Printable View
Alıntı:
Originally Posted by deniz43
Gümüş alış yazmıştım aşağılara. Baktım gelmiş. enflasyon verisi nasıl gelmiş acaba diye direkt sizin yazınıza baktım. Gümüşleri hemen (üstelik karla) sattım. Başka yerlere bakıp zaman kaybetsem ciddi zarar yazacaktım. Teşekkür ederim.
Sağlıkla,keyifle harcayın.:yes:Alıntı:
Originally Posted by sofist_11
Teşekkürler Sn. Hocam,Alıntı:
Originally Posted by deniz43
İyiki varsınız...
Yardım furyası gerçek ihtiyacın çok üzerine çıktı. Ülkede 30 milyon çalışıyor, 55 milyona bakıyor. Konu hassas olduğu için ve kimse saçma sapan yorumlara muhatap olmak istemediği için bu konuda gerçekçi bir yorum yapamıyor. Kamu kuruluşları yardımda yarışıyor.
55 milyonun tamamının herhangi bir iş yapmaması normal değil. Yaşlıları ve çocukları çıkın , buradan bir 10 milyon kişi daha çalışma hayatının içerisine girmesi gerekir.
Yoksa memurlar hariç 24 milyon bu yükü taşıyamaz. Üstelik bu 24 milyonun öyle yüksek bir katma değer üretmediğini, yatırım ortamının gel yatırım yap diye bağırmadığı,verimlilik , eğitim ve finans ortamının çokta iyi olmadığını düşünürsek, üstüne batının insan kaynağı açığının kapatılmasında bizim 24 milyondan faydalanacağınıda ön görürsek ,eko sistemimizi acil revize etmemiz gerektiğini net bir şekilde görürüz.
https://x.com/adnandalgakiran/status...284954567?s=20
Adnan Dalgakıran yine çok doğru yeri yakalamış.
Bedava verilen hizmet olmaması gerektiğini düşünüyorum. Sosyal devlet tanımı ile ulufe dağıtma konusu birbirine girmiş durumda.
Böyle bir durum devam ederken devlet vatandaş ilişkisini oluşturamazsınız. Vatandaş devleti babası sanıyor ve başındaki kişiyi de bu gelen yardımların, ödenen maaşların ve yapılan hizmetlerin sahibi sanıyor ancak bu saydıklarımın hepsi toplanan vergilerle olan şeyler. devlet vatandaşının refahını sağlamak ve gelişen şartlara göre iyileştirilmesi için toplanan vergilerle çalışan ve başında da yine halkın seçtiği geçici kişilerin olduğu bir organizasyondur.
Ulke 1969 dan bu yana soyuluyor.Alıntı:
Originally Posted by pit
Menderes donemi dipcikle durdurulduktan sonra gelen tum hukumetler, ( bir iki kisa Ecevit donemleri haric ) soydular.
Demem o ki, adam gibi insanlari secmek, yüksek bir katma değer üretmekten cok daha onemli.
Adam bir seferde 128 Milyar dolari goturdu.
Yüksek katma değerli ne uretirsen uret, adam goturecek.
bence sorun seçende... seçen ne ise seçilen de o oluyor. seçeni eğitmek, geliştirmek, dönüştürmek lazım.Alıntı:
Originally Posted by Tinaz
Seceni egitmek 70 senedir basarilamadi.Alıntı:
Originally Posted by pit
Adam hala okullara imam sokuyor.
Bu millet duzelmez.
kim eğitecek seçmeni? 30 sene öncesinden daha beter hale getirdiler eğitim sistemini son 10 yılda... Geçtim geliştirmeyi, geriye gidiyor olan da...Alıntı:
Originally Posted by pit
geçen seneki seçim köprüden önce son çıkıştı 2000 sonrası doğan nesil için, artık geçmiş ola... bugün 0-18 yaş arası olan gençler ortalamada, kendini bazı özel okullara atabilecek %5-10'luk kısım hariç, kendi ebeveynlerinden daha kötü ve daha gerici bir anlayışla eğitilecek, burdan artık kaçış yok. 2028'deki seçim ne olur ondan bağımsız olarak, 2010-2050 arasını Türkiye kaybetmiştir. Bu kötü eğitilmiş nesil ayrıca önümüzdeki bu 25 yılda çok çok yüksek ihtimalle bir de büyük Marmara depremiyle sınava tutulacak. Yüzbinler ölecek/sakat kalacak, ülkemiz cumhuriyet tarihinde görmediği bir ekonomik darbe yiyecek.
ben maalesef ülkenin geleceğini artık çok karanlık görüyorum... bir çıkış yolu da yok... bugün afganistan, lübnan ne durumdaysa biz de o duruma düşeceğiz ne yazık ki...
hocam zaten o görüş hepimizde hakim ancak halen umudu kaybetmemeye çalışıyoruz. Nüfusun iyi ve yetkinliği yüksek olanları zaten yurt dışına gidiyorlar maalesef.Alıntı:
Originally Posted by Desperado
Yeis ve yilginliga kapilmamak lazim.
