...::: Beyaz Yaka İçin Tasarruf ve Yatırım Koçluğu-2 :::...

Merak ettiğim bir konu var. Burada bilgili insanlar olduğunu düşündüğüm için burada cevap bulacağımı düşündüm.

borsada birtakım hisseler var. örneğin QNBFB. Bu hissenin takasına bakınca %99.67 finansbank görünüyor. grafiğini açıp bakınca da çok garip hareketler var. birden bire fırlamış, sonra yavaş ybaç salmış ve defalarca tekrarlamış.

Bu hisseler neden borsada?
madem mal tek elde toplanmış neden bu hareketler?
Finansbank kime alıp satıyor malı da fiyat böyle oynuyor?

bunun gibi değişik hisseler var ve çok garip geliyor bana

Alıntı:

---

Originally Posted by Yuri Gagarin

Merak ettiğim bir konu var. Burada bilgili insanlar olduğunu düşündüğüm için burada cevap bulacağımı düşündüm.

borsada birtakım hisseler var. örneğin QNBFB. Bu hissenin takasına bakınca %99.67 finansbank görünüyor. grafiğini açıp bakınca da çok garip hareketler var. birden bire fırlamış, sonra yavaş ybaç salmış ve defalarca tekrarlamış.

Bu hisseler neden borsada?
madem mal tek elde toplanmış neden bu hareketler?
Finansbank kime alıp satıyor malı da fiyat böyle oynuyor?

bunun gibi değişik hisseler var ve çok garip geliyor bana

---

bu hisselerin topiclerini eskilerden itibaren okursanız hisse çağrıları nedeniyle hisselerin toplandığını ama geriye kalan çok az miktarlarla bir kaşık suda fırtına koparıldığını göreceksiniz diye düşünüyorum..

geçmişte çok trade yaptım... tovbe etmeden önceki halim ve hızlı borsacılığım dönemleri idi...alıyor satıyordum itibar da görüyordum. emekli taifesi 3-5 lot alır satarken ben 1000 lot alıp satıyordum... bir gün açığa 1000 lot Tüpraş aldım... aldıktan sonra düştü 1000 lot daha aldım... sonuçta sattığımda benim bütün hisselerim gitmiş ve üstüne de epey bir borcum kalmıştı aracı kuruma...maaştan ödedim kaç ay sürdü bilmiyorum ama o günlerde açığa işlem yapmamaya tövbe etmiştim ( bu nickimle alakalı değil belki de nickime yol açan tövbe ile bu tövbe yakın zamanlardadır...
sadece kendim değil günlük al satlarla buna şimdi trade deniyor malum zengin olan kiişiyi gördüm desem yalan olur. aksine çoluk ve çocuğunun nafakasını bu yolda harcayanlar çok fazla idi çevremde... malum o dönemler aracı kurumlarda işlem yapılıyordu şimdiki gibi sanal alem yoktu... insanlar daha canlı ve somut varlıklardı...özel işlem odaları vardı brokerlar önce onların işlemini yaparlardı bizim satışlarımız işlerine geldiği zaman yapılırdı. biz biraz da prototiptik onlar için arada bize de aracı kurum tüyolar verir ve malları hareketlendirmemiz sağlanırdı kimbilir belki de diğer aracı kurumdan satış yapılırdı mesela Ankarada bir grup 2 aracı kurumdan işlem yapıyordu...
sonraki aşama hisseleri alıp beklentilere uygun olarak satmaktı...kozalar hareketli hemen koza alalım malum ipmat ve koza vardı o zamanlar alırdık ama biz genelde çok yukarıdan aldığımız için hisse düşmeye başlardı. beklerdik 3-5 gün sonra bu çıkmayacak derdik ve satardık sonra ne hikmetse yükselmeye başlardı... sıfırı tüketmedik ama hep sermayeyi tüketip bir yere varamadık...

