıdık ..

Alıntı:

---

Originally Posted by selka

Ortadoğuda Neler Oluyor?

Uzun bir hikaye.. Ama bugün tatil.. Benim de vaktim var.. Siz okumak isterseniz, bende yazacağım.. Sorun yok yani...
Yazdıklarım asla bir yerden alıntı değildir.. Tamamen, haberlerden, günlük siyasi gelişmelerden aklımca derleyip, yorumladığım bir sonuçtur..
Kısaca benim fikrimdir.. Asla bir kurumu yada kişileri bağlamaz..

ABD Saddama kuzeyden cephe açmak için; Adana körfezine geldi.. Amacı İncirlik gibi 2.ci bir üssü Malatya'da açmak idi.. TBMM başta yeşil ışık yakmıştı. ABD savaş gemilerinde 100,000 ABD askeri inmek için saat bekliyordu. Ama TBMM den gece yarısına kadar sonuç çıkmamıştı.. Gecenin bir yarısı sonuç çıktı..

ABD askeri Türkiye'ye giremezdi.

ABD 'de soğuk duş etkisi yarattı.. ABD dış işleri bi'şey dememişti.. Ama çok kızmışlardı. Unutmamak üzere, bir yere yazmışlardı. ABD 100,000 askerini Adana Körfezinden geri çekti. Sanırım Ürdün'e konuşlandırmışlardı..

Doğu Akdenizde trilyon USD lık gaz bulunmuştu. Ardından K.Irak Kürt petrolünün Akdenize taşınması olayı vardı. Peki boru hattı TR den geçemezmiydi? Hükümet birkaç uluslararası toplantılarda "Vanalar bizde; kapatırız vanaları" deyince AB ve ABD de ikinci soğuk duş olmuştu..

O sebeple kendilerince "Türkiye iyi bir müttefik ve gaz koridor hattı olamaz" düşüncesi yerleşmişti..

Ama Doğu Akdeniz ve K.Irak kürt petrolü batıya nasıl geçecekti.

ABD nin bir şekilde K.Suriye'de konuşlanması gerekiyordu, ama nasıl? Pattadanak Suriye giremezdi ki..

Obama pastanın büyüklüğünü fark etmişti.. Aslan payı ABD nin olacaktı. 1.ci şart Suriye'ye ABD askerini sokmak idi..

2015 yılı idi.. Bir anda medya basılı olanı, görsel olanı, sosyal olanı IŞİD aşağıya IŞİD yukarıya haberleri vermeye başlamıştı. IŞİD kelimesini ben ilk ozaman duymuş hatta GOOGLE dan açılımı nedir diye bakmıştım...

"Irak Şam İslam Devleti" imiş.. Sanki Irak yada Suriye gavur.. BATI VE abd DESTEKLİ IŞİD hilafeti getirecekmiş ama işe ne hikmetse Yahudi ve İslam düşamnı olan İSRAİL den değil de; Irak tan başladı. Irak ordusuna bir çaktılar, konvansiyonel Irak Ordusu güneye zor kaçtı..

Kuzeyde ki seküler kürtleri IŞİD kesmeye başlamıştı. Bıçakla kafalarını kesip, kazıklara oturtuyordu. Ezidler, Yezidileri bilmem neler hepsi K.Iraktan K.Suriye ye sürüldüler.. PYD PYJ bilmem kendini savunmaya çalıştı ama IŞİD da inanılmaz bir finansal ve askeri destek vardı...

IŞİD PYD nin %70 ini doğramıştı.. Suriyeli araplar Türkiye'ye kaçmıştı... Türkiye ise hala olayı IŞİD ve PYD arasında kanlı bir hesaplaşma olarak görüyordu. Anlamamıştık, yani...

IŞİD Rakka yı aldı. Başkent yaptı. Hilafeti ilan ettiler.. Suriye Ordusu güneye kaçtı.. Kuzeyde IŞİD e direnmeye çalışan PYD PYJ vardı.

ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa bir tarafta; Rusya, Çin ve İran diğer tarafta idi..

Türkiye olarak biz kendimiz ABD tarafında sanmış; oysa ABD ve AB tarafından bu işte ortada bırakılmıştık..

Obama yüzünden ESAD bizler için ESED olmus, ve ABD ve AB den ziyade biz Suriye'de Esad a ESED deyip yüksek tondan vuruyorduk..

Sonra şartlar olgunlaşınca OBAMA ortaya çıktı. IŞİD vahşet yaratıyor ve Kuzey suriyede arap, kürt, türkmen demeden kesiyor, dedi..
Kısaca Suriyedeki mazlumları ortada bırakamayız dedi...

Suriye'deki mazlumları kurtarmak için Suriye ye girdi.. Biz hala esede yüksek tondan vurmaya devam edip, ABD yi müttefik olarak göryorduk.. Oysa ABD Türkiye'yi çok tan terörist bir oluşum olan PYD ye tercih etmişti bile..

ABD doğu akdenizde ki gaz ve K.Irak taki petrolden aslan payını almak üzere "PYD yada PYJ yada SDG yada bilmem ne örgütlerine sözde Kürdistan karşılığında anlaşma yapmıştı, bile...

O sebeple PYD ye bir anda 1000 lerce tır silah ve ağır mühimmat desteği yaptı...

PYD arkasında finasal destek ve ağır silahları bulunca bir anda IŞİD i imha etti. Irak'ın içlerine kadar sürdüler.. IŞİD ABD tarafından kullanılmış finansal ve askeri desteği kesilmiş bir şekilde PYD nin önüne bırakılmıştı..

Geçenlerde de Bagdadi çığlık atarak ölmüş galiba.. Trump öyle dedii...

Türkiye bu noktada ayıldı.. Esed ile uğraşırken terörist bir OLUŞUM, ABD ile petrol karşılığından bağlanmıştı. Terörist bir devlet kurulamazdı. Olaylar sertleşti..

Zeytin dalı operasyonu ile Kuzey Suriye Arap coğrafyasına kavuştu. PYD fıratın doğusuna gidecektii.. Gittiler de...

Türkiyede 3,5 milyon Suriyeli arap vardı.. Oysa Kürtlerin yeri K.Irak tı. PYD Fıratın doğusuna çekilmeliydi ki Suriyeli araplar yerlerine dönebilsinler...

Barış Pınarı harekatı ile şimdi bu süreç yapılmaya düzeltilmeye çalışılıyor..

