Ingiliz ressam Henry Singleton'in olum yildonumu (15 Eylul 1839)
The Ale-House Door, c. 1790
https://upload.wikimedia.org/wikiped...or_c._1790.jpg
Ariel on a Bat's Back, 1819
https://upload.wikimedia.org/wikiped...rt_Project.jpg
Printable View
Ingiliz ressam Henry Singleton'in olum yildonumu (15 Eylul 1839)
The Ale-House Door, c. 1790
https://upload.wikimedia.org/wikiped...or_c._1790.jpg
Ariel on a Bat's Back, 1819
https://upload.wikimedia.org/wikiped...rt_Project.jpg
"15 Eylul 1840 gunu sabah altiya dogru Saint-Bernard Rihtimindan yola cikmaya hazirlanan la Ville-de- Montereau gemisinden genis burgaclar halinde done done dumanlar yukseliyordu. Insanlar nefes nefese kosusuyor; variller, halatlar, camasir sepetleri gelis gidisi engelliyordu; gemicilerin kimseye cevap verdigi yoktu; insanlar birbirine carpiyordu; yukler iki tambur arasindan gemiye cikariliyor ve butun bu patirti, sac levhalardan sizarak her seyi beyazimsi yogun bir bulutla saran buharin hisirtisi arasinda kaybolurken, bas taraftaki kampana araliksiz calmaya devam ediyordu. Sonunda gemi hareket etti; magazalarin, santiye ve fabrikalarin siralandigi iki kiyi, cozulen iki genis kurdele gibi kayip gitti."
https://admin-7866.kxcdn.com/Upload/...usalegitim.jpg
"Il 15 settembre 1840, verso le sei del mattino, il Villede-Montereau, pronto a partire, lanciava grosse volute di fumo davanti al quai Saint-Bernard. Arrivavano ritardatari affannati: barili, gomene, cesti di biancheria intralciavano il passaggio; i marinai non prestavano orecchio a nessuno; la gente si urtava, i bagagli si ammucchiavano fra i due tamburi delle ruote. Il frastuono era assorbito dal sibilo del vapore che sfuggiva dalle lastre di lamiera e avvolgeva ogni cosa in una nube biancastra, mentre la campana a prua squillava senza posa. Finalmente il battello partģ; e le due rive, fitte di magazzini, di cantieri e di officine, sfilarono come due nastri che si svolgano."
Belcikali ressam Émile Delperée’in dogum yildonumu (15 Eylul 1850)
Portait d'Eugčne Charles Catalan, 1884 (Belcikali matematikci)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...es_catalan.jpg
Portait de Charles Soubre, c. 1890 (Belcikali ressam)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...e_Delperee.jpg
Italyan ressam Ferruccio Scattola’nin dogum yildonumu (15 Eylul 1873)
Al mercato di Zara, 1942
https://upload.wikimedia.org/wikiped...to_di_Zara.jpg
Canale Veneziano, XX secolo
https://media.mutualart.com/Images/2...ca46cbda2.Jpeg
Jamaikali yazar ve sair Claude McKay'in dogum yildonumu (15 Eylul 1889)
https://www.poemhunter.com/i/poem_im...ry-of-june.jpg
Haziran geldigi zaman ustunde dansederek Mayidin olumunun,
Kipkirmizi gullerle onun yesil gogsune renk katan,
Ve onun gununu ciftlesen ardiclarla baslatan,
Ve Yeryuzuyle birlikte, parmak uclarinda yuruyen onun altin konugu icin,
Her zaman tanistigimiz aksami gorurum
Haziranin birinin ciliz yagmurun altinda isim koydugu gun¯
Ve nasil eve yurumustuk genis caddelerin icinden, isik yayarak, islak,
Kollar kilitlenmis, sicak etlerimiz askin acisiyla nabiz gibi atarak.
Guler yuzlu kucuk odayi gorurum her zaman,
Ve kosede, taptaze ve beyaz, yatak,
Hafif bir parfumle tatli kokan,
Icinde evlendigimiz yalniz bir tek gece icin;
Icinde yildizlarla aydinlanmis dinginlikte dilsiz yattigimiz,
Ve sabaha kadar fisildayan saganaklari duydugumuz,
Ve senin yanan kahverengi vucudunun bir kopuz oldugu
Atesli sarkisini uzerinde caldigim hirsimin.
Haziran geldigi zaman dans ederek ustunde Mayisin olumunun,
Kipkirmizi gullerle onun acik tenli ayaklarini koyulastiran,
Ayrilir gider ruhum sarkisini soylemek icin butun gun
Bir askin o kadar derbeder ve o kadar butun.
