Ben geçen seçimden önce o delikten girip çıktım. %14 yıllık faizle limitim kadar çektim. Borsa altın dolar taklası attım. Neticede çektiğim kredileri kapattım düğünü yaptım üstüne o kadar para kaldı. Ama çok borçlular bundan zarar görür.
Printable View
Friday February 09 2024 Actual Previous Consensus
10:00 AM
DE
Inflation Rate MoM Final JAN 0.2% 0.1% 0.2%
10:00 AM
DE
Inflation Rate YoY Final JAN 2.9% 3.7% 2.9%
https://twitter.com/VeFinans/status/1755585953354178720
Kart harcamaları 26 Ocak-02 Şubat haftasında haftalık %16,96, yıllık %122,28 artarak 241 milyar TL tutarında gerçekleşti.
Yıllık artış oranları
"05 Ocak: %117
12 Ocak: %105
19 Ocak: %106
26 Ocak: %108
02 Şubat: %122"
Tüketicinin değiştirmeden ,aynı tüketim kalıbını kullandığı,aynı yerlerden aynı miktarlarda mal ve hizmet satın aldığı varsayımıyla tüm Türkiye çapında yapılmış en geniş ölçekli yıllık "gerçek enflasyon" anketi datası olduğunu söyleyebiliriz.Tabii, fiyatlardaki artış oranlarının şirazesinden çıkmasından dolayı,halkın tüketim miktarında bir azalma veya daha düşük kaliteli ürünlere yönelme yönünde bir gelişme olmuşsa, daha az miktarda ya da daha az kaliteli ürüne bu oranda yıllık artışla ödeme yapılmış ise, bu durumda yıllık "gerçek enflasyonun" ,buradaki kredi kartlarındaki yıllık %122 artıştan da daha yüksek olduğunu varsayabiliriz ki,ENAG'ın yıllık %129 enflasyon verisinin gerçeği çok büyük ölçüde yansıttığı söylenebilir.
https://twitter.com/mahfiegilmez/sta...17046536175787
Mahfi Eğilmez:
"Gerçek enflasyon, açıklananin çok üzerindeyse çözüm pek mümkün değildir. Bir hastalığı iyileştirmek için onun ne olduğunu bilmek kadar derecesini de bilmek gerekir. Bunu bilmeden başlanan tedavide hastanın iyileşir gibi olması geçici bir olgudur (baz etkisi.)"
Dün Cevdet Akçay'ın konuşmasından sonra halk kahramanı gibi lanse ediliyor. Birde TL de reel değerlenme olacak şeklinde açıklamaları var dolaşımda. Ancak sizin dediğiniz gibi gerçek enflasyonun ne olduğunu bilmeden ne yapılsa faydası yok. Kuru bu şekilde tuttukça ithalatı da patlatıyorsunuz. İthalata ek vergi getireyim desenez gümrük birliği anlaşmanız var. İthal mallara ülkeye girdikten sonra ötv vb vergiler konulabilir ekstradan ama kur düşük oldukça ve servet transferi bu boyutta oldukça o da en varlıklı kesimin harcamalarını engelleyemiyor.
Seçim kazanacağız diye tamamen bozulmuş para ve maliye politikasının sonuçları bu yaşananlar. Ve henüz maliye politikasında herhangi bir iyileşme de yok.
https://twitter.com/robin_j_brooks/s...77039314657687
Robin fikir değiştirmiş!...
İyi ki varsınız Deniz üstad, çok merak ettiğim bir konu bu o yüzden sormadan edemedim. Bu faizi nerede veriyorlar ki hiç kimse görmeden sadece haber oluyor. Neden hiç kimse davet edilmiyor. Yani demem o ki TV lerde bu faiz tüm ülkeye duyurulsa ülke olarak yastık altı dolarları bankalardaki KKM ve kasalarda duran dolarları getirin dense bu faize bütün ülke icabet eder diye düşünüyorum. Finansal yapılandırma olmadan yabancılar alıyor da neden ülke vatandaşları almıyor ? diye de sormadan da duramıyorum.