Türkiye çok yoruldu. Çok emek ve çaba sarf etti.. 3,5 milyon Suriyeliye 6 yıldır bakıyor. Bu kadar millet sadece hergün 1 ekmek yese günde 3,5 milyon adet ekmek eder...

Türkiye AB ye bunun parasını verin bari dedi, o da gelmedi....

Türkiye mülteci belası ile baş başa bırakıldı ve bu harekat kaçınılmaz oldu.. Şimdi o bölgelere gerçek sahipleri olan Suriyeli Araplar Türkiyeden geri gidecekler...

ABD geri adım attı.. Ama ABD unutmaz.. Yazar bunu yine bir köşeye.. Türkiye itirazlarını sürdürürken ABD bu kuzey ırak petrolünü nerden geçirir izleyip göreceğiz...

Umudumuz ülkemizin bu işlerden en az zararla kurtulup, oradaki vatan evladlarımızın bir an önce sevdiklerine kavuşmasıdır..

Türk Milleti olarak bizlerin kimsenin ne toprağında ne petrolünde ne de gazında gözümüz vardır.. Biz çalışır, çabalar gazımızıda, petrolümüzüde paramız ile SAHİBİNDEN alırız...

Zenginlik paçalarından akarken ib...k yapan, sömürgecilik yapan ve bu coğrafyada milleti birbirine kırdıran ABD ve AB dir...

CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN..

Saygılarıma..

---

AB ve ABD nin hiç bir suçu yok onlar kendi menfaatlerine uygun çalışıyorlar böylece halklarını ve sermayesini zengin tutmaya çalışıyorlar. burada sorun bizim halkta,bir türlü birey olmadılar ve yalana dolana çok çabuk inanıyorlar,hastası oldukları şark kurnazlığıda batının işini çok kolaylaştırıyor.Batı her zaman bu kurnazları kendi adamı olarak kullanır.

Alıntı:

---

Originally Posted by selka

Ortadoğuda Neler Oluyor?

Uzun bir hikaye.. Ama bugün tatil.. Benim de vaktim var.. Siz okumak isterseniz, bende yazacağım.. Sorun yok yani...
Yazdıklarım asla bir yerden alıntı değildir.. Tamamen, haberlerden, günlük siyasi gelişmelerden aklımca derleyip, yorumladığım bir sonuçtur..
Kısaca benim fikrimdir.. Asla bir kurumu yada kişileri bağlamaz..

ABD Saddama kuzeyden cephe açmak için; Adana körfezine geldi.. Amacı İncirlik gibi 2.ci bir üssü Malatya'da açmak idi.. TBMM başta yeşil ışık yakmıştı. ABD savaş gemilerinde 100,000 ABD askeri inmek için saat bekliyordu. Ama TBMM den gece yarısına kadar sonuç çıkmamıştı.. Gecenin bir yarısı sonuç çıktı..

ABD askeri Türkiye'ye giremezdi.

ABD 'de soğuk duş etkisi yarattı.. ABD dış işleri bi'şey dememişti.. Ama çok kızmışlardı. Unutmamak üzere, bir yere yazmışlardı. ABD 100,000 askerini Adana Körfezinden geri çekti. Sanırım Ürdün'e konuşlandırmışlardı..

Doğu Akdenizde trilyon USD lık gaz bulunmuştu. Ardından K.Irak Kürt petrolünün Akdenize taşınması olayı vardı. Peki boru hattı TR den geçemezmiydi? Hükümet birkaç uluslararası toplantılarda "Vanalar bizde; kapatırız vanaları" deyince AB ve ABD de ikinci soğuk duş olmuştu..

O sebeple kendilerince "Türkiye iyi bir müttefik ve gaz koridor hattı olamaz" düşüncesi yerleşmişti..

Ama Doğu Akdeniz ve K.Irak kürt petrolü batıya nasıl geçecekti.

ABD nin bir şekilde K.Suriye'de konuşlanması gerekiyordu, ama nasıl? Pattadanak Suriye giremezdi ki..

Obama pastanın büyüklüğünü fark etmişti.. Aslan payı ABD nin olacaktı. 1.ci şart Suriye'ye ABD askerini sokmak idi..

2015 yılı idi.. Bir anda medya basılı olanı, görsel olanı, sosyal olanı IŞİD aşağıya IŞİD yukarıya haberleri vermeye başlamıştı. IŞİD kelimesini ben ilk ozaman duymuş hatta GOOGLE dan açılımı nedir diye bakmıştım...

"Irak Şam İslam Devleti" imiş.. Sanki Irak yada Suriye gavur.. BATI VE abd DESTEKLİ IŞİD hilafeti getirecekmiş ama işe ne hikmetse Yahudi ve İslam düşamnı olan İSRAİL den değil de; Irak tan başladı. Irak ordusuna bir çaktılar, konvansiyonel Irak Ordusu güneye zor kaçtı..

Kuzeyde ki seküler kürtleri IŞİD kesmeye başlamıştı. Bıçakla kafalarını kesip, kazıklara oturtuyordu. Ezidler, Yezidileri bilmem neler hepsi K.Iraktan K.Suriye ye sürüldüler.. PYD PYJ bilmem kendini savunmaya çalıştı ama IŞİD da inanılmaz bir finansal ve askeri destek vardı...

IŞİD PYD nin %70 ini doğramıştı.. Suriyeli araplar Türkiye'ye kaçmıştı... Türkiye ise hala olayı IŞİD ve PYD arasında kanlı bir hesaplaşma olarak görüyordu. Anlamamıştık, yani...

IŞİD Rakka yı aldı. Başkent yaptı. Hilafeti ilan ettiler.. Suriye Ordusu güneye kaçtı.. Kuzeyde IŞİD e direnmeye çalışan PYD PYJ vardı.

ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa bir tarafta; Rusya, Çin ve İran diğer tarafta idi..

Türkiye olarak biz kendimiz ABD tarafında sanmış; oysa ABD ve AB tarafından bu işte ortada bırakılmıştık..

Obama yüzünden ESAD bizler için ESED olmus, ve ABD ve AB den ziyade biz Suriye'de Esad a ESED deyip yüksek tondan vuruyorduk..

Sonra şartlar olgunlaşınca OBAMA ortaya çıktı. IŞİD vahşet yaratıyor ve Kuzey suriyede arap, kürt, türkmen demeden kesiyor, dedi..
Kısaca Suriyedeki mazlumları ortada bırakamayız dedi...

Suriye'deki mazlumları kurtarmak için Suriye ye girdi.. Biz hala esede yüksek tondan vurmaya devam edip, ABD yi müttefik olarak göryorduk.. Oysa ABD Türkiye'yi çok tan terörist bir oluşum olan PYD ye tercih etmişti bile..