sonra alıp biriktirmek değer yatırımcılığı yapmaya başladık... mesela Gima ile Carrefour birleşmiş ama uzun yıllar bir daha o fiyatlar görülmemişti... Carrefour 15 liralarda idi almaya başladım. 16,17.18 derken kendi aralarında hisse devri yapıldı. 12,5 liradan düştü bizim hisseler ama ısrarla almaya devam ettik. hisse 20 oldu maaşım yettiğince tasarruflarım oranında alıyorum, 24 oldu devam 30 larda durakladım... elimde kendi bütçeme göre hatırı sayılır bir miktar olmuştu... sonra hisseleri 55-47 aralığında sattım. sanırım bir kaç yıl sürdü ama iyi kazanmıştım (özel durumlar nedeniyle sermayenin tamamına yakını borsa dışına çıktı sonraki dönemlerde gene maaştan biriktirim yoluyla sermaye oluşturdum)...
sonra karar aldım bir daha uyduruk hisselerin peşinden koşmayacaktım... o zamandan sonra borsada kaybetmemeye başladım... ama iyi hisse alırken de kaybetmek mümkündü. mesela ALCAR bana epey kaybettirdi, piyasa analizini yapamamak sn cautionary gibi veya sn dudu gibi kriterler koymamak beni epey oyaladı... 60 lardan alınan ALCARlar 35 lerden satıldı... Alcar alırken hedefim 5000 lot biriktirmek ve yılda en az 3 lira temettü verme kapasitesinden dolayı 15 000 lira yıllık gelir emeklilikte iyi bir gelir olacaktı.

benim yöntemim araştırıp bir hisseye odaklanıyorsunuz ve o hisse ile ilgili bilgi ediniyorsunuz. uzun vadede mutlaka değer olması gereken yere gelir. sağlam hisse ise zaten size kaybettirmesi mümkün değil(istisnaları unutmadan). son hissem ALARK ... maalesef istediğim miktarda alamadım. ucuz olduğu dönemlerde başka problemlerden dolayı hedefime çok uzak kaldım. hedef aynı idi 100 000 lot ALARk 15-20 kuruş temettü ile benzer ekonomik destek sağlayabilirdi. ALCAr almaktan vazgeçip ALARK almaya başladım. (ama keşke ALCAR ları satıp ALARKa daha önce çevirebilseydim. ben sattığımda 1e 11 idi halbuki daha önce 1e 20 den fazlaydı...) hedefim muhtemelen gerçekleşmeyecek o kadar hisseyi tamamlamam mümkün değil ama beklediğim fiyatlar olur ise kağıt değiştirip en azından bir kısmını gene temettü hedefine yönelik sağlam bir kağıdı portföye eklemeye çalışacağım... tasarruf şu günlerde epey zorlaşmaya başladı... maaştan ayırıp bir şeyler elde etmek çok zorlaşıyor ama önümüzdeki dönemde maaşların ve emekli maaşlarının daha da kuşa çevrileceği günleri hesaba katarsak hisse biriktirmenin önemi açık....

topicteki yatırım tipine uymuyor ama tecrübeler ve nasıl yatırım yapılmaması gerektiği örnekleri nedeniyle burada paylaşıyorum. eğer problem olacaksa lütfen silmenizi talep ediyorum...

Alıntı:

---

Originally Posted by tovbekar

geçmişte çok trade yaptım... tovbe etmeden önceki halim ve hızlı borsacılığım dönemleri idi...alıyor satıyordum itibar da görüyordum. emekli taifesi 3-5 lot alır satarken ben 1000 lot alıp satıyordum... bir gün açığa 1000 lot Tüpraş aldım... aldıktan sonra düştü 1000 lot daha aldım... sonuçta sattığımda benim bütün hisselerim gitmiş ve üstüne de epey bir borcum kalmıştı aracı kuruma...maaştan ödedim kaç ay sürdü bilmiyorum ama o günlerde açığa işlem yapmamaya tövbe etmiştim ( bu nickimle alakalı değil belki de nickime yol açan tövbe ile bu tövbe yakın zamanlardadır...
sadece kendim değil günlük al satlarla buna şimdi trade deniyor malum zengin olan kiişiyi gördüm desem yalan olur. aksine çoluk ve çocuğunun nafakasını bu yolda harcayanlar çok fazla idi çevremde... malum o dönemler aracı kurumlarda işlem yapılıyordu şimdiki gibi sanal alem yoktu... insanlar daha canlı ve somut varlıklardı...özel işlem odaları vardı brokerlar önce onların işlemini yaparlardı bizim satışlarımız işlerine geldiği zaman yapılırdı. biz biraz da prototiptik onlar için arada bize de aracı kurum tüyolar verir ve malları hareketlendirmemiz sağlanırdı kimbilir belki de diğer aracı kurumdan satış yapılırdı mesela Ankarada bir grup 2 aracı kurumdan işlem yapıyordu...
sonraki aşama hisseleri alıp beklentilere uygun olarak satmaktı...kozalar hareketli hemen koza alalım malum ipmat ve koza vardı o zamanlar alırdık ama biz genelde çok yukarıdan aldığımız için hisse düşmeye başlardı. beklerdik 3-5 gün sonra bu çıkmayacak derdik ve satardık sonra ne hikmetse yükselmeye başlardı... sıfırı tüketmedik ama hep sermayeyi tüketip bir yere varamadık...