Saygılar ve cevabınız için şimdiden teşekkür ederim.
NoT : Hateke 'ye de bu paylaşımı için teşekkürler.
https://ms.hmb.gov.tr/uploads/2024/0...n-Duyurusu.pdf
Hazine yurt dışından borçlanmaya çıkmaya karar verince talep toplamak için büyük uluslararası bankalara yetki veriyor,onlar da bankalardan ve büyük fonlardan talep topluyor,talebin büyüklüğüne göre kupon faizinin getirisine ilave "spread" ekleniyor ya da çıkarılıyor.Sonra da satış işlemi toplanan fiyatlardan gerçekleşiyor.Bu ihale için Hazine BBVA, Citi, Goldman Sachs ve Morgan Stanley'e yetki vermiş, 15 Mayıs 2034 vadeli tahvilin kupon oranı %7.625, getiri oranı %7.875 olarak
gerçekleşmiş.Satılan tahvillerin ödemesi 15 Şubat 2024 Perşembe tarihinde yapılacak ve Hazine hesabına geçecek.Cuma gününden itibaren ise bu tahviller ikincil piyasada işlem görmeye başlar ve satın almak isteyenler o andaki piyasa fiyatı üzerinden, kendi aracı kurumları üzerinden satın alabilirler.
Yurt içinden döviz borçlanmakla yurt dışından döviz borçlanmak farklı.İlkinde sistem içindeki dövizin adresi değişiyor,ikincide sisteme dışarıdan döviz girişi oluyor.
Yurt içinde hazine diyelim ki yurt içinden döviz borçlanacak ,sadece bankalardan teklif alabilir,bu durumda bankalar hazineden döviz cinsinden tahvil satın alır,bankaların merkez bankası nezdindeki döviz hesabından ,hazinenin merkez bankası döviz hesabına transfer yapılır,ilkinin hesabında ihale tutarı kadar azalır,ikincisinde ihale tutarı kadar artar,aslında olan,değişen, sadece bir muhasebe kaydıdır.
Gerçek kişilere de döviz cinsinden tahvil ihalesne girme imkanı tanınırsa,gerçek kişi ya serbest piyasadan döviz satın alır,talep nedeniyle dövizin fiyatı yükselir,ya da bankadan döviz satın alır ya da bankadaki döviz hesabından döviz cinsi tahvil satın alır.Banka gerçek kişiden tl alıp döviz sattığında açık pozisyon oluştuğundan,merkez bankasından döviz satın alır yani bankanın merkez bankasındaki TL hesabı azalır,döviz hesabı artar.Gerçek kişi de döviz cinsinden hazine tahvili satın aldığında bunu banka üzerinden satın aldığından ,bankanın gerçek kişi adına sakladığı döviz cinsinden tahvili olur,buna karşı merkez bankası nezdindeki döviz hesabı azalır ,hazinenin merkez bankası nezdindeki döviz hesabı artar.(Eskiden bankalar döviz açık pozisyonu doğduğunda uluslararası piyasadan döviz satın alıyorlardı ve açık pozisyonlarını kapatıyorlardı.Bu da bankanın yurt dışı muhabir bankadaki dolar hesabının artması şeklinde gerçekleşiyordu,ama bu dövize talep nedeniyle TL'nin değerine düşüş sonucu getirdiği için,merkez bankası bankalardan bu işlemi kendisiyle yapmasını talep etti,dolayısıyla merkez bankası sınırsız bir biçimde bankalara açığa döviz satışı yapabilir,merkez bankasının net döviz rezervlerinin devasa düzeyde eksi olmasının sebebi de bu.Ama bankaların ve merkez bankasının dış borç ödemelerinde ve ithalat ödemelerinde kullanabileceği döviz miktarı sadece kasalarındaki nakit para,yurt dışındaki muhabir bankalardaki döviz hesapları ve hemen dövize çevrilebilecek örneğin ABD Hazine tahvilleri ve Londra gibi ,yurt dışındaki takas merkezlerinde tutulan altın rezervleri oluyor.)
