Originally Posted by
1prometheus
Aslında yatırımcılar için sorgulanması gereken en önemli olgular şunlardır; Gerisi teferruattır!
1.Bu halka açık Kervn ile zt nin Sis İpliği arasında olan şirket birleşmesi, kurallarla yasalarla belirlenmiş borsa normlarına göre gerçekten zorunlu hisse geri alımını gerektirmiyor mu?
2.Danıştay gerçekten tarafsız olarak adil bir karar mı vermiş?
3.Aynı şekilde bir şirket birleşimi büyük yatırımcıların kurumsal yatırımcıların olduğun diğer hlsselerde olsaydı, zorunlu hisse alımı muhafiyeti olur muydu, danıştay aynı kararı verir miydi?
4.Şirket yönetimi, şirket avukatkarı ve Danıştay üyeleri SPK nın yanlış kararları Kervn a büyük zararlar verdi, kervanın uğradığı bütün zararlara Spk neden olmuştur iddiasıda, peki bu iddiada olan şirket yönetimi (Danıştay da spk şirketin büyük zarar etmesine neden olmuş dhükmü vermişken)) bütün zararları tanzim etmek için yanlış kararlarından dolayı niye spk ya dava açmıyor?
5.Ayrıca SPK nın tespit ettiği eski yönetimin şirketi zarara uğratması muvazaalı işlerle varlıklarını şirket duşuna taşıması gibi tespitlerine rağmen, niye eski yönetimden hukuk yoluyja hesap sorulup zararlar tanzim edilmeye, muvazaalı yöntemlerle şirket dışına taşınmış varlıklar tekrar şirket kapsamına alınmaya çalışılmıyor?
5.Bu geçen dört yılda, spk başta çağrı kararı olmak üzere bir çok yanış kararlarıyla en çok yatırımcılara zararar ettirmiş (hem hlsse fiyatının çok düşmesiyle hem dört yıllık zaman aşımıyla). Eğer Spk nın kararlarında yanlışlık varsa ve bu yanlış işlerden dolayı yatırımcılar büyük zarar etmişse yatırımcılar olarak neden spk ya dava açma süreci başlatmıyoruz?