Keşke bu kadar basit olsaydı Sn Denizdenizli61,Alıntı:
Originally Posted by Denizdenizli61
Mevzular eski, düşmanlıklar genetik, babadan oğula miras ve nereden nereye...kılıktan kılığa..
Gazetecilerin cezaevinde olması sadece Türkiye'nin değil dünyanın sorunu. Voltaire'in Fikirlerinize katılmıyorum ama fikirlerinizi ifade edebilmeniz için canımı bile veririm' diye bir sözü var. Adana'da çok başarılı bir miting yaptık, karalamaya çalışıyorlar. Ergenekon'da, Balyoz'da ortaya koyduğumuz tavrı herkes biliyor. Bugün ismini söylediklerim o gün beni eleştiriyordu. Bugün bizi FETÖ ile bir araya getirmeye çalışanlara güler geçerim. Ben bilmiyor muyum, o gazeteciler geçmişte ne yaptı? Ben 'Balyoz kumpastır' derken, onların beni eleştirdiklerini bilmiyor muyum? Bu insanlar AKP'nin değirmenine su taşıyorlardı, AKP ile işbirliği yapıyorlardı. Ben o zaman da hukuku ve demokrasiyi savunuyordum. Biz hiçbir gazetecinin yazdıklarından dolayı tutuklanmasını kabul etmeyiz. Taksim'de onur konuğu kimlerdi?
https://tr.sputniknews.com/20161208/...026203272.html
Yoksa, sosyalist parti kurucusu babanın oğlunun, sabah akşam cezaevinde beddua seansları düzenleyen Risale-i Nur okuyan ABD destekli FETÖ cülerle düşüp kalkmasını, FETÖ elebaşının yeğenine 'Kağıttan Flüt' ü yazmasını, çıkar çıkmaz buna geçmiş olsun mesajlarını,
Ya da Sivas' ta Alevi olduğu için yakılarak öldürülmek istenen bir babanın, matematik profesörü olan oğlunun, özellikle Alevilere eziyet etmekten zevk alan, aynı şekilde Atatürkçüymüş gibi görünürken cezaevine girer girmez sabah akşam Risale-i Nur okumaya beddua seanslarına başlayan Kürtçü FETÖ cülerle, sabah akşam youtube'da program yapmasını anlamak gerçekten zor.
CHP içinde ABD ci ve Kürtçü FETÖ cü liberal demokrat bir klikle beraber, Kürtçü SHP ci bir klik kaset (FETÖ) operasyonuyla idareyi ele geçirdi, ortanın solu CHP yi çekiştirip istediği yere götürüp duruyor.
Yani o zamanlar CHP yi sosyalizmle vuranların oğulları, şimdi de ABD ci liberal beddua seansları düzenleyen tarikatçilerle içeriden vuruyor.
Sosyalizm, sosyal demokrasi, ya da ABD nin uyguladığı vahşi kapitalizm ile Almanya' nın uyguladığı halkçı kapitalizm, Çin' in uyguladığı devlet kapitalizmi farklı, sosyalizm eşittir komunizm değil, komunizm eşittir Stalinizm yani parti diktatörlüğü değil, önemli olan her zaman 'nasıl' uygulandığı olmuştur. Hukuk, adalet, bireysel özgürlüklerin maksimize edilmesi, sağlıkta, eğitimde, güvenlikte, temel gıda maddelerinde devletçilik ilkesi fırsat eşitliği her zaman bu idare şeklinin temel taşıdır, halkçılığı çıkarırsanız geriye ne kalır, ABD nin vahşi kapitalizmi, paran yoksa öl.
Kimsenin sabah akşam, ele geçirdiği TV kanallarından tetikçilik yapmak gibi bir özgürlüğü olamaz, terörü öven, kollayan, destekleyen, teröristten daha kötüdür, çünkü legalize etmeye çalışır, cesaret verir.