Yurt dışına yapılan tahvil ihraçlarında ise para Hazine adına merkez bankasının yurt dışındaki muhabir hesaplarına transfer ediliyor ,her an dış borç ve ithalat ödemelerinin kullanımına hazır oluyor.Sisteme dışarıdan döviz giriişi olmuş oluyor.
Ekonomi yönetimi böyle bir şey olmasını istemez,çünkü enflasyonist yansımaları olur.Devalüasyon olursa bunu piyasa yapar ama serbest piyasa ekonomisi yok,kontrollu bir kumanda ekonomisi var,mevcut şartlarda doları bu sene baskılayıp tutabilmeleri mümkün,ama yerel paranız ne kadar değerli hale gelirse,artık tutamadığınız zaman ,devalüasyon o oranda daha şiddetli olur.
Not:Yerel bankaların DTH'larındaki dolar hesapları gerçekte "dolar" hesabı değildir.Ekonomi literatüründe bu tür hesaplara "eurodollar" hesabı deniyor.Başka bir tanımla; bankaların dolar cinsinden mevduat kabul etmeleri ve böylece topladıkları fonlardan kısa süreli dolar kredisi açmaları şeklinde yaptıkları işlemlere "eurodolar işlemi" adı verilir.Eurodolarlar, ABD dışındaki bankalarda vadeli mevduat hesaplarında tutulan ABD dolarıdır.Avrupa Birliği'nin euro para birimi ile hiçbir bağlantısı yoktur.Dolar cinsinden ödemeler, eğer dolarlar nakit değil elektroniklerse yalnızca ABD'deki gerçek elektronik dolarlarla, yani ABD'de yerleşik bankaların bilgisayarlarında yazılı sayılarla, yapılabilirler.Ve hep New York Fed üzerinden dolaşırlar.
Şant Manukyan
@SantManukyan
Enerji önemli bir kısmı olsa da sorunun Rusya/enerji ile sınırlı olmadığı yavaş yavaş anlaşılıyor : https://bloomberg.com/news/features/...?sref=ewtwD1wR . Almanya sona geldi demek iddialı olur ama risk gerçekten de yüksek. Ben genelde sunumlarımda riski "açık hava endüstri müzesine dönüşme ihtimali" olarak tanımlıyorum.
https://x.com/santmanukyan/status/17...jVyDeLD1bqGYBA
Fig Passion
@davegarver30
ABD,Rus enerjisiyle bağını kopararak hem AB'yi hem Rusya'yı vurdu. AB görece ABD'den özerk davranma yeteneğini yitirdi.
https://twitter.com/davegarver30/sta...197363289?s=20
Bu iki görüşte önemli
2008 krizi zamanında amerikasız bir dünya mümkün mü ? Çift motorlu bir dünya mümkün mü diye konuşuluyordu.
Gelinen noktada amerika hem avrupayı, hem çini istediği doğrultuya soktu. Üstüne Rusya'yı oyundan çıkardı.
Bu alternatifler neler olabilir.
Bence iki buyuk risk var.
Birincisi siyasi islamcilarin, siyahilere ve hispanic'lere bulasmasi, hispanicleri de dahil ediyoruz, cunku onlara da zenci muamelesi yapar Amerikali.
Burada siyasi islamcilarla gercek muslumanlari karistirmamak lazim.
Islami, cikarlari icin kullanan buyuk suc orgutlerine siyasi islam diyorum ben.
Risklerden Ikicisi Yahudiler ve siyonizm.
ABD'de ciddi bir yahudi dusmanligi vardir, ABD'nin dunya parasi basma ayricalik ve ustunlugu, geleneksel anlayislari itibariyle yahudilerin cekemedigi bir durumdur, cunku ayricalik ve ustunlugu kendilerine ait bir ozellik olarak goren bir anlayisa sahiptirler, ve ABD'deki her musevi, siyasi orgutlenme ve ortak hareket etmede birer duayyendir.
Bu iki risk ABD'yi bir ic savasa goturebilir.
Bunun disinda, zorla ve gucle bu armadayi dize getirmek imkansizdir.
