alenichev, yorumların son derece yerinde ve mantıklı, eline sağlık, forumdaki aklı başında ve güncel gelişmelerden haberdar olan nadir katılımcılardan birisisin
Printable View
TR bankacılık sektörünün sermaye yeterlilik rasyosu gayet iyi ve ortalama %15 civarında. AB ve ABD bankalarına oranla oldukça yüksek bir rasyo bu. Şu anda bedelliye ihtiyaç filan yok ancak ortalama %3 olan batık krediler rasyosu %6 gibi çok daha yukarılara gelirse bedelli kaçınılmaz olur.
Gayet yerinde bir yorum ancak bir ön şart koşmak lazım ve o ön şart da şu: Eğer banka batmıyorsa. Bankada batma riski mevcuttur ama son derece ufak bir risktir bu ve böyle bir risk her şirkette mevcuttur, yerli veya yabancı her şirket batma riski taşır (zaten CDS'ler bu yüzen var). HALKB şu anda batık seviyesinden işlem görmektedir. Klasik değerlemeye göre, bir banka hissesi defter değerinin %50'sinden daha düşük bir seviyeden işlem görüyorsa batık seviyeden işlem görüyor demektir. Bakıyoruz HALKB defter değerinin %30'undan işlem görüyor yani aşırı iskontolu. Peki bu iskontonun nedeni ne? Ya öngörülemeyen riskler aşırı şekilde fiyatlanmaktadır veya da banka batıktır. Ben şahsen bankanın batık olduğuna inanmıyorum. O zaman, risklerin aşırı fiyatlanması söz konusu olmalı.
Zaman problemi olmayan, ihtiyacı olmayan para ile bu hisseye yatırım yapmış olanlar için bir sorun yok. Er veya geç, hisse nasıl düşmüşse aynen o şekilde çıkacaktır. Bir de şunu unutmayalım: Bu hisse 10 ayı geçkin bir süredir devasa bir satış baskısı altında kalmış ve TL bazında %60'a yakın dolar bazında ise %70 düşmüş bir hissedir. Böyle bir satış baskısının artık doğal sürecini tamamlamış olması icap eder.
Sayın Hocam, KY'ların bayıldığı ve sürekli uyguladığı, sizin de destek verdiğiniz "hissede maliyet düşürme taktiği" ile ilgili son görüşlerinizi alabilir miyiz? Hala bu taktiğin tekerleğin icadından bu yana ortaya çıkan en muhteşem buluş olduğuna inanıyor musunuz?