-
23 Ocak 2000’de duzenlenen 57.Golden Globe Odul toreninde Hilary Swank, Erkekler Aglamaz (Boys Don't Cry) filmi ile Drama Dalinda En Iyi Aktris; Denzel Washington, 16.Raund (The Hurricane) film ile Drama Dalinda En Iyi Aktor Odulunu kazandi.
https://peopledotcom.files.wordpress...nk-8.jpg?w=300
http://ww3.hdnux.com/photos/11/16/56.../9/920x920.jpg
-
Fransiz sosyolog, antropolog ve felsefeci Pierre (Felix) Bourdieu’nun olum yildonumu (23 Ocak 2002)
“Felsefecilerimizden (ve de yazarlarimizdan) bazilari icin, olmak, televizyonda algilanmis olmaktir, yani, sonucta, gazeteciler tarafindan algilanmis olmak, hep soylene geldigi gibi, gazeteciler tarafindan iyi bulunmus olmaktir (bu da, dupeduz odunleri, gizli odunlesmeleri icerir) - ve surasi da dogrudur ki, varliklarini surdurebilme konusunda yapitlarina hicbir sekilde guvenemediklerinden, ekranda olabildigince siklikla belirmekten, dolayisiyla da, Gilles Deleuze'un saptadigi gibi, baslica islevi televizyona cagrilmalarini saglamak olan, olabildigince kisa yapitlari, duzenli araliklarla yazmaktan baskaca umarlari yoktur. Televizyon ekrani bugun iste bu sekilde bir tur Narsis aynasi, Narsiscil bir teshir mekani haline gelmistir.”
https://images-na.ssl-images-amazon....SR228,320_.jpg
“Pour certains de nos philosophes (et de nos écrivains), être, c’est être perçu à la télévision, c’est-à-dire, en définitive, être perçu par les journalistes, être, comme on dit, ''bien vu'' des journalistes (ce qui implique bien des compromis et des compromissions) - et il est vrai que ne pouvant guère compter sur leur œuvre pour exister dans la continuité, ils n’ont pas d’autre recours que d’apparaître aussi fréquemment que possible à l’écran, donc d’écrire à intervalles réguliers, et aussi brefs que possible, des ouvrages qui, comme l’observait Gilles Deleuze, ont pour fonction principale de leur assurer des invitations à la télévision. C’est ainsi que l’écran de télévision est devenu aujourd’hui une sorte de miroir de Narcisse, un lieu d’exhibition narcissique.”
https://cultiveleweb.files.wordpress...15/03/tele.jpg
“Erkeklerin, alcaltici islerle birlikte bayagi ve duskun islemleri de (ornegin bizim toplumlarimizda, fiyat sorma, fisi kontrol etme, indirim isteme gibi) daha kisa bir ifadeyle, kendi serefleriyle uygun dusmeyecegini dusundukleri davranislari, kadinlara terk etmelerine yol acan yatkinliklarin aynilari kadinlari ‘darkafalilik’ ve ‘kucuk hesapcilik’la damgalamalarina, hatta kadinlar ustlenmek zorunda kaldiklari bu islerde basarisiz olurlarsa onlari suclamalarina da yol acar, tabii isler yolunda giderse kadinlarin hakki teslim edilmez.” Eril Tahakkum
http://img.over-blog-kiwi.com/1/25/8...-masculine.jpg
“Elle est à l’œuvre, quotidiennement, dans nombre d’échanges entre les sexes : les mêmes dispositions qui inclinent les hommes à abandonner aux femmes les tâches inférieures et les démarches ingrates et mesquines (telles que, dans nos univers, demander les prix, vérifier les factures, solliciter un rabais), bref, à se débarrasser de toutes les conduites peu compatibles avec l’idée qu’ils se font de leur dignité, les portent aussi à leur reprocher leur 'étroitesse d’esprit' ou leur « mesquinerie terre à terre », voire à les blâmer si elles échouent dans les entreprises dont ils leur ont laissé la charge, sans pour autant consentir à porter à leur crédit la réussite éventuelle.”
-
Amerikali filozof Robert Nozick'in olum yildonumu (23 Ocak 2002)
"Eger diger kisi bir suc islemisse, tabiat halinde yasayan herkesin bu kisiyi cezalandirmaya hakki yok mudur? Bana oyle geliyor ki, burada haklara yonelik farkli degerlendirmelerin nasil butunlestirilebilecegi konusunda terminolojik bir mesele ile karsi karsiyayiz. Bir kisinin, belli gercekleri bilmedigi takdirde bazi seyleri yapmaya hakki olmadigini mi soyleyecegiz, yoksa hakki oldugunu fakat belli gercekleri bilmeden yaptigi takdirde hata yapmis olacagini mi soyleyecegiz?" Anarsi, Devlet ve Utopya
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"If the other has committed a crime, doesn't everyone in a state of nature have a right to punish him? And therefore doesn't someone who doesn't know that this other person has committed the crime? Here, it seems to me, we face a terminological issue about how to merge epistemic considerations with rights. Shall we say that someone doesn't have a right to do certain things unless he knows certain facts, or shall we say that he does have a right but hedoes wrong in exercising it unless he knows certain facts?"
-
-
Amerikali yazar Louisa May Alcott’in ayni isimli romanindan Christopher Columbus'un uyarladigi Kucuk Kadinlar (Little Women) muzikali 23 Ocak 2005'te Broadway'de perdelerini acti.
https://pbs.twimg.com/media/DxmdnBSWsAADEyh.jpg
-
Italyan gothic metal grubu Lacuna Coil, 6.studyo albumu Dark Adrenaline'i 23 0cak 2012'de Century Media Records etiketiyle piyasaya surdu.
https://pbs.twimg.com/media/DxlaPhrWkAAP63k.jpg
-
Alman heavy metal grubu U.D.O., 15.studyo albumu Decadent'i 23 Ocak 2015'te AFM etiketiyle piyasaya surdu.
https://pbs.twimg.com/media/DxlanC2XcAUnGXh.jpg
-
Silili sair ve matematikci Nicanor Parra Sandoval'in olum yildonumu (23 Ocak 2018)
https://1.bp.blogspot.com/-YeDeZGbE6...imaginario.jpg
Dussel adam
dussel bir evde yasar
dussel agaclarla cevrili
dussel bir nehrin kiyisinda.
Dussel olan duvarlarinda
dussel eski tablolar asilidir
dussel ucurumlar vardir tabloda
dussel mekan ve zamanlarda
dussel dunyalarda yasanan
dussel olaylari anlatirlar.
Dussel aksamlarinda yine
dussel merdivenleri cikar
dussel bir balkondan asagi
dussel bir vadide uzanan
dussel tepelerin siralandigi
dussel bir manzaraya bakar.
Dussel golgeler yaklasir
dussel bir yoldan dogru
dussel sarkilar soylerler
dussel gun batimlarinda.
Dussel ayli gecelerde yine
dussel bir kadini dusler
dussel bir ask sunar kadin ona
iste o an yeniden duyar ayni aciyi
dusledigi dussel zevkin aynisini
ve yeniden carpmaya baslar
dussel adamin kalbi.