Ve ABD oyle bir anlayisa sahiptir ki,eger bugunku ustunluklerini yok edecek gucte acik bir hedef gorurlerse, nukleer silah kullanmaktan asla cekinmezler.
Oralarda 35 sene yasadim, dusuncem bu.
Çin 1990 sonunda 21 yy birlikte abd ile yönetecek mealindeki akedemik ve think thank kuruluş araştırmaları abd entelijansınsa konuşulur oldu .
Abd çin ile dünya ticaret örgütü üyeliğinden bugüne trump ın haklı ve mantıklı Çinin ithalatlarına karşı koruma duvarlarını kullanma bahsinde asker soğuk savaş dışında pek bir mücadele olmadı .
Para basma şu bu kavramlarla 300 milyonluk ülke 8 milyar dünya nufusunda önderlik edemez .
Abd bşz he ralanda lider ulus olduğumzudan en büyük dünya ulusu biz olduğumuzdan derler
Kültürel hegemonya sinema müzik askeri ve teknoşojik marka üstünlüğünü japjnya almanya çine bazı alanlarda kaptıraada açık ada önde olması para basmakla alakalı değildir .
Biz askeri sinema kültürel ve çoğu alanda benzer olsa da AB dinamiğine de yaslanıyoruz ama AB dünya üzerinde içe kapanıl bir örnektir Abd kadar liderliği öne sürülmüyor Nato meselesi bile komediye döndü Ukrayna savaşı sayesinde nato büyürken rusya yanlızlaştırıldı ab den dışlandı rusya natodan da dışlanmıştı abd tarafında. Rusya şamaroplanına dönmez çin ve osta asyada büyürse yeni dünya düzeninde denklem çok boyutlu olur olan niten 40 . Enlem süper güçler arasında oluyor güney yarım kürede tek bir güç bile yok ilginç bir durum budur :)
Abd dünya liderliğini çok da abartmamak gerekiyor ! 300 milyonluk abd Turistik bir ülkedir kanada da benzer bazı deniz aşırı ülkeler de benzer geniş cadde ve büyük amerikan evler bir amerikan rüyası sunmuyor bana hitap etmiyor 1950-2000 aradında abd rüyası vardı artık yok eskiden abd ile diğerleri arasındaki gelişmişlik teknoloji ekonomi Uçurumu kapandı 30 seneye kadar çin vatandaşları abd vatandaşlarını her alanda eğitim beceri ve tasarruf geçebilir de !
https://www.ekonomim.com/sektorler/o...-haberi-729223
Otomotiv Sanayii Derneği'nin (OSD) önceki gün açıkladığı verilerine göre, ocak ayında toplam otomotiv üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3 azalarak yaklaşık 108 bin adet olurken, otomobil üretimi bu dönemde yaklaşık yüzde 5 düşerek, 67,5 bin adette kaldı. Ocak 2024'te otomotiv ihracatı geçen yılın aynı ayına göre adet bazında yüzde 5 oranında azalarak 75 bin 106 olurken, otomobil ihracatı ise yüzde 13 kayıpla ise 44 bin 437 düzeyinde gerçekleşti. EKONOMİ'ye konuşan Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Baran Çelik, "Şu an için ihracatta çok belirgin bir azalma olmasa da önümüzdeki aylarda gerek maliyet artışı, gerek enflasyon ve gerekse döviz kurunun durumuna bağlı olarak, rekabet kaybı kaçınılmaz olacak. Ve bu da yıllık üretimde azalma olması riskiyle bizi karşı karşıya getirecek" diye konuştu.
https://twitter.com/AlperUcok/status...08026898514403
"Almanya'nın en büyük savunma sanayi şirketi Rheinmetall'in tepe yöneticisi Papperger, Handelsblatt mülakatında üretimlerini 3 kat, cirolarını 2 kat arttırmakta olduklarını, yeni fabrikanın temelini attıklarını, top üretimi için yeni tesisler kuracaklarını, 7-8 yılda 20 milyar Euro yıllık satışa ulaşacaklarını belirtiyor. Rheinmetall, Almanya'nın yeni 100 milyar Euroluk özel savunma fonundan en fazla yararlanan şirket. Avrupa hızla silahlanıyor..."
