1926 yılında İskilipli Atıf Hocayı şapka takmadı diye astılar diyenlere...
1930 da müftü Atatürk'ün karşısına böyle çıktı..
İnsaf....!
http://i.hizliresim.com/r36yQ1.jpg
Printable View
1926 yılında İskilipli Atıf Hocayı şapka takmadı diye astılar diyenlere...
1930 da müftü Atatürk'ün karşısına böyle çıktı..
İnsaf....!
http://i.hizliresim.com/r36yQ1.jpg
29 Kasım 1947'de BM'de Filistin'in paylaştırılması planına hangi ülke ne oy vermiş..
http://i.hizliresim.com/r36yV1.jpg
3. Kolordu ve Arıburnu Kuzey Grubu Komutanı Esat Paşa, topçulara emir verirken, 1915.
http://i.hizliresim.com/O0VaB3.jpg
1908 - Mekteb-i Mülkiye talebeleri "Padişahım Çok Yaşa" afişi önünde.
http://i.hizliresim.com/69rMqk.jpg
1944 - 14 Kasımdaki kara gecenin unutulmaması dileğiyle,
Ahıska Sürgünü
http://i.hizliresim.com/9Qgbo9.jpg
http://i.hizliresim.com/M0oRp6.jpg
http://i.hizliresim.com/qbjyM3.jpg
Stalin liderliğindeki Sovyetler Birliği, 14 Kasım 1944'te Gürcistan’ın Ahıska bölgesinde yaşayan onbinlerce Ahıskalı Türk’ü "sınır güvenliğini tehdit ettikleri" gerekçesiyle sürgün etti. Trenlere bindirilen ve günlerce yolculuk eden Ahıskalı Türkler Sovyet topraklarında dört bir tarafa dağıtıldı.
ABD, Türkiye, Rusya, Kırgızistan, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Ukrayna, Kıbrıs ve Gürcistan’da yaşayan Ahıskalı Türklerin sorunları 70 yılda çözülemedi.
- İskanderova o sırada 15 yaşında, 7. sınıf öğrencisiydi. Üvey babası, annesi, gelinleri, iki küçük kızkardeşiyle yaşıyorlardı. Ekim ayında köylerine Kızıl Ordu'nun bir birliği geldi. Birlikten bazıları iki katlı evlerinin üst katına yerleşti.
Bir gün üst katlarında kalan bir askerin kendisini gördüğünde ağladığını, neden ağladığını sorduğunda ise askerin “Kızım mektup gönderdi, o yüzden ağlıyorum†dediğini anlatıyor. Askerin kendisine “anne ve babana söyle, hazırlık yapsınlar, sizi buradan sürecekler†dediğini söyleyen İskanderova şöyle devam etti:
“Gidip anneme söyledim. 'Savaştır, olabilir’ diyerek, kalktı ekmek pişirdi, hazırlık yaptı. Babam geldi, ona da söyledik. Pek inanmadı. ‘Bu kadar insanı nereye sürecekler’ dedi."
Babasının inanmadığı sürgün 14 Kasım günü gerçekleşti. Askerler Türklerden köyü boşaltmalarını isterken, köye gelen Gürcüler evlerini talan etmeye hazırlanıyordu:
“Yağmur vardı. Akşam üstü örtük arabalar geldi. Evi boşaltmamız için bize beş dakika zaman tanıdılar. Daha sürgün edilmeden Gürcüler de köye geldi. Evlerimizi talan ettiler, eşyalarımızı aldılar. Babamız ‘Peynirsiz yapamam, biraz peynir alın’ dedi. Gittim, bir tekne peyniri aldım. Bir asker aldı, bayır aşağı yuvarladı. Yanımıza bir iki yorgan alabildik sadece. Ambarımızda, dolu dolu peynir tenekelerimiz, atımız, arabamız, mallarımız vardı. Her şeyimizi bırakıp çıktık. Bir arabanın içine üç aileyi doldurdular. Kapıları üstümüze kapattılar. Hepimiz ağlıyoruz. Belediye başkanı aracımızı durdurdu. ‘Niye ağlıyorsunuz’ dedi. Babam ‘iki çocuğumuz askerde, niye bizi sürüyorsunuz’ dedi. Babayı aldılar, anam ağlamaya başladı. Kaybedeceklerini sandı. Meğer bir koç vermişler, baba da kesmiş orada, aç kalmamamız için.â€
‘Ölenleri dereye atıyorlardı’
Ahıskalı Türkler, önce askeri araçlarla Batum’a bağlı Borcum Köyü’ne götürüldü. Günlerce sürecek yolculuklarının başlayacağı istasyon bu köydeydi:
“Tren soğuk, kirliydi, üstü açıktı. Yüzlerce insan vardı. Açlıktan ölmememiz için istasyonlarda sadece bir kova çorba veriyorlardı. Herkes kapabildiği kaseyle biraz içebiliyordu. Ural Dağları çok soğuktu. Ölenler oldu. Soğuktan yaralananlar oldu. Ölenleri trenin içinden fırlatıyorlardı. Halamın kaynanası, bir komşumuz öldü.â€
15 gün süren tren yolculuğu
İskanderova, 15 gün süren tren yolculuğunda başından geçen bir olayı hiç unutamamış. Babası, köylerinin çıkışında kestiği koçu bir istasyonda temizlemiş ama etin bozulmaması için tuzlanması gerekiyormuş. Tuz bulmak ise hiç de kolay olmamış. Bir istasyonda tuz torbalarını gören İskanderova, iki kuzeniyle birlikte trenden inip tuz almaya gittiğini belirterek, "Tuzu eteğime doldurdum. Tren hareket etti. Ağlayıp koşmaya başladık. Tren durmadı. Bir diğer istasyonda trene yetiştik, bindik. Tuzu babama verdim†diyor.