Cok etkin mucadele etmek lazim.
Bence bunun en etkin yolu dolar almak.
Insan hayret ediyor, bunca hakim savci, bunca general amiral, bunca polis sefi bu durumu gormuyor mu ?
Elbette goruyor. Cocuklari Ingiltere'da, ABD'de, saniyorlar ki, cocuklar kurtardilar.
Ama hepsi ulkenin bir felakete dogru gittiginin farkinda.
Eger hukuk katledilmeseydi, en ufak hareket, terorist olmaya donusmeseydi, bu kadar igdis edilmeyeceklerdi.
Diger yandan, bu gaflet ve delalet icinde dahi vazifen diye baslayan paragrafta yaziyor ama kime guvenecekler.
%52'si boyle olan millete mi ?
Üstadım ben de eskiden sorun yuzde52de diye dusunurdum ancak artik ülkenin en az yuzde80inin ahlaksız olduğuna inanıyorum ... bunu en net gecen secimde gorduk halen partilerin cikardiklari belediye başkan adayliklarindan kurulan ittifaklardan goruyoruz... oy verdigimiz kisilerin bizi dusundukleri yanilgisina kapiliyoruz makesef oysa hepsi bir akarin basini tutmus rantini yemenin derdinde... o yüzden benim de görüşlerim sayın Desperado ile benzer sekilde
aynı şeyleri defalarca tekrar ettiğim için herkesten özür diliyorum. bu ülkede vatandaş devlet arası ilişki sorunlu. vatandaş tanımı bile batıya göre çok geç gelmiş, Romada 2000 yıl önce vatandaş tanımı var, hukuk sistemi var. halkın çoğu kendini halen teba görüp devlete ve başındakilere kutsal gibi bakıyor bu herşeyin önünü tıkıyor. demokrasiyi sadece önüne sandık konduğunda oy vermek sanıyor.Alıntı:
Originally Posted by HATAKE
ikincisi halkın %80-90 ı doğrudan vergi vermiyor. verdiği vergiyi ya ücretinden o görmeden kesildiği ya da ötv, kdv vb ile indirekt olarak ödediği için devlete aslında kaynağı kendisinin ödediğinin farkında değil.ülkenin iyi veya kötü yönetildiği ile ilgilenmiyor bu nedenle küçük avantalar, ulufeler peşinde. Devleti sonsuz kaynağı olan kutsal bir yapı olarak görüyor.
bunların altında tabi eğitim yatıyor ama bence vergi konusu da oldukça önemli.
Sanırım daha önce Besim Tibuk benzer şeyler demişti, insanlara ücretini brüt ödeyip vergiler, sigorta vb kesintileri ödedikten sonra alacaksınız o zaman ne kadar vergi ödediklerinin farkına varırlar ve haklarını ararlar demişti.
Ahlaksızlık konusu tabi çok yaygın ama o da hukuk sisteminden geçer. Halk hukuğun da böyle olmasından memnun.
Pit adli kullanıcıya itibar puanı vermeden önce biraz diğer kişilere de puan vermelisiniz
%100
Bugün İnsanın beyninde kıvılcımlara neden olan güzel paylaşımlarda bulunmuşsunuz. Elinize sağlıkAlıntı:
Originally Posted by pit
https://www.ekonomim.com/kose-yazisi...sizligi/734025
Mücevher İhracatçıları Birliği'ne göre kota uygulaması ile "cari açığımız düşmedi, tam tersine arttı ama kayıt dışına kaydı."
Birlik Başkanı Yakın bu durumu şöyle açıklıyor: "Altın kotası nedeniyle, ülkemizde altına talep azalmamış, bilakis kaçakçılığın önü açılarak dünya fiyatlarına kıyasla 3 bin dolarlık farklarla sınırlarımızdan kaçak altın akmaya başlamıştır. 1985 yılında 200 dolar kar etmek için neler yapıldığını anımsıyoruz; kg 3 bin dolar çok büyük bir kar ve kaçakçılar bu karı alırken ülkemizin yastık altındaki dövizi de ne yazık ki kayıt dışı olarak ülkemizi terk ediyor. Bu kan kaybı gözle görünmeyen, resmi rakamlara yansımayan bir iç kanamadır."