Daha iyi prim yaptıkları ve daha derin piyasa olduğu için ben genellikle amerikan hisse senetlerini takip ederim,avrupalı şirketleri pek takip etmem ,ama bu haberden sonra Rheinmetall AG'nin hisse senetine baktım(Leopard tanklarını da üreten şirket),fiyat/kazanç oranının yüksek olmasına ve son 3 yılda iyi prim yapmasına rağmen,beklentilerine göre uzun vadede hala cazip bir hisse olduğunu değerlendirip,izlemeye aldım.(Piyasa değeri sadece 14.66 milyar euro,büyüme potansiyeli ve trilyonlarca dolarlık piyasa değerlerine sahip amerikan şirketleri ile mukayese edildiğinde,-bana göre- uzun vadede ,-hele de Trump başkan seçilip avrupayı kaderiyle başbaşa bırakırsa - epeyce bir potansiyel taşıyan hisse senedi gibi gözüküyor) https://www.bbc.com/news/world-us-canada-68266447
https://finance.yahoo.com/quote/rhm....CZkvpE4At6fAr7
https://www.google.com/search?client...&bih=914&dpr=1
https://twitter.com/AlperUcok/status...85510616330255
"G.Kore, yaşlanan bir toplumun ekonomik büyümede dinamizm yaratabileceğini gösteriyor. Hyundai, LG ve Samsung gibi küresel şirketlere sahip olan G.Kore, uzun zamandır küresel ekonomide önemli bir oyuncu ve en büyük 11.ekonomi. IMF'ye göre, G.Kore, satın alma gücü paritesinde kişi başına düşen GSYH açısından Fransa ve İtalya arasında, eski işgalci güç Japonya'nın ise 2018'den beri önünde.
Kore Savaşı sırasında son derece yoksul olan ülke, onlarca yıllık ilerlemeden sonra bile daha fazlasına olan dinamizmini sürdürüyor. Demografik olarak sarsılmış ulusların kaçınılmaz olarak ekonomik durgunluğa ve ardından gerilemeye mahkum olduğuna inananlar G.Kore'de yanıldıklarını anlayabilirler. G.Kore dünyadaki en düşük doğurganlık oranına sahip. Ancak Koreliler birey veya ulus bir bütün olarak hırslarını kaybetmiş değil. G.Kore, Pisa testinde de Çin ve Japonya'nın ardından dünyanın en büyük sanayileşmiş ülkeleri arasında 3.sırada yer alıyor. Ülke yapay zeka uygulamalarını da ilkokul müfredatı ile bağlantılandırmış durumda. Böylece her bir öğrencinin zayıf ve güçlü yönlerine göre çok daha kişiselleştirilmiş bir öğrenimi mümkün kılmak ve böylece ebeveynlerinin özel ders almaya gücü yetmeyen çocuklar için bile fırsat eşitliğini güçlendirmek amaçlanıyor.
Teknoloji ve yapay zeka diğer alanlarda da demografik açığa yönelik çözümler üretmeye çalışıyor. Şoför açığı olan ülke giderek artan bir hızda otonom belediye otobüsleri üzerinde çalışıyor. Google'ı kendi pazarında uzak tutmayı başaran Koreli arama motoru şirketi Naver ise büyük yapay zeka furyasından önce bile, yalnız yaşayan yaşlılar için bir tür endişe telefonu görevi gören bir yapay zekayı piyasaya sürmüştü.