Sürgün yolculuğu, Özbekistan’ın Semerkant kentinde son buldu. Sürgün edilenler yolculuk boyunca banyo yapamamış, kir içinde kalmıştı:
“Hepimizi çırılçıplak soydular. Banyoya soktular. Elbiselerimizi almışlar. Çıkamıyoruz. Elbiselerimiz bitlenmişti, dezenfekte ettikten sonra verdiler."
Temizlenen Ahıska Türklerini yeni bir yolculuk bekliyordu. Bu kez, arabalarla. Her bir arabayı bir köye dağıttılar. İskanderova'nın ailesi ise, Ağdarya Köyü’ne götürüldü:
"Eski bir Özbek okuluna koydular. Yıkık döküktü, topraktı. Yağmur yağardı, üstümüze akardı. Ne yapacağımızı bilemezdik. Bizi tarlaya götürdüler. Bir gün çalışıyorduk, bize yarım kilo un veriyorlardı. Komşu Özbeklerden kap kacak alıp çorba yapardık. Hiçbir şeyimiz yoktu. Çok zorluk çektik. Sonra Yankorğan Köyü’ne taşındık."
Babalarının hayatını kaybetmesinin ardından aile Savhoz Köyü’ne taşındı. İskanderova için yeni bir hayat başladı. Evlendi, dört oğlu, üç kızı oldu. Tarla, ev sahibi oldu. Çocuklar büyümüş, aile rahat bir nefes almıştı. Ama bu da çok uzun sürmeyecekti. İskanderova'nın, “Türk olduğumuz için Özbekler bize hep farklı bakıyordu. Bizi sevmiyorlardı†sözleriyle anlattığı o günlerde, Özbekler ile Ahıska Türkleri arasında çatışmalar yaşanıyordu.
1948 de kaybettiğimiz, Milli Mücadele Kahramanı ve Siyaset Adamı Kazım Karabekir
http://i.hizliresim.com/JaqWZQ.jpg
1916 - Halil Kut Paşa'nın Kut'ül-Amare'de Tümgeneral Charles Townshend komutasındaki İngiliz Ordusu'nu esir aldığını müjdeleyen telgrafı
http://i.hizliresim.com/r36yy3.jpg
Almanlar tarafından Somme'da İngiliz hatlarına atılann propaganda kağıtlarından biri.
Üzerinde "13.000 İngiliz askeri Kut'ta Türkler tarafından esir alındı. Bir daha ki sefere sıra sizde" yazıyor.
http://i.hizliresim.com/8MPXW1.jpg
1950lerde tedavüle giren 5 Türk Lirası ve üzerindeki resmin orjinali
http://i.hizliresim.com/LyZGXV.jpg
1950 lerde bir mahalle bekçisi
http://i.hizliresim.com/GBPGJN.jpg
1930 - Nazi Almanyası'nda seçimlar için hazırlanmış bir propaganda afişi
"Tek Halk, Tek Führer, Tek Evet"
http://i.hizliresim.com/V0PBOy.jpg
1953 Beklenen Şarkı,
Zeki Müren in hayatında önemli bir dönüm noktası.
Sadece film değil, şarkı da öyle...!
http://i.hizliresim.com/1LV7X1.jpg
1953 Beklenen Şarkı
https://www.youtube.com/watch?v=Q8rYK7h6pKY
2800 yıllık bu sonsuz öpücük...
http://i.hizliresim.com/4P19BQ.jpg
Alice Harikalar Diyarında masalına ilham olan kız, Alice Liddell, 1858
http://i.hizliresim.com/brk9Nd.jpg
1971 - Mahalle bakkalı.
http://i.hizliresim.com/vbXyO6.jpg
Alkol yasağı ardından Bira İstiyoruz yazılı dövizlerle yürüyüş yapan protestocular, ABD, 1933.
http://i.hizliresim.com/P0nG8N.jpg
Türkiye'nin tarihinde bunlar da var.
http://i.hizliresim.com/ALnXZL.jpg
NOT: 70 li yıllarda yayın yapan bazı gazeteler, şimdide olduğu gibi ara ara asparagas haberler yaparmış.
Bu resimli haberde onlardan biri olabilir. Gerçekliği şüpheli bence
Fatih çocukken şamata yapınca babası 2.Murat kızar:
-Senden adam olmaz..!