ABD doğu akdenizde ki gaz ve K.Irak taki petrolden aslan payını almak üzere "PYD yada PYJ yada SDG yada bilmem ne örgütlerine sözde Kürdistan karşılığında anlaşma yapmıştı, bile...

O sebeple PYD ye bir anda 1000 lerce tır silah ve ağır mühimmat desteği yaptı...

PYD arkasında finasal destek ve ağır silahları bulunca bir anda IŞİD i imha etti. Irak'ın içlerine kadar sürdüler.. IŞİD ABD tarafından kullanılmış finansal ve askeri desteği kesilmiş bir şekilde PYD nin önüne bırakılmıştı..

Geçenlerde de Bagdadi çığlık atarak ölmüş galiba.. Trump öyle dedii...

Türkiye bu noktada ayıldı.. Esed ile uğraşırken terörist bir OLUŞUM, ABD ile petrol karşılığından bağlanmıştı. Terörist bir devlet kurulamazdı. Olaylar sertleşti..

Zeytin dalı operasyonu ile Kuzey Suriye Arap coğrafyasına kavuştu. PYD fıratın doğusuna gidecektii.. Gittiler de...

Türkiyede 3,5 milyon Suriyeli arap vardı.. Oysa Kürtlerin yeri K.Irak tı. PYD Fıratın doğusuna çekilmeliydi ki Suriyeli araplar yerlerine dönebilsinler...

Barış Pınarı harekatı ile şimdi bu süreç yapılmaya düzeltilmeye çalışılıyor..

Türkiye çok yoruldu. Çok emek ve çaba sarf etti.. 3,5 milyon Suriyeliye 6 yıldır bakıyor. Bu kadar millet sadece hergün 1 ekmek yese günde 3,5 milyon adet ekmek eder...

Türkiye AB ye bunun parasını verin bari dedi, o da gelmedi....

Türkiye mülteci belası ile baş başa bırakıldı ve bu harekat kaçınılmaz oldu.. Şimdi o bölgelere gerçek sahipleri olan Suriyeli Araplar Türkiyeden geri gidecekler...

ABD geri adım attı.. Ama ABD unutmaz.. Yazar bunu yine bir köşeye.. Türkiye itirazlarını sürdürürken ABD bu kuzey ırak petrolünü nerden geçirir izleyip göreceğiz...

Umudumuz ülkemizin bu işlerden en az zararla kurtulup, oradaki vatan evladlarımızın bir an önce sevdiklerine kavuşmasıdır..

Türk Milleti olarak bizlerin kimsenin ne toprağında ne petrolünde ne de gazında gözümüz vardır.. Biz çalışır, çabalar gazımızıda, petrolümüzüde paramız ile SAHİBİNDEN alırız...

Zenginlik paçalarından akarken ib...k yapan, sömürgecilik yapan ve bu coğrafyada milleti birbirine kırdıran ABD ve AB dir...

CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN..

Saygılarıma..

---

sn.selka elinize sağlık...... ...

Alıntı:

---

Originally Posted by altivec

AB ve ABD nin hiç bir suçu yok onlar kendi menfaatlerine uygun çalışıyorlar böylece halklarını ve sermayesini zengin tutmaya çalışıyorlar. burada sorun bizim halkta,bir türlü birey olmadılar ve yalana dolana çok çabuk inanıyorlar,hastası oldukları şark kurnazlığıda batının işini çok kolaylaştırıyor.Batı her zaman bu kurnazları kendi adamı olarak kullanır.

---

evet.. bir atasözü vardır "sen eşek olursan semer vuracak çok olur" diye.. aynı hesap aslında.. abd ve batı kendi planlarını uyguluyor.. kendi menfaatleri için.. "sen neden onların menfaatlerini önceliyorsun ki ?" diye sorulması lazım bunlara.. bunlar abd nin ipi ile kuyuya inmeye çalıştılar..

abd bunlara senaryo gösterdi "osmanlıyı kuracaksınız ve lideri olacaksınız" tarzında.. ama senaryonun son sayfasını göstermedi..son sayfa tamamen TR nin aleyhine idi.. işte o senaryonun son sayfası bugunlerde oynanıyor suriye de.. "endgame" tabir edebileceğimiz durum.. şimdi bunlar kahramanlık hikayeleri anlatıyorlar ama aslında yaptıkları şey berbat duruma getirdikleri ülkeyi dağılmasın diye toparlamaya çalışmak.. zaten o nedenle muhalefet bunlara destek verdi son harekatta..basiretsizce dış politika uyguladılar ve bu noktaya geldik..başlangıçta abd planları ile benzer politikalar uygulamaları bu rezil duruma bizi getirdi.. o gunleri konuşmak istemiyorlar..

Alıntı:

---

Originally Posted by discretus

evet.. bir atasözü vardır "sen eşek olursan semer vuracak çok olur" diye.. aynı hesap aslında.. abd ve batı kendi planlarını uyguluyor.. kendi menfaatleri için.. "sen neden onların menfaatlerini önceliyorsun ki ?" diye sorulması lazım bunlara.. bunlar abd nin ipi ile kuyuya inmeye çalıştılar..

abd bunlara senaryo gösterdi "osmanlıyı kuracaksınız ve lideri olacaksınız" tarzında.. ama senaryonun son sayfasını göstermedi..son sayfa tamamen TR nin aleyhine idi.. işte o senaryonun son sayfası bugunlerde oynanıyor suriye de.. "endgame" tabir edebileceğimiz durum.. şimdi bunlar kahramanlık hikayeleri anlatıyorlar ama aslında yaptıkları şey berbat duruma getirdikleri ülkeyi dağılmasın diye toparlamaya çalışmak.. zaten o nedenle muhalefet bunlara destek verdi son harekatta..basiretsizce dış politika uyguladılar ve bu noktaya geldik..başlangıçta abd planları ile benzer politikalar uygulamaları bu rezil duruma bizi getirdi.. o gunleri konuşmak istemiyorlar..

---

2011 sonrası suriyede uyguladıkları her politika yanlış ve hatalıdır. aslında bu süreç 2009da başlamıştı,ortadoğuda en büyük yanlışlar o yıl başladı.neticede bunların 17 yılı komple hatalı ve yanlıştır.

Alıntı:

---

Originally Posted by kitapci34

Ellerinize sağlık, viop ve dolar toğiği müdavimleri de okumalı.