sonra alıp biriktirmek değer yatırımcılığı yapmaya başladık... mesela Gima ile Carrefour birleşmiş ama uzun yıllar bir daha o fiyatlar görülmemişti... Carrefour 15 liralarda idi almaya başladım. 16,17.18 derken kendi aralarında hisse devri yapıldı. 12,5 liradan düştü bizim hisseler ama ısrarla almaya devam ettik. hisse 20 oldu maaşım yettiğince tasarruflarım oranında alıyorum, 24 oldu devam 30 larda durakladım... elimde kendi bütçeme göre hatırı sayılır bir miktar olmuştu... sonra hisseleri 55-47 aralığında sattım. sanırım bir kaç yıl sürdü ama iyi kazanmıştım (özel durumlar nedeniyle sermayenin tamamına yakını borsa dışına çıktı sonraki dönemlerde gene maaştan biriktirim yoluyla sermaye oluşturdum)...
sonra karar aldım bir daha uyduruk hisselerin peşinden koşmayacaktım... o zamandan sonra borsada kaybetmemeye başladım... ama iyi hisse alırken de kaybetmek mümkündü. mesela ALCAR bana epey kaybettirdi, piyasa analizini yapamamak sn cautionary gibi veya sn dudu gibi kriterler koymamak beni epey oyaladı... 60 lardan alınan ALCARlar 35 lerden satıldı... Alcar alırken hedefim 5000 lot biriktirmek ve yılda en az 3 lira temettü verme kapasitesinden dolayı 15 000 lira yıllık gelir emeklilikte iyi bir gelir olacaktı.

benim yöntemim araştırıp bir hisseye odaklanıyorsunuz ve o hisse ile ilgili bilgi ediniyorsunuz. uzun vadede mutlaka değer olması gereken yere gelir. sağlam hisse ise zaten size kaybettirmesi mümkün değil(istisnaları unutmadan). son hissem ALARK ... maalesef istediğim miktarda alamadım. ucuz olduğu dönemlerde başka problemlerden dolayı hedefime çok uzak kaldım. hedef aynı idi 100 000 lot ALARk 15-20 kuruş temettü ile benzer ekonomik destek sağlayabilirdi. ALCAr almaktan vazgeçip ALARK almaya başladım. (ama keşke ALCAR ları satıp ALARKa daha önce çevirebilseydim. ben sattığımda 1e 11 idi halbuki daha önce 1e 20 den fazlaydı...) hedefim muhtemelen gerçekleşmeyecek o kadar hisseyi tamamlamam mümkün değil ama beklediğim fiyatlar olur ise kağıt değiştirip en azından bir kısmını gene temettü hedefine yönelik sağlam bir kağıdı portföye eklemeye çalışacağım... tasarruf şu günlerde epey zorlaşmaya başladı... maaştan ayırıp bir şeyler elde etmek çok zorlaşıyor ama önümüzdeki dönemde maaşların ve emekli maaşlarının daha da kuşa çevrileceği günleri hesaba katarsak hisse biriktirmenin önemi açık....

topicteki yatırım tipine uymuyor ama tecrübeler ve nasıl yatırım yapılmaması gerektiği örnekleri nedeniyle burada paylaşıyorum. eğer problem olacaksa lütfen silmenizi talep ediyorum...

---

Güzel, ibretlik bir yazı.

Bazı arkadaşlar düşünebilir, bu başlığın başlığı açana ne faydası var..işin maneviyat tarafı ayrı...somut olarak bana faydası şu: doğruları, kendimce, deneyim ve bilgilerimden hareketle yazmaya çalışıyorum...yanlış gördüklerimi de belirtiyorum...bunu çok yapınca, benzer hataları yapma ihtimalim düşüyor, doğrulardan uzaklaşma ihtimalin azalıyor...anlatmak, öğretmeye çalışmak bilgiyi ve deneyimi pekiştiriyor...kendi sorgulayıp, zinde kalmanı sağlıyor.

Tekrar yazına dönersek, anladığım kadarıyla tek hisseye yatırım yapıyorsun...bence büyük yanlış...şöyle söyliyim...bir yakın dostumun şirketi olsa, ve çok iyi gitse işler, mevcut borsa fiyatını “büyük ihtimalleâ€� 2 ye 3 e katlayacağını düşünsem, yine de boştaki paramın tümünü bu hisseye yatırmam.

Bana portföy yönetim işinin birinci kuralı nedir derseniz, parayı tek varlığa yatırmamaktır derim.

Gece geç saatlerde, kendimce en karlı yatırım ne onu anlatmaya çalışacağım, haftasonu bol bol konuşuruz.

