İtalya da Eczacıbaşı yöneticilerini taşıyan helikopter kayboldu!
SM-A315F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Printable View
İtalya da Eczacıbaşı yöneticilerini taşıyan helikopter kayboldu!
SM-A315F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
2017 yılında da benzer bir haber vardı eczacıbaşı helikopter kazaları tesadüfün de böylesi...
Rusya’da faaliyet gösteren Rus-Türk İşadamları Birliği (RTİB), İstanbul’da helikopter kazasında hayatını kaybeden Eczacıbaşı Grubu’nun Vitra Rusya Genel Müdürü Sayın Salim Özen ve Rus işadamları için taziyede bulundu.
RTİB’ten yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Bugün aldığımız acı bir haber Rusya'da bulunan iş dünyasını derinden üzmüş ve sarsmıştır. İstanbul'da bir kaza sonucu düşen helikopterde bulunan RTİB Yönetim Kurulu Üyemiz,* Eczacıbaşı Grubunun Vitra Rusya Genel Müdürü Sayın Salim Özen Bey kardeşimizi kaybetmiş bulunuyoruz. Kendisi uzun yıllardır Vitra Rusya Genel Müdürü olarak görev yapmaktaydı. Bulunduğu görevdeki başarıları ile tanınmasının yanı sıra saygınlığı, nezaketi ve engin insani özellikleri ile de ayrı bir yere sahipti. Kendisini bu özellikleri ile tanımak için birlikte çalışmaya gerek olmadan en küçük bir insani ilişki bile yeterliydi. İyi niyet ve güleryüz O'nun temel özelliği olup kendisini tanıyanlar tarafından her zaman takdir edilmiştir.
Birinci kazadan sonra beklenirdi ki bu grupta helikopter uçuşları kapatılsın. Kaldı ki Italya ekspres tren ve hatlarıyla bilinen bir yer. Üstelik tren yolculuğu çevreci iken uçuşlar öyle değil.. Taziye ve üzüntülerden öteye söylenecekmiş şey yok ama birinci kazadan ders alınmamış olması malesef ikinci bir derstir.
Bugünde aşağıdan aldıklarını yukarıdan vererek kısa günün karını yapıyor.Bu insanlarda derin karakter sorunu var.SM-A315F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Bu cezacı kardeşler aslında çok iyi insanlar. Kime karşı iyiler, kendi kafalarında kurdukları bir dünya var. Orada bir kültür aristokrasisi var. Bu varsayımsal kültürel aristokratik çemberin içindekilere karşı iyiler. Hem de ödüllendirici ve cömertler. Bu çemberin dışında kalanlara karşı, acımasızca ellerinden gelen zararı duyarsızca verirler. Bir tür Nietzsche'yen bir kültürel aristokrasi gibi düşünün. Tabi sorarlar adama bir Türk komprador sermayedar kim, kültürel aristokrasi tahayyülü kim. Bu soru onlar için en rahatsız edici soru olur. 12 eylül darbesinden sonra ülkenin okumuş devrimcileri katliamdan kaçarak ülke dışına çıktı. Kalanları da bu eczacı gibiler festival manyağı yaptı. Apolitizasyonun önemli aktörlerindendir.
Diyeceğim şudur ki, bu adamların durumu basit bir karakter meselesi ve para hırsı olarak açıklanamaz. Bu adamlar O çemberin dışında kalanları insan yerine bile koymaz. Burada bambaşka bir kompozsiyon var.
Anladım da biraz ( hafif) zeki olan bir insan dahi kendindeki kibiri görür, özellikle de hata yapririyorsa...Sinirsiz özgüvenleri, kendilerine güzelleme yapmaktan vazgecmemeleri bir dolu kör noktaya yol açıyor.
Tahtaya fon satisimi geliyor vakıf üzerinden yoksa birinin stoplarımı patlatmaya calisiyorlar.
Yıl sonunda bir ara piyasa değeri 300 milyon Avro'ya kadar gerilemişti.
Yarından sonra piyasada satışlar derinleşirse acımasız olurlar.
En düşük yerden mal alamayacağını bilir, orada ne kadar uzun süre tutup psikolojik
baskı yapabilirse kendisini avantajlı sayar.