---

Teşekkürler...

Alıntı:

---

Originally Posted by altivec

AB ve ABD nin hiç bir suçu yok onlar kendi menfaatlerine uygun çalışıyorlar böylece halklarını ve sermayesini zengin tutmaya çalışıyorlar. burada sorun bizim halkta,bir türlü birey olmadılar ve yalana dolana çok çabuk inanıyorlar,hastası oldukları şark kurnazlığıda batının işini çok kolaylaştırıyor.Batı her zaman bu kurnazları kendi adamı olarak kullanır.

---

Sn.Altivec (Eski PowerPC idi sanırım :)) Çok haklısınız. Burada amacım direkt hükümeti yada ABD yi yada AB yi eleştirmek değildi. Olayları kendi mantık süzgecimden geçirip bir sonuç ortaya koymak idi. Lakin, bende sizin gibi düşünüyorum. ABD yada AB halkının refah ve mutluluk içinde yaşayabilmesi için her tür politikayı yürürlüğe koyuyor..
Ancak, SN.Power burada benim katılmadığım ince bir nokta var. Batının halklarını rahat yaşatması için hukuki ve bilimselyaptıklarına sözüm yok ama uluslararası uygulamalarda insan ve birey toplum haklarına çok dikkat etmesi gerekiyor. Eğer bir diğer halkın ezilmesine yada yok olmasına yada çok ciddi katliamlara yol açıyor ise burada gayri insani bir durum olduğudur. Bu noktada artık ULUSLARARASI İLİŞKİLER yada belli başlı bilimsel disiplinlerin dışına çıkılmıyor mu?

Alıntı:

---

Originally Posted by human01

sn.selka elinize sağlık...... ...

---

Sn.Human okuma sabrınız için ben teşekkür ederim...

Alıntı:

---

Originally Posted by discretus

evet.. bir atasözü vardır "sen eşek olursan semer vuracak çok olur" diye.. aynı hesap aslında.. abd ve batı kendi planlarını uyguluyor.. kendi menfaatleri için.. "sen neden onların menfaatlerini önceliyorsun ki ?" diye sorulması lazım bunlara.. bunlar abd nin ipi ile kuyuya inmeye çalıştılar..

abd bunlara senaryo gösterdi "osmanlıyı kuracaksınız ve lideri olacaksınız" tarzında.. ama senaryonun son sayfasını göstermedi..son sayfa tamamen TR nin aleyhine idi.. işte o senaryonun son sayfası bugunlerde oynanıyor suriye de.. "endgame" tabir edebileceğimiz durum.. şimdi bunlar kahramanlık hikayeleri anlatıyorlar ama aslında yaptıkları şey berbat duruma getirdikleri ülkeyi dağılmasın diye toparlamaya çalışmak.. zaten o nedenle muhalefet bunlara destek verdi son harekatta..basiretsizce dış politika uyguladılar ve bu noktaya geldik..başlangıçta abd planları ile benzer politikalar uygulamaları bu rezil duruma bizi getirdi.. o gunleri konuşmak istemiyorlar..

---

Sn.Discreatus elbette.. Bu hükümetin savunucusu değilim. Yanlışları vardır. Uluslararası ilişkilerde bazı milletlerin bazı özellikleri vardır. Bu ülkenin dışişleri hiçbirşey bilmiyorsa en azından bunları bilmesi gerekir.
Uluslararası İlişkilerde

Rusya blöf yapmaz.
ABD unutmaz.
Türkiye geç ayılır.

Alıntı:

---

Originally Posted by altivec

2011 sonrası suriyede uyguladıkları her politika yanlış ve hatalıdır. aslında bu süreç 2009da başlamıştı,ortadoğuda en büyük yanlışlar o yıl başladı.neticede bunların 17 yılı komple hatalı ve yanlıştır.

---

Sn.Power burada kendi katkımı yapmak isterim. TR 2011 yılına kadar EKONOMİK alanda iyi yönetildi. (Sosyal, Eğitim, Sağlık demiyorum) 2011 yılında duraklama dönemi yaşadık.. 2014 Ocak ayında USD ın bir günde 1,98 den 2,38 e fırlaması ile gerileme dönemine girdik..

2014 den beridir Türk Milletinin hergün alım gücü azalmaktadır. Buna katılıyorum.

"2014 Ocak ayında USD ın bir günde 1,98 den 2,38 e fırlaması ile gerileme dönemine girdik.."

yukarıdaki açıklama bu, ekonominin kötüleşmesine ilişkin..
bu kadar basit yani.. eğer dolar 2.38 e fırlamasaydı her şey güzel olmaya devam mı edecekti ekonomide ? :)

"ama durun..ülkenin "priceless" değerleri var.. onları satarız ve düzlüğe çıkarız.. " şeklindeki düşünce yıllardır bunların bildiği tek modus operandi (*) ..her şeyi satıyorlar.. fabrika.. kurum.. toprak.. kullanım hakkı.. bulabildikleri her şey.. bu arada devasa vergiler topluyorlar.. ama her şeye rağmen yetmiyor bunlara..

mesela boğaza paralel kanal açıp etrafındaki toprakları satmak, imara açmak..? evet mesela bu tür cin fikirler konuşuluyor düşünülüyor..zira oldukça "priceless" olan bu tür Turkiye nin avantajlarının değerlendirilmemesi düşünülemez değil mi? eskiler düşünmemiş ama bunlar o kadar "genius" ki hemen düşünmüşler :kahkah:

emlak ve hazır olan şeyleri satmak tek bildikleri şey.. zavallıca argumanlarla ülkeyi yıllardır oyalıyorlar..



(*) modus operandi : iş yapma biçimi, tarzı

Sayın Selka'nın piyasalar konusunda belli bir bilgi birikimine sahip olduğu inkar edilemez.
Fakat emlak konusunda sokaktaki vasat bir vatandaş gibi düşünüyor.

Değersiz bir arsayı hiç bir şey yapmadan imara açın, merkeze yakınlık (yani ulaşım kolaylığı) durumuna göre az veya çok değerlenir.
Ulaşım en önemli şeydir.
Mesela yalıları değerli kılan şey, sadece birkaç adım atarak balkonunuza çıkıp deniz manzarasına ulaşabilmenizdir. :)
Evinizin 100 m ötesine metro gelirse evinizin değeri en az % 50 artar.
Mecidiyeköyden haraççıya metro yapın, haraççıda mahrumiyet bölgesinde oturanların evleri roketler. :)

Ama ister yanından otoban geçirin, ister önünden kanal geçirin, bu tür şeyler arsalara değer katmaz.
Aksine, bunlar o arsaya "ulaşımı kesen" faktörlerdir.
Önünden otoban veya kanal geçen arsanıza (dolayısıyla evinize) ulaşmak için taaa 5 km öteden dolaşmak zorunda kalabilirsiniz.

