Originally Posted by
Poyraz
GÖ-TÜRGEV, TÜGVA, İLİM YAYMA CEMAATİ VE TÜRKİYEDEKİ BÜROKRATİK EKONOMİK DÜZEN ÜZERİNE.
kralın biri taht odasında otururken, pencereden sesler gelmiş; ''güzel elmalarım vaaaaaar!''
bakmış, yaşlı birisi, at arabasında elma satıyor. etrafında müşteriler.
kralın canı çekmiş ve baş vezirini çağırmış; -al sana beş altın, koş bana elma al.
baş vezir, vezirlerden birisini çağırmış; -al sana dört altın, koş elma al.
vezir saray görevlilerinden birisini çağırmış; -al sana üç altın, koş elma al.
saray görevlisi muhafız komutanını çağırmış; -al sana iki altın, koş elma al.
komutan nöbetçiyi çağırmış; -al sana bir altın, koş elma al.
nöbetçi çıkmış yaşlı ihtiyarı yakasından tutmuş ve -hey sen, ne bağırıyorsun? burası han mı, yoksa saray mı? defol buradan. arabana da elmalara da el koyuyorum.
nöbetçi, muhafız komutanına dönmüş; -işte şef, iyi dalavere çevirdim. bir altına yarım araba elma.
komutan saray görevlisine dönmüş; -işte, iki altına bir çuval elma.
saray görevlisi vezire dönmüş; -işte, üç altına bir torba elma.
vezir, baş vezire dönmüş; -işte, dört altına yarım torba elma.
baş vezir kralın huzuruna çıkmış; -işte kralım, emrettiğiniz gibi. buyurun, beş elma.
kral oturmuş taht odasında ve düşünmüş; "beş elma-beş altın. bir elma-bir altın ve halk elmalara hücum ediyor. demek ki vatandaşın durumu çok iyi¦ o halde vergileri hemen artırmak lazım.