Eğer kota nedeniyle altın ithalatı yavaşlamış ama kayıt dışına kaymışsa ve Türkiye'ye yüksek miktarda kaçak altın girişi varsa o zaman biz ödemeler dengesindeki gerçek resmi tam olarak göremiyor olabilir miyiz?
Ben de daha önce bunu yazmıştım.
Deniz Hocam merhaba,
TCMB'nin 2023 yılındaki 900 milyar TL'lik zararının milli gelire oranı yaklaşık %3 seviyesinde. Bu hesaplamaya göre 2023'te gerçekleşen %4,5'luk GSYH büyümesinin 3 puanı sadece TCMB tarafından sağlanmıştır şeklinde yorumlanabilir mi? Görüşünüzü rica ederim.
GSYH üç şekilde hesaplanıyor: (1) Üretim yoluyla ya sektörlerin üretim değerlerinin toplanması yöntemiyle (burada her bir sektörde üretilen nihai malların piyasa fiyatları hesaba alınır.) (2) Harcamalar yöntemiyle (burada yapılan tüketim, yatırım ve transfer harcamaları toplanır.) (3) Gelir yöntemi (burada emek, toprak, sermaye, girişimcilik olarak sıralanan üretim faktörlerinin ellerine geçen ücret, rant, kar ve faiz gelirleri toplanır.)Alıntı:
Originally Posted by senseni83
Matematiksel olarak 3 farklı hesaplama ile teorik olarak aynı sonucun elde edilmesi beklenir.
Gelir yönetemiyle gsyih hesaplamasında merkez bankasının zararı, başkalarının(bankaların,kkm kur farkı geliri elde edenlerin...) karı oluyor.Sonuçta bütün karlar ve zararlar,ücret,rant ve faiz gelirleri toplanarak dönemsel gsyih hesaplaması yapılıyor.Ama rakam çok büyük,TÜİK'in bunu nasıl muhasebeleştirdiğini akademik çevrelerle tartışması ilginç olurdu.
Merkez Bankası net döviz rezervleriAlıntı:
Originally Posted by deniz43
*BİN 13.03.2024 Çarşamba
Dış varlıklar 4,099,796,368
Dış yükümlülükler 979,867,801
Bankalar döviz mevduatı 2,494,113,428
Kamu döviz mevduatı 371,035,346
NET DÖVİZ REZERVİ(TL) 254,779,793
1USD 32.0390
NET DÖVİZ REZERVİ(USD) 7,952,177
Altın rezervi 40,876,027
Swap ile merkez bankasına 76,491,000
emanet gelen para
Swap hariç net rezerv(altın dahil) -68,538,823
Swap hariç net rezerv(altın hariç) -109,414,850
(+)40.876,027 milyar dolar altın varlık;(-)109.414,850 milyar dolar döviz yükümlülük=(-)68.538,823 milyar dolar merkez bankası net döviz rezerv
8 Mart haftasında:
-Parite etkisinden arındırılmış olarak, yerlilerin döviz tevdiat hesapları 3.190 milyar dolar arttı.Bankalardaki döviz tevdiat hesapları 213.242 milyar dolara yükseldi.(Kur korumalı mevduat 72.432 milyar dolar, 8735.99 milyar TL mevduatın usd karşılığı 202.198 milyar dolar)
-Yabancılar 292.9 milyon dolar hisse senedi,259.5 milyon dolar devlet tahvili sattılar.
-8 Mart haftasında kredi kartı harcamalarında yıllık değişim:%135
-8 Mart itibariyle 4 haftalık değişimler:
Bireysel: %4.5
İhtiyaç: %5.4
Kredi kartı: %5.5
TL ticari: %4.1
KOBİ %4.9
Kurumsal %3.1
Konut: %0.7
Aşağıda iki önemli cümleyi alıntıladım. Şimşek gibi sektör de profesyonel birisi hangi psikoloji ile bu açıklamayı yapmış anlayamıyorum. MB den ciddi miktarda döviz satıldığını da bilmezlikten geliyor sanırım. Belki bişeyler doğru yapılmıyor algı ile eksik yerler tamamlanmaya çalışılıyor olarak anlıyorum
Saygılarımla.
https://www.gercekgundem.com/ekonomi...goruyor-454258
Şimşek kurlar hakkındaki söylentilere 'Ben anlamıyorum niye hâlâ altın veya döviz alınıyor, halbuki açıkça da söyledik; TL bu süreçte değerlenecek' yanıtını vermiş.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in TOBB'da gerçekleştirdiği görüşmelerin detayları ortaya çıktı. Buna göre Şimşek, seçimden sonra kimsenin kendisine kredi veya finansal kolaylık için gelmesini istemediğini söyledi; ayrıca zam taleplerine karşı durduğu için 'kötü adam' ilan edildiğini kaydetti.