Gazetecilik fikir özgürlüğü başka şey, orduya kumpas kurmak, sabah akşam her biri bir kanalda, tetikçilik yapmak başka şey. Tasfiye ettiklerinin yerlerine FETÖ cüleri doldurdular, 15 Temmuz'da az kalsın Atatürk Cumhuriyetini komple defnedecektik, bizi bu sabah akşam beddua seansları düzenleyen, Risale-i Nur okuyan ABD ci Kürtçüler yönetecekti.
Altan bir, Nagehan iki, Aynur üç.....AKP nin yaptıkları ile bunlar açıklanmaz, Atatürk' ün Partisinde idare azınlığın elinde tabana göre azınlık, tabanı temsil etmiyor dedik, tabanın uğruna sineye çektik, ama böyle de göstere göstere gözümüze soka soka pes yani...bi tarafta hırsız bi tarafta arsız boş atarım ne yapayım siyasetin matematiği ise benim de bir oyum var o matematikte.
Tarihi hatırlamak;
https://www.youtube.com/watch?v=q5H8JBpY9ig
(Rahmetli Ecevit de FETÖ cüleri idare etti son dönemlerinde de, son dönemler artık kontrol onda değildi, biz onu eski haliyle sevdik rayından çıkan CHP ye bayrak açmasıyla, Kıbrıs'ta NATO ya posta koymasıyla, milli duruşuyla, mütevazi kişiliğiyle kısaca, ama CHP içinde öyle bir dikta var ki CB seçimlerinde kendi adayları olan İnce' yi arkadan vurdu dışladı, yeni bir Ecevit doğmasına asla müsaade etmediler. Demokrasiyi dilinden düşürmeyenlerin parti içi demokrasiye zinhar tahammülleri yok. Ergenekon mağduru Mehmet Ali Çelebi ne olduklarını fark ettiği anda arkasına bakmadan kaçtı.)
Biz Atatürkçüyüz, ABD den beslenen tetikçilere geçmiş olsun denmesini, devletin şerefli askerlerinin eşlerine dil uzatanların sarı-kırmızı-yeşil-Kürdistan diye tweet atanların uçakta yanlarında mitinge taşınmasını, sabah akşam Risale-i Nur okuyan Cumhuriyet düşmanı darbecilere af imasında bulunulmasını, ülkeyi bölmek isteyen PKK konserlerine katılarak burada kadınları Türkiye' ye karşı savaşa çağıranlara İstanbul'da konser verdirilmesini yerine bir tane PKK ile arasına mesafe koymuş Kürt sanatçı bulunulamamasını (?), ifade özgürlüğü diye hoş göremiyoruz.
Yarın bu ülke Suriye gibi olduktan sonra, milyonlarca insan öldükten, milyonlarcası yerinden yurdundan edildikten sonra, neyin önemi kalır ki? Temel hak yaşama hakkı, insan öldüren örgütün ifade özgürlüğü olur mu, temel mücadele aracı insan öldürmek olan bir örgütü meşru görmek sempatik bulmak diye bir özgürlük olur mu? 35 senedir kıran kırana mücadele ettiğimiz için PKK yla 40 bin şehit verdiğimiz için bu ülke hala Suriye gibi olmadı.
Ekonomi bitti çift okeye dönüyor, savaş kapıda, bi tarafta NATO bi tarafta Rusya, nereye nasıl çökerizin derdinde, ABD Kıbrısı kurtarma provaları yapıyor, Yunanistan' da tonla savaş helikopteri, sağcısı solcusu BOP değirmenine su taşıma yarışında, ülkede iç savaş tehlikesi var, ne idüğü belirsiz tonla adam sokakta.
Bilemiyorum belki de bizim devrimiz geçti, PKK yla savaşmaktan, din tüccarlarıyla kapışmaktan, FETÖ' yle didişmekten belki de muhafazalar biri olup çıktık. PKK konserine çıkan, kadınları Türkiye ile savaşmaya çağıran birini, müzik alt yapısı sağlam olduğu gerekçesiyle, müziğin evrenselliğine sığınarak, sosyal demokrasi ve ifade özgürlüğü bağlamında hoş görmek (?) E o zaman şeriat isterüz diye böğürenleri de hoş görecez öyle mi, düşünelim bakalım.