Özellikle beyaz yakalı kesimde son yıllarda gördüğüm bir eksiklik. Tek çocuklu, hatta hiç çocuğu olmayan çiftler. Şahsen en az iki çocuk, mümkünse 3 çocuk taraftarıyım.

Tabii ki burada en önemli unsur, anne babanın fiziksel ve psikolojik olarak çocuk yetiştirmeye yatkın, en azından bu yükü kaldırabilecek durumda olmaları. Ancak benim gördüğüm çevremdeki çiftler, genelde maddi kaygılar ile ikinci çocuğa sıcak bakmıyorlar. Tek çocuklarını yıllık masrafı 50-60 bin tl olan okula gönderiyorlar, bir ayakkabıya 250-300 tl veriyorlar, ama maddi kaygıdan bahsediyorlar.

Aslında, benim anladığım insanlar fazla sorumluluk alıp, rahatlarından taviz vermek istemiyorlar..ancak ben şuna inanıyorum..kendimiz, ailemiz, hatta ülkemiz için en faydalı yatırım(hizmet) iyi yetiştirilmiş bir evlat...özellikle beyaz yaka camiası, bu konuda daha duyarlı olmalı ve daha fedakarca hareket etmeli bence.

Alıntı:

---

Originally Posted by Cautionary

Özellikle beyaz yakalı kesimde son yıllarda gördüğüm bir eksiklik. Tek çocuklu, hatta hiç çocuğu olmayan çiftler. Şahsen en az iki çocuk, mümkünse 3 çocuk taraftarıyım.

Tabii ki burada en önemli unsur, anne babanın fiziksel ve psikolojik olarak çocuk yetiştirmeye yatkın, en azından bu yükü kaldırabilecek durumda olmaları. Ancak benim gördüğüm çevremdeki çiftler, genelde maddi kaygılar ile ikinci çocuğa sıcak bakmıyorlar. Tek çocuklarını yıllık masrafı 50-60 bin tl olan okula gönderiyorlar, bir ayakkabıya 250-300 tl veriyorlar, ama maddi kaygıdan bahsediyorlar.

Aslında, benim anladığım insanlar fazla sorumluluk alıp, rahatlarından taviz vermek istemiyorlar..ancak ben şuna inanıyorum..kendimiz, ailemiz, hatta ülkemiz için en faydalı yatırım(hizmet) iyi yetiştirilmiş bir evlat...özellikle beyaz yaka camiası, bu konuda daha duyarlı olmalı ve daha fedakarca hareket etmeli bence.

---

En azından şuanda evlilikler var bardağın dolu tarafında :) yeni çalışma hayatına başlayanların jenarasyonunda evlilik oranı da düşecektir çalışma şartları sebebiyle...

2000 yılı nüfus 67M evlenen 461K boşanan 35K
2010 yılı nufus 72M evlenen 583K boşanan 119K
2018 yılı nufus 81M evlenen 553K boşanan 142K

Alıntı:

---

Originally Posted by Cautionary

Özellikle beyaz yakalı kesimde son yıllarda gördüğüm bir eksiklik. Tek çocuklu, hatta hiç çocuğu olmayan çiftler. Şahsen en az iki çocuk, mümkünse 3 çocuk taraftarıyım.

Tabii ki burada en önemli unsur, anne babanın fiziksel ve psikolojik olarak çocuk yetiştirmeye yatkın, en azından bu yükü kaldırabilecek durumda olmaları. Ancak benim gördüğüm çevremdeki çiftler, genelde maddi kaygılar ile ikinci çocuğa sıcak bakmıyorlar. Tek çocuklarını yıllık masrafı 50-60 bin tl olan okula gönderiyorlar, bir ayakkabıya 250-300 tl veriyorlar, ama maddi kaygıdan bahsediyorlar.

Aslında, benim anladığım insanlar fazla sorumluluk alıp, rahatlarından taviz vermek istemiyorlar..ancak ben şuna inanıyorum..kendimiz, ailemiz, hatta ülkemiz için en faydalı yatırım(hizmet) iyi yetiştirilmiş bir evlat...özellikle beyaz yaka camiası, bu konuda daha duyarlı olmalı ve daha fedakarca hareket etmeli bence.

---

Ayni dusuncedeyim.
Montreal'de uber soforu bir cezayirli adam da yol boyu sohbet ederken bana aynisini demisti.
"Iyi yetistirilmis cocuklar en iyi yatirimdir."
Salt bu yuzden 50 li yaslarda cocuklari ucretsiz iyi bir egitim alsinlar diye isini gucunu duzenli rahat hayatini birakip oraya gocetmis.
Syg,