Ha kanal denen şeyi "deniz manzarası" falan zanneden üç beş cahile ev satabilirsiniz, ama bu işin üç kuruşluk faydası zararını karşılamaya yetmez.

Alıntı:

---

Originally Posted by djoz

Sayın Selka'nın piyasalar konusunda belli bir bilgi birikimine sahip olduğu inkar edilemez.
Fakat emlak konusunda sokaktaki vasat bir vatandaş gibi düşünüyor.

Değersiz bir arsayı hiç bir şey yapmadan imara açın, merkeze yakınlık (yani ulaşım kolaylığı) durumuna göre az veya çok değerlenir.
Ulaşım en önemli şeydir.
Mesela yalıları değerli kılan şey, sadece birkaç adım atarak balkonunuza çıkıp deniz manzarasına ulaşabilmenizdir. :)
Evinizin 100 m ötesine metro gelirse evinizin değeri en az % 50 artar.
Mecidiyeköyden haraççıya metro yapın, haraççıda mahrumiyet bölgesinde oturanların evleri roketler. :)

Ama ister yanından otoban geçirin, ister önünden kanal geçirin, bu tür şeyler arsalara değer katmaz.
Aksine, bunlar o arsaya "ulaşımı kesen" faktörlerdir.
Önünden otoban veya kanal geçen arsanıza (dolayısıyla evinize) ulaşmak için taaa 5 km öteden dolaşmak zorunda kalabilirsiniz.

Ha kanal denen şeyi "deniz manzarası" falan zanneden üç beş cahile ev satabilirsiniz, ama bu işin üç kuruşluk faydası zararını karşılamaya yetmez.

---

Ulaşım içinden çıkılmaz hale geldikçe, metro civarı daha da değerleniyor.
Metrodan tutun , otoyol, boğaz gibi yerler bir nevi çıpa işlevi görür. Eğer gayrimenkulünüzü böyle bir yere bağlayabiliyorsanız. Değeri diğer çevre bölgelere göre mutlaka artacaktır. Otoyoldada dediğiniz üzere önemli olan otoyol çıkışına olan uzaklıktır. Yoksa otoyol size egsoz ve gürültü dışında birşey sunmaz.
İzmirde izban güzergahı sayesinde yaratılan rant inanılmaz düzeydedir.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

USD düşecektir, diye yazarken Türkiye'de ekonomi iyiye gidiyor yada iyiye gidecek algısı oluşmasın, lütfen. Sn.Discretus ve Sn.Djoz yazılarınızada katıldığım yerler var.. Özellikle otoban hakkında haklısınız..

Lakin Türkiye'nin pasifleri hala iddia ediyorum "priceless" dir. Ama şunu düşünmeyin.. Bu "Priceless" pasifleri satipta ekonomide düzlüğe çıkmaya çalışanları onaylıyorum, anlamına gelmez..

Sonuçta bir iktidar var, beğensekte, beğenmesekte.. Karar mekanizmalarında olan da onlar. Ekonomiyi kurtarmak için KATAR lılar ile böyle bir plan yapmış olabilirler, bilmiyorum.. Tekrar ediyorum onların bu tip bir çözüm argümanlarını desteklediğimi söylemiyorum, ama yapabilirler ki yapıyorlarda zaten...

Mesela, ABD kıyılarına gidin.. Yada Avustralya kıyılarına.. Binlerce km deniz ve sahil.. Her tür zehirli haşaret, deniz canlısı filan var. Avustralya daki arkadaşlarım Antalya'ya tatile geliyorlar. Orada deniz yokmu diyorum. Girilmiyor diyorlar..

İngiltere de Bournmouth da bir sahilde oturuyordum. Pool diye bir sahil kasabası. Deniz bir anda nehir gibi gerisin geri akmaya başladı. Sahilde olanlar bir anda boşaldı...

Resmen korkmuştum...

Neler oluyor, allah allah deniz nehir gibi akar mı? dediğimi hatırlıyorum.. Meğer o gece dolunay varmış ve deniz geri çekiliyormuş.. 100 m filan geri çekildi. Taban balçık, çamur, bataklık gibi birşeye büründü...

Gel giti biliyordum ama hayatımda uygulamasının bu denli şiddetli gözle görülür birşey olduğunu bilmiyordum...

Sn.Discretus Prıceless derken kafadan atmıyordum...

1998 yılında Antalya Havalimanına Kontrolör olarak tayin edildim.. O zaman günlük trafik maksimum 250 adetti...
Aradan 21 yıl geçti ve şu an günlük Antalya Havalimanı 1 pistten 3 piste ve 2 terminale çıktı. 3.cü de bu sene yapılacakmış. Bu sene günlük 1,200 uçak indi ve kalktı.. Önümüzdeki yıl %18 artış bekleniyor. 3. Terminal ile inanılmaz bir potansiyele sahip olacağız...

Mesela aklıma geldi...

Bu rakamaları Sofya Havalimanı ile karşılaştırınız, 1998 de ne imiş 2019 da Sofya Havalimanı ne olmuş.. Yada Bükreş...

Demem o ki; bu pasifleri gerek tarihi gerekse truizm yada benzer; hükümet kullanır kullanmaz.. Doğru yanlış, tartışılır...

Ama bilançonun aktifleri yerine PASİF leri Türkiye'de inanılmaz...

ATATÜRK'Ü ANLAMAK

Mustafa Kemal, bir dehaya sahip lider idi. Türklerin ilk Geometri kitabını yazarken hiç kendini övmemişti. Mustafa Kemal, son derece avangard olup, Fransız sevgilisine Fransızca aşk mektupları yazacak kadar entellektüel birikime sahip iken, kimseyi hor görmeyip makam arabası ile Anadolu bozkırlarından geçerken tarlasını süren yaşlı bir Anadolu çiftçisi ile bağdaş kurup öğle yemeğini tarlasında onun getirdikleri ile yiyebilen bir liderdi.