Orada bulunan Akşemseddin söylenir:
-Peder ne der, kader ne der...!
http://i.hizliresim.com/ld3NjE.jpg
http://i.hizliresim.com/oj0N37.jpg
70-80'li yılların en baba oyuncağı
http://i.hizliresim.com/DPB5d1.jpg
Ne günlerdi be....:)
http://i.hizliresim.com/m34NR1.jpg
http://i.hizliresim.com/nRjN90.png
1970 Aşık Veysel, kız kardeşi ve torunuyla birlikte
http://i.hizliresim.com/kbG8pD.jpg
1940 Alman Messerschmitt uçak rüzgar testi
http://i.hizliresim.com/2rnol2.jpg
Ayakkabı boyacısı çocuklar, Eminönü, İstanbul, 1923
http://i.hizliresim.com/LyZRMZ.jpg
Avusturya-Macaristan veliahtı Franz Ferdinand ve eşinin öldürüldükleri gün çekilmiş bir fotoğraf
http://i.hizliresim.com/yENpan.jpg
Avusturya-Macaristan İmparatorluğu veliahtı Franz Ferdinand'a sıktığı tek kurşunla Birinci Dünya Savaşı'nı başlatan Sırp milliyetçi Gavrilo Princip'in heykeli dikildi. Sırp milliyetçiler onu bugün kahraman olarak görüyor.
Bu fotoğraf olay sonrası yakalandığı anda çekilmiş.
http://i.hizliresim.com/vbXNrm.jpg
Ayasofya, İstanbul, 1875
http://i.hizliresim.com/ZZMz4k.jpg
1912 Balkan harbinde koleraya yakalanmış bir Osmanlı askeri.
http://i.hizliresim.com/GBP4VV.jpg
1943 Bir ABD uçağının Japon gemisini batırma anı
http://i.hizliresim.com/7q71lr.jpg
Bebekler için gaz maskesi denemeleri
http://i.hizliresim.com/R01pmG.jpg
Bir Anzak askeri Türk keskin nişancıları kontrol ediyor, Gelibolu, 1915
http://i.hizliresim.com/nRjNv1.jpg
Tarihin en güzel intiharı; kartpostal gibi ölüm
http://i.hizliresim.com/kbG71A.jpg
Evelyn Mchale; 1947 yılında, 23 yaşında iken Empire State binasının 83 üncü katından atlayarak intihar etmişti.
Koşarak gidenler parçalanmış bir beden yerine bu manzara ile karşılaştı..
Balkan harbinde rumeliden istanbul a yürüyerek dönen bir osmanlı askeri
http://i.hizliresim.com/O0V8kZ.jpg
Boston'da bir kadın ve bir kız apartmanın yangın merdiveninin çökmesiyle düşmeye başlıyorlar.
Bu fotoğraf yılarca güvenlik kampanyalarında kullanıldı
http://i.hizliresim.com/Qav8Jk.jpg
Bir ayakkabı tamircisi, İstanbul, 1920
http://i.hizliresim.com/m34gGR.jpg
Boğaziçi Köprüsü ayaklarının yükselişi, İstanbul, 1971.
http://i.hizliresim.com/9QgW45.jpg
Bir Osmanlı askeri, 2.Gazze Muharebesinde Osmanlı topçusu tarafından imha edilmiş tanka bakıyor.
http://i.hizliresim.com/DPBWMv.jpg
Hatırlarmısınız bilmem, eskiden evlerde pompalı gaz ocakları vardı.
Tüm yemekler onda pişirilirdi.
5 kuruşa satılan Ateş marka iğneleri ile delikleri temizlenirdi.
70 li yıllardan itibaren yerini tüplü ocaklara bıraktılar...
http://i.hizliresim.com/p0XVRq.jpg
http://i.hizliresim.com/R01RXa.jpg
https://www.youtube.com/watch?v=1qf0s6L7YIQ
Her genç kızın rüyası
Zetina dikiş makinası...:)
http://i.hizliresim.com/BrvgDj.jpg
http://i.hizliresim.com/8MPoQd.jpg
http://i.hizliresim.com/DPBq9y.jpg
Osmanlı imparatorluğunu bitme noktasına getiren 93 Harbi ve göçler...:(
http://i.hizliresim.com/NplJna.jpg
93 Harbi, Osmanlı Devleti'nin dağılma sürecini başlatan ilk önemli olaylardan biri sayılır. II. Abdülhamit'in, yenilgiden sorumlu tuttuğu Meclis-i Mebusan'ı süresiz tatil ederek Kanun-i Esasi'yi askıya alması, ayrıca savaş sonrasında Balkanlar'la Kafkasya'dan Anadolu'ya gelen 1 milyonu aşkın göçmenin yol açtığı toplumsal ve ekonomik bunalım öbür önemli sonuçlarıdır. Başlangıçtaki başarılara karşın ordunun donatım eksikliği ve teknik yetersizlikleri, özellikle Tuna cephesindeki komutanlar arasında görülen geçimsizlik savaşın Osmanlı aleyhine sonuçlanmasına sebeb olarak görülebilir.