O alımları kesmek kolay.. seçim öncesi hadi yapamadın, seçim sonrası 1 nisanda acil MB toplantısı yapar faizleri - hadi geçtim gerçek enflasyonu - son açıklanan yıllık TÜFE'nin üzerine çekersin %70'e... adam gibi parasal sıkılaştırma yaparsın... kesilir kuyumcu akını büyük oranda...
Thursday March 14 2024 Actual Previous Consensus
03:30 PM
US
PPI MoM FEB 0.6% 0.3% 0.3%
3:30 PM
US
Core PPI MoM FEB 0.3% 0.5% 0.2%
03:30 PM
US
Core PPI YoY FEB 2% 2% 1.9%
03:30 PM
US
PPI YoY FEB 1.6% 1% 1.1%
03:30 PM
US
Retail Sales MoM FEB 0.6% -1.1% ® 0.8%
03:30 PM
US
Retail Sales YoY FEB 1.5% 0% ®
03:30 PM
US
Initial Jobless Claims MAR/09 209K 210K ® 218K
Kuvvetli istihdam ve enflasyon verileri sonrasında ,bugün gelen piyasanın Fed'in faiz indirimi yapma hayallerini suya düşürecek veriler.
Salı günü çekirdek ve TÜFE sonrası;
Efendim geciknen kira enflasyonu etkisi olmasa.....
deyip devam etmişlerdi piyasa oyuncuları/yorumcuları
Ama bugünkü ÜFE ve türevleri sonrası bakalım şapkadan ne çikaracaklar...
Şaka gibi piyasa...
https://www.dunya.com/ekonomi/simsek...-haberi-720024
Şimşek: Gerekirse kurlara müdahale edeceğiz
(Şimdi edilmiyor mu,merkez bankası her gün milyarlarca dolar yakıyor,hani müdahale olmayacak, fiyatlar arz ve talebe göre serbest piyasa tarafından belirlenecekti)
Vergi kalemlerine yönelik de çeşitli düzenlemeler yapılacağını kaydeden Şimşek, gelir vergisi oranlarında herhangi bir değişim olmayacağı ancak bazı ÖTV kalemlerinde artış olabileceğini aktardı. Buna karşılık KDV kalemlerinde ise oransal artış yerine, düşük oranlı KDV'ye tabi ürünlerin bir üst kademeye yaklaştırılması yönünde düzenleme yapılabileceği sinyallerini verdiği vurgulanıyor.
Sn deniz şunu merak ediyorum.Alıntı:
Originally Posted by deniz43
Ülkede görece olarak gelirlerde dahil olmak üzere her şeyin değeri döviz cinsinden yükseldi. Eğer faiz yükselip TL daha da değerlenirse bu süreç nasıl yönetilecek ?
Tek bildilkleri ÖTV ye KDV ye yuklen. Bunların yaptığı yonetimi bende yaparım. Bir vergi reformu yapalım, nereden buldun diyelim, çoktan cok, azdan az alalım, kayıp kaçağı onleyelim, vergi ve ceza tahsilat oranını arttıralım demez kimse.Alıntı:
Originally Posted by deniz43
Merkez Bankasının döviz satışları çok yoğunlaştı.İhracatçılardan merkez bankasına aktarılmasından gelen yaklaşık 3.7 milyar doları da ilave edersek merkez bankasının 1-13 Mart tarihleri arasında sattığı net döviz tutarı kabaca 16.8(13.1+3.7) milyar dolar civarında .9 işgünü ediyor.İşgünü başına 1.87 milyar dolar ediyor.Merkez bankası döviz satmayı durdurursa döviz kurları nerede dengelenir tahmini zor.Sadece döviz değil altına da çok büyük talep var,artık kuyumcularda altın sıkıntısı oluştu.Böyle bir durumda faiz artırılsa da TL değerlenmez,tabii faizin hangi oranda artırıldığına bağlı ama sadece döviz kurlarındaki artış hızını yavaşlatır,döviz ve altın talebini azaltır.Talebi dengelemek için gerçekleşen enflasyonun üzerinde bir reel faiz verilmesi gerekir,şu anda o seviyenin çok altında piyasa faizleri var.Alıntı:
Originally Posted by Westwind
Friday March 15 2024 Actual Previous Consensus
04:30 AM
CN
House Price Index YoY FEB -1.4% -0.7%
https://tradingeconomics.com/china/housing-index
Çin'de emlak piyasası sıkıntılı olmaya devam ediyor.
