Originally Posted by
ressam
1999 yılında Sinop merkez aile sağlığı binasına çocuğu aşıya götürmüştüm. Saat 09:45 idi. Koridorda 3 vatandaş idik. Kimseler yoktu. Odaların kapısını tek tek açarak görevli aradığımda ; Toplantı odası yazan büyük odada uzun bir masada 8 çalışan ( 3 bayan dr. ) kahvaltı ediyorlardı. Afiyet olsun dedim ve kapıyı çekerek çıktım. 5 dk. sonra bayan dr. odasına geçti. Ayağında birbirinden farklı eski ayakkabısı olan köylü kadının kucağındaki 2 yaşlarındaki çocuk sürekli ağlıyordu. Ateşi varmış ve çok öksürüyordu. Doktorun odasına giderek köylü kadına yardımcı olmalarını yarım saattir beklediğini söylediğimde bana türlü türlü hakaretlerle karşılık verdi. Köylü kadınla aramda ilişki bile kurmaya kalktı. Neyse ki eşim yanımdaydı.
Hiç cevap vermedim. Köylü kadını aracıma alarak , sağlık müdürüne götürdüm. Orada şikayet dilekçesini de yazdım. Sonra hastanede çocuğunun tedavisini yaptırdık. 2 gün sonra valilikte bir toplantı da bir proje tartışılırken sağlık müdürü sivri sivri konuşmaya başladığında durumu vali beye insanların içinde aktardım. 1 ay içinde sağlık müdürü ve bayan doktor sürgün edildi. Bazen olayları yerel yaşayanlardan dinlemek lazım. Halk yaşadığına inanır.