Originally Posted by
1prometheus
Sizce Danıştay adil bir karar mı verdi, gerçekten bu koşullar çağrıyı gerektirmez mi? yoksa siyasi desteği olan herseye ayarı veriyormu bu ülkede?
Veya aynı şirket birleşimi koşulları diğer büyük ve kurumsal yatırımcıların da olduğu şirketlerde olsaydı Danıştay yine çağrı muhafiyeti verir miydi ?
Veya aynı şirket birleşim koşulları Koç grubu bir şşrkette olmuş olsaydı ve aynı çağrı davası sürecinde Danıştay çağrı muafşyeti kararı mı verirdi?
Veya zorunlu hisse geri alımı yükümlülüğü olmadan böyle bir şirket birleşimi Avrupa borsalarında da mümkün olabillr miydi?
SPK nın tespit ettiği şirket yönetimin şirkette uğratıldığı yüzlerce milyon lira ve şirkette yapılmış olan yolsuzluklara karşı devletin ilgili kurumları niye bu kadar duyarsız? SPK nın tespştleri Doğan grubu bir şirkette olsaydı devletin ilgili kurumları bu kadar duyarsız kaldır mıydı?
Danıştay adamlara YOLA DEVAM dedi ve bundan sonra yönetim güçleriyle ve hisse güçleriyle tahtaya istedikleri gibi hükmetmeye devam ederler (eskisinden daha güçlü şekilde). Artık istedikleri gibi hisse fiyatını dizayn ederler. Sanırım şirkette bazı iyileştirmeler yaparak, buna paralel yatırımcısının ağzına biraz bal çalmak için hisseyi biraz yükseltirler, ama hisseyi belli bantlarda kıskaca alarak yatırımcının ellerindekini en ucuza almak için her türlü düzeneği uygulanaya koyarlar artık.