Benim fikrim bu ekonomi yönetimi ev ödevini ya zamanında yapamadı yada dersine tam çalışmadan yapmaya çalışıyor gibi gözüküyor. Tıptan örnek vereyim hastalığı doğru teşhis edersen tedavi edebilirsin. Sadece faizi artırdın kredi kartına düzenleme getirdin sorun bitmiş olmuyor. Sadece bu ikisinin bile ekonomiye ne kadar hasar vereceğini bile bilmiyorlardır eminim. Bence ilk yapılma gereken maliye Bakanlığı'nın çağın gereklerine uygun reforme edilip yapılanması ve sahaya tam pres inmesidir. Nereden buldun diye sormalı kayıtdışı ile çok yoğun bir şekilde savaşmalı. Devlet de çok ciddi şekilde tasarruf yapmalı makam aracına kısıtlama getirmeli muhtarlık gibi işlevi kalmamış birimleri kaldırmalıdır.
https://www.ekonomim.com/ekonomi/gum...-haberi-734228
Altında yaşanan dokuz günlük yükseliş serisinden nemalanan ons gümüş, genellikle geriden takip ettiği altını yakaladı. Gri metal hem aylık hem da yıllık bazda daha iyi getiri sağladı.
Altın/gümüş oranı w 89 puanın civarında bulunuyor. Yani 1 ons altının 89 ons gümüşe denk geliyor. Rasyonun tarihsel ortalaması 60 puan civarında. Bu da gümüşte önemli bir potansiyele işaret ediyor. Aracı kurum DeCarley Trading'in kurucu ortağı Carley Garner, yaptığı değerlendirmede, değerli metal için potansiyel gördüğünü ve fiyatların ons başına 30 doların üzerine çıkabileceğini söylüyor.
https://www.ekonomim.com/kose-yazisi...ulmusuz/734214
Dokuz ayda bula bula ancak 4.8 milyar dolar bulmuşuz!
Vergi sistemi maliye bakanlığı yapısı ceza yasaları komple değişmeden kadrolar tamamlanmadan attıkları adımlar hep yanlış olur bu kadar emin olarak söylüyorum.
Mesela galeriler şuan ihale ile 3-5 yaşında araç alıyor araç alıyor faturalı. Sistem bankacılık üzerinden dönüyor ama galerici bu aracı satarken kazandığı parayı elden alıyor cüzi bir fatura kesiyor. Devlet şunu soramıyor en basitinden sen bu galericilik yapacak kadar parayı nereden buldun. Hatta çoğu emekli üstüne kayıtlı 10 bin TL maaş alan adam. Milyonlarca liralik araba alıyor paranın kaynağını soran yok. Aynı şey emlakçılar da vardır. Yarın sorsan sünnet yada düğün de takıldı der geçer açık kapı çok. Hatta güneydoğu da kilolarca altın takılır kardeş bu altını neyle aldın diye soran bir Allah'ın kulu yok. Sistem olarak sorsan da cevap da alamazsın. Buna bulaşmayan ne şirket var ne vatandaş. Altta kalanın canı çıkacak sadece.
https://twitter.com/dayiekonomi/stat...22089298149857Alıntı:
Originally Posted by Ayasofya 2005
Bir makam aracının maliyeti araç çok lüks değilse aylık 10 emekli maaşı kadar. 120 bin kayıtlı makam aracı var belki bunun iki üç katı kadar da kiralık var.Alıntı:
Originally Posted by deniz43
inanılmaz hakkaten, adam (m.şimşek) hala ÖTV diyor ya...Alıntı:
Originally Posted by tospa
esnaf, tüccar, iş adamlarına yönelik gelir vergisine, vergi kaçaklarına dair tek bir söz yok.. maaşlı, sabit gelirli kesimin üzerinden silindir gibi geçtiler ve geçmeye devam edecekler...öte yandan ticaret hayatı, vergi kaçıran serbest meslek erbabından, naylon sigortalıdan geçilmiyor..bu iş artık resmen norm olmuş; maliye müfettişlerinden korkardı insanlar eskiden.. şimdi maliye'nin m'si kalmadı.. sonuçta bu tip durumlar eskiden de vardı bir miktar ama artık iyice zıvanadan çıktı. tmm anladık AKP bir esnaf partisi de bu kadar da aymazlık olmaz.
Hukukun, adaletin, vicdanin, ahlakin, namusun olmadigi bir duzende bu yazdiklarin olabilir mi ?Alıntı:
Originally Posted by Ayasofya 2005
Calakalem yaziyorsun, bunlari herkes biliyor.