Muharebede, Afyon'da, kar kışta, siperdeki askerin eratın morali bozulmasın diye kürkü ile gece ayazda kar üstünde sabaha kadar uyumuş bir liderdi. Cumhurbaşkanlığı resepsiyonlarında frak ile Vals yaparken, orkestrayı bir anda durdurup "Çal Bir Horon" diyebilecek kadar Anadolu evladı idi. Birçok savaşta şehit askerlerine karagahta tek başına kaldığında hıçkırıklara boğularak kadar ağlayabilen ama aynı zamanda cephede çakmak çakmak gözleri ile askerlerine halkına cesaret aşılayabilen bir liderdi. Dincilerden nefret ederken; birçok demiryolu inşaatı açılışında imamlar ile dua edip tekbirler ve kurbanlar ile açılış yapabilecek kadar dindar idi. 23 Nisanı çoçuklara hediye edip dünyada hala bir ilki 1923 yılında göerebilecek kadar aydın ve ileri görüşlü bir liderdi.

Sevgili Atam;başka diğer şeylerden ziyade birde; hala Ankara'da senin kurduğun çiftlikteki AOÇ sütü ve dondurmasının tadını hala unutamıyanlardan biriyim.

RUHUN ŞAAD OLSUN!

2020 Türkiye Beklentisi...

Çok umutlu ve ümitli değilim.. USD düştü ama milletin alım gücü de düştü... USD'ı durdurduk ama %25 günlük faiz ile.. %25 günlük faiz ekonomiyi ezer.. Milleti fakirleştirir.. Vergileri cezaları artırır.. Öyle de oldu...

Peki 1,5 yıl önce USD ı 3,72 TL den 7,21 TL ye çıkaran güç ne idi.. Şimdi ne oldu? USD 5,68 TL yi gördü...

TCMB, 3 ay içinde 10,000 baz puan da faiz indirdi...

Petrol mü bulduk ? Doğalgaz mı?

Selkaya ne oldu USD düşecek düşecek derken şimdi böyle yazılar yazmaya başladı ki?

Düşmedi mi? Düştü.. Ama nasıl düştü?

USD'ı alan aldı, satan sattı.. USD 3,80 den alan 7,21 den sattı da karını da aldı da; ondan düştü...

Peki bir emtia sonsuza kadar düşer mi?

Karını cebine koyan yabancı indirlen 10,000 baz puanlık faizi görmedi.. USD inmeye 5,68 e gerilemeye devam etti..

Şİmdi yabancılar 2020 TR de %3 büyüme hedefliyorlar...

Yavaş, yavaş....

10,000 baz indirdin, bu toplantıda (aralık) 3 kıtada nam salmış imparatorluğun torunlarıyız diyerek te bir 200 baz daha inerse ALARM TAMTAM ları çalar....

Bu ülke %10 faiz ve altını kaldırmıyor.. PATLIYOR.. Vezüv Yanardağı gibi...

İç tüketim ile mi %3 büyüyeceğiz? Milletin alım gücü, emek, gayret, işgücü CÜCÜK olmuş.. Kim ne satın alabilir ki?

Geçen gün Teknosa da idim... İçeride 5-6 tane eleman var, yemin ederim 1 tane müşteri dahi yoktu. Bu 6 elemanın aylık maliyeti nerdeyse 20,000 TL idi.. En az 15,000 TL de kira öderse, nasıl dönerdi o dükkan...

Kafam da deli sorular.. AMa USD 5,68 TL de...

Kim ne derse desin.. Lamı cimi yok.. Kendi hesabınızı kendiniz yapınız artık.. Üretim yok, imalat yok, proje yok, inovasyon yok..

Ben 2020 de küçülme kararı alıyorum. 2015 de bir gayrimenkulümü satmış idim.. Şimdi bir diğerini de satıyorum....

İncik boncuk konaklarına gaz, elektirik gırla, Cayenne, Q7, BMW X5 ler gırla... Millet sel olmuş yollarda akıyor, benzin ise AKDENİZ i depolarına bağlasan AKDENİZ kuruyacak o derece..

Ama USD 5,68 TL de..

Faiz tam gaz indiririz , çakarız, kelebek gibi uçar, arı gibi sokarız.. Biz OSMANLI yız, heyttt ulennn.. Diyorsanız...

Siz bilirsiniz.. Ben bir şeye aşık olmam.. Rasyonalite ve ucuz olanın peşine düşerim...

Bu kafa ile bu memlekette maalesef USD artık UCUZ...

Ülkemiz de "HAYALLER PARİS AMA GERÇEKLER BAĞCILAR".... Gemisini kurtaran kaptan ise; kaptan olma zamanı gelmiştir...

Altta kalanın canı çıksın....

İyi pazarlar...

Sayın SELKA , değerli yorumlarınızı hisse.net ve YouTube ' dan da takip ediyorum . O güzel yorumlarınız için teşekkür ederim.

Sayın SELKA , şimdi soracağım soruyu daha önce de YouTube ' da sordum ancak cevap alamadım .

Bildiğiniz üzere ben de dahil birçok kişi bankaya para yatırmaktan çekinir hale geldi. Ben elindeki sermayemin yarısını fiziki altın olarak yastık altında tutuyorum. Başta Türkiye olmak üzere dünya genelinde büyük bir ekonomik çöküş bekleniyor haberlerini okuyorum , izliyorum .

Kısacası yastık altında altın , döviz tutmak özellikle güvenlik açısından gerçekten risk. Yastık altında fiziki olarak tutulan altın ve dövizleri tekrar bankaya yatırmalı mıyız ? Bunun için bu kadar endişesi etmeye gerek var mı ?

Teşekkür ederim . Allah'a emanet olunuz . Saygılar .

Alıntı:

---

Originally Posted by abc1980

Sayın SELKA , değerli yorumlarınızı hisse.net ve YouTube ' dan da takip ediyorum . O güzel yorumlarınız için teşekkür ederim.

Sayın SELKA , şimdi soracağım soruyu daha önce de YouTube ' da sordum ancak cevap alamadım .

Bildiğiniz üzere ben de dahil birçok kişi bankaya para yatırmaktan çekinir hale geldi. Ben elindeki sermayemin yarısını fiziki altın olarak yastık altında tutuyorum. Başta Türkiye olmak üzere dünya genelinde büyük bir ekonomik çöküş bekleniyor haberlerini okuyorum , izliyorum .

Kısacası yastık altında altın , döviz tutmak özellikle güvenlik açısından gerçekten risk. Yastık altında fiziki olarak tutulan altın ve dövizleri tekrar bankaya yatırmalı mıyız ? Bunun için bu kadar endişesi etmeye gerek var mı ?

Teşekkür ederim . Allah'a emanet olunuz . Saygılar .