Polisiye edebiyatin en onemli isimlerinden Ingiliz yazar (Agatha Mary Clarissa Miller Christie Mollowan) Agatha Christie'nin dogum yildonumu (15 Eylul 1890)
https://www.azquotes.com/picture-quo...ie-5-57-49.jpg
"Yasamayi seviyorum. Bazen canimdan bezdigim oluyor, dogduguma pisman oluyorum, dunyamdan geciyorum, ama yine de cok iyi biliyorum ki yalnizca yasiyor olmak bile muthis bir sey."
"Yargic Wargrave birinci mevki kompartimaninda purosunu tutturerek The Times gazetesinin politika haberlerini dikkatle okuduktan sonra gazeteyi birakip camdan disari bakti. Somerset'den geciyorlardi. Daha iki saatlik yollari vardi. Zenci adasi hakkinda simdiye kadar gazetelerde okuduklarini dusunmeye basladi. Adanin deniz ve yat meraklisi bir Amerikali milyoner tarafindan satin alindigini, Devon sahillerine yakin olan adaya modern ve luks bir kosk yapildigini biliyordu; ama, anlasildigina gore, Amerikali milyonerin yeni evlendigi ucuncu karisi denizi sevmiyordu ve adayi satisa cikarmisti. Satis icin gazetelerde bircok ilan cikmisti. Sonunda adanin Owen adinda biri tarafindan satin alindigi duyulmustu. Bu haberden sonra gazetelerin dedikodu yazilarinin fisildasmalari baslamisti. Zenci adasi aslinda Gabrielle Turl adinda Hollywood'lu bir film yildizi tarafindan satin alinmisti. Yildizin bu adada kimse tarafindan rahatsiz edilmeden birkac ay gecirmeyi dusundugu ileri surulmekteydi. Baska bir yazar ise, Zenci Adasinin bazi gizli deneyler icin Ingiliz Amirallik Dairesi tarafindan satin alinmis oldugunu iddia ediyordu..." On Kucuk Zenci
https://tikit.net/004a.jpg
"In the corner of a first-class smoking carriage, Mr. Justice Wargrave, lately retired from the bench, puffed at a cigar and ran an interested eye through the political news in the Times.He laid the paper down and glanced out of the window. They were running now through Somerset. He glanced at his watch - another two hours to go.He went over in his mind all that had appeared in the papers about Indian Island. There had been its original purchase by an American millionaire who was crazy about yachting - and an account of the luxurious modern house he had built on this little island off the Devon coast. The unfortunate fact that the new third wife of the American millionaire was a bad sailor had led to the subsequentputting up of the house and island for sale. Various glowing advertisements of it had appeared in the papers. Then came the first bald statement that it had been bought - by a Mr. Owen. After that the rumours of the gossip writers had started. Indian Island had really been bought by Miss Gabrielle Turl, the Hollywood filmstar! She wanted to spend some months there free from all publicity! Jones knew for a fact that it had been purchased by the Admiralty with a view to carrying out some very hush hush experiments!..."
Rus yazar Ivan Aleksandrovic Goncarov’un olum yildonumu (15 Eylul 1891)
“Kis, yanina yaklasilmaz, soguk bir guzel kadin gibi huyunu hic degistirmeden sicaklarin gelecegi belli gunlere kadar uzar; ne umulmadik gunesli havalarla insanlari sasirtir, ne de gorulmemis soguklarla bellerini buker.”
https://2.bp.blogspot.com/-8dIQKBQy_...movPenguin.jpg
“Winter, like a cold, unapproachable beauty, retains her character until the lawful season of thaw has arrived. Never does she mock one with unexpected softenings of the air; never does she triple-harness the earth with unheard-of degrees of frost.”
“Mesela deniz. Tanri eksik etmesin ama bizden uzak olsun daha iyi. Insana huzun vermekten baska seye yaramaz. Baktikca aglayacaginiz gelir. Bu ucsuz bucaksiz su kitlesi onunde ruh ezilip buzulur. Hic degismeden, alabildigine uzayip giden bu guzel manzarada yorulan goz, dinlenecek bir yer bulamaz.”
https://images.gr-assets.com/books/1...96l/254308.jpg
“The sea, for example? Never mind about that! It brings man only sorrow; looking at it makes him feel like crying. The heart is flummoxed in the face of the boundless shroud of waters, and there is nothing upon which to rest one’s gaze, tormented as it is by the vast scene’s monotony.”
Fransiz yonetmen, aktor ve yazar Jean Renoir’in dogum yildonumu (15 Eylul 1894)
http://www.revuedesdeuxmondes.fr/wp-...5474141734.jpg
https://shrineodreams.files.wordpres...de_poster2.jpg
https://theplaylist.net/wp-content/u...best-films.jpg