G.Kore, sanayi atılımının sürekli olmayacağı düşüncesiyle 1990'ların başından itibaren teknolojiye yatırım yapmaya başlamıştı. IT altyapısına yapılan büyük devlet yatırımları ve genç şirketler için başlangıç yardımları bunu izledi. Korelilerin günlük yaşamlarının büyük bir bölümünü düzenlemek için kullandıkları çok işlevli uygulamanın operatörü Kakao veya Naver gibi milyarlarca değerinde yeni şirketler ortaya çıktı. Şimdi ise harika yetenekler yetiştiren harika üniversitelere, bol miktarda girişim sermayesine ve sonuçta çok canlı bir startup ekosistemine sahipler. Örneğin şu anda eğitim teknolojisi sektöründe birçok yeni şirket kuruluyor. Hükümetin yapay zeka destekli öğrenime geçişi, yenilikçi uygulamalar için büyük bir pazar vaat ediyor. G.Koreli şirketler sadece uygulamalar konusunda değil, aynı zamanda temeller konusunda da ön plandalar. Mesela Kakao ve Naver'in de bulunduğu 5 şirketin kendi yapay zeka dil modellerini işletiyorlar. Koreliler için göründüğü kadarıyla önemli olan, arama motoru pazarında Naver ile başardıklarını yapay zekada da tekrar başarmak: ABD'ye tek taraflı bağımlılığı önlemek. ABD'li büyük teknoloji şirketleri karşısında yapay zeka egemenliğini ve teknolojik egemenliği kaybetmemeye çalışmak. Yani Avrupa Birliği'nin yapamadığını yapmak."
https://pbs.twimg.com/media/GGFbHI7X...pg&name=medium
Gerçekten imrendiren bir toplumsal gelişim çizgisi.Biz nereye gidiyoruz,onlar nereye gidiyor.Umarım bir gün bizde de temel bilimlere dayalı kaliteli eğitimin toplumların kaderi üzerindeki önemini kavrayan ve yapısal reformları gerçekleştirme iradesini gösterebilen bir iktidar devlet yönetimine gelir.
Ağbeysi Amerika olmasın.....kuzey koreden bi farkı olmaz.....
Amerikan kolonisi....!!!!!!!!!!!!!!!!
Alakası yok.Güney Kore'nin İlk ve orta eğitim kalitesi ABD'den de çok daha iyi.ABD üniversiteleri ise ,dünyanın en zeki yeteneklerini çektiği için dünyanın en en iyisi.
Düşünün bakalım örneğin ikinci dünya savaşına kadar doğrudan ABD'nin yönettiği Filipinler, neden Güney Kore gibi olamadı,geri kaldı.2 Ülke ve toplum arasındaki temel fark nedir.
Hocam...sizin gibi donanımlı bir insana ben bunu anlatamıyorsam......!!!!!!.....??????.....i
Amerikanın yaptığı devasa yatırımlar....vede birçok ülkeye vermediği teknolji transferi.....
Güney kore Amerikanın adını koymadığı gizli eyaletidir.....!!!!!!!!!!!!!
Güney korenin devasa şirketlerinin alayı....Amerkalıların....
Almanyadada eğitimin kralı var.....
Amerikanın 200 yıl gerisinde.....!!!!!!!!!!!!!
Dünyanın en zeki...100 insanının 99'u Amerikada....!!!!!!!!!!!!!!!!!!
Güney Kore'nin rejimi için gerçek demokrasi falan deniyor. Detaylı bilgi sahibi değilim. Ama liyakatli kadrolar tarafından yönetildiği kesin gibi.
America'nin America oldugu yillardan.
https://www.youtube.com/watch?v=iF0TdafrWvE
Çinli otomotiv devi Great Wall Türkiye’ye yatırım kararını askıya aldı!
Türkiye'de yatırım planlayan Çinli Great Wall, sık değişen regülasyonlar ve artan işçilik maliyetlerini öne sürerek yatırım kararını askıya aldı. Türkiye’ye yatırım yapmak isteyen diğer Çinli otomotiv markaları ise ‘garanti ve cazip teşvikler’ bekliyor.
https://www.ekonomim.com/sektorler/o...-haberi-729223
Bunu yazdiktan sonra aklima geldi.
Siyasi islam'in dunyanin en buyuk problemi oldugunu da gecmiste bir kac kez yazmistim.
Bizim yasayip gorduklerimiz disinda, ABD ve Israil istihbaratinin belki ilk ve en buyuk sorunu da bu.
Hani biri, ulusu soyup, bir yere istifledigi paralari , kendisi ya da aile fertleri yiyecek saniyor ya, bence yiyemiyecekler.