---

Sn.ABC;
Öncelikle mesajınızı görmedim. Yahut okudum ama cevap yazarken muhtemelen bir iş çıkmış ve unutmuş olabilirim... Evde 2 çocuk ve çalışan bir eş ve taşınma arefesinde olunca mazur görünüz...

Öncelik ile ülke batmaz merak etmeyiniz...

Avrupa'ya komşu 82 milyonluk bir devi batırıp, başlarına bela etmek istemezler..

Lakin, süründürürler.. Ve bu süründürmenin dereceleri olur. Fakirleşme, çok fakirleşme, sürünme, ölüm döşeği gibi...

Ama öldürmezler....

Her şeyden önce Türkiye bir devlettir. Devlet normlarında ise borcunu ödeme vardır. Aksi olmaz.. Er yada geç, ödenir..

Aksi durumda devlet olmaz..

Yastık altı birikimlerinizi sistem dışına koymanın anlamı yoktur, aylık gelirinden mahrum olursunuz.. TL, USD ise faizde, altın ise bankada güvende..

Diyelim ki; ciddi bir kriz oldu ve devlet finans kontrolü getirdi..

Sizin mevduatınız her ne ise o şekilde kalır, kimse gelip el koyamaz. Hukuk var. Ödemeyebilir, ama er yada geç ödeyecektir. USD ise USD altın ise altın...

Ancak size opsiyon verebilir, diyelim ki devalüasyon oldu. Karşılığında hemen şu kadar TL alabilirsiniz diyebilir, kabul etmez iseniz ödeme yapılmaz. Ama hesabımız USD yada euro olarak kalır. Günlük 50 USD ise 50 USD öder...

Bu en kötü senaryodur...

Kanımca evde bu tip birikimleri tutmak çok daha risklidir.. Hırsızlık had safhada, eve giren bir hırsız herşeyinizi alabilir..

Dediğim gibi Devlet bir TİTAN yada ponzi değildir.. Eninde sonunda borcunu verir, er yada geç...

Sayın SELKA , değerli yorumlarınız için teşekkür ederim . Özellikle dikkatimi çekti . Tahminleriniz gerçekten tutuyor. Yorumlarınızı büyük bir keyifle okurum. Allah'a emanet olunuz . Saygılar .

Alıntı:

---

Originally Posted by abc1980

Sayın SELKA , değerli yorumlarınız için teşekkür ederim . Özellikle dikkatimi çekti . Tahminleriniz gerçekten tutuyor. Yorumlarınızı büyük bir keyifle okurum. Allah'a emanet olunuz . Saygılar .

---

Beni okuma ve izleme sabrınız için asıl ben teşekkür ederim....

1 TL dahi kazanabilme şansını vermiş isem ne mutlu bana...

Yabancıdan alınıp, ky cıya verilen 1 TL bile çok mühimdir....

https://www.youtube.com/watch?v=xWfOYzYOVAk

[QUOTE=selka;3918795]Sn.ABC;
Öncelikle mesajınızı görmedim. Yahut okudum ama cevap yazarken muhtemelen bir iş çıkmış ve unutmuş olabilirim... Evde 2 çocuk ve çalışan bir eş ve taşınma arefesinde olunca mazur görünüz...

Öncelik ile ülke batmaz merak etmeyiniz...

Avrupa'ya komşu 82 milyonluk bir devi batırıp, başlarına bela etmek istemezler..

Lakin, süründürürler.. Ve bu süründürmenin dereceleri olur. Fakirleşme, çok fakirleşme, sürünme, ölüm döşeği gibi...

Ama öldürmezler....

Her şeyden önce Türkiye bir devlettir. Devlet normlarında ise borcunu ödeme vardır. Aksi olmaz.. Er yada geç, ödenir..

Aksi durumda devlet olmaz..

Yastık altı birikimlerinizi sistem dışına koymanın anlamı yoktur, aylık gelirinden mahrum olursunuz.. TL, USD ise faizde, altın ise bankada güvende..

Diyelim ki; ciddi bir kriz oldu ve devlet finans kontrolü getirdi..

Sizin mevduatınız her ne ise o şekilde kalır, kimse gelip el koyamaz. Hukuk var. Ödemeyebilir, ama er yada geç ödeyecektir. USD ise USD altın ise altın...

Ancak size opsiyon verebilir, diyelim ki devalüasyon oldu. Karşılığında hemen şu kadar TL alabilirsiniz diyebilir, kabul etmez iseniz ödeme yapılmaz. Ama hesabımız USD yada euro olarak kalır. Günlük 50 USD ise 50 USD öder...

Bu en kötü senaryodur...

Kanımca evde bu tip birikimleri tutmak çok daha risklidir.. Hırsızlık had safhada, eve giren bir hırsız herşeyinizi alabilir..

Dediğim gibi Devlet bir TİTAN yada ponzi değildir.. Eninde sonunda borcunu verir, er yada geç...[/QUOTE]

Devlet satın alma gücünün yarısını kırpıp verirse ne anladım ben o işten.

[QUOTE=thron;3923559]

Alıntı:

---

Originally Posted by selka

Sn.ABC;
Öncelikle mesajınızı görmedim. Yahut okudum ama cevap yazarken muhtemelen bir iş çıkmış ve unutmuş olabilirim... Evde 2 çocuk ve çalışan bir eş ve taşınma arefesinde olunca mazur görünüz...

Öncelik ile ülke batmaz merak etmeyiniz...

Avrupa'ya komşu 82 milyonluk bir devi batırıp, başlarına bela etmek istemezler..

Lakin, süründürürler.. Ve bu süründürmenin dereceleri olur. Fakirleşme, çok fakirleşme, sürünme, ölüm döşeği gibi...

Ama öldürmezler....

Her şeyden önce Türkiye bir devlettir. Devlet normlarında ise borcunu ödeme vardır. Aksi olmaz.. Er yada geç, ödenir..

Aksi durumda devlet olmaz..

Yastık altı birikimlerinizi sistem dışına koymanın anlamı yoktur, aylık gelirinden mahrum olursunuz.. TL, USD ise faizde, altın ise bankada güvende..

Diyelim ki; ciddi bir kriz oldu ve devlet finans kontrolü getirdi..

Sizin mevduatınız her ne ise o şekilde kalır, kimse gelip el koyamaz. Hukuk var. Ödemeyebilir, ama er yada geç ödeyecektir. USD ise USD altın ise altın...

