Ev değil ama araba konusuna bir örnek:
https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem...n=tavsiyehaber
Printable View
Ev değil ama araba konusuna bir örnek:
https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem...n=tavsiyehaber
Elbette var. Fakat uygulamada pek kullanılmıyor. Misal ; Benden dairemi alacaksınız. Benim aceleci davranmam, mazeretlerim sizi şüphelendirmeli. Bana '' yarın birlikte tapu dairesine gidelim, tapu sicil kaydını görelim '' veya artık teknoloji süper olduğundan '' buyrun şu telefon veya bilgisayardan e-devlet şifrenizle giriş yapınız, tapu kayıtlarına bir bakalım '' demelisiniz. Eğer dürüst isem zaten seve seve anında e-devlete girer ve detaylıca kayıtları size inceletirim. Hatta belediyenin e- belediye kısmından vergi borcuna bile baktırırım. Yok kıvırıyorsam kelepir fiyatlı bile olsa uzak durmalısınız.
Daire üzerinde - Aile konutu- şerhi varsa eşlerden imza olmadan zaten tapu dairesi işlem yapmıyor. Şerh yoksa bile siz satıcının eşinden ( satıcı kadınsa erkek eşten , erkekse kadın eşten ) bizzat gözünüzün önünde bir tutanağa imza alınız. Emlakçıdan alınıyorsa satış sözleşmesine imzalarını alınız. Bu imzaları en az 3 yıl saklayınız.
şurada yazan dolandırma hilelerini okuyunca hem ufkum açılıyor hem hevesim kaçıyor:)
Düşük rayiç evinden etti
Gökalp kardeşler 900 bin liraya satın aldıkları evin bedelini tapuda 360 bin TL gösterip ödemeyi elden yaptı. Evi satın aldıkları kişinin bankalara borcu çıktı, banka satış için “Borçlu mal kaçırıyor. Bu satış gerçek değil†iddiasında bulundu. Mahkeme satışı iptal ederken, bankaya da evi icradan satma yetkisi verdi.
Hergün Türkiye genelinde binlerce gayrimenkul el değiştiriyor. Pek çok devir işleminde de daha düşük harç ödemek için, mülkün değeri düşük gösteriliyor. Bu süreçte yapılan bir diğer hata da, ödemenin banka yolu ile yapılması yerine elden yapılması. Bu durum, satıcının işine gelse de ileride satın alınan gayrimenkulün elden gitmesine kapı aralayabilir. İki ayrı uluslararası şirketta üst düzey yönetici olarak çalışan Onur Gökalp (38) ile kardeşi Orçun Gökalp’in (36) yaşadıkları ise, benzer durumdaki birçok kişinin de başına gelebilecek türden.
Gökalp kardeşler 6 yıl önce Kadıköy Suadiye’de bir daire satın almaya karar verdi. Daire, Konya’da yaşayan iş insanı Önder Ragıp Bağrıaçık’a aitti. Dairenin satışına bir emlakçı aracılık ediyordu. Bağrıaçık Konya’da olduğu için tüm satış görüşmeleri, İstanbul’da yaşayan amca N. Bağrıaçık ve kuzen S. Bağrıaçık ile yürütülüyordu. Görüşmeler sonrası dairenin 900 bin liraya satışı için anlaşmaya varıldı.
PARA ELDEN TESLİM EDİLDİ
Gökalp kardeşler, yanlarındaki getirdikleri para dolusu çantaya açtı. Para sayma makinesinden geçirilen 887 bin lira muhasebeci M. Ç.’ye teslim edildi. Kadıköy Belediyesi’nden alınan rayiç bedel olan 360 bin lira, tapuda da evin değeri olarak gösterildi.
Taraflar arasındaki devir işlemi 24 Haziran 2015 günü tamamlandı. Ancak Gökalp kardeşler, birkaç ay sonra şok bir dava ile karşı karşıya kaldı. Dava, özel bir bankanın Konya’daki birimi adına açıldı. Anılan banka, Önder Bağrıaçık’ın mobilya şirketine verdiği krediyi tahsil edemeyince hakkında icra takibi başlatmıştı. Anılan banka dışında, Bağrıaçık hakkında 70 kadar farklı icra takibi daha bulunuyordu. Bağrıaçık’tan kredisini tahsil edemeyen banka bu kez, mevcut tapularının yanı sıra yakın zaman önce devrini yaptığı tüm tapu katıylarını çıkardı. Gökalp kardeşlere yapılan tapu devri bilgisine de ulaşıldı.
BANKA İCRADAN SATABİLECEK
Banka avukatı dava dilekçesinde, anılan devrin mal kaçırma amaçlı olduğunu öne sürdü. Gökalp kardeşler adına yapılan savunmalarda ise “Bu satış gerçek bir satışâ€ denildi. Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen davada, mahkeme bankanın talebini reddetti. Ancak istinaf mahkemesi, yerel mahkemenin kararını bozdu, mahkeme bu kez bankanın talebini kabul etti. Bankanın ‘tasarrufun iptali’ talebi ile açtığı davayı kabuleden mahkeme, evin banka tarafından icra yolu ile satışına da karar verdi. Mahkeme, 100 bin lirayı bulan yargılama ve avukatlık masrafının ödenmesinde de Gökalp kardeşleri sorumlu tuttu.
https://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/...-etti-41762216
Anladığım kadarı ile ipotek yok borçlu ipoteksiz olduğu için rahat satmış.parayı elden bankadan teslim almanın yasal olarak bir sıkıntı yok.Esas mesele satışa konu olan gayrimenkulün satış bedeli ve beyan edilen değer üzerinden yatırılan vergi.Alıcılar yüksek vergiden kaçındıkları için yasal rayiç değerden satış yapmışlar. 900.000x%04=36.000 tl yerine 14.000 Tl ödemişler.
Burada satış bedeli olan 360.000 TL'yi de geri alıp alamadıkları muamma sanırım. Çünkü aylar sonra mahkemeden yazı gelmiş. O esnada satıcı parayı kullandıysa, bu satış bedelini nasıl geri ödeyebilir? Bankanın alacağı varsa borçlunun sahip olduğu taşınmazların üzerine bir şekilde rehin koyması gerekir, satışın önüne geçmesi icap eder. Geçemiyorsa da soğuk suyu içmeli, neresinden baksan elle tutulur tarafı yok olayın.