Hele ki, bizce duzmece olan islamciligi kullanmaya kalkarsa, sonu Kaddafi'den de beter olacak.
Ne var ki bugun, emperyalizmin yapamadigi her turlu dusmanligi kendi ulusuna yapan bu adami bir sure daha kullanacaklardir.
Siyasi islam'in en buyuk zehri, cocuklar 3-4 yasindayken zerk edilir, takdir edilir ki bunlarin tumunu bir egitimden gecirmek mumkun degildir.
Mucadele kolay degildir.
Milletimiz son 30 yildir dayandi, direndi,bence bir millet oldugu idraki sayesinde basardi bunu.
Bu rezil'in ikide bir cikip iki ayyas diye ulusun Ata'sina sovmesi bundan.
Yikamadilar bu duvari.
Yikamayacaklar.
https://twitter.com/BloombergHT/stat...551113/photo/1
Son 10 yılda enflasyon, TCMB'nin yıl başı tahmininin ortalama 2 katı oldu.
Tabii bu TÜİK enflasyonu,ENAG'ta kabaca 4 kat civarında olmalı
https://www.ekonomim.com/gundem/rama...-haberi-729359
Ramazan enflasyonu! Yardım kolileri kaç lira oldu?
Ramazan ayı yaklaşırken, marketlerde ve internet siteleri üzerinden yardım kolilerinin satış başladı. Geçen seneye göre yardım kolilerindeki fiyat artışı yıllık resmi enflasyonu katlayarak yüzde 300'ü geçerken, Ramazan enflasyonunun başladığının da bir göstergesi oldu
ekonomim.com'un yaptığı araştırmaya göre, geçen sene 150 TL'ye satılan 12 ürünlü 'Bereket Paketi' bu yıl 600 TL'den, 189 TL'ye satılan 24 ürünlü 'Lezzet Paketi' yaklaşık 950 TL'den, 269 TL'ye satılan 31 ürünlü 'Ziyafet Paketi' yaklaşık 1300 TL'den satışa sunuluyor. Söz konusu fiyatlar incelendiğinde artışın ortalama yüzde 300'ün üzerine çıktığı görülüyor.
Yardım paketlerinde yer alan bazı ürünlerin fiyatları tek tek incelendiğinde, aynı marka 1 litrelik ayçiçekyağının geçen sene Ramazan ayı öncesinde 19 liraya satıldığı, bu sene ise 69 lira olduğu, geçen sene 17 liraya satılan aynı marka 1 kilo pirincin bu sene 68 lira olduğu, geçen sene 9 liradan satılan 1 kilo aynı marka unun bu sene 33 lira olduğu, yine geçen sene 11 liradan satılan aynı marka küp şekerin ise bu sene 26 lira perakende olarak satışa sunulduğu görülüyor.
Buna göre, geçen sene Ramazan ayı öncesi ortalama 140 TL'ye satılan kıyma bu sene ortalama 400 TL'den, geçen sene 170 liraya satılan dana kuşbaşı bu sene 440 TL'den satışa sunuluyor.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı resmi rakamlara göre, 2023 yılında TÜFE (Tüketici Fiyat Endeksi) yüzde 64,77 artarken, yıllık ÜFE ise (Üretici Fiyat Endeksi) %44.2 arttı. Enflasyon Araştırma Grubu'nun (ENAG) açıklamasına göre ise yıllık TÜFE yüzde 127'yi buldu.Ancak özellikle gıda fiyatlarındaki artış, her iki kurumun da açıkladığı enflasyon rakamlarının çok üzerinde seyrediyor
https://www.ekonomim.com/ekonomi/alt...-haberi-729425
Altın ithalatına kota getirilmesi ve ithalatına engeller çıkartılması nedeniyle,arzın talebi karşılayamaz duruma gelmesiyle yurt içi fiyatlarla yurt dışı fiyatlar arasında kg başına 3 bin usd fark meydana geldi,ve arbitaj imkanı yarattı
""Altın ticaretini tarih boyunca kimse durduramadı ki kota durdursun"
Son dönemde altın ithalatına kota getirilmesi nedeniyle arzın talebi karşılayamaz duruma geldiğini belirten Mücevher İhracatçıları Birliği (MİB) Başkanı Yakın, şöyle devam etti: "Bizim rakiplerimiz altının kilogramı için 65 bin dolar öderken biz 68 bin dolar ödeyerek almak zorunda kalıyoruz. Buna iç piyasa da dâhil. Bu da kaçakçılığın önünü açıyor.Altın ticaretini tarih boyunca kimse durduramadı ki kota durdursun. Altın, enerji ile cari açığı düşüremeyiz. Resmi olarak altın ithal edilmediği için cari açık düşmüş gibi görünüyor. Ülkemize kaçak olarak sokulan altınlar ve onlara karşılık ödenen dövizleri denkleme katmıyoruz. Bunlar denklemde olmadığı için rakamlara yansımıyor"
Bavuluna altını koyan soluğu Türkiye'de alıyor!