Ancak size opsiyon verebilir, diyelim ki devalüasyon oldu. Karşılığında hemen şu kadar TL alabilirsiniz diyebilir, kabul etmez iseniz ödeme yapılmaz. Ama hesabımız USD yada euro olarak kalır. Günlük 50 USD ise 50 USD öder...

Bu en kötü senaryodur...

Kanımca evde bu tip birikimleri tutmak çok daha risklidir.. Hırsızlık had safhada, eve giren bir hırsız herşeyinizi alabilir..

Dediğim gibi Devlet bir TİTAN yada ponzi değildir.. Eninde sonunda borcunu verir, er yada geç...[/QUOTE]

Devlet satın alma gücünün yarısını kırpıp verirse ne anladım ben o işten.

---

Hukuk var? var mı? senin yazdıklarının hepsi geçersiz her şey olabilir. örnek lübnan,o da bir devlet geçen gün tüm döviz mevduatına el koydu,arjantin aynı şekilde. arjantinin ilk vakası değil. 2001 yılında aynı şekilde DTH'ları 4'te biri fiyatına zorla bozmuştu. demekki senin ölçülerine göre onlar devlet değil.şu an en güvenli yatırım hukukun olduğu bir ülkede banka hesabı açmaktır.bunun en klasiği isviçredir.

[QUOTE=altivec;3931589]

Alıntı:

---

Originally Posted by thron

Hukuk var? var mı? senin yazdıklarının hepsi geçersiz her şey olabilir. örnek lübnan,o da bir devlet geçen gün tüm döviz mevduatına el koydu,arjantin aynı şekilde. arjantinin ilk vakası değil. 2001 yılında aynı şekilde DTH'ları 4'te biri fiyatına zorla bozmuştu. demekki senin ölçülerine göre onlar devlet değil.şu an en güvenli yatırım hukukun olduğu bir ülkede banka hesabı açmaktır.bunun en klasiği isviçredir.

---

Devletle yönetilen hiç bir yere güvenmeyeceksin demektir bu da..:)
Her zaman havucun yanında sopa da vardır..
İşler biraz ileri gittimi sopa bütün haşmeti ile ortaya çıkmaktadır..
Yoksa genelde havuçla işler yürütülür..
Enflasyon vergiler kurlar faizler üzerinden zaten düzenli soyulursun..Havuç budur..:)

İlginç Bir Yaklaşım...

https://www.youtube.com/watch?v=kFq_mJaG03Y

2020 Türkiye Makro Ekonomik Görünüm

USD, Borsa, global piyasalar 2020'de nasıl olacak? En büyük kafa karıştıran soru USD ne olur?

Borsa 2 yıl önce 122,750 puandan dönerken, USD 3,72 TL ile dipte idi.. 2 yıllık vade ile endeks rahatlıkla 10,000 puan ekleyebiliriz.. Kısaca piyasalarda USD da burası diptir diyebilmek için 132,750 endeksi görmemiz gerekir...

Aksi durumda USD 'da burası diptir kimse bilemez..

Oysa endeksimiz 107,000 de USD 5,73 TL de...

2008 global krizinde 800 milyar USD FED in bilançosu vardı.. 2012 yılına kadar inanılmaz bir yabancı sermaye çekmiştik.. ENdeksimiz 2012 Mayıs ta 93,000 ile zirvede USD 1,75 TL idi....

ABD 2008-2013 yılları arasında 0,8 trilyon USD olan bilançosunu 4 trilyon USD a yükseltti... Ciddi enflasyondan korkan ABD faiz artışına gitti...

FED haklı idi, 0,8 olan USD bilançosu 4 'e kadar yükselmişti.. Tam 5 kat eder di... Yani dünya üzerindeki kağıt USD banknot tam 5 kat fazlalaşmış idi....

Şu an dünyada ABD USD ı, yeryüzünde hiç olmadığı kadar bol... Şu an FED bilançoda zirvede.. Lakin, Trump korkusundan faizleri indirmeye başladı. Her 0,25 puan indirim piyasalara kabaca 400 milyar USD ı pompaladı....

Kısaca,

Türkiye 2010 lu yıllarda bu USD selinden nasiplendi...

Ama şimdi 2016 yılından 2020 yılına kadar bu USD bolluğundan faydalanamadı.. Şimdi Türkiye 2020 'de akıllı işler yaparsa, bu USD bolluğundan Türkiye'de faydalanabilir........

Kısaca şu an Türkiye piyasalarına yabancı ilgisi maalesef yok. Lakin , AB de ve japonya'da ve diğer gelişmiş ülkelerde olan negatif faiz ve ABD de ki inen faiz ortamından kaçan yabancı para yön bekliyor...

Eğer Türkiye'de piyasalar bir hikaye yazabilirse ki; bu kredi derecelendirme şirketlerinin not artırımı gibi bir şey de olabilir; yabancının hemen ilgisini çekebilir...

Negatif faiz fonları altındaki bu devasa milyarca USD ı bir anda üzerine çekebilir....

İşte 2020'de böyle bir durumda Türkiye'de borsa endeksi kolaylıkla 135,000 puana gidebilir...

USD ne olur derseniz, böyle bir durumda 2020'de dip olarak 5,31 TL, en tepe olarak 6,15 TL yi görebilir...

Ben her zaman dedim, dediklerimin de arkadasındayım...

Bir emtiaya aşık olmayınız...
Piyasalarda fırsatlar asla bitmez...
Biri yükselir iken, diğeri ucuzlar...
Ucuz ne ise, onu al ve bekle...
Dibin dibi, zirvenin de zirvesi olur....
Kademe candır...

Bol Kazançlar...

https://imgyukle.com/i/usd1.RhpmEU

Grafikte oldukça sıkışmış bir USD/TRY paritesi var.. Sanırım bu hafta sonuna doğru ak koyun, kara koyun belli olacaktır...

Ama BIST 106,600 üzerinde kaldıkça BIST Boğa, USD/TRY AYI derim..

Bu durumda simetrik üçgen formasyonu ŞELALE formasyonu ile 5,64 TL lere doğru süzülürken BIST 110,000 leri aşabilir....

Bol Kazançlar...

Grafik yüklemeyi bir başarabilsem neler yazacağımda, beceremedim...

https://i.imgyukle.com/2019/12/02/RhDcjQ.png

Bu grafikte USD/TRY için 5,71 den sonra kritik desteğin 5,64 TL olduğunu gösterir....

Yabancı ilgisi devam ederse ilk durak 5,64 TL olur ama altına devam ederse USD için artık farklı bir fiyatlama bandına girer ki, 5,64 TL zirve kabul edilir...