Sınırlardan altın aktığını vurgulayan Yakın, "Arabasına, bavuluna altını koyan, eşinin boynuna zincirleri, beline altın kemerleri takan soluğu Türkiye'de alıyor. Böyle bir para yok! Dünya fiyatlarından Dubai'den 700 dolar ucuza alıp, gelip Türkiye'de 3 bin dolar karla satıyorlar. Farkları en çok tetikleyen de bankaların verdiği faiz. Bu faizlerle altına talep olması normal. Altın güvenilir liman olduğu için insanlar da altına yöneliyor."
Son söylediği durumun özeti; enflasyon %130 civarındayken bu kadar derin negatif faizler halkı birikimlerini korumak için altına veya dövize yönlendiriyor.Merkez Bankası da hala para politikasında yeterli sıklığın sağlandığı masallarını anlatıyor.Sonuçta bu politika hem enflasyona hem de dış ticaret açığına gaz veriyor.
Hocam ben en başta da söyledim. Sorunu, bile isteye bir politika uygulayarak, yaratanlar asla sorunu çözemezler. Haydi diyelim tövbe ettiler, 180 derece döndüler. M.Şimşek yanlış isimdi. Biliyoruz, tanıyoruz. Süreçte fakirleşenlerin içinden bir turda kendisi geçecek ve sonra görevden affını isteyecek. Yanliş düzen politika haline gelmiş ülkede. Değişmesi çok zor. Benim hiç ama hiç umudum kalmadı ülkeden. Hele bir de Marmara depremi gibi bir felaket kapımızda. Allah korusun ama er geç olacak ki uzmanlar artık zamanın kalmadığını söylüyor. Tabuta son çiviyi çakacak. O vakitten sonra çok farklı şeyler konuşuruz eğer hayatta kalmayı başarırsak.
https://www.bloomberght.com/piyasa-f...nsiyor-2347429
Deniz Hocam merhaba. Sizce piyasa doğruyu buluyor olabilir mi?
Büyük piyasa oyuncuları piyasayı speküle ederek yukarı itmek istiyor ama makroekonmik veriler bu argümanı geçersiz kılıyor,aynı oyuncular ve hatta Fed de dipten büyük bir enflasyon dalgasının gelmekte olduğunu göremediler , büyük bankalar ve piyasa oyuncuları sıfır hatta negatif faizli tahviller alarak devasa zararlar ettiler.Şu anda da sadece temennide bulunuyorlar ama realitiye uymuyor,Şu andaki görüntüye göre Fed en fazla 0.25*3=0.75 baz puan faiz indirimi yapar.Ama işsizliğin çok düşük ,istihdam piyasasının çok sıkı,ücretlerin reel olarak arttığı güçlü kişisel gelirler ve tüketici artışlarıyla desteklenen potansiyelin üzerinde bir ekonomik büyümenin olduğu ortamda hata yapmış olur,enflasyon yeniden canlanabilir.
https://tradingeconomics.com/united-...sumer-spending
https://tradingeconomics.com/united-...ersonal-income
Türkiye'nin cari açığı Aralık ayında 2.091 milyar dolar yılın tamamında 45.150 